20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 23 NİSAN 2019 SALI EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ HABER Rüzgâr eken... Sonunda beklenen oldu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’nın Çubuk ilçesindeki şehit cenazesinde saldırıya uğradı. Olaydan devlet birinci derecede sorumludur. Çünkü, devletin önde gelenleri, ayırıcı, bölücü, yıkıcı seçim kampanyaları sırasında, bıkmadan usanmadan, büyük bir inatla muhalefeti, PKK ve terör ile işbirliği içinde olmakla suçlamışlardır. Başta Devlet Bahçeli olmak üzere, MHP de, bu ayrıştırıcı bölücü ve yurttaşları birbirine düşürücü kampanyaya büyük bir coşku ile katılmışlardır. Basın yayın kavramının yerine “basın yalan”ı ikame etmiş medya örgütleri de bu yalanı basıp yaymakta, yalakalığını yapmakta oldukları iktidarın dümen suyundan gitmişlerdir. Aslında bir zamanlar, açılım süreci adını verdikleri dönemde, PKK ile canciğer kuzu sarması olan iktidar da, stepnesi konumunda olan MHP de, yandaş medyası da bu tavırlarıyla bal gibi PKK propagandası yapmışlar ve demokrasi istemleriyle PKK’nin taleplerini aynı şey gibi göstererek, PKK’ye bir anlamda, başka türlü elde etmesine imkân olmayan bir meşruiyet kazandırmışlardır. Bunlar, demokrasi istemi ile PKK’nin amaçlarını ortakmış gibi göstererek zihinleri bulandırırken Türkiye’nin de bölünmesini isteyenlerin ekmeklerine yağ sürmüşlerdir. HHH Bu hususun altını çizmek zorunludur. Çünkü bir mazarattı gidermek için, onun doğmasına yol açan nedenleri saptamak zorunludur. Muhalefeti, gerçeğe aykırı bir biçimde bölücü ve teröristlerle işbirliği içinde gös termenin sonucu, ülkeyi iç çatışmaya kadar götürebilecek bir gerginliğin tohumlarını atmaktı. Rüzgâr ekenler, şimdi fırtına biçmeye başlamışlardır. Konunun bu yanını bir kez belirttikten sonra, daha fazla uzatmak gereksiz. Çünkü zaman, kimin kusurlu olduğunu tartışmanın ötesinde, iç çatışmayı engellemek, gerginliği azaltarak Türkiye’yi normalleştirmek ve tekrar ortak vatan haline getirmek için ne yapılması gerektiğini konuşmanın zamanıdır. Bu arayış herkesin yararınadır. Çünkü bir iç çatışmanın galibi yoktur ve olamaz da. Bir iç çatışmadan herkes yenik çıkar, iç fırtınalar, rüzgâr ekenleri de beraberlerinde sürüklerler. İkisi aynı anda olmak üzere ilk yapılacak şeyler, önce bu bölücü ayrıştırmacı söylemi bırakırken, hemen yanı sıra, kışkırtıcıları caydıracak biçimde, devletin önde gelen kişi ve kuruluşlarının provokasyonlar karşısında kararlı ve sert bir tavrın benimseneceğinin yalnız demeçleriyle değil, aynı zamanda tutumlarıyla da istisnasız herkesin anlayacağı şekilde ortaya koymalarıdır. HHH Bu arada İstanbul’da seçimlerin yenilenmesi olasığının bir an önce ortadan kaldırılması gerekir. Burada, teorik olarak, siyasi gerekçelere kulak asmadan, hukuki gerekçelerle karar vermek durumunda olan, YSK’den siyasi taleplerde bulunmak imkânı (yine teorik olarak) olmadığına göre, iş iktidar koalisyonuna yani AKP ve MHP’ye düşmektedir. Bunlar seçimlerin yenilenmesi taleplerini geri çekmelidirler. Çünkü gergin sosyal ortam ve de ekonomik yapı şu anda yeni bir seçim hengâmesini kaldırabilecek sağlamlıkta değildir. Evet, şimdi zaman, kimin suçlu olduğu kavgasının değil, ortamı sakinleştirmek için yapmamız gerekeni yerine getirmek zamanıdır. Daha önce de belirttiğimiz gibi, sosyal fırtınanın şiddeti, rüzgâr ekenler de dahil herkesi silip süpürecektir. Kaybedilecek zaman yoktur. Durum çok vahimdir. Karamollaoğlu: Soğutmak istemiyorlar Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etti. Görüşme sonrası açıklama yapan Karamollaoğlu, Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırının siyasette yaratılan sıcak havanın soğumasının istenmediği kanaatine neden olduğunu kaydetti. Türkiye’deki siyasi havanın sakinleştirilmesi gerektiğine işaret eden Karamollaoğlu, “Bir hadise meydana gelmiş, siz o hadiseyi değerlendirip faillerini yakalayıp gerekli iş lemleri yapmanız icap ederken, bir taraftan da suçlayıcı ifadelerle konuyu ele alırsanız bu güven duygusunu ister istemez sarsar kanaatindeyim” değerlendirmesini yaptı. CHP lideri Kılıçdaroğlu da “İktidar sahiplerine ciddi bir görev düşüyor. Suçlayarak değil, failleri bularak ve onları adalete teslim ederek görevlerini yerine getirirlerse ben de bundan mutluluk duyarım. Benzer olaylar da bir daha Türkiye’de yaşanmamış olur” diye konuştu. ‘Sopa dağıttılar’Kılıçdaroğlu, kendisine yapılan saldırıyı değerlendirdi Kendi korumalarının dışın da diğer güvenlik güçlerinin olaylara müdahale etmediği ni belirten Kılıçdaroğlu, İçiş leri Bakanı Soylu için, “Onu İçişleri Bakanı olarak gör müyoruz. Biz gerekirse ken di güvenliğimizi kendimiz sağlayabiliriz” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’nın Çubuk ilçesinde katıldığı şehit cena zesinde kendisine yönelen saldırı yı “Organize linç girişimi” olarak de ğerlendirdi. Bazı provokatörlerin so pa dağıttığına ilişkin görüntüler ol duğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Her şeyi savcıya bırakmadık. Biz de bir araştırma grubu oluşturduk ve araş tırıyoruz” dedi. Ken di korumalarının dışın da diğer güvenlik güç lerinin olaylara müda hale etmediğini belirten SERTAÇ EŞ Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sert eleştiri yöneltti. Kı lıçdaroğlu, “Biz onu İçişleri Baka nı olarak görmüyoruz. Biz gerekirse kendi güvenliğimizi kendimiz sağla yabiliriz” değerlendirmesini yaptı. Kılıçdaroğlu, kendisine yönelik saldırılara ilişkin gazetelerin Anka ra temsilcilerine değerlendirmeler de bulundu. Bir sağlık sorunu yaşa madığını belirten Kılıçdaroğlu, “Ko rumalar sağ olsun” dedi. Cenaze namazının kılındığı bölgede ciddi bir güvenlik zafiyeti olduğunu anla tan Kılıçdaroğlu, “Bilinçli olarak mı yaratıldı, özel olarak güvenlik alın madı mı onu bilmiyorum. Onu bel ki zaman içinde öğrenmiş olacağız” diye konuştu. Koruma ekibinin cenazeye katı lacağını ilçedeki güvenlik birimle rine bildirdiğini anlatan Kılıçdaroğ lu, korunmak için gittikleri eve Em niyet Genel Müdürü, Jandarma Ko mutan Yardımcısı, Ankara Emniyet Müdürü’nün geldiğini söyledi. ‘Önlem alınmamıştı’ Bahçeli’nin değerlendirmesinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, parti lideri olarak şehit cenazesinde yalnızca kendisinin olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Şehidimizin cenazesine katılmak aileye taziye dilemek, sabır dilemek, başsağlığı dilemek hepimizin ortak görevi. Ben şehitleri öyle görüyorum. Aile ile daha önce de, gitmeden önce bir şekilde temas kuruldu. Daha sonra gittim. Gittiğimde farklı bir tablo vardı orada. Birden fazla yerde görevlendirilmiş insanlar vardı. Normalde bunun önlemlerinin alınması gerekiyordu. O önlemlerin üzülerek ifade edeyim, alınmadığı bir şekilde görülüyordu” diye konuştu. Kendilerine olay öncesinde özel bir bilgi gelmediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Dışarıdan ciddi kalabalıkların geldiği belli. O kalabalıkların büyük ölçüde bir girişimde bulunmak iste iğneli fırça zafer temoçin ‘Yok öyle bir bakan’ İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendisini daha önce hedef gösterdiğine ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu şu değerlendirmeyi yaptı: “Sorun şu; onu İçişleri Bakanı olarak tanımlayalım mı tanımlamayalım mı? İçişleri Bakanı değil ki… Çünkü İçişleri Bakanı dediğiniz kişi Türkiye’nin huzuru için her türlü önlemi alması gereken kişidir. Beklediğmiz budur. İçişleri Bakanı koltuğunda oturup toplumu ayrıştırıp düşmanlaştırıyorsa ona İçişleri Bakanı denemez. Biz onu İçişleri Bakanı olarak görmüyoruz. Yok öyle bir İçişleri Bakanı. Kutuplaşmadan kandan, kavgadan medet uman bir kişiye İçişleri Bakanı denmez. Onun başka bir görevi var, o görevi yapıyor zaten.” Kılıçdaroğlu, olaydan sonra ek güvenlik önlemi talep etmediklerini, zırhlı araca da ihtiyaç duymadığını anlattı. Kılıçdaroğlu, koşulların gerektirmesi durumunda zırhlı araç alabileceklerini de söyledi. dikleri, insanları tahrik ettikleri, bunları görüyordum tabii” dedi. ‘Erdoğan aramadı’ Olayın ardından kendisini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan veya İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun aramadığını belirten Kılıçdaroğlu, “Sayın Davutoğlu’ndan Sezer’e kadar, Abdullah Gül bir mesaj yayımladı. Üzüntülerini bir şekilde dile getirdi. Erdoğan’ın özel kalemi bizim özel kalemi arayarak gelişmeler hakkında bilgi istemişler. Özel kalem nasıl bir bilgi verecek ki? Alacaksa İçişleri Bakanlığı’ndan alacak, orada bakanlar var” değerlendirmesini yaptı. Kılıçdaroğlu, soru üzerine, olayın kendisine yönelik organize bir linç girişimi olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Aslında bir terör saldırısı. Sıradan protesto olarak düşünmemek lazım. Bir siyasetçiye karşı organize bir linç girişimi. Bunu görmemek için artık kör olmak gerekir” dedi. Türkiye’nin normalleşmesini istemeyen unsurların olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin süratle normalleşmesi gerekiyor. Çok ciddi sorunlar var. İç politikada ekonomi ağırlıklı, dış politikada ciddi sorunlar var. Türkiye, üzerinde pazarlıklar yapılan bir ülke konumuna geldi. Bu kadar sıkışmış bir Türkiye’nin en azından siyaset olarak ortak hareket etmeye ortak tepki vermeye ihtiyacı var. Sonuçta bu ülke hepimizin ülkesi” diye konuştu. Türkiye’de karmaşa çıkmasını isteyen çok çevre olduğunu, buna izin vermemek gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, demokratik standartların yükseltilmesi gerektiğini kaydetti. ‘Riskin farkında değiller’ Olay sürerken evde olduğu sırada İstanbul’da miting yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile görüştüğünü ve infiali önlemeye çalıştıklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Aslında bizim gösterdiğimiz özeni devleti yönetenlerin göstermesi lazım. Büyük riskin farkında değiller ya da görmezlikten geliyorlar” diye konuştu. ‘Görüntüler elimizde’ Siyasi rakiplerinin ayrımcı dil kullanmalarının giderek kin ve öfkeyi besleyen bir dile dönüştüğünü, bunun kendilerini rahatsız ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, “İktidar medyasınca bu dilin acımasızca kullanılması, televizyon kanallarında her türlü iftiranın yapılması böyle bir garip dünya var karşımızda. Bir de CHP’yi PKK ile beraber göstermek. Şavşat’tan Ardanuç’a giderken, bir de bu saldırıda Akrep aracına bindim. Korumalar olmasa açıkça linç yapacaklar. Sopa dağıtan insanlar da var, görüntüler var elimizde. Özel bir araştırma grubu kurduk. Şu anda bizim o arkadaşlarımız bütün görüntüleri izliyorlar, tespit yapıyorlar. İşi sadece savcıya bırakmadık. Bütün ayrıntıları masaya yatıracağız ve göreceğiz, kim nedir ne değildir. Arkalarda olup olayı tahrik edenler var” dedi. Valilik: Doğrulayamadık Öte yandan Kılıçdaroğlu’nun bazı provokatörlerin sopa dağıttığına ilişkin görüntüler olduğunu duyurmasının ardından Ankara Valiliği tarafından sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapıldı. Açıklamada, “Eldeki tüm görüntüler ayrıntılı bir şekilde incelenmiş, görev yapan güvenlik görevlileriyle görüşmeler yapılmış olup, söz konusu iddiayı doğrulayacak herhangi bir bilgi ya da görüntüye ulaşılamamıştır” denildi. l ANKARA Sağduyu talimatı ‘Kamuflaj giymemi istediler, reddettim’ MAHMUT LICALI CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik önceki gün Çubuk’ta gerçekleşen linç girişimi parti içinde büyük tepkiye neden oldu. Parti içinde yaşanan olaya ilişkin büyük bir öfke olmasına karşın Kılıçdaroğlu’nun sağduyulu hareket edilmesi yönünde kesin bir talimat verdiği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun “Amaçları CHP’yi sokağa çekmek. Buna asla izin vermeyeceğiz. İtidalli olun. Bu saldırının Türkiye’nin birliğine ve bütünlüğüne karşı olduğunu her yerde anlatın” talimatını verdiği belirtildi. Kemal Kılıçdaroğlu, dün makamında kendisini takip eden gazetecilerin geçmiş olsun dileklerini kabul etti. Saldırı sırasında güvenlik önlemi alması gereken Emniyet Genel Müdürü, Genelkurmay Başkanı ve bakanların orada olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Herkes oradaydı. Yine sağduyuyla dikkatli bir süreç izleyerek yolumuza devam edeceğiz. Türkiye farklı bir sürecin içine sokulmak isteniyor. Bunun altyapısı oluşturuluyor. Bunu görüyorum. Geçmişte bu tür olayların sonunda Türkiye’nin nereye getirildiğini üç aşağı beş yukarı hepimiz biliyoruz” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, sığındığı evden çıkarılırken kamuflaj giymesi yönündeki teklifleri reddettiğini belirtti. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın olay sırasında yaptığı konuşmaya ilişkin olarak da Kılıçdaroğlu, “Özel bir tartışma yaratmak istemiyorum. O konum ile atmosferin getirdiği bir dil miydi? Bilemiyorum. Hulusi Akar Bey’e sormak lazım. Ama ortada bir gerçek var: Linç edilmek istenen bir siyasal partinin genel başkanı var. Bu olay, siyasal iktidarın kadrolarının bulunduğu bir ortamda gerçekleşiyor ve biz 1.5 saat bir evde kalıyoruz. Neden hiçbir önlem alınmıyor” diye konuştu. l ANKARA Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e… Bugün sanayinin çarklarını çevirerek, ülke ekonomisine el veren bizler; açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, hiç durmadan yürüyen dünün çocuklarıyız… Ülkemizin temellerini attığın ve çocuklara Bayram olarak armağan ettiğin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı ve Türkiye Büyük Millet Meclisimizin kuruluşunun 99’uncu yılını içtenlikle kutlar; tüm dünya çocuklarının bir araya geldiği bu anlamlı günün, dostluk ve kardeşlik bağlarını pekiştirmesini dileriz. YÖNETİM KURULU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle