17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 24 AĞUSTOS 2020 PAZARTESİ HABER/YORUM Kılıçdaroğlu nereye koşuyor? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, geçen hafta, Cumhuriyet gazetesine verdiği röportajda yaptığı açıklamalar, CHP’deki tartışmaları azaltacağına, daha da alevlendirdi. Kılıçdaroğlu’nun, AKP’li Abdullah Gül’ün CHP tarafından Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesi konusunda kapıları kapatmak yerine, “Abdullah Gül’den neden bu kadar korkuyorlar?” biçiminde bir ifade kullanması, ayrıca daha önce Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesini savunmaya devam etmesi, parti tabanında tepkiye yol açtı. CHP tabanının ve seçmeninin, Gül’ün Cumhurbaşkanı adaylığını desteklemeyeceği açıktır. Doğru olan da budur. Çünkü Gül, Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte, ülkeyi bugünkü hale getiren baş aktörlerden birisidir. Türkiye bugün bir sivil dikta rejimi altında yaşıyorsa, bundan Erdoğan kadar, Gül de sorumludur. Nitekim, AKP’nin baskıcı politikaları, Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte hız kazanmıştır. “Ergenekon”, “Balyoz”, “Oda TV”, “Casusluk” adlı sahte yargı süreçleri üzerinden gazetecilerin, yazarların, akademisyenlerin, siyasetçilerin, askerlerin haksız yere hapise atılması da bu dönemde gerçekleşmiştir. Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç, Fethullah Gülen, demokratik, laik, hukuk devletini ve TSK’yi yıkmaya yönelik bu operasyonun baş mimarlarıdır. Kılıçdaroğlu’nun, “Abdullah Gül’den neden bu kadar korkuyorlar?” ifadesi, yakın tarihle birlikte, CHP’nin ilkelerini de yok sayan bir açıklama niteliğindedir. Kılıçdaroğlu şunu bilmelidir ki CHP seçmeni bu sefer, tepeden dayatılan ve CHP’nin ilkeleriyle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir aday için sandığa “tıpış tıpış” gitmeyecektir. Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimi planlarını ve hesaplarını şimdiden ona göre yapmalıdır. HHH Kılıçdaroğlu’nun, “CHP’yi rakı sofrasında eleştirmeyi kabul etmem” biçimindeki açıklaması da ayrıca talihsizdir. Kılıçdaroğlu bu açıklamayı son yıllarda sık sık kullanmaktadır. Kılıçdaroğlu’nun partiye yönelik eleştiriyi rakı sofrasıyla ilişkilendirmesi, örneğin, “CHP’yi rakı sofrasında veya kahvehane masasında eleştirmeyi kabul etmem” demek yerine, sadece rakı sofrasına odaklanması, anlaşılır bir şey değildir. CHP’nin kurucusu ve ilk Genel Başkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün rakı sofralarında, siyasi tartışmaların da yapıldığı dikkate alınacak olursa, bu açıklamalar daha da sevimsiz hale gelmektedir. Bu tür açıklamalar, Erdoğan’ın, Atatürk’ün ve İnönü’nün rakı sofralarını kastederek onlar için “iki ayyaş” ifadesini kullanmasına hizmet etmek dışında, hiçbir işe yaramaz. Kılıçdaroğlu’nun muhafazakâr “dostlarıyla” yakınlaşmak için kendi kökenlerinden uzaklaşması, partiye zarar vermektedir. HHH Kılıçdaroğlu, söz konusu röportajda, kendisini eleştirenleri de parti yönetimine kattığını ifade ederek parti içi demokrasiyi sağladığını öne sürmüştür. CHP’deki parti içi demokrasinin, AKP’den ve MHP’den daha ileri bir seviyede olduğu kesindir. Ancak bugün CHP’deki parti içi demokrasi, 1970’li, 1980’li, 1990’lı yılların çok gerisindedir. Selin Sayek Böke gibi birkaç örnek üzerinden, parti içinde demokrasinin var olduğunu savunmak olanaklı değildir. Bugün CHP’de, göreve hazır olan, ancak buna rağmen partide yer bulamayan ve görev alamayan binlerce değerli partili vardır. Bu kesimler yıllardır, liste ve delege entrikalarıyla ve çeşitli baskılarla, yönetim tarafından saf dışı bırakılmaktadır. HHH Kılıçdaroğlu’nun en büyük çelişkilerinden birisi de bir taraftan çağdaş uygarlık seviyesini hedeflediklerini açıklaması, bir taraftan da laiklik ilkesini kendi tabanına unutturmaya çalışmasıdır. Oysa, laiklik ilkesini savunmadan ve onun gereğini yerine getirmeden, çağdaş uygarlık seviyesinin yakalanamayacağı açıktır! Tarihte bunun aksine dair tek bir örnek yoktur. Laiklik ilkesini bertaraf edenler, çağdaş uygarlık seviyesine değil, ortaçağ karanlığına ulaşırlar. Laikliğin olmadığı yerde demokrasi değil, teokrasi olur. Dinin, devlet, siyaset, kadrolaşma, hukuk, eğitim alanlarını esir aldığı yerde, bilim, felsefe, sanat ve demokrasi gelişmez! Anlaşılan, Kılıçdaroğlu’na bu konuda “akılfikir” verenlerin, aklı da yoktur, fikri de yoktur! 24 AĞUSTOS 2020 SAYI: 34652 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ek Yayınlar) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 04:43 06:16 13:11 16:56 19:57 21:24 Ankara 04:31 06:02 12:56 16:40 19:40 21:05 İzmir 04:59 06:27 13:19 17:01 20:01 21:23 ‘Huzur’unu Atatürk’e hakaret ettiği için AKP’den ihraç edilen Uzunlar, belediye bozmadılar şirketinden huzur hakkı almaya devam ediyor CEMİL CİĞERİM Uzunlar, Samsun Özel Halk Otobüsleri Yardımlaşma ve Da Atatürk’e hakaret ettiği gerekçesiyle 1 yıl hapis cezasına çarptı yanışma Derneği adına Büyükşehir Belediye Meclis Başkanvekili Nihat Soğuk, Samsun rılan ve AKP’den ihraç edi Kültür Turizm Ticaret Anonim len Samsun Büyükşehir Be Şirketi adına SAMULAİ Genel lediye Meclisi üyesi Hasan Uzunlar’ın Samsun Büyükşe Hasan hir Belediyesi iştiraklerinden Uzunlar Müdürü Enver Sedat Tamgacı, Samsun Anakent Turizm Ticaret Limited Şirketi adına Bü Samsun Proje Ulaşım İmar yükşehir Belediyesi Genel Sek İnşaat Yatırım Sanayi ve Ticaret Ano reteri İlhan Bayram, Ortak dışından nim Şirketi’nden (SAMULAŞ) 5 bin li Başakşehir/İstanbul adresinde ikamet ra huzur hakkı almaya devam ettiği etmekte olan Şenol Yıldız seçildi. öğrenildi. Yönetim Kurulu Üyesi olarak seçilen SAMULAŞ’ın 23 Mart 2020 tarihin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri de yapılan genel kurulunda yeni yöne İlhan Bayram’ın ikametgâhının Kocaeli tim kurulu üyeliklerine 3 yıllığına Sam Başiskele olarak gözükmesinin yanı sı sun Büyükşehir Belediyesi Başkanlı ra ortak dışı seçilen Şenol Yıldız’ın da ğı adına Büyükşehir Belediye Başkanı İstanbul Başakşehir’de ikamet etme Mustafa Demir, Samsun Bölgesel Eko si dikkat çekti. Bütün ortakların isteği nomik Kalkınma Anonim Şirketi adına doğrultusunda gündeme ilave olarak AKP Büyükşehir Meclis Üyesi Hasan başkanlık divanına verilen önergeye göre Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demir, başkanvekili İlhan Bayram, yönetim kurulu üyesi ve genel müdür Enver Sedat Tamgacı ile yönetim kurulu üyeleri Hasan Uzunlar, Nihat Soğuk ve Şenol Yıldız’a net 5 bin TL aylık ücret huzur hakkı ödenmesine oybirliği ile karar verildi. Geçen yıl 10 Kasım’da Atatürk’e, daha sonra da Cumhur İttifakı ortağı olan MHP’ye sosyal medya hesabından hakaret eden AKP’li meclis üyesi Hasan Uzunlar hakkında partisi, kınama cezası verip grup başkanvekiliğini elinden almıştı. Ancak tepkilerin devam etmesi üzerine kesin ihraç talebi ile İl Disiplin Kuruluna sevk edilen Hasan Uzunlar, partiden ihraç edilmişti. AKP’den ihraç edildikten sonra Samsun Büyükşehir Belediye Meclis üyeliği devam eden Uzunlar’ın 5 bin TL huzur hakkını almaya devam ettiği öğrenildi. SOSYAL MEDYA Kadının adres bilgisini paylaşıp hedef gösterdi Kargo firması çalışanı olduğu iddia edilen bir kişi, Kadıköy’de maske takmadığı gerekçesiyle polislerin darp ettiği Rana B’nin adres ve telefonunu paylaşarak hedef gösterdi. Olay, sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlarla ortaya çıktı. Önce Rana B’nin Instagram profili ele geçirildi. Sonrasında hesaptan yapılan paylaşımda “Hesap bendedir dostlar. Sadece birkaç saat içinde bu soysuz kızın numara ve adresini paylaşacağım. Artık gider evinden mi alırsınız bilemem, beni mahkemeye verdiğinde hep beraber adliyeye gidiyoruz” denildi. Daha sonra Rana B’ye bir saat süre veren kargo firması çalışanı olduğu iddia edilen kişi, ‘özür’ videosu çekip yayınlamadığı takdirde evinin adresini ve telefon numarasını açıklayacağını ilan etti. Sonrasında Rana B’nin adres ve telefon bilgilerini paylaştı. Sosyal medyada büyük tepkiye neden olayın paylaşımların ardından kargo firmasından konuyla ilgili yapılan açıklamada, “Olay araştırılmaktadır. Bir ihlal yaşandı ise tüm kanuni haklarımızı kullanacağımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz” denildi. l Haber Merkezi 18 metre enindeki park okul yapılacak diye İBB’den alındı Mülkiyeti İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ait olan Beyoğlu Sütlüce’de, iki yol arasındaki 18 metre genişliğinde, 220 metre uzunluğundaki park alanı, İBB Meclisi’nde AKP’nin oylarıyla bedelsiz olarak 25 yıllığına Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) tahsis edildi. AKP’li üyeler alana okul yapılacağını belirtirken, CHP dar ve uzun alana okul yapılmasının mümkün olmadığını belirterek itiraz etti. AKP’li bir grup belediye meclis üyesinin önergesi ile Meclis gündemine alınan, temmuz ayında yapılan Meclis toplantısında gündeme gelen ve üç gün içinde Hukuk Komisyonu’ndan çıkarılan rapor Meclis’te oylamaya sunuldu. Meclis devre dışı bırakıldı ANKA’da yer alan habere göre CHP’li Hukuk Komisyonu üyesi Melendiz Dalyan İzgi konuyla ilgili, “Burada İBB’nin görüşü var mı? Planı var mı, projesi var mı? Burası okul yapıla cak kadar büyük bir yer değil. Bu konuda müdürlüğe hiçbir şey sorulmadı. Bu üslup doğru değildir. MEB’in bir talebi varsa bunu İBB’den talep eder. Burada iki kurum var. Yazılı talepte bulunur, İBB de inceler cevap verir. MEB’in muhatabı AKP Meclis grubu değil İBB’dir” dedi. AKP Meclis Üyesi Faruk Gökkuş ise söz konusu alanın imar planlarında ‘eğitim alanı’ olarak gösterildiğini ve bölgede “eğitim kurumuna ihtiyaç olduğunu” söyledi. CHP’li Meclis üyesi Süleyman Solmaz da alanla ilgili, “Parkın içinde tarihi bir bina da var. Eğer biz İBB yerine bir meclis grubunu kurumsal bir yapı gibi çalıştırırsak paralel bir yapı oluşturmuş oluruz” açıklamasında bulundu. Okul yapılmak istenen alanın yanında Osmanlı döneminde barut ve cephane depoları olarak kullanılan tarihi kalıntıları bulunuyor. Alan için hazırlanan raporda, tarihi kalıntıların kültür varlığı olarak tescil edildiği belirtildi. l Haber Merkezi BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Yapısını incelemek amacıyla canlıdan bir doku parçası alma. 2/ Toprak, kum ve saman elemeye yarayan iri delikli kalbur... Kayak. 3/ Doğan kuşunun erkeği... Kalp atımının damarlara yansıyan duyumu. 4/ Satrançta bir taş... Bir tarafı dışarıya açık olan oda. 5/ Osmanlı Devleti’nde sınır boylarında görev yapan asker sınıfı... Bir soru sözü. 6/ Rütbesiz asker... Bir şeyi bir yere ulaştırma. 7/ Asya’da bir ülke... Eskrimde kullanılan üç silahtan biri. 8/ Utanma, hayâ... Bir işi yaptırabilme gücü. 9/ Harekete hazır, tetikte... Boru sesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Brezilya’da yetişen ve meyvelerinden değerli bir yağ elde edilen palmiye ağacı. 2/ Barındırma... Ticaret eşyası. 3/ “Çocuk gibi ağlar sar 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 hoş 1 K O R N E R G E 1 ları” (Mu 2 3 OBA T EK İ N RALL İ İ R 2 rathan 4 5 N L EKENDE ET İ KET AT 3 Mun 6 R E E T S P A 4 gan)... Güb 7 8 G K İ İ R N D A S P UMM Pİ 5 re, 9 E N E T A M İ N 6 tezek. 4/ Önü hendekli siper... Teraziyi 7 denklemek için hafif gelen kefe 8 ye konulan ağırlık. 5/ Basketbolda potayı tutan dikdörtgen lev 9 ha... Kesintilerden sonra kalan miktar. 6/ Fatih Sultan Mehmet’in 283 cm tutarında uzunluk ölçüsü şiirlerinde kullandığı mahlas... Eski birimi... İçine başka bir sıvı karış Mısır’da güneş tanrısı. 7/ Metrenin tırılmamış içki. 8/ Sicim. 9/ Sır... kabul tarihi olan 1 Nisan 1931’e Genellikle sevecen ve hüzünlü bir kadar yurdumuzda da kullanılmış, konu işleyen küçük lirik şiir. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] Libya ateşkesinin hedefi ne? Türkiye’nin desteklediği Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti Başbakanı Fayez elSarraj, 21 Ağustos’ta askeri güçlere ateşkes ve askeri operasyonları durdurma talimatı verdi. Eşzamanlı olarak General Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu’nu destekleyen Tobruk Merkezli Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih de ateşkes çağrısı yaptı. Sarraj fiili ateşkes için SirteCufra hattının silahsızlandırılmış bölge olması gerektiğini belirtirken, 2021 Martı’nda parlamento ve devlet başkanlığı seçimi yapılması çağrısı da yaptı. Akile Salih de yeni başkanlık konseyi ve devlet kurumlarının Sirte’de kurulmasını dile getirdi. Ateşkesin arkasında kim var? Trablus ve Tobruk merkezli ateşkes çağrılarının ardından, başta Mısır, kimi ülkeler açıklama yaptı. Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el Sisi, her iki taraftan yapılan ateşkes çağrılarını memnuniyetle karşıladığını ve ateşkesin siyasi bir çözüme ulaşmak için önemli bir adım olduğunu belirtti. Anadolu Ajansı’nın şu haber başlığı da dikkat çekiciydi: “Libya İçişleri Bakanı Başağa’dan ateşkesin ardından Mısır ile ‘dayanışma’ vurgusu” (21.8.2020). Ancak bu yazıyı yazıişlerine teslim ettiğim dün saat 13.00’e kadar ne Türkiye’den ne de Rusya’dan resmi bir açıklama geldi! Rusya’nın Sputnik’e “bir kaynak” olarak yaptığı gayri resmi açıklama ise şöyleydi: “Biz bu tür açıklamaları her zaman memnuniyetle karşılıyoruz. Kahire’de bundan söz edilmişti ve o zaman da bunu desteklediğimizi resmen belirtmiştik. Biz kendimiz her zaman ateşkes çağrısı yapıyoruz.” Görüşmeden önce ateşkes geldi Türkiye ve Rusya, Libya’da siyasi çözüm için bir ortak mekanizma kurmuş, heyetler 22 Temmuz’da Ankara’da bir araya gelerek konuyu ele almıştı. Bu toplantının ardından yapılan ortak açıklamada “Ankara ve Moskova’nın Libya’da kalıcı ve sürdürülebilir bir ateşkes için çalışmalara devam edeceği” duyurulmuştu. Açıklamaya göre taraflar yeniden Moskova’da bir araya gelecekti. Hatta Sputnik’e konuşan bir Rusya Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, “Türkiye ile Libya konusunda yapılan görüşmelerin sonraki turunu en yakın zamanda düzenlemeye hazır olduklarını, istenirse söz konusu görüşmelerin yarın dahi yapılabileceğini” açıklamıştı (21.8.2020). Buradan anladığımız şu: Trablus ve Tobruk’un ateşkes açıklamalarının arkasında “doğrudan” TürkRus görüşmeleri yok. Zira taraflar henüz ikinci görüşmeyi bile yapmadı. Ancak Sarraj’ın Ankara’dan habersiz adım atması da pek olası değil... ABD’nin SirteCufra planı Bizi sorumuzun yanıtına götürecek ipucu Trablus ve Tobruk açıklamalarındaki “Sirte ortaklığı” olabilir mi? Yazmıştık: SirteCufra hattının askerden arındırılmış bölge olması önerisi ilk olarak BM Genel Sekreteri Antonio Guterres tarafından dile getirildi. Almanya’nın Dışişleri Bakanı Heiko Maas ardından öneriyi BM Güvenlik Konseyi’ndeki Libya oturumunda ele aldı. Ve son olarak ABD’nin Libya Büyükelçisi Richard Norland, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada “Libya’nın merkezinde askerden arındırılmış bir çözüm”e işaret etti (14.8.2020). Norland, bu görüşmeden iki gün önce de “Trump ile Erdoğan’ın Libya’nın merkezinde askerden arındırılmış bir bölge oluşturmak için atılacak gerekli adımları telefonda görüştüğünü” duyurmuştu (12.8.2020). Libya’nın bölünme riski ABD, petrol bölgesini denize açmak için Libya’nın ortasında askerden arındırılmış bir bölge istiyor ve Türkiye’yi de buna zorluyor. Bu, Türkiye’nin işine gelir mi? Soru işaretli! Çünkü bu merkezdeki bölge, Libya’yı ikiye, hatta üçe bölme riski taşımaktadır. Libya’nın bölünmesi ise en çok Türkiye’nin aleyhinedir. Çünkü Ankara ile Trablus’un imzaladığı deniz yetki alanı sınırlandırma anlaşması, coğrafi olarak ters tarafta kalmaktadır. Yani Türkiye’nin denizden komşusu Trablus değil, Tobruk’tur. O nedenle artık önümüzdeki mesele şudur: Türkiye açısından Libya’daki ateşkes; ABD’yle işbirliği yapılırsa bölünmeye, Rusya’yla işbirliği yapılırsa bütünlüğe ilerler...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle