18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 ARALIK 2019 PAZARTESİ KÖPEK ÖLÜMÜ GÖRÜNTÜLERİNE SORUŞTURMA Hatay’ın Hassa ilçesinde zehirlen peğin sahibi Abidin Bövelek ifadesinde, hayvan otlatırken köpeğin yediği bir şeyden diği iddia edilen çoban köpeğinin düştüğü çukurda can çekiştiği anlara ilişkin görüntü zehirlendiğini belirterek iğne yaparken çukura düştüğünü ve ardından öldüğünü öne ler sosyal medyada büyük tepki çekti. Polis, olayla ilgili soruşturma başlatılırken, kö sürdü. Ölen köpekten numune alındığı ve laboratuvarda incelendiği bildirildi. l AA EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ECE KURTULUŞ DURSUN Dört kişilik bir ailenin evde yılbaşı kutlamasının maliyeti 500 TL’yi buluyor kuruyemiş Çerez paranız fiyatları yüzde 90 arttı varsa şanslısınız Yeni yıla saatler kala yılbaşı alışverişi de hızlandı. Bu yıl ekonomik krizin gölgesinde yeni yıla girmeye hazırlanan yurttaşın evde yılbaşı sofrası hazırlama maliyeti dört kişilik bir aile için yaklaşık 500 TL’den başlıyor. Yalnızca 70’lik bir şişe rakı 2018 Aralık’ta 120153 TL aralığında iken 2019 Aralık’ta 140220 TL arasında satılıyor. Geçen yıl yüzde 30 zamlanan çerez ve kuruyemiş fiyatları ise bu yıl yüzde 6090 arasında arttı. Çarşı pazarda karışık kuruyemişin kilosu en az 50 TL’den başlıyor. Çeşitliliği artan ve “lüx karışık” adıyla Mısır Çarşısı’nda satılan karışık kuruyemişin kilosu ise 80 TL’yi aşıyor. İçerisinde yalnızca bir iki adet cips, çikolata, gazlı içecek ve 100’er gram iki çeşit kuruyemişin bulunduğu yılbaşı sepetleri de geçen yıl 55 TL iken bu yıl 85 TL’ye çıktı. Hindinin marketlerdeki kilogram fiyatı, 23 TL. Hazır pişmiş hindi sipariş edeceklerin de en az 250 TL’yi gözden çıkarması gerekiyor. l Ekonomi Servisi Bu işin bir de hediyesi var Bu yıl yılbaşı ağaçlarının fiyatları 40 TL’den başlayıp, 350 TL’ye çıkıyor. Bu ağaçlar geçen yıl en fazla 236 TL idi. Bu yıl çeşitli süsler ve ışıklar en az 70 TL. Yılbaşında yakın çevreye alınan klasikleşmiş hediyelik eşyalar arasında çorap, atkı, kazak ve tişörtler geliyor. Perakende zincirlerde satılan çoraplar 1225 TL arasında iken, kazaklar 60 TL, tişört ve atkılar 25 TL civarında. Biraz daha lüks markalardan yeni yıl hediyesi almak isteyenleri ise şu fiyatlar bekliyor: Çoraplar 40 TL, atkılar 120 TL, tişörtler 40 TL, kazaklar 120 TL. Dışarıda kutlamak hayal Yılbaşını dışarıda geçirmek, dar ve orta gelirli için hayal gibi. 4 kişilik bir ailenin restoranda içkisiz yeni yıl mönüsüne vereceği kişi başı tutar Avcılar’da 110 TL iken Beylikdüzü’nde 130 TL. Kadıköy, Beşiktaş ve Beyoğlu’ndaki bir meyhanede ise kişi başı 220 TL. Alkollü içkilere gelen zamlardan dolayı bu yıl işletmelerdeki “İçkini al, gel” kampanyasının artması dikkat çekiyor. Yüksek fiyatlar sebebiyle içkisini yanında getirmek isteyenlerin, 180 TL’lik ana yemek, meze ve canlı müzikli menüleri tercih et tiği belirtildi. Oteller daha pahalı Lüks otellerdeki kutlamaların kişi başı maliyeti 500 TL’den başlayıp, 2 bin 100 TL’ye kadar çıkıyor. Yılbaşını Çırağan’da geçirmenin maliyeti kişi başı 1100 TL iken, Beşiktaş’taki başka bir lüks bir otelde bu fiyat kişi başı 1345 TL2 bin 100 TL’yi buluyor. Anadolu Yakası’ndaki lüks otellerin kişi başı menüleri ise 500 TL ile 1000 TL aralığında değişiyor. Daha çok gençlerin tercih ettiği lüks gece kulüple rindeki fiyatlar ise sınırsız yerli alkollü menülerde kişi başı 1100, TL localarda 15 bin TL. İstanbul’da 5 kişiye 1 güvenlik Yılbaşı tedbirleri kapsamında, ülke genelinde İçişleri Bakanlığı’na bağlı 233 bin 723 Emniyet, 83 bin 398 jandarma personeli güvenlik için sahada olacak. Türkiye genelinde 716 hava ve deniz aracıyla denetimler yürütülecek. Denetimlerde 650 detek tör köpek de görev alacak. İstanbul’da ise yılbaşında neredeyse 5 kişiye bir güvenlik personeli düşüyor. Önlemlerde, 716 hava ve deniz aracıyla denetim gerçekleştirilecek. İstanbul’da güvenlik tedbirleri en üst seviyeye çıkarıla cak. Bu kapsamda 8’i hava ve deniz aracı olmak üzere 1858 motorize ekip, ülke genelinde görev alacak kolluk kuvvetlerinin yaklaşık beşte birine denk gelen 60 bin 716 güvenlik görevlisi sahada olacak. l ANKARA / Cumhuriyet Coppelia Metsamor Bu kez oyuncak Sabaha kadar fırtına Meteoroloji Genel Müdürlüğü, İstanbul için “turuncu” uyarı vererek Kuzey ve Kuzeydoğu yönlerinden esecek olan rüzgârın şiddetinin saatte 100 kilometreye kadar çıkabileceğini duyurdu. Uyarıda “Kuzey ve kuzeydoğu yönünden fırtına ve yer yer kuvvetli fırtına esmesi bekleniyor” denildi. Öte yandan şiddetli fırtınanın yarın sabah saat 09.00’da sona ereceğinin bilgisi paylaşıldı. l İHA İtalya’da çığ: 3 ölü İtalya’nın kış turizm merkezi Güney Tirol bölgesinde çığ düşmesi sonucu 35 yaşındaki Alman bir kadın ve 7 yaşlarındaki Alman 2 çocuk hayatını kaybetti. Avusturyalı ve İtalyan kurtarma helikopterleri olay yerine geldi. Bölge jandarması, ölen kadının çocuklardan birinin annesi olduğunu ifade ederken annenin olay yerinde, çocukların ise hastaneye götürüldükleri sırada hayatını kaybettiğini belirtti. Çığ, 2400 rakımlı Teufelsegg Dağı’nda 150 metre genişliğindeki alanda meydana geldi. l İHA değil robot Monaco’da sahnelerin yeni bir konuğu var, Fransız koreograf JeanChristophe Maillot’un sahneye koyduğu Coppelia balesinin kahramanı bu kez bir robot. MonteCarlo balesi sanatçılarının rol aldığı fütüristik Coppelia adlı eser 5 Ocak’a kadar Monako’daki Grimaldi Forum’da sahnelenecek. Maillot’nun sahnesinde sarmaşıkların yapıştığı taş evler ve balkondaki serenat sahneleri ya da köy meydanı yok. Perde her şeyin bembeyaz olduğu fütüristik bir geleceğe açılıyor. Çılgın bilim insanı Coppélius ise Coppelia’yı oyuncak olarak değil yapay zekâlı bir android olarak yaratıyor. JeanChristophe Maillot “Bu insanın ebedi bir sorunu: İdeal bir varlık yaratmak ve yarattığına âşık olmak” diyor. Eserin ana konusu ise şöyle: Kasabadaki oyuncakçı Coppelius’un gizemli evinin balkonundaki güzel kız, başta erkekler olmak üzere herkesin ilgisini çeker. Garip görünümlü kız aslında Coppelius’un oyuncaklarından biridir. AYETLER TERS KONULMUŞ Süleymaniye Camisi’nde restorasyonda hata Sağ üst tablada Sad suresinin 50’nci ayeti, sol üst tablada ise Sad suresinin 49’uncu ayeti yer alıyor Süleymaniye Camisi’ndeki restorasyon çalışmalarında, kıbleye göre sol harim giriş kapısında kullanılan ayetlerin sıralamasında yanlışlık yapıldığı ortaya çıktı. İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürü Mürsel Sarı, “Bunlar çok büyük kapılar, bunları sökmemiz lazım, bunun için de yaklaşık 6 aya yakın bir süre gerekiyor” dedi. Tarihi Yarımada’da bulunan Mimar Sinan’ın 461 yıllık eseri Süleymaniye Camisi’nde yıllar içinde defalarca restorasyon yapıldı. Dikkatli bir restoratör camideki yazılar hakkında yürüttüğü çalışma sırasında hatayı fark etti. Kapının üst iki tablasında Sad suresinin 49’uncu ve 50’nci ayetleri yer alıyor. Ancak tablaların onarımlar sırasında yerlerinin karıştırıldığı or taya çıktı. Sağ üst tablada Sad suresinin 50’nci ayeti, sol üst tablada ise Sad suresinin 49’uncu ayeti yer alıyor fakat kapı tablalarındaki diğer örneklerde de olduğu gibi, 50’nci ayetin solda 49’uncu ayetin ise sağda olması gerekiyor. İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürü Mürsel Sarı, 20072013 yılları arasında yapılan restorasyon çalışmalarında kapıların bu şekilde kalmasına karar verdiklerini ve caminin ibadete açılmasından dolayı hatanın şu anda düzeltilemeyeceğini belirtti. Sarı, “O kapıyı söktüğümüz yeri bir şeyle kapatmamız lazım. Ahşap ya da çelik bir sacla kapatırsak o da çirkin bir görüntü olacak” şeklinde konuştu. l Haber Merkezi KomşudakiTÜRKİYE RADYASYONA KARŞI İYOT STOKLAMALI TEHLIKE Iğdır’a 16 km mesafedeki Metsamor nükleer güç santralı, ömrünü 2005 yılında tamamlamasına rağmen hâlâ çalışıyor. Ermenistan’da 1977’de kurulan santral Türkiye için de tehlike yaratıyor. Türkiye’nin olası bir tehlikeye karşı önlem alması gerektiği uyarısında bulunan CHP Zonguldak milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, “Milyonlarca insanın hayatını kurtaHAZAL racak olan iyot tabletlerinin acil OCAK olarak tüm Türkiye’de bölgesel merkezler oluşturularak stoklanması, kritik bölgelerdeki vatandaşlarımıza en kısa sürede dağıtılması gerekiyor. Zira iyot tabletleri radyasyon yayılmadan, insan vücudu radyasyona maruz kalmadan 6 saat önce kullanılırsa hayat kurtarabiliyor” dedi. Yavuzyılmaz, Metsamor sorununun Türkiye’ye ve komşu ülkelere olan olası yıkıcı etkilerinin ayrıntılarıyla araştırılması ve uluslararası kamuoyu oluşturarak sorunun çözümü noktasında adım atılması için CHP’li 40 milletvekilinin imzasıyla bir Meclis araştırma önergesi vermişti. Yavuzyılmaz’ın Metsamor Nükleer Santralı ile ilgili “Tehlike var mı” soruna da yanıt veren Dışişleri Bakanlığı tehlikenin olduğunu belirtmiş ancak “Tedbir aldınız mı” sorusunu yanıtsız bırakmıştı. İyot tabletleri gündemde Yavuzyılmaz bu kez TBMM Başkanlığı’na verdiği yazılı önergesinde “Sağlık Bakanlığı veya ilgili bakanlıklar ile Türkiye’deki özel sağlık kuruluşları ve ilaç depolarında yurt içinde veya yurtdışında meydana gelebilecek radyolojik bir kaza veya tehlike durumunda radyoaktif iyotun tiroidde toplanması önlemek üzere insanlar tarafından kullanılması gereken hayati önemdeki iyot tabletlerinden hazırda toplam kaç adet bulunmaktadır” diye sordu. Yavuzyılmaz’a henüz yanıt gelmedi. Almanya stokladı Deniz Yavuzyılmaz, Cumhuriyet’e yaptığı değer lendirmede “Uyarıyorum! Sınırımızda nükleer bir felaketin olması an meselesi. Bunu resmi raporlar ve bilim söylüyor. 2019 yılı ağustos ayında, Almanya Radyasyondan Koruma Dairesi, ülkede yaşanabilecek olası bir nükleer faciada halka dağıtılmak üzere 189.5 milyon iyot tabletini stokladığını duyurdu. Hollanda hükümeti ise nükleer kaza veya nükleer savaş tehditlerini gerekçe göstererek 1.2 milyon vatandaşına iyot tableti dağıtmıştır” dedi. Kriz yönetimi kimde? Yavuzyılmaz konuya ilişkin özetle şöyle konuştu: ‘Sağlık sistemi çöken hastanelerimizde en basit bir antibiyotik, stent ilaç bile bulunmazken, patlamaya hazır bir saatli bomba olarak çalıştırılan Metsamor nükleer güç santralındaki tehdite karşı halkımıza dağıtılması gereken iyot tabletlerinin Sağlık Bakanlığı’nda stoklanmadığı yönünde iddialar var. Kapımızdaki nükleer tehlikeye karşı AKP o kadar ciddiyetsiz ki, Nükleer Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun resmi internet sitesindeki acil durum yönetmeliğe göre, nükleer ve radyolojik bir felakette kurumların koordinasyonunu Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi’nin yapması gerektiği yazıyor. Ancak Başbakanlık diye bir kurum yok.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle