Katalog

Pazar 3 Haziran 2018 kültür 16 EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: İLKNUR FİLİZ ‘Biz de kendi mecburi hizmetimizi yapıyoruz’ TELEVİZYON 09.00 İşimiz Estetik 10.00 Hafta Sonu 11.05 Şeffaf Oda 12.55 Spor Bülteni 13.20 Teknoloji Her Yerde  14.10 Yeşil Doğa 18.00 Ana Haber 20.00 Başka Bir Dünya Mümkün 22.00 Gündem Özel 02.00 Gece Haberleri 08.00 Hafta Sonu Sabah 11.00 Enver Aysever ile Ayrıntılar 13.00 Haber Bülteni 17.00 Yerel Gündem 18.00 Sinevizyon 19.00 Haber Bülteni 21.00 Zamanın Ruhu 00.00 Hafta Sonu Haber Alternatif rock grubu Pinhani, yeni şarkıları ‘Peki Madem’in müjdesini ilk Cumhuriyet’e verdi. Grup üyeleriyle Türkiye turnesini, müziklerini ve güncel konuları konuştuk Pinhani, şubat ayında çıkardığı “10 Türkü” albümünden sonra mayıs ayının başın da da “Kendinden Usandır ma” isimli teklilerini yayım ladı. Grup, bahar ayını Türkiye’nin dört bir ya nında verdi ORHUN ATMIŞ ği konserlerle geçirirken 8 Haziran Cu ma günü de en sevdikleri gruplardan olan Travis’in ön grubu olarak Zorlu PSM’de sahneye çıkacak. Bir ara ya geldiğimiz grup üyeleri Sinan Kaynakçı, Selim Ay dın ve Eray Polat; verdikle ri konserlerden, müzik dün yasından ve güncel mese lelerden bahsettiler. Olduk ça keyifli geçen söyleşide grup üyeleri, 1 ay içerisinde yayımlanacak Melis Daniş mend düetinin müjdesini de ilk kez Cumhuriyet’e verdi. ‘Mecburi hizmet’ n Yakın geçmişte büyük bir turne düzenlediniz. Gitmediğiniz ne kadar şehir kaldı? Sinan Kaynakçı: 45 tane şehir kaldı: Gümüşhane, Bitlis, Hakkâri, Bilecik, Çankı Melis Danişmend’le düet şarkı Grup üyelerine gelecek projelerini sorduğumuzda, daha önce hiçbir yerde dile getirmedikleri “Peki Madem” isimli yeni teklilerinden bahsettiler. Hatta röportaj sonrası şarkıyı dinletip fikir aldılar. Sinan Kaynakçı şarkı hakkında, “Şimdi yeni bir kaydımız var Melis Danişmend’le. Demosunu kaydettik. Onu da önümüzdeki 1 ay içerisinde tamamlayıp yayımlamayı düşünüyoruz. Güzel de bir şarkı, içimize sindi” diye konuştu. Selim Aydın da şarkının kliple beraber dinleyiciyle buluşacağının müjdesini verdi. ‘Halka gözdağı’ n Son olarak söylemek istedikleriniz var mı? S.K: Hapishanede ömrünün bir kısmını geçiren tüm Cumhuriyet ya zarlarına geçmiş olsun diliyoruz. Hepsinin hak ettikleri şekilde yargılanmalarını ve haksızlığa uğramamalarını diliyoruz. Ayrıca hiç kimsenin de yazdığı bir yazıdan dolayı eleştirmenin ötesinde ceza almadığı bir Türkiye olmasını temenni ediyo ruz, tüm gazeteciler için. (Ezhel hakkında) Hapis cezasının fikri eserlerle ilgili bu kadar kolay uygulanmamasını diliyoruz. Bu hepimiz için cesaret ve onur kırıcı bir durum. Kimsenin bu duruma düşmesini istemeyiz. Hem sanatla ilgili yapılan uygulamalara hem de gazetecilerle ilgili yapılan uygulamalara... Gazetecilere yapılan da diğer gazetecilere verilen bir gözdağı. Bu sayede basın zapturapt altına alınmış oluyor. Dolayısıyla halkın bir şeyleri öğrenmesi, haber alma özgürlüğünü kısıtlamış oluyorsunuz. Oysa sanatçılara yapılanlarda hem sanatçılara gözdağı verilmiş oluyor hem de halka da “Sanatçılar dahi öyle her istediğini söyleyemez” diyerek halka da gözdağı vermiş oluyorlar. Bu bakımdan bu durumu ve bunun bir an önce son bulmasını di liyoruz ve talep ediyoruz. rı. Geri kalanlar tamam. n Nasıl tepkiler geliyor kimsenin gitmediği şehirlere gittiğinizde? S.K: Müteşekkirler. Selim Aydın: Katılım güzel... S.K: Şırnak’ta özellikle çok güzel bir katılım vardı. Yani her şehirde bir katılım var ama Şırnak’ta zaten şehrin merkezinde insan kalmamış olduğu için... Buna rağmen içerisi doluydu. Bütün ilçelerinden, köylerinden akın akın insan geldi. Hem oranın yerlisi hem de orada öğretmenlik, doktorluk yapan insanlar geldi. Mesela, Şırnak’ta bir din leyicimiz söylemek istediğini heyecandan söyleyemeyip mektupla ulaştırdı. Biz gelmeden ağlamaya başlamış zaten. Çünkü Şırnak’ta yıllardır hiçbir şey olmamış. Bizden daha büyük gruplar var ama onun en sevdiği grup bizmişiz. Hiçbir şey olmayan şehre senin en sevdiğin grup geliyor, bence büyük bir olay. Yani bir zamanlar Metallica’nın buraya gelmesinin verdiği etki olmuş o kızın üzerinde. Biz de Metallica ilk geldiğinde inanamamıştık. S.A: Herhalde bir sonraki konser yine biz olacağız. S.K: İşte zaten buraya da yine Metallica geldi ya... (Gülüyorlar) Eray Polat: Çok ilginç bir şey söyleyeceğim. Cizre’ye bir tane “blues” grubu gitti bizden sonra. İki hafta sonra falan. n Niye öyle peki? Neden bir daha siz olursunuz sadece? S.A: Umarız ki olmayız tabii de yani... İnşallah biz yine gidene kadar bir 10 konser daha olur. S.K: Cem Adrian güzel geziyor oralarda, onun öyle bir hizmeti var. Bu ara ADAYLAR NUMBER1’DA lar Manuş Baba oralarda geziyor. Bu mentalitede çok fazla müzisyen yok. Hatta bizim bir organizatörümüz var, bize oralarda konserleri ayarlayan, o da Kilisli. Bu konuya çok duyarlı. Hakkâri’den aradılar bir gün, çok sembolik fiyat verdik konser için. Dedim “Diğer ekipler acaba indirim yapıyorlar mı Hakkâri’den arandıklarında”, “Ağabey, fiyat bile vermiyorlar ki” dedi. Direkt reddediyorlarmış. Herkes değildir tabii ama... Yani herkes kendince endişeleniyordur. Güvenlik nedeniyle. Haklı bir gerekçe ama bir yandan da oralara da birilerinin gitmesi lazım ki oralar da normalleşsin. Sadece asker göndermekle olmaz. Zorunlu hizmet olarak siz doktorunuzu gönderiyorsunuz, öğretmeninizi gönderiyorsunuz ama müzisyeni göndermi ruz. Kendimizi gerçekleştirmeden önceki dönemde yazılan şarkılarda da aynı umut var bence. Bu biraz dünyaya bakış açınla alakalı. Ben, “Lanet olsun böyle dünyaya” diye şarkı yazmaktansa, “Bir problem varsa düzeltelim” şarkısı yazmayı, çözüm öneren olmayı tercih ediyorum. Ama bizim Türk toplumunun arabesk yaşam biçiminde sorunları konuşmak, “Dünya çok kötü, onun için ben böyleyim” konulu şarkılar daha çok tutuyor. “Dünya çok kötü, bu yüzden şunu yapmak lazım” diyen şarkılar o kadar insanın hoşuna gitmiyor. Çünkü onu yapmak için bir çabaya ihtiyaç var. O enerji herkeste yok. Ama o enerjiyi arayan insanlar da var. Bu insanlar da bizim müziğimizi dinlediğinde arkalarından ufak bir destek hissediyorlar. Bizim kon yorsunuz. Müzisyenin onu ken serlere gelmek de onlar için aydisinin akıl edip gitmesi gereki nı şeyi ifade ediyor. yor. Biz de kendi mecburi hizmetimizi yapıyoruz bir çeşit. E.P: Geçen, Bursa konserinden sonra biri mesaj atmış, Gençler soruyor, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ‘Hep pozitifiz’ n Genelde umut verici şarkılar yazmayı mı tercih ediyorsunuz? S.K: Görece, insanlara göre daha güzel bir hayatımız var. Çok şükür. Bu yansıyor zaten müziğe. Dünyaya pozitif bakınca başına pozitif şeyler geliyor, pozitif şeyler gelince de pozitif bakmaya devam ediyorsun. Ama ben kendi adıma şanslı olduğumuzu düşünüyorum. “Ağabey niye sürekli yavaş çalıyorsunuz” diye. Düşündüm konseri, yavaş da çalmadık. Ciguli çaldık. İnsanlarda şartlama oluyor demek ki, bu grup böyle falan diye. n “Kavak Yelleri” dizisindeki şarkılar nedeniyle insanlarda bir önyargı oluyor mu? S.K: “Kavak Yelleri”nin jeneriğinde “Hele Bir Gel” çalıyor, Türk müzik tarihinin en kıpır kıpır şarkılarından bir tanesi. Öyle bir tarafımız da var bir yandan. Türk MEHDİ EKER cevaplıyor. ORTAK YAYIN n Ne açıdan? İstediğimiz işi, istediğimiz şartlara yakın bir şartta yapıyoruz ve gün geçtikçe de istediğimiz şartlara yaklaşıyoruz. Hayal ettiğimiz şeyleri elde edebiliyo popüler müzik tarihindeki ilk 78 şarkı... Bence insanlar bizden her şeyi beklemeliler. Bizim başımızın altından her şey çıkabilir. Yavaş da olur, hızlı da olur. Ne yapacağımız hiç belli olmaz... ‘TravIs’in Türkiye bayisi’ n Pinhani’yi hiçbir gruba benzetmek mümkün değil galiba. Sizin kendinizi benzettiğiniz gruplar var mı? S.A: Travis. Zaten zorunluluk oldu yani. S.K: Ben Travis’e çok benzetiyorum, özellikle o solistin seyircilerin arasına dalmasından sonra... Travis’in Türkiye bayisi olalım. E.P: Zaten bizim arka grubumuz olarak çalacaklar. (Gülüyor) ler... Ama bize söylesinler, biz de onu çalmayalım... n Bu kadar sevdiğiniz bir gruptan önce çalma hikâyesi nasıl gelişti? Siz mi istediniz? S.K: Bizi aradılar. Ama bence boşa para verdiler bize yani... Travis zaten salonu aynı fiyata doldururdu, niye öyle bir şey düşündüler bilmiyorum. Bir de 34 tane bilet kaybettiler yani bizi koyarak. Biz de alacaktık. Çok zararları var yani. (Gülüyor). AKŞAM 8 ORTAK YAYIN n Travis’ten önce sahneye çıkacaksınız. Konserde de bir sürpriz olacak mı? Travis’ten bir şarkı söylemek gibi mesela... S.A: Travis şarkılarını Travis’e bırakacağız. Belki onlar bir sürpriz yapar, bizim şarkımızı söyler n Konser öncesi bir araya da gelirsiniz herhalde Travis’le. S.K: İsteriz tabii. Fırsat verirlerse olur. Aynı meşhurlukta bir Türk grubu olsa zor bir araya gelirdik de yabancı grupta geliriz herhalde. Onlar daha rahatlar. 09.15 Adım Adım Sağlık 10.15 Ayrıcalıklı Rotalar 14.15 0’dan 100’e 15.15 Makam Farkı 16.15 Görmeye Devam Et 18.15 Türkiye’nin Seçimleri 19.15 Yaşasın Hayat 20.00 Ana Haber  20.55 Hava Durumu 21.00 Futbolun Fenomenleri 23.00 Haber Bülteni 07.00 Burası Haftasonu 09.00 Haber Bülteni 09.15 Güzel Hayat 10.15 Hayata Renk Kat 11.00 Sevilay Soruyor 13.00 Haber Bülteni 16.45 Spor Bülteni 19.00 Ana Haber  20.00 Ajanda 21.00 Teke Tek 00.00 Haber Bülteni 09.45 Magazin D 13.00 Şule ile Vitrindekiler 14.00 Gelinim Mutfakta 16.00 Dizi: Arka Sokaklar 18.30 Hafta Sonu Haber 20.00 Dizi: Çocuklar Duymasın 00.15 Dizi: Galip Derviş 01.30 Sahur Vakti 04.30 5N1K 07.30 Haber Turu 09.00 Forum 11.00 Haber 11 14.00 Ayna 15.30 Dünya Turu 17.00 Anında Manşet 18.00 Yerel Gündem 19.00 Ana Haber 20.00 Ali Tezel’e Sorun 21.00 Türkiye’nin Yönü 02.00 Forum 08.00 Mesut Yar Sunar Sezon Finali 10.15 Kadınca 12.00 Evdeki Mutluluk 13.15 Dizi: Avlu 16.00 Dizi: İstanbullu Gelin 19.00 Star Haber     20.00 Dizi: Jet Sosyete 23.15 Yerli Film: Takım: Mahalle Aşkına 01.45 Ramazan Bereketi 08.00 Hafta Sonu 10.00 Çocukça 11.00 Eğitime Yolculuk 13.00 Başkent’te Sağlık 15.00 Genç Düşünce 18.00 7 Gün 19.00 Doğru Seçim 19.30 İftara Doğru 20.00 Ana Haber 21.30 Yurdun Sesi 23.00 Türk Düşünürler 00.00 Gece Haberleri 03.00 Sahur Vakti 08.15 Kendine İyi Bak 10.00 Pazar Sürprizi 13.00 Zaman Makinesi 1973 15.15 Çok Aramızda 17.00 Çocuktan Al Haberi 18.45 Ana Haber 20.00 İftar Vakti 20.45 Film: Şangay Şövalyeleri 23.00 Dizi: Çukur 01.45 Sahur Vakti 03.45 Çok Aramızda 08.30 İlker Karagöz ile Çalar Saat 11.15 Dizi: Kadın 13.30 Benden Söylemesi 15.30 Bizim Hikâye 19.00 Ana Haber 20.00 Dizi: Savaşçı 00.15 Dizi: Şevkat Yerimdar 02.00 Sahur Sohbetleri 04.00 Dizi: Adı: Zehra BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Konya’nın Seydişehir ilçesinde, Türkiye’nin en uzun mağaralarından biri. 2/ Önemli tarihsel olgu... Muşmulaya 1 MO L E S K İ N 2 A VU L İ MA L 3 R AMP A AN İ 4 K P EREMEÇ 5 İ LEK RE İ 6 ZON D İ V A 7 ET ÇEV İ R İ 8 TUHA L AUUZ 9 SUR İ NAM benzer bir yemiş. 3/ “Benden gayrısına gönül ve rirsen / ola yolların bağlana dostum” (Pir Sultan Abdal)... Bir geminin başka bir gemiden ya da kıyıdan açılması. 4/ İskambilde bir kâğıt... Kimi Slav ulusla rında “kral, prens” anlamında kullanılan sözcük. 5/ Avrupa’nın ikinci uzun ırmağı... Umutsuzluktan doğan karamsarlık. 6/ Kastamonu’nun bir ilçesi... Derviş selamı. 7/ Kırşehir’in bir ilçesi... Anma, anımsama. 8/ Bir şeyin özünü oluşturan ana öğe... Radyoaktif cisimlerin yaydıkları üç ışından biri. 9/ Isparta ilinde, Türkiye’nin en derin mağaralarından biri. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Tarla, bahçe ya da mandıra kapısı... Tatlı bir çörek. 2/ Batman’ın Hasankeyf ilçesini sular altında bırakacak olan baraj... Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın bir şiir kitabı. 3/ “Git, defol” anlamında argo sözcük... “Bir kez gönül yıktın ise / Bu kıldığın değil” (Yu nus Emre). 4/ Bir zaman birimi... Sakarya ilinde bir ilçe. 5/ İki tarla arasındaki sınır... En kısa zaman süresi. 6/ Çiçektacı... Bir gösterme sıfatı. 7/ Etek ucuna doğru ge nişleyen giysi... Romatizma ağrısı. 8/ Kimi iskambil oyunlarında aynı cins iki karta ve rilen ad... Sarma, kuşatma. 9/ Üzme, sıkıntı verme... Levreğe benzer bir balık. C MY B