23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 25 MAYIS 2019 CUMARTESİ EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER Bugün Türkiye’de iki ittifak karşı karşıyadır 31Mart seçimleri öncesinde yatıyorduk “beka”, kalkıyorduk “beka”. Öyle ki Erdoğan’ın Twitter hesabından yaptığı bir paylaşımda bu durum, “Bugün Türkiye’de İki İttifak Karşı Karşıyadır” başlığıyla sunuluyor ve muhalefet güçlerinin ittifakı “beka” sorunu gibi yansıtılırken, “illet, zillet” sözleri de havada uçuşuyordu. Seçim bitti. Gerçekten de Türkiye’de iki ittifak karşı karşıya; fakat bu karşıtlık ülkenin geleceğine, birliğine, varlığına dönük bir dostlukdüşmanlık ilişkisinde değil; halkın sorunlarına çözüm üretmek adına izlenen programda beliriyor. Açayım. Türkiye’nin çoğunluğu krizde. Ne demek bu, krizde azınlıkçoğunluk olur mu? Olur. Sefası, lüksü değişmeyene kriz yok. Tasarrufu bu kesim de, saraylarla yönetenler de yapmaz; öyleyse fatura halka kesilir. Demek ki krizi halk, yani çoğunluk hissetmekte. Asgari ücretli, emekli, işçi, işsiz, memur, öğrenci, çiftçi, esnaf için maliyetler artmakta; geçen yıl hayatı sürdürmek için yapılan temel harcamalar bile yapılamaz hale gelmektedir. Sonuç mu? Alımlar kısılmakta, kemerler sıkılmakta, alışkanlıklar değiştirilmekte, kıt kanaat geçinmek için yollar aranmaktadır. İşsizlik korkusuysa sesleri bastırmaktadır. Yerel siyaset bütün bu sorunları çözemez. Ancak belediyenin harcama tercihlerindeki öncelikleri değiştirme; yandaşa, ihale sevdasıyla halka din pazarlayanlara akan rant musluklarını kısma, halka yüklenen faturayı hafifletme ve günlük, gerçek sorunlara çözümler bulunabileceğini kanıtlama adına büyük bir işleve sahip olabilir. İmamoğlu’nun yereli aşan ve Türkiye siyasetinde tartışma eksenini değiştiren asıl etkisi de budur kanımca. Sürdürülmelidir. Zam ve pahalılık ittifakı Şimdi bakalım gerçek karşıtlıklara. Muhalefetin ittifak halinde kazandığı şehirlerde toplu ulaşıma, suya indirim geliyor; gençlere dönük rahatlatıcı tedbirler açıklanıyor. İzmir’den Mersin’e, Ankara’dan Adana’ya bu icraatlar ve kısa vadeli planlar gündemde. Ankara’da Mansur Yavaş seçim kampanyası sürecinde suya indirim yapacağını söyledi; seçimden önce indirim geldi. İstanbul’da İmamoğlu seçimi kazanır kazanmaz ulaşıma ve suya indirim planını meclise getirdi; YSK darbesiyle başkanlığı elinden alındıktan sonra AKP belediye meclis üyeleri tarafından apar topar geçirildi. Ankara’da AKP’nin hamlesi seçime dönüktü; İstanbul’da da 23 Haziran’a dönük elbette. Aldatıcı olmasın. Gerçeklik seçim baskısı yokken, yani halkın nefesini hissetmezken AKPMHP ittifakının belediyelerinde alınan kararlarda. Örneğin Bursa büyükşehirde AKP’li belediye, seçimden hemen sonra toplu ulaşıma zam yaptı. Örneğin Manisa büyükşehirde MHP’li belediye suya büyük zam yaptı bu hafta. Hangi partinin desteğiyle? Elbette AKP’nin. Oysa kasım ayında, 2019 yılında suya zam yapmayacaklarını müjdelemişti MHP’li başkan. Ne oldu şimdi? Ne olacak; seçim bitti. Yine bu hafta Samsun büyükşehirde AKP’li belediye suya ve sayaç bakım, onarım bedellerine ciddi oranda zam yaptı. Bilin bakalım kimin desteğiyle? Bildiniz, MHP. Kim itiraz etti? CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi. Partiler arasındaki ittifakların ölçüsü söylemler değil, eylemlerdir. AKPMHP birlikteliğinin seçim sonrasındaki ilk ortak uygulamalarına bakınca, krizi halkın sırtına yükleyen zamları görüyoruz. Öyleyse Türkiye’de bugün iki ittifak karşı karşıyadır; AKP ve MHP ittifakı, zam ve pahalılık tarafındadır. İyi, güzel de bunu bir de meşrulaştırmak gerekmez mi? Elbette gerekir. İttifakın bileşenleri bu konuda da iyi anlaşıyor. Manisa’nın MHP’li belediye başkanı su zammını haklılaştırmak için, “Almadan vermek Allah’a mahsus” diyor; Samsun’un AKP’li başkanıysa, “Yoktan var etmek Allah’a mahsus”. Dincilik halkın hoşuna giden işler yaparken partileri, kişileri; halkın hoşuna gitmeyen işler yapınca da Allah’ı hatırlatmaktır ve dine de zarardır. Halkçılık ise, Allah ile aldatmamak ve halkın gerçek sorunlarına kamucu çözümler bulmaktır. Rota budur; halkın gerçek sorunlarına çözüm için mevcut muhalefet belediyelerinin daha fazla adım atmasını ve kaynakları halk için kullanmasını talep ve takip etmekse, elbette bu olumlu ilk adımları not ederek, görevimiz olmalıdır. YSK’nin kararı AYM ve AİHM’e taşınıyor Eski CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, YSK’nin iptal kararını üst mahkemeye taşıyacağını açıkladı. Yarkadaş YSK’nin iptal için herhangi bir gerekçe sunamadığını belirterek, “Bu kararı bireysel başvuru hakkımı kullanarak AYM’ye götüreceğim. Anayasa’nın 90. maddesi bana bu hakkı tanıyor. YSK, hem gerekçe açıklayamamış, hem de seçimi iptal ederek, yurttaşların seçime ve yönetime katılma hakkını gasp etmiştir. Verilen karar, yasalara ve dolayısıyla anayasaya aykırı olduğu için Anayasa’nın 90. maddesinden feyz alarak AYM’ye başvuracağım. AYM’den sonuç alamadığım takdirde ise kararı AİHM’e taşıyacağım” dedi. l İç Politika YSK’nin çelişkiler yumağıHukukçu Avşar, İBB başkanlığı seçimini iptal eden YSK’nin tutarsızlığını ortaya koydu Kaftancıoğlu memur olmayan 4 kişinin sandık kurulu üyesi olarak yazıldığını açıkladı Kendi gerekçesini yok sayıyor İLAYDA KAYA mızı yapıyoruz” dedi. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından san YSK’nin yaptığı işleme tepki gösteren Kaftancıoğlu, “Sandık kurullarını oluştu dık kurullarında kamu gö ranlar onlar. Sandık kurulla revlisi olmayanların bulun rındakiler memur değil diye duğu gerekçesiyle İstanbul seçimi iptal eden onlar. Şim Büyükşehir Belediye Baş di 23 Haziran için oluşturu kanlığı seçimi iptal edilirken, 23 Haziran seçimi için Canan Kaftancıoğlu lan sandık kurullarına memur olmayanları atayanlar Beykoz’da kamu görevlisi olmayan 4 yine onlar. Bu seçimden sonra bir kez kişinin isminin bulunduğu tespit edil daha mızıkçılık yaptırmayacağız ama di. CHP İstanbul İl Başkanı Canan bunu bilsinler. Hem sandık kurulları Kaftancıoğlu, “Beykoz’da devlet me nı kendileri belirleyip hem de kendi muru olmayanları sandık kurullarına belirledikleri sandık kurullarında me üye yazdıklarını tespit ettik. Bugün mur olmayanlar var diyerek seçim ip (dün) sandık kurullarıyla ilgili itirazlar tal edenler şu an kendi yaptıklarına, için son gün. İstanbul’un tüm ilçele söylediklerine bile inanmıyorlar” dedi. rinde incelemelerimizi, araştırmaları CHP tarafından tutulan tutanakta yer alan kamu görevlisi olmayanların sandıkları ve görev yerleri şöyle: “1042 nolu sandık İşKur, 1179 nolu sandık Hizmetli, 1454 nolu sandık Güvenlik ve 1329 nolu sandık İşKur.” ‘Konuşma zamanı’ Bu arada sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek hakkında iddaname düzenlenen Kaftancıoğlu yaptığı yazılı açıklamada, iddianamenin tebliğ edilmeden yandaş medyaya sızdırılarak soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiğine dikkat çekti. Kaftancıoğlu, “Korkutacaklarını zannedenler olabilir. Zaman susma değil tam tersine vatandaşa hakikati daha yüksek sesle anlatma zamanı” dedi. l İç Politika 81 başkan İmamoğlu’na destek isteyecek LEYLA KILIÇ İYİ Parti’nin 81 il başkanı, İstanbul’da İBB Başkan adayı Ekrem İmamoğlu’na destek olmak için toplandı. İl başkanları 23 Haziran seçimlerine yönelik İmamoğlu için çalışmalar yürütecek. İYİ Partili il başkanları saha çalışmalarında İstanbul’da yaşayan hemşerileri ile temas kuracak ve kararsız seçmene odaklanacak. İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, partisinin il başkanları ile önceki gün Bakırköy Manzara Restaurant’ta düzenlenen iftar ye meğinde bir araya geldi. İftar programının ardından açıklama yapan Kavuncu, “YSK’nin açıkladığı gerekçeli kararla, seçim iptalinin aslında hiçbir gerekçesi olmadığı, adeta zorlama bir şekilde gerekçe ve delil yaratılmaya çalışıldığı görülmüştür” dedi. Kavuncu’nun konuşmasının ardından il başkanları basına kapalı olarak bir toplantı daha gerçekleştirdi. Toplantıda 23 Haziran seçim stratejileri ve faaliyetleriyle ilgili konular ele alındı. Edinilen bilgiye göre, İYİ Partili il başkanları İstanbul’da yaşayan akraba, hemşeri oluşumlarıy la temas kurarak İmamoğlu için destek isteyecek. Ayrıca 39 ilçe başkanıyla koordineli bir şekilde 23 Haziran’a kadar sistematik çalışmalar yürütülecek. İYİ Parti Antalya İl Başkanı Ahmet Aydın, 23 Haziran seçimi için 39 ilçeye 39 otobüs kaldıracaklarını söylerken, başka bir il başkanın da 50 kişilik bir avukat grubunu seçim günü destek amaçlı İstanbul’a göndereceklerini açıkladığı öğrenildi. Toplantıda söz alan bir diğer il başkanı da Anadolu yakasındaki seçim harcamalarına destek olacaklarını belirtti. l İSTANBUL YSK’nin kararı tartışılırken, imamların da sandıklarda görev verilmesi kararlaştırıldı Sandıklara imam başkan EMİNE KAPLAN YSK’nin 7 üyesinin 31 bin sandığın 754’ünde kamu görevlisi olmayan kişilerin sandık başkanı olduğu gerekçesiyle İstanbul seçiminin iptaline ilişkin gerekçesi üzerindeki tartışmalar sürerken; 23 Haziran’da yenilenecek seçim için kaymakamlıkların önceki seçimlerde ağırlıklı olarak eğitim, sağlık ve adliye çalışanlarından oluşturduğu kamu görevlisi listelerine imamları da eklediği ortaya çıktı. YSK, bazı ilçe seçim kurullarının başvurusu üzerine imamların da kamu görevlisi olduğu, sandık kurulu başkanı ve üyesi olabileceği yönünde görüş bildirdi. İlçe seçim kurulları, hafta başında sandık kurulu başkan ve üyelerini belirleyerek isteyen siyasi partilere bildirdi. İlçe seçim kurulları, bugün sandık kurulu oluşumuyla ilgili itirazları karara bağlayacak. 31 Mart seçimlerinde sandık kurulu başkanlarının dışarıdan belirlendiği iddiaları nedeniyle tartışma konusu olan ilçe seçim kurulları, 23 Haziran seçimi için karar almadan önce pek çok konuda YSK’ye görüş sordu. Kurul başkanları tedirgin İlçe seçim kurulları, bu karar üzerine 23 Haziran’da tekrarlanacak İstanbul seçimi için sandık kurullarının oluşumuna ilişkin sonrasında sıkıntı yaşamamak için YSK’yi soru yağmuruna tuttu. İlçe seçim kurullarından çok sayıda başvuru gelirken, ağırlıklı olarak sandık kurullarında görev verilecek kamu görevlileriyle ilgili görüş soruldu. Bazı kaymakamlıkların, daha önceki seçimlerde ağırlıklı olarak eğitim, sağlık ve adliye çalışanlarından kamu görevlisi listesi oluşturmasına karşın, bu kez imamları da listeye dahil etmesi dikkat çekti. Ücretli öğretmenlerin kamu görevlisi olmaması nedeniyle sandık kurullarında başkan ve üye olamayacağını bildiren YSK, imamların ise “kamu görevlisi” olduğu ve sandık kurulu başkanı ile memur üyesi olabilecekleri yönünde görüş bildirdi. YSK, yasaya göre kaymakamlıkların ‘kamu görevlisi’ olarak ilçe seçim kurullarına bildirdiği listenin dikkate alınmasını istedi. l ANKARA Gözlemciler geliyor HÜSEYİN HAYATSEVER Türkiye’nin Avrupa Konseyi Nezdindeki Daimi Temsilciliği’nin, Avrupa Konseyi’ne resmi davette bulunarak İstanbul seçimleri için gözlemci gönderilebileceğini bildirdiği öğrenildi. Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nden 14 kişilik heyet 2124 Haziran tarihleri arasında Türkiye’ye gelerek İstanbul seçimlerini gözlemleyecek. Avrupa Konseyi’nden gelen gözlemciler, 31 Mart yerel seçimleri hakkındaki gözlem raporunda “Türkiye’de gerçek anlamda demokratik seçimlerin yapılabilmesi için adil ve özgür bir seçim ortamının olduğuna dair ikna olmuş değiliz” tespiti yapmıştı. Gelecek olan heyet hükümet yetkilileri, siyasi partiler ve sivil toplum örgütleriyle görüşecek. Seçim günü de farklı noktalarda sandık başlarında oy verme işlemini takip edecekler. l ANKARA Yıldırım’a sosyal denge sözleşmesi tepkisi HAZAL OCAK Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yönettiği ilk mecliste memurların ödemesinin gecikmemesi için öne alarak karara bağlanmasını istediği sosyal denge sözleşmesi, İBB ile BEMBİRSEN’le önceki gün imzalandı. İBB’nin düzenlediği imza törenine AKP’nin İBB başkan adayı Binali Yıldırım’ın da katılması tartışma yarattı. İBB CHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı “İmza tö reninde Sayın Binali Yıldırım konuşma yapıyor. Oraya onu kim davet etti, bu belediyenin başında tarafsız bir vali yok mu? Diğer aday nerede, onu niye davet etmiyorsun? Burada yapılan şey çok açık bir şekilde ‘acaba sosyal denge sözleşmesi üzerinden belediye çalışanlarını bir mesaj verebilir miyim?’ Veremezsiniz çünkü onlar sizi 25 yıldır zaten tanıyor” dedi. Sözleşmenin imzalanması için nisan ayında belediye başkanına yetki verildiğini anlatan Subaşı, “Nisanda her şey normal gitseydi, bu sözleşmenin 1 ay önce imzalanması gerekiyordu. 7 Mayıs’ta mazbata alındı, Ekrem başkan imzalayamadı. Bu sözleşme geç imzalandı. Belediye çalışanları da mağdur oldu” dedi. Sözleşmeye göre memurlara 1 Nisan’dan geçerli olmak üzere aylık 1.500 TL Sosyal Denge Ödemesi yapılacak. Ayrıca Sözleşme İkramiyesi, Ramazan ve Kurban Bayramı İkramiyesi olmak üzere 1.000’er TL ikramiye verilecek. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadın çalışanlar idari izinli olacak. l İSTANBUL Avukat Avşar, “Cumhurbaşkanlı ğı seçimlerinde 300 sandık kuru lu başkanının kamu görevlisi ol madığını tespit ettik. Türkiye ge nelini düşündüğünüzde bu sayı çok daha artar” dedi. YSK’nin İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) başkanlığı seçimini değerlendiren Hukuk Akademi Derneği Başkanı Ömer Lütfü Avşar, çarpıcı tespitlerde bulun du. Kamu görevlisi olmayan sandık kurulu başkanları nedeniyle seçimin yenilenmesi nin hukuki olmadığını belirten Avşar, sayım döküm cetveli ek sik olan 108 sandığın 107’sinde kamu görevlisi sandık kurulu başkanı olduğuna dikkat çekti. Alican uludağ Avşar, “Bu şunu gösteriyor. Demek ki kamu görevlisi başkan veya üyenin olmamasının san dık sonucuna müessirliğiyle ilgisi yok” dedi. Avukat Avşar, YSK’nin seçimleri iptal ge rekçesinde, “754 sandıkta sandık kurulu başkanlarının kanun hükmüne aykırı olarak belirlenmesi ve bu şekilde oluşan sandık ku rullarının yaptıkları seçim iş ve işlemleri ne itibar edilemeyecek olması, sonuca mü essir olay ve haller kapsamında değerlen dirilerek seçimin neticesine müessir görül müştür” dediğini anımsattı. Avşar, YSK’nin bu 108 sandığın yok hükmünde olduğunu belirttiğine de işaret ederek, “Bu hiç hesaba katılmaz diyor. Bu 108 sandı ğın 41’inde ilçe sonuçları var. Ortalama sandığı 400 olarak hesap ediyor. Bu da 16 bin oy ediyor. Bu noktada da kendi ile çelişen bir karar. Belediye meclislerinin belirlenmesin de oy farklılıklarının düşük lüğü gözetildiğinde sonuca et kili olan bir yok hükmüne ka Ömer Lütfü rar vermiş” değerlendirmesi Avşar ni yaptı. Bir sandığın sonuca müessir olması için o fiilin tespit edilmesi gerektiğine dikkat çeken Avşar, “YSK, İstan bul kararının 4. maddesinde ne diyor; suç duyurusunda bulunulmasına... Kimler hak kında; sandık kurulu başkan ve üyelerini görevlendiren ilçe seçim kurulu başkan ve üyeleri ile seçim müdürleri hakkında? De mek ki YSK, sandık kurulunun seçim sonu cuna ilişkin fiilini tartışmak istemiyor” dedi. Güdül örneği YSK’nin, sandık kurulu üyeleri listelerini siyasi partilerin alamadığı için itiraz hakkını kullanamadığını gerekçe göstermesini eleştiren Avşar, bu kararın YSK’nin 2007’deki Güdül kararına aykırı olduğunu kaydetti. Avşar, Güdül kararında YSK’nin sandık kurulu üyelerinin listesinin, partilerin ilçe örgütleri tarafından siyasi amaçlarla kullanılacağı, itiraz sürecini parti temsilcisinin yerine getireceği gerekçesiyle il ve ilçe parti örgütleriyle paylaşılmamasına karar verdiğini anımsattı. YSK’nin yenileme kararı verilen İstanbul seçimine ilişkin takviminde, sandık kurulu üyeleri listesinin siyasi partilere verilmesine karar verdiğini anımsatan Avşar, “Sanki bunu engelleyen bir durum varmış gibi bu kararı aldı. Amacı da gerekçesine gerekçe yaratmaktı. Ama burada YSK, sandık güvenliğini ihlal ediyor. Yasa koyucu listeleri sadece siyasi parti temsilcilerinin bilmesini istiyor. Çünkü siyasi partiler özellikle küçük bölgelerde, Doğu ve Güneydoğu’da sandık kurulu üyelerinin tamamının ilçe örgütleri tarafından bilinmesi halinde, bunlar üzerinde siyasi ve hatta ahlaki baskılar olabilir. YSK, önceki kararlarında sandık kurulu üyelerinin siyasi partilerin il ilçe örgütleri tarafından öğrenilip sandık güvenliğini ihlal ederek baskı yapmasını önlemek istemişti. Şimdiki kararla seçimin güvenliğinin en önemli hususu bertaraf ediliyor.” Aynı sandık kurulu başkan ve üyeleri listesinin 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de görev yaptığını anımsatan Avşar, “Biz araştırdık, İstanbul’da yaklaşık 300 sandık kurulu başkanının kamu görevlisi olmadığını tespit ettik. Bu durum sadece İstanbul’da. Türkiye genelini düşündüğünüzde bu sayı çok daha artar” dedi. l ANKARA İptal oyu veren üyenin eşi AKP aday adayı çıktı YSK’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimini iptal etmesine tepkiler sürerken seçimin tekrarlanması için oy veren 7 üyeden biri olan İlhan Hanağası’nın eşinin AKP’den milletvekili aday adayı olduğu orta ya çıktı. Artı Gerçek’te yer alan habere göre İstanbul seçiminin iptal edilmesi yönünde karar veren YSK üyelerinden İlhan Hanağası’nın eşi Avukat Nur Hanağası’nın 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde AKP’den Hanağası milletvekili aday adaylığı başvurusu yaptığı anlaşıldı. Konya Barosu avukatlarından Nur Hanağası, Facebook sayfasında 22 Şubat 2015 tarihli paylaşımında “Milletvekilliği aday adaylığı sürecimde sosyal medya faaliyetlerimi gençlerden oluşan heyecanlı bir ekip yürütmektedir” ifadeleri yer aldı. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle