25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Başbakan May’e baskı artıyor İngiltere’de hükümeti istifalarla sarsan ve Başbakan Theresa May’in kendi partisi tarafından devrilmesi ihtimalini gündeme getiren Brexit anlaşmasının kaderi belirsizliğini koruyor. İngiltere Başbakanı, Brexit planına iş dünyasından destek ararken ülke basını, May’in lideri olduğu Muhafazakâr Parti’den milletvekillerinin yürüttüğü “güvensizlik oylaması” başvurularında sonuca yakın olduğunu öne sürdü. The Sun gazetesinin haberine göre güvensizlik oylaması için gereken 48 imzadan 42’sine ulaşıldı. Salı 20 Kasım 2018 dishab@cumhuriyet.com.tr EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 Yemen’de barış umudu Yaklaşık dört yıldır Suudi Arabistan liderliğindeki uluslararası koalisyonun desteklediği Mansur Hadi yönetimi ile İran destekli Şii Husiler arasındaki çatışmaların pençesindeki, savaş nedeniyle insani kriz yaşayan Yemen’de taraflardan dün ateşkes sinyali geldi. Husi milisler dün Birleşmiş Milletler’in (BM) çağrısının ardından koalisyona İHA ve füze saldırılarını durdurduğunu açıkladı. Açıklama, Husilerin “Yüksek Devrim Komitesi” Başkanı Muhammed Ali el Husi tarafından Twitter üzerinden yapıldı. El Husi, “füze ve insansız hava araçlarıyla düzenlenen saldırıların sonlandırılmasının bir iyi niyet göstergesi olduğunu, düşmanın barış görüşmelerine itiraz etme ve Yemen’i işgal etmeyi sürdürme imkânını ortadan kaldıracağını” kaydetti. Husilerin açık Hadi yönetimi İsveç’teki barış görüşmelerine katılacağını, Husiler ise Riyad liderliğindeki koalisyona saldırıları durdurduğunu açıkladı sı Saba, Hadi yöneti minin siyasi çözüm için İsveç’te düzen lenmesi planlanan ba rış görüşmelerine ka tılma kararı aldığı nı duyurdu. Griffiths, geçen cuma günü BM Güvenlik Konseyi’nde yaptığı konuşmada iki Yemen’de siviller savaş, açlık, hastalık sarmalında hayatta kalma mücadelesi veriyor. taraftan da müzakerelere katılacakları yö nünde “sıkı teminat” laması, BM’nin Yemen Özel Tem aldığını söylemişti. BM Temsilcisi silcisi Martin Griffiths ile yap taraflardan gelen karşılıklı açıkla tıkları görüşmeden sonra gel maları memnuniyetle karşıladığı di. Ardından Riyad liderliğinde nı bildirdi. “Tüm tarafların müza ki koalisyon destekli Hadi yöne kerelere elverişli bir ortam yarat timinden de BM’nin barış mü mak için çabalarına devam etme zakerelerine olumlu yanıt gel si gerektiğini” söyledi. di. Yemen’in resmi haber ajan Öte yandan Yemen’deki barış sürecine ilişkin hazırlanan taslağın BM Güvenlik Konseyi’ne sunulduğu açıklandı. İngiltere tarafından sunulan taslak metinde liman kenti Hudeyda’da acil ateşkes çağrısı yapıldı ve savaşan tarafların insani yardımların halka ulaştırılması için iki hafta içinde bütün engelleri kaldırması talep edildi. Söz konusu taslakta taraflara Yemen’in sivil nüfusun yoğun olduğu diğer bölgelerindeki çatışmaları bitirme, bölgedeki ülkelere ve deniz bölgelerine yönelik bütün füze ve insansız hava aracı saldırılarını sona erdirme çağrısı da yapıldı. BM, Yemen’deki savaşı son yılların en büyük insani felaketi olarak tanımlıyor. FRANSA’DA EYLEMLER Akaryakıt vergisine öfke dinmiyor Fransa’da hükümetin akarya kıt fiyatlarına getirdiği ek vergiler nedeniyle cumartesi günü başlayan protesto dalgası sürüyor. Sosyal medyada “sarı yelekliler” adı altında örgütlenen eylemler kapsamında dün bir grup protestocu, ülkedeki üç benzin deposuna ulaşımı engelledi. Hükümet ise protestolara kulak tıkamış durumda. Fransa Başbakanı Edouard Philippe, göstericilerin kızgınlıklarını anladıklarını ancak hedefledikleri reformları sürdürmekte kararlı olduklarını belirtti. ‘Yaygın ama örgütsüz’ Diğer yandan Fransız basını, eylemlerin hükümet üzerinde yarattığı baskı konusunda görüş ayrılığında. Liberation gazetesi, dün birinci sayfadan “Sarı Yelekliler: Macron ters istikamette” başlığıyla gördüğü haberinde “Protesto gösterileri ertesinde kamuoyu destiği azalan hükümet gerçeklerden kopmuş görünmemek için çare arıyor” ifadelerini kullandı. Sosyalist tandanslı L’Humanite gazetesi ise “Sarı Yelekliler: Bu öfkeyle ne yapmalı?” başlığıyla ilk sayfadan gördüğü eylemler için, “Örgütsüz ve zayıf organize protesto hareketinin geleceği belirsiz” yorumunu yaptı. URUGUAY ELÇİLİĞİ’NE GİTTİ Eski Peru liderinden sığınma talebi Peru’nun eski Devlet Başkanı Alan Garcia’nın, yolsuzluk so ruşturması kapsamında yurtdışına çıkışının yasaklanmasının ardın dan geçen cumartesi başkent Li ma’daki Uruguay Büyükelçiliği’ne sığınma talebinde bulunduğu bildi rildi. Peru Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Garcia’nın Uruguay Büyükelçiliği’ne sığınma talebinde bulunduğu doğrulandı. Bakanlık açıklamasında “Garcia 1954 tarihli, Peru ile Uruguay’ın da taraf olduğu Diplomatik Sığın ma Sözleşmesi’ne uygun olarak Uruguay’dan sığınma talep etmiş tir. Talep Uruguay hükümetince değerlendirilecektir” denildi. Ül kede iki dönem devlet başkanlı ğı yapmış olan Garcia, hakkında ki iddiaları reddederek “siyasi zul me” maruz kaldığını iddia ediyor. Peru Devlet Başkanı Martin Viz carra, Garcia’nın sığınma talebin de bulunması üzerine sosyal med ya hesabından yaptığı paylaşımda, “Peru’da siyasi zulüm söz konu su değil. Biz tüm Perulular istisna lar olmadan kanunlara uymalıyız” ifadesine yer verdi. Mah keme, Lima metrosu nun inşaat ihalesi karşı lığında Brezilyalı inşaat firması Odebrecht’ten rüşvet almakla suçla nan Garcia’ya, soruşturma süresince 18 ay yurtdışı na çıkış ya Garcia sağı getirmişti. Meksikalılar göçmenleri protesto etti Meksika’nın sınır kenti Tijuana’da Orta Amerika’dan gelen binlerce kişinin yer aldığı göçmen kafilesi tepkilere yol açıyor. Önceki gün yüzlerce Meksikalının katıldığı gösteride Honduras, El Salvador ve Guatemalalıların kente akın etmesi protesto edildi. “Daha fazla kafile istemiyoruz” yazılı pankartlar taşıyan göstericilerin 2 bin 500 dolayındaki Orta Amerikalı göç menin kaldığı Tijuana’nın futbol stadyumuna yürümesi nedeniyle polis yolları kapattı. Bazı göstericiler ile polis arasında arbede çıktığı bildirildi. Orta Amerika’dan yola çıkan göçmenler, Meksika üzerinden ABD’ye ulaşmak istiyor. Tijuana Belediye Başkanı Juan Manuel Gastelum, kentteki göçmen sayısının gelecek haftalarda daha da artmasının beklendiğini ifade ederek bu kadar göçmen için hazırlıklı olmadıklarını söyledi. ABD sınırı yakınlarındaki Tijuana’da yaşayanlar ve işletmeler artan göçmen sayısı yüzünden ABD ile ilişkilerin bozulmasından endişe ediyor. Gastelum’un açıklamasının ardından ABD Başkanı Donald Trump, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, kente yığılan göçmenlerin suç ve büyük problemlere neden olduğunu savunarak “Evinize gidin!” ifadesini kullandı. İsrail’de erken seçim şimdilik rafa kalktı Gazze’de Hamas ile varılan ateşkesin ardından erken seçim tartışmalarının patlak verdiği İsrail’de Başbakan Binyamin Netanyahu, koalisyon ortağı Yahudi Evi Partisi lideri, Eğitim Bakanı Naftali Bennett’in istifa etmeyeceğini açıklaması ile şimdilik rahat bir nefes aldı. Bennett’ın ateşkesi protesto ederek istifa eden Savunma Bakanı Avigdor Lieberman’ın koltuğuna oturmayı talep ettiği aksi takdirde istifa edeceğini belirttiği haberleri İsrail basınına yansımıştı. Ancak Netanyahu Savunma Bakanlığı gö Bennett, Adalet Bakanı ile basın toplantısı düzenledi. revini kendisinin üstlendiğini açıkladı. Meclis’te partisinin milletvekillerinden Adalet Bakanı Ayelet Shaked ile basın toplantısı düzenleyen Bennett, hükümetin güvenlik politikalarını eleştirdi ancak istifa etme Han’dan Trump’a salvolar ABD Başkanı Donald Trump, Pakistan’ı terörle mücadelede Washington’a yardım etmemekle suçladı. Pakistan Başbakanı İmran Han, Trump’ın “Pakistan’ı destekliyoruz, onlara yılda 1,3 milyar dolar veriyoruz ama onlar bizim için hiçbir şey yapmıyorlar” ifadelerine tepki gösterdi. Han, “ABD, madem terörle mücadeleye 1 trilyon dolar harcadı, Taliban neden daha güçlü onu açıklasın” dedi. Han, sosyal medya hesa bından yaptığı açıklamada, “Hiçbir Pakistanlı 11 Eylül’de yer almamasına rağmen ABD’nin terörle yürüttüğü savaşta onlara yardım ettik” dedi. Trump’ın sözlerine rağmen, ABD’nin Taliban’a karşı yürüttüğü operasyonlara destek vereceklerini aktaran Han, “Acaba Trump bunları yapacak başka bir müttefike sahip mi? ABD, Pakistan’ı kendi hatalarını örtmek için günah keçisi ilan ediyor” ifadelerini kullandı. yeceğini açıkladı. Bennett, “Koalisyondaki keskin fikir ayrılıklarına rağmen şu anda istifa etmeyeceğini, Netanyahu’ya pek çok konuda doğru yolu seçmesi için zaman vereceğini” söyledi. Eğitim Bakanı, “Eğer Başbakan niyetinde ciddiyse, buradan kendisine bütün siyasi taleplerimizden vazgeçtiğimizi, İsrail’in yeniden kazanmasını sağlamak için yardım edeceğimizi duyuruyorum. Politik bir bedel ödeyeceğimi biliyorum ancak Başbakan’ın beni yenmesi Hamas’ın İsrail’i yenmesinden iyidir” ifadelerini kullandı. Netanyahu, önceki gün “erken seçimin yanlış olduğunu” söylemişti. Bennett, Netanyahu ile geçen cuma günü bir araya gelmiş, görüşme anlaşmazlıkla sonuçlanmıştı. Avigdor Lieberman, abluka altındaki Gazze Şeridi’nde yaşanan son gerginliğin ardından İsrail ile Hamas arasında sağlanan ateşkesi eleştirerek 14 Kasım’da görevinden istifa ettiğini açıklamıştı. Ülkede dışişleri bakanlığı görevini de Netanyahu yürütüyor. Jerusalem Post’un haberine göre Netanyahu önümüzdeki günlerde bir dışişleri bakanı atamayı düşünüyor. LONDRATAHRAN HATTI İranlı mevkidaşı Zarif ile başkent Tahran’da bir araya gelen Hunt, ABD’nin geçen mayısta nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından İran’a giden ilk Batılı dışişleri bakanı oldu. Gündem ABD yaptırımları İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, ABD’nin çekildiği nükleer anlaşmanın geleceğini ve ardından getirdiği yaptırımları görüşmek için dün Tahran’da İranlı mevkidaşı Cevad Zarif ile buluştu. Görüşmede ana gündem maddesinin, Washington’ın Tahran’a uyguladığı yaptırımlara karşın Avrupalı şirketlerle yapılan ticaretin devam ettirilebilmesi için planlanan mekanizma olduğu bildirildi. “Özel amaçlı araç” olarak adlandırılan mekanizmayla, Avrupa Birliği (AB) ülkelerindeki şirketlerin ABD ambargosundan etkilenmeden İran’la iş yapmalarının kolaylaştırılması amaçlanıyor. Hunt, görüşme öncesi Londra’da yaptığı açıklamada, ülkesinin Tahran’la yapılan uluslararası nükleer anlaşmaya bağlılığını bir kez daha vurgularken, “Bu anlaşma, Ortadoğu’da istikrarın sağlanması için yaşamsal önemde” diye konuştu. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ise dün yaptığı açıklama da, ABD’nin yaptırım kararında yalnız kaldığını savundu. Washington hükümetinin bölgesel başarısızlıklarının faturasını İran’a çıkarmaya çalıştığını söyleyen Ruhani, “Petrol ihraç etmeyi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı. Ruhani ayrıca, ABD yaptırımlarına rağmen ülkesinin aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bölge ülkelerle ilişkilerini daha da güçlendireceğini söyledi. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Behram Kasımi de “Özel amaçlı araç” mekanizmasının mümkün olan en kısa sürede uygulamasını beklediklerini” dile getirdi. Kasımi, AB’nin nükleer anlaşmayı “kurtarabileceğinden ümitli olduğunu” aktardı. Bu arada AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’den, “nükleer anlaşmayı desteklemekle beraber, İran’ın davranışlarından kaynaklanan sorunları göz ardı etmedikleri” açıklaması geldi. Suudi Kral Veliaht Prens’e sahip çıktı Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürülmesinin ardından kamuoyu önünde yaptığı ilk konuşmada, cinayete ilişkin sessizliğini korudu. Ülkenin yargı ve savcılık makamlarını adaleti sağlama görevlerini yerine getirdiğini belirterek övdü. Kral Selman, Kaşıkçı cinayetinde gözlerin çevrildiği Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın 2030 Vizyonu kapsamındaki ekonomi reformlarını överken oğlunun Suudi gençliğine “yeni bir Suudi Arabistan sözü verdiğini” belirtti. Prens Selman’ın “insan kaynaklarını geliştirme ve kraliyetin genç kuşaklarına odaklanması” konusunda görevlendirildiğini ifade etti. Filistin meselesine de değinen Kral Selman, Filistin’in kendileri için önemli bir gündem maddesi olduğunu söyledi. Diğer yandan “uluslararası toplumu İran’ın nükleer ve balistik füze programına son vermeye çağırarak Birleşmiş Milletler’in Yemen’deki savaşa son verilmesi ça balarına yönelik destek verdiğini” ifade etti. Kaşıkçı’nın öldürülmesi küresel tepkiye ve Riyad’ın Batı ile ilişkilerinin gerilmesine yol açmıştı. BERLİN’DEN KAŞIKÇI ADIMI Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, AB Dışişleri Bakanları toplantısına katılmak üzere bulunduğu Brüksel’de Kaşıkçı cinayetine ilişkin açıklamalar yaptı. Maas, Almanya’nın cinayetle bağlantılı olabileceği şüphesiyle 18 Suudi vatandaşına seyahat yasağı getirdiğini duyurdu. Bu kişilerin Schengen Bölgesi’ne girişlerinin de yasaklandığını, kararın İngiltere ve Fransa’yla koordinasyon halinde alındığını kaydetti. Almanya Ekonomi ve Enerji Bakanlığı sözcüsü Philipp Jornitz ise Kaşıkçı’nın öldürülmesinden sonra Almanya’nın Suudi Arabistan’a yeni silah satışına izin vermeme kararı aldığını hatırlatarak “Riyad’a yönelik daha önce onayı verilen satışlar dahil silah sevkıyatı tamamen durduruldu” dedi. Öte yandan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Enver Gargaş, Türk medyasının Kaşıkçı cinayeti, BAE dahil Körfez ve Arap ülkeleri hakkında “yalan haber” yaptığını öne sürdü. Muhalif dergiye okuyucu desteği Bağımsız medya organlarının karşılaştığı baskılar ve ifade özgürlüğüne yönelik tehditler nedeniyle eleştirilerin merkezindeki Rusya’da internet üzerinden yayın yapan muhalif dergi The New Times, yargı tarafından kendilerine verilen para cezasını okuyucularının bağışlarıyla karşılayacak. Rusya’da bir mahkeme dergiyi mali raporlarından birini geç verdiği gerekçesiyle geçen ay 22.25 milyon rublelik (yaklaşık 330 bin dolar) para cezasına çarptırdı. Ceza için 10 Kasım’da başlatılan kampanyanın ardından okurların da katılımıyla kısa sürede 370 bin dolardan fazla para toplandığı belirtildi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle