23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER TASARIM: İLKNUR FİLİZ 918 OCAK 2019 CUMA HRANT DİNK KATLEDİLİŞİNİN 12. YILINDA etkinliklerle ANILACAK ‘Buradayız Ahparig’ Agos gazetesinin kurucusu ve Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, katledilişinin 12. yılında etkinliklerle anılacak. Yarın, her yıl olduğu gibi Dink’in vurulduğu yerde, Osmanbey’deki eski Agos gazetesi binası önünde saat 15.00’te anma töreni yapılacak. Almanya, ABD ve Belçika’da da Hrant Dink’in anısına etkinlikler düzenlenecek. Dink için İstanbul, Ankara ve İzmir’de düzenlenecek anma etkinlikleri şöyle: İstanbul: Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Sosyoloji ve Tarih Bölümlerinin ev sahipliğinde her yıl düzenlenen “Hrant Dink İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü” konferansı bugün saat 15.00’te Albert Long Hall’da gerçekleşecek. Ermeni müziğinin önemli isimlerinden Bartev Garyan da yarın akşam İstanbul’da bir konser verecek. “12. Yılında Hrant Dostlarıyla Buradayız Ahparig” başlıklı konser ve anma gecesinde sahne alacak olan Garyan’a, alto saksofonda Sayat Daldal eşlik edecek. Beyoğlu Hancı Sahne’deki konser 21.30’da başlayacak. Ankara: Bugün AKADER’in düzenlediği bir anma etkinliği yapılacak. Mithat Sancar ve Pakrat Estukyan konuşmacı olarak katılacak. İzmir: DurDe ve Antikapitalistler platformları bugün 19:00’da söyleşi düzenleyecek. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Vicdan sızlatan kararDavutpaşa patlaması davasında 4 sanığa verilen 10 ay ile 1 yıl 8 ay hapis cezası ertelendi Davutpaşa’da 31 Ocak 2008 tarihinde 21 kişinin yaşamını yitirdiği, 115 kişinin de yaralandığı maytap atölyesi patlamasına ilişkin Yargıtay’ın bozma kararının ardından 4 sanık yönünden yeniden görülen davada karar açıklandı. 2 sanık “İhmal suretiyle görevi kötüye kullanma” suçundan 10’ar ay hapis, 2 sanık ise “Görevi kötüye kullanma” suçundan 1 yıl 8’er ay hapis cezasına çarptırılırken cezalar ertelendi. Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmada mahkeme heyeti, sanıklardan dönemin İmar ve Şehircilik Müdürleri Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz’ü “İhmal suretiyle görevi kötüye kullanma” suçundan 1’er yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanıkların geçmişteki hali, sosyal durumu, dosyaya yansıyan tutum ve davranışlarını ve verilecek cezanın sanıkların gelecekleri üzerindeki olası etkileri bütün olarak değerlendiren mahkeme heyeti cezayı 10’ar aya düşürerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Sanıklardan dönemin Zeytinburnu Belediyesi Ruhsat ve Denetleme Müdürü Rüstem Tekin ve dönemin Zabıta Müdürü Feruz Kutsal da “Görevi kötüye kullanma” suçundan 2’şer yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme diğer iki sanıktaki aynı gerekçelerle cezayı 1 yıl 8 aya düşürerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmetti. Yargıtay bozmuştu 10 sanık hakkında dava açıldı. 2014’te mahkeme Tekin ile Kutsal’ı 7’şer yıl 6’şar ay, bina sahipleri Koçyiğit kardeşleri de 5’er yıl hapis cezasına çarptırdı. Dönemin İmar ve Şehircilik Müdürleri Yıldırım ve Servet Kırna’ya 4’er yıl 2’şer ay verilirken, bu cezalar 30’ar bin 400’er lira para cezasına çevrildi. Dönemin İmar ve Şehircilik Müdürü Küçükakyüz’ün 2.5 yıllık cezası da 18 bin 200 liraya çevrildi. Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış ile işçi Hasan Altay ise beraat etti. Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi Aydın, Tanış, Altay ve Koçyiğit kardeşlerin kararını onadı. Kırna hakkında 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu belirtilerek davanın düşmesine karar verildi. “Taksirle ölüme neden olma suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası verilen sanıklar Tekin ve Kutsal hakkındaki suçun “görevi kötüye kullanmak” kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek bu karar da bozulmuştu. l DHA ALADAĞ DAVASI Ruhsat erkek yurduna ait çıktı Adana Aladağ’da 11’i çocuk 12 kişinin hayatını kaybettiği Süleymancılar cemaatine ait kız öğrenci yurdunun yapı ruhsatı ile yapı kullanım belgelerinin başka bir adrese ait olduğu ortaya çıktı. Tutuksuz 14 sanığın yargılandığı davanın 8. duruşması Kozan Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Müşteki avukatlarından Can Atalay, bilirkişi raporlarını değerlendirdi. Ağustosta hazırlanan kusur derecelendirmesi yapan rapora dayanarak sanıklar hakkına tahliye kararı verildiğini hatırlattı. Raporda bilirkişinin dosyaya giren yurt ruhsatının başka bir yurda ait olduğunu tespit ettiğini ifade eden Atalay, “Bunu davanın başından beri delil karartmak dışında bir şey yapmayan Aladağ Belediyesi’nin Adana 3’üncü İdare Mahkemesine verdiği ifadede söylüyor. Aladağ Belediye Başkanlığı’nın 11.12.2018 günlü yazısıyla yangının meydana geldiği yurdun herhangi bir suretle ruhsatlı olmadığı bildirilmiştir. Erkek yurdunun yapı ruhsatının bu kız yurduna aitmiş gibi kullanmaya ve kamu idaresine böyle göstermeye çalışmışlar” dedi. Duruşma 30 Nisan’a ertelendi. l ADANA / Cumhuriyet ‘İş kazası değil, cinayet’ Dava öncesi Bakırköy Adalet Sarayı önünde bir araya gelen ölen işçilerin yakınları açıklama yaptı. İş cinayetlerinin son bulması için adaletli bir karar verilmesini talep eden grup, “Davutpaşa’yı unutmadık, unutturmayacağız” yazılı pankart açtı, “İş kazası değil, cinayet” ve “Davutpaşa’yı unutma unutturma” şeklinde slogan attı. yurttaşın emekli aylığını ‘hata yaptık’ diye kesen SGK’yi haksız buldu AYM hak yedirmedi Anayasa Mahkemesi (AYM), emekli aylığı bağlanan an sinin 1056 güne düşmesi nedeniyle ölüm aylığını iptal etti. Ku cak bir süre sonra SGK tarafın rum, 16 yıl boyunca ödediği pa dan “Hesaplamada hata yapmı rayı da geri istedi. Ümmü Çakır, şız. Parayı iade edin” denilerek mağdur edilen yurttaşlarla ilgili çarpıcı bir karara imza at Alican uludağ bu işlemin iptali için dava açtı. Ancak mahkeme reddetti. Bunun üzerine AYM’ye gidildi. tı. Ümmü Çakır adlı yurttaşa ölen eşi AYM, Çakır’ın ölüm aylığının kesil üzerinden 1997’de bağladığı ölüm ay mesi nedeniyle mülkiyet hakkının ih lığını 2013’te iptal ederek 16 yıllık pa lal edildiğine hükmetti ve ihlalin gi rayı geri isteyen SGK’yi haksız bulan derilmesi için yeniden yargılama ya AYM, Çakır’ın mülkiyet hakkının ih pılmasını istedi. AYM, gerekçeli ka lal edildiğine karar verdi. Kararın ge rarında hatalı işlemin 16 yıl sonra rekçesinde idarenin hatasının tama tespit edildiğine işaret ederek “Kamu men vatandaşın üzerine yüklenmesi kurumlarının uygun zamanda, uygun nin mülkiyet hakkında ölçüsüz müda yöntemle ve tutarlı olarak hareket et hale olacağı kaydedildi. me sorumluluğunda başarısız olduğu Çakır’ın eşi, 1986’dan beri Bağ anlaşılmıştır. Başvurucunun yaşlılık Kur sigortalısıyken 1993’te hayatı aylığının kesilmesi ve ödenen aylık nı kaybetti. Çakır, 327 gün askerlik ların kendisinden geri istenilmesinin borçlanması primi ödeyerek eşinin kendisine önemli bir külfet yüklediği hizmet süresini 1080 güne tamam ortadadır. Kaldı ki bu kadar uzun bir ladı. SGK bunun üzerine Çakır’a süre sonra yaşlılık aylığının iptal edi 1997’den itibaren aylık ödemeye lerek yapılan ödenelerin geri istenil başladı. Ancak SGK 2013’te yaptığı incelemede 2 Mayıs 1986 ile 4 Aralık 1986 tarihleri arasında askerlik hizmetiyle BağKur hizmetinin çakış mesi hukuk güvenliği ilkesini de zedelemektedir” denildi. Hata yurttaşa yüklenemez tığının tespit edilmesi ve çakışan 24 İdarenin hatalı işlemlerinden doğan gün çıkarıldıktan sonra hizmet süre yükün bütünüyle kişiler üzerine bıra kılmasının mülkiyet hakkına yapılan müdahaleyi ölçüsüz kılacağı ifade edilen kararda şöyle denildi: “Üstelik başvurucunun yaşı, başkaca herhangi bir gelirinin bulunmaması ve aradan geçen bu süre sebebiyle yeni bir sigortalılık talebinde bulunma imkânının önemli ölçüde kısıtlanmış olması da dikkate alınmalıdır. Son olarak hatanın yalnızca prim gün sayısının çakışmasından kaynaklandığı, eksik kalan prim gün sayısının ise oldukça az olduğu, başvurucunun üstelik zamanında bugün sayısı üzerinde prim de ödemiş olduğu ve başvurucuya ödenen yaşlılık aylığının da mütevazi sayılabileceği gözetilmelidir. Bütün bu hususlar dikkate alındığında, başvurucunun, idarenin kusurundan dolayı ölüm aylığından yoksun bırakılmasının somut olayın özel koşulları altında başvurucuya şahsi olarak aşırı bir külfet yüklediği, bu sebeple müdahalenin içerdiği kamu yararı amacı ile başvurucunun mülkiyet hakkının korunması arasındaki adil denginin başvurucu aleyhine bozulduğu sonucuna ulaşılmaktadır.” l ANKARA DemokratikİNSAN HAKLARI İZLEME ÖRGÜTÜ’NDEN ERDOĞAN’A ELEŞTİRİ: sistemi zayıflattı İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch HRW) yıllık raporunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın demokratik sistemi büyük ölçüde zayıflattığını belirtti. Dünyada insan haklarının durumunu mercek altına alan HRW, 2018 Dünya Raporu’nda dünyada otoriter sağ popülist politikacıların artışına dikkat çekiyor. Örgütün İcra Direktörü Kenneth Roth tarafından kaleme alınan raporun içeriğine ilişkin makalede, Türkiye “Popülist ve otokratlar bir boşluğu dolduruyor” başlığı altında, Suudi Arabistan, Mısır, Rusya ve Çin ile birlikte ele alınıyor. ‘Popülist güçler başardı’ “İçeride direniş baskıya uğradı ve uluslararası ilginin var olmadığı yerlerde, po pülist ve hak karşıtı güçler başarı kazandı” denilerek Cumhurbaşkanı Erdoğan örnek gösteriliyor. Raporda, Erdoğan’ın “Türkiye’deki demokratik sistemi kişisel dokunulmazlığıyla büyük ölçüde zayıflatırken Avrupa Birliği’nin ise sığınmacıların Avrupa’ya kaçışını önlemek için Türkiye’nin yardımını almaya odaklandığı” yorumu yer alıyor. 100’den fazla ülkenin incelendiği raporda gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi ile ülkeye yönelik eleştirilerin arttığı belirtiliyor. Batı’nın sessiz kaldığına dikkat çekilen raporda baskıcı hükümetlerin ülkelerindeki eylemlerine uluslararası tepki almadıklarında hak savunucusu uluslararası kurumları engellemek ve manipüle etmek konusunda daha da cesaretlendirdiği belirtiliyor. l İSTANBUL/Cumhuriyet Gazeteciler için kampanya Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi “Gazetecilere Özgürlük” kampanyası başlattı. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e hitaben yazılan mektubun yer aldığı imza kampanyasında, “Mesleklerini yaptıkları için tutuklanan tüm gazetecileri ve medya çalışanlarını serbest bırakma ve benzer tutuklamaların son bulmasını sağlama” çağrısı yapıldı. Mektupta ayrıca şu ifadeler yer alıyor: “Türkiye şu anda dünyada en çok gazetecinin tutuklu olduğu ülke. Birçoğunun ifade özgürlüğü haklarını kullandığı için temelsiz terörle mücadele yasaları altında suçlamalarla karşı karşıya bulunmasından endişe duyuyoruz. İfade ve basın özgürlüğünün korunması ve hiçbir tutuklunun insanlık dışı şartlarda tutulmaması için tüm yetkinizi kullanmaya çağırıyoruz.” l İSTANBUL/Cumhuriyet Para cezası nedeniyle hapisten çıkamadı 9aydır Erzurum Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Özgür Gündem Gazetesi Yazıişleri Müdürü Reyhan Çapan’ın tahliyesi, hakkında kesinleşmiş para cezaları olduğu ve bu para cezaları ödenmediği gerekçesiyle yapılmadı. Çapan, 55 bin 660 TL’lik para cezasını ödemezse 7 yıl daha cezaevinde tutulacak. Öte yandan KHK ile kapatılan Özgür Gündem Gazetesi’nin Yayın Danışma Kurulu Üyeleri Filiz Koçali, Ragıp Zarakolu, Genel Yayın Yönetmeni Bilir Kaya, Sorumlu Yazıişleri Müdürü İnan Kızılkaya, avukat Eren Keskin, yazar Aslı Erdoğan ile dilbilimciyazar Necmiye Alpay’ın da aralarında bulunduğu 9 gazetecinin yargılandığı Özgür Gündem gazetesi davasının 11. duruşması İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’de bulunan davanın tek tutuklu sanığı gazetenin imtiyaz Sahibi Kemal Sancılı için “kaçma şüphesi” nedeniyle tutukluluk halinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 10 Nisan’a ertelendi. l Haber Merkezi ‘Beraatten korkuyorlar’ ZEHRA ÖZDİLEK KHK ile öğretmenlik mesleklerinden uzaklaştırılan ve İstanbul Bakırköy Meydanı’nda haftanın iki günü “işimi, ekmeğimi istiyorum” diyerek eylem yapan Selvi Polat ve Nursel Tanrıverdi’ye “görevi yaptırmamak için direnme”, “Kanuna aykırı toplantı ve yürüş düzenleme, yönetme, katılma” suçlarını işlediği iddiasıyla açılan davalardan 2.’sinin duruşmasına devam edildi. Önceki celse bilirkişiye gönderilen dosyanın raporu geldi. Raporda Polat ve Tanrıverdi’nin eylem sırasında çekilen videolarının çözümlemesi yer alıyor. Tanrıverdi, “CD’nin bilirkişiye gönderilmesi komik bir durum. Gelen rapor da fotoğraflı iki sayfa. Bu CD duruşmada izlenebilirdi. Aynı suçlamayla açılmış 18 davamız var. Sonuçlanan davalarda beraat aldık. Yargıç beraat vermekten korkuyor” dedi. Yargıç CD’nin çözümlemesini yapan bilirkişiye 200 TL ödenmesi için yazı yazılmasına karar vererek iki davayı da m art ayına erteledi. l İSTANBUL ARİF KIZILYALIN Üzümcü: Sanatçı, tiranları korkutur CHP Kadıköy İlçe Başkanlığı’nın düzenlediği Çarşamba Sohbetleri’ne katılan tiyatro oyuncusu Levent Üzümcü, vizyona giren Vahdettin filmindeki çarptırılan tarih ve senaryoya vurgu yaparken “Bu ülkede Shakespare oynanamaz birileri anılır diye, Macbeth ve Prometheus sahnelenemez birileri alınır diye, ama o birileri ister diye Vahdettin vizyona girer. Bilemiyorum o dizide oynayanlar akşamları rahat uyuyabiliyor mu? Örneğin, ben kafamı yastığa koyduğumda uykuya çok rahat dalabiliyorum” dedi. Sanatçının topluma karşı sorumluluklarının olduğunu da belirten Üzümcü, “İlk insandan beri sanat ve tiyatro vardır. Ancak seçimleri insanı sanatçı yapar. Sanatçı eleştiriseldir, sanatçı toplumcudur. Şimdi 2 tür var, birileri gerçekten sanatçı; oyunları sansürlenen, oynatılmayan, doğruları savunan. Diğerleri konformist. Onlara sanatçı denemez. Onlar olsa olsa konformisttir. Ve uzun yıllar sonra onlar çok değişik şekillerde anımsanacaktır. Üstelik tiyatroyu kontrol altına alma geleneği yeni bir şey değildir, eski Yunan’da Oedipus destanından beri tiranlar sanatı kontrollerinde tutmak, topluma istedikleri mesajı vermek ister, çünkü korkarlar” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Ataman yine tahliye edilmedi MAHMUT ORAL Tutuklu bulunduğu Van M Tipi Cezaevi’nde bağırsakları iflas eden ağır hasta gazeteci Ziya Ataman’ın tahliye talebi reddedildi. KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nda (DİHA) muhabir olarak görev yapan ve 33 aydır tutuklu bulunan Ziya Ataman ile 19 kişinin yargılandığı dava Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. SEGBİS aracılığıyla katıldığı duruşmada bağırsaklarının iflas ettiğini ve ilaçlarla ayakta kaldığını söyleyen gazeteci Ataman, hakkındaki iddiaları reddederek dosyada delil olarak yer alan not defterinin fotokopisinin kendisine ulaştırılmasını talep etti. Ataman’ın avukatı Barış Oflas ise müvekkilinin tahliyesini talep etti. Mahkeme, tutukluların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek oturumu erteledi. l DİYARBAKIR C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle