Katalog

KULTUR Sabahattin Ali, Şişli’de anıldı Sabahattin Ali, öldürülüşünün 70. yılında 21 Mayıs Pazartesi akşamı Şişli Belediyesi ile Nâzım Hikmet Vakfı’nın ortaklaşa düzenledikleri geceyle anıldı. Geceye Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali ve Turgay Fi şekçi konuşmacı olarak katıldı. Etkinlikte Nebil Özgentürk’ün Sabahattin Ali belgeseli “Kayıp Kemiklerin İzinde” belgeseli gösterildi. Ardından Aysun ve Ali Kocatepe ise Sabahattin Ali şarkıları söylediler. ‘68’ler bir nostalji değil’14 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: BAHADIR AKTAŞ kultur@cumhuriyet.com.tr Perşembe 24 Mayıs 2018 1968 Kuşağı’nın 50. yılı nedeniyle “1968: Yarım Asırlık Genç” adlı sergi açıldı. Serginin küratörü Bedri Baykam, “68’ler, bir hatıra, nostalji değil. Bugünü de ilgilendiriyor çünkü insanlık varoldukça görüyoruz ki baskı, adaletsizlik, tahakküm arzusu da var” diyor. Direnç, sokak direnci, barikat ve faşizmle mücadele var bu sergide... “1968: Yarım Asırlık bağlı. Biz artık bu sistemi, düzeni değiştirmek, durdurmak istiyoruz. Artık ne pahasına olursa olsun bu mücadele Genç” adlı sergi, 1968 Kuşağı’nın 50. yi kazanacağız diyor insanlar ve o yüz yılı nedeniyle izleyiciyle buluşuyor. Pi den yine diyorum ki 68 nostalji değil. ramid Sanat’ın düzenle Ayrıca, Gezi ruhu, 68 ruhunun bir dö diği serginin küratörlü neme göre değişmiş bir devamı.” ğünü daha önce 68 Kuşağı hakkında yayınlan ‘Gücümün yarısını mış 3 kitabı, 1997 (68’li Yıllar) ve 2008’de (Bir CEREN ÇIPLAK Rüzgârın Arkeolojik Ka DRILLAT zısı) düzenlediği iki ser gi bulunan Bedri Bay kam üstleniyor. Farklı kuşaklardan 22 sanatçının eserlerini bir araya getiren sergi 31 Temmuz’a kadar açık. Sergiyle ilgili olarak buluştuğumuz Bedri Baykam, 68’ler ruhunun bu gün kendini nasıl hissettirdiği soru sunu şöyle yanıtlıyor: “68’ler, bir hatı ra, nostalji değil. Bugünü de ilgilendi riyor çünkü insanlık varoldukça görü yoruz ki baskı, adaletsizlik, tahakküm arzusu da var. Kendine çıkarcılıkla gü cü kullanarak insanı ezme arzusu da Nesren Jake’nin dijital pop çalışması. var. Buna karşı toplumun dayanışmadan başka, beraber direnmeden başka ve yüksek sesle doğruları söylemek, haykırmaktan başka bir se arada bunu kesen zikzaklar gelir. Bu öyle bir olaydı.” Sergi, sosyal medyada başlayan ve iktidara ithafen söylenen “Tamam” siyasete harcadım’ Baykam, neden siyasetle çok fazla ilgilendiğini ise sergi üzerinden şöyle açıklıyor: “61 yaşımdayım, bugüne kadar yaşadığım hayatta gücümün yarısını siyasete harcadım; askerlerin, yargıçların, Atatürkçü, solcu yazarların başına çorap örülüp hapse atılmasın diye, tarikatlara teslim olmayalım diye. Bunun için yaptım yoksa meslek olarak siyaseti seçmedim. Siyasi isimler doğru adımları atsaydı ben sadece arada seçtiğim partiye oy verip bir yandan da yaşasın demokrasi diye mikrofon uzatıldığında konuşan sade bir aydın olurdum. Keşke öyle olsaydım o zaman sanatçı Bed Seydi Murat Koç’un ‘Deniz Gezmiş’ çalışması çeneği yok. Sonuçta dönem kampanyasına görderme de yapıyor: ri Baykam rolüne çok daha fazla emek değişiyor ama 68’in benzer “‘Tamam’ refleksi tamamen benim ve zaman harcayabilirdim. Keşke sa lerini yaşıyoruz. 68’ler dün güncel refleksim. İnsanlar faşizmi dur natıma, kitaplarıma, uluslararası çı yanın bir kabuk değişimi. durmayı istiyor o dayanışmayla göv kışlarıma, dev radikal sergi projeleri Ve aynı anda çağın nabzı de gösterisi yapıyorlar. ‘Tamam’, ‘ye me odaklanacak daha çok zaman bul olarak dünyanın çok fark ter artık’a bağlanıyor... Gidebilirsin ar saydım. 68’in bize öğrettiği şu söylem lı yerlerinde ve Türkiye’de tık, yeterince bizi de kendini de hırpa var; insan yaşar, ölür, önemli olan yaşanıyor. Her şey bir yan ladın, yeter diyorlar dolayısıyla 68’ler yaptığı eylemler, savundukları ve sa dan yavaş yavaş değişir bir de o günkü yönetime, iktidar mantı vaşını verdiği şeylerdir... 68 ruhu, bir yandan da ani bir değişim ğına ‘yeter git’ diyorlar. 68 ile Gezi ve mücadeleye inananların onun sonuç olur; kaos, darbe gibi. Her bugün havada gezen “Tamam” refleksi, larından korkmaması gerektiğini kalı şey göründüğü gibi gitmez bunların hepsi bir omurgayla birbirine cı olarak bize öğretti.” ‘Vardiya’ başlıyor Dünyanın önde gelen mimarlık etkinliklerinden Venedik Bienali Uluslararası Mimarlık Sergisi’nin 16’ncısı bu sene 26 Mayıs – 25 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek. Bienal kapsamında İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) koordinasyonunu yürüttüğü Türkiye Pavyonu, Schüco Türkiye ve VitrA’nın eş sponsorluğunda, bienali öğrenme ve tartışma ortamına dönüştürecek uzun soluklu bir projeye ev sahipliği yapacak. Küratörlüğünü Kerem Piker’in, yardımcı küratörlüğünü Cansu Cürgen, Yelta Köm, Nizam Onur Sönmez, Yağız Söylev ve Erdem Tüzün’ün üstlendiği Vardiya projesi kapsamında bienal süresince haftalık vardiyalar halinde Venedik’e gidecek mimarlık öğrencileri, bienalin bu yılki teması “Freespace / Serbestmekân” kavramı çerçevesinde geniş katılımlı bir projeye dahil olacak. “Vardiya” projesi ile dünyanın farklı yerlerinden 120 mimarlık fakültesi öğrencisinin katılımıyla altı ay boyunca üretimlere, buluşmalara ve karşılaşmalara ev sahipliği yapacak olan Türkiye Pavyonu bienal süresince önemli isimleri de söyleşiler için ağırlayacak. İlk konuk Emre Arolat Türkiye Pavyonu, Vardiya projesi kapsamında bienal süresince, Emre Arolat, Eva Franch Gilabert, Juhani Pallasmaa, Jan Boelen ve Refik Anadol gibi mimarlık ve tasarım dünyasının önde gelen isimlerini konuk konuşmacı olarak ağırlayacak. Atölye katılımcılarıyla tüm bienal zi yaretçilerine açık olacak konuşmaların ilkinin konuğu mimar Emre Arolat 27 Mayıs’ta saat 14.00’te bir sohbet gerçekleştirilecek. Konuşma, “Vardiya”nın YouTube kanalından da canlı izlenebilecek. 50 çevrimiçi yuvarlak masa oturumunda aralarında Bernard Khoury, Andrew Kovacs, Han Tümertekin ve Cynthia Davidson gibi mimarlık ve tasarım dünyasının önde gelen isimlerinin bulunduğu konuşmacılar, atölye katılımcılarıyla beraber “Bienal ne için var?”, “Bienal kimin için var?” ve “Bienal ne işe yarar?” sorularını irdeleyecek. ‘Vardiya’ dünya basınında “Vardiya”, dünyaca ünlü Wallpaper dergisi tarafından hazırlanan “bienalde ana sergi dışında görülmesi gereken sergiler” listesinde yer alan 13 ülke pavyonundan biri oldu. İngiliz yayın kuruluşu BBC’nin internet sitesinde yer alan kültür takviminde ise “Vardiya” kapsamında gerçekleştirilecek atölye, konuşma ve etkinliklerin duyurusuna yer verildi. Dünyanın en önemli mimarlık yayınlarından Archdaily’nin kurucusu ve genel yayın yönetmeni David Basulto ise kişisel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “görmek için en çok heyecanlandığı” projeler arasında “Vardiya”yı da saydı. Ressam Erez’den ‘Yedi Günah’ ve ‘Bir Bürokratın 24 Saati’... Yapı Kredi Kültür Sanat, 14 Haziran’a kadar ressam Ce mülkiyet etrafında kurulmuş olan tarihsel durumunun izini sürer mal Erez’in “Yedi Günah” ve “Bir ken; “Bir Bürokratın 24 Saati” ise Bürokratın 24 Saati” adlı iki bö devlet kurumunda çalışan üst dü lümden oluşan sergisine ev sahip zey bir yöneticinin yani bürokratın liği yapıyor. “Yedi Günah” insanın 24 saatini irdeliyor. Yazar Philip Roth yaşamını yitirdi ABD’nin 20. yüzyıldaki en önemli yazarlarından Philip Roth, 85 yaşında hayatını kaybetti. Bugüne kadar 30’dan fazla kitap yazan, 1998’de yayımlanan “Pastoral Ameri ka” kitabıyla Pulitzer Ödülü kazanan Roth, kalp yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdi. Ünlü yazar iki hafta önce taşikardi şikâyetiyle hastaneye kaldırılmıştı. Philip Roth Çok söze gerek yok. Önce şu şemaya bakın. Ve kadın nasıl yok sayılır, bir kez daha görün: Bu tablo seçime girecek 7 partinin milletvekili adaylarının sadece yüzde 22’sinin kadınlardan oluştuğunu söylüyor. Aday gösterilen kadınların da sadece yüzde 5.4’ü yani 49’u birinci sıradan aday. Gerisi riskli sıralarda. Beyler yaşadığımız çağda kadınları yok saymanın yanlışlığını, adaletsizliğini, haksızlığını, vebalini, utancını, rezilliğini ne zaman fark edeceksiniz? Toplumun yarısını ikinci sınıf vatandaş sayarak, emeğini görmezden gelerek, onu her açıdan sömürerek, ayırımcılığı kışkırttığınızı ne zaman, nasıl kavrayacaksınız? Bu tutumun demokrasiye indirdiği darbeyi; eşitsizliği, adaletsizliği körüklediğini; şiddeti, hem kadınlara karşı hem de her alandaki genel şiddeti tırmandırdığını ne zaman idrak edebileceksiniz? Kadınları yok saymanın, yıllardır adım adım gerçekleştirilmeye çalışılan karşıdevrime hizmet etmek olduğunu; laik cumhuriyetin ilkelerinden En geride ise yüzde 11 ile MHP var: (1. sırada 2 kadın adayları var...) Bu sayılar seçim sonuçlarını etki ler mi? Bilmiyorum. Kimilerinin seçimini etkileyecektir bence. Daha büyük bir çoğunluğu etkilemeye başladığında da, kadın Kadını yok temsiliyeti ve demokrasimizin işleyişinde bugünkü utanç verici durum saymanın rezilliği dan da kurtulmaya başlarız zaten... Belirtmeden geçemeyeceğim: CHP’nin, bugüne dek bence çok vazgeçmek olduğu ne zaman, nasıl başarılı kimi kadınları aday gös kafanıza dank edecek??? termemesini ben anlamlandıramı Ayrıntılara bakalım: Partilerin kadın yorum. Gülsüm Bilgehan Toker aday oranları şöyle: (hayır İnönü’nün torunu, yani bir HDP, yüzde 37 ile en çok kadın simge olmasını değil; yıllardır Avrupa aday gösteren parti. (1. sırada 18 ka Konseyi’nde Eşitlik ve Ayrımcılıkla dın adayları var.) Mücadele’de sesimiz olmasını; Ko Vatan Partisi yüzde 25 (1. sıradan misyon Başkanlığı görevini üstlenme 13 kadın aday.) sini düşünüyorum...) Şenal Sarıhan İyi Parti yüzde 22 (1. sıradan 6 ka (en ciddi itirazları yapan, “OHAL’de dın aday.) Ne Haldeyiz” kitabını yazan); İstanbul CHP’nin de, AKP’nin de kadın aday için didinen çalışkan karınca Gülay oranı yüzde 21. (1. sıraya CHP 6; Yedekçi; kültürel köprüler kuran AKP 4 kadın aday koydu.) Zeynep Altıok, dış ilişkilerde kültür SP yüzde 13. (1. sırada hiç kadın elçisi gibi çalışan, Ankara için didinen adayı yok.) Şule Bucak... Ve daha niceleri neden aday gösterilmez?! Hepsi, aday gösterilmedikleri halde canla başla Muharrem İnce’yi cumhurbaşkanı seçtirmek için çalışmayı sürdüreceklerini bir şekilde açıkladılar... İstanbul Müzik Festivali mucizesi Sevgili okurlar, siz bu yazıyı okuduğunuzda İKSV’nin 46. İstanbul Müzik Festivali başlamış olacak. Benim mucize diye nitelendirdiğim festivalin bu yılki programı heyecan verici. Sakın seçimler var diye, bir ikisi hariç, hepsi sahibinin sesi yani iktidarın sesi olan televizyon karşısına çakılmayın. Bu mucizeden yararlanmaya çalışıp zenginleşin! Bu yılın Onur Ödülü, ülkemizde klasik müzik ve operanın gelişiminde çok önemli bir rol üstlenen Yekta Kara’nın! Solist sanatçı, rejisör, dramaturg ve sanat yönetmeni olarak ülkemizde opera sanatının geniş ve genç kitleler tarafından sevilmesine yol açan, bu alanlardaki sınırları, duvarları kaldıran sevgili arkadaşımı kutluyorum. TELEVİZYON 06.00 Güne Merhaba 09.00 Parametre 10.00 10’dan Sonrası 13.00 Bugün 15.00 Günlük 15.46 Hava Durumu 18.00 Ana Haber 19.30 Gündem Spor 21.00 Seçime Doğru 01.00 Gece Haberleri 02.15 Seçime Doğru 07.30 Güne Başlarken 11.00 Medya Mahallesi 13.00 Haber Masası 16.00 Haber Kritik 17.00 İz Bırakanlar 18.00 Ana Haber Bülteni 21.00 Kritik 23.30 Gün Sonu 08.00 Güne Başlarken 10.30 Seçime Doğru 12.25 Piyasa Ekranı 13.00 Öğle Bülteni 14.00 Günün İçinden 15.35 NTV’ye Sorun 17.35 Gece Gündüz 18.15 Beşiktaş SJBanvit 20.00 Ana Haber  21.00 Yakın Plan 23.00 Gece Bülteni 07.00 Gün Başlıyor 09.00 Güne Bakış 12.00 Gün Ortası 14.00 Manşet 16.45 Spor Bülteni 17.00 Akşam Haberleri 19.00 Ana Haber 20.00 Açık ve Net 20.55 Hava Durumu 01.00 Haber Bülteni 07.00 Dizi: Yabancı Damat 09.45 Aşkı Memnu 12.45 Gelinim Mutfakta 15.00 Magazin D 16.30 Arka Sokaklar 19.00 Ana Haber 20.00 Vatanım Sensin 23.30 Sinema 01.45 Sahur Vakti 04.00 Çemberimde Gül Oya 07.00 Gün Başlıyor 09.30 Aykırı Belgesel 11.15 18 Dakika 13.00 Haber 13 14.15 Günün Dosyaları 17.00 Tele Ekonomi 18.00 Yerel Gündem 19.00 Ana Haber 20.00 Spor Turu 21.00 Forum 23.00 Gün Bitiyor 01.00 Forum 08.30 Beni Affet 09.45 Adını Sen Koy 11.00 Duymayan Kalmasın 13.00 Olay Yeri 16.00 Beni Affet 17.15 Adını Sen Koy 19.00 Ana Haber     20.00 Dizi: Avlu 02.30 Ramazan Bereketi 03.30 Güzel Köylü 07.00 Güne Bakış 10.30 Biz Bize 14.30 Gündemin İçinden 16.00 Güncel 19.00 Doğru Seçim 19.30 İftara Doğru 20.00 Ana Haber 21.00 Yeniden Yaşama Yolculuk 22.00 Yaşayan Tarih 03.00 Sahur Vakti 08.30 Matilda 07.15 İsmail Küçükkaya 10.15 Hizmetkâr ile Çalar Saat Albert Nobbs 10.00 Kadın 12.15 Eğlenceli Günler 12.45 Sizi Böyle Alalım 14.00 Sweet 20 13.45 Şevkat 16.15 Reviving Yerimdar Ophelia 16.30 Yasak Elma 17.45 A People 19.00 Ana Haber Uncounted 20.00 Bizim Hikâye 19.00 Dizi: Profilage 00.15 Şevkat Yerimdar 20.00 İrlandalı 02.00 Sahur 21.45 Hile 23.15 Ölüm Bölgesi Sohbetleri BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ Oğul 1 1İ 2 3 4 5 6 7 8 9 S KOR BÜ T Johann 2 DA L YA NÜ L Strauss’un 3 E M E L K A T A ünlü bir valsi. 2/ Bir albayın komutasındaki askeri birlik... Müjdeli ha 4 F İ URANÜS 5 İ MAME V İ E 6 K İ K MAMU R 7 S İÇİ T İM 8 ADA AZRA 9 İ VED İ MEÇ ber. 3/ Yüksek üreme gücü olan erkeklere verilen ad... Kestane ve okaliptüs ağaçlarına büyük zarar veren bir arı cinsi. 4/ Kaz Dağı’nın antik dönemlerdeki adı... Bir pamuk cinsi. 5/ “Mısır anasonu” da denen ve tohumlarından kekik kokulu bir yağ elde edilen otsu bitki. 6/ Argoda esrar... Ispar ta ilinde, “ulusal park” kapsamına alınan bir göl. 7/ İtalya’da eğri kulesiyle ünlü kent... Yayla fırlatılan ucu sivri çubuk. 8/ Çabuk davranan, çevik... Kadınların ziynet eşyası. 9/ İnşaatlarda kullanılan yük asansörü. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Blues müziğine özel rengini veren ve doğal nota ile bemol arasında yer alan ses. 2/ Açı ölçmeye yarar, dönme hare ketli bir çeşit cetvel... Uzaklık işareti. 3/ Çok iri bir kertenkele türü... Kümes. 4/ İstenilen nitelikleri taşıyan... Müslü manlıkta çocuk için kesilen kurban. 5/ “Girida” da denen, eti lezzetli bir balık. 6/ Akıl... Sert ve fazla kızarmayan bir do mates cinsi. 7/ Orta Afrika’da büyükbaş hayvanlarda görülen uyku hastalığı... Şöhret. 8/ “Aptal, salak” anlamında argo sözcük... Japonya’da Budist büyücüler ta rafından kullanılan nesne. 9/ Yarı olgun laşmış sebze ya da meyveye verilen ad. C MY B