Katalog

KULTUR 12 [email protected] ‘Anons’a Venedik’ten ödül Yönetmen Mahmut Fazıl Coşkun imzalı “Anons” filmi, 75. Venedik Film Festivali kapsamında İtalyan Ulusal Gazeteciler Birliği ve Venedik Güzel Sanatlar Akademisi’nden En İyi Akdeniz Filmi ödülünü kazandı. Akademi, ödül gerekçesini “Yenilikçi sinematografi EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: eMİNE BİLGET si, şaşırtıcı derecede iyi ayarlanmış anlatımıyla yeni bir Akdeniz komedisi yaratıyor” şeklinde açıkladı. Ayrıca, aralarında “Anons”un da yer aldığı filmlerin yarıştığı Orizzonti bölümü ödülleri, bu akşam gerçekleşecek kapanış töreninde sahiplerini bulacak. Cumartesi 8 Eylül 2018 Akbank Caz Festivali başlıyor Türkiye’nin en uzun soluklu festivallerinden biri olan Akbank Caz Festivali, 28. kez cazseverlerle buluşuyor. Jehan Barbur Bu yıl 1728 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek 28. Akbank Caz Festivali’nde caz müziğinin önemli temsilcilerinden Jamie Cullum, Till Brönner Septet, The Bad Plus, Avishai Cohen Quartet, Tarkovsky Quartet gibi sürpriz isimler sahne alacak. Organizasyonu ve içerik programlaması Pozitif işbirliğiyle gerçekleştirilen festival, 12 gün boyunca; “Ustalara Saygı”, “Festivale Özel”, “Cazda İngiliz Çıkartması”, “Güçlü Nefesler”, “Caz ve Ötesi”, “Sihirli Eller”, “Fransız Rüzgârı”ndan oluşan yedi ana temanın yanında; “Caz Saat”, “Liselerde Caz”, “Kampüste Caz” ve “Atölyeler” ile toplam 11 kategoride gerçekleşecek. 1991 yılından 2013’e kadar festivalin direktörlüğünü yapan Mehmet Uluğ Ceyl’an Ertem anısına bu yıl 5. kez düzenlenecek özel gecede Türkiye cazının önemli isimlerinden Aydın Esen Group ve Can Kozlu ağırlanacak. Aydın Esen ve Can Kozlu ilk 3 parçada birbirine eşlik edecek. Festivalde ayrıca Ceyl’an Ertem, Islandman, Jehan Barbur ft. Fırat Tanış, Birsen Tezer gibi yerli isimler de yer alacak. ‘Kitle artıyor’ Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, uzun soluklu ve sürdürülebilir kültür sanat projelerine destek veren Akbank’ın tam 28 yıldır Caz Festivali’ni ilk günkü heyecanı ve coşkusuyla sanatseverlerle buluşturduklarına dikkat çekti ve ekledi: “Caz müziğini geniş kitlelerle tanıştırma ve genç cazcıları keşfetme misyonuyla İstanbul sınırları içinde kalmayan Akbank Caz Festivali’nin, Anadolu’da da heyecanla beklenen bir festival haline gelmesinden mutluluk duyuyoruz. Cazın farklı renklerini müzikseverlerle buluşturan Akbank Caz Festivali’ni gittikçe artan izleyici kitlesi ile buluşturmaya önümüzdeki yıllarda da devam edeceğiz.” ‘37 mekânda 37 konser’ 28. Akbank Caz Festivali’nde Cemal Reşit Rey Konser Salonu, Akbank Sanat, Babylon, Volkswagen Arena, The Badau, Caddebostan Kültür Merkezi, Moda Sahnesi, Uniq Hall, Summart Sanat Merkezi, Nardis ve Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nin de bulunduğu 37 ayrı mekânda 37 konser, 3 söyleşi, 16 atölye düzenlenecek. Festival 100’den fazla müzisyeni ağırlayacak ve “Kampüste Caz” ile 9 farklı şehre (Edirne, Çanakkale, İzmir, Muğla, Eskişehir, Ankara, Kayseri, Mersin ve Adana) taşınacak. Ayrıntılı bilgi: www.akbanksanat.com ve www.akbankcaz.com. Dünyayı kurtaran adam: Jack Ryan Amazon yapımı 8 bölümlük dizi ‘Tom Clancy’s Jack Ryan’ daha önce sinemada maceralarını izlediğimiz CIA analisti Jack EMRAH KOLUKISA Ryan’ın yeni bir İslami terör tehdidiyle mücadelesini anlatıyor Gerçi bizim için Dünyayı Kurtaran Adam tek ve biriciktir ve onu da kim seye yedirmeyiz ama bundan ön ce sinemada defalarca karşımıza çıkan ve çıktığı döneme gö re farklı ‘belalar’la boğuşan Jack Ryan’ın dizi formatındaki ilk macerasını da görmezden ge lemezdik doğrusu. Önceki Jack Ryan’lara dair kısa bir toparla mayı ayrıca sunuyoruz zaten, meraklısı inceleyebilir, biz daha çok başrolünü John Krasinki’nin üstlendiği en son kahramanımı za ve onun Ortadoğu, Türkiye ve Fransa’yı da kapsayan faaliyetle rine bir göz atalım. Ah şu iyi niyetim yok mu? Afganistan’da görevli bir de niz piyadesiyken her ne olduysa CIA’da masa başı göreve atanan mali analist Jack Ryan, bölümler ilerledikçe anlıyoruz ki, tipik bir iyi niyet kurbanı. Kendisi, sıcak çatışma bölgesinden bir grup insanın kurtarılması sıra lümü Türkiye topraklarında geçiyor. Usama bin Ladin benzeri bir terörist olan Musa bin Süleyman’ı yakalamak ve planladığı sofistike terör saldırısını önlemek amacıyla ikide bir uçağa atlayıp soluğu Ortadoğu’da hadi bırakın yapmayı, bir kelam dahi etmemeleri nasıl bir çarpıklıktır, onu düşünelim biraz da. Tamamı 8 bölümden oluşan “Tom Clancy’s Jack Ryan” daha önce benzer sularda seyreden “Homeland” ya da “The Lo Dünden bugüne Jack Ryan sında yaşanan bir helikopter ka (bazen de Paris’te) alan Jack oming Tower” (bu sonuncuyu l Alec Baldwin “The zası sonucu bir sürü silah arka Ryan ve amiri Greer’in yolu 6. özellikle tavsiye ederim) ile kı Hunt For Red October” daşını kaybetmiş ve bu kazadaki payı yüzünden geceleri gözüne uyku girmeyen biri. Kazadaki payını şimdi burada anlatmayalım ama tamamen kalbinin iyiliğinden(!) kaynaklandığını belirt bölümde Türkiye’ye de düşüyor. Nedenini nasılını çok anlatmayalım ama burada karşılaştığı ve insan ticareti yaptığını anladığımız kirli bir adam olan Tony (ki aslında Numan Acar’ın canlan yaslandığında zayıf kalıyor doğrusu ama nihayetinde sıkılmadan izlenen, aksiyonu dozunda, oyuncu performansları belli bir düzeyi tutturan (ama çok da özel bir şey beklemeyin, kim Tom Clancy’nin yarattığı Jack Ryan karakterini ilk gö rüdüğümüz film “The Hunt For Red October” olmuştu. 1989 tarihli filmde Ryan’ı Alec Bald mekle yetinelim. Buna rağmen dırdığı bir Türk kendisi) ne ka seye ödül, hatta adaylık bile win canlandırı dizi boyunca göreceğiz ki, Jack Ryan hâlâ insan doğasının iyiliğine inanan, ona kötülük edenlere dahi gerektiğinde el uzatan ve yanlışını gördüklerine yum dar işlerine yararsa yarasın dayağı hak eden bir çöplük Jack Ryan için. Bunu da diziyi kötülemek ya da ‘bakın biz Türkleri nasıl kötü gösteriyorlar’ de çıkmaz), herhangi bir karakter üzerine derinleşemeyen (ki bunu yapmak istedikleri bir karakter var ama çok da hedefi tutturamıyorlar kanımca) ama bunu yordu ve adı Sean Connery’den sonra geliyordu. Yani başlangıçta Jack Ryan üzerine bir seri film çekileceğine dair bir plan yoktu ama ruk sallamaktan imtina etmeyen mek için söylemiyorum, zama da fazla dert etmeyeceğiniz bir hem soğuk savaş dönemine bir kahraman. Onunla her yere ve her toplantıya beraber giden amiri James Greer’in (Wendell Pierce) yine bir üst düzey strateji toplantısında Ryan ayağa kal nında (ve hatta günümüzde) biz de kendi sinemamızda ve dizilerimizde başkalarına o kadar çok bunu yaptık ki, konuşmanın anlamı yok. Ama bir sahne sonra yapım. Kariyerine komedilerle başlayan Krasinski’nin nasıl bir Jack Ryan olduğuna ise siz karar vereceksiniz elbette, ama bana sorarsanız Ben Affleck’ten iyi (ki dair gerilim yükü yüksek bir macera anlatan filmin beklenmedik başarısı hem de Baldwin’in yüz kızartmayan performansı Jack Ryan’ı kahraman statüsüne taşıyacaktı. kıp söze girdiğinde verdiği tep sında istediklerini elde edip gi çok büyük bir zorluk yok bu iş ki her şeyi güzel özetliyor aslında: “H..tir.” Dizinin neredeyse tüm bir bö den CIA elemanlarının arkala te) Harrison Ford’dan kötü. Alec rında kalan mülteci dramına da Baldwin ise her rolde olduğu giir herhangi bir şey yapmamaları, bi tam bir kült. l Harrison Ford “Patriot Games” ve “Clear and Present Danger” Jack Ryan bir kahraman seviyesine yükselince l Chris Pine “Jack Ryan: Shadow Recruit” Seride Jack Ryan adını taşıyan ilk film olan “Jack Ryan: Shadow Recruit” öncekilerden farklı olarak ekonomik bir terör kurgusu üzerinden ilerliyor ve Jack Ryan bu kez Amerikan Dolar’ını kurtarmaya soyunuyor. Chris Pine’ın başrolü üstlendiği filmde Jack Ryan’ın pek akıllarda kalıcı bir portreye dönüştüğünü söylemek zor doğrusu ama kamera arkasındaki ismin Kenneth Branagh oluşu (ki filmde de rol alıyor) ve Kevin Costner gibi güçlü bir ikinci ismin varlığı filmi izlenir kılıyor. l Ben Affleck “The Sum of All Fears” Harrison Ford’un artık 60’ına mer diven dayadığı bir dönemde çekilen bir sonraki Jack Ryan filmi “The Sum of All Fears”da (2002) başrolü Hollywood’un bir başka yıldız ismi Ben Affleck devraldı. Sonrasında 12 yıl yeni bir Jack Ryan filmi de çekilmedi. Oyunculuk kariyerinde de çok fazla iniş çıkış yaşayan Affleck az kalsın Jack Ryan’ın sonu oluyordu anlayacağınız. Ama tüm suçu ona yüklemek olmaz, film tüm seride eleştirmenlerin en çok yerdiği yapımdı. onu Hollywood’da taşıyacak ismin de majör bir oyuncu olması gerekiyordu. 1990’lı yıllarda tüm erkek başrollerin ilk gittiği oyuncu Harrison Ford’du ve onun bir projeyle ilgilenmesi ciddi bir gişe geliri anlamına geliyordu. Ford 1992 ve 1994’te iki Jack Ryan filminde birden oynadı ve bu 3P Güz Okulu’nun teması: Sınırlar rolde (ilerlemiş yaşına rağmen) bir hayli başarılı oldu. Her zaman iki arada bir dere Her yıl eylül ayının ilk haftasın cı, farklı disiplinlerden eğiticilerin kat mak olarak belirlendi. İki gün sürecek da düzenlenmesi planlanan 3P kılarıyla psikoloji, psikiyatri, felsefe, oturumlarda yer alan 19 konuşma de kalmış karakterlerde daha başarılı olmuştu zaten ve kendi halinde bir analistken (Psychiatry, Psychology, Philosophy) bilim, sanat, edebiyat, tarih, siyaset, cıdan gazetemiz yazarlarından Kadri olmadık aksiyonlara bulaşan Güz Okulu’nun ilki bu yıl 89 Eylül’de ekonomi, hukuk penceresinden çeşit Gürsel, 9 Eylül’de Selçuk Erez yöne ve kendi sınırlarını zorlamak İstanbul Fransız Kültür Merkezi’nde li boyutlarıyla sınır kavramına ve sı timindeki oturumda “Türkiye’nin bugerçekleştirilecek. Etkinliğin bu yılki nırlara bakmak, gündeme yansıması lanıklaşan sınırları” başlıklı bir konuş zorunda kalan Jack Ryan rolü ona çok iyi oturmuştu. teması “Sınırlar” oldu. Okulun ama olacak bir tartışmaya zemin hazırla ma yapacak. ‘Son Troyalı’nın iskeleti bulundu Çanakkale’deki 5 bin yıllık geçmişe ışık tutan Troya ören yerinde, Doğu Roma dönemine ait ‘son Troyalı’nın iskeleti bulundu. Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, mezarda ayrıca ilk kez, Dardanos Atlısı olarak tanımlanan terakotanın renklendirilmiş haline ve üzerinde parmak izine ulaştıklarını söyledi. Troya Ören Yeri’nde, güney kapısı ile Roma dönemine ait agora bölümünde devam eden kazı çalışmalarında, Doğu Roma döneminde mezarlık olarak kullanılan bir alan tespit edildi. Alanda, Doğu Roma dö nemine ait ‘son Troyalı’nın iskeleti bulundu. Kazı ekibi tarafından titizlikle temizlenerek gün yüzüne çıkarılan iskeletin üzerinde, Troya kutsal alanını ziyaret eden kişilere verilen ya da satılan hediyelik eşya niteliği taşıyan Dardanos Atlısı terakotasının ilk kez renkli olanı bulundu. Üzerinde kırmızı parçacıkları olan eserin, günümüzden 2 bin 300 yıl öncesine ait olduğu belirlendi. Troya Ören Yeri Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, iki aydır devam eden bu sezon kazılarında artık sona yaklaştıklarını söyledi. l DHA İKSV GENEL MÜDÜRÜ Görgün Taner’in Avrupa Kültür Vakfı’ndaki görevi sona erdi İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) Genel Müdürü Görgün Taner, görev süresini tamamlayarak, Avrupa Kültür Vakfı’nda üstlendiği yönetim kurulu başkanlığını Christophe de Voogd’a (Fransa) devretti. Avrupa Kültür Vakfı’nda 2006’dan bu yana danışma kurulunda, 2010’dan bu yana da yönetim kurulunda görev yapan Taner, 2013 yılında vakfın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı üstlenmişti. Paris Siyasi Bilimler Akademisi Tarih Bölümü’nde araştırmacı olan akademis yen Christophe de Voogd, Lahey ve Amsterdam’daki Fransız Enstitüleri’nin direktörlüğü nün yanı sıra iki farklı Fransız kültür bakanının danışmanlığını da yürüttü. On iki yıldır Avrupa Kültür Vakfı direktörlüğünü yürüten Katherine WatTaner son da 1 Ocak 2019 tarihinde emekliye ayrılıyor. Vakfın direktörlüğünü, 15 Kasım 2018 tarihinden itibaren, Open Society Institute (Açık Toplum Enstitüsü) ve Mercator Vakfı’nda çalışmalar yürüten André Wilkens üstlenecek. Oscar’da popülere şimdilik yer yok Bir süre önce Oscar ödüllerini dağıtan Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi artık popüler filmlerin de değerlendirileceği bir ödül kategorisi koyacaklarını açıklamış ve bu karar çokça tartışma yaratmıştı. Akademi yeni bir açıklama yaparak bu konuda geri adım attı ve şimdilik böyle bir kategori konmayacağını duyurdu. Açıklamada “daha geniş bir yelpazede filmlerin ödüllendirilmesi niyetinde kararlı” oldukları vurgulanırken “ödüllerin verilmesine kısa bir süre kala böyle bir ödül kategorisi koymanın vizyona çıkmış filmler için bir zorluk yaratacağı” belirtildi. Akademi CEO’su Dawn Hud son “Yeni bir ödül konmasıyla ilgili çok farklı tepkiler aldık ve bu konuyu daha derinlemesine tartışmaya karar verdik” dedi. Öte yandan ödül töreninin kısaltılması bazı ödüllerin reklam arasında verilmesi gibi yenilikler bu yıldan itibaren uygulama konacak. 91. Oscar Ödülleri töreni 24 Şubat 2019’da verilecek. C MY B