23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr 7 31 EKİM 2020 CUMARTESİ Cumhuriyetçi kanattan Trump ile Demokrat rakibi Biden arasındaki rekabette gözler 3 Kasım’daki oylamada. ABD seçimleri neden önemli? Bu soru, hem ABD hem dünseçimleri, muhtemelen 11 Eylül saldırıları ve Irak’taki savaş ya açısından ne nedeniyle büyük ilgi uyandırden önemli diye mış bir seçimdir. MUSTAFA K. ERDEMOL anlaşılmalı. ABD için önemli olmasının doğal karşılanacağı malum, ancak birçok ülkede yapılan seçimlerde çok da önemli değişiklikler olmadığı bilinir. Rusya’da Vladimir Putin bir kez daha seçildiğinde keskin bir iç/dış politika değişikliğine rastlanmadı örneğin. Başkanlıkla yönetilen birçok ülkede böyledir görünüm. Ancak çoğu ABD başkanlık seçimi yeni iç/ dış politikalar doğuran bir özelliğe sahip. Bu nedenle ABD başkanlık seçiminin bir Amerikalı için önemli olması şaşırtıcı gelmemeli. Çünkü gerçekten büyük değişikliklere yol açan seçimlerdir bunlar. Örnekleyelim; 1828 seçimi, Ulusal Banka’nın lağvedilmesinin yanı sıra yerlilerin Mississippi’nin doğusundaki topraklarından uzaklara son derece barbarca uzaklaştırıldığı Jacksonian (Andrew Jackson) dönemini başlattı. 1876 seçimi Güney Yeniden Yapılanması’nın sonunu getirdi. 1912 seçimleri Woodrow Wilson ile onun “Yeni Özgürlük Politikaları”nı, gelir vergisini ve Federal Rezerv’in kurulması sonucunu doğurdu. Ulysses Grant’in 1872’de yeniden seçilmesi, anayasanın 15. maddesindeki değişiklik sayesinde AfroAmerikanların oy kul2016 her açıdan başkaydı Yakın zamanın en önemli seçimlerinden olan, Donald Trump’la buluştuğumuz 2016 seçimleri üzerinde durulmayı hak ediyor. Adaylar çok çeşitliydi bir kere. Ben Carson bir Afroamerikalıydı. Ted Cruz ve Marco Rubio Latin, Bobby Jindal bir Hint Amerikalı; Hillary Clinton, Carly Fiorina kadın, Bernie Sanders sosyalist, Yahudi idi. İlginç olan bu yarışın adaylarından Donald Trump “ciddiyetten yoksun, yarışta yalnızca geçici olarak kalacak bir aday” olarak değerlendiriliyordu. Ancak Trump, ciddi bir güç oldu. Popülaritesi derin ve kalıcı oldu. Cumhuriyetçi Parti’deki hoşnutsuz, kızgın seçmenlerle bağlantı kurdu, endişelerini seslendirdi onlar adına. Göçmenlik konusunda Cumhuriyetçiler’de var olan öfke terörizm korkusuyla birleşince tüm göçmenler, Müslümanlar, Cumhuriyetçi adayların hedefi haline geldi. Ben Carson Müslümanları “kuduz köpekler” olarak nitelendirdi örneğin. Trump, Müslümanların ABD’ye girişini yasaklamayı, camilerin kapatılmasını önerdi. Trump’ı Beyaz Saray’a taşıyan retoriğinin temel esası buydu. lanma hakkına yol açtı. 1920’deki HardingCox seçimleri de kadınlara oy hakDünyanın gözü üstünde kı verilmesini sağladı. 1960 se Yeni bir olgu değil. Büyük bir çimleri ilk Roma Katolik Başka emperyal güç olmadan önce nı olarak John F. Kennedy’yi Be de ABD başkanlık seçimleri, en yaz Saray’a taşıdı. Lyndon John azından bölgesel düzeyde soson ile Barry Goldwater arasın nuçları merakla beklenen bir seda geçen 1964 seçimleri sivil çim olageldi. Şimdi 59’uncuhakların ilerlemesisuna tanık olane yol açtı. Dünyacağımız seçimyı perişan eden Roler de sonucu nald Reagan’ı da siaçısından meyaset sahnesine gerakla beklenitiren 1980 seçimleyor. ABD’li olriydi. Soğuk Savamayanları kişın sonunu, İngiltemin kazanacare Başbakanı Margaret Thatcher ve Trump ğından çok, sonuçların dünyadönemin Papası II. ya etkisinin ne Jean Paul ile birlikte olacağı ilgilendigetiren politikalar Clinton riyor çoğunlukbu adamla başlala. ABD kamuodı. 2008 seçimleri ise adayları yu araştırmaları şirketi Toluna, nın niteliklerinden ötürü (Hilary Avrupa, Ortadoğu, Afrika, Latin Clinton Barack Obama özelin Amerika ile Asya Pasifik’ten 23 de) cinsiyet/ırk alanında bir ilk ülkede yaklaşık 5 bin kişiyi kapti. 1788’den beri her aday er sayan bir anket gerçekleştirmişkek ve (2008’e kadar) beyazdı ti geçen yıllarda. Katılımcıların çünkü. Tabii ki Hıristiyandı da. yüzde 85’i seçimi dünya için geEn önemlisi 1860 nel olarak önemli görüyor, yüzde 73’ü ise ABD seçim haberleseçimleridir Dolayısıyla hepsi değilse de seçimlerin çoğu büyük değişikliklere yol açıyor. Tabii, kayda değer olmayan başkanlık seçimleri de var. Bunlardan çok, önemli olanlarını hatırlatmak fena olmaz. Amerika Birleşik Devletleri Başkanlık seçimleri ilk kez 1789’da yapıldı malum. O günden beri yapılan her başkanlık seçimi için hep “en önemli seçim” denir ama bunların içinde en önemlisinin 1860 seçimleri olduğu genel kabul görmüştür. İç savaş, köleliğin kaldırılması gibi değişimlerden sonra güçlü bir ABD devletini doğuran bu seçimdir bu. Abraham Lincoln’ü Beyaz Saray’a taşıyan 1860 seçimleri böyle nitelendirmeyi hak ediyor tabii. ABD’nin yeni düzen politikasının hayat bulmasına yol açan 1932 seçimi de çok ama çok önemlidir. Önem sırasına göre devam edelim; en popülist ABD’li politikacılardan William Jennings Bryan’ı beklentilerin tersine oyun dışına iten 1896 seçimleri ile sonucunun tartışmalı olması nedeniyle 1876 seçimleri de hayli önemlidir. Çünkü Rutherford HayesSamuel Tilden seçimi halkın oylarının çoğunu almasına rağmen 1876 seçimlerini kaybetmiştir ki ülke tarihinde tektir bu durum. riyle kişisel olarak ilgilendiklerini söylüyor. Neden ilgilendikleri sorusuna verdikleri yanıtlar da şöyle: Dünya için önemi büyük (yüzde 68); ülkem için önemi (yüzde 47); bireyleri ekonomik olarak etkileme potansiyeli var (yüzde 38); Amerikalıların dünyaya nasıl baktığını göstermesi açısından önemli (yüzde 34), yarışan adayların kişilikleriyle ilgileniyorum (yüzde 33). Görüldüğü gibi ankette adayların popülerliği alt sıralarda yer alıyor. Neden dünya için önemli olduğunu sorulduğunda katılımcıların yüzde 64’ü bunun Amerika’nın küresel ekonomi için taşıdığı önemden kaynaklandığını söylüyorlar; uluslararası ilişkiler için önemli olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 63. ABD’nin küresel güvenlikteki etkisi ile “terörle mücadeledeki” rolü nedeniyle önemli bulanların oranı yüzde 57). Daha az önemli neden belirtenler de var. Bu ilgi elbette anlaşılabilir. ABD, yıllık yaklaşık 18 trilyon ABD Dolar’lık gayri safi yurt içi hasılayla dünyanın en büyük ekonomisidir. Aynı zamanda yine dünyanın en büyük askeri gücü. Bu nedenle her dört yılda bir yapılan başkanlık seçimleri küresel olarak en önemli siyasi olaylardan biri olarak ilgiyi üzerinde topluyor. Daha yakın zamanlarda, 2004 SÜRECEK Libya UUH Başkanı, yeni hükümet kurulana kadar istifa kararını askıya aldığını duyurdu Berlin’den Sarraj çıkışı Libya’da Trablus ile Bingazi cephesi arasında siyasi uzlaşı çabaları çerçevesinde Birleşmiş Milletler’in (BM) girişimleri sürüyor. Almanya’dan ise Türkiye destekli BM’nin tanıdığı Trablus merkezli Ulusal Uzlaşı Hükümeti (UUH), Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Sarraj’ın daha önce duyurduğu istifa kararını ertelemesi çağrısı geldi. Sarraj cephesinden de “yeni hükümet kurulana kadar görevdeyim” açıklaması yapıldı. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Libya’da taraflar arasında varılan ateşkes, siyasi çözüme yönelik müzakerelerin devamlılığının sağlanması için Sarraj’ın diyalog döneminde görevinde kalmasının olumlu etkisi olacağı görüşünü dile getirdi. Bu çağrının ardından ise Sarraj’ın, Yüksek Danıştay, Trablus merkezli Temsilciler Meclisi, BM Misyonu ve dost ülkelerin yeni bir hükümet kurulana kadar görevine devam etmesi çağrısını kabul ettiği haberi gündeme düştü. Çavuşoğlu ile Williams görüştü. UUH ile Hafter güçlerini destekleyen Tobruk cephesi arasında siyasi uzlaşı çabaları son dönemde artmış durumda. Çavuşoğlu: Süreci destekliyoruz Geçen ağustos ayında taraflar arasında ateşkes kararı alınmıştı. Bu süreçte iki tarafın kontrol ettiği bölgelerde ekonomik kriz, yolsuzluk başta olmak üzere protestolar düzenlenmişti. Aynı zamanda müzakerelerle birlikte Tobruk hükümeti istifa kararını duyurmuş, Sarraj da 31 Ekim itibarıyla görevi bırakma niyetini açıklamıştı. BM öncülüğünde yürütülen Cenevre’deki görüşmeler sonucunda Libya’daki taraflar arasında kalıcı ateşkes üzerinde uzlaşma sağlanmasından bir hafta sonra ise örgütün Libya Özel Temsilcisi Vekili Williams, Ankara’yı ziyaret etti. Williams, Ankara’da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü. Çavuşoğlu, görüşmeye ilişkin, “Libya’da kalıcı barış ve istikrarın sağlanması için BM öncülüğündeki siyasi sürece desteğimiz sürüyor. Türkiye, daima dost ve kardeş Libya halkının yanında olacaktır” dedi. UUH güçleri ile Tobruk merkezli Hafter müttefiki Temsilciler Meclisi’nin desteklediği güçler arasında Cenevre’deki 5+5 Askeri Komite toplantıları sonucunda geçen hafta kalıcı ateşkes sağlandığı açıklanmıştı. Libya’daki ateşkesle ilgili Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, temkinli bir söylem kullanarak “Üst düzeyde bir ateşkes değil, kalıcılığını zaman gösterecek” demiş, bu açıklamadan bir gün sonra ise Milli Savunma Bakanlığı, “Bugüne kadar İstanbul, Moskova ve Cenevre’deki görüşmelerde olduğu gibi BM öncülüğünde Cenevre’de 19 Ekim’de başlayan görüşmeleri destekliyoruz” açıklamasını yapmıştı. Libya’daki kalıcı ateşkes uzlaşısında, ülkede bulunan tüm paralı askerlerin ve yabancı savaşçıların üç ay içinde Libya’yı terk etmek zorunda oldukları yönünde bir madde de bulunuyor. UUH Savunma Bakanı Selahaddin Nemruş, Cenevre’de varılan kalıcı ateşkes uzlaşısındaki bu maddenin, Türkiye ile yapılan askeri işbirliği anlaşmasını etkilemeyeceğini belirtmişti. “Müttefikimiz Türkiye ile ortak dayanışmayı güçlendireceğimizi, bakanlığımız bünyesindeki eğitim okulları mensuplarının aldığı ve almaya devam edeceği eğitim programlarının devamlılığını vurguluyoruz” demişti. lDış Haberler/ANKARA/Cumhuriyet Kurbanlar için anma törenleri düzenleniyor. Fransa’da yüksek alarm Fransa, Nice kentinde önceki gün üç kişinin katledildiği terör saldırısının şokunu yaşıyor. Ülkede terör alarmı en üst seviyeye çıkarılırken ulusal savunma konseyi acil olarak alınacak önlemleri görüşmek üzere toplantıya çağrıldı. Terörle mücadele başsavcısı JeanFrancois Ricard, Notre Dame Kilisesi’nde saldırı düzenleyen zanlının kimliğini Tunuslu Brahim Aouissaoui (21) olarak açıkladı. Başsavcı, Tunus’tan yola çıkan Aouissaoui’nin bir tekneyle Afrika’dan gelen göçmenlerin ana iniş noktası olan İtalya’nın Lampedusa Adası’na gittiğini, daha sonra ekim ayı başında Fransa’ya geçtiğini duyurdu. Üzerinde saldırıda kullandığı 17 cm. uzunluğundaki bir bıçak, bir torba içinde hiç kullanılmamış iki bıçak, iki telefon ve bir Kuran taşıdığı belirtilen Aouissaoui’nin perşembe sabahı ise trenle Nice’e gittiği kaydedildi. Polis tarafından vurulan zanlının durumunun kritik olduğu açıklanmıştı. Zanlının ailesinin Tunus’ta, Lampedusa’ya 130 kilometre mesafedeki sahil kenti Sfaks’ta yaşadığı gündeme yansıyan haberler arasındaydı. BBC’nin haberine göre, soruşturmayı Fransa, İtalya ve Tunus’tan dedektifler ortaklaşa yürütüyor. Tunuslu bir yetkili, Aioussaoi’nin, militan olduğundan şüphelenilen bir kişi olmadığını söyledi. Fransız polisinin saldırıyla bağlantısı olduğu iddia edilen bir kişiyi gözaltına aldığı da gündeme yansıdı. Fransa İçişleri Bakanı Gerald Damarnin “İslamcı ideolojiye karşı savaş içinde oldukları” çıkışı yaptı, başka saldırılara karşı uyardı. IRKÇI SALDIRI Fransa’da önceki gün Avignon’da yoldan geçenleri silahla tehdit ettiği, bir kişiye saldırdığı belirtilen ve güvenlik güçleri tarafından vurularak öldürülen kişinin aşırı sağcı olduğu açıklandı. “Generation Identity” adlı ırkçı bir gruba bağlı olduğu belirtilen zanlının psikolojisinin “dengesiz” olduğu belirtildi. AA’nın haberine göre bu kişi Kuzey Afrika kökenli genç bir esnafa silah doğrulttu. Önceki günkü Nice saldırısının ardından ilk gelen kimi haberde, Avignon’daki olayda zanlının tekbir getirdiği iddia edilmişti. Cenevre’de AGİT masası Ermenistan işgali altındaki Dağlık Karabağ’a yönelik BakuErivan güçleri arasındaki çatışmalarda Azerbaycan ordusu ilerlerken krizi sonlandırmak için diplomatik çabalar sürüyor. Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ile Ermenistan Dışişleri Bakanı Zohrab Mnatsakanyan dün Cenevre’de AGİT Minsk Grubu eşbaşkanları Rusya, Fransa, ABD’li yetkililer ile görüştü. AA’nın haberine göre, bu görüşmelerin ardından Bayramov ve Mnatsakanyan bir araya gelecek. Paşinyan: Rus barış gücü gelsin Ermenistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü önceki gün yaptığı açıklamada, ateşkes sağlanması ve ateşkes için gözlem mekanizmaKarabağ’ın lideri Arayik Harutyunyan ise Azerbaycan’ın stratejik noktadaki Şuşa’ya girmek üzere olduğunu söyleyerek şehri savunma çağrısı yaptı. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın, İngiliz basınına verdiği demeçte Dağlık Karabağ’da en uygun çözümün, bölgeye Rus barış gücünün konuşlanması olduğu yönündeki çıkışı da dikkat çekti. Ermenistan güçlerinin saldırıları, sivil yerleşimleri hedef alıyor. Moskova’dan bu öneriye her iki tarafın onayı gerek yanıtı geldi. Bu arada Azerbaycan Cumhurlarının kurulmasının öncelik oldu başkanı Yardımcısı Hikmet Hağunu söylemişti. cıyev, kentlerde sivillere yönelik Öte yandan Azerbaycan Cum saldırılarla ilgili Ermenistan yönehurbaşkanı İlham Aliyev, dokuz timine karşı tedbirler alınması için köyün daha işgalden kurtarıldı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ğını duyurdu. Uluslararası topve başka uluslararası kuruluşlara lumda tanınırlığı olmayan Dağlık başvuracaklarını söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle