12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 14 OCAK 2020 SALI EDİTÖR: ALPER İZBUL / BURAK YURTTAŞ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN HABER Sen derdini Putin’e anlat Tayyip Bey Kanal İstanbul’u yeniden gündeme getirdiğinde kıyamet koptu. Kamuoyundan yükselen akla bilime aykırı, Montrö’nün kurduğu dengeyi tendit etmesi olasılığı güçlü, doğaya, çevreye, kente zararlı, çok maliyetli, savunma açısından sakıncalı yollu itirazlar; yapma etme çığlıkları, yalvarmalar, yakarmalar fayda etmedi, Tayyip Bey kestirip attı: İsteseniz de istemeseniz de Kanal İstanbul yapılacak! Bu dayatma Kanal İstanbul’un halkoylamasına götürülmesinin de önünü tıkayarak “Sandık öyle istiyor” dönemini de kapattı. Daha doğrusu, kutsal sandık dönemi, AKP son yerel seçimlerde Türkiye’nin en üretken en dinamik odakları olan, başta İstanbul olmak üzere büyükşehir belediyelerinde, AKP’yi sandığa gömdüğü andan itibaren, “ben sandığı beni sevdiği ölçüde severim” denerek kapatılmıştı. Ama ardından gelenin ne dönemi olduğu bilinmiyordu. Kanal İstanbul tartışmalarının sonunda gelen dayatma yeni dönemin de adını koydu: “İstesen de istemesen de dönemi.” Sandık bir kere AKP’ye iktidarı verdikten sonra işlevini tamamlamış oluyordu. Artık iktidar, sandık dahil herkese istesen de istemesen de diyerek her istediğini yapabilirdi. Kanal İstanbul dayatmasıyla başlayan yeni dönemde, onu hemen Libya’ya asker gönderme tartışması izledi. HHH Orada da durum aynıydı. Kamuoyu bu dış harekâtı istemiyordu, ama AKP kararlıydı, parlamentoda MHP’nin oylarını da yanına alarak kamuoyuna restini çekti: Arkadaş istesen de istemesen de ben Libya’ya askeri gönderiyorum. Ve nitekim gönderdi de... Bu sırada “Asker gönderdiniz bari arabuluculuk rolüne soyunun da taraf tutarak iç savaşın girdabına düşmeyelim” diyenlere karşı da tavır kesindi: Orada bir taraf meşru, öbürü değil. Meşru ile gayri meşru arasında arabuluculuk olmaz. Bizden bunu istemeyin! İşte işler bu minval üzere gider, Libya’ya istesen de istemesen de asker gönderilir, arabuluculuk istemleri kesin dille geri çevrilirken Vladimir Putin, Türk Akımı hattının açılışı için ülkemize geldi. Türkiye ve Rusya’nın devlet başkanının görüşülecek Türk Akımı projesinin yanı sıra çok daha önemli konuları vardı. Baş başa kapandılar ve görüştüler. Toplantıdan sonra iki liderin de yüzlerinde güller açarak yaptıkları açıklamada vurgulanan hususlar içinde herkese en şaşırtıcı geleni şu oldu: Türkiye ve Rusya, Libya’da arabuluculuk misyonunu yükleneceklerdi. Hani Tayyip Bey, arabuluculuk önerilerine karşıydı ve meşru ile gayri meşru arasında arabuluculuk da nasıl olacakmış diyordu üç gün öncesine dek? Ne olmuştu da Tayyip Bey fikir değiştirmişti? Anlaşılan baş başa kalınca, Putin’in yüksek ikna gücü etkili oluvermişti ve Tayyip Bey üç gün önce isteseniz de istemeseniz de olmaz dediği konuda görüş değiştirmişti. Bu olay, AKP’nin yeni isteseniz de istemeseniz de döneminin panzehirini de göstermiş oldu: Putin’in yüksek ikna yeteneği. Bundan böyle, bir konuda derdini anlatamayıp istesen de istemesen de duvarına toslayan kim olursa olsun, bilmeli ki, direnmeyip derdini Putin’e anlatsın, o yüksek ikna gücüyle, bizimkinin Türkçesiyle iyi anlatamadığı derdini daha iyi anlatır. HHH Şaka bir yana, denge ve denetim mekanizması iflas etmiş olan toplumlarda, dış dinamikler iç dinamiklerden daha ikna edici oluyorlar. Bunda da fazla şaşacak bir yan yok. Çünkü demokrasilerde iç kamuoylarının ikna edici güçleri o denge ve denetleme mekanizmalarından doğuyor. Başka bir deyişle, iç dinamiğin ikna için denge ve denetleme mekanizmalarında yatandan başka yaptırım gücü yoktur. Türkiye’de de durum budur. Kamuoyu, sistemin denge ve denetleme mekanizmaları iflas ettiğinden, Putin kadar ikna gücüne sahip değildir. Tabii bir konuda ikna gücü Putin olurken, başka bir konuda bir başkası, örneğin Trump olabilir. Putin ile Trump’ın ikna güçleri arasındaki denge de AKP’nin dış politikasındaki hareket marjını belirler. Urla Belediye Başkanı Oğuz için iddianame İzmir’de, FETÖ/PDY’nin üst düzey yöneticileri ile telefonda irtibat kurduğu suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderilen ve Urla Belediye Başkanlığı görevinden alınan CHP’li İbrahim Burak Oğuz hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan iddianame hazırlandı. İddianame, 17. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında tutuklandıktan sonra Buca Kırıklar F Tipi Cezaevi’ne konulan Oğuz hakkındaki soruşturma tamamlandı. Oğuz hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan iddianame hazırlandı. İddianameyi 17. Ağır Ceza Mahkemesi kabul etti. Duruşma tarihi ilerleyen günlerde belli olacak. l DHA Transferle moral arayışıAKP’de, ilk olarak 5 belediye başkanı bugün grup toplantısında partiye geçecek Yeni partilerin kurulmasıyla birlikte “AKP güç kaybediyor” görüntüsü oluş için muhalif belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini transfere yönelik çalış masını ve teşkilatlarda moral malara başlayan AKP yöneti bozukluğunu önlemek isteyen AKP yönetimi, düğmeye bastığı EMINE KAPLAN mi, Ahmet Davutoğlu’nun Gelecek Partisi’ni kurması, Ali belediye başkanı transferinde Babacan’ın da bu ay sonun ilk katılımı bugün grup toplantısında da partisini kurmaya hazırlanma yapmayı planlıyor. 2’si bağımsız, 1’i sı üzerine resmen katılımları başlat CHP’li, 1’i İYİ Parti’li, 1’i SP’li 5 be tı. Bu kapsamda 5 belediye başkanı lediye başkanına bugün törenle AKP nın bugün grup toplantısında tören rozetinin takılması beklenirken, ge le AKP’ye geçmesi ve rozetlerinin ta çiş yapacak belediye başkanı sayısı kılması planlanıyor. AKP yöneticileri, nın 100’e ulaşacağı ileri sürülüyor. geçişlerin peyderpey süreceğini, grup Yeni parti hazırlıklarına karşı ta toplantıları başta olmak üzere il baş banı ve teşkilatları diri tutmak, mo kanları ve il toplantılarında da tören ral bozukluğunu önlemek ve ge ler düzenlenebileceğini belirtiyor. çişlere karşı “AKP güç kaybetmi AKP’ye geçecek muhalif belediye yor, çekim merkezi özelliğini sür başkanı sayısının ise 100’e ulaşacağı dürüyor” görüntüsü oluşturmak ileri sürülüyor. Belediye başkanları nın partiye katıldıkça belediye meclis üyelerinden de katılımların olacağı dile getiriliyor. AKP, belediye meclis üyelerinin katılımıyla birçok ilde muhalefetin belediye meclislerindeki çoğunluğu yitirmesi hesabı da yapıyor. ‘MHP ile anlaşma var’ Katılımların daha çok İYİ Parti ve CHP’den olacağını belirten AKP yöneticileri, MHP ile bu konuda centilmenlik anlaşmasının olduğu, MHP’li başkanların isteseler bile partiye alınmayacağı belirtiliyor. Parti kulislerinde, “MHP’den bir belediye başkanının geçmesi Cumhur İttifakı’nda sıkıntı yaratabilir. Böyle bir katılım yerine MHP’li belediyelerin desteklenmesi” görüşü dile getiriliyor. l ANKARA ‘Yangından mal mıİBBMeclisi’ndeAKP’lilerinİBBtaşınmazlarınıntahsisineyöneliktaleplerinetepki kaçırıyorsunuz?’ HAZAL OCAK İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi’nin 2020 yılındaki ilk oturumuna, AKP’li meclis üyelerinin getirdiği önergeler damga vurdu. AKP’li üyeler, İBB mülkiyetindeki bazı taşınmazların AKP’li ilçe belediyelerine tahsis edilmesini istedi. İBB CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı “Bu ussülü doğru bulmuyoruz. Yangından mal kaçırır gibi İBB mülkiyetlerini kaçırmak istiyorsunuz” dedi. İBB’nin ocak ayı meclis toplantılarının ilk oturumu tartışmalara sahne oldu. AKP’li üyeler, bazı AKP’li ilçe belediyelerinin sınırları içinde kalan ancak mülkiyeti İBB’ye ait olan bazı taşınmazların bulundukları ilçe belediyelerine kamu hizmetinde kullanılmak üzere 10 yıl süreyle bedelsiz tahsis edilmesi için önerge verdi. ‘Basketbol sahası da var’ Başakşehir’de iki taşınmazın tahsis edilmesi istenirken Sancaktepe Sarıgazi’de de bir boş arsanın tahsisi talep edildi. Bahçelievler’de ise tahsisi talep edilen toplam 13 parselin arasında Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi, tıp merkezi, park, bilgi evi, afet toplanma alanı ve basketbol sahası yer alıyor. Toplam 20 parselin tahsisi talep edilen Beyoğlu’nda ise bu alanlar arasında gençlik merkezi, ilçe belediye binası, ilçe belediyesi zabıta müdürlüğü, park ve Sütlücespor halı saha tesisleri gibi alanlar bulunuyor. Ayrıca İBB geçen kasım ayında Esenler’de mülkiyeti İBB’ye ait olan 4 bin metrekarelik parsel üzerindeki Prof. Dr. Adem Baştürk Kültür Merkezi’nin de iki belediye arasındaki anlaşmazlıktan ötürü düzeltme yapılarak 10 yıl süreyle ve bedelsiz olarak tekrar Esenler Belediye Başkanlığı’na tahsis edilmesi istendi. Önergeler oyçokluğuyla ilgili komisyona havale edildi. Tekliflerin bu hafta karara bağlanması bekleniyor. İBB CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı söz alarak “Her ilçe kafasına göre önerge vererek büyükşehirin mallarını kendisine almak için çaba sarf ediyor. Bu doğru değil. Kabul edilemez. Yangında mal kaçırır gibi İBB mülkiyetlerini kendine tahsis etmeye çalışmanın hiçbir dayanağı yok” dedi. Cemevi ve faytonlar komisyonlarda CHP ve İYİ Parti grupları cemevlerinin ibadethane statüsünün tanınmasına yönelik önerge verdi. Önergede, “cemevlerinin diğer ibadethanelere verilen hak ve hizmetleri eşit olarak almaları için ibadethane olarak kabul edilmesi” istendi. Önergenin gündeme alınması ve hukuk komisyonuna gönderilmesi oybirliğiyle kabul edildi. Gündeme Adalar’da toplu taşımacılıkta kullanılan at ve araçlarıyla birlikte tescilli fayton plakalarının satın alınmasıyla ilgili “Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü” teklifi de geldi. Komisyona gönderilen teklifin bu hafta karara bağlanması bekleniyor. Gümüşdağ istifa etti İBB Meclisi Başkan Vekili AKP’li Göksel Gümüşdağ, 17 Ocak cuma günü itibarıyla görevinden istifa ettiğini dünkü toplantıda açıkladı. Yeni meclis 1. başkan Vekilliği seçiminin şubat ayında yapılması bekleniyor. IĞNELI FIRÇA ZAFER TEMOÇIN İzmir’de cemevlerine resmi statü CMUHAMMED ÖZMEN emevlerinin ibadethane statüsü verilmesi, İzmir Büyükşehir Bele diye Meclisi’nde AKP’nin itirazlarına İBB’nin gar itirazına rağmen kabul edildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi, cemahkemeden ret mevlerinin ibadethane sayılması İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) şirketlerinin, TCDD’nin Haydarpaşa ve Sirkeci garlarının depo sahala için geçen ay çalışma başlattı. Öneri, aralık ayı meclis toplantısında hukuk ve imar komisyonlarına sevk rını kiralamak üzere açtığı ihaleden edildi. AKP’nin her iki komisyon hukuksuz şekilde elenmesi sonra da bu öneriyi reddetmesine rağmen sında ihalenin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemi ile açtığı davada yürütmenin durdurulması talebi reddedildi. Tarihi iki gardaki yaklaşık 29 bin metrekarelik depo sahalarını, kültür ve sanat etkinliklerinde kullanılmak üzere 15 yıllığına kiralamak için TCDD’nin geçen 4 Ekim’de CHP’li meclis üyelerinin oylarıyla komisyonlardan geçen öneriler dünkü meclis toplantısına gündeme alındı. Önerinin yönetmeliğe uygun olmadığını savunan AKP Grup Başkan Vekili Özgür Hızal, “Bakanlıktan görüş alalım” diyerek konunun komisyona açtığı ihaleye teklif sunan ve hukuk iadesini talep etti. suz şekilde elenen İBB’nin iştirak şirketleri Kültür A.ŞİSBAKMetro A.Ş Soyer noktayı koydu Medya A.Ş tarafından, 21 Ekim’de ihalenin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemi ile açılan davada ilk karar çıktı. İstanbul 11. İdare Mahkemesi, kanun hükmünde öngörülen şartların birlikte gerçekleşmediğinin anlaşıldığı belirterek yürütmeyi durdurma talebini reddetti. Mahkeme, İBB’nin davaya müdahil olma talebini Başkan Tunç Soyer, itirazı reddederek, “Cumhurbaşkanımız da demişti kanunilik her zaman hukukiliğe eşit değildir. Kamu vicdanının gereğini yerine getirmiş oluyoruz” ifadelerini kullandı. Cemevlerinin imar planlarında ibadethane sayılması, oylamada AKP ve ise kabul etti. İhalenin iptaline yapı MHP’li üyelerin ret oylarına rağ lan itiraz için karar bekleniyor. l İSTANBUL/Cumhuriyet men kabul edildi. l İZMİR Kışanak ve Tuncel’e tahliye yok Malatya’da geçen şubat ayında yapılan yargılama sonunda Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin eski başkanı Gültan Kışanak’a “terör örgütüne üye olmak” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlarından 14 yıl 3 ay, DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel’e ise aynı suçlardan 15 yıl hapis cezası verildi. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 18’inci Dairesi tarafından kararın bozulmasının ardından yargılama Malatya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görüldü. Dün görülen duruşmada ilk olarak savunma yapan Tuncel, kararların siyasi verildiğini ileri sürerek, davaya bakan önceki hâkim ile savcıların FETÖ dosyalarından tutuklu olduklarını iddia etti ve beraatını talep etti. Duruşma savcısı, bozma kararına gerekçe olan belgelerin istenerek dava dosyasına eklenmesini ve suçun mahiyeti kapsamında sanıkların tutukluluk hallerinin devam ettirilmesini istedi. Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 9 Mart’a ertelerken; sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. l İHA ‘TRANSFER’ YORUMU: Karamollaoğlu Bu hakikaten haysiyetsizlik! Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, dün partisinin Kahramanmaraş Elbistan 7. Olağan İlçe Kongresi’nde, AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın 100 farklı belediyenin AKP’ye geçeceğine ilişkin iddiasına yanıt verdi. İktidarın, borçları ödeme karşılığında belediye başkanlarını kendi partisine geçirmeye çalıştığını anlatan Karamollaoğlu, “Yakında 100 tane belediye AKP’ye geçiyormuş. Nasıl olmuş bu iş? Belediye başkanı diyor ki ‘Kusura bakma, ben mecburum bunu yapmaya. Bu beni utandırıyor ama mecburum. Borcu ödeyemiyorum, benden önceki belediye bunu başıma bela etmiş. Hükümet de diyor ki gel benim yanıma ben öderim.’ Bu hakikaten haysiyetsizlik ya! Bir de bununla övünüyorlar. Ülke böyle yönetilir mi? İktidar partisine geçmeleri belki sağlanır ama ben inanıyorum ki samimi olan herkes bundan dolayı bu iktidara hınç besler” dedi. l İç Politika Bahçeli’den Libya araştırması SELDA GÜNEYSU MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Libya Türkleri üzerine “ilginç” bir araştırma yaptığı ortaya çıktı. 1551’de Trablus’un Osmanlı’ya bağlanmasının ardından, yeniçerilerin yerli kadınlarla evlenmelerinden doğan erkek çocuklardan meydana gelen ve “Kuloğlu” adı verilen TürkArap karışımı neslin Libya’da varlığını koruduğunu söyleyen Bahçeli, “Modern Libya’nın kuruluşunun ilk yıllarında, Türk hükümetinin görevlendirmesi ile Sadullah Koloğlu; namı diğer ‘Arap Kaymakam’ bu ülkenin ilk başbakanı olarak üstün görevlerde bulunmuştu. Bülent Ecevit’e danışmanlık da yapmış akademisyen Orhan Koloğlu, Sadullah Bey’in ikinci oğludur” dedi. l ANKARA Ergün, Soylu’ya tepki gösterdi Sanatçı Halil Ergün, İçişleri Bakanı Sü leyman Soylu’nun Kadir İnanır’ı hedef alan sözle rine sert tepki gösterdi. Bakan Soylu, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “Dev Halil Ergün ran” adlı kitabından sahneye uyarlanan tiyatro oyununu izlemeye gidenlere iliş kin oyuncu Kadir İnanır’ın adını da söy leyerek “Demirtaş bir tiyatro yazıyor. Bi rileri de karşısına geçip o tiyatroyu sey rediyor, alkışlıyor. Eksik yapmışsınız Ka dir Efendi. Eksik yapmışsınız o tiyatroya gidenler” dedi. Soylu’nun İnanır’a yöne lik açıklamalarına tepki gösteren sanatçı Halil Ergün, Bianet’e yaptığı açıklamada “Bu toplumun, sanatın yüz akı. O, bu ül kedeki toplumsal sorunlara karşı sorum luluk almış bir isim, siz onu nasıl bu şe kilde hedef alabiliyorsunuz? İBB Başka nı diyor ya ‘Kanal İstanbul siyasi değil hayatidir’ diye. Artık bu mesele de öy le. Bu ülkede sanatçıların varlığı da bu noktaya gelmiştir. Ne yapalım yani? Ya şamayalım mı? Üretmeyelim mi? Nasıl oluyor da ülkenin bir bakanı, bir sanatçı hakkında bu sözleri söyleyebiliyor?” ifa delerini kullandı. l İç Politika Soylu, toplantıda rahatsızlandı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, katıldığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nda (AFAD) düzenlenen “İdlib Yardım Kampanyası Basın Tanıtım Toplantısı”nda rahatsızlandı. Soylu’nun burnundan kan gelmesi üzerine canlı yayın kesildi. Soylu, rahatsızlanmadan önce yaptığı konuşmada, son dönemde yaşanan gelişmeler ve çatışmalar neticesinde 1 Aralık 2019’dan bugüne kadar İdlib’den 312 bin kişinin sınıra yakın yerlere göç ettiğini, bunların yüzde 76’sının kadın ve çocuklardan oluştuğunu açıkladı. l ANKARA / Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle