22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: İLKNUR FİLİZ 529 MART 2019 CUMA ‘Yeter artık diyelim’CHP ve İYİ Parti liderleri Bursa’da ortak miting yaptı, yurttaşlara çağrıda bulundu AKP’liler Kızılay erzakı dağıttı Eskişehir Beylikova’nın AKP’li Belediye Başkanı ve adayı Özkan Alp, yerel seçim çalışmaları kapsamında seçmenlere Kızılay’ın ihtiyaç sahiplerine verilmek üzere hazırladığı erzakı dağıttı. Özkan Alp’in kardeşinin geçen dönem Eskişehir Kızılay Şube Başkan Yardımcısı olarak görev yaptığı öğrenildi. İki dönemdir belediye başkanlığı görevini yürüten Alp’in, Kızılay’a ait içerisinde; kıyma, kuşbaşı et, makarna, mercimek, salça ve şeker bulunan erzak paketlerini seçim amacıyla dağıtması ilçede tepkilere neden oldu. Meclis’e taşındı Kızılay, ilçeye müfettiş göndererek soruşturma başlatırken, CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. l İç Politika İstifa eden adaya şantaj yapıldı iddiası Saadet Partisi’nin Elmadağ Belediyesi başkan adayı Nuri Yurdakul’un adaylıktan çekilmesine ilişkin açıklama yapan Saadet Partisi Ankara İl Başkanı Fatih Beyazıt, “Ülkemizin geldiği durum, seçimde bir yeri kazanmak için bir şehit babası şantajla karşı karşıya kaldı” dedi. Yurdakul’un şantajla karşı karşıya kaldığını ifade eden Beyazıt, eşiyle görüştüklerini aktararak, “Kendisine ulaşamıyorum. Bugün evine 5 kişi tarafından getirilmiş. Kendisine şantaj yapıldığını ifade etmişti. Devletin kurumları da devreye girdiğinde buna dayanabilmek mümkün değil. Ülkemizin geldiği durum, seçimde bir yeri dahi kazanmak için bir şehit babası şantajla karşı karşıya kaldı” dedi. Beyazıt, Yurdakul’un daha önce kendisine AKP’nin genel müdürlük teklif ettiğini de söylediğini belirtti. l ANKARA/Cumhuriyet İzmir’deki kara propagandaya suç duyurusu PTT’nin İzmir’de dağıttığı ve Millet İttifakı’nın büyükşehir belediye başkan adayı Tunç Soyer’in karalandığı korsan gazetelerde imtiyaz sahibi olarak görülen Feyyaz Duyar, suç duyurusunda bulunacağını söyledi. Yaklaşık 1 yıldır CHP’li Didim Belediyesi’nde basın danışmanlığı görevini yürüten Duyar, resen terk konumundaki şirketinin ve kendi adının korsan olarak kullanıldığını söyledi. İzmir’de PTT çalışanlarına, Soyer’i karalayan yazıların yer aldığı “Ege Yerel Gündem” adlı ücretsiz gazete, “zorla” dağıttırılıyor. Gazetenin künyesinde ise, imtiyaz sahibi olarak Duyar ve onun şirketi gösteriliyor. l İZMİR/Cumhuriyet DP’lilere silahlı saldırı Demokrat Parti (DP) Çekmeköy Belediyesi başkan adayı Hüseyin Avni Sipahi’nin ekibi silahlı saldırıya uğradı. Güngören Mahallesi’nde seçim çalışması yürüten meclis üyesi adayı Burak Dönmez kafasından yaralandı. Çamlık Tıp Merkezi’ne kaldırılan Dönmez, ilk müdahalenin yapılmasının ardından Göztepe Medikal Park Hastanesi’ne sevk edildi. Dönmez’i hastanede ziyaret eden Sipahi, “Kendi tabanımızı her şeye rağmen sükunete davet ediyorum. Bu baskı ve saldırılar bizi yıldırmayacak. Bizler çalışmalarımıza son güne kadar devam edeceğiz. Zafer bizim olacak” dedi. l İç Politika Bursa’daki mitingde Kılıçdaroğlu “Kibir abidesine ders verin”, Akşener ise “Çekin kulağı ki tekrar o milli iradeye saygı duysunlar” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Vatandaşın buzdolabı bomboş. Bunu anlamıyorlar. Hepsinin çocuklarının işi var, büyük ihaleler alıyorlar, bir kibir abidesi oturuyor sarayda. Sizin kibir abidelerine bir ders vermeniz lazım. Yeter artık demeniz lazım” dedi. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de, “O kulağı öyle çekeceksiniz ki morartacaksınız. Çekin kulağı ki tekrar o milli iradeye saygı duysunlar” dedi. Kılıçdaroğlu ve Akşener, dün Bursa Gökdere Meydanı’nda ortak miting düzenledi. İktidarın beka söylemlerini eleştiren Kılıçdaroğlu, “Beka falan filan, bunların hepsi hikâye. Türkiye’nin beka sorunu yoktur. Bunu söyleyenler vatandaşları korkutarak oy kazanmak istiyorlar. İşsizlikten ekonomiden söz edemiyorlar, çiftçi borç içinde, söz edemiyorlar. Sanıyorlar ki bizin vatandaşımız hiçbir şeyi bilmiyorlar. Ama yanılıyorlar bizim seçmenimiz her şeyi bilir. Vatandaşın buzdolabı bomboş. Bunu anlamıyorlar. Hepsinin çocuklarının işi var, büyük ihaleler alıyorlar, bir kibir abidesi oturuyor sarayda. Sizin bir ders vermeniz lazım. Yeter artık demeniz lazım” diye konuştu. Akşener de Erdoğan’ın kendisine yönelik tehditlerine karşılık “Bana PKK’lı dediler, Kandil’le sözleşme imzaladığımı söylediler. Sen Habur ve Osloculuk yaparken biz sana söyledik; defalarca uyardık. Cevap olarak bizlere Fatiha bilmez ırkçı ve ağza alınmayacak sözleri söylediniz. İYİ Parti’nin 29 meclis üyesinin PKK’lı olduğunu söylediler. 29 kişinin ortak noktaları Kürt kökenli olmaları. AKP’li olsalardı kardeşlerim olacaktı. Bizimle oldukları için PKK’li oldular. Tarzan zorda ondan böyle konuşuyorlar” dedi. Gaziantep tepkisi Gaziantep’te tren test sürüşü sırasında AKP Gaziantep Milletvekili Ahmet Uzer’in yurttaşlara yönelik “Şeyin trene baktığı gibi bakıyorlar” sözlerini eleştiren Akşener, “Bunlar zıvanadan çıktılar. Onun için Antep vekili seçmenine öküz diyor. Sensin öküz. O kulağı öyle çekeceksiniz ki morartacaksınız. Çekin kulağı ki tekrar o milli iradeye saygı duysunlar” ifadelerini kullandı. l İç Politika Kılıçdaroğlu ve Akşener birlikte çıktıkları mitingde yurttaşlara karanfil dağıttı. KILIÇDAROĞLU: TAZMİNATLARI Erdoğan’dan GERİ ALACAĞIM CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu dün Türkiye genelinde 40 radyodan ortak yayınlanan “Bizim Stüdyo” ile internetten yayın yapan Medyascope isimli internet sitesinin programına katıldı. Seçim sürecine ilişkin görüşleri sorulan Kılıçdaroğlu, iktidarın seçimi gerilimli bir havada götürmek istediğini ancak yurttaşların buna pek fazla pirim vermediğini söyledi. Cumhur İttifakının “beka” söyleminin anımsatılması üzerine CHP lideri, “Korku üzerinden vatandaşın kafasında endişe yaratıp, endişeyle oy devşirmek istiyorlar. Söyleyecekleri fazla bir şey yok. İşsizlik sorununu, pahalılık sorununu çözemediler. Toplumun her tarafında ciddi sorun var. Herkes bir ucundan tutuyor, kendi kentiyle ilgili sorunlara nasıl çözüm üretir bunu anlatıyor. Ortada bir beka sorunu yok. Bir beka sorunu olarak adlandırılıyorsa, koltuktan kaynaklanan beka sorunu var” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açtığı davaların sorulması üzerine ise Kılıçdaroğlu, “Davalar 3 mahkemeye düştü, bunların hâkimini değiştirdiler, yerine birer tane yandaş hâkimlerini getirdiler. Onlar delil toplamadan tazminata mahkum ettiler, sırf beni zor durumda bırakmak için. Niye zor durumda olayım? Ben bu davaların tamamını kazanacağım, hepsini de geri alacağım zaten. Ben söylediğim her şeyde haklıyım. Elimde bilgi, belge olmadan ben niye konuşayım? Elime aldığım belgeyi doğrularım, kaynağına ulaşırım, sonra açıkladım. Yaptığımız her şey doğru, hiçbir tereddüdüm yok, o davaları kazanacağız” diye yanıt verdi. ‘Sandıklar güvende’ Medyascope’taki programda sandık güvenliğiyle ilgili soruya ise Kılıçdaroğlu, “Bu seçimlerde sandıkların tamamına sahip çıkacağız. İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti ve sivil toplum örgütleri ile sandıklara sahip çıkma konusunda güzel bir işbirliği yaptık ve güçlü bir altyapımız var” dedi. Devlet Bahçeli ile ilgili bir soruya ise Kılıçdaroğlu, “CHP insan odaklı, Türkiye’nin çıkarlarına endeksli bir siyaset yapıyor. Bahçeli, değerli bir siyaset insanıdır, bireysel olarak Sayın Bahçeli’yle bir sorunum yok, bireysel olarak onu rahatsız edecek, incitecek bir söz kullanmamaya da dikkat ederim” diye yanıt verdi. l İç Politika okulda pastalı börekli toplantı AKP Amasya Belediye Başkanı ve belediye başkan adayı Cafer Özdemir’in Milli Eğitim’e bağlı okullarda siyasi çalışma yaptığı ortaya çıktı. Okul müdürü tarafından toplanan öğretmenler, Özdemir’in siyasi çalışma ve propagandasına maruz kaldı. Birçok okul müdürünün toplantılar öncesinde hazırlık yaptığı, AKP adayını pasta börek ile karşıladığı gözlendi. Özdemir, seçim broşürlerini okulda dağıtmaktan ve öğrencilerle fo toğraf çektirip bunu sosyal medya yayımlamaktan da çekinmedi. CHP Amasya İl Başkanı Reşat Karagöz “Milli Eğitim’e bağlı okullarda siyasi propaganda yapma yasağı var. Okula siyaseti sokarsanız çocuklar arasında da ayrışmaya, çatışmaya zemin hazırlarsınız. Okulları ve çocuklarımızı siyasi malzeme yapacaklarına eğitimin sorunlarını çözsünler.” l MEHMET MENEKŞE / AMASYA Oy ve Ötesi’nden 31 Mart çağrısı İLAYDA KAYA Siyasi partilerden bağımsız, tarafsız ve gönüllü insanların bir araya gelerek kurduğu bir dernek olan Oy ve Ötesi, yerel seçimlere günler kala, daha fazla gönüllü gözlemciye ihtiyaç duyuyor. 2014 yılından beri yerel seçimlerde gönüllü sandık gözlemciliği organizasyonu yapan Oy ve Ötesi, Türkiye’de katılımcı demokrasi anlayışını artırmayı hedefliyor. Bu yıl 8’inci seçimine girdiklerini söyleyen Oy ve Ötesi YK üyesi ve Basın Sözcüsü Mustafa Köksalan, “Oy ve Ötesi gönüllüsü olmak için tek yapılması gereken oyveotesi.org adresinden kayıt yaptırmak. Bugün saat 23.59’a kadar kayıtlarımız açık” dedi. Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan Mustafa Köksalan, toplam gönüllü sayısının 250 bini aştığını belirterek “31 Mart 2019 Yerel seçimleri derneğin gönüllü sandık gözlemciliği organizasyonu yapacağı sekizinci seçim olacak” dedi. l İSTANBUL Avrupa seçimi gözlemleyecek HÜSEYİN HAYATSEVER Yerel seçimler öncesi seçim güvenliği tartışmaları gündemdeki yerini korurken Avrupa Konseyi’nden bir heyet ilk kez yerel seçimleri izlemek üzere Türkiye’ye geldi. Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nden 22 kişilik gözlemci heyeti, önceki gün Ankara’ya geldi. İngiltere Cheshire West Belediye Meclis üyesi Andrew Dawson’ın başkanlığındaki heyetin seçim öncesi Ankara’daki diplomatik misyonlar, devlet yetkilileri, siyasi partiler ve sivil toplum örgütleriyle görüşeceği bildirildi. Seçim günü toplam 10 ayrı gözlemci heyeti, Ankara, İstanbul, İzmir ve başka illerde sandık başlarında seçim gözlemi yapacak. Heyet, gözlemlerine ilişkin bulgularını 1 Nisan Pazartesi günü Ankara’da düzenlenecek basın toplantısıyla kamuoyuna duyuracak. l ANKARA CHP’Lİ FAİK ÖZTRAK: Damat görevden alınmalı CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “Nisanda yeni yol haritası hazırlanacak” sözlerini hatırlatarak hükümete “Bahsettikleri yol haritasının birinci maddesi devletin kasasının başındaki damadın görevden alınması olmalıdır” çağrısında bulundu. Tekirdağ’da basın toplantısı düzenleyen Öztrak, “Sarayın kibirli adamı tarafından devletin kasasının başına oturtuldu. Ekonomi durdu. Pahalılık azdı. Tencereler boşaldı. Konkordato, iflas, intiharlar aldı başını gitti. İşsiz sayısı 8 milyona dayandı. Öyle 8 milyon deyip geçmeyin. Bu, dünyadaki 94 ülkenin nüfusundan fazla. Üniversiteli işsiz sayısı 1 milyonun üzerinde. İşte böyle bir felaketten, böyle bir krizden bahsediyoruz. Milletin çocukları işsiz” diye konuştu. “Ülkemiz her gün biraz daha borca batıyor” diyen Öztrak, şöyle konuştu: “Türk bankalarının yabancılara Londra’da TL satışının yasaklandığına, Türkiye’ye sıcak para getiren bazı yabancı bankalar için birtakım soruşturmalar başlatıldığına, yine bazı bankaların sistemden çıkarılacağına dönük haberler piyasada aldı yürüdü... Seçimden sonra saray iktidarı ekonomide çok acı bir reçeteyi dayatacaktır... Onlara tavsiyem, seçimin ardından açıklanacağı söylenen yol haritasının birinci maddesi ‘devletin kasasının başındaki damadın görevden alınması’ olmalıdır. Unutulmasın Sayın Erdoğan nasıl kendi evlatlarını ve damadını düşünüyorsa; milletimiz de aynı şekilde kendi evlatlarını bu seçimde sandıkta düşünecektir.” ‘Her türlü önlemi aldık’ Sandıklara sahip çıkmak için her türlü önlemi aldıklarını vurgulayan Öztrak, “CHP olarak milletimizin temiz oylarına sahip çıkmak için her türlü önlemi aldık. Tüm milletimizi hem sandıklara gitmeye ve hem de seçim bitene kadar sandıkların başında durarak iradesine sahip çıkmaya davet ediyorum” dedi. l Haber Merkezi ‘Kayıp Bir Devrimin Hikâyesi’ Komünist bir deniz subayıyken 12 Eylül öncesi mecburi hizmeti biter bitmez ordudan ayrılan ve uzak yol kaptanlığına başlayan babam, 1986 yılında öldü. O öldüğünde... Daha ne Sovyet Rusya dağılmıştı ne de Berlin duvarı yıkılmıştı. 12 Eylül’den sonra sadece altı yıl daha yaşayabilen ve sonsuz bir sol iyimserlikle devrimcilerin “davayı” bir gün muhakkak kazanacağına inanarak bu dünyadan 39 yaşında göçüp giden babam, 90 sonrası yaşanan politik değişimleri görmedi diye onu şanslı bulurum. Bizim neslin, benim gibi sol ideallerle büyütülmüş ve hayatını o ideallerden nasıl gönüllü olarak vazgeçildiğini görerek sürdürmüş insanlarını da şanssız... Günlerdir elimde bir kitapla dolaşıyorum. Gazeteci arkadaşım Faruk Eren’in kitabı. Adı “Kayıp Bir Devrimin Hikâyesi”. Faruk kitabında içinde büyüdüğü devrimci mahalleyi ve çocukluğunun devrimci kahramanı abisi Hayri’yi anlatıyor. Hayrettin Eren 80 sonrası gözaltında kaybolan ilk isimlerden. Annesi Elmas Eren de bu ülkenin ilk Cumartesi Anneleri’nden. Kitap henüz bitmedi. Daha Hayri gözaltına alınmadı. Gözaltına alındığı Gayrettepe Siyasi Şube’de ortadan kaybolmadı ve ailenin ağır trajedisi daha başlamadı... Ama olacakları biliyorum. Ve olacakları bilmenin ağırlığıyla üç sayfa daha okuyup kitabı yine bir kenara bırakıyorum. Ve hatırlıyorum. Çocukluğumu, çocukluğumun İstanbul’unu, evimizdeki politik konuşmaları, sokaklardaki çatışmaları, kulağıma çalınan onca gözaltı ve işkence haberlerini, içinde büyüdüğüm 70’li ve 80’li yılları... Ve maalesef sonrasını... Sol ideallerden gönüllü vazgeçişleri... Sağ ideallerin pazarlanışını... O pazarlamayı bizzat yapan “eski” solcuların coşkusunu... O coşkunun, medya ve reklam dünyasında hiçbir engelle karşılaşmadan kendi kendisini bitiren bir enerjiye dönüşünü... Kitap o yüzden bitmiyor bir türlü. Aklım, “Bir Zamanlar Hasköy’de” bir avuç genç insanın hayalini kurduğu devrim düşlerinin nasıl kâbusa dönüştüğüne takılıyor. 80 sonrası o düşlerin de o kâbusların da beş para etmez idealler ve o ideallerin kaçınılmaz sonuçlarıymış gibi çöpe atılışındaki hoyratlığına takılıyor. Geçmişle hesaplaşmalarda kullanılan matematiğin, vahşi kapitalizmin ellere tutuşturduğu ucuz Çin malı hesap makinelerinde yapılmasından hiç kuşku duymayan ülke aydınlarının, hem kendilerini hem de ülkeyi göz göre göre nasıl kıyamete sürüklediğine takılıyor. Ve bunun gibi, artık düşünsek neye yarar, düşünmesek neye yarar emin olamadığım nice şeyi düşünüyorum ve kitabın kapağını kapatıp bir süre derin derin üzülüyorum. Oysa Faruk kitapta hiçbir şeyi fazla dramatize ederek anlatmıyor. Tam tersine tatlı bir neşesi, ölçülü bir ironisi ve içtenlikli bir dili var. Belki de o samimiyet yüzünden insanı daha çok etkiliyor, hem kalbinden hem de vicdanından fena yaralıyor. Kitabın kapağını kapatıyorum ve sosyal medyadaki seçim haberlerine bakıyorum. CHP’nin Beyoğlu Belediyesi başkan adayı Alper Taş sosyalizmden bahsediyor, devrimci olmaktan, bu halkı içten sevmekten... “Bu halk için arkadaşlarımız çıkarsız yaşamlarını ödedi...” diyor. “Bu halkın içerisinde en çok başı dik alnı açık gezmeyi hak eden bu ülkenin devrimcileridir. Çünkü biz halkımızı hiçbir zaman aldatmadık. Hırsızlık yapmadık. Yolsuzluk yapmadık. Rüşvet almadık. Alnımız ak. Biz çıkıp bu memlekette konuşamayacağız da bu halkı soyup soğana çevirenler mi konuşacak?” diyor... Sözleri, yanmış bir dağda, ölmüş gibi görünen kapkara topraktan inadına fışkıran minik yeşil bir bitki gibi... Beyoğlu için seçtiği adaya bakıp, “Kafası karışık ana muhalefet bile aslında neyin gerçekten değerli olduğunu bal gibi biliyor” diye düşünüyorum. Aslında neyin değerli olduğunu bilmek... Bu hiç de küçümsenecek bir kıvılcım değil. Kıssadan hisse... Eğer yakın tarihi tanıklıklardan ve yaşanmışlıklardan öğrenmeye/hatırlamaya kıymet veriyorsanız Faruk Eren’in kitabını mutlaka okuyun. Ve eğer tutarlı ve bilinçli bir “oy vermeyen” değilseniz, sadece “artık oy vermem” diyenlerdenseniz, bence istemeye istemeye de olsa gidin bir kez daha bir oy verin. Bugüne kadar istemeye istemeye neler neler yaptınız, neler neler yaşadınız... 1249 kişi AKP’den CHP’ye katıldı İzmir’in Bayraklı ilçesinde AKP’ye üye1249 kişi, partilerinden istifa ederek CHP’ye geçti. Yeni üyelere törenle rozetlerini takan CHP Bayraklı Belediyesi başkan adayı Serdar Sandal, “Bundan sonra hep el ele, kol kola, omuz omuza hep birlikte olacağız” dedi. Geçen haftada da AKP’den 800, MHP’den 150 kişinin CHP’ye katıldığını anımsatan Sandal, Bayraklı’da kimseyi ötekileştirmeden toplumun tüm kesimlerini kucakladıklarını ve CHP ailesinin her geçen daha da büyüdüğünü söyledi. l İZMİR/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle