18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 59 MAYIS 2019 PERŞEMBE İptal kararı veren üyelerin, karar toplantısında sessiz kaldığı ve geçmiş ayarlı karar aldığı ileri sürüldü Kararı verenler hiç konuşmamış İstanbul’da seçimin iptali yönünde oy kullanan 7 YSK üyesinin, kararın alındığı toplantıda tek kelime dahi etmedikleri ortaya çıktı. CHP temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu, YSK üyelerinin tam kanunsuzluk yerine, olağanüstü başvuru üzerinden karar aldıklarına da dikkat çekerek “Tam kanunsuzluk kararı verilseydi geçmiş iki seçim de sıkıntıya girecekti” dedi. Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, YSK’nin İstanbul seçimlerini iptal ettiği toplantıda ne tür tartışmalar olduğunu ve nasıl karar alındığını yazdı. Toplantıda, dikkat çeken iki gelişme olduğunu belirten Sarıkaya, CHP’nin YSK Temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu’ndan aldığı bilgileri aktardı. Geçmişten örnekler Yakupoğlu’nun, YSK’nin geçmişten bugüne gelen örneklerini de tek tek sıraladığını, hatta 2009 yılındaki mahalli seçimden bir örnek de verdiğini kaydeden Sarıkaya’nın yazısının ilgili bölümü şöyle: “O dönem belediye meclisi adayı olan bir kişinin sandık kurulu başkanı yapıldığının tespit edildiği, itirazın yapıldığı ve YSK’nin kanuna aykırı ise de usulsüzlük sandık sonucunu etkileyen sonuç yaratmadı diye itirazı reddettiğini anımsatmış. Bununla da kalmamış sandık kurullarına ilişkin başka örnekleri de sıralamış. Konuşmalar tamamlandıktan sonra oylamaya geçilmiş. Ancak burada dikkat çeken bir durum olmuş. YSK üyeleri tam kanunsuzluk yerine, olağanüstü başvuru üzerinden karar alma yönüne gitmek istemiş. Yakupoğlu buna bir kez daha itiraz edip, tam kanunsuzluk üzerinden kararın alınması gerektiğine vur gu yapmış. Kararın bu şekilde çıkmasının önemi, eğer tam kanunsuzluk hali olmuş olsaydı, bu durumda aynı sandık kurullarının görev yaptığı geçmiş iki seçimler de sıkıntıya girecekti. Tam kanunsuzluk hali o seçimler için de geçerli olacaktı; oysa AK Parti ve MHP’nin olağanüstü başvurusu ile gidilerek sadece itiraza konu oylamaya tabi oldu. Böylece geçmişi kapsamadan karar alındı. İkinci ilginç gelişmenin ise itirazlar tek tek oylama yerine toptan oylama ile sonuçlandırılmış ve olağanüstü başvuru üzerinden yapılmış...” l Haber Merkezi Hedef küskünleri iknaİstanbul seçimi için strateji belirleyen İYİ Parti, bir buçuk milyon seçmene yoğunlaşacak YSK’nin İstanbul’daki seçimleri yenileme kararının ardından siyasi partilerin de 23 Haziran’da yapılacak seçimle re ilişkin stratejileri belli olmaya başladı. 31 Mart’taki yerel seçim lerde de CHP ile “Mil let İttifakı” çatısı al tında hareket eden İYİ Parti, 23 Haziran’da da SELDA GÜNEYSU CHP’nin adayı Ekrem İmamoğlu’nu destekleyecek. Sahada İmamoğ lu için çalışmalar yürütecek olan İYİ Parti, stratejisini de İstanbul’da oy kullanmayan yaklaşık bir buçuk milyon “küskün” seçmen ile “milli yetçi oylar” üzerine oturttu. Genel Başkan Meral Akşener baş kanlığında, 6 Mayıs günü olağanüs tü toplanan başkanlık divanı ile ön ceki gün gerçekleştirilen TBMM ka palı parti grubunda, İstanbul’da “tam saha çalışma” kararı çıktı. Top lantılarda İstanbul’da 31 Mart’ta se çimlere katılım oranının yaklaşık yüzde 83 olduğu vurgulanırken, se çimde oy kullanmayan yurttaş sayı sının da yaklaşık bir buçuk milyon olduğunun altı çizildi. Parti yöneti mi bu sonuçlar doğrultusunda ilk stratejisini de “31 Mart’ta sandığa gitmeyen bu bir buçuk milyon seç men” üzerine yoğunlaştırdı. Oy kullanmayan yurttaşların ço ğunluğunun “AKP seçmeni olduğu” da belirtiliyor. Bu seçmen kitlesi üzerinde yoğunlaşılması ve seçme ne “YSK kararının tam bir hukuk suzluk olduğunun anlatılması ve İmamoğlu’na haksızlık yapıldığının anlatılması” gerektiği vurgulanıyor. İYİ Parti teşkilatı, özellikle AKP seç menine, “Oy verin, hak yerini bul sun” mesajı verecek. İstanbul’da ki MHP seçmeninin, daha seküler bir yapıda olduğu vurgulanırken, İmamoğlu’nun mazbatayı alır almaz belediye başkanlığına “T.C. ibaresi ni eklediği, çalışanlar arasında eşit lik ilkesini gözettiği” anlatılacak. İnancınızı yitirmeyin Öte yandan İYİ Parti Sözcüsü Cihan Paçacı, başkanlık divanı toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada, kararın “tarihe kara bir gün olarak geçtiğini” söyledi. Paçacı, “Demokrasimize ve Cumhuriyetimize olan inancınızı yitirmeyin. Ülkemizin güzel geleceğinden ümidinizi kesmeyin” mesajını verdi. l ANKARA SP, istişareyi bekleyecek Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 23 Haziran seçimlerinde partisinin aday gösterip göstermeyeceğine ilişkin parti içi istişarelerin ardından karar verileceğini açıkladı. Partisinin haftalık basın toplantısında YSK’nin İstanbul kararını değerlendiren Karamollaoğlu, “Karar, hukuk kurallarının yanlış yorumlanması değil, tamamen hukukun katledilmesidir. Bu karar YSK’nin alnında kara bir leke olarak tarihe geçecektir. Nasıl oluyor da Adalet ve Kalkınma Partili yöneticiler, kendi bekalarını ülkenin bekasına tercih ederler anlayamıyoruz” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Vatan Partisi seçime girecek Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Pe rinçek, iptal edilen İstanbul seçimlerine 31 Mart’taki adayları Mustafa İlker Yücel ile birlikte yeniden gireceklerini söyledi. İstanbul İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenleyen Perinçek, “Yücel, bilgi, zekâ, cesaret, dürüstlük ve birikimiyle Türkiye’nin geleceğini ve umudunu temsil ediyor” dedi. Yücel, 31 Mart seçimlerinde 17 bin 377 oy almıştı. l İç Politika MHP LİDERİ Bahçeli, KEMAL KIlıçdaroğlu İÇİN ‘yargılaMA’ istedi Dokunulmazlık çıkışı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na “dokunulmazlık” çıkışında bulundu. Kılıçdaroğlu’na, “Yargıya ‘çete’ diyen sözde bir partinin genel başkanı sıfatını taşıyan ve milletvekili olan sana sesleniyorum; gel dokunulmazlığın kaldırması için bir talep ver, ilk oyu ben vermezsem namerdim diyorum” diyen Bahçeli, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) aldığı kararı “367 ile bağdaştıran” eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e de “AKP’ye vefasızlık yapıyor ama MHP’nin politikasına hiç olmazsa saygı duysun” tepkisini gösterdi. Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, “Bunlar, günlerce utanmadan MHP ile AK Parti arasında bir sorun varmış gibi yazıp çizdiler. ‘Cumhur İttifakı bitti bitiyor’ yaygarası kopardılar. ‘MHP’nin oyu yüzde 18.81 ise AK Parti’nin de yüzde 35’tir’ dediler. Halbuki, il genel meclis seçiminde MHP’nin oyu yüzde 18.81, AK Parti’nin ise yüzde 41.61’dir ve iki partinin toplam oyu 60.42 düzeyindedir” dedi. T.C. atışması Kılıçdaroğlu’nun partisinin kazandığı belediyelere AKP tarafından indirilen Türkiye Cumhuriyeti (T.C.) tabelası asıldığını söylemesine de değinen Bahçeli. “CHP Genel Başkanı, İmamoğlu’nun belediye tabelasına Türkiye Cumhuriyeti’ni eklediğini ifa de etmiş, bunun da bana kapak olduğunu söylemiştir. Sana kapak çoktan oldu, ya duymadın ya da duyurmadılar, geçmiş olsun. Laf dedi döndü kasnak, söz söyledi oldu eski çamlar bardak” ifadelerini kullandı. “Dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla” neyi kast ettiği sorulan Bahçeli, “7 YSK üyesini isim isim belirtirken arkasından da çete sıfatıyla nitelendirmesi yakışık olmamıştır. Bazı konuşmalarında suç unsuru olduğu kanaatindeyim. Eğer bunlardan haklı olup olmadığı iddiasını taşıyorsa kendisi dokunulmazlığın kaldırılması talebinde bulunsun. Ben de ilk olarak dokunulmazlığın kaldırılması yönünde oy vereceğimi ifade ediyorum” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet YSK: Hâkimlerin itibarsızlaştırılması kabul edilemez Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından yapılan açıklamada “Hâkimlerin verdikleri kararlar nedeniyle kişisel olarak hedef gösterilmesi ve itibarsızlaştırılması kabul edilemez” dendi. YSK, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptal edilmesi sonrasında gelen tepkilere karşı açıklama yaptı. Açıklamada, “Ancak, seçimin iptaline dair kararın açıklanmasından sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM çatısı altında yaptığı açıklamada, kurul üyelerine tehdit, hakaret içeren beyanlarda ve gerçek dışı itham, isnat ve iftiralarda bulunmuş, bazı kurul üyelerini isimlerini okumak suretiyle yuhalatmış ve hedef göstermiştir. Anayasa ve kanunlar, yasama organı üyesi olmanın sağladığı dokunulmazlığın hukuki korumasına sığınarak, bir kimseye suç işleme ve yargı organı mensuplarına hakaret etme serbestisi tanımaz. Kuşkusuz tüm yüksek mahkeme kararları gibi, Yüksek Seçim Kurulu kararları da hukuki açıdan tartışılabilir ve eleştirilebilir. Ancak hâkimlerin verdikleri kararlar nedeniyle kişisel olarak hedef gösterilmesi ve itibarsızlaştırılması kabul edilemez” ifadeleri yer aldı. Kılıçdaroğlu: Susmayacağız YSK’nin açıklamasına sosyal medya hesabından yanıt veren CHP lideri Kılıçdaroğlu, “YSK; haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin, vicdansızlığın adresi oldu. Hâkim sıfatlarının arkasına saklanarak demokrasiyi, adaleti, hakkı gasp edemezler. Elbette karşılarında duracağız, susmayacağız. Demokrasiyi, adaleti, halkı, halkın oyunu, hakkımızı sonuna kadar savunacağız” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet ÖCALAN’IN MESAJI Seçim ayarlı görüşme MAHMUT LICALI Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile 8 yıl sonra avukatlarıyla yapılan görüşmeden önce 31 Mart’ın hemen ardından bir ön görüşme yapıldığı, iddia ediliyor. Avukatlarıyla yapılan görüşmede İmralı’dan verilecek mesajın içeriği konusunda pazarlık yapıldığı bu nedenle 2 Mayıs’ta gerçekleştirilen görüşmenin 6 Mayıs’ta kamuoyuna duyurulduğu ileri sürülüyor. YSK’nin İstanbul seçimlerini iptal ettiği gün, terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile avukatlarının 8 yıl aradan sonra İmralı’da görüşme yaptığının kamuoyuna duyurulması iktidarın Kürt kökenli seçmene bir mesaj verdiği şeklinde yorumlanmıştı. Öcalan’a yönelik uygulanan sözde tecritin kaldırılması talebiyle HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven 6 ayı aşkın süredir açlık grevi yapıyor. İddialara göre Öcalan 2 Mayıs’ta gerçekleşen görüşmenin 4 gün sonra 6 Mayıs’ta kamuoyuna açıklanmasının Öcalan’ın kamuoyuna duyurulacağı mesajların içeriğinde anlaşma sağlanamamasından kaynaklandığı ileri sürülüyor. Mesajın içeriği konusunda pazarlık yürütüldüğü ifade ediliyor. Öte yandan Öcalan'ın avukatları yeniden görüşme için başvuruda bulundu. l ANKARA ABD’DEN SEÇİM YORUMU ‘Olağandışı bu durumu not ettik’ YSK’nin İstanbul seçimlerinin iptal kararının yurtdışındaki yankıları sürüyor. ABD Dışişleri Bakanlığı, “İstanbul seçimlerinin yenilenmesiyle ilgili bu olağandışı durumu not ediyoruz” açıklaması yaptı. ABD Dışişleri Bakanlığı, YSK’nin İstanbul seçimini yenileme kararına yazılı bir açıklama ile tepki gösterdi. “Özgür ve adil seçimler ile meşru seçim sonuçlarının kabulü bütün demokrasiler için elzemdir” görüşü kaydedilen açıklamada “Türk yetkililerine bu seçim sürecini yasalara uygun ve AGİT taahhütleri, NATO müttefiki statüsü ve Avrupa Birliği’ne üye olma arzusuna uyumlu şekilde sürdürme çağrısı yapıyoruz” dendi. Almanya’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Michael Roth da “Seçimin iptal edilmesi Türkiye’de demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri açısından ciddi bir gerilemedir” dedi. Roth, “Türkiye, bölünmüşlüğün olduğu bir ülke, bunu son yerel seçimlerde de gördük” iddiasında bulundu. Avrupa Parlamentosu’nda liberal grubun lideri Guy Verhofstadt ise “Türkiye’nin diktatörlüğe doğru savrulduğunu” belirtti. Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz da YSK’nin kararını “Demokratik seçimleri kabullenmeyenlerin AB’de yeri yoktur” ifadeleriyle eleştirdi. l Dış Haberler HARP OKULU’NDA İFTAR Erdoğan: Münbiç’i temizleyeceksiniz Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Ülkemizi terör örgütlerini kullanarak kuşatmaya, haklarımızı engellemeye çalışanlara en büyük gücümüz yine kahraman ordumuzdur. En yakın zamanda Münbiç’i ve Fırat’ın doğusunu, terör örgütlerini yine siz temizleyeceksiniz” dedi. Erdoğan, Kara Harp Okulu’nda öğrencilerle iftar yemeğine katıldı. İftar yemeğinde konuşan Erdoğan öğrencilere şöyle seslendi: “Önümüzde kimse duramaz. Devletimizin 2 bin 200 yıllık tarihine baktığımızda sayısız örnek görmek mümkündür. Bugün de kahraman ordumuzun yetişmiş insan kaynağı karşılama görevini Milli Savunma Üniversitemiz yürütmektedir. Kısa zamanda önemli başarılar elde ettiğini görüyorum. Eksiklik, aksaklıklar olabilir. Bunları en kısa zamanda çözeceğiz. Ülkemizi terör örgütlerini kullanarak kuşatmaya, haklarımızı engellemeye çalışanlara en büyük gücümüz yine kahraman ordumuzdur. Suriye’deki Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtlarında, İdlib’de, Irak’ın kuzeyinde dünyaya kendini hayran bırakan zaferlere sizler imza attınız. En yakın zamanda Münbiç’i ve Fırat’ın doğusunu, terör örgütlerini yine siz temizleyeceksiniz. Kandil’i de Sincar’ı da sizler yok edeceksiniz.” l ANKARA/Cumhuriyet Önce ağladık, şimdi kahkaha atıyoruz!azartesi, ramazanın ilk günü, herkes gergin, akşama kadar yüreğimiz ağzı Pmızda YSK’nin kararını bekledik. Ve o hukuk dışı karar sonucu önce, müthiş bir karamsarlık, öfke ve yılgınlık içine girdik. 6 Mayıs, Türk siyasi tarihinde ikinci kez bir demokrasi faciası yaşanıyordu. Yıllar önce Türkiye, üç fidanı bir hıdrellez akşamında darağacında sallandırmıştı, siyasi bir kararla. Yıllar sonra, kazanılmış bir seçimi iptal edip demokrasiyi katlediyordu! Üstelik sadece karşı çıkanlar değil, bu kararın alınmasını isteyenlerden, bu kararı alanlara kadar herkesin bildiği bir gerçek var: O karar hukuksuzdur. Seçmen oyunu kullanmış, sıkıntı yok. Ama sandık kurulu başkanı kamu personeli değilmiş! Kimmiş? Banka çalışanıymış! Kim çağırmış onu oraya? Kaymakam, vali! Niye? Banka müdürleri söylüyor: “Her seçimde, bankacılar daha iyi hesap kitap biliyor, daha hızlı çalışıyor, kamu personeli yetmiyor diye bizden eleman istenir, bu bir emir, görevdir, yollarız.” İnsanlar gitmiş, çalışmış, sabahlara kadar görev yapmış, bir de suçlu oldular! “Devlet memuru” olmayan insanların sabahlara kadar görev yaptıkları sandık kurullarında kullanılan oyların hepsi geçersiz mi oldu? Seçilen muhtarlar, seçilen ilçe belediye başkanları, seçilen ilçe meclis üyeleri, seçilen il meclis üyeleri? Onlarda sıkıntı yok. Ya kimde var? Büyükşehir Belediye Başkanı’nda. Neden? Aynı sandığa, aynı zarfın içinde girdi bu oylar? Ama o bizim adayımız değil! İşte buna kargalar gülüyor! İşte bunun için hukuk cinayeti diyorum. İşte bunun için demokrasi şehit oldu diyorum. Cumhurbaşkanı seçilmedi? Üstelik başka bir şey daha diyorum: Aynı sandık kurulları, aynı nedenlerle Cumhurbaşkanlığı seçiminde de görevliydi. Hatta aynı sandık kurulları rejimin değiştirildiği o tarihi referandumda da görevliydi. Şimdi o iki seçim sonucu da şaibelidir. Ama tıpkı aynı sandığa aynı zarfta giren pusulalardan biri geçerli, biri geçersiz olduğu gibi o seçimler geçerli, bu geçersiz. İşte buna da kargalar gülüyor. Ama biz bütün isteğimize rağmen gülemiyoruz, çünkü ülkeme yazık oluyor! Yine YSK kurulu üyelerine göre bu karar nasıl verilmiş? “Tam kanunsuzluk” değil, AKP’nin “olağanüstü” başvuru itirazı yaptığı büyükşehir için geçerliymiş. İlçe başkanları ve meclislerinin iptal olmama gerekçesi ise onlara itiraz olmaması imiş! Bu akılları da AKP’ye kuruldan birileri vermiş! İşte şimdi CHP, bu karardaki bütün bu kanunsuzlukları öne sürerek bütün İstanbul seçiminin yenilenmesini istedi. İmamoğlu siyaseti O gece Millet İttifakı’na oy vermiş olanlar, kızgın, öfkeli, ne yapacağız diye kıvranırken bir umut doğdu içimize. İmamoğlu, Beylikdüzü’nde halkın karşısına geçti. Önce alnının terini sildi, sonra kravatını, ceketini çıkardı, gömleğinin kollarını sıvadı. “Umut Benim” dedi. Mücadeleye hazırdı, yenilgiyi kabul etmeye değil! Hakkını aramaya soyunuyordu, hepimizi yanına çağırıyor, susmayın, sesinizi çıkarın diyordu, sanatçıları, iş insanlarını, hukukçuları, herkesi! İmamoğlu’nu dinledik: “Herşeyçokgüzelolacak” dedik. Atatürk’ün Gençliğe Hitabesini hatırlatıyordu; yöneticilerin gaflet ve delalet içinde her yeri işgal etmiş olabileceğini, ama bununla mücadele etmek için gereken enerjinin gençlikte olduğunu. Gençler çoktan sokaklarda ıslık çalıyordu! Mustafa Kemal, 19 Mayıs’ta Samsun’a çıkmıştı. Ekrem İmamoğlu 19 Mayıs’ta meydanlara çıkacaktı! Mustafa Kemal’i Saray idama mahkum etmişti, o kararın ardından ülkeyi kurtaracak bir lider doğmuştu. Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını Saray iptal ettirdi. Şimdi Türkiye’ye bir lider doğuyor. Biz ona yeniden vereceğiz o mazbatayı. İster mitilinizi, yorganınızı alıp gelip Ankara’dan, ister polisinizi yığın meydanlara, biz daha kalabalık, daha güçlüyüz, çünkü haklıyız! Mizah dorukta Artık üzgün, umutsuz değil, kararlıyız; kavga etmiyor, kargalar gibi biz de gülüyoruz! Sosyal medya mizahla yıkılıyor. İktidar karşısında muhalif bir blok oluşuyor. Bu artık sadece bir İstanbul belediye seçimi değil. Sol gruplar, vicdanlı Müslümanlar, Kürt seçmenler, barolar, herkes elini taşın altına koyuyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, işe başlar başlamaz ulaşım ve su fiyatlarını indirip halka nefes aldıran İmamoğlu’nun yönetimine geri mi dönecek, yoksa belediye gelirlerini birkaç akrabanın yönettiği vakıflara aktaranların, işe gitmeden maaş alanların mı? Eski YSK üyesi Zengin’e FETÖ’den 12 yıl hapis Eski Yargıtay ve Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyesi İbrahim Zengin, Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı. FETÖ’nün darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan yargı üyelerinin yargılanmasına devam edildi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nce görülen davada sanık İbrahim Zengin’e, “FETÖ’ye üye olmak” suçundan, 12 yıl hapis cezası verildi. Heyet, sanık Zengin’in tutukluluk halinin devamına da hükmetti. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle