Katalog

Perşembe 4 Ekim 2018 kültür 14 sahip‘Mçıikramsaımlıyızıza’Caaçmık,i kziüylaliryeetekapalı EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: İLKNUR FİLİZ Oyuncu Yıldırım Öcek yaşamını yitirdi Oyuncu Yıldırım Öcek, geçirdiği mide küçültme ameliyatından dolayı 5 gün önce hastaneye kaldırılarak yoğun bakım ünitesine yatırılmıştı. 66 yaşındaki oyuncu dün akşam saatlerinde yaşamını yitirdi. Açıklama yapan oğlu Seçkin Öcek, “Babamı kaybettik, çok üzgünüz. Tedaviyi reddettiği yönündeki haberler kesinlikle doğru değil” dedi. Öcek, ‘Avrupa Yakası’ dizisinde canlandırdığı ‘Sadettin Yerebakan’ karakteri ile hafızalara kazınmıştı. l Haber Merkezi 2. Uluslararası Truva Atı Kısa Film Festivali başladı Uluslararası Truva Atı Kısa Film Festivali dün Çanakkale’de başladı. Resmi açılışı için gün sayılan Troya Müzesi’nde gerçekleşen açılış kokteyli ile başlayan festival, 5 Ekim’de gerçekleşecek ödül töreni ve gala gecesi ile sona erecek. Yeni sinemacıları teşvik etmek, festival aracılığıyla uluslararası kültürel diyaloğu geliştirmek ve kısa filmlerin yapımını özendirmek amacıyla düzenlenenn Uluslararası Truva Atı Kısa Film Festivali bu yıl ikinci kez sanatseverler ile buluşuyor. Festivalde; atölyeler, söyleşi ve paneller de düzenlenecek. Uluslararası Truva Atı Kısa Film Festivali’nde Perihan Savaş, Uğur İçbak, Prof. Semir Arslanyürek, Prof. Dr. Aytekin Can, Gökhan Tarkan Karaman ve Alexandra Tvetzkova jüri olarak yer alıyor. Düzenli’den anlamlı sergi Ressam Hülya Düzenli’nin görme engellilerin, renkleri ve desenleri zihinlerinde canlandırmalarını sağlayan “İnfografikYaşam” sergisi 11 Ekim’de Galeri Ark’ta açılacak. Görme engellilerin renkleri algılamasına imkân veren özel resim çalışmalarından oluşan sergi, görme engelli olmayı yalnız fiziksel olarak değil kavramsal olarak da ele alıyor. Sergi 6 Kasım’a kadar ziyaret edilebilecek. 18 yıl önce kurulan Düzensiz Sistemler Çalışma Grubu 2001 yılında Prof. Dr. K.Gediz Akdeniz önderliğinde bir grup bilim insanı tarafından İzmir Karaburun’da kurulan “Nonlinear Science Working Group” (Düzensiz Sistemler Çalışma Grubu) 18. Uluslararası Sempozyumu, bu yıl 57 Ekim’de Şişli Belediyesi Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’nde gerçekleştirilecek. Sempozyumun koordinatörlüğünü tekrar İstanbul Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. G. ÇiğdemYalçın yapacak. Bu yıl karmaşıklık bilimi, kaos teorisi, kendiliğinden organizasyon, ağ teorileri, doğrusal olmayan modellemeler, simülasyon kuramları ve yeni fizik arayışından doğan yeni istatistik teknikler ile tıp dünyasından kozmolojiye, sosyal sistemlerden atom altı fiziğine, finans dünyasından canlılar âlemine kadar, disiplinler arası uygulamalar ve araştırmalar tartışma konuları arasında yer alacak. Sempozyum konuya ilgi duyan herkese açık olacak ve kayıt ücreti alınmayacak. Program için: www.nonlinearscience.org UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Eminönü’ndeki kültürel miras Sü leymaniye Camisi ve Külliyesi’ni mi marlık tarihçisi ve restorasyon uzma nı Prof. Dr. Zeynep Ahunbay ile yerin de inceledik. 2010’da onarılmasına karşın Süleymaniye Camisi ve Külliyesi’nde çeşit li problemler olduğunu CEREN ÇIPLAK DRILLAT gözlemledik. Örneğin caminin dış avlusundan batıdaki sokağa bağla nan anıtsal kapının kemerinin mesnet lendiği sütun başlıklarından biri çatla mış, külliyenin parçası olan imaret kö tü durumda. Caminin çevre duvarları üstünde de yapıya zarar veren otlar ve çınar ağaçları büyümüş ve bu bitkile rin temizlenmesi gerekiyor. Yapının da sürekli bakımı yapılmalı. ‘Sadece camiyi görmek yeterli değil’ UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Süleymaniye Camisi ve Külliyesi bugün çeşitli problemlere sahip. Mimarlık tarihçisi ve restorasyon uzmanı Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, bugün sadece caminin ziyaret edilebilir olmasının ve külliyenin diğer yapılarının ziyarete kapalı veya uygun olmayan işlevlerde kullanılmasının sorunlu bir yaklaşım olduğuna dikkat çekiyor. ‘Tabhane müftülüğe tahsis edilmiş’ Külliyenin diğer parçalarını da tek tek geziyoruz. Osmanlı döneminde misafirlerin ağırlandığı yer olan Tabhane’yi ziyaret etmek istiyoruz ancak özel güvenlik “burası ofis giremezsiniz” diyor. Tabhane, müftülüğe tahsis edilmiş. Tabhanenin duvarında “İstanbul Müftülüğü Ek Hizmet Binası” yazıyor. Ahunbay, Tabhane gibi evrensel değer taşıyan kültürel mirasın herkese açık olması gerektiğini vurgulayarak “Tabhane müftülüğe tahsis edilmiş. Hacca gidenlere kurs vermek ilk işleviyle alakası olmayan bir işlev. Bu işlevin gözden geçirilmesi lazım. Tabhane’nin dış duvarından bir incir ağacının dalları sarkıyor. Bu ağacın kökleri duvarı parçalar. Kullanıcıların yapıyı sürekli izlemeleri, korumaları gerekir” diyor. Kanuni Sultan Süleyman tarafından 15501557 tarihleri arasında Mimar ‘Sıbyan Mektebi’nde Sinan’a yaptırılan Süleymaniye Camii ve Külliyesi bir bütün olarak 16. yüzyıl lokanta bacası!’ Osmanlı yaşamını ve kültürünü yansıtıyor. Ancak, Ahunbay, bugün sade Yetim erkek çocukların yetiştirildiği Sıbyan Mektebi’nin ce camiinin ziyaret edilebilir olmasının 9 aydır kapalı olduğunu ve resto ve külliyenin diğer yapıları medrese rasyondan sonra sergi salonu ola ler, sıbyan mektebi, tabhane, darüşşi rak kullanacaklarının bilgisini edi fa ve darülkurranın ziyarete kapalı ve niyoruz. Ahunbay ise 16. yüzyılda ya uygun olmayan işlevlerde kullanıl çocuklar için yapılmış bir vakıf ya masının sorunlu bir yaklaşım olduğu pısının çocuk kitaplığı gibi bir kul na dikkat çekiyor: “16. yüzyıl Osman lanımla değerlendirilmesinin da lı kültürünü yansıtan ve o dönemin doruk noktasında bir mimari olan Süleymaniye Camii ve Külliyesi’nde sadece ldlkmycemntlldscmmsdKikl“meeeıele‘DiaeağaaıeaiaeüUsrvrrmeiaabBğnmimbkürdztliloibtynmigvikiiellinvimtkür,ynilaiiaarvmiaüamgedyeiyriıdkykritncenrnzzuknüeieeyaaeâdkas.laisdegğübnsergygyenubeSmâoınlCiiayiiultrökrieağğbunlnni’lolıbesaanal.rrniiüdleiiasgulugdayiıpmsemyrSiasrüıyrlüydüinmnoıeksşıalrüöslunaşoeliziünemğoyimainadyilüiilrkernrşsikeyvzçlbhklıv..idnyrauküyBeğdy”iesaümiyieBen,iamalraynpıuairpmkeitrörialiSeşk.uicknkpeyçrüeTııaiirasleantcemrlıçytHalzılnksCeamsıaaokeayreyıarlnapıiıktiÇmmnkyonçlıaaeandoıiiğmllnryrnrıamtenşaie’ıdnaAnınılksbniCşhedğbdıe;za’auaiinımarağrşmksnidrrlüieaabaçaiaitsnvraauiolyatnunln:iasnmbuamannırağdtmnyğşşdüıaelıuoota.ldaA.arsısrğMnnt.kıbrnuah.ruAelTiruSRumnihüşiesniniuitrsalnmbieabmpşmtnyKnt1sbmlys‘arkaoerıMıneaeoboea9dbiğünSlrrııyranAkvts’rzişşi3ıiadeolıKıdinytt:niiuıi..llnhni0yebili’aidmelo“lüıtına1Usdlşyu’nı.aei,üSkldılreelrirV9üiaeğanznDlSğuücainvMdi8nsakuıkrlagbcüiykelzynidoidC0nıkkenıanöyaveilr.milsıHay’ekmıâardoyrakeslilEmfybayenmeenudiaay,erSlbtsaı’etakmremmıl1lındlisikaaaoirMlanlrlinr’a9vniae’danançlnlriearıgStMdadns.dreıısniitidmıbslneianikyyiıoulıedidida’ualreüınnınğıetnimef.zie”mmy’aıılüniliDelDkkzdalsiıkisaüürleemua,lskkbeOyosökkvıreşsuyyââimp;imlunnüaikllmsraalauarradıırznnraiendgrromyübüetüeıblimntSDuzilanrkokoeoeşlaiizankuşbşndmryrepıial.riesuinuurrumraÇnmoçdkaılştbollleeıomeHı.aaaykllrychreoaaıiavaışnçdrrrğse”ea.iırıgs.kdni’öaA,iidkrçnyhlmhadminvbbShamebnralSaykıaoraiuaaiıaükaugrrnoarüıailıaSrknnnnrİeyşmnniral.inrğ.şlüsnemaarl”elsöeıaşe.dtlyabatilyandlldisnsatzıyDaıdşieaenrnoaırmdeyaidıenmcmnrıiyynmnağyikmrıonnyeiemmnkbmğadrlus,ıaarnogeagşüanıuüeaagt“.napnasraerc,oüsEşnçiilüstDc.asılbinnıçyspıüşroıseoyvılkırğnaluipeoeiialilılpnealnelüşyadfaadırşlogiraaişhnr’rCdyürenürtolyrüabnanaytüıeaauayaşlaşialnhKnkuamauınkpaşmüağpnDrnzÇel,püinehypautaşeniavfmkaheiıayyytbaeafanhtnssülebüulıreıaeaakinıielınğuliurdpmlziynüibeı,lei ha doğru olacağını söylüyor. Sıbyan Mektebi’nin çevresi ise lokantalarla çevrili. Köşedekinin saçağı çirkin bir görüntü yaratıyor; bacası da Sıbyan Mektebi’nin camiye bakan cephesine yapıştırılmış! Külliyenin tüm parçaları: n Cami n Evvel, Sani, Salis, Rabi, Darül hadis medreseleri n Mülazimlar medresesi n Hamam n Kanuni türbesi n Hürrem Sultan türbesi, Türbedar odası n Kervansaray n Mektep n Bimarhane n Tıp medresesi n Darüzziyafe (İmaret) n Tabhane gereken bir kültürel hizmettir. Süleymaniye Külliyesi’ni anlatan ve sanatını gösteren bir tek cami var. Diğer yapılara giremiyoruz, kapalılar. Toplum olarak böyle bir mirasa sahibiz ancak yeterince bilmiyor, tanımıyoruz. Anlamamız ve tarihi eserlerimizi sevmemiz la da boşluklar, oyuklar oluşmuş, bazıları eve dönüştürülmüş ama kötü durum İkindi sonrası güreş ve Külliyesi’nin belli yerlerinin bütün zım. Kapalı kapılar olmamalı. 16. yüz lüğünü kaybettiği yılda bu ölçekte, kap dalar. Dükkânların üzerindeki uyum Padişahın ruhuna sürekli Kuran oku ni belirten Ahunbay, samda bir külliyeyi baş suz malzemeler esas mimariyi kapatı nan Darülkurra da kapalı. Kadıların ye “Burayı kültürel bir ka yerde görmüyoruz, yor. Bakırcılar Çarşısı’nda eskiden ba tiştiği Darul Hadis ise açık ancak ziya bakışla değerlendir hikâyesinin tam ve doğ kır işleniyormuş, pirinç ustaları var rete kapalı. Ahunbay, “Darul Hadis’te memiz lazım. Doğru ru anlatılması lazım. mış burada. Şimdi sokağın bir bütün dershanenin 1950’lerdeki restorasyo kullanımla ziyare Bu güzelliğin korunma lüğü yok. Bu sokağa araç park edilme nu sırasında Ali Saim Ülgen, pek bir te açarak anlam ve sı için daha iyi yansıtıl meli ama edilmiş. Bazı yapılarda graffi veri olmadığı için Prof. Sedad Hakkı önemini anlatmalı ması, anlatılması gere ti bile var!” Eldem’e mektup yazarak yardım rica yız. Bu atlanmaması Bazı duvarlarda graffiti bile var! kiyor” diyor. ‘Doğanın ve Hayatın İçinden Resimler’ Ressam Şükran Pekmezci’nin “Doğanın ve Hayatın İçinden Resimler’ sergisi, 22 Ekim9 Kasım tarihleri arasında Ziraat Bankası Tünel Sanat Galerisi’nde izleyiciyle buluşacak. Çankırı doğumlu Pekmezci, resimlerinde daha çok doğduğu yörenin konularını ele alıyor. Pekmezci’nin hem yurtiçinde hem de yurtdışında çok sayıda sergide eserleri sergilendi. Bu sergi katıldığı 40. sergi olacak. Cemal Reşit Rey’den seçkilerle anlamlı açılış Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu sezonu, adıyla anıldığı besteci, eğitimci, piyanist, şef ve İstanbul Şehir Orkestrası’nın kurucusu Cemal Reşit Rey’den seçkilerle bugün 20.00’de açıyor. CRR Senfoni Orkestrası’nın şef Can Okan yönetiminde vereceği konserde Rey’in “Enstantaneler” (1931); “Kromatik Konçerto”(1932); “Senfonik Şiir (Türkiye)” (1971); “Mistik Şiir” (1938) ve “Tenor ve Orkestra İçin Mevlana’nın Mesnevi Mukaddimesi Üzerine” eserleri seslendirilecek. Konserin solistleri İstanbul Devlet Opera ve Balesi solist sanatçıları tenor Hüseyin Likos ve dokuz yaşında Rey’in (19041985) öğrencisi olan, vefatına dek kendisi ile çok yönlü çalışmalar yapan besteci, piyanist, şef Aydın Karlıbel. Hocasının eserlerini yöneten, “Çelebi” operasını tamamlayan, “Zeybek” operası ile birlikte komple piyanoşan baskılarını hazırlayan; Hüseyin Likos marşlarının orkestrasyonlarını yapan Karlıbel, “Büyük sanat adamı Cemal Reşit Rey’in adı, hatırasına hürmeten 7 Ekim 1985’teki vefatından sonra Dar’ülbedâi caddesi üzerinde bulunan Türkiye’nin en prestijli konser salonuna verilmiştir. ‘Müzik hudut tanımaz’ felsefesine sahip hocanın adını taşıyan CRR’de bugün dünyanın sesi yankı bulmaktadır” diyerek bu açılış konserinin değerini ifade etti. C MY B