17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 16 MAYIS 2019 PERŞEMBE EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER Ayrıntılar Kanser! Dünyayı kendimizden ibaret saymak gibi garip bir özelliğimiz var. Ülke içindeki sorunlar hepimizi esir alıyor, oysa bunların yerküreyle ne denli ilgili olduğunu bilecek iletişim olanaklarına sahibiz, yine de zaaf gösteriyoruz. Dünya basını, bölgemizde yakında çıkacak olan savaşı yazmaya başladı. Gerçi Ortadoğu coğrafyası adı konmamış düşük ölçekli savaşlara alışık. Ancak sözü edilenin çapı büyük! Her ne kadar Trump yalanlasa da, ABD asker, silah sevkıyatına başlayacaktır yakında. Başkanlık süresi dolmadan, her meczup lider gibi, adını tarihe yazdıracak, serüven arayacaktır Trump. Üstelik kapitalizm yeni krizini aşmak için savaş fırsatını asla kaçırmaz. ABD, İran’a yönelik yaptırımları artırdı, askeri müdahale olasılığı her an güçleniyor. Biz ne vaziyetteyiz Kasası tam takır olmuş, her açıdan dışa bağımlı Türkiye açısından zor günler. Rusya ile ilişkileri diri tutup, bölgede ayakta kalmak arayışında Türkiye; öte yandan ABD/NATO kıskacı altında sıkışmış vaziyette. Rusya belleği diri, unutmayan bir ülkedir öteden beri. Türkiye’ye güvenmediğini de defalarca dile getirdi. Türkiye’nin atacağı/ atmayacağı her adım yazgısını belirleyecek. Günlük, tepkisel tavırlarla yönlenen, bir adamın iki dudağı arasına sıkışan dış politika tehlike sinyalleri veriyor. Rusya kararlı İran’ı düşürmemek konusunda; eğer Türkiye “Astana Mutabakatı”ndaki tutumunda yalpalarsa ağır fatura ödeyecektir. İran’la ticareti sürdürmek anlamına gelen ambargo özerkliği artık yok. ABD, “taraf olmayan bertaraf olur” dedi. S400’lerle ilgili alımın durdurulması için uyarı yaptı. İleti açık: “Rusya ve müttefiklerinden uzak dur”. Soru şu: Türkiye çoklu diplomasi götürebilecek güce sahip mi peki? İdlib! Suriye ordusu toprak bütünlüğünü sağlamak için mücadeleye devam ediyor ve kazanıyor. Küresel destekle yaratılan ÖSO benzeri yapılar, cihatçı gruplar, başıboş biçimde, can havliyle sağa sola tehditler savuruyor. ABD’nin bu grupları yeniden yüreklendirdiği anlaşılıyor, üstelik onlara yönelik müdahaleyi, garip ama savaş sebebi sayacak halde! Türkiye, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olacağını, üstelik devletin laik yapısının korunması gerektiğini vurgulayarak yazılı hale getirdi. Kendi toprağı için mücadele eden Suriye’ye hangi tezlerle İdlib’de dur diyecek o halde? ABD istedi diye, dün söylediğini bugün yutacak mı? Sınırımıza doğru kaçan cihatçılar “açın kapıyı” diye bağırıyor, yarın içimizde olacaklar. Savaştan kaçan günahsız insanlar da sığınmak için yardım isteyecek bizden. Türkiye ne nüfus yapısı olarak, ne iktisadi, ne de siyasal açıdan bu yüke hazır değil. Yılların getirdiği yanlışların son perdesi oynanıyor. Mızrak çuvala sığmıyor Kimi iktisatçılar ülkenin çoktan battığını söylüyor. İhtiyatlı olanlar bile “bayram ikramiyesini ödeyecek para yok” diyor. Bu koşulları ilişkide olduğumuz her devlet bilir. Güçsüz yakalandınız mı siyasal bedel ödersiniz. Ciddi bağımsızlık, varlık sorunuyla karşı karşıya Türkiye. İçeride kutuplaşma ile vaziyeti idare eden iktidar, toplumun büyük kesimini kandırmak/korkutmak/sindirmek yoluyla hükümranlığını sürdüremeyeceğini sezmiştir umarım. Saray ve çevresinden sokak nasıl görünür bilemem, ancak tarihi bir dönemeçte olduğumuz kesin. Bir yanım “bu ülkenin devlet geleneği sorumluluk sahibidir” tezine katılmak istese de, memleketi ilkokul mezunu bir imama teslim ederek ne hale getirdiklerini düşününce iyimser olamıyorum. Kibir ve hırsa kapılan her hükümran önce zorbalaşır, ardından da halkını felakete sürükler. Her şey güzel olur mu? Eskiden kör topal meclisi vardı ülkenin. Vicdan sahibi hâkimleri vardı. Ölçü vardı, kurallar vardı. Şimdi hiçbiri yok. İstanbul seçimi önemli, iktidar bunu güven oylaması olarak algılıyor, haklı da! Buradan çıkacak sonuç, hızla bize özgü (!) başkanlıktan vazgeçmek için fırsat olmalıdır. Yetmez, yeni anayasa gerekir. Seçim barajı yıkılmalıdır, herkes kendi olarak yer alacağı bir mecliste toplanmalıdır. Kime söylüyorum! Bu satırları yazdığım sırada, herifin teki elindeki hurmayı Cübbeli Ahmet’e uzatıyor, o da tükürükleyip, dişliyor, adama veriyor. Herifte bir sevinç, iştahla yiyor elindekini! Siyasal İslam insanlığın kanseridir! Asıl mesele budur! Yekta Güngör Özden’in acı günü Anayasa Mahkemesi onursal başkanı, Türk Hukuk Kurumu ve Atatürkçü Düşünce Derneği eski başanı Yekta Güngör Özden’in bir süredir tedavi gören eşi Fatma Nejla Özden yaşamını yitirdi. Uzun yıllar öğretmenlik yapan Özden’in vefat haberinin ardından öğrencileri ve yakınları hastaneye geldi. Özden’in cenazesi bugün Kocatepe Camisi’nde kılınacak öğle namazının ardından Cebeci Asri Mezarlığı’nda defnedilecek. CHP’li Tanal, TBMM’ye yönelik DHKPC terör örgütü üyesi iki kişinin saldırı girişimini anlattı ‘Partiye kumpas’Ayrıntılar Ayrıntılar CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, terör örgütü DHKPC bağlantılı iki teröristin önceki gün Meclis’e girmeye çalışırken yakalanması ve bunun üzerine iki teröristin “kendisiyle ilişkilendirilmeye” çalışmasıyla ilgili sert tepki gösterdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na Çubuk’taki şehit cenazesinde yapılan saldırıyı anımsatan Tanal, “önceki günkü olayın da CHP’ye yönelik kumpasın ikinci ayağı” olduğunu söyleyerek, “asıl hedefin kendisi olduğunu, odası kalabalık olmasa Meclis’te de ‘ikinci bir şehit savcı Mehmet Selim Kiraz vakasının’ yaşanacağını” söyledi. Tanal, Meclis’te, DHKPC terör örgütü tarafından katledilen şehit savcı Mehmet Selim Kiraz’ın fotoğrafı ve Atatürk basılı tişörtle basın toplantısı düzenledi. Tanal, olay günü ve anını şöyle anlattı: 5 saat sonra servis edildi: Dün (önceki gün) saat 14.50 sıralarında Meclis Dikmen kapısına gelen Mulla Zincir ve Eylem Yücel isimli şahıslar, “Mahmut Tanal’la görüşeceğiz” diyerek, içeri girmişlerdir. Ancak bu menfur eylemin üzerinden 5 saat geçtikten sonra, akşam üzeri “son dakika” haberi olarak basına servis edilmektedir. Söz konusu şahısları kesinlikle ama kesinlikle tanımıyorum. Vatandaşın GBT’sini sorgulamak gibi görevim ve yetkim yoktur. Kapıma gelen ziyaretçinin alnında “örgüt üyesi” yazmıyor. Burada GBT’yle ilgili sorgulamayı yapması gereken, Meclis girişindeki yetki tama ‘Hedef benim’ “Mahmut Tanal izin verdi” diye yazarak, şahsımı bu menfur saldırının sorumlusu olarak göstermeye çalışıyorlar. Zira hiçbir milletvekilinin Meclis’e ziyaretçilerin girişine izin verme yetkisi yoktur. Burada asıl hedef Mahmut Tanal’dı. Fırsat bulamadılar. Makam odamın içi çok kalabalık olmasaydı, bugün hayatta olmayabilirdim. İkinci şehit savcı Kiraz vakası yaşanabilirdi. men polisin elindedir. Beni uyarmadılar: Polislerin GBT sor gulaması sonucunda, şahısların terör örgütleriyle bağlantılarını tespit edip, beni uyarmaları gerekirken, bunu yapmamışlardır. Kaldı ki burada iki kişinin giriş yaptığı söyleniyor ancak makamıma kadar kesici ve delici aletle girmesine göz yuman, yetkili makamlarca izin verilen Mulla Zincir isimli erkek şahıstır. Kadın şahıs makamıma gelmedi, kadın şahısla hiç görüşmedim. 7.5 dakika sürdü: Erkek şahıs, Fransa’dan geldiğini, önceki yıllarda ‘İlişkilendirmek yanlış olur’ TBMM Başkanı Mustafa Şentop, önceki gün Meclis’te saldırı girişiminde bulunan 2 kişiden biri hakkında yakalama kararı olduğunu, ancak bu kişinin içeri girmediğini, CHP’li Mahmut Tanal ile görüşen şüphelinin ise DHKPC üyeliğiyle ilgili istihbari bilginin olduğunu, ancak bir mahkeme kararının bulunmadığını söyledi. Şentop, milletvekillerinin hiç tanımadığı kişilerle görüşebildiğini belirtti. Olayın bir milletvekiliyle doğrudan ilişkilendirilmesinin yanlış olacağını kaydeden Şentop, bazen bir milletvekilinin hiç tanımadığı kişilerle bir heyet içinde görüşebildiğine dikkat çekti. Şentop, Meclis’e grup toplantılarının olduğu salı günleri ortalama 30 bin kişinin giriş yaptığını kaydetti. l ANKARA yurtdışına çıkış yasağı konulduğunu, bu yüzden yurtdışına çıkamadığını ve bu sorunun çözümü konusunda nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini sordu. Konuştuğumuz mevzu sadece budur. Bu konu dışında başka bir konu görüşülmedi. Bu görüşme, girişte bekleme dışında, en fazla 5 ila 7.5 dakika sürdü. Rehin almak istemiş olabilir: Ona, “Bir hukukçuya gideceksin, benim yapacağım bir şey yok. Bu siyasi bir konu değil” dedim. Sırada bekleyen ziyaretçilerimin olduğunu söyledim. Aslında şahıs yerinden kalkmak istemedi. Bu rada bence asıl hedef bendim. Nasıl ki DHKPC terör örgüt mensupları, İstanbul Cumhuriyet Savcımız Mehmet Selim Kiraz’ı adliyedeki odasında alçakça şehit etmişti. Erkek şahıs beni rehin almak istemiş olabilir. Odam çok kalabalıktı. Kalabalıkta bu fırsatı bulamamış da olabilir. Şahıs, kalkma faslını ağırdan aldı. “Başka görüşmelerim de var” ikazını tekrarlamak zorunda kaldım. Şahsı, bu şekilde gönderdim. İkinci kez giriş yapılmadı: Tutulan kayıtlara göre Mulla Zincir isimli şahsın benden sonra Meclis’ten çıkış saati 12.30’dur. Saat 14.50’de, Mulla Zincir isimli şahıs, Eylem Yücel isimli şüpheliyle birlikte Meclis’te saldırı eylemi gerçekleştiriyor. Benim insanların davranışlarını, hallerini, hareketlerini, eylemlerini kontrol edebilme şansım yok. Güvenlik zaafiyeti var: Güvenlik açığının üzerinde kimse durmuyor. TBMM’ye ziyaretçi olarak gelen bir kişi, kesici ve delici aletlerle nasıl içeriye gidiyor? Ziyaretçi Kabul Salonu’nda banko sıralarına gelene kadar iki güvenlik kapısı var. İki kapı da XRay cihazlarıyla, yüz tanıma sistemleriyle donatılmış. Kontrol noktalarından geçiyor her nasılsa fark edilmiyor. İkinci kapıda da fark edilmiyor, kimse şüphelenmiyor ve makamıma kadar çıkıyor. Atatürk tişörtüyle vatandaş Meclis’e giremezken, demek ki terör örgütü üyeleri ve terör örgütü bağlantısı olan şahıslar, kesici ve delici aletlerle makamıma kadar girebiliyormuş. l ANKARA/Cumhuriyet İstanbul vaatleri kabul edildi, öğrenci mavi kartları 40 TL oldu, suda yüzde 46’ya varan indirim yapıldı İmamoğlu kazanımları İMAMOĞLU VE SANATÇILAR, SAMSUN’A GİDEN YELKENLİ OKUL GEMİSİNİ ZİYARET ETTİ Müjdat Gezen, “Ben Ekrem başkanın herkesi kucakladığını gördüm. Biz Ekrem başkandan çok umutluyuz. Seçimde yüksek KURTULUŞ ARI bir fark olacağını düşünüyorum” dedi. Ata ol Behramoğlu da 3. tip keşfettiğini söyle yerek, “İnsanlar yalan söyler. Yüzüne vurun ca da onuru kırılır. Hayvanlar ise yalan söyle yemez. 3. tür ise yalan söylüyor söylemiyor muş gibi yine söylüyor. Bunun antropolo jik bakımdan da incelenmesi gerektiğini dü şünüyorum” diye konuştu. Zülfü Livaneli ise “Çok güzel bir proje. Heyecan verici. Öyle bir gündemdeyiz ki 100 yıl önce Türkiye’de bir umut doğmuştu. 100 yıl geçti Türkiye’de bir umut daha doğdu. Bu temizlik kazanacak tır” dedi. Rutkay Aziz de “Bu bir demokrasi kavgasıdır. Biz bu demokrasi güçleriyle ge nişletip büyüttüğümüz 24 Haziran’da farklı bir güne uyanacağız. Her şey çok güzel ola cak. Hepimizin keyfi yerine gelecek” dedi. ‘Her evin cebine 200 lira koyduk’ İLAYDA KAYA Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 7 Mayıs’ta Bodrum’dan yola çıkan ve bugün İstanbul’dan hareket ederek Samsun’a gidecek olan Türkiye’nin ilk yelkenli okul gemisi STS Bodrum’u, demirli olduğu Kalamış Marina’da ziyaret etti. Bodrum Belediyesi’nin tahsis ettiği tekneye, “Ege’den Karadeniz’e 100. Yılında Gazi’nin İzinde” pankartı, Türk bayrağı ve Atatürk’ün portresi asıldı. İmamoğlu’na Kadıköy belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, sanatçılar Mustafa Alabora, Müjdat Gezen, Zülfü Livaneli ve Rutkay Aziz , gazetemiz yazarı, şair Ataol Behramoğlu ve Nebil Özgentürk, Kadıköy ve Bodrum meclis üyeleri eşlik etti. İmamoğlu, “16 Mayıs, Atamız’ın İstanbul’dan yola çıkışı, 15’i gecesi annesi ile paylaştığı vatanın kurtuluşunu anlattığı gece” dedi. İmamoğlu, İBB ‘BİR OY İÇİN NE YAPACAKLARINI ŞAŞIRDILAR’ İmamoğlu, AKP’li Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’nun açıklamalarına tepki gösterdi. İmamoğlu, “İzleme tenezzülünde bulunmadım. Seviye çok düştü. Zavallılık olarak nitelendiriyorum. Bir oy için ne yapacaklarını, İmamoğlu’nu nasıl karalayacaklarını şaşırmış durumdalar. Güneş balçıkla sıvanmaz. Trabzonlu hemşerilerimiz bu tarz davranışları insan yerine koymaz. Esenler’in bir sürü sorunu var. 0.30 metrekare yeşil alanı var Esenler’in. İnsanlara insanca yaşam ortamları hazırla. Bırak İmamoğlu’nu. 25 senedir yöneticisiniz, bunları konuşun” dedi. Meclisi’nde kabul edilen ulaşım ve sudaki indirim vaadlerine ilişkin “Her hanenin cebine 200 lira koymuş durumdayız. Bunlar önemli. Milletçe ekonomik sıkıntı çekiyoruz” dedi. Gemiyi gezen İmamoğlu, “Samsun’da 18 Mayıs’ta sizi karşılayacağım. Bayramımız şimdiden kutlu olsun” dedi. Şerdil Dara Odabaşı da “Ahmet başkanım Samsun’a Kadıköylülerin selamını götürürse seviniriz” dedi. İmamoğlu, daha sonra Engelliler Haftası etkinlikleri kapsamında, Bakırköy Belediyesi’nin düzenlediği iftar programına katıldı. İmamoğlu’na, Bakırköy Be lediye Başkanı Bülent Kerimoğlu ile Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli eşlik etti. Yaklaşık 600 engelli vatandaşın katıldığı iftarda İmamoğlu’nun konuşması tercüman aracılığıyla işaret diline çevrildi. İmamoğlu, “Bu dünyada en önemli olan şeyler sevgi, barış ve huzur. Ama ne yazık ki bizler dünyayı zorlaştırıyoruz. Mutlaka bu şehrin engelsiz, ve her hemşerimin keyif aldığı bir şehir olması için mücadele edeceğim” dedi. İşitme engelli yurttaşlar, “Her şey çok güzel olacak” sloganını işaret diliyle ifade etti. l İSTANBUL AKP’Lİ TEVFİK GÖKSU’DAN TRABZONLULARA YUNAN BENZETMESİ Irkçı sözlere tepki yağdı Esenler Belediye Başkanı ve İBB Meclisi AKP Grubu Başkanvekili Tevfik Göksu’nun, CHP İBB Başkan adayı Ekrem İmamoğlu üzerinden Trabzonluları “Yunanlılara” benzetmesine tepki yağdı. Tevfik Göksu, dün katıldığı bir iftar programında, Ekrem İmamoğlu’nun 31 Mart seçimlerinde seçilmesine göndermede bulunarak “Yunan Medyası ne dedi? ‘İstanbul’u Yunanlılar kazandı’ diyorlar. CHP’nin İBB adayı nereli? (Trabzonlu yanıtı) Ne oldu da Yunan medyası İstanbul’u Yunanlılar kazandı dedi? Olay büyük, hesap büyük. Bu hesabı Esenler döndürecek” diye konuştu. Göksu’ya tepki gösteren Trabzonlular Platformu’nun sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda 23 Haziran İstanbul seçimlerine işaret edilerek, “Esenler Belediye Başkanı ve İBB Meclisi AKP Başkanvekili Göksu’nun Trabzonlulara yönelik bu ayrımcı, ırkçı, yaftalayıcı sözlerine Trabzonlular sandıkta cevabını verecektir. 31 Mart’ta kime oy verdiysek verelim 23 Haziran’da Trabzon’un evladı İmamoğlu’nun yanındayız” denildi. Sanatçı Volkan Konak da, “Yunan olmak da ayıp değil, Pontus da. Lakin ırkçı olmak, patavatsız olmak, 35 oy için ‘Trabzonlu Yunan kökenlidir’ diye ima et mek büyük terbiyesizliktir. Biz vatan sevgimizi kimseye sorgulatmayız evelallah. Belediye başkanı işine baksın, büyük laf etmenin altında kalır sonra” dedi. Göksu’nun sözlerine CHP Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Koray Aydın başta olmak üzere siyasi ve sivil toplum örgütlerinden tepki geldi. Göksu’nun sözlerine, Balyoz davası kumpasında yaşamını yitiren Ali Tatar’ın ağabeyi Ahmat Tatar ve çok sayıda sosyal medya kullanıcısından tepki geldi. l İç Politika HAZAL OCAK Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasının iptal edilmesinin ardından, İBB Meclisi dün ikinci kez toplandı. İmamoğlu’nun seçim vaadi olan ve kısa görev süresi içinde hayata geçirilmesi için talimat verdiği ulaşım ve su indirimleri dün İBB Meclisi’nde oybirliğiyle kabul edildi. Öğrenci aylık mavi kart ücreti 85 liradan 40 liraya düşürüldü. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı ile Şeker Bayramı’nda ulaşım ücretsiz hale getirildi. Suda ise yüzde 46’ya varan inidirm kabul edildi. Ayrıca İBB’nin mali borçlarının 27 milyar lirayı bulduğu ortaya çıktı. İBB Meclisi’ne dün tartışmalar damga vurdu. İYİ Parti Meclis üyesi İbrahim Özkan ve CHP Meclis Üyesi Seyfi Erbaş, AKP İBB Grup Başkanvekili ve Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu’nun Trabzonlulara yönelik “Yunan” benzetmesine tepki gösterdi. CHP, İBB Grup Başkanvekili Doğan Subaşı da Göksu’nun FETÖ lideri Fethullah Gülen’i öven sözlerini anımsattı. Tartışmaların ardından gündeme geçildi. İBB Meclisi’nde İmamoğlu’nun ücretsiz ulaşım ve ulaşım indirimiyle ilgili talimatları oybirliğiyle kabul edildi. 200 geçişlik aylık öğrenci kartı 85 TL’den 40 TL’ye indirildi. Ayrıca alınan bir diğer kararla Yükseköğretim Kurumları Sınavı, Açık Öğretim Sınavı, Liseye Geçiş Sınavı ve Kamu Personeli Seçme Sınavlarına gireceklere toplu ulaşım araçları ücretsiz olacak. İmamoğlu’nun talimatını verdiği CHP’lilerin de pazartesi meclis oturumunda sunduğu 04 yaş arasındaki çocukların annelerine ve 12 yaşından küçük çocuklara ücretsiz taşıma kartı verilmesi önerisi, konu Cumhurbaşkanlığı’nın yetkisinde bulunduğu gerekçesiyle ilgili komisyonlar tarafından uygun bulunmadı. Yıldırım’ın vaadi olarak sunuldu İmamoğlu tarafından 3 Mayıs’ta gönderilen yazıda ilk 20 metreküp tüketimde yüzde 40 oranında indirime gidilmesi yönünde çalışmaların yapılması için İSKİ Yönetim Kurulu gündemine sunulması talimatı verilmişti. İBB Meclisi’ne dün AKP’nin İBB adayı Binali Yıldırım’ın seçim vaatleri arasında yer aldığı iddia edilerek yüzde 46’ya varan su indirimi raporu geldi. Rapor oybirliğiyle tartışmalar eşliğinde kabul edildi. Her ay enflasyon oranında otomatik zam yönteminden de vazgeçildi. Buna göre 6 kişilik bir ailenin 103 TL olan faturası 63 liraya düşmüş oldu. Hanede kişi sayısı arttıkça indirim de artacak. Bu rakamlar kasımda yapılacak İSKİ Genel Kurulu’na kadar geçerli olacak. İşyerleri tarifsesinde ise yüzde 10 indirim sağlanacak. İBB’nin borcu 27 milyar Meclise ayrıca “İBB 2018 yılı Mali Yılı Kesin Hesabı” da geldi. CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı, İBB’nin mali borçlarının 22 milyar liradan 26 milyar 800 milyon liraya yükseldiğini açıkladı. 2016 yılı sonu itibarıyla İBB’nin borçlarının 13 milyar lira olduğunu belirten CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı, “2 sene içerisinde 100’de 100’den fazla artış anormal bir artış” dedi. Hesap AKP’li Meclis üyelerinin oylarıyla kabul edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle