Katalog

Çarşamba 8 Ağustos 2018 haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: EMİNE BİLGET 5 İkinci imza krizi kapıda CHP’de imza restleşmesi resmen sonuçlanmasına rağmen fiilen sürüyor. Muhaliflerin gündeminde yargıya gitmek veya tüzük kurultayı için imza toplamak seçenekleri var CHP’de olağanüstü kurultay isteyen muhaliflerin getirdiği imzaları inceleyen genel merke zin kesin sonuçları açıklamasıyla ku rultay talebinin sayısal olarak yeter siz olduğu ortaya çıktı. Genel merke zin açıklamasına “Üze rimize düşeni yapma ya devam edeceğiz” ve “Tüm seçenekler masa da” karşılığı veren mu halefetin yol haritasında İKLİM ÖNGEL neler olabileceği tartışılıyor. İlk seçenek olarak “kurultay yok” kararı nın yargıya taşınabileceği belirtilirken ikinci ve kuvvetli seçenek olarak da muhalefetin bir kez daha, bu sefer tü zük kurultayı için imza girişimine baş layabileceği konuşuluyor. Kurultay çağrı heyeti, “yargı” ola sılığını kesin dille reddetmesine karşın, delegeler “gidilebilir” diye rek açık kapı bırakıyor. Kulislerde “Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkmaya cağım” diyen Muharrem İnce’nin de seçimden hemen sonra genel başkan lık için harekete geçmesi örneği ve riliyor. Sonucun yargıya gitmesi için 569 delegeden birinin dahi mahkeme ye gitmesi yeterli. İkinci ve daha kuv vetli bir diğer seçenek olarak da tü zük kurultayı dillendiriliyor. CHP tü züğüne göre olağanüstü tüzük kurulta yı için yalnızca beşte bir imza yetiyor. Buna göre 1242 delegesi olan CHP’de 249 delegenin imzası, tüzük kurulta yını olağanüstü toplamak için yeter li. CHP 19. Olağanüstü Kurultayı’nı Kılıçdaroğlu’nun çağrısıyla bu yıl 910 Mart’ta tüzük değişikliği için yapmıştı. Hedef, madde 48 Kulislerde tüzük kurultayına gidilmesi durumunda, muhalefetin özellikle tüzükteki olağanüstü kurultayın düzenlendiği 48. maddenin değiştirilmesini hedef alacağı belirtiliyor. 48. maddede kurultayın gündeminde güvenoyu ve seçimli olağanüstü kurultay olması için delege sayısının yarıdan bir fazlası olan salt çoğunluğun elde edilmesi gerektiği hükmü bulunuyor. Gerek muhalefetten bazı isimler gerekse bazı partililer benzer bir sürecin MHP’de 1 Kasım seçimlerinin ardından yaşandığını anımsatıyor. Meral Akşener ve ekibi MHP tüzüğünde kurultay düzenlemesi yapan 63. maddede değişiklik yapmak için kurultay çağrısında bulunmuş, yeterli imzayı da toplamış ancak genel merkezin kurultay toplamaması üzerine olay mahkemeye taşınmıştı. Mahkemeden kurultay kararı çıkmasıyla toplanan kurultayda, tüzükteki söz konusu maddeyle ilgili değişikliğin yanı sıra gündemde olmayan bazı değişiklikler de yapılmıştı. Bu durum tekrar yargıya taşınınca, yargı bu kez genel merkez lehine karar vermiş, gündemin dışına çıkıldığını belirterek seçimli olağanüstü kurultay maddesinin dışındaki maddelerde değişiklik yapılmasını hukuksuz görmüştü. Ancak parti kulislerinde bu kez delegelerin, partinin daha fazla yıpran Eylemciler arttı Genel merkez önünde kurultay istemiyle toplanan grup, dün de eylemlerine devam etti. “Kurultay isteriz” diyen, Türk bayrakları taşıyan ve İzmir Marşı söyleyen gruptakilerin sayısı dün 30’a ulaştı. ‘Talep MYK değil, kurultay’ Olağanüstü kurultay için imza toplayan çağrı heyetinden Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, beraberindeki bazı çağrı heyeti üyeleriyle parti genel merkezine gelerek, teslim ettikleri imzalarla ilgili yapılan incelemenin detaylarına ilişkin bilgi almak üzere başvuruda bulundu. Yazı işlerine dilekçe verdikten sonra açıklama yapan Tüzün, “630 imza MYK değişikliği için verilmedi, kurultay yapılsın diye verildi. Eğer yerel seçim öncesi MYK değişiyorsa, kurultay da yapılabilir” dedi. Milletvekilleri, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri ile doğal delegeler çıkarıldığında CHP’nin toplam maması için ilk süreçteki kadar imza vermeyebileceği belirtiliyor. Üçüncü seçenek olarak da muhaliflerin 630 imza üzerinden genel merkeze ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik “kurultay çağrısı” yapması yönündeki ısrarların sürdürülmesi, sosyal medya ve sokak kullanılarak eylemlerin artırılması olasılıkları konuşuluyor. Bu kapsamda genel merkez önündeki oturma eylemlerinin sürdürülmesinin yanı sıra imza veren delegelerin kendi illerinden Ankara’ya doğru yola çıkması olasılığı da dile getiriliyor. Ancak bu seçeneğin oldukça zayıf olduğunu belirtiliyor. Kulislerde soru işareti yaratan bir konu da hem genel merkezin hem de Kılıçdaroğlu’nun sessizliğini koruması. Parti kaynakları, parti içi tartışmanın kamuoyu önünde sürdürülmesi durumunda Kılıçdaroğlu’nun da sessizliğini bozabileceğini kaydediyor. l ANKARA 1030 seçilmiş delegesi olduğuna dik çağrı heyeti üyeleri olarak böyle bir ta kat çeken Tüzün, “1030 delegemizin lebimiz söz konusu değil, ancak dele 630’u bizzat notere gidip bu beyanna ge arkadaşlarımız bireysel müracaat ya meyi imzalaşmışsa geriye 400 kişi kal parlarsa bizim de onlara diyeceğimiz mıştır. Bu ne demektir? CHP’nin örgü çok fazla bir şey yoktur” yanıtını verdi. tü, tabanı, seçilmiş kurultay delegesi Tüzün “Tüzük kurultayı için imza nin yüzde 60’ı değişim ve kurultay is toplanacak mı” sorusunu da şöyle ya temektedir” ifadelerini kullandı. nıtladı: “Bir otomobilin 4 lastiğinin Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan 2’si patlamışsa yol alması mümkün Tüzün, “Durumu mahkemeye taşıma değildir. Kurultay delegelerimizin yüz yı düşünüyor musunuz” sorusuna, “24 de 50 artı 1’i zaten imzasını beyan et Haziran seçimlerinde 15 milyon oy al miştir. Ve seçilmiş kurultay delegele mış bir arkadaşımızın kaderi 15 kişi ta rimizin yüzde 60’ı beyan etmiştir. Bu rafından belirlenemez. Bizim tüzüğümüz çağrıya sessiz kalmayacak bir genel gereği en yetkili organımız kurultay de başkanımız vardır, MYK sonrası ge I.nce: Kimse ayrılmasınlegemizdir. Kuşkusuz Sayın İnce ve biz rekli açıklamayı yapacaktır.” Muharrem İnce Twitter hesabından açıklama yapa tı. Kötü yönetimin kendini daha yüksek enflasyon, daha yüksek rak, olağanüstü kurultay için im faiz ve artan döviz kurları olarak za veren delegelerin iradelerine gösterdiğini ve Türkiye’nin re sahip çıktıklarını ve mücadeleyi fah düzeyinin azaldığını vurgula sürdüreceklerini ifade etti. İnce yan İnce, “Kötü bir yönetim var mesajında, “Olağanüstü kurul ve maalesef muhalefet de bu tay için notere giderek imza ve kötü yönetimin bir parçası. Mu sBdddrrıeeliaeümznrsepbeaiknaıcgsrureaeıütrnk,uiğv.dimlseiMteztaan”neüyyegğcvandöaiecnediraneüpleğesşaslıageüzrant.emnhilAldeaieipzrneryıilikçıyemhkiıarkegitrzıvpyeıöienyoprbreorkiidrurvlialilzii.enk.rtdleeenskMüiamuryharremÜnsbıauİsngrltcuyeeenorlidelkakurmeığmhvnneuuaıinlhrmdedeaanfeumleheeğzteafdiaişemnedğitmnaieınrkesodsekiael,noddnmrdişurilnuiaeeğnlrlnveludıammcşerfutaıenezitrlkkaabmyatkaböereeşşin,rkltıaietuçysmetimeenidaduiret. ‘Muhalefet kötü yönetimin parçası’ ni bir alternatif üretilmesini imkânsız hale getirmektedir. Kötü gidişattan kurtulmanın yolu, muhalefetin yenileşerek İnce, Twitter’dan 16 yıllık AKP hükü çözüm odaklı politikalar üretmesinden metinin Türkiye’ye yüklediği ağır mali ve bunları halkımızın önüne koymasın yetlerle ilgili düşüncelerini de paylaş dan geçmektedir” dedi. ‘Tek kişi kaldı, o da susuyor’ CHP Grup Başkanvekili Özel, dolardaki yükselişe yönetim krizinin neden olduğunu söyledi. Özel, Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak’ın kimseye güven vermediğini ve ‘yetersiz’ olduğunu iddia etti Özgür Özel Meclis’te basın toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, dolardaki yükselişe “yönetim krizinin neden olduğunu” söyledi. Söz konusu durumun, “tek kişi sisteminden ve o kişinin atadıklarının piyasalara ve dünyaya güven vermemesinden kaynaklandığına” işaret eden Özel, “Dış politikadaki hatalar, yanlış pozisyon tutmalar, lüzumsuz didişmeler Türkiye ekonomisini bu kadar kırılgan hale getirdi” dedi. 2001’deki krizde, dolara karşı günde yüzde 46’lık kayıplar olmadığını, Türk ekonomi tarihinde ilk kez böyle kayıplar yaşandığına işaret eden Özel, “2001 krizinde toplam kayıp yüzde 40’ı biraz geçiyordu. Bugün geldiğimiz noktada, dolar karşısında Türk Lira’sının kaybı yüzde 40’a gelmiş, yani 2001 krizine dayanmış noktada” görüşünü dile getirdi. Parlamenter sistem döneminde, “Ekonomiyle ilgili çok bakanlık var, çokseslilik oluyor, tek el den yönetilemiyor” denilerek yeni sistemle çok sesin, ortak aklın ortadan kaldırıldığını belirten Özel, şöyle konuştu: “Şimdi ses çıkarabilecek bir tek kişi var, onun da sesi çıkmıyor. Daha doğrusu lügatı tükendi. Çünkü ekonomi yönetiminde güven son derece önemli. Kimin konuştuğu ve ne konuştuğu önemli. Bugün ekonomi yönetiminin emanet edildiği Berat Albayrak’a kimse güvenmiyor.” Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın makroekonomi konusunda “akademik bir yetersizliğinin bulunduğunu” belirten Özel, Albayrak’ın bu konuda 6 ay süre ile ders aldığını da anımsatarak “Türkiye, bir damadın özel dersle yetiştirilmeye çalışıldığı bir bakanlık tarafından yönetiliyor. Oysa bu ülkenin ekonomisinin yönetilmesi için bize o dersi alan değil, hiç değilse o dersi verenin gelip ekonomide söz sahibi olması lazım. Bugün kifayetsiz bir muhterisin, ‘Onu da ben yaparım, bunu da ben yaparım’ diye düşünerek getirildiği bir makamda kendi yetersizliğinin ülkeye bedel ödettiği bir süreci yaşıyoruz” diye konuştu. ‘Çamlıca muhtarı...’ “Ekonomi bu haldeyken büyük usta Erdoğan ne yapıyor acaba” diye soran Özel, şunları söyledi: “Gördüğüm yerde, her şeyin başındaki tek adam değil, Çamlıca muhtarı var. Bir gün Çamlıca Camisi’ni geziyor, bilgi alıyor, diğer gün Çamlıca vericilerini inceliyor. Bir tane ekonomiyle ilgili piyasalara huzur, güven verecek, rahatlatacak ve ülkedeki insanlara bedel ödetmeyecek tedbiri alma iradesinin arkasında durmuyorlar.” ABD’nin İran’a yaptırımlarıyla ilgili olarak da Özel, Türkiye’nin, İran’a yönelik yaptırımlar konusunda soğukkanlı bir arabuluculuk yapması gerektiği görüşünü dile getirdi. l ANKARA / Cumhuriyet MYK ‘affını’ isteyecek CHP’deki gerilime son vermek isteyen Kılıçdaroğlu’nun MYK değişikliği yapması bekleniyor. MYK, liderin elini rahatlatmak için bugün görevden çekilecek İKLİM ÖNGEL CHP’de muhalefetin topladığı imzalar ve kurultuy konularındaki tartışmalar sürerken, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun bundan sonraki en önemli adımının MYK değişikliği olduğu konuşuluyor. 24 Haziran seçimlerinin hemen ardından toplanan MYK’de kurmaylar Kılıçdaroğlu’na istediği zaman görev değişikliğine hazır olduklarına dair mesaj vermişti. Artan parti içi tartışmalar yüzünden kurmaylar bugün kendi iradeleriyle, Kılıçdaroğlu’nun elini rahatlatmak üzere ve “Genel Başkan’a desteğimiz tamdır” diyerek görevlerinden çekilecekler. Bu çekilmeleri bekleyen Kılıçdaroğlu’nun yapacağı değişiklikle örgütten tepki çeken bazı isimleri MYK’den alacağı, bazı birimleri birleştireceği ve 17 olan genel başkan Yardımcılığı sayısını 12’ye düşüreceği belirtiliyor. Yeni MYK’de yerel seçimlerde belediye başkanlığı hedefi olanlara yer verilmeyebileceği belirtilirken Seyit Torun, Ünal Çeviköz, Haluk Koç, Faik Öztrak, Gamze İlgezdi’nin görevlerine devam edeceği, yeni görev alabilecek isimler arasında da İstanbul Milletvekilleri Oğuz Kaan Salıcı, Yunus Emre, Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ve Hakkı Süha Okay’ın olacağı konuşuluyor. Kılıçdaroğlu’nun oluşturacağı yeni MYK için “başarı ve denge MYK”si olacağı yorumu yapılıyor. Kulisler ise MYK değişimi konusunda da ikiye bölünmüş durumda. Parti içi tartışmalarda tansiyonu düşürmek için Kılıçdaroğlu’nun yenilik yapmasının şart olduğunu savunanlar olduğu gibi, bir kesim de Kılıçdaroğlu döneminde bugüne kadar birçok MYK değişikliğinin yapıldığını, 119 farklı ismin MYK’de yer aldığını belirterek, asıl gerekenin yapısal değişiklikler olduğuna, MYK değişikliğinin çare olmadığına vurgu yapıyor. CHP’de Kılıçdaroğlu döneminde kurultay olmadan yapılan ilk değişiklik 2011 genel seçimlerinden sonra, ikincisi ise 2014 yerel seçimlerden sonra gerçekleşti. Kılıçdaroğlu’nun iradesini MYK değişiminden yana kullanması durumunda kendi döneminde MYK 3. kez kurultay olmaksızın değişmiş olacak. l ANKARA İYİ Parti’den ‘kur’ uyarısı İYİ Parti Genel Sekreteri ve Parti Sözcüsü Aytun Çıray, Başkanlık Divanı toplantısının ardından değerlendirmelerde bulundu. Ekonomi ve döviz kurundaki gidişata ilişkin Çıray şunları söyledi: “AKP Hükümet’inin Yatırım Programlarında 20182020 yılları için belirlenen kurlarda bugün itibarı ile 2020 için öngörülen 4.02 TL’lik hedef aşmıştır. Yani Türk Lirası yılbaşından bu tarafa yaklaşık yüzde 44 devaüle olmuştur. Bu ne anlama gelmektedir? TÜİK’in hesaplama oyunları ile 10 bin 597 olarak açıklanan fert başına düşen milli gelir 4 bin dolar erimiş, Türkiye ekonomisi ise 320 milyar dolar küçülmüştür. İyi olursa bizden, kötü olursa dış güçlerden, diyorlar. Sanki AKP iktidara gelinceye kadar dış güçler yokmuş gibi. Türk milleti her zaman dış güçlere karşı birlik içinde olmuştur, yine olur. Esas olan dış güçlerin etkilerine karşı sizin hazırlıklı ve güçlü olup olmadığınızdır” ifadelelerini kullandı. Çok büyük israf yapıldığına da dikkat çeken Çıray, “En çarpıcı örneği; milletimizden yastık altı paralarını çıkarmaları istenirken ve bütçe kısıntısına gitme zorunluluğu varken Erdoğan’ın 300 odalı yazlık saray yaptırması ve Ankara’daki Sarayı da orijinal planın dört misline büyütmesi. Türkiye süratle büyük bir ödeme krizine düşmek üzere. Sonuçta hızla tedbir alınmazsa eğer, borç yapılandırma talebiyle bankaların kapısına dayanan firmaların sayısı artacak ve bankaları da 2001 krizini andırır bir şekilde bir likidite kriziyle karşı karşıya bırakacaklardır” dedi. l ANKARA /Cumhuriyet ‘Daha yeni başlıyoruz’ İYİ Parti’nin 12 Ağustos’ta yapacağı ve Meral Akşener’in tek aday gösterileceği olağanüstü kurultayın ana sloganı “Daha yeni başlıyoruz” olarak belirlendi. Kurultayda, demokrasi vurgusu yapılacağı belirtildi. ATO Congresium’da yapılacak kurultayda, hükümetin yanlışlarına işaret edilecek ve yapılması gerekenler anlatılacak. C MY B