Katalog

Pazartesi 31 Aralık 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Sürgündeki tutuklu oy kullanamayacak YSK, seçmen kütüğünün bulunduğu ilden başka cezaevine gönderilen taksirli suçlardan hükümlü ve tutukluların seçme hakkını elinden aldı İktidar tarafından başkanı ve 5 üyesinin görev süresinin bir yıl uzatılması planlanan Yüksek Seçim Kurulu (YSK), taksirli suçlardan hüküm giyenler ile tutuklu seçmenlerin, kayıtlı olduğu adres ile ceza infaz kurumunun farklı olduğu illerde hiçbir seçim türü için oy kullanamayacağına karar verdi. Resmi Gazete’nin önceki gün yayımlanan mükerrer sayısında yayımlanan karara göre, yerel seçimlerde seçmen kütüğünün bulunduğu ilde bulunurken başka bir şehre sürgün gönderilen tutuklular ile taksirli suçlardan hüküm giyen binlerce kişinin oy kullanma hakları elinden alındı. YSK Başkan Vekili Erhan Çiftçi ile üyeler Kürşat Hamurcu ve Cengiz Topaktaş bu karara “kar şı oy” kullandı. Anayasa ve yasal düzenlemelerde kimlerin seçmen olamayacağı ve seçimlerde oy kullanamayacaklarının açıkça belirlendiği ifade edilen karşı oy yazısında, şu değerlendirmeler yapıldı: “Haklarında TCK’nin 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanma imkânı olmayan taksirli suçlardan hüküm giyenler ile tutuklular, seçme ve seçilme haklarına sahiptirler. Taksirli suçlardan hüküm giyenler ile tutuklular, bulunacakları ceza infaz kurumlarını kendileri belirleme imkânına sahip değillerdir. Kalacakları ceza infaz kurumları, Adalet Bakanlığı’nın idari kararı ile belirlenmektedir. Taksirli suçlardan hüküm giyenler ile tutuklu seçmenlerin, kayıtlı olduğu adres ile ceza infaz kurumunun farklı olduğu illerde hiçbir seçim türü için oy kullanamayacağına karar vermek, anayasa tarafından güvence altına alınmış ve bir temel hak olarak düzenlenmiş bulunan seçme hakkının özüne müdahale anlamı taşıyacaktır.” ‘Oy hakları var’ Temel bir hak olan seçme hakkının, anayasanın 13. maddesine bağlı olarak ancak kanunla sınırlandırılabileceğine yer verilen karşı oy yazısında, şöyle denildi: “Kanun dışındaki bir düzenleme ile bir temel hak olan taksirli suçlardan hüküm giyenler ile tutukluların oy kullanma hakkına daraltma getirilemez. Taksirli suçlardan hüküm giyenler ile tutuklular, adreslerini ceza infaz kuru munda bulunmaları nedeniyle özgürce tayin etme imkânına sahip olmadıklarından seçmen listelerinin de ceza infaz kurumu bilgilerine göre oluşturulması gerekmektedir. Anayasanın 67. maddesi ve 298 sayılı kanunun 7. maddesi taksirli suçlardan hüküm giyenler ile tutuklulara açıkça oy kullanma hakkı tanımıştır. Anayasada ve yasal düzenlemeler çerçevesinde, seçim takvimine göre kesinleşecek olan listelerde yer alan taksirli suçlardan hüküm giyenler ile tutukluların, ceza infaz kurumunun bulunduğu seçim çevresinde yapılacak tüm seçim türleri için oy kullanmalarına karar verilmesi gerekirken, bu kısma ilişkin aksi yöndeki çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.” l ANKARA/Cumhuriyet ERDOĞAN Yasakladığı 15 grevi unuttu! Erdoğan’ın çöp dağları eleştirilerine yanıt veren eski İBB Başkanı Sözen, ‘Grevi olmayan bir toplumda yaşamaktansa, çöp yığınlarıyla demokrasi içinde yaşarım’ dedi Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 16 yıllık AKP iktidarı boyunca 15 grev yasaklanmasına rağmen “Bizimle beraber grev denilen olaylar ortadan kalktı. Grev olmuyorsa işçinin hakkını veriyorsun, hukukunu gözetiyorsun demektir” diye konuştu. Erdoğan 2017 yılında yaptığı konuşmasında, “Grev tehdidi olan yere biz OHAL’den istifade ederek anında müdahale ediyoruz” demişti. AKP İstanbul İl Başkanlığı Teşkilat Toplantısı’nda konuşan Erdoğan, eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen’i ve CHP’yi bir kez daha hedef aldı. Erdoğan “CHP çöp demektir. Hava kirliliği demektir” dedi. Erdoğan, “Biz geldik, İstanbul’da çöp kaldı mı? Bizimle beraber grev denilen olaylar ortadan kalktı. Grevsiz toplum meydana getirdik” ifadelerini kullandı. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana 7’si OHAL döneminde olmak üzere15 grev yasaklandı. Yine OHAL sürecinde çıkarılan KHK’lerle grev yasağının kapsamı genişletildi. AKP iktidarında yasaklanan grevler şöyle: 1 Temmuz 2003 Petlas Lastik Sanayi ve Ticaret AŞ, 8 Aralık 2003 Şişecam, 30 Ocak 2004 Şişecam, 21 Mart 2004 Pirelli, Good Year, Brisa, 1 Eylül 2005 Erdemir Madencilik, 27 Haziran 2014 Şişecam, 21 Temmuz 2014 Çayırhan ve Çöllolar Kömür İşletmeleri, 30 Ocak 2015MESS Grup TİS, 18 Ocak 2017Asil Çelik, 20 Ocak 2017EMİS Grup TİS, 20 Mart 2017 Akbank, 22 Mayıs 2017 Şişecam, 5 Haziran 2017 Mefar İlaç, 2 Şubat 2018 MESS Grup TİS, 23 Mayıs 2018 Soda Kromsan. l Haber Merkezi Demokrasi yığını İstanbul’un eski Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Prof. Dr. Nurettin Sözen, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kendi dönemini eleştiren sözlerine karşılık, “Demokrasisi olmayan, sendikası olmayan, grevi olmayan bir toplumda yaşamaktansa, demokrasi içinde, sendikası ve toplusözleşmesi olan, çöp yığınlarıyla grevi olan bir düzende yaşamayı yeğlerim” değerlendirmesini yaptı. Eski İBB Başkanı Sözen, mart ayında yapılacak yerel seçimler öncesi başkanlık döneminde İstanbul için neler yaptıklarını anlattı ve Erdoğan’ın eleştirilerine yanıt verdi. Çöp yığınları eleştirisine yanıt veren Sözen, “Çöp yığınlarından bahsediliyor. Söz konusu çöp yığınları 5 yıl içerisinde 2 defa yapılmış olan işçi grevinde biriken çöplerdir. Demokrasi içerisinde eğer sendika varsa, toplusözleşme varsa ve grev varsa bunları anlayışla karşılamak gerekiyor. Bana bu soru sorulduğu zaman; demokrasisi olmayan, sendikası olmayan, grevi olmayan bir toplumda yaşamaktansa, çöp yığınlarıyla demokrasi içinde, sendikası, toplusözleşmesi olan, grevi olan bir düzende yaşamayı yeğlerim diyorum” dedi. ‘Olağanüstü önlemler’ Dönemindeki su sıkıntısı çözümü konusunda, “Aldığımız önlemler olağanüstü önlemler” diyen Sözen, özetle şunları kaydetti: “Altyapı yani su borusu değişikliği konusunda benden evvel ve benden sonraki başkanlar döneminin iki katına yakın üstünlüğümüz ve fazlalığımız var. Ne yapmışız su konusunda; Türkiye’nin en büyük tankeriyle Yalova’dan İstanbul’a su taşımışız. Türkiye’de ilk defa Amerika’dan getirtilen yağmur bombası kullanılmıştır. Haliç’in al tından boru geçirmişiz her ilçenin ihtiyacını karşılayacak önlemler almışız. Uzmanların yardımıyla. Üzeri açık kanalların üzerini kapatmışız. Çok önemli projelerin doğması o döneme rastlıyor. Örneğin Sazlıdere Barajını yapmışız ve Devlet Su İşleri’ne devretmişiz. Istranca Dereleri gibi çok mucize bir projenin, regülatörlerle şebeke suyuna bağlanmasını sağlamışız. Bunun için Devlet Su İşleri karşı çıktı, Özal’ı ilk kez ziyarete gittim meselenin derhal hayata geçmesi için. Biz Özal ile yemek yerken Devlet Su İşleri Genel Müdürü, oyalayıp 6 aydan beri getirmediği onayı getirdi. Trakya’daki milletvekillerine, oranın hakkına tecavüz olmadığına dair brifing verdik. 7 projenin temelini rahmetli Erdal İnönü ile beraber attık. Bunlar 7 baraj ve ihalesi yapıldı.” l DHA Emek sömürüsüne Bakan sessizliği CHP’li Özel, Devlet Tiyatroları’nda misafir sanatçı ve sanatsal yardımcı eleman statüsünde çalışan personelin neredeyse hiçbir özlük hakkı olmadığını açıkladı MAHMUT LICALI Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, Devlet Tiyatroları’nda (DT) misafir sanatçı statüsünde olan 410 personel ve sanatsal yardımcı eleman statüsünde olan 695 personelin neredeyse hiçbir özlük hakkı bulunmaması konusunda topu Hazine ve Maliye Bakanlığı’na attı. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Bakan Ersoy’un topu başka bakanlıklara attığını, personelin emek sömürüsüyle karşı karşıya olduğunu kaydetti. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in Devlet Tiyatroları’nda (DT) sanatsal yar dımcı eleman statü su personelin istihdam sünde çalışan persone şeklinin sınav yapılma lin tazminat başta ol dığı için geçici olduğu mak üzere özlük hak na işaret ederek, “İstih larıyla ilgili soru öner dam edilen personel, gesini yanıtladı. Bakan puantaj usulüyle gö Ersoy, kendi sorumlu rev yaptığından, çalışıl luk alanı olmasına kar mayan günlerin ücret şın sanatsal yardımcı lerine yansıtılması ve eleman statüsünde ça ya ücretli izin verilmesi lışan personelin duru Özgür Özel mümkün bulunmamak muyla ilgili topu Hazi tadır. Ayrıca mülga Ma ne ve Maliye Bakanlığı’na attı. liye Bakanlığı’nın 17.11.2016 ta Ersoy, DT Genel Müdürlüğü ta rihli ve 9390 sayılı yazısı gereği rafından yetişmiş misafir sanatçı kıdem tazminatı ödenememekte olarak çalışan sayısının 410; sah dir” ifadesini kullandı. ne üzeri ve sahne gerisinde sa DT’de 410 misafir sanatçı, 695 natsal yardımcı eleman pozisyo sanatsal yardımcı eleman statü nunda ise 695 kişinin çalıştığını sünde personelin çalıştığına işa ifade etti. Bakan Ersoy, söz konu ret eden CHP’li Özel, “Yirmi yıl çalışmasına rağmen yılda üç yüz gün üzerinden sigortalı yapılıyorlar. Yıllık ücretli izinleri yok, tazminat, kıdem tazminatları birikmiyor, mesai almıyorlar, sosyal haklardan yararlanmıyorlar, bu personel emek sömürüsüyle karşı karşıya” değerlendirmesini yaptı. Bakan Ersoy’un topu Hazine ve Maliye Bakanlığı’na attığını kaydeden Özel, “Oradaki insanlar çocuk okutuyorlar, ev geçindiriyorlar, emekleri sömürülüyor ve kıdem tazminatları birikmiyor, tam çalıştıkları halde de devlet eliyle eksik sigortalı yapılıyor. Bakanlar bu konuyu bir kendi aralarında konuşsunlar da bu sorun çözülsün diye bekliyorlar” diye konuştu. l ANKARA haber 5 CHP’Lİ SEYİT TORUN: Vesayeti kaldırmadı kendinde topladı Yerel Yönetimlerden Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) başkan adayı olan TBMM Başkanı Binali Yıldırım’a “Derhal ya Meclis Başkanlığı’ndan istifa et ya da belediye başkanlığı adaylığından çekil” çağrısında bulundu. Torun, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için de “Vesayetçi sistemi ortadan kaldırmadı, tüm vesayet mekanizmasını kendinde topladı” ifadelerini kullandı. Torun yaptığı yazılı açıklamada tüm halkı temsil eden Meclis Başkanı’nın bu tavrının hem demokrasi geleneğini hem de seçmen haysiyetini zedelediğini vurgulayarak “Seçmenleri ve yurttaşlarımızı ya istifa et ya da çekil çağrısını yüksek sesle dile getirmeye davet ediyoruz” dedi. Torun şunları dile getirdi: “Hepimizin Meclisi’nin Başkanı İstanbul’a belediye başkanı adayı oldu. Kendi gönlünden Meclis’te kalmak geçse de bunu yapamadı. Çünkü kendi iradesi yok. Atandığı yere gidiyor. Cumhurbaşkanı AKP adaylarını belirliyor, atamasını yapıyor. Onları bir siyasi partinin halk tarafından seçilecek adayları gibi değil, kendi başkanlığı tarafından atanmış şehir müdürleri gibi görevlendiriyor. Erdoğan vesayetçi sistemi ortadan kaldırmadı, tüm vesayet mekanizmasını kendinde topladı.” l ANKARA/Cumhuriyet İnce: Saray’a değil anayasaya uy TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın görevinden istifa etmeden aday gösterilmesine bir tepki de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP’nin adayı olan Muharrem İnce’den geldi. İnce, sosyal medya hesabı üzerinden, “Binali Yıldırım’ın Meclis Başkanlığı’ndan istifa etmeden aday olması ve “istifa tartışmaları benim dışımda” demesi açık bir anayasa ihlalidir. Binali Yıldırım Meclis Başkanlığı’ndan istifa et delikanlı gibi aday ol, Saray’ın talimatlarına değil, anayasaya uygun davran” çıkışı yaptı. l ANKARA/Cumhuriyet MHP 402 İSİM AÇIKLADI 27 büyükşehirde daha AKP’ye ‘jest’ yapıldı SELDA GÜNEYSU MHP dün 15’i il olmak üzere 402 yerde belediye başkan adaylarını belirledi. MHP’nin açıkladığı iller baz alındığında, Adana, Mersin ve Manisa Büyükşehir belediyeleri dışında 27 ilde AKP’nin adayını destekleyecek. MHP, 51 ilde de bugüne değin 46 ilin belediye başkan adayını açıkladı. Bu durumda MHP, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın memleketi Rize de dahil olmak üzere 5 ilde de AKP’nin adayını destekleyebilir. MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, partisinin 402 il, ilçe ve belde belediye başkan adaylarını açıkladı. MHP, Adıyaman’da Rıfat Erdem’i, Ağrı’da Servet Al’ı, Artvin’de Mustafa Polat’ı, Bolu’da İbrahim Doğan’ı, Hakkâri’de Nevzat Doğan’ı, Muş’ta Şerafettin Yatçi’yi, Siirt’te Muzaffer Furat’ı, Sinop’ta Hasan Demir’i, Tokat’ta Adnan Özmen’i, Tunceli’de Mücella Saler’i, Uşak’ta Muhammet Fatih Erdoğan’ı, Batman’da Hayrettin Bektaş’ı, Şırnak’ta Bahar Cavlak’ı, Kilis’te Ömer Yabancı’yı, Düzce’de ise Erdoğan Bıyık’ı aday gösterdi. MHP’nin açıkladığı 15 il belediye başkan adayından ikisi kadın. MHP, 15 ilin yanı sıra 194 ilçe ve 193 beldede de belediye başkan adayını açıkladı. Açıklanan ilçe belediye başkan adayları arasında Ankara ve İzmir’in bulunmaması da dikkat çekerken, MHP’nin, 1 Ocak’ta Ankara’nın, 5 Ocak’ta da İzmir’in ilçe belediye başkan adaylarını açıklayacak olan AKP’yi “beklediği” de belirtiliyor. Parti, AKP’nin ardından bu illerdeki ilçe belediye başkan adaylarını açıklayacak. 51 ilden de bugüne kadar 46 ilde belediye başkan adayı açıklayan MHP’nin, AKP’yle Cumhur İttifakı kapsamında, 5 ilde daha aday çıkarmayacağı da belirtiliyor. MHP’nin aday çıkarmayacağı yerlerden biri de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın memleketi olan Rize. AKP, ittifak kapsamında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye ‘jest’ yaparak, memleketi Osmaniye’de aday çıkarmayacaklarını açıklamıştı. MHP de aynı şekilde Rize’de AKP’ye ‘jest’ yapacak. l ANKARA/Cumhuriyet CHP’DEN İKTİDARA ELEŞTİRİ 16 yıl sonunda krize soktular CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, AKP hükümetinin İngiltere’de fon şirketlerinden yüksek faizle borç aradığını anlatarak, ekonominin beceriksiz ve ehliyetsiz kişilerce yönetilmesinin Türkiye’yi krize soktuğunu söyledi. CHP Sultanbeyli İlçe Başkanlığı tarafından “Ekonomik Kriz Sarmalındaki Türkiye’nin Çıkış Yolları; Üretim, Tarım, Sosyal Adalet” başlıklı panel düzenlendi. Panelde konuşan Sarıbal, üretim ekonomisi ile krizden çıkılacağını vurgulayarak “Bu kriz yoksulu daha yoksul, para sahibini de daha zengin ediyor. Krizden çıkışın yolu üretim ve tarım politikalarında” dedi. CHP Sultanbeyli İlçe Başkanı Murat Kantekin de 16 yıldır iktidar olan hükümetin Türkiye’yi ekonomik krize soktuğunu kaydederek, “16 yılın sonunda memleket ekonomik kriz içindeyse bu ne dış güç ne de iç mihraktır. Bu ancak AKP iktidarının beceriksizliğini gösterir. Erdoğan, Kadıköy, Beşiktaş gibi semtlerde yaşayanları memleketin kaymağını yiyenler olarak gösteriyor. Madem ortada bir kaymak var; 16 yıldır iktidarsınız ve Sultanbeyli’de yüzde 70’e yakın oy almanıza karşı neden kaymak tabaka yapmadınız. 31 Mart’ta bu anlayıştan kurtulacağız” diye konuştu. l İSTANBUL/Cumhuriyet ACI KAYBIMIZ Merhum Cemil Şensoy ve merhume Müjgan Şensoy’un oğlu, Bengü Ragıbe Koçak ve Osman Ferhan Şensoy’un kardeşi, Zeynep Şensoy’un biricik eşi, Kani Tibet, Cevdet Akyel, Hümeyra Akyel, Saygın Delibaş ve Yıldız Gürer’in sevgili kuzeni, Binnaz Bengü Koçak Karadoğan ve Bedia Pınar Koçak’ın sevgili dayısı, Müjgan Ferhan Şensoy Öget ve Neriman Derya Şensoy’un sevgili amcası AHMET VİLDAN ŞENSOY 29 Aralık 2018 tarihinde aramızdan ayrıldı. Merhumun cenazesi 1 Ocak 2019 salı günü Zincirlikuyu Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı’nda defnedilecektir. AİLESİ C MY B