15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 2 Haziran 2018 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: SERPİL ÜNAY Ne istedilerse VERMİŞLER! AKP’li Kayseri Büyükşehir Belediyesi, FETÖ davalarında ceza alan iş insanlarına ihale yağdırmış. FETÖ’cülere verilen ihalelerin tarihleri, eski başkan yeni bakan Özhaseki dönemine uzanıyor Cumhuriyet, Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki ile Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik arasındaki ortaklığı kamuoyuna duyurmuş tu. Gazetemiz, Özhaseki ve Çelik’in güneş enerjisi santrallarına alınan imar izinleriyle lisanslar için belediye ve Enerji Bakanlığı’nın seferber olduğunu 16 Mayıs günü manşet yapmıştı. Kayseri’de FETÖ yargılamaları ilginç bir tablo ortaya çıkardı. FETÖ davalarından hapis ce zası alan; İçişleri Bakanlığı’nın gri lis tede aradığı iş insanla rının şirketlerine AKP’li Kayseri Büyükşehir Be lediyesi ile iştiraklerin den ihale yağmış. 3 şir AYKUT KÜÇÜKKAYA ket 20102016 yılları arasında 19 ihalede toplam 20.5 milyon TL al mış. Bu süreçte siyasi isim olarak bir tek eski AKP İl Başkanı yargılandı. O şirketler, aldıkları ihalelerin yılları ve tutarları ile FETÖ soruşturmalarındaki yargılama ayağı özetle şöyle: İtimat Güvenlik Hizmetleri A.Ş.: FETÖ’nün Pensilvanya’daki rehberi Mahmut Yeter Eski Kayseri Sanayi Odası Meclis Başkanı Nurettin Okandan Dönemin GESİAD Başkanı Hamdi Kınaş Kayseri Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Hüseyin Beyhan FETÖ’nün Kayseri imamı olduğu öne sürülen Sıtkı Baş AKP’den istifa ederek 15 Temmuz öncesi yurtdışına kaçan eski vekil Ahmet Öksüzkaya FETÖ’nün Kayseri Emniyet ve adliye sorumlusu olduğu öne sürülen İlhan Miraboğlu FETÖ davasında yargılanan işadamı Eli Ezinç Eski Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Oktay Du rukan Eski Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı olan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki 20102014 yılları arasında 11 ihale aldı. Özel güvenlik hizmeti alımından toplam 3 milyon TL kazandı. Şirkete 20 Mayıs 2016 tarihinde Kayseri Sulh Ceza 1. Hâkimliği’nin 2016/1789 D. sayılı kararıyla kayyım atandı. 24 Ekim 2016 tarihinde şirket TMSF’ye devroldu. Şirketin ticaret sicil kayıtlarına göre, 2005 yılındaki kurucuları Ersin Kıranartlıoğlu ve Fatih Setenci. Kayyım atandığı tarih itibarıyla şirketin ortakları Adem Çelik (124.600 TL) ve Orhan Topçuhasanoğlu (124.400 TL) idi. Ersin Kıranartlıoğlu ve Orhan Topçuhasanoğlu, Kayseri’de yürütülmekte olan FETÖ/PDY davasının sanıkları arasında yer alıyordu. 24 Nisan 2018’de Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, etkin pişmanlıktan yararlanan Kıranatlıoğlu’na, “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan 5 yıl hapis cezası verildi. Kıranartlıoğlu’nun birçok elektrik üretim şirketinde “bürokrasi imamının yardımcısı” olduğu iddia edilen Hazım Sesli ile ortaklıkları bulunuyor. Doğukan İmar İnşaat ve Ticaret Ltd. Şti.: Kayseri Büyükşehir Belediyesi Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı’ndan 2014 yılında 4 milyon 253 bin TL’lik ‘Plan Yapımı Danışmanlık Hizmeti Alımı’ ihalesini aldı. İhale yeni başkan Mustafa Çelik döneminde de devam ettirildi. İmar planı 27 Ekim 201426 Ekim 2019 arasındaki dönemi kapıyor. Şirketin ortağı Rahmi Bıyık’ın, cemaatin önemli işadamlarından Kozaİpek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Akın İpek ile birlikte yurtdışına kaçtığı iddia edildi. TUSKON’a bağlı olarak hizmet veren Anadolu İş Adamları Federasyonu’nun başkanlığını da yapan Rahmi Bıyık, İçişleri Bakanlığı’nın terör suçlamasıyla arananlar sayfasında gri listede bulunuyor. Sompet Akaryakıt ve Gıda Ürünleri San.Tic.: 20122016 yılları arasında 7 ihale aldı. Akaryakıt ürünleri satın alımı ihalerinin toplam tutarı 13.2 milyon TL’yi buldu. Şirket Somyürek kardeşler tarafından 2004 yılında kuruldu. FETÖ/ PDY soruşturması kapsamında, Kayseri 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın iddianamesinde, Sompet Akaryakıt’ın sahibi Fatih ve Suat Somyürek kardeşlerle ilgili olarak, “15 O FOTOĞRAFA NE DEMİŞTİ? Mehmet Özhaseki, Kayseri’de 23 Haziran 1998’den, genel seçimlerde milletvekili adayı olmak için istifa ettiği 10 Şubat 2015’e kadar Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yaptı. 24 Mayıs 2016’da Binali Yıldırım’ın Başbakanlığı’nda kurulan 65. Hükümet’te Çevre ve Şehircilik Bakanı olan Özhaseki, halen bu görevine devam ediyor. 24 Haziran’da AKP’nin Kayseri’deki birinci sıra adayı. Kocasinan Belediye Başkanı olan Mustafa Çelik ise Özhaseki’nin istifasından sonra, 15 Şubat 2015 tarihinde, Büyükşehir Belediye Meclisi’nde yapılan seçimlerin ardından Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Kayseri’de 71 işadamıyla ilgili hazırlanan Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) iddianamesinde, Özhaseki’nin ABD’ye giderek, Fethullah Gülen’i ziyaret ettiği öne sürülmüştü. Soruşturmada itirafçı olan eski AKP Kayseri İl Başkanı Ömer Dengiz, “2011’de bir temel atma töreninde Büyükşehir Belediye Başkanımız Mehmet Özhaseki, Melikşah Üniversitesi’ne yurt yaptırmam konusunda emrivaki bir konuşma yaptı. Bir ai le büyüğüm adına yurt yaptırdım” demişti. Dengiz, 1725 Aralık’tan sonra da Özhaseki’nin FETÖ’cülerle görüşmeye devam ettiğini öne sürmüştü. Aynı davada şüphelilerden eski Kayseri Sanayi Odası Meclis Başkanı Nureddin Okandan da ifadesinde, 2011’de Kayseri Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde yaptıkları Amerika gezisi ile ilgili olarak, “Amerika seyahatinde yarım saatliğine Gülen’i heyet olarak ziyaret ettik. Ekipte Mehmet Özhaseki, Hamdi Kınaş, Ali Ezinç, milletvekili Ahmet Öksüzkaya vardı” demişti. İşadamı Okandan yargılandığı davada, Özhaseki’nin, bazıları tutuklu, bazıları da firari durumda olan FETÖ’cülerle ABD’de çektirdiği fotoğrafı mahkemeye sunmuştu. Okandan’ın iddiasına karşın, Özhaseki, “Belediye meclis kararıyla Kuzey Karolina’yla ‘kardeş şehir’ protokolü imzalamıştık. Bizi davet ettiler. 2012 yılında da Karolina’ya gittik. Fotoğrafı New York Central Park’ta çektirmiştik. Sanki ben Pensilvanya’ya hocaya gitmişim gibi sunuyorlar. Bu durum beni derinden yaralıyor” yanıtını vermişti. Temmuz 2016 gecesi yaşanan darbeye teşebbüs eylemi sırasında ortağı olduğu şirkete bağlı akaryakıt istasyonunda örgütten aldığı talimatla benzin ve motorin satışı yapmamak suretiyle halk arasında kargaşaya neden olmaya çalıştığı, bu eylemiyle darbeye teşebbüs edenlerin eylemlerine destek verdiği, bu şekilde çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk gösteren eylemleri ile Silahlı Terör Örgütü Üyesi olduğu” suçlaması yöneltilmişti. Kayseri 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 8 Mart 2018 tarihli karar duruşmasında mahkeme heyeti tutuklu sanık işadamı Fatih Somyürek’i ‘silahlı terör örgütü üyeliği suçundan’ 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırarak tahliye ederken, kardeşi Suat Somyürek’in ise aynı suçtan istinaf yolu açık olmak şartıyla 7 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi. Her Enerji ve Çevre Teknolojileri Elektrik: 2011 yılında şehir çöplüğünün düzenleme işini aldı. Dönemin Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, Ekim 2014’te, düzenli depolama alanında kurduğu tesisle elektrik üretimi ya pan ve jeneratörlerin soğutma suyu ile de seraları ısıtarak domates üreten HER Enerji’nin üretim alanlarını gezerek bilgi aldı. Nisan 2015’te Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ne ait “Düzenli Depolama Tesisi ve müştemilatındaki katı atıkların bertaraf edilmesi ve her türlü masrafları ihale alıcısı tarafından karşılanmak üzere 10 yıllığına işletilmesi amacıyla düzenlenen” ihaleyi aldı. Firma ortaklarından Ersin Kıranartlıoğlu Kayseri’de yürütülmekte olan FETÖ/PDY davasının sanıklarından birisi. Bir dönem, Burç Eğitim Kültür ve Sağlık Vakfı Mütevelli Heyeti’nde de bulunan Kıranartlıoğlu’nun “bürokrasi imamının yardımcısı” olduğu iddia edilen Hazım Sesli ile birçok elektrik üretim şirketinde ortaklığı bulunuyordu. Bu enerji şirketlerinden birisi de HER Enerji. 2009 yılının aralık ayında Aydoğanlar, Sesli ve Kıranartlıoğlu grupları tarafından İstanbul’da kurulan HER Enerji’nin yönetim kurulunu, uzun süre Refik Aydoğan, Hazim Sesli, Ersin Kıranartlıoğlu oluşturdu. 2015 yılında Hazim Sesli yönetim kurulundan istifa etti. 1 Şubat 2017’de Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı ile şirket ortağı Hazim Sesli ve Mehmet Sesli’nin paylarına kayyım atandı. Bayraktar: Siyasi ayak yokmuş! 20162017 dönemi CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Serdar Bayraktar, Kayseri’deki FETÖticaretsiyaset ilişkisini gazetemize şöyle değerlendirdi: “Kayseri’de bunca olay yaşanırken, eski AKP il başkanı dışında (o da geçen günlerde beraat etti) FETÖ ile ilgili siyaseti ilgilendiren hiçbir işlemin yapılmamış olması dikkat çekicidir. Soruşturma ve kovuşturmanın ana ekseninin işadamları olması, işadamlarından aynı durumda olmalarına karşın siyasi ilişkileri ve ortaklıkları sorun oluşturabilecek olanların soruşturma ve kovuşturma dışı bırakılmasının üzerinde bir kez daha oturup düşünülmeli.” Özhaseki Küçükkaya’ya dava açtı Bakan Özhaseki, Kayseri’de halefselef olan Bakan Özhaseki ile Belediye Başkanı Çelik’in ortak enerji şirketi olduğunu ortaya çıkaran Haber Koordinatörümüz Aykut Küçükkaya’ya dava açtı. Özhaseki, 30 Nisan3 Mayıs 2018 tarihleri arasındaki haberleriyle ilgili Küçükkaya’dan 20 bin TL tazminat talebinde bulundu. Dava Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülecek. Skandal tazminat kararı bozuldu Taşyapı’nın Kadıköy Belediyesi’ne açtığı davada, Bölge Adliye Mahkemesi’nin verdiği 44 milyon TL’lik tazminat kararını bozan Yargıtay, davanın idare mahkemesinde görülmesi gerektiğini belirtti HAZAL OCAK Taşyapı’nın Kadıköy Belediyesi’ne, projesinin “hukuka aykırı ve keyfi eylemlerle” durdurularak zarara uğratıldığı gerekçesiyle açtığı tazminat davasına Yargıtay son noktayı koydu. Yargıtay, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin belediyenin şirkete 44 milyon 159 bin 487 lira tazminat ödemesini hükmeden kararı oybirliği bozarak davanın idare mahkemesi tarafından görülmesi gerektiğine dikkat çekti. Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, “Halkın üzerine bas kı yapmak istiyorlar. Yargıtay’ın kararı doğru bir karar. Kadıköylülerin haklarının korunmasıdır” dedi. Taşyapı, Kadıköy Belediyesi’ne, Four Winds projesini “hukuka aykırı ve keyfi eylemlerle” durdurarak kendisini zarara uğrattığı gerekçesiyle 5 milyon TL maddi, 1 milyon TL de manevi tazminat davası açmıştı. Bilirkişi ise ilginç bir rapora imza atarak Taşyapı’nın “169 milyon 237 bin dolar zarara uğradığını” tespit etmişti. Raporda 2007 ve 2010 yılları arasında 30 aylık süre içinde inşaatın tamamlanamamasından Kadıköy Belediye Baş kanlığı sorumlu tutulmuş, “basında çıkan olumsuz yazılar nedeniyle satış yapılamadığına” da değinilmişti. Bu rakam Kadıköy Belediyesi’nin 2016 bütçesi olan 450 milyon TL’yi de (yaklaşık 150 milyon dolar) aşıyor. İstanbul Anadolu 6. Asliye Hukuk Mahkemesi de şirketi haklı bularak ilçe belediyesinin 101 milyon 859 bin 43 TL maddi tazminat ödenmesine karar vermişti. Kadıköy Belediyesi istinaf yoluna giderek karara itiraz etti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi de Kadıköy Belediyesi’nin istinaf başvurusunu kısmen kabul etti. Şirketin manevi tazminat talebi reddedildi ancak maddi tazminat talebi kısmen kabul edilerek toplam 44 milyon 159 bin 487 TL’nin dava başlangıç tarihinden itibaren faiziyle şirkete verilmesine 10 Nisan’da oyçokluğuyla karar verildi. Dava Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’ne taşındı. Oybirliğiyle Yargıtay 13 Mart’ta oybirliğiyle davanın “idare mahkemelerinde” görülmesi gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararını bozdu. l İSTANBUL haber 11 Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca... Ukrayna gizli servisinin (SBU) kendisinin düzenlediğini ifşa ettiği muhalif Rus gazetecinin bir cinayete kurban gittiği yalan haberi, gerçekten hazırlanan böyle bir suikastı açığa çıkarmak için mi yapıldı? Bir gün önce evinin girişinde sırtından üç kurşunla vurulup öldürüldüğü resmen ilan edilen Arkadi Babçenko ’nun ölümü ile ilgili bilgi almak için toplanan gazetecilere, muhalif Rus gazeteciyi karşılarına çıkaran Ukrayna başsavcısı ve SBU yöneticileri, kurdukları bu tuzak sayesinde Babçenko’yu öldürmek üzere emir almış iki Ukraynalıyı ve siparişi veren bir Rus ajanını yakaladıklarını ilan ettiler. Ama olayın detayına inince, yakalananlardan birinin bu işi kırk bin dolar karşılığı yapmaya hazırlandığı ama şimdi itirafçı olduğu ve SBU’nun bir aydır bu operasyona hazırlandığını başsavcı iddia etmekle yetindi. Bu durumda, velev ki suikast hazırlığı doğru, böyle bir senaryoya ihtiyaç var mıydı sorusu akla geliyor. İzlendikleri belirtilen bu kişileri, eyleme geçmediklerine göre, teşebbüs halinde yakalamak için böyle bir senaryonun getirisi ne olabilir? Yoksa amaç Kırım’ı ilhak eden, Ukrayna’nın Donbas bölgesinde ayrılıkçı bir yönetim kurdurtan Rusya’ya karşı düşmanlığı körüklemek mi? Ama bir gün sonra ortaya çıkacak böyle bir yalanın tam tersi etki yaratacağını önceden kestirmek zor olmasa gerekir. Ukrayna güvenlik kuruluşları resmi “fake news” üreterek Ukrayna yönetiminin zaten şaibeli olan güvenilirliğine öldürücü bir darbe vurdular. Babçenko ile çalışmış Rus gazeteciler, onun bu oyuna alet olmayı kabul ederek, gazetecilere karşı olan güvensizliği arttırdığını esefle ifade ediyorlar. Sınır Tanımayan Gazeteciler’in Genel Sekreteri Christophe Deloire , Ukrayna gizli servisinin ve gazetecinin “nedeni ne olursa olsun” gerçekle böyle oyun oynamalarının üzücü ve düşündürücü olduğunu belirtti. Avrupa Gazeteciler Federasyonu “kamuoyunun manipüle edilmesini kabul edilemez” bulduğunu açıkladı. Düzenlenen senaryonun Ukrayna’da bugüne kadar öldürülen birçok Putin muhalifi ile ilgili algıya da gölge düşürdüğünü ilave etmek gerekiyor. Bu cinayetlerin çoğunun katili bulunmadı. Ukrayna gizli servisinin bunların bir kısmının üzerini örtmek istediği iddia ediliyordu. Babçenko ise amacının hayatta kalmak ve ailesinin hayatını güvenlik altına almak olduğunu söylüyor. “İlk düşündüğüm buydu. O anda gazetecilik ilkeleri düşündüğüm en son şeydi” diyerek “gazetecilik polislik değildir” diyen, Rusya’yı bir yıl önce terk etemeden önce birlikte çalıştığı muhalif Rus meslektaşlarını yanıtlıyor. Ama yaptığının hayatta kalmasına nasıl yaradığı sorusunun yanıtını, kendisi dahil şimdilik kimse vermedi. Nerden bakılırsa bakılsın, bu işin şimdilik yegâne kazananı Putin oldu. Bir sonraki gerçek bir gazeteci cinayetine önce kimsenin inanmayacağı ve ardından bunun arkasındaki güçleri daha fazla belirsiz kılacak bu sözde Sherlock Holmes senaryosu. Ayrıca Babçenko’nun Ukrayna gizli servisi ile böylebir işbirliği yapmasının, muhalif gazetecileri yabancı güçlerin ajanı olarak göstermeyi alışkanlık edinmiş Putin’in işini kolaylaştıracağı açık. KHK mağdurları kefenli eylem yaptı Ege Üniversitesi’nde çalışırken KHK’yle getirilen kadro düzenlemesi sonucu işten çıkarılan DİSK’e bağlı 87 kişi, Konak Tepecik’teki Mezarlıklar Müdürlüğü önünde kefenli eylem yaptı. Aileleriyle birlikte açlığa mahkum edildiklerini vurgulayan işçiler, “Öldürdünüz, gömmeyi unuttunuz” dediler. Genel İş 7 Nolu Şube Başkanı Kemal Köroğlu, işten çıkarmalara gerekçe olarak gösterilen güvenlik soruşturmasının evrensel hukuk kuralları ya da Anayasa’nın herhangi maddesiyle açıklanamayacağını söyledi. Çalışma Bakanlığı ve rektörlüğün 60 gündür işsiz kalanları artık görmesi gerektiğini vurguladı. Açıklama sonrası işçiler, yolu kapatma eylemi yapmaya çalıştılar. Emniyet eylemi sonlandırmak isteyince kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Ayrıca, Genel İş İzmir şubeleri, 1516 Haziran eylemlerinin yıldönümünde Ege Üniversitesi işçileri için yarım günlük iş bırakma kararı aldığını duyurdu. l İZMİR / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle