17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY 11 6 MART 2020 CUMA TÜSİAD Başkanı Kaslowski, kırdan kente göçün yarattığı tahribatın, tarımdaki etkilerine işaret etti Gençleri tarıma çekelim TÜSİAD Başkanı Kaslowski, yaşlanan tarım üreticisi nüfusuna dikkat çekerken, OECD/ BIAC Tarım Komitesi Başkanı Metin Akman, ziraat eğitiminde kalite sorunu olduğunu vurguladı. Türkiye’de çiftçilerin yaş ortalaması 5253 civarında. Gençlerin çiftçilikten uzaklaşmasının başlıca nedeni, üretim sürecinde çekilen zahmetlere rağmen çoğu zaman maliyetlerin dahi karşılanamaması. Kırsalda cazip bir yaşam bulamayan gençler, büyük şehirlerde asgari ücretle çalışmayı göze alarak kırsalı terk ediyor. Yıllardır çiftçiliğin cazip hale getirilmesini talep eden ziraat sektörü temsilcileri, çözüm bulunamadığı takdirde bunun faturasını tüm ülkenin ÜRETİCİ SORUN YAŞIYOR TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan, “Avrupa’nın en büyük tarım alanına sahip olmamıza rağmen verimli arazi ve yatırım yetersizliğinden söz ediyoruz. Politikalarımızla önceliklendirilmiş bir tarım sektörü vizyonuyla hareket etmeliyiz” dedi. Özilhan, şöyle devam etti: “Artan girdi fiyatları ve bundan etkilenen gıda enflasyonu ve finansman sıkıntısı gibi sorunların olduğu bir yapıda en büyük sıkıntıyı üretici yaşıyor. Sorunların çözümü için; üreticiden tüketiciye kadar tüm paydaşlara yönelik kalıcı politikalar oluşturmalı ve uygulamalıyız.” ödeyeceği konusunda sürekli uyarıyor. Son beş yılda üçüncü kez tarım alanında rapor hazırlayan TÜSİAD da, bu alandaki eksikliklere dikkat çekti. “Türkiye nüfusunun yüzde 90’ınından fazlası şehirlerde ve ilçelerde yaşıyor” diyen TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, “Tarımın sorunlarına bakarken kentleşmeye de odaklanılması gerek. Sektördeki ölçek sorununa, kırdan kente göç, yaşlanan tarım nüfusu gibi etkenleri de eklediğimizde konunun sosyal öncelik alanları da netleşiyor. Tarımı gençlerin, girişimcilerin ilgi alanına çekmeliyiz. Bu çerçevede, eğitim reformunun ve teknolojik gelişmelerin kayda değer rol oynayabileceğine inanıyorum” dedi. Yurtdışı bursu OECD/BIAC Gıda ve Tarım Komitesi Başkanı Metin Akman da, şunları önerdi: “Gençleri tarıma çekebilmemiz çok önemli. Ancak, ziraat fakültelerinde okuyan gençlere İngilizce eğitimi veriliyor mu, dünyaya entegre olup, küresel gelişmeleri takip edebilecekler mi sorusu çok önemli. Onları devlet bursu ile dünyanın en iyi tarım ülkelerine göndersek... Gençleri bu alana çekemezsek teknoloji de trendleri de yakalayamayız. Gençlerle tarım bir araya gelirse mutlu sonu yakalarız.” l Ekonomi Servisi 77.5 MILYARLIK TAHIL ÜRETIMI TÜİK’in Bitkisel Ürün Fiyatları ve Üretim Değeri, 2019 verilerine göre, geçen yıl sarmısak yüzde 85, pazı yüzde 72, bezelye yüzde 71, sivribiber yüzde 54 zamlandı. Yine, fiyatlar patateste yüzde 80, kirazda yüzde 53, yerfıstığında yüzde 45, portakalda yüzde 35 ve durum buğdayında yüzde 26 oldu. 2019 yılında bir önceki yıla göre tahıllar ve diğer bitkisel ürünler değeri yüzde 24.65 artışla 77.5 milyar TL, meyveler, içecek ve baharat bitkileri üretim değeri yüzde 22.15 artışla 67.8 milyar TL ve sebzelerin değeri ise yüzde 21.87 artışla 50.45 milyar TL oldu. Enflasyon kısa vadede düşmez Gelişmekte olan ülkelerde vahşi bir kentleşmenin ol “Çifçinin refahı artarsa, sana Sektörünün Analizi Raporu”nda, yicinin rekabet gücü artar” diyen Türk tarımının zayıf yönlerine ve duğuna dikkat çeken Metin Ak Akman, “Sosyal adalet için dev karşı karşıya kaldığı tehditlere man, “Gıda enflasyonu da yine let müdahalesi kesinlikle olmalı. karşılık bazı politika önerilerin gelişmekte olan ülkelerin soru Ancak bunun dışındakiler refahı de bulunuldu. Bunlardan bazıla nu. Herkes kentlere gidiyor. De düşürüyor” diye konuştu. rı şöyle: “Adil ticaretin sağlan ğer ve tedarik zinciri değişiyor TÜSİAD’ın “Sürdürülebilir Bü ması için mevzuat hazırlanma ama uygun regülasyonlar oluş yüme Bağlamında Tarım ve Gıda lı, Yeni Hal Yasası’nda komis turulamıyor. Politikacı yoncutüccar ayrımı or da enflasyonu düşürmek için piyasaya müdahale ediyor. Ancak enflas MEHDI EKER, POLITIKA KURULU’NA MI ATANACAK? tadan kaldırılmalı, üretim girdilerinin günlük veya haftalık karşılaş yon artmaya de tırılmalı fiyat takip vam ediyor. Gı TÜSİAD toplantısına Tarım ve Orman Bakanı Bekir altyapısı gelişti da enflasyo Pakdemirli’nin gelmesi beklenirken, eski Tarım ve Orman rilmeli, tarım ve nun kısa vadede düşmeyeceğini düşünüyorum” dedi. Bakanı Mehdi Eker geldi. Eker, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini aradığını ve toplantıya katılmasını istediğini anlattı. Eker, “Burada anlatılan sorunları ve talepleri Cumhurbaşkanımıza ileteceğim” dedi. Edinilen bilgiye göre, Eker’in Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu’na atanacağı konuşuluyor. gıda ürünlerine dair dış ticaret politikaları revize edilmeli.” Merkez ‘ihtiyacı’ sınırlayacak OPEC üretimi yine azaltacak Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC), koronavirüs nedeniyle petrol fiyatlarında meydana gelen düşüşü tersine çevirmek için yılın ikinci çeyreğinde üretimi günde 1.5 milyon varil daha kesinti yapmak için anlaştı. Bu miktar 2008’den beri en yüksek kesinti. Kararın uygulanması için OPEC ile birlikte hareket eden Rusya ve diğer üretici ülkelerin onayı gerekiyor. Ocak ayında başlayan koronavirüs salgınını durdurmak isteyen ülkelerin aldıkları tedbirler petrol talebinin sert gerileyeceğini gösteriyor. l REUTERS Perakendede güven azaldı TEPAV’ın “Perakende Güven Endeksi”, Şubat 2020’de bir önceki aya göre 3.2 puan azaldı ve 14.7 puan oldu. Mevsim etkilerinden arındırımış bu azalışta, geçen 3 ayda işlerin durumu ve gelecek 3 ayda satış beklentisi göstergelerindeki kötüleşme etkili oldu. Yatırımcılarla görüşen Merkez Bankası, hızla artan ihtiyaç kredilerine karşı caydırıcı adımlar atacak. Merkez Bankası’nın, yatırımcı görüşmelerinde kredi kompoziyonu içinde hızlı büyüyen ihtiyaç kredilerine yönelik makro ihtiyati önlemlerin kısa vadede hayata geçirilebileceği mesajı verdiği belirtildi. Görüşmeye katılan yatırımcılar, alınabilecek önlemin zorunlu karşılık aracılığı ile ihtiyaç kredilerini caydırıcı adımlar olabileceğini söylediler. Yatırımcılar ayrıca, ithalat, cari açık, enflasyonu gözetmek adına kredi kompozisyonunda zorunlu karşılık dışında da önlemler alınabileceği izlenimi edindi. Reuters’ın görüşlerine başvurduğu katılımcılar, ekonomik aktivitedeki toparlanmanın yılın ilk çeyreği itibarıyla “gücünü koruduğuna” dair izlenim edindiklerini söyledi. Öngörü değişmedi Bir katılımcı, “Yeni bir para politikası mesajı almadık yılsonu enflayon öngörüsü olan yüzde 8.2’de bir değişiklik olmayacağını da anlıyoruz. Bankanın ihtiyaç kredilerindeki artışın ve bu kredilerin ithalat, cari açık, enflasyonu etkisini sınırlamak istediğini kredi kompozisyonunda benzer olumsuz etkileri yaratmayacak ticari kredileri öne çıkarmak istediğini anlıyoruz” dedi. Yılın başında 261 milyar lira olan ihtiyaç kredisi hacmi 28 Şubat’ta 283 milyar liraya çıktı. Kişisel veride süre azalıyor AliÖzdilek Kişisel Verileri Koruma Kanunu kapsamında, 50 ve üzeri çalışanı veya son yıllık bilançosu 25 milyon TL ve üzeri olan şirketlerin “Veri Sorumluları Sicil Bilgi Sistemi”ne (VERBİS) kayıt olma zorunluluğu olduğunu hatırlatan Jurcom GRC Services Üst Yöneticisi Ali Osman Özdilek, “Son gün 30 Haziran. Ancak çoğu firmanın kişisel verilerin korunması hakkında bilgisi dahi yok” dedi. Öz dilek, şöyle devam etti: “55 bin firmanın VERBİS’e kayıt yaptırması gerekiyor ama bunun sadece 25 bini kayıtlı. Kayıtlı olmayan şirketlerin bu zorunluluktan haberi dahi yok. Ancak bunun cezası da büyük.100 bin liradan başlayıp 1.5 milyon liranın üzerine çıkıyor. Bu kanunun Türk Ceza Kanunu’na yaptığı atıf nedeniyle ayrıca hapis cezası da doğabiliyor.” l Ekonomi Servisi Shell&Turcas’a 2.7 milyon ceza EPDK, Shell&Turcas Petrol Anonim Şirketi hakkında 2 milyon 750 bin TL tutarında idari para cezası uygulanması kararlaştırıldığını açıkladı. Açıklamada, “14 Eylül 2019 tarihinde Suudi Arabistan Krallığına ait ARAMCO tesislerine yapılan saldırıyı izleyen günlerde bayisi olan istasyonlara fiyat artışı öncesi kısıtlı akaryakıt ikmali yaptığı veya hiç akaryakıt ikmali yapmadığı tespitleri nedeniyle” bu cezanın verildiği belirtildi. EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, “Vatandaşımızı mağdur edenler yaptıklarının bedelini de ödemek durumunda kalır” dedi. l AA Cari açığa ‘hizmet’ ayarı TÜİK, dün geçmişe yönelik veri setinin de içinde yer aldığı uluslararası hizmet ticareti istatistiklerini açıkladı. Buna göre hizmet ihracatı 2016’da 27.6 milyar dolar, 2017’de 31 milyar dolar ve 2018’de 33.8 milyar dolar oldu. İthalat ise aynı sırayla 21 milyar dolar, 22.3 milyar dolar ve 23.3 milyar dolara ulaştı. Ekonomistler ise bu veriyi ödemeler dengesinde geçmişe yönelik nasıl bir revizyon ile sonuçlanacağını ve gelecekte cari dengeyi nasıl etkileyeceği bakış açısı ile izliyorlar. Merkez Bankası bir açıklama yaparak TÜİK’in hizmet ticareti istatistiklerinin, Merkez Bankası’nın yayımlayacağı ödemeler dengesi istatistiklerine de girdi oluşturacağını belirtilerek, “11 Mart’ta yayımlanacak olan Ocak 2020 ödemeler dengesi istatistiklerinde ilgili revizyonların gerçekleştirileceğini” açıklandı. Açıklamada ayrıca genel ticaret sistemine göre güncellenen dış ticaret verilerinin ödemeler dengesinde 20132019 yılları için revize edileceğine de dikkat çekildi. l REUTERS Dar koridorda özgürlük... Barış... Savaş... Barış daima gerçeklerin üzerine giden bir gazeteci. Araştırarak yazan, dik duruşlu, sağduyulu.. Sadece ve sadece gazetecilik yaptığı için tutuklandı. Sabahın 4’ünde yapılan bu tutuklama iktidarın yalnız biz gazetecilere değil, kendisine muhalefet eden herkese bir gözdağı aynı zamanda. “Yargı benim, ben ne dersem o olur” mesajı.. Aynı iktidar, sınırda kendisine soru yönelten gazeteciyi, sırf sorusunu beğenmediği için azarlama hakkını kendinde görebiliyor. Aynı iktidar, devletin Meclis’inde kendi politikalarını ve üslubunu eleştiren muhalefete tekme tokat girişebiliyor... Aynı iktidar, yıllardır doğru yürütemediği bir dış politika yüzünden bugün bu noktaya gelen İdlib meselesinde Türkiye’yi savaşa sürükleyip gencecik canları ateşe atabiliyor... Aynı iktidar, Suriye konusunda göçmenleri koz olarak kullanıp sınıra sürebiliyor. Savaş yıkıcıdır... Savaşa sürüklenen toplumlar acı çeker, dağılır... Evlerin, ocakların başına düşen havan topu gün gelir biçim değiştirir, o topu ateşleyenin, o silahı satıp üzerinden büyük paralar kazananların üzerine yönelir. Bugün dünyanın kucağına düşen devasa bir mülteci topu var... Alev alev, herkes ondan kaçıyor, topu bir başka ülkenin kucağına atmak istiyor. Gözlerimizin önünde, hepimiz seyrediyoruz umuda yolculuklarında iki ülkenin sınır kapısı arasındaki dar alanda sıkışan insanların dramını... Yunanistan bir yandan onları almamak için kurşun ve gaz sıkarken öte yandan ülkemiz bakanının “Yunanistan’ın geri itmesini engellemek amacıyla bin özel harekât polisi Meriç sınırında görev yapacak” açıklamalarını... Hepsi aslında başlı başına son derece önemli olan bu gelişmeler sadece birkaç günlük bir zaman dilimine sığdırılan olaylar... Daha önce de o ya da bu biçimde vardı; belli ki ilerleyen günlerde de benzerlerini yaşayacağız. Şimdi biraz bu olayların dışına çıkıp büyük resme bakmaya çalışırsak tüm bunlar ne anlama geliyor? Ya da biraz daha genelleştirirsek şöyle soralım: Bazı toplumlar özgürken, diğerleri neden otoriter yönetimler altında veya anarşi içinde yaşadılar ve yaşıyorlar? Ulusların Düşüşü kitabının ardından bu kez de Dar Koridor adlı kitabı ile son derece önemli saptamalar yapan bilim insanımız MIT Ekonomi Profesörü Daron Acemoğlu’nun şu sözlerine dikkat çekmek istiyorum: “Devleti kontrol edebilme yetisine sahip, sivil itaatsizlik gösterebilme iradesine sahip, siyasete katılan, gerektiğinde protesto eden ve gerekirse hükümeti seçimle düşürebilen hareketli bir toplumun varlığı son derece önemlidir. Güçlü bir toplum yoksa, güçlü devletler despotik yönetimlere dönüşür. Türkiye’nin zayıf noktası ise son derece belirgin: çok güçsüz, organize olmayan ve etkisiz bir toplumu var. Güçlü bir sivil toplum ile güçlü ama prangalanmış bir devletin birbirlerini dengelemesi, süreç içinde elde edilen bir kazanım. Bu zor şartlar sağlandığında girilen ‘dar koridor’da kalmak ise sürekli bir çaba gerektiriyor...” İşte özgürlük bu dar koridorun oluşturulması ile sağlanabiliyor ancak... Bu yüzden bu kadar değerli, bu kadar zor elde edilebilir. Bu yüzden savaşlardan, çatışmalardan, yoksulluktan, eşitsizlikten kaçan milyonlarca insan bu dar özgürlüğün ve refahın arayışı içinde... Cumhuriyet Kitap Eki’nin kapağa taşıdığı Gamze Akdemir imzalı Daron Acemoğlu söyleşisini okumanızı öneririm. Uzun hali ile www.cumhuriyet. com.tr’de... Dar koridoru oluşturmak için ise hepimizin çaba sarf etmesi gerekiyor; en azından susmayarak, tepkimizi belli ederek; en azından susmayanların, boyun eğmeyenlerin yanlarında durarak... Turkcell yönetiminde T.C. İSTANBUL 21. İCRA DAİRESİ’NDEN İLANEN TEBLİĞ DOSYA NO: 2018/29831 ESAS ALACAKLI: ZEKİ KİTAPCI, VEKİLİ: AV. ALİ CAN VERDİ, AV. ANIL ERKEN BORÇLU: ORHAN DURDU, Murat Çeşme Mah. Taşoğlu Sok. No:22/10 Büyükçekmece / İSTANBUL BORÇ MİKTARI: 69.774,14 TL. FAİZ MASRAF HARİÇ Değer Konulan Taşınmaz Tapu Bilgileri:Dosyamız borçlusuna aitGiresun, Yağlıdere, Kızılelma Köyü 107 ada, 6 parsel de bulunan taşınmazın 1/2 hissesi Kıymet Takdir Tarihi: Bilirkişi Raporunun Tarihi ve Konulan Değer: 15/04/2019 tarihli raporda Giresun, Yağlıdere,Kızılelma Köyü 107 ada, 6 parsel de bulunan taşınmazın 1/2 hisse ile kayıtlı olup, borçlunun oranan düşenindeğeri 62.704,65 TL’dir. Kıymet takdiri yapılmıştır. Yukarıda adı, soyadı (şahsiyeti) yazılıborçlu ORHAN DURDU’yaait taşınmaza ilişkin dairemiz nezdindeilamlı takip başlatılmıştır.Taşınmaza bilirkişi vasıtasıyla İİK’nun 128. Maddesine göre yukarıda belirtilen tarihte belirtilen değer konulmuştur. Taşınmazın fiili durum, imar durumu ve evsafı dosyada mevcut kıymet takdiri raporunda gösterilmiştir. Muhatap borçlu ORHAN DURDU’nun dosyaya bildirilen ve dosyamız üzerinden tespit edilen tüm adreslerine gönderilen tebligatlar bila tebliğ iade edilmiş, mernis adres kayıt sisteminde kayıtlı olmadığından ve borçlunun başkaca adresleri tespit edilemediğinden 7201 sayılı Kanunun 28 ve müteakip maddeleri gereğince kanuni süreye 15 gün ilavesi suretiyle kıymet takdir raporunun İLANEN tebliğine karar verilmiştir. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1145390) görev değişikliği Turkcell yönetiminde önemli bir değişiklik yaşandı. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça ile birlikte yönetim kurulu üyelerinden Atilla Koç ve Mehmet Hilmi Güler’in görevlerinden ayrıldığı açıklandı. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) haftalık bülteninde dün yer alan açıklamada Akça, Koç ve Güler’in yerlerine Nail Olpak, Tahsin Yazar ile Afif Demirkıran’ın bağımsız yönetim kurulu üyesi olarak atandığı belirtildi. Açıklamada, yönetim kurulu üyeliğine atanan kişilerin, yerlerine şirket genel kurulunca mevzuata uygun bağımsız üyeler seçilinceye veya yerlerine kurulca başka bağımsız üyeler atanıncaya kadar görev yapmalarına karar verildiği belirtildi. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle