21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DÜNYA TASARRUF GÜNÜ 9 31 EKİM 2020 CUMARTESİ Atilla Benli, “Salgınla birlikte önceliklerimiz hızla değişirken, tüketen değil, biriktiren olmalıyız” dedi. ‘Birikimlerimizle yarınlara daha güvenle bakıyoruz’ Dünya Tasarruf Günü vesilesiyle açıklama yapan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Benli, bugünle bireysel emeklilik sisteminin (BES) Türkiye’deki 17’nci yılının aynı haftaya denk geldiğini vurguladı. “Birikim sahibi olduğumuzda kendimizi daha güvende hissediyor, yarınlara daha güvenle bakıyoruz” diyen Benli, BES’in en kazançlı tasarruf yöntemlerinden biri olduğunu hatırlattı. Tasarrufun bir ülkenin hem ekonomik hayatının sürdürülebilirliği hem bireysel refahın sürekliliği açısından olmazsa olmaz olduğunu ifade eden Benli, bugün artık emeklilik döneminin vazgeçilmez birikim/ tasarruf yöntemlerinden biri haline gelen BES’teki toplam (gönüllü ve otomatik BES) katılımcı sayısının, 16 Ekim itibarıyla 12.5 milyon kişiyi, toplam fon büyüklüğü de otomatik BES dahil 163 milyar TL’yi aştığını kaydetti. Küçükten başlamalı Benli, “Yüzde 25 devlet katkısı uygulamasının vatandaşlarımızın sistemi benimsemesinde ve bugünlere gelinmesinde önemli katkıları olmuştur” dedi. BES’i bugünkü yaşam standartlarını yarınlara taşımanın ilk adımı olarak niteleyen ve tasarrufun alışkanlık haline gelmesi için küçük yaşlardan itibaren çocukların birikim yapmaya başlaması gerektiğini anlatan Benli şöyle devam etti: “Bu alışkanlıkları ileri yaşlarda edinmek zor olduğundan, ebeveynlerin iyi birer rol model olarak çocuklara tasarruf alışkanlığını erken yaşlarda kazandırması onların yarınları adına yapabilecekleri en güzel katkılardan biri” dedi. Benli, 18 yaş altının bireysel emeklilik sistemine dahil edilmesine yönelik olarak çıkması beklenen düzenlemelerin de birikim alışkanlıklarının kazandırılması açısından önemli olduğunu hatırlattı. Enerya’dan tasarruf önerileri Türkiye enerji pazarının oyuncularından Enerya doğalgazın verimli kullanımı ve faturaları düşürerek aile bütçesine olumlu katkı yapması için bazı öneriler açıkladı. n Radyatörlerin önünü eşya ile kapatmayın. n Evin kullanılmayan bölümlerindeki radyatörleri kapatın. n Kapı ve pencerelerin çift cam ya da PVC olmasına dikkat edin. n Sıcak su borularını izole ettirin. n Oda termostatı kullanın. n Bacalı cihazları dolap içine yerleştirmeyin. n Radyatörlerin arkasına ısı yalıtım levhaları yerleştirin. n Kapalı perdelerin ısı kaybını yüzde 25 oranında önlediğini unutmayın. n Kombinizi sürekli açıp kapatmayın. n Yemek pişirirken fırının kapağını açmayın. n Kombi bakımınızı düzenli yaptırın. n Yoğuşmalı kombileri tercih edin. Hedef güneşte dışa bağımlılığı azaltmak Dünya Tasarruf Günü iklim, sağlık ve ekonomik kriz gölgesinde kutlanıyor Faturalar kabardı Raporlara göre, 2050 yılına kadar küresel ısınmadan yılda 100 milyon kişi ekonomik olarak etkilenecek. 250 bin kişi ise hastalıktan hayatını kaybedecek. Kaynakları tükenen dünyada tasarruf her zamankinden daha önemli. Yıl 1924... Dünya, tarihin en büyük ekonomik krizlerinden birine yaklaşıyor. 1929’daki Büyük Buhran... Uygulanan politikalarla halkın birikimleri yok olmuş. Sisteme güven kalmamış... İnsanların birikimlerini yastık altında tutmak yerine bankada değerlendirmelerini teşvik için Milano’da Uluslararası Tasarruf Kongresi toplanıyor. Ve o toplantıda Dünya Tasarruf Günü ilan ediliyor. Türk bankalarından bazıları ise 1935 yılında Türkiye’nin gündemine getiriyor tasarruf gününü. O tarihten itibaren de 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü olarak Türkiye’de de kutlanıyor. Bugün dünya yeni bir krizin ortasında. Hem ekonomik hem sağlık hem de iklim konusunda büyük yıkım yaşanıyor. Önümüzdeki 50 yılda küresel iklim kriziyle birlikte 250 bin kişinin hastalıktan hayatını yitirmesi de söz konusu. 100 milyon kişi ise ekonomik olarak etkilenecek. O nedenle özellikle enerji tasarrufu ya da enerjiyi etkili ve verimli kullanmak için tüketim alışkanlıklarının değiştirilmesi gerekiyor. Çünkü küresel ısınmayı enerji tasarrufu yaparak önleyebiliriz. Enerji tasarrufu sayesinde doğa ve çevre büyük ölçüde korunmuş olur. Bütçe yükü artıyor Tasarrufun diğer boyutu kaynakları yetersiz Türkiye için tabii ki ekonomik. Türkiye enerji alanında dışa bağımlı bir ülke. Yıllık 45 milyar dolar enerji ithalatı yapılıyor. 2020 içinde dövizde yüzde 30’ları bulan artış nedeniyle vatandaşın elektrik ve doğalgaz faturaları katlanıyor. Artık yaşamın her alanında anahtar kelime tasarruf! AVRUPA’DA SIFIR ENERJILI BINA ZORUNLU Avrupa Birliği’nde 1 Ocak 2021’den itibaren “sınır enerjili binalara” dönüşümü başlatılıyor. Birçok ülkenin eylem planında yer alan bu dönüşüm Türkiye’nin de gündeminde. Çünkü Türkiye’nin 45 milyar dolarlık doğalgaz ithalatının 15 milyar dolarlık bölümü binalarda tüketiliyor. Sıfır enerjili bina, yıl boyunca en az tükettiği kadar enerjiyi yenilenebilir enerji kaynağı kullanarak üreten binalar demek. Yenilenebilir enerji kaynağı olarak güneş, toprak ve rüzgâr enerjisi kullanılıyor. Bu konu geçen ay İstanbul’da düzenlenen uluslararası bir toplantı da ayrıntılı olarak tartışıldı. “Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Sanal Forumu ZeroBuild Forum 20”ye, 35 ülkeden konuşmacı katıldı. Forum Genel Sekreteri Özgür Kaan Alioğlu, “Sıfır Enerji Binalar’a dönüşüm, hem ülke ekonomisine hem birey ekonomisine hem çevreye hem de enerjide dışa bağımlı olan ülkemizin milli güvenlik alanına da büyük bir kazanım sağlar” diyor. Türkiye’de Sıfır Enerji Bina örneğinin henüz yok denecek kadar az olduğunu da ekleyerek şunları söylüyor: “Türkiye’de Sıfır Enerji Bina örneği maalesef iki elin parmaklarını geçmeyecek kadar düşük bir seviyede. Bu hem üzüntü verici hem de bir taraftan alınacak aksiyonların getireceği kazançlar hesaplandığında çok umut vaat eden bir durum. Teşvik konusu sanırım bu altyapısal ve mevzuatsal düzenlemeler tamamlandıktan sonra gündeme gelecektir ve gelmelidir de bence. Bütün dünya, özellikle gelişmiş ülkeler tüketicilerini bu konuda teşvik ediyor ve yönlendiriyor. Geçmiş yıllarda birçok konuda treni kaçırmış ve arkasından kovalamak zorunda kalmış bir ülke olarak bu konuda hem kamu hem de kamuoyu olarak fırsatları iyi değerlendirmemiz gerekiyor.” Koloğlu Holding şirketlerinden Solarkol Enerji, güneş enerjisi teknolojilerinde dışa bağımlılığı azaltacak ürünlerin üretimine odaklandı. Türkiye’nin mevcut elektrik talebinin yüzde 75’inin güneş enerjisiyle karşılanabilme potansiyeline sahip olduğunu söyleyen Solarkol Genel Müdürü Kemal Ertuğran, bu konuda önemli çalışmalar yaptıklarını anlattı. “Yüzde 100 yerli sermaye ve milli teknoloji ile ürettiğimiz yüzde 85 yerlilik oranına sahip ilk yerli solar invertör ile ülkemizin ihtiyaçlarını yerli olarak karşılayacak ve ülkemiz için katma değer yaratacağız” diyen Ertuğran, şu bilgileri verdi: “ArGe merkezimiz tarafından geliştirilen ve Türkiye’de üretimi olmayan güç elektroniği ve yarı iletken tekniğine dayalı teknolojilerimizi Türkiye ve dünyaya sunmayı hedefliyoruz. Solarkol olarak en az yüzde 50 ihracat hedefliyoruz.” Ankara’da bulunan fabrikada ürettikleri bütün ürünlerde maksimum güç üretimini hedef alan en yeni teknolojileri uyguladıklarını da söyleyen Ertuğran, “Yüzde 100 yerli ve milli PV invertörler, geleneksel PV invertör sistemlerine oranla, modül düzeyinde uyumsuzluk kaynaklı kayıpları ortadan kaldırıyor. Güvenli kapama yapabilen, entegre haberleşme donanımı ile adım adım aktivasyon yapıp devreye alınabilen ve sistem performansının modül düzeyinde izlenebilmesine imkân sağlayan teknolojik yenilikler getiriyor” diye konuştu. ÇATIDA YALITIMLA TASARRUF MÜMKÜN Türkiye’de ithal edilen enerji miktarının yüzde 40’ı binalarda tüketiliyor. Bu tüketimin yüzde 80’i ise ısınma ve soğutmada kullanılıyor. Konutlardaki ısınma faturaları ise dövizdeki artışa bağlı olarak her geçen gün artıyor. Bu faturaları düşürmenin yolunun yalıtımdan geçtiğini belirten ÇATIDER Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Şenal, 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, alınacak önlemlerle tasarruf edilebileceğini söyledi. Yapı ve çatılarda yalıtım uygulamasının enerji sarfiyatında ciddi oranda azalma sağladığını hatırlatan Şenal, şunları söyledi: “Tüketiciler binalarında standartlara uygun çatı ve cephe yalıtım uygulamalarıyla faturalarında yüzde 50’ye varan tasarruf sağlarken, ülke ekonomisine ve doğaya da fayda sağlayabilir. Tükettiğimiz enerjinin büyük bölümü çatılarda kaybediliyor. Binayı bir bütün olarak ele alırsak sadece bir bölümünde uygulanan su veya ısı yalıtımı binanın tamamına fayda sağlayamaz. Dolayısıyla çatıda bunun önemli bir parçasıdır hatta kaybın yaşandığı, tedbirin daha çok alınması gerektiği bir parçasıdır.” Enerji kaynakları sınırlı hatta olmayan bir ülke olarak Türkiye mevcut enerji tüketiminde de tasarruflu davranmak zorundadır.” Yaşar Şenal DAIKIN’IN HEDEFI ÜRETIMDE SIFIR KARBON İklimlendirme sektöründe faaliyet gösteren Daikin’in, Sakarya’daki fabrikasında temmuz ayında devreye aldığı güneş enerjili sistem (GES) enerji ihtiyacının tümünü karşılamaya başladı. 31 Ekim Dünya Tasarruf Günü’nü değerlendiren Daikin Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Hasan Önder, şunları söyledi: “Bu projeyi Daikin’in kurum kültürünün önemli bir parçası olan çevre misyonu ve yenilenebilir enerji kaynaklarına olan bağlılığının bir göstergesi olarak görüyoruz. ‘İnsana değer çevreden başlar’ mottosuyla hareket eden bir markayız. Her adımda sıfır karbon emisyonunu hedefliyoruz. Projemiz sayesinde sadece 3 ayda 900 bin ton karbondioksit salımını engellerken, 26 bin ağacı da kurtarmış olduk. Bundan sonraki yatırımlarımızda da çevre faktörü her zaman öncelikli olacak.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle