19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: DOĞAN ERGÜN TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Moldova’da siyasi kaos [email protected] 10 HAZİRAN 2019 PAZARTESİ Anayasa Mahkemesi, önceki gün kurulan hükümeti, “yasal sürenin aşılması” gerekçesiyle tanımadı, Cumhurbaşkanı Dodon’u görevden azletti. Yeni Cumhurbaşkanı Filip ise erken seçim kararı aldı Avrupa’nın en küçük ve yoksul ülkelerinden Moldova, şubat ayında yapılan parlamento seçimlerinin ardından tanınan yasal süre içerisinde koalisyon hükümeti kurulamaması nedeniyle yeniden sandığa gidiyor. Moskova’ya yakınlığıyla bilinen Cumhurbaşkanı Igor Dodon önderliğindeki Sosyalist Parti ile Avrupa Birliği (AB) yanlısı sağ ACUM blokunun önceki gün kurdukları koalisyon hükümeti, Anayasa Mahkemesi engeline takıldı. Mahkeme, önceki gün parlamentoda yemin ederek görevine başlayan koalisyon hükümetinin, anayasal gereklilik olan 3 aylık sürecin aşılması nedeniyle “yasal olmadığını” açıkladı. Cumhurbaşkanına azil Mahkeme ayrıca, daha önce alınan erken seçim kararını uygulamaması gerekçesiyle Cumhurbaşkanlığı yetki sini Dodon’dan alarak bir önceki hükümetin başbakanı Demokrat Partili Pavel Filip’e verdi. Demokrat Parti destekçileri yeniden sandığa gidilmesi için sokaklara çıkarken Filip ise parlamentoyu feshederek 6 Eylül’de erken seçim yapıl Bir önceki hükümetin Başbakanı Filip’in Cumhurbaşkanlığı görevini devralmasının ardından Demokrat Parti destekçileri erken seçim talebiyle gösteri düzenledi. masını öngören kararı imzaladı. Böy le bir durumda en demokratik aracın erken seçim olduğunu savunan Filip, “Cumhurbaşkanlığı hakkı bulun mayan Igor Dodon da dahil ar tık partilerin mevcut tutum larını sürdürmemeleri gere kiyor” dedi. Dodon ise yet Igor Dodon kilerinin Filip’e verilmesine tepki gösterdi. Dodon, “İktidarı gasp etmek amacıyla Anayasa Mahkemesi’ni kullanmak çaresiz bir adımdır” ifadelerini kullandı. Önceki gün kurulan koalisyon hükümetinin, iç ve dış politikada farklı görüşlerin ortak amaç için bir araya gelebileceğinin göstergesi olduğuna işaret eden Dodon, “Demokrat Parti, iktidarı parlamento çoğunluğuna ve meşru hükümete devretmek istemiyor” şeklinde konuştu. Anayasa Mahkemesi 7 Haziran’da, Cumhurbaşkanı’nın genel seçimlerin üzerinden 3 ay geçmesi ve hükümet kurulamaması nedeniyle parlamentonun feshedilmesi ve erken seçim kararı alınması gerektiğine hükmetmişti. Dodon ise mahkeme kararını reddetmişti. Mahkeme, herhangi bir yasayı kabul etmemesi ya da bakan atamaları nedeniyle son iki yılda beş defa Cumhurbaşkanı Dodon’un yetkilerini askıya almıştı. Johnson’dan AB’ye rest İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılma sürecinin en başından bu yana en büyük destekçilerinden olan eski Dışişleri Bakanı Boris Johnson, ülkesi ile AB arasında varılan Brexit anlaşması gereği, İngiltere’nin ödemesi gereken yaklaşık 44 milyar Avro’luk tazminatın ödenmemesi gerektiğini savundu. Theresa May’in Muhafazakâr Parti genel başkanlığı ve başbakanlık görevlerinden istifasının ardından, bu görevler için aday olan isimler arasında favori gösterilen Johnson, Brexit koşulları İngiltere adına iyileştirilene ve süreçle ilgili daha net bir tablo ortaya çıkana kadar tazminat ödemeyeceklerini ifade etti. “İyi bir anlaşmanın sonuçlanması için para hem müthiş bir çözüm, hem de müthiş bir rüşvet aracıdır” diyen Johnson, “anlaşmanın nihai bir biçimde tamamlanmamasına rağmen çekin tümünün altına imza atmayı hep tuhaf bulduğunu” belirtti. Seçim günü yüzlerce gözaltı Kazakistan’da, bağımsızlığın kazanıldığı 1991’den bu yana ilk kez eski Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in katılmadığı seçimlere protesto gösterileri ve gözaltılar damga vurdu. Dünyanın en uzun süre görevde bulunan liderlerinden Nazarbayev’in geçen marttaki istifasının ardından geçici olarak Devlet Başkanlığı görevine getirilen Kasım Cömert Tokayev’in favori gösterildiği seçimlerde 7 aday yarıştı. Nazarbayev’in görevi bırakmasının ardından adı “Nursultan” olarak değiştirilen başkentte ve Almatı’daki gösterilerde ise seçimlerin demokratik ve şeffaf bir şekilde düzenlenmediği iddia edildi. Aralarında biri AFP muhabiri üç gazetecinin de olduğu 200’den fazla kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Polisin son üç yılın en kitleseli olduğu kaydedilen gösterilere sert müdahalesi hakkında gelen sorulara yanıt veren Tokayev, “Hükümete destek veren ve muhalif olan kesimler arasında bir di yalog başlatacağını” söyledi. Önceki yıllarda da seçimlerin şeffaf olmadığı, basın özgürlüğünün ihlal edildiği gibi eleştirilerin hedefindeki Kazakistan’da dünkü yarışı uluslararası örgütler ve yabancı ülkelerden binin üzerinde gözlemci ve 500’e yakın yerel ve yabancı basın mensubunun izlediği bildiriliyor. SPD’de sol ittifak arayışı Almanya’da son iki yılda yapılan tüm seçimlerde ciddi oy kaybı yaşayan, Başbakan Angela Merkel liderliğindeki hükümetin ortağı Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) önde gelen isimleri, sol partilerle kurulabilecek bir koalisyon seçeneğini gündeme getirdi. Son olarak geçen ay yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde yüzde 11.7 oy kaybının ardından başlayan tartışmalarla Genel Başkan Andrea Nahles’in istifa ettiği partide, liderlik yarışı kızışırken Hıristiyan Birlik partileriyle (CDU/CSU) sürdürülen koalisyonun zarar verdiği görüşü daha fazla dillendiriliyor. SPD’nin Başkan Yardımcısı Ralf Stegner Frankfurter Allgemeine Sonntagszeitung’a verdiği demeçte, olası bir sol ittifakı “muhafazakâr koalisyona stratejik bir alternatif” olarak gördüğünü açıkladı. Partinin önde gelen isimlerinden Malu Dreyer de, AP seçimlerinde birinci sıraya yerleşen Yeşiller’in yanı sıra Sol Parti’nin de yer alacağı bir hükümetin “güvenilirliği artıracak yeni imaj için bir seçenek olduğunu” savundu. Venezüella, Kolombiya kapılarını kısmi olarak açtı. Sınırlarda gıda ve ilaç kuyruğu ABD destekli muhalif lider Juan Guaido’nun kendini “geçici devlet başkanı” ilan etmesinin ardından siyasi ve ekonomik krizin derinleştiği Venezüella’da 22 Şubat’tan bu yana kapalı olan Kolombiya sınırı, dün kısmi olarak yeniden açıldı. İki ülke arasındaki kapıların açılması üzerine binlerce Venezüellalı, Kolombiya’nın sınır kentlerinden ilaç ve gıda alışverişi yapabilmek için sabahın erken saatlerinde uzun kuyruklar oluşturdu. Ancak sınır kapılarında, Kolombiya’dan ülkeye giriş yapmaya çalışan insani yardım kamyonlarını engellemek için konulan konteynırların hâlâ kaldırılmamış olması dikkat çekti. Venezüella’da Nicolas Maduro yönetimi, ABD’nin Kolombiya üzerinden geçirmeye çalıştığı “insani yardımların” girişini, ülkeye askeri müdahaleye zemin hazırlamak için kullanılacağı gerekçesiyle reddetmişti. Sivil itaatsizlik eylemi öncesinde çok sayıda muhalif gözaltına alındı Sudan’da grev zamanı Diktatör Ömer el Beşir’in devrilmesinin ardından yönetimi sivil güçlere devretmek istemeyen cuntaya karşı Sudan’da muhalefetin çağrısıyla sivil itaatsizlik eylemi ve genel grev dün başladı. Meslek Odaları Birliği ve Sudan Komünist Partisi’nin başını çektiği Özgürlük ve Değişim İttifakı hareketinin çağrısıyla başlayan eyleme özellikle başkent Hartum’da geniş katılım olduğu bildirildi. Muhalif güçler halka sokağa çıkamama ve çalışmama çağrısında bulunmuştu. Öğretmenler Komitesi, Gazeteciler Ağı, Mühendisler Birliği, Veterinerler Birliği, Avukatlar Demokratik İttifakı ve Eczacılar Merkez Komitesi’nin de destek verdiği eylemler nedeniyle sokakların boş, pek çok noktada da kepenklerin kapalı olduğu, toplu ulaşımda aksamaların yaşandığı bildirildi. Grevin havaalanlarında da etkili olduğu aktarıldı. Sivil itaatsizlik eylemlerinin Askeri Geçiş Konseyi’nin yönetimi sivil hükümete devretmesi ile son bulacağını açıklandı. Meslek Odaları Birliği, işçi önderlerinin grev öncesinde toplu şe kilde gözaltına alındığını duyurdu. Sudan’da muhalefetin, El Beşir’in geçen nisanda devrilmesinin ardından geçiş sürecinde yetkiyi devretmek istemeyen cunta yönetimi ile yaptığı müzakereler tıkanmıştı. Muhalefet, asker iktidarı kendilerine devredene kadar Genelkurmay Başkanlığı önünde çadır kurarak protestoları sürdürme kararı almış, geçen hafta askeri konseye bağlı, “Cancavid” adıyla bilinen milislerin katliamında muhaliflerin iddiasına göre 113 kişi yaşamını yitirmişti. Yüz binler ‘Çin’e iade yasasına’ karşı yürüdü Hong Kong’da dün yüz binlerce kişi, Çine bağlı özerk yönetiminin zanlıların dış ülkelere daha kolay teslim edilmesini öngören yasa tasarısını protesto etti. Ülkede son 15 yılın en kalabalık gösterisi olan eylemde protestocular, özel idari bölge statüsündeki Hong Kong’un Baş Yöneticisi Carrie Lam’ın istifasını talep eden sloganlar attı. Eylemlerde, “Çin’e sınır dışı yasasını rafa kaldır” yazılı dövizler taşındı. Organizatörlere göre dev protestoya 1 milyondan fazla kişi katıldı. Polis, rakamın 250 bin dolayında olduğunu duyurdu. Hong Kong’da faaliyet gösteren barolar, insan hakları örgütleri ve yabancı ticaret odaları da tasarıdan endişeli. Tasarıya karşı çıkanlar, özellikle Çin’e teslim edilecek zanlıların, bu ülkede bağımsız olmayan, uluslararası standartlardan uzak ve muhalifleri takibat altına alan hukuk sistemi içinde haklarını aramak zorunda bırakılacağını dile getiriyor. Hong Kong hükümeti ise hazırlanan tasarıyı, yasalaşması durumunda sınır dışı işlemlerinin sadece uzun süreli tutukluluk gerektiren ağır suçlarda uygulanacağını öne sürerek savunuyor. Almanya Dışişleri Bakanı Maas, Irak’ın ardından Ürdün’de mevkidaşı Ayman Safadi ile buluştu. Tahran’ın hedefinde Avrupa var ABD’nin, uluslararası nükleer anlaşmadan (JCPOA) çekilmesi sonrası üst üste hayata geçirdiği ağır yaptırımların kıskacındaki Tahran yönetiminin, ticari mekanizmaları genişletmeyen Avrupa ülkelerine tepkisi dinmiyor. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif dün Tahran’da yaptığı konuşmada anlaşmaya taraf olan Avrupa Birliği (AB) ülkelerini eleştirerek “AB ülkeleri nükleer anlaşmayla ilgisi olmayan konularda İran’ı eleştirecek konumda değiller” ifadelerini kullandı. Nükleer anlaşmanın tarafları Fransa, Almanya, İngiltere ve AB’nin İran’ın ekonomik ilişkilerini normalleştirmekle yükümlü olduklarını dile getiren Zarif, “Çaba gösterdik ancak olmadı” şeklindeki ifadelerin doğru olmadığını belirtti. İran, anlaşmaya taraf AB ülkeleri ile yaptırımları aşmak üzere kurulan özel ticari mekanizma INSTEX’in petrol ve petrol ürünleri alanında da kullanılmasını talep ediyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, geçen hafta “İran’ın nükleer silahlara sahip olmaması ve bölge için tehdit oluşturmaması hedefleriyle” müzakerelere başlanabileceğini söylemiş, Tahran “JCPOA dışında kapsamlı müzakere” önerisini reddetmişti. Maas, tura başladı Zarif’in bir diğer gündemi ise ABD ile ge rilen ilişkilerde arabuluculuk çabaları için de olan ülkelerdi. İran Dışişleri Bakanı, Al man mevkidaşı Heiko Maas ve Japonya Baş bakanı Şinzo Abe’nin bu hafta gerçekleşecek Tahran temasları ile Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Tacikistan’ın başkenti Duşanbe’ye yapacağı ziyare tin ülkesi için önemine değindi. Zarif, söz konusu temas ‘Petrolü gizli satıyoruz’ ların İran’ın siyaseti ni anlatması için bir fırsat olduğunu ifade etti. Ortadoğu temaslarına sürpriz Irak ziyaretiyle başlayan Maas ise bu ülkenin Cumhurbaşkanı Berhem Salih ile bir araya geldi. Bağdat’ta, ABD ile İran arasında giderek yükselen tansiyonun düşürülme İran Petrol Bakanı Bijen Namdar Zengene, ülkesinin ticarette “sıra dışı yöntemler” kullandığını söyledi. İran Meclisi Haber Ajansı’na konuşan Zengene, “yasadışı olmayan ancak “sıra dışı yollar kullanarak satış gerçekleştirdiklerini” vurguladı. Bu nedenle sattıkları petrolün parasını alıp sinde Avrupa’nın alamayacaklarından öncülük yapma da emin olmadıklarını sı gerektiği mesa açıkladı. SHANA ajan jını veren Maas, sı ise Bakan’ın “Hepsi Ortadoğu’nun “çok gizli olan gayri resmi gergin” bir durumda satışlarımız var, çün olduğunu ve “kimsenin yangına körükle gitmemesi” gerektiğini söyledi. kü Amerika’nın onları derhal durduracakları biliniyor” şeklinde konuştu. Riyad: Husiler Cizan’ı vurdu Suudi Arabistan’ın Cizan Havaalanı’na, Yemen’de Hadi hükümetine karşı savaşan Husi güçlerince insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırı düzenlendiği bildirildi. Reuters’ın, Husilerin El Mesire kanalına dayandırdığı haberine göre, saldırılarda Yemen operasyonlarında kullanılan Suudi İHA’larının hangarları hedef alındı. Husi kaynakları, Cizan Havalimanı’nın Yemen savaşında askeri üsse dönüştürüldüğü gerekçesiyle vurulduğunu savundu. Suudi Arabistan’ın resmi haber ajansı SPA ise Yemen sınırında yer alan Cizan bölgesinde 1 Suudi askerin öldüğünü duyurdu. Askerin ölüm gerekçesi ve zamanı ise belirtilmedi. Yemen’de Suudi Arabistan destekli Hadi hükümeti güçleriyle İran destekli olduğu bildirilen Husiler arasında 4 yılı aşkın süredir devam eden savaşta 70 binden fazla kişinin yaşamını yitirdiği biliniyor. Filistin: İlhak planı savaş suçu ABD’nin Kudüs Büyükelçisi David Friedman’ın, İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’dan toprak ilhak etme hakkı olduğu açıklamalarına Filistin’den tepki yağdı. Filistin hükümet sözcüsü, ABD’nin bölge politikasının, “siyasi olgunluktan yoksun aşırıcılığın” ürünü olduğunu söyledi. Filistin Kurtuluş Örgütü Yürütme Komitesi Sekreteri Saeb Erekat ise “İşgal altındaki bölgelerin ilhak edilmesi hakkındaki bu görüşler uluslararası hukuka göre savaş suçu” ifadelerini kullandı. Erakat, tüm ülkeleri Beyaz Saray’ın “barış planının” konuşulacağı Bahreyn’de bu ay yapılması beklenen konferansı boykot etme çağrılarını yineledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle