Katalog

Pazartesi 23 Nisan 2018 EDİTÖR: SİBEL BAHÇETEPE TASARIM: EMİNE BİLGET ACILI ANNE: Dosyanın ÜZERİ KAPATILMASIN İki kurum iki farklı rapor SEYHAN AVŞAR edildi. Elmas kan hücresi eksik Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma liği ve enfeksiyondan kaynaklı olarak ateşlenmeye başladı. Kemik iliği biyopsisi yapılan Hastanesi’nde kan hücresi ek Elmas’a “aplastik anemi” teşhi sikliği tedavisi gören ve hasta si kondu. Kardeş vericiden na neye yatırıldıktan 35 gün sonra kil yapılması kararlaştırılması yaşamını yitiren Ufuk Elmas’ın na karşın kardeşi bulunmadığı (19) annesi Gülizar Elmas’ın uy için ilaçla tedaviye devam edil gun bakım ve tedavi yapılma di. Elmas, 20 Eylül’de hayatı dığı iddiasıyla açtığı dava dos nı kaybetti. Gülizar Elmas, oğ yasına İstanbul Üniversitesi lunun enfeksiyondan korunma (İÜ) Adli Tıp Enstitüsü tarafın dığını, söz konusu ilaç tedavisi dan rapor gönderildi. Raporda, nin dört doz verilmesi gerekir Elmas’a uygulanan tedavinin ken, beş doz verildiğini, geç ve genel kabul görmüş, tıbbı teş eksik bir tedavinin uygulandığı his ve tedavi kriterlerine uygun nı iddia edip, şikâyetçi oldu. olduğu belirtilerek, “Tıbbi kusur ve ihmal tespit edilememiştir” ‘Dosya incelenmedi’ denildi. Daha önce dosyaya gi İstanbul 12. İda ren 9 Eylül Üniversitesi uzman re Mahkemesi’nde görü görüşü raporuna göre, Elmas’ın len davada Elmas’ın ölümü izole ortamda izlenmemesi ne ne ilişkin İÜ Adli Tıp deniyle enfeksiyona Enstitüsü’nden ra uğradığı ve kök hüc por istendi. Mahke re nakli gibi tedavi meye ulaşan rapor şansının elinden alın da, “Hastaya yapılan dığı belirtilmişti. El işlemlerin ve uygula mas ailesinin avuka nan tedavinin genel tı ise İstanbul 12. İda kabul görmüş, tıbbi re Mahkemesi’ne yaz teşhis ve tedavi kri dığı dilekçe ile İÜ Ad terlerine uygun oldu li Tıp Enstitüsi’nin ra ğu, standart tıbbi uy poruna itiraz ederek, gulamalarda sapma yeni bir uzman akade olarak nitelendirile misyenlerden oluşan Ufuk Elmas bilecek tıbbi kusur bilirkişi heyetinden ve ihmal tespit edi görüş alınmasını istedi. lememiştir” ifadeleri yer aldı. Ufuk Elmas, 2014’te ha Acılı anne Gülizar Elmas, 9 Ey fif gribal enfeksiyon belirtile lül Üniversitesi’nin verdiği ra ri ile hastaneye gitti. Doktor poru anımsatarak, “İki farklı ra lar kan değerlerinin düşük ol por verildi. Birinde ‘ihmal var’ duğunu belirterek acilen üü diyor. Diğerinde ise, ‘yok’ diyor. niversite hastanesine yatırıla ‘İhmal yok’ diyen doktorlar da rak kan hücresi eksikliği teda va dosyasını incelemiş olsay visi görmeye başlaması gerek dı böyle bir karar veremezler tiğini söyledi. Elmas, yer olma di. Oğlum hastaneye yürüyerek dığı iddiasıyla üç gün boyunca gitti.15 gün sonra taburcu edi acil serviste tedavi edildi. He leceği söylendi. Ama oğlumun matoloji bölümüne alınması ge cansız bedeni bana verildi. Yet rekirken tedavisine dahiliye bö kililerin sesimi duysun. Bu ölü lümündeki karma odada devam mün üzeri kapatılmasın” dedi. [email protected] sağlık 19 Ürakrüttışen UYUŞTURUCU KULLANIM YAŞININ 10’A KADAR İNDİĞİ, MADDE KULLANIM MERKEZLERİNE BAŞVURULARIN DA YÜZDE 674 ARTTIĞI BELİRTİLDİ İstanbul Tabip Odası yönetim kurulu üyesi Dr. Güray Kılıç ile İzmir Tabip Odası üyesi Dr. Ergün Demir, AKP iktidarı döneminde uyuş turucu kullanımı ve uyuşturu cu kullanımına bağlı sorunla rın arttığını be lirterek, “Yapı lan bilimsel ça lışmalar son yıl larda madde kul lanımı ile iliş SİBEL BAHÇETEPE kili tedavi merkezlerine ayak tan başvuruda yüzde 674, yatan hasta sayı sında yüzde 381, madde bağ lantılı toplam ölüm sayılarında yüzde 220 oranında artış ger çekleşirken, ‘uyuşturucu’ mad de bağlantılı suçlardan ceza in faz kurumlarında bulunanların sayısındaki artış oranı yüzde 401 olmuştur. AKP döneminde uyuşturucu maddeyi ilk kulla nım 10 yaşına kadar inmiştir. Uyuşturucu kullanımını tetik leyen faktörler AKP döneminde hızla artmaktadır. Düşük eği tim seviyesi, işsizlik, borçlan ma, göç, fuhuş ve şiddet madde kullanımını tetikleyen faktör ler arasında yer almakta ve son yıllarda bu faktörler hızla art maktadır” dediler. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tay yip Erdoğan’ın önceki gün İşsizlik ve borç tetikliyor “AKP döneminde gençlerin uyuşturucudan korunduğunu iddia ediyorsunuz. O halde soruyoruz. Uyuşturucu kullanımı ve uyuşturucu kullanımına bağlı sorunlar AKP döneminde neden bu kadar artmıştır?” diyen Demir ve Kılıç, yapılan bilimsel çalışmalarda son yıllarda madde kullanımı ile ilişkili tedavi merkezlerine ayaktan başvuruda yüzde 674, yatan hasta sayısında yüzde 381, madde bağlantılı toplam ölüm sayılarında yüzde 220 oranında artış gerçekleştiğini anımsattı. Demir ve Kılıç, uyuşturucu madde bağlantılı suçlardan ceza infaz kurumlarında bulunanların sayısındaki artış oranının yüzde 401 olduğunu kaydederek, özetle şunlara yer verdi: “Uyuşturucu kullanımını tetikleyen faktörler AKP döneminde hızla artmaktadır. Madde kullanım sorunu toplumun tüm kesi Dr. Ergün Demir Dr. Güray Kılıç mini etkilemekle birlikte işsiz/ yoksul kesimini daha çok etkilemektedir. Tedavi gören hastaların yüzde 53.9’unun işsiz, yüzde 10.4’ünün düzenli işinin olmadığı, yüze 28.9’unun düzenli işi olduğu ve yüzde 2.7’sinin ise öğrenci olduğu görülmektedir. Eğitim ve öğretim düzeyi düştükçe madde kullanım/bağımlılık sorunu artmaktadır. Tedavi gören hastaların yüzde 70.7’si ilk ve ortaöğretim mezunu, yüzde 24.4’ü lise mezunu, yüzde 3.3’ü yüksekokul mezunu, yüzde 1.7’sinin de hiç okula gitme miş olduğu görülmektedir. Eğitim seviyesinin düşmesi, işsizliğin artması, yurttaşların yaşamlarını borçla döndürmeye çalışması, ülkemize gelen göçmen sayısının hızla artması, fuhuş ve şiddet olaylarında meydana gelen artışlar madde kullanımını tetiklemektedir. Toplumsal sahiplenme olmazsa bağımlılık sorunu ve sonuçları büyük ölçüde yalnızca bağımlıların ve ailelerinin yaşadıkları, katlandıkları bir sorun haline gelmektedir. Tedavi sonrasını sosyal rehabilitasyon aşaması takip etmediğinden madde bağımlılarının tekrar kısa sürede madde kullanmaya başladıkları belirtilmektedir. Bu sorun hiçbir bilimsel veriye dayanmadan salt geçmişi karalayarak çözülemez; bilim ve tıp, bilimsel veriler ışığında tartışmayı gerektirir. Madde kullanımı, bağımlılığı bir suç değil tedavi edilebilen ciddi bir halk sağlığı sorunudur.” İstanbul’da katıldığı Yeşilay ödül töreninde yaptığı konuşmada, “Emperyalistlerin en büyük silahı alkol ve afyon olmuştur. Anayasada devletin gençlikle ilgili görevi sayılırken orada ‘Devlet gençlerini kumardan, uyuşturucudan korur’ diyor. Bizden önce gelen yönetimlerin hiçbiri bunu uygulamadı. Ama biz uyguluyoruz. Şu anda bizim yönetimimizde olan yerlerde asla böyle bir şey olamaz” açıklama sı üzerine Kılıç ve Demir, Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) başta olmak üzere bazı araştırma ve rapor sonuçlarını bir araya getirerek analiz değerlendirmesi yaptı. 40. yılını kutlayan Türk Yoğun Bakım Derneği’nin “Yoğun Bakım Hayata Bağlar” temasıyla düzenlediği “Ulusal Yoğun Bakım Kongresi” Antalya Belek’te yapıldı. Kongreye binin üzerinde bilim insanı katıldı. ‘Türkiye travma ülkesi’ SİBEL BAHÇETEPE Türk Yoğun Bakım Derneği (TYBD) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Uyar, Türkiye nüfusunun giderek yaşlandığını belirterek, bu nedenle önümüzdeki yıllarda yoğun bakım servislerindeki yatak sıkıntısının artacağını söyledi. Uyar, yoğun bakım yatak sayısının yeterli olmasına karşın yanlış kullanımı nedeniyle yer sorunu yaşandığını kaydederek “Yoğun bakımlarda yer bulunamamasının en önemli nedeni ara bakım üniteleri ve palyatif (hastanın acı çekmesini önlemek ve yaşam kalitesini artırmak için yapılan uygulamalar) bakım merkezlerinin yetersizliği, ayrıca hasta yakınlarının hastalarına evde bakmayı tercih etmemeleri” dedi. ‘Akılcı kullanım önemli’ Prof. Uyar, sağlık hizmetlerinin bel kemiği olan yoğun bakım servislerinde, yılda yaklaşık 2 milyon hastanın tedavi gördüğünü ve bir yoğun bakım hastasına ortalama 56 sağlık profesyonelinin hizmet verdiğini söyledi. Ülkemizde yoğun bakım hizmetlerine ihtiyacın her geçen gün arttığını anımsatan Uyar, “Afetler, trafik kazaları, ateşliateşsiz silah yaralanmaları, ev ve iş kazalarının sıklıkla yaşanması nedeniyle maalesef ülkemiz bir travma ülkesi” dedi. Ülkemizde 3 bin 400 kadar yoğun bakım ünitesi, 42 bin yoğun bakım yatağı ve 400 kadar yoğun bakım uzmanı olduğunu anımsatan Uyar, “Yoğun bakım yataklarının akılcı ve etkin kullanımları son derece önemli. Sağlık Bakanlığı’nın, yoğun bakım sonrası palyatif bakım, evde bakım gibi hizmetleri çok iyi ayarlaması gerekir. Ancak böyle davranırsak kaynağımızı en iyi şekilde kullanmış oluruz” diye konuştu. l ANTALYA ‘Nüfus yaşlanıyor, yoğun bakım servisindeki sıkıntılar artacak’ C MY B