29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 2 Eylül 2017 2 Hazır gıdalar Haşimato’yu tetiklerKarbonhidrattan uzak, kefire yakın Haşimato hastaları, tıpkı çölyak, kanser, şeker, tansiyon, kalp ve damar hastaları gibi özel beslenme Düşük doz lazer si gereken gruplar arasında. Tiroid bezinin iltihaplanması olarak da bilinen Haşimato hastalarında, metabolizma yavaşladığı için kilo alı tedavisi Erbil, tedavide düşük doz lazerin de kulla mı, halsizlik, bitkinlik, hali, el ve yüzde şişme, cinsel isteksizlik, saç ve cilt kuruması, depresyon sorunları gözlemlenir. Peki bu hastalar ne yemeli ve nelerden uzak durmalı? Konuyu eski Türk Cerrahi Derneği başkanlarından, genel cerrah Prof. Dr. uyku Yeşim nıldığını anımsatarak “2014 yılında yapılan iki çalışma da Haşimato hastalarında lazer tedavisinde umut verici sonuçlar elde edilmiştir” değerlendirmesini yapıyor. Prof. Erbil, şöyle devam ediyor: 4 Hazır gıdaların uzun raf ömürleri Erbil için içlerine eklenen Yeşim Erbil ile ko katkı maddeleri hastalığı nuştuk. tetikler. Bu nedenle hasta Erbil, “Daha sık kadınlarda, ların rafine gıdalardan uzak genellikle 3050 yaş aralığın kalması istenir. da görülür. Genetik faktörler 4 Gebelik hormonları nedeni ile aynı ailenin kadın Haşimato hastalığını te larında görülme riski fazla” tikleyebilir. diyor. Hastaların yüzde 30’un 4 Bazı insanların glutene da kalıcı hipotiroidi (tiroid ye karşı hassasiyetleri varsa, tersizliği) geliştiğini belir bu kişilerde glutenli besin ten Erbil, Haşimato’nun otoimmun (bir canlının savunma sisteminin kendi vücut hücrelerine de saldırması ve kendi vücut hücrelerini yok etmeye çalışması) kronik bir hastalık olduğunu anlatıyor. ler hastalığın tetiklenmesine neden olabilir. 4 Haşimatolu hastalarda karbonhidrat intoleransı olduğu bilinmektedir. Bu nedenle karbonhidrat şikâyetlerin artmasına neden olacaktır. Kefir tüketin Prof. Dr. Yeşim Erbil, Haşimato hastalarının beslenmeleri konusunda şu bilgileri paylaşıyor. l Probiyotikler: Yararlı bağırsak bakterileri Haşimato hastalarında tiroid inflamasyonunu azaltır. En kolay ulaşılabilecek probiyotik kefir. l Selenyum: Antienflamatuar ve antioksidan etkisi nedeni ile önerilmektedir. Selenyum içeren besinler: Fındık, ceviz, ayçekirdeği, karaciğer, ton balığı, tuna balığı, somon, tavuk (göğüs), hindi, mantar, chia tohumu, ıspanak... l İyot: Tiroid hormonlarının sentezlenmesi için iyot gerekli. Hastalara iyot takviyesi önerilebilir. l D vitamini: Haşimato hastalarında D vitamini eksikliği sıklıkla rastlanmaktadır. l B vitamini: B5 ve B12 vitaminleri ba ğırsakbeyin aksını dengeleyen vitaminlerdir. Bu nedenle Haşimato hastaları için de önerilmektedir. ‘Tahıllardan ve yağlardan uzak durun’ NELERİ SINIRLI TÜKETMELİ? Haşimato hastaları en azından aşağıdaki listede yer alan besinleri sınırlı tüketmesi gerekiyor. l Tahıllar (özellikle gluten): Buğday, çavdar, darı, arpa, bulgur ve beyaz undan yapılmış besinler. l Baklagiller: Nohut, fasulye, soya, yer fıstığı. l Yemişler: Badem, çam fıstığı, ceviz. l Yağlar: Ayçiçeği yağı ve soya yağı. l Meyveler: Üzüm ve üzüm suyu, nektarin, çilek. l Et ve süt ürünle ri: Hormonlu et ve süt ürünleri, çiftlik üretimi balıklar. l İçecekler: Kahve, siyah ve yeşil çay. Çay yaprakları topraktan ve havadan bünyelerine bol miktarda florid alır. Florid ise tiroid yetmezliğine neden olmaktadır. l Hazır gıdalar: Her türlü fast food, hazır çorbalar ve konserveler. l Katkı maddeleri: Hardal, mayonez, ketçap, soya, tatlandırıcı, salata sosları, et sosları. l Şeker. dizi EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: EMİNE BİLGET Mucize besin yok Yüksek tansiyon, şeker ve kanser... Çağımızın en önemli hastalıkları. Türkiye’de yılda ortalama 163 bin 500 kişiye, günde ise 450 kişiye kanser tanısı konuluyor. Erişkin kişilerin yaklaşık 3’te 1’inde hipertansiyon hastalığı var. Şeker hastalarının sayısı yaklaşık 7 milyon. Bu kadar çok kişiyi ilgilendiren bu hastalıklardan beslenme ile korunmak mümkün mü? Konunun yanıtlarını uzmanlara sorduk. H10İPERmTANilSyİYoONn kişinin katili UZAK DURUN! l Aşırı pişirilmiş besinler, olgun tatlı meyveler önerilmez l Tüm pastane ürünleri, sütlü de olsa tatlılar, dondurma gibi gıdalardan uzak durulmalı l Alkol tüketimi sınırlandırılmalı. Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuri Kurtoğlu, hipertansiyonun, istirahat kan basıncının 140/90mmhg’den yüksek ölçülmesi olarak tanımlandığını belirterek “Her 8 önemli ipucu Türkiye’de Şekerdiyabetli sayısı 7 milyonun şakayaüstünde. gelmezDisiplinli bir diyet en büyük düşmanı. yıl dünyada yakla şık 10 milyon kişi nin ölümünden so rumlu tutulmak tadır. Öyle ki kalp hastalıklarından ölümlerin yüzde 45’i, felçlerden ölümlerin ise Tansiyonun yükselmesini engellemek için uygulanması önerilen diyete yüzde 51’i hipertansiyon nedeni dair ipuçları: ile olmaktadır” diyor. Hipertansi l Aşamalı bir geçiş yapabilir yonun tedavisi ve olumsuz etki siniz. Öğlen ve akşam yemek lerinin ortadan kaldırılması için lerinde bir porsiyon sebze ve fazla kilonun önlenmesine, si ya meyve ekleyebilirsiniz. garanın bırakılmasına, hareketli bir yaşama ve stresin önlenmesine dair tedbirler alınmasına dikkat edilmesi gerektiğini kaydeden Kurtoğlu, tüm bunların dışında sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanılmasının önemini vurguluyor. l Daha önce tükettiğiniz yağın ve margarinin yarısını tüketmeye başlayın. l Süt ürünlerinin sindirilmesinde sorun yaşıyorsanız laktozsuz veya laktoz enzimi eklenmiş ürünleri tercih edin. l Tam buğday ekmeği veya mısır gev YAĞA DİKKAT Kurtoğlu reği gibi tahıl ürünlerinin B vitamini eklen Kurtoğlu, şu öneriler miş olanlarını kullanın. de bulunuyor: l Porsiyonlarınızı gün içerisi l Diyet, meyve ve sebzelerden ne yayın. Meyve ve sebze atış zengin olmalı. tırmalıklarınız olsun. l Süt ve süt ürünlerinin az yağlı olanları tercih edilmeli. l Bakliyatlar, kümes hayvanları, balıklar ve fındık gibi taneli besinler diyette yer almalı. l Kırmızı yağlı etler, şekerlemeler ve şekerli içeceklerden kaçınılmalı. l Protein ve posalı yiyecekler bolca tüketilmeli. l Günlük kullanılan tuz 6 gramı aşmamalı. l Aşırı alkol tüketiminin yüksek tansiyona neden ol duğu bilinmeli. l Eti o öğünün ana yemeği olarak değil de bir tamamlayıcı olarak tüketin. Hatta haftada en az 23 gün et yemeyin. l Tatlı ve atıştırmalık olarak meyve ve düşük yağlı ürünleri tercih edin. l Günlük yenilen besinlerin her gün not edilmesi faydalı olabilir. Eğer bu hareket her gün düzenli yapılabilirse yeme alışkanlıklarındaki değişikliklere nereden başlanacağı da kolaylıkla görülebilecektir. Şeker yani diyabetin erişkinlerde görülme sıklığı Türkiye’de hızla artıyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Türkiye’de 2000 yılında yaklaşık 3 milyon olan diyabetli sayısının 2030 yılında 6.5 milyona ulaşacağını tahmin etmişti. Ancak 2030 için tahmin edilen bu değerler 2014 yılında aşıldı ve Türkiye’deki diyabetli sayısı 7 milyonun üstüne çıktı. Dahiliye uzmanı Yrd. Doç. Dr. Şeref Kamil Basmacıoğlu tedavide diyetin en önemli ilkeler arasında geldiğini söylüyor. Basmacıoğlu, şu önerilerde bulunuyor: l Buğday, pirinç, mısır ve bakliyatların yanı sıra meyveler ve patates gibi sebzeler de önemli oranlarda şeker içerirler. Şeker ve nişasta içeren tüm karbonhidratlar, protein ve yağ gibi diğer besin öğeleri ile kıyaslandığında kan şekerinizi daha fazla yükseltirler. Bu grup besinlerin diyetimiz içerisindeki oranlarını artırdığımızda eğer yeterli insülin rezervlerimiz yoksa kan şekerimiz yüksek seyreder. l Besin tüketimi bireyin beslenme alışkanlıkları dikkate alınarak ana ve ara öğünlere dağıtılır (23 ana öğün, 24 ara öğün) gibi günde 56 öğün uygun. l Yağlı besinler günlük enerjinin yüzde 30’u olarak hesaplanır, doymuş yağ ihtiyaç duyulan enerjinin yüzde 7’sini aşmamalı. Turşu ve tuzlu tüketmeyin l Kolesterol mümkün olduğunca azaltılmalı. Krema, kaymak, yağlı etler, yağlı süt ürünleri, sakatatlar ve salam, sucuk gibi şarküteri ürünleri en önemli kolesterol kaynakları. l Tüm diyabetik bireylerde sodyum alımı yaklaşık günde 3 5 gr tuzla sınırlanmalı. Özellikle zeytin, turşu, peynir, bunyon, tuzlu yemiş ve kraker gibi gizli tuz kaynaklarından uzak durulmalı. l Klinik veya laboratuvar olarak yetersizlik belirtileri olmadığı sürece vitaminmineral takviyesi önerilmez. l Kavrulmamış 2040 gr kadar fındık, ceviz, badem benzeri besin takviyeleri, haftada 2 kez balık ve diğer deniz ürünlerinin tüketilmesi ile bazı mineral vitamin ihtiyaçları karşılanabilir. Aynı şekilde meyve ve sebze suları uygun besin tüketme yöntemleri değil. l Diyetin yanı sıra, fiziki aktivitenin artırılması çok önemli. Rengârenk sofra şart Beslenme kanser tedavisindeki yan etkilere karşı dayanıklılık sağlıyor Gelişen iletişim araçları sayesinde her konuda olduğu gibi kanser ve beslenme konusunda da büyük bir bilgi karmaşası bulunuyor. Mesela günümüzde şekerin kanseri beslediğini ve bu nedenle kanser hastalarının şekerden uzak durması gerektiğini duymayan kalmamıştır. Aynı şekilde neredeyse herkes kanseri önleyebilen en az bir gıda biliyordur. Hastalıklardan korunmanın yanı sıra iyileşme döneminde de sağlıklı beslenmek vücudun savunma mekanizmalarını güçlendiriyor. Tedavisinde yan etkilerle karşılaşılan kanser ile doğru beslenme desteği sayesinde daha kolay mücadele edilebiliyor. “Kanser tedavisini beslenmeyle destekleyin” diyen Bayındır İçerenköy Hastanesi Diyetisyeni Ayşe Korkmaz, “Tedavi sürecinde yeterli ve dengeli bir beslenme planı uygulamak, hastanın kendini daha iyi hissetmesine ve tedaviye bağlı oluşabilecek yan etkilere karşı daha dayanıklı olmasına yardımcı olur” diyor. Tıbbi onkoloji doktoru Doç. BROKOLİ ve SARIMSAK YİYİN DOKTORLA İŞBİRLİĞİ Kanserde uygulanan tedavi şekilleri her kişide ayrı yan etkilere neden olabilir. Diyetisyen Korkmaz, alınan tedaviye bağlı olarak farklı yan etkilerin ortaya çıkabileceğini belirterek “Gerek kemoterapi tedavisi sırasında gerekse sonrasında uygulanacak beslenmenin kişiye özel olması gerekir. Tedavi gören kişinin besin alımının yakından takip edilmesi, doktorunun da bilgisi doğrultusunda özel beslenme destek ürünleri kullanılması önemli” diyor. Dr. Mehmet Metin Şeker ise “Şeker yemek kanser hücresinin büyümesini artırır” söylemine ilişkin şu değerlendirmeyi yapıyor: “Kanser hücreleri de dahil olmak üzere tüm vücut hücreleri, yakıt için şeker kullanmayı tercih ederler. Bununla birlikte, kanser hücrele ri şeker yokluğunda yakıt için protein ve yağ da kullanacaklar. Bu nedenle şekeri kesmek kanser hücrelerini aç bırakmaz. Şekerin kesilmesi kanser hücrelerini aç bırakmadığından, tedaviden önce veya tedavi sırasında şekersiz bir diyet önerilmez.” l Günde en az beş porsiyon her renkten sebze ve meyvelerden tüketilmeye özen gösterilmeli. Farklı renklerdeki sebze ve meyveler fitokimyasallar olarak bilinen sağlığı geliştirici öğeler içerir. l Rafine tahıllar ve saf şeker yerine tam taneli tahıllar tercih edilmeli. l Balık, tavuk, kuru baklagiller tercih edilmeli. l Haşlama, ızgara, fırında pişirme yöntemleri tercih edilmeli. l Hazır ve işlenmiş gıdalardan uzak durulmalı. l Karnabahar, brokoli, lahana tüketilmeli. l Sarımsak ve soğan özellikle çiğ olarak tüketilmeli. YÇAÖDRLOIYNSAY: KASI C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle