Katalog

HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 513 KASIM 2019 ÇARŞAMBA CHP lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ABD ziyaretine ilişkin çağrı yaptı: vermMeketekntukboarkymanaı!tTkKmpaeaıinzlrlıykaçdaydaPraahardakloeoiğgtrllüaaFurnla,aldıbEdkerırmnifdka”oeabğdsrgaeıie’nkdnt’aiiıa.rybe“ıni2kr0aç CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ABD’ye giden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Korkma, mektuba yanıt ver” çağrısı yaparak “Bu mektubu Trump’a takdim edeceğim diye gideceksen senin bu memlekette yerin de, hayrın da yoktur” diye konuştu. CHP lideri Kılıçdaroğlu, dünkü grup toplantısında özetle şunları söyledi: n Kaç para aldın?: Tank Palet Fabrikası konusunda dürüst, samimi değilsin. AK Partililer ve ülkücülere soruyorum: Sen 25 yıllığına kiraladığın fabrika için kaç para aldın? Hiçbir şey almadın. 5 kuruş dahi almadın. Erdoğan’a soruyorum: 20 milyarlık dolarlık fabrikayı kiraladın, kaç para aldın? Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle bir rezalet, böyle bir soygun, böyle bir ahlaksızlık görülmemiştir. n Sormazsam işim ne?: 15 Temmuz şehit yakınları ve gaziler için vakıf kuruldu. 309 milyon lira, o dönemin parasıyla 100 milyon dolar para topladınız. Nereye gitti bu para? Aldılar, yiyorlar. Vakfın adresi, telefonu yok. Ekonomi eleştirisi n Damadı paketle: 5 tane ekonomik reform paketi açıkladılar. İşsizlikte dünya üçüncüsüyüz. Paket üstüne paket açıklıyorlar. Erdoğan’a bir tavsiyem olacak: Sen paket açıklayacağına, bir paket yapacaksın. Damadı paketliyeceksin kapının önüne koyacaksın. n Sıra geldi toplu intiharlara: Toplumun huzuru yok. Kendini yakan var, kendini asan var... Şimdi geldi sıra; toplu intiharlara. Toplumda huzur kalmadı. Endişe var. Bu memleket nereye gidecek diye düşünmeye başladık. İşsizlik tam bir sosyal yara. Bütün kötülüklerin anası işsizliktir. Bunların ni Erdoğan’a 50 bin lira tazminat ödeyecek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na 17 Temmuz 2018’deki TBMM grup toplantısında söylediği “Erdoğan darbe olacağını biliyordu. Niye Marmaris’te saklanıyordu? Darbeyi fırsata dönüştürmek için” sözleri nedeniyle 1 milyon TL tazminat talebiyle açtığı davada 50 bin TL manevi tazminat kazandı. Kemal Kılıçdaroğlu yeti hepimizi açlık ve yoksullukla terbiye etmek. n Haram lokmasını kestik: Türkiye’de aylık geliri 673 liranın altında olan 8 milyon 647 bin 283 kişi var. 8 milyon kişi ayda 100 dolar alacak, Saray’dakiler 10 binlerce dolar para alacak, memlekette adalet, huzur var diyeceksiniz... Havuz medyasının köşe yazarlarına söylüyorum: Sizin bazı kaynakları, boğazınızdan akan haram lokmaları kestik. Bunu ben gayet iyi biliyorum. Kestik onları. Sizin de vicdan muhasebesi yapma göreviniz var. Nedir bu rezalet? ‘Saray taşeron oldu’ n Korkma, yanıt ver: Egemen güçler Suriye’de taşeron olarak Saray’ı kullandılar. Taşeron demek aynı zamanda şamar oğlanına dönmek demek. “Mektup geldi niye iade etmedin?” diye sordum. Sana aptal diyor, akıllı ol diyor. Sen bunu nasıl hazmediyorsun Cevap dahi veremiyor, yuları kaptırdığı için. “Mal varlığı... Bak göreceksin” dediler. Senin mal varlığını ben de biliyorum, bütün dünya da biliyor. Korkma, otur adam gibi ona cevap ver. n Memlekette yerin olmaz: Erdoğan, “Elimizde malum mektup var. Bu mektubu ben Sayın Trump’a takdim edeceğim” diyor. Kendisine aptal diyen adama takdim edecek. Takdim etmek bir üst makama arz etmek demektir. Eğer siz Dışişleri Bakanlığı’nı devre dışı bırakırsanız, Saray’daki bir avuç azınlıkla bu memleketi yönetirseniz, bu memleketin şanını koruyamazsınız. Sizin şanla ve şerefle hiçbir ilginiz yoktur. Bu mektubu Trump’a takdim edeceğim diye gideceksen senin bu memlekette yerin de yoktur, hayrın da yoktur. l ANKARA/Cumhuriyet Anıtkabir’deki slogan TBMM gündeminde CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, 10 Kasım’da Anıtkabir’deki Atatürk’ü anma töreninde bir grubun “sanki parti mitingindeymiş gibi Tayyip Erdoğan” şeklinde slogan atmasını TBMM’ye taşıdı. Emir, Milli Savunma Bakanı (MSB) Hulusi Akar’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği soru önergesinde, normal günlerde Anıtkabir’e çelenk koyma ve ziyaret programlarının MSB tarafından düzenlenirken, özel günlerdeki kutlama ve anmaların Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürlüğü’nce hazırlanan Tören Genelgesi’ne göre yapıldığını anımsattı. Emir, “Devlet töreninin düzenlediği esnada ‘Recep Tayyip Erdoğan’ şeklinde slogan atan kişiler kimlerdir? Bu kişiler ziyaretçi yasağı olmasına rağmen Anıtkabir’e nasıl girmiştir? Bakanlığınızca olayın soruşturulması ve kamuoyuna bir açıklama yapılması düşünülmekte midir” diye sordu. l ANKARA/Cumhuriyet Selvi Kılıçdaroğlu’nun acı günü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu, Kocaeli Derince’de yaşayan ve yaşamını yitiren amcası Baki Kaya’nın (91) cenaze törenine katıldı. Kaya’nın cenazesi dün Derince İmam Hüseyin Cem ve Kültür Evi’nde kılınan namazın ardından toprağa verildi. Törene Selvi Kılıçdaroğlu, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet katıldı. Baki Kaya’nın kanser hastası kızı Fatma Doğan, güçlükle ayakta durabildi. Selvi Kılıçdaroğlu, cemevinde ailesiyle birlikte taziyeleri kabul etti. l İç Politika SOYER’DEN AKP’YE ÇAĞRI: Fabrika binası çürümesin İzmir Büyükşehir Beledi ye Başkanı Tunç Soyer, 35 mil yon TL’ye sa tın alınan fakat Ankara’dan bir türlü onay gel Tunç Soyer meyen Elektrik Fabrikası için Meclis’te AKP’li üyelerden des tek istedi. Soyer, “Elektrik fabri kasını satın aldık ancak burası bi ze verilmedi. Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan onay çıkmadı. Ba kanlığa, Grand Plaza AŞ ile ihale ye girdiğimizi, isterlerse tüzel ki şilik olarak kabul edebileceklerini söyledik. Bu bina çürüyor, burası İzmir’e ait bir bina. Biz orayı kamu menfaatına yönelik kullanmak is tiyoruz. Buranın bize verilmesi ge ciktikçe tamiratı da çok zorlaşa cak. Sizden rica ediyorum, lütfen destek veriniz. O binanın İzmir’e kazandırılması gerekiyor” diye ko nuştu. l İZMİR/ Cumhuriyet ATAKUM BELEDİYESİ Borçlara karşılık arsa Samsun’un CHP’li Atakum Belediyesi 32 milyon 374 bin liralık borcunu ödeyebilmek için 27 arsasını satışa çıkarma kararı aldı. Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci, arsaların bir kısmının satılacağını bir kısmında anlaşma olursa borca karşılık verileceğini söyledi. Düzenlediği basın toplantısında konuşan Deveci, “Bizden önceki yönetim ne var ne yok satmış. Bizim elimizdekiler ise son kalanlar. Belediyenin 374 bin lira borcu var. Bunların çok fazla bir ekonomik değeri yok, zaten bir bölümünün satılabilirliği de yok. Belediyenin esnafa borcu var. Ödeme yapamıyoruz ve bazı esnafın buna benzer talepleri var. Yapabiliyorsak borcumuzu ödeyeceğiz ve bu arada kamunun malını değerlendireceğiz” dedi. l İç Politika Trump’ın suratına çarpAkşener’den Erdoğan’a ‘millete hakaret edildi’ hatırlatması: İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmek üzere ABD’ye gittiğini belirterek “Sayın Erdoğan, bu aziz millete yapılan hakaretin karşılığını cebine koy, git suratlarına çarp. Milletinin haysiyetine, istiklaline ömür adamış kahramanlarla ve isabetli işleriyle uğraşmaktan artık vazgeç” uyarısında bulundu. Bin partili kadının izlediği toplantıda Akşener, Erdoğan’ın işleri ne zaman kötü gitse Atatürk’e, Cumhuriyete sataşıp suni gündem yaratmaya çalıştığını ifade etti. Erdoğan’ın 10 Kasım konuşmasında Cumhuriyet ile Osmanlı’yı karşılaştırdığının altını çizen Akşener, “İnsanımızı birbirine düşürmeye çalışmaktan bıkmadın mı Sayın Erdoğan? Osmanlı da bizim Cumhuriyet de bizim” dedi. Erdoğan’ın Trump ile görüşmek üze Meral Akşener re ABD’ye gittiğini belirten Akşener, “Bu aziz millete yapılan hakaretin karşılığını cebine koy, git suratlarına çarp. Milletinin haysiyetine, istiklaline ömür adamış kahramanlarla uğraşmaktan artık vazgeç. Mukaddesatımızı ekran koruyucu yapıp Cumhuriyetimize taarruz etmekten vazgeç” tepkisini de gösterdi. Ekonomide işlerin iyi gitmediğine yönelik eleştiri yapanlara “terörist” nite lendirmesinde bulunan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a da “Damat Bey, haddini bil. Kayınpederden torpilli olsan da sen bu milletin bakanısın. Pazarda etiketlerden canı yanan vatandaşıma terörist diyemezsin. O makamın görevi yangını söndürmektir” dedi. İntiharları hatırlattı Antalya ve İstanbul Fatih’te iki ailenin intihar etmelerine dikkat çeken Akşener, “Bir ülkede analar babalar yavruları ile intihar ediyorsa, yolun sonuna gelinmiştir” dedi. Albayrak’ın “Ne olacak halimiz” diye soranlara, “Petrol ve doğalgaz araştırsın diye gemiler gönderdik” dediğini anımsatan Akşener, “Karikatür karakterlerine ekonomi teslim ederseniz olacağı budur. Aslında söylediği şu: ‘Benden bir şey olmaz da petrol bulursak ekonomi düzelebilir.’” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet l Erdoğan’ın açtığı hakaret davalarına işaret etti Temelli: ABD’ye karşı sessiz kalıyor HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, ABD’ye giden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump’ın mektubuna yanıt veremeyeceğine işaret ederek, “Burada Cumhurbaşkanı’nı her eleştirene bir tazminat davası açıyor. Bundan sonra tazminat davalarının da artık bir hükmü yoktur. Bu mektuptaki hakarete ses etmeyenin kimseye tazminat davası açacak hali de yoktur” diye konuştu. Partisinin dünkü grup toplantısında Türkiye’de hukuksuzluğun kol gezdiğini, bunun da en önemli göstergesinin belediyelere atanan kayyımlar olduğunu kaydeden Temelli, “OHAL’siz yapamayanlar, bu ülkeyi yönetemeyenler, bu tükenmiş iktidar 31 Mart seçimlerinden sonra yine kayyımlara başvurmaya devam ediyor” dedi. Temelli, “16 belediyemiz gasp edildi. Kürt halkının iradesini kayyım atayarak yok saymak, siyaseten tükenmişliğin ve Kürt düşmanlığının itirafıdır” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyareti öncesi yaptığı açıklamalara değinen Temelli, “Acaba mektubu yanına alacak mı, almayacak mı diye dinledim. Almadı, alamaz. Bundan sonra tazminat davalarının da bir hükmü yoktur. Bu mektuptaki hakarete ses etmeyenin kimseye tazminat davası açacak hali de yoktur” dedi. 2020 bütçe görüşmelerine değinen Temelli, “Önceki bütçelerde olduğu gibi iktidarın, müteahhitlerin, aile efradının, silah tüccarlarının ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanmış” dedi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin siyasetin ve ekonominin iflası olduğunu kaydeden Temelli, çözümün demokratik Cumhuriyet mücadelesi olduğunu kaydetti. l ANKARA/Cumhuriyet l 12 baronun başkanından ortak açıklama Feyzioğlu’na çağrı: Kanunu uygulayın Türkiye Barolar Birliği’ne (TBB) yaptıkları olağanüstü genel kurul çağrısının reddedilmesi üzerine, 12 baronun başkanı yayımladıkları ortak açıklamayla TTB Başkanı Metin Fevzioğlu’na “Ya kanunu derhal uygulayın, ya da derhal istifa edin” çağrısı yaptı. İstanbul’da bir araya gelen, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Aydın, Bursa, Diyarbakır, Mersin, Şanlıurfa, Tunceli ve Van barolarının başkanları ortak açıklama yayımladı. Açıklamada, “Feyzioğlu’nu iktidar ve güvenlik dili kullanmaya yönelten eksen kaymasının, giderek koltuk hırsına dönüştüğü ve TBB’nin en yetkili karar organı olan genel kurulda bu değişimi tartışmaya cesaret edemediğini tespit ediyoruz” denildi. TBB’nin kararını yeniden değerlendirmesi istenen açıklamada “Bu toplantının yapılması, sadece ‘yeni bir karar’ değil, kanunu hiçe sayan bir ‘hukuki ayıbın’ ortadan kaldırılması anlamına gelecektir. Bu gerekliliğin yerine getirilmemesi, meşruiyet tartışmalarını derinleştirecektir. TTB’yi, baroların birliği olmaktan çıkaran tartışmalı tutumun, genel kurulun onayına sunulması zorunludur. Aksi takdirde, bu birliğin sağlanması, ancak TBB Başkanı’nın istifası ile mümkün olacaktır” denildi. Toplantıda bütün barolar tarafından bir dizi etkinlik ve eylem kararı alındığı da aktarılan açıklamada, “Sayın Birlik Başkanı, hodri meydan diyerek 2021 olağan genel kurulunu adres olarak göstermiştir. Türkiye’nin hukuka saygısız bu tavra, 2021 Mayısı’na kadar tahammülü yoktur. Birlik başkanının hodri meydan çağrısını kabul ediyor ve biz de sesleniyoruz: Hodri meydan! Genel kuruldan kaçmayın. Ya kanunu derhal uygulayın, ya da derhal istifa edin” ifadelerine yer verildi. l Haber Merkezi Dondurmam kaymak ve genel ahlak Dondurmayı dilediğiniz yerde, dilediğiniz gibi yiyin. Bütün haldeki muzu herkesin gözü önünde ısırırken, kim ne der diye hiç düşünmeyin. Dudaklarınıza bulaşmış yoğurt, çikolata vb. maddeleri, o sırada sizi kimin izlediğine itibar etmeden, dilinizle rahat rahat temizleyin. Sokaklarda ya da lokantada bütün bir çileği ısırırken ağzınızın aldığı şekillerden utanmayın. Dilediğiniz yerde lolipop emmenin tadını çıkarın. Mısırın koçanını iştahla eme eme kemirin. Meşrubatı pipetle hiç utanmadan içebilin. “Pipete kamış demeyeceğim” diye kendinizi tembihleyip kasmayın. Sonra işi daha da ileri götürün. Meme kanseri derken “meme” kelimesini kullanmaktan rahatsız olmayın. Regl dönemlerinizde başınıza gelenleri gizleyip saklamayın. Pet ya da tampon satın alırken utanmayın. Hamileyken de istediğiniz gibi giyinin. Bebeğinizi her yerde rahat rahat emzirin. Toplu taşımalarda erkeklerin yanına otururken, onların bacakları bacaklarınıza değecek korkusuyla büzüşmeyin. İstemiyorsanız evlenmeyin. İstemiyorsanız edepli giyinmeyin. İstemiyorsanız sabaha kadar eve girmeyin. İstemiyorsanız ömrünüzü tek bir erkekle geçirme hayalleri kurmayın. İstemiyorsanız temizlik ya da yemek yapmayın. İstemediğiniz hiçbir şeyi yapmayın. Hiçbir şeyi, toplum öyle istiyor diye de yapmayın. Ki... Kadını cinsel bir meta olarak gören ve onun varlığı, istekleri, ihtiyaçları üzerinden son derece ahlaksız bir algı yaratmayı kendisine vazife edinen genel ahlak mimarları susmak zorunda kalsınlar. Genel ahlakın, uluorta dondurma yalamaktan başlayıp kadının kocasının sözünden çıkmamasına, evinde oturmasına, sesini kısabildiğince kısmasına kadar uzanan geniş ve tehlikeli yelpazesinde, size biçilen role ve gösterilen yere okkalı bir tekme atmazsanız; Yediğiniz dondurmadan giydiğiniz kıyafete... Sosyal hayatınızdan cinsel hayatınıza kadar her şeye karışan... Kadının çeşitli doğal halleri üzerinden bir genel ahlak tanımı yapmaya kalkışan... Ve “Özellikle dondurma reklamlarında genel ahlak sınırını aşan sorunlar olabiliyor” diyebilen eril ve politik ahlaksızlık, kendi alanını hızla büyütür. Ve kadının zaten darlaştıkça darlaşan özgürlük alanı her geçen gün daha da küçülür. O yüzden... Kadının keyiften ve zevkten ve eğlenceden hatta saçtan, gözden, bedenden utanması gerektiğine dair propagandalar yaparak iktidara gelen... Ve bambaşka bir keyif, zevk ve eğlence denizinde... Yalandan, iftiradan, hırsızlıktan, adaletsizlikten utanmadan esip gürleyen siyasetçilerin ve onların şakşakçılarının; Kadın cinselliğinin reklam sektöründe kullanılma biçimine, evrensel bir etikle ve değil tamamen dini bir ahlak anlayışıyla yaklaşarak getirmeye yeltendikleri sansürün yol açacağı kültürel erozyonun önüne geçmek... Genel ahlak adına pazarladıkları ahlaksızlığın ipini çekmek için... Utanmayın, çekinmeyin... Kendi iç dünyanızda ya da dış dünyanızda irili ufaklı devrimler yapmaya cesaret edin. Misal... Dondurmayı canınız nerede ve nasıl yemek isterse öyle yiyin. Ahlak nedir ne değildir, en baştan bir de siz belirleyin. Yavaş sözünü tuttu: İşçiler işe geri döndü Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, 17 Eylül’de işten çıkarılan 10 belediye personelini işe geri aldı. Öz Taşıma İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Toruntay, “Yavaş, sözünde durdu ve 10 kardeşimiz tekrar işlerinin başına geçtiler” dedi. Yavaş, belediyede gerçekleşen işten çıkarmalara ilişkin “haksız bir şekilde işten çıkarıldığını düşündüğünüz kişiler varsa bana iletin, ben buradayım” açıklaması yapmıştı. Öz Taşıma İş Sendikası yetkilileri de ABB’ye itirazda bulunmuştu. Görüşmeler sonrası işçiler, Yavaş’ın talimatı ile işe geri döndü. Toruntay, “Sayın Mansur Yavaş, haksız yere atılmaları durumunda, bu 10 işçi kardeşimizin tekrar işe başlayacağına dair söz verdi. Yavaş, sözünde durdu ve 10 kardeşimiz, 1 Kasım 2019’da tekrar işlerinin başına geçtiler. Bizim ABB şirketlerinde 12 bin 500 üyemiz var. Bu üç şirketimizde haksız bir şekilde asla işçi çıkarımı olmamıştır” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet