19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 930 TEMMUZ 2019 SALI GASP BÜRO’DA PERSONEL KALMADI! İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği’nde görevli 139 polis, kentin farklı ilçelerine dağıtıldı. Değişikliğin sebebinin ise polislerin WhatsApp gruplarından yaptıkları yazışmalarda, İstanbul seçiminin “iptal edilmesine karşı çıktıkları ve kararı eleştirmeleri”nin neden olduğu iddia edildi. WhatsApp mı dağıttı İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği’nde görevli 139 polis, geçen günlerde şehrin farklı ilçelerine dağıtıldı. Bu büyük değişikliğin sebebinin ise polislerin bir WhatsApp grubunda yaptıkları yazışmalardan kaynaklı olduğu ileri sürüldü. İddiaya göre, Gasp Büro Amirliği’nde görevli polislerin yer aldığı bir WhatsApp grubunda, 31 Mart yerel seçiminin ardından yenilenme kararı verilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na ilişkin yazışmalar yapıldı. Seçimin yenilenmesini, izinlerini iptal edilmesini eleştiren bazı polislerin, CHP’nin seçim kampanyasında kullandığı, “Her şey çok güzel olacak” cümlesini bu grupta paylaştığı, daha sonra grupta bulunan bir polisin tayininin çıkmasıyla ziyaret ettiği İs tanbul Emniyet Müdürü Musta komiser ve polis rütbesindeki fa Çalışkan’a ihbarda bulundu 139 personel İstanbul’un fark ğu iddia edildi. İhbarın ardından lı ilçe emniyet müdürlüklerine Çalışkan’ın da WhatsApp gru gönderildi. Gerçekleştirilen de bunda yer alan 139 polisin görev yerinin değiştirilmesi emri SEYHAN ğişimden sonra tamamen boşaAVŞAR lan Gasp Büro Amirliği’ne ilk ni verdiği öne sürüldü. etapta 30 yeni memurun atan Bu yazışmaları da İstanbul Emni dığı öğrenildi. yet Müdürü’ne bildirdiği ve hemen ardından ise WhatsApp grubun ‘Öfkelenip dağıttı’ iddiası da yer alan 139 polisin farklı ilçele Bir diğer iddia ise Gasp Büro Amir re dağıtıldığı öne sürüldü. Ayrıca bu liği tarafından gasp suçundan bir kişi WhatsApp grubunda Hazine ve Mali nin gözaltına alındığı. Bu kişinin suç ye Bakanı Berat Albayrak’ın özel ya suz olduğu halde gözaltına alındığı ve şamına ilişkin yazışmalarında yapıl olayın üstünün kapatılmasına yöne dığı da ileri sürüldü. lik girişimlere Mustafa Çalışkan’ın öf 30 yeni memur kelendiği, böyle bir karar verdiği iddia edildi. İstanbul İl Emniyet Müdürü Mus İddialara ilişkin Gasp Büro tafa Çalışkan’ın talimatıyla Gasp Bü Amirliği’nden yapılan açıklamada, de ro Amirliği’nde görevli emniyet amiri, ğişikliğin İstanbul İl Emniyet Müdürü Çalışkan’ın isteği doğrultusunda yapıldığı belirtildi. İlk kez yaşandı... Polislerin farklı ilçelere dağıtılmasının bir kan değişimi olduğu kaydedilen açıklamada, “WhatsApp yazışmaları gibi bir durum yok. Uzun süredir bir rotasyon yapılmamıştı. Bu bir rotasyon oldu. Daha önceden burda çalışmış kötü bazı niyetli memurlar tarafından bunlar ortaya atılıyor. Daha önceden gasp bürodan bir çok memura soruşturma açıp yolladık. Bu insanlar da boş durmuyor. Enterasan şeyler çıkarmaya çalışıyor. Maalesef enterasan bir toplumuz” denildi. Olayla ilgili idari inceleme başlatıldığı öğrenildi. Bu olay ile İstanbul Emniyeti’ndeki bir büronun tüm personeli ilk kez dağıtılmış oldu. l İSTANBUL 24 EŞİT TAKSİT, BİRİ ÖDENMEZSE TAMAMI Şüpheliyi vuran polise 16 bin TL ceza ALİCAN ULUDAĞ Başkentte 14 Kasım 2017’de yaşanan olayda, “dur” ihtarına uymadığı gerekçesiyle açılan ateş sonucu ölen ve uyuşturucu satıcısı olduğu iddia edilen Sedat Bayram’ın davasında karar çıktı. Sanık polis 16 bin 200 TL adli para cezası ödemeye mahkum edildi. Paranın 24 eşit taksitle polisten alınmasına karar veren mahkeme, “Taksitlerden birisi süresinde ödemediğinde geri kalanın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği” uyarısında bulundu. Emniyetin sanık polise disiplin cezası vermediği de ortaya çıktı. Polis M.G. hakkında, “Kastın aşılması suretiyle adam öldürme (kasten yaralama sonucu ölüm) suçundan 8 yıldan 12 yıla kadar hapis talebiyle Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Polis M.G., savunmasında, “kesinlikle öldürme kastıyla ateş etmedik. Amacımız şüpheli şahsı yakalama ve aracı durdurmaya yönelikti” dedi. Sanık avukatı Mustafa Çaça da, “Müvekkilimin eylemi maktulün aracının durdurulmasına yöneliktir. Olayda diğer polisler tarafından da ateş edilmiştir, 50’den fazla ateş edilmesi söz konusudur. Yine adli tıp raporunda merminin parçalandığı parçalardan bir tanesinin maktule isabet etmesi sonucu ölümün meydana geldiği belirtilmektedir. Ölümün tesadüfi merminin isabet etmesi sonucu meydana geldiği anlaşılmaktadır” diye konuştu. l ANKARA Mimar Alev Şahin’e verilen para cezaları iptal ‘Barışçıl eylem’ ZEHRA ÖZDİLEK Kalitesiz beton ürettiğini tespit ettiği bir beton firmasının sahibi kendisine kestiği cezaları gerekçe göstererek ismini KHK listelerine yazdırdığı mimar Alev Şahin’e oturma eylemi yaptığı için kesilen idari para cezaları hukuka aykırı bulunarak mahkeme tarafından iptal edildi. Düzce 2. Sulh Ceza Hâkimliği’nin verdiği kararında, AYM’nin daha önceden verdiği benzer bir davanın kararına atıfta bulunarak “Fikirlerin silahsız ve saldırısız başka bir ifade ile barışçıl bir şekilde ortaya konabilmesi için toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı kapsamında barışçıl olmadığına, kamu düzeninin bozulduğuna veya bozulma tehlikesinin ortaya çıktığına, oturma eyleminin gerçekleştiği cadde veya sokaklarda eylemin başladığı tarihten bu yana sosyal yaşamın akışının kesildiğine dair somut bir tespit ve değerlendirme bulunmadığından hukuka uygun olmayan idari para cezalarının iptaline karar verilmiştir” denildi. Şahin’e 100 bin TL’ye yakın idari para cezası verilmişti. Düzce Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ndeki görevinden 6 Ocak 2017 tarihli 679 sayılı KHK ile atılmasının ardından Düzce’nin en işlek caddesinde oturma eylemine başlayan mimar Alev Şahin, kendisine kesilen 100 bin TL’ye yakın idari para cezasına itiraz etti. AYM kararına atıf İtirazı kabul eden Düzce 2. Sulh Ceza Hâkimliği kararında Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Z.G.A. hakkında verilen “hak ihlali” kararına atıf Alev Şahin ta bulunularak “Keyfi uygulamalardan ve usulsüz sınırlandırmalardan kaçınılması için barışçıl bir toplantıya tedbir almak veya alınan tedbirlere aykırı davrananlara ceza vermek suretiyle yapılan müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olduğunun derece mahkemelerince ilgili ve yeterli gerekçeyle ortaya konulması kamu düzeni ve başkalarının haklarının korunması ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakları Mahkeme iptal, gerekçesinde, güvence altına alınan ifade özgürlüğü kullanılırken kamu güçlerinin keyfi müdahalelerine karşı bireyin korunması gerekir vurgusu yaptı. nın kullanılması arasında adil bir denge kurulması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi. Kararda, “Somut olayda kamu düzeni ile ilgili olarak günlük hayatın akışında kişinin eylemi nedeniyle herhangi bir somut ihlal tespiti yapılmadığı gibi kamuya rahatsızlık veren hoşgörü sınırlarını aşan durumlar ispat edici derecede ortaya konulmamıştır” denildi. l İSTANBUL Az kaldı... Boris Johnson’ı Barış Cansın yapacaklar! En son davet Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ayrancı’dan geldi. Anadolu Ajansı’nın haberine göre Prof. Ayrancı, İngiltere’nin yeni başbakanı Boris Johnson’ı akademik yılı açılışına davet etti. Prof. Ayrancı, Johnson’a yâranlık edelim, sermaye insani değerleri aldı götürdü, üniversite açılışımıza gel, İslam âlemine buradan seslen demiş... Prof. Ayrancı davet mektubuna yöreye has hediyeler de eklemiş. Çankırı’dan bu mektup giderken, Londra’da da bugünlerde şunlar tartışılıyor: Johnson’ın İslam karşıtı söylemi önümüzdeki dönemi nasıl etkileyecek? AB ile bağları bir an önce koparmaktan yana olan Johnson, ABD ile nasıl bir yol izleyecek? Trump’la popülizmde yarışan Johnson, ırkçılığın daha da yükselmesine mi sebep olacak? Bunlar sadece Londra’da değil, pek çok başkentte konuşuluyor. Hal böyleyken, Johnson’a yaldızlı davet çıkarıp “Gel İslam dünyasına buradan seslen” demek! Johnson çıkıp gelse, “Size Lawrance’ın selamı var” dese, ne diyeceksiniz? HHH Johnson’ın aile kökenleri nedeniyle Türkiye’deki bilinirliği üzerine başka bir şey yapmasına gerek yok. Medyamız onu, “Türk kökenli” ilan etti bile. Ancak küçük bir sorun var; Johnson kendisini öyle hissetmiyor. Kendisiyle yapılan bir röportajda bu yöndeki soruya verdiği yanıt şu: “Büyük dedem Türk kökenli ama benim o yanım zayıf...” Konunun güncel, magazin, köpük yanı bir tarafa Kurtuluş Savaşı’na şiddetle karşı çıkan, Sevr’i alkışlayan, manda zihniyetli Ali Kemal’in ve çocuklarının yaşamı Cumhuriyet bilincimiz açısından da çok önemlidir. Turgut Özakman’ın kendisinden dinlemiştim. Şu Çılgın Türkler kitabının adı, Ali Kemal’den geliyor. Ali Kemal, İngiliz mandasının şart olduğunu savunurken, Mustafa Kemal’le alay ediyor, “Çıldırmış bunlar... İngilizlere karşı çıkmak çılgınlık” diyor.  Buna karşın Mustafa Kemal’in, Ali Kemal’in linç edilmesini onaylamadığı, rezil bir cinayet olarak yorumladığı da biliniyor. Ali Kemal’in 1914 doğumlu oğlu Zeki Kuneralp, 27 yaşına geldiğinde 7 dil bilen, iyi eğitim almış bir kişi olarak Dışişleri Bakanlığı’na başvuruyor. Bakanlıkta bir tereddüt doğuyor. Sıradan bir memuriyet değil. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’ye haber gidiyor. Hak ediyorsa, derhal alınmasını söylüyor. Zeki Kuneralp yıllarca, dünyanın dört bir yanında Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil etti. Bayrağı da oğlu Selim Kuneralp’e devretti. HHH Annemin yeri geldikçe kullandığı sözlerden biri de şudur: “Bir âlimden bir zalim, bir zalimden bir âlim doğar...” İnsanları her şeyden önce kendi kimliği ile değerlendirmek en güzeli.  Cumhuriyetin kuruluş felsefesindeki başarısının altında yatan da budur. Öyle ki; Lozan Antlaşması’ndan sonra hakları uluslararası güvenceye alınmış pek çok “azınlık” statüsündeki insan kendisini bu ülkede azınlık gibi görmek istemediğini söylemiş, gereğini yapmıştı. İngiltere’nin muhafazakâr başbakanı, Ali Kemal’in torunu Stanley Johnson’ın oğlu Boris Johnson’la birlikte gündeme gelen Ali Kemal ve ailesine, tek pencereden bakışın ne kadar yanlış olduğunu bir kez daha görüyoruz. Medyamız az kaldı Boris Johnson’ın adını değiştirip, Barış Cansın yapacak.  Ne Johnson’ı “bizden” deyip göklere çıkarmanın gereği var ne de “dedesi haindi” deyip yaftalamanın... Bizim Johnson’a mesajımız şu: Sayın Johnson, Başbakanlığınız hayırlı olsun. Sadece bizim değil İngiltere’nin tarihi açısından da önemli olan 1915 Çanakkale Savaşları’nı ve “Şu çılgın Türklerin” Kurtuluş Savaşı’nı iyi okumanızı, İngiliz planlarını altüst eden tam bağımsızlıkçı Mustafa Kemal’i iyi anlamanızı önerir, başarılar dileriz. Haaa unutmadan... Anadolu toprakları verimlidir, her türlü insan çıkar. Ama günün sonunda bu topraklar kazanır! AYM kararına karşı bildiribazı üniversiteler ve akademisyenler ‘barış imzacıları’ kararını hedef aldı Barış Bildirisi’ne imza attıkları için yüzlerce akademisyenin üniversitelerden ihraç edilmesini destekleyen ve bünyesindeki akademisyenlerin görevlerine son veren bazı üniversiteler, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) “hak ihlali” kararına karşı kampanya başlattı. Ardından da “1071 akademisyen” AYM’nin barış imzacıları kararını hedef alan bir bildiri imzaladı. Ağrı İbrahim Çeçen, İstanbul Aydın ve Medeniyet üniversitelerinin rektörlükleri akademik personeline yazı göndererek Barış akademisyenleriyle ilgili hak ihlali kararı veren AYM’ye tepki gösterilmesini iste di. Üniversite yönetimlerinden gönderilen “Anayasa Mahkemesi terörü meşrulaştıramaz” başlıklı yazının aynı ifadelerden oluştuğu görüldü. İstanbul Üniversitesi ise sitesinde “Barış Bildirisi Adlı Sözde Manifesto Üzerine” başlıklı açıklama yayımlayarak AYM kararını ve “Barış Bildirisini” eleştiren şu ifadelere yer verdi: “Anayasa Mahkemesi tarafından verilen karar sonrası yeniden gündeme gelen ‘sözde barış bildirisi’, yıllardır terör örgütlerine karşı mücadele eden güvenlik güçlerimizi suç işlemekle itham etmekten ileri gitmeyen bir sözde manifestodur.” Üniversitelerin başlattığı kampanyanın ardından 1071 akademisyen, meslektaşları hakkında açılan davalar nedeniyle hak ihlali kararı veren AYM’ye tepki gösteren bir bildiriye imza attı. Bildiride “Sözde ‘barış bildirisi’ adı altında terör örgütü propagandası yapan bazı akademisyenlerin ceza almalarını ‘hak ihlali’ gören Anayasa Mahkemesi skandal bir karara imza atmıştır... Terörle mücadele ettiği için devleti suçlayan açıklamalar yapmak dünyanın hiçbir ülkesinde ifade özgürlüğü olarak değerlendirilmez. Bu yanlış kararda imzası bulunanları kınıyoruz” denildi. l İSTANBUL / Cumhuriyet Galatasaray Liselilerden Altınel’e özgürlük çağrısı Barış Akademisyenleri davasında yargılanan Doç. Dr. Tu adımlara bir yenisinin eklenmesi ve 30 Temmuz’da Tuna Altınel’in na Altınel için arkadaşları özgür serbest bırakılmasıdır” denil lük çağrısında bulundu. Dava di. Pasaport tahdidini kaldırmak sı bugün Balıkesir’de başlaya üzere gittiği Balıkesir’de tutukla cak Altınel hakkında, Fransa’da nan Altınel için açılan imza kam düzenlenen bir etkinlikte çevir panyasına 1025 kişinin katıldığı menlik yaptığı için yasadışı ör belirtilen açıklama şöyle: güt üyeliği suçlaması bulunu “Tuna Altınel’in hiçbir şekil yor. Lyon1 Üniversitesi öğre de şiddet çağrısı içermeyen, ya tim üyesi Altınel’in Galatasaray Tuna Altınel sal ve izinli bir etkinliğe katıldı Lisesi’nden devre arkadaşları ğını gördüğümüzde, Galatasa nın yaptıkları açıklamada, “‘Fikri hür, irfanı ray Lisesi’nden devre arkadaşları olarak ve hür, vicdanı hür’ olma ilkesini benimsemiş kardeşlik ilkemizden hareketle liseli cami Galatasaray Liseliler olarak beklenti ve ta amıza dönük bir imza kampanyası başlat lebimiz, Türk yargısı adına atılan olumlu tık.” l Eğitim Servisi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle