Katalog

DUNYA istismar İDDİASI hükümet devirdi Benediktsson İzlanda’da koalisyon hükümeti, Başbakan’ın babası hakkındaki istismar iddiaları nedeniyle krize girdi. Bir yıl önce seçime giden ülkede merkez sağ eğilimli “Parlak Gelecek” ittifakı kıl payı parlamento çoğunluğuyla hükümeti kurma yetkisini kazanmıştı. Ancak ittifakın Başbakanı Bjarni Benediktsson’un babasının pedofili suçlamasıyla karşı karşı ya kalması üzerine hükümet çöktü. Bundan önceki kabine yolsuzluk iddialarının yer aldığı Panama belgelerinin yayımlanmasıyla çökmüştü. Muhafazakâr Bağımsızlık Partisi’nin büyük ortağı olduğu bu koalisyon dokuz ay önce göreve gelmişti. Koalisyonun küçük ortağı Reform Partisi, hükümetten desteğini çektiğini açıkladı. Muhalefetten de “Başbakan istifa” sesleri yükseldi. Benediktsson’un girişimci olan babasının üvey kızına tecavüz ettiği ileri sürülüyor. İddialar yargıya taşındı. Cumartesi 16 Eylül 2017 [email protected] EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: EMİNE BİLGET 7 İdlib için uzlaşı çıktı [email protected] Metroya bombalı saldırı Radikal İslamcıların saldırıları nedeniyle diken üstündeki Avrupa’da dün Britanya’nın başken ti Londra metrosundan gelen patlama haberi kaygıları artırdı. Parsons Gre en istasyonundaki patlama nedeniy le 22 kişinin çoğu yanık vakaları şek linde yaralandığı açıklandı. Patlama, trendeki bir çantada bulunan beyaz bir kovadaki el yapımı patlayıcıdan kaynaklandı. Terör soruşturması açı lıp tehdit seviyesi en üst düzey olan “kritik”e yükseltildi. Londra Belediye Başkanı Sadıq Khan, failin bulunması için “bir insan avı başlatıldığını” söy leyerek halkı sakin ve dikkatli olmaya çağırdı. “Londra’nın daha önce defa larca kanıtladığı gibi terörizm bizi asla korkutamaz ya da yenemez” dedi. Metrodaki patlama Britanya’da ki mini IŞİD’in üstlendiği, son altı ayda ki beşinci saldırı. BBC patlayıcının za man ayarlı olduğunu aktarırken kıs men patlaması nedeniyle daha ağır bir tablo meydana gelmedi. Yaralı lar arasında patlama sırasındaki iz dihamda ezi lenler de var. ABD Başkanı Donald Trump ise “Londra’da ezik bir terö rist tarafın dan yapılan Metro çevresinde panik yaşandı. bir başka saldırı. Scotland Yard’ın göz lem altında tuttuğu kaçık ve hasta in sanlar var. Proaktif davranılmalı” diye tweetledi. Britanya Başbakanı The rasa May ve Londra polisi, Trump’ın mesajına tepki gösterdi. “Speküla tif açıklamaların soruşturmaya fayda sağlamayacağı” vurgusu yapıldı. Paris’te bıçaklı saldırı, İsveç’te faciadan dönüldü Fransa’nın başkenti Paris’te terörle mücadele devriyesindeki bir asker bıçaklı saldırıya uğradı. Ölenyaralanan olmazken saldırgan gözaltına alındı. İsveç’te ise bomba yüklü araç ele geçirilirken sürücüsü gözaltına alındı. Kim, en uzun menzile çıktı Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, BM Güvenlik Konseyi’nden art arda çıkan ağır yaptırımlara rağmen hidrojen bombasının üstüne bir füze denemesi daha yaptı. 29 Ağustos’taki gibi yine Japonya’nın üzerinden geçen orta menzilli balistik füze, Kuzey Kore’nin bugüne kadarki en uzun uçan füzesi oldu. Dün yerel saatle 06.57’de Pyongyang yakınından ateşlenen füze, 07.07’de Japonya’nın kuzeyindeki Hokkaido Adası’nın üzerinden geçip 07.16’da denize düştü. 770 km irtifaya ulaşıp 3 bin 700 km mesafe kat etti. Yani ABD’nin Pasifik Okyanusu’ndaki Guam Adası’nı menzili içine aldı. Buna rağmen ABD Pasifik Komutanlığı, füzenin Kuzey Amerika ya da Guam’a tehdit oluşturmadığını duyurdu. Endişeli Bilim İnsanları Birliği ise “Guam’a ulaşabileceklerini gösterdiler” dedi. Japonya’da siren sesleri ve cep telefonlarına gelen alarm mesajlarıyla uyanan halka sığınaklara inmeleri için anons yapıldı. BM Güvenlik Konseyi acilen toplantıya çağrılırken ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Çin ve Rusya’yı, K. Kore’ye petrol sevkıyatını ve K. Koreli işçi çalıştırmayı kesmeye çağırdı. Füze denemesini kınayan Çin Dışişleri, diğer yandan ABD’ye “Bu, Çin odaklı değil, K. Kore ile ABD arasında bir mesele. Sorunu kimler çıkardıysa onlar bitirmeli. Hiç adil olmayan şekilde başkalarını suçlayıp her türlü sorumluluktan kaçıyorsunuz” tepkisini gösterdi. Kremlin “Provokatif eylemleri kesin dille kınadıklarını ve derin endişe duyduklarını” söyledi. RusyaTürkiyeİran, Suriye’nin adeta Nusra merkezi haline gelen vilayetinin ‘gerilimi azaltma bölgeleri’ne katılması konusunda anlaştı Suriye savaşına çözüm için Kazakistan’ın başkenti Astana’da ya pılan görüşmelerin 6. turunda, garantör ül keler Rusya, İran ve Türkiye, İdlib vilayeti nin “gerilimi azaltma bölgeleri”ne katılma sı konusunda anlaştı. Dokuz aylık pazarlık ların ardından gelen uzlaşıya göre, Türkiye sınırında, Kaide kolu Astana görüşmelerine katılan heyetler arasında Nusra’nın kontrolünde Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) temsilcileri de vardı. ki İdlib çevresinde üç ülke birlikte bir nevi polislik faaliyetinde bulunacak. Dört bölge oluşturuldu gözlemci göndereceğini, Rus gözlemcilerin askeri polis olacağını duyurdu. Gözlemci faaliyetlerinin eşgüdümü, üç garantör ülkenin Üç ülkenin ortak açıklamasına gö Müşterek Koor re, dört “gerilimi azaltma bölgesi”nin dinasyon Mer sınırları konusunda anlaşmaya varıl kezi tarafından dı. İlk bölge Şam’ın Doğu Guta kesi sağlanacak. Lav mini, ikinci bölge Humus’un kuzeyi rentyev, “Göz ni kısmen, üçüncü bölge İdlib’in ya lemcilerin görev nı sıra Lazkiye, Hama ve Halep’in yapacağı alan kuzeyini kısmen, dördüncü bölge lar, anlaşmanın Suriye’nin Ürdün sınırındaki güne uygulanması sü yini kısmen kapsıyor. Gerilimi azalt recinde üç ülke ma bölgelerinin sınırlarında güvenli nin mutabaka bölgeler kurulup kontrol ve gözlemci tıyla belirlene noktaları oluşturulacak. cek” dedi. İdlib’e 500’er gözlemci Açıklamada “gerilimi azalt İdlib’e üç ülkenin göndereceği göz ma bölgeleri”nin Suriye’nin egemenliği, lemciler, Suriye hükümet güçleri ile birliği ve toprak bütünlüğüne zarar ver muhalifler arasında çatışmaları önle meyeceği vurgulandı. Bu bölgeler, altı mek ve ateşkes ihlallerini izlemekle aylık bir süre için oluşturulacak ve ge görevli olacak. Rusya’nın Suriye Özel rekirse süre uzatılacak. Astana’nın ge Temsilcisi Aleksander Lavrentyev, Rus lecek ay planlanan 7. turuna ulusal uz ya, İran ve Türkiye’nin İdlib’e 500’er laşma komiteleri kurulması gündemiy Ankara’dan Cenevre vurgusu Astana sürecinin mimarı Moskova “gerilimi azaltma bölgeleri”, Ankara “çatışmasızlık bölgeleri” terimini kullanırken dün Türk Dışişleri şu açıklamayı yayımladı: “Türkiye, İdlib çatışmasızlık bölgesine ilişkin müzakere süreci boyunca muhalefetin garantörü sıfatıyla sahadaki muhalif grupların yaklaşım ve değerlendirmelerini de dikkate alarak mutabakatın hayata geçirilmesinde belirleyici rol oynamıştır.” Mayısta imzalanan ve İdlib’i de kapsama alan muhtıranın hayata geçirilmesinde son aşamanın tamamlandığı ve BM arabuluculuğundaki Cenevre siyasi sürecinin ilerletilmesi için gerekli koşulların hazırlanması na önemli katkıda bulunulduğu kaydedilen açıklamada “Türkiye, Astana sayesinde kaydedilen bu ilerlemenin ivmesini, Cenevre üzerinden Suriye’deki siyasi geçiş sürecine verdiği güçlü destekle sürdürmeye kararlı” denildi. le gidilecek. Çin, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır ve Lübnan’ın gözlemci ülke olarak davet edilmesi gündemde. Bu arada Deyr ez Zor’dan ABD destekli Suriye Destek Güçleri’nin kırmızı çizgi ilanına rağmen hükümet güçlerinin Fırat Nehri’ni geçip doğu yakasına mevzilendiği haberi geldi. Barzani’den geri adım yok ABD’nin baskıyı artırmasına rağmen Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) bağımsızlık referandumundan geri adım atmıyor. ABD Başkanı’nın IŞİD’le Savaş Temsilcisi Brett McGurk’ün 25 Eylül referandumunun ertelenmesi için sunduğu alternatife “diğer partilerle görüşüp yanıt vereceğini” söyleyen IKBY Başkanı Mesud Barzani, dün Duhok’taki mitingde bu planın referanduma alternatif oluşturmadığını savundu. Barzani, “Referanduma sadece Kürdistan halkı meşruiyet kazandırabilir. Kimsenin sözünü dinlemeyin, referanduma gidiyoruz. Bedeli neyse ödemeye hazırız” dedi. Ardından IKBY Meclisi iki yıldır ilk kez bir araya geldi. Meclis onay verdi Barzani’nin başkanlığının seçimsiz uzatılmasını protesto eden Goran’ın meclis başkanı dahil milletvekillerinin Erbil’e girişinin engellenmesi üzerine Ekim 2015’te kapanan meclis, Barzani’nin KDP’si, Talabani’nin KYB’si ve İslamcı Yekgırtu’nun aldığı kararla dün akşam ilk oturumunu gerçekleştirdi. Ama ikinci büyük par Meclis oturumunu Goran ve randumu destek verirken Türkmen Cephesi’nin tek vekili boykot etti. Dün Ankara’ya gelen Türkmen Komel Cephesi Başkanı Erşad Salihi, Dı boykot etti. şişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve BBP lideri Mustafa Destici ile gö rüştü. Türkiye’nin tutumunun sade ce Türkmenler değil, tüm Irak için önemli olduğunu, toprak bütünlüğü ne verilen desteğin Irak’ı mutlu etti ğini belirten Salihi, Ankara’dan bek lentisini “Karardan dönülmezse iki ti, 24 vekilli Goran ve 6 vekilli İslamcı seçenek var, ama onu şimdi söyle Komel oturumu boykot etti. 111 vekil miyoruz” diye ifade etti. den 68’i hazır bulundu ve 65’i, IKBY ile Kerkük gibi statüsü tartışmalı bölgeler ‘MGK çok net gösterecek’ de referandum kararını onadı. Böylece Dün akşam ATV canlı yayınına çıkan Barzani’nin tek başına karar verdiği re Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başka feranduma meşruiyet kazandırılmaya nı Tayyip Erdoğan da Barzani’ye “Haki çalışıldı. Ancak McGurk, referandumun katen çok çok yanlış bir açıklama. Akıl uluslararası meşruiyete sahip olmadığı tutulmasından öte bir şey olarak görü uyarısı yapmıştı. Şimdilik Kürt referan yorum, ciddi manada siyasi acemilik, dumunu destekleyen tek ülke İsrail. böyle bir siyaset anlayışı olamaz” tep Türkmen lider uyardı kisini gösterdi. Erdoğan, “ABD’den dönüşte, ayın 22’sinde yapılacak MGK ve Mecliste, Türkmen Reform ve İler Bakanlar Kurulu toplantılarından son leme Partisi Başkanı Muna Kahve ra Türkiye kararını çok net açıklaya ci ve Türkmen Kalkınma Partisi Baş cak, hassasiyetimizin ne denli ileri ol kanı Muhammed Sadettin İlhanlı refe duğunu kendisi çok net görecek” dedi. ‘8kA0öray’dkyeaannk’fdıaldazıl’a DHA Myanmar’da Arakanlı Müslüman sivillerin dramı sürüyor. Uluslararası Af Örgütü, güvenlik güçlerinin sistematik bir kampanya yürüterek Arakanlı Müslümanların köylerini yaktıklarına ilişkin ellerinde kanıtlar olduğunu açıkladı. Örgüt video, uydu fotoğrafları, görgü tanıklarının ifadeleri ışığında Arakan eyaletinde 25 Ağustos’tan bu yana 80’den fazla köyün “sistematik şekilde” güvenlik güçleri tarafından yakıldığını belirtti. Görgü tanıklarının Arakanlıların rastgele vurulduğu iddiası aktarıldı. Af Örgütü Kriz Müdahale Direktörü Tirana Hassan, “Bu bir etnik temizlik” dedi. Myanmar ordusu ise suçlamaları reddediyor. Amerika’nın Sesi’ne demeç veren Myanmar’ın BM Büyükelçisi Aung Lynn ülkesinin güvenlik güçlerinin sürekli saldırı altında kaldığını, sonuçta askeri olarak önlem almak zorunda kaldıklarını savundu. BM’ye göre komşu Bangladeş’e sığınan sivillerin sayısı ise 390 bine ulaştı. Bu sayının 10 milyonu geçebileceği uyarısı da yapıldı. ABD’li yetkiliye giriş izni yok Bu arada ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Patrick Murphy’nin, Arakan Rohingya Kurtuluş Ordusu’nun üstlendiği, 25 Ağustos’ta karakollara düzenlenen saldırının yaşandığı Arakan’daki Maungdaw’e girişine Myanmar hükümeti tarafından izin verilmediği belirtildi. Mavi Balina Geçende bindiğim bir taksinin şoförü, çocuklarıyla arasına “zamanın” açtığı uçurumdan bahsetmişti. Henüz 40 yaşlarında olan şoför, “Benim kendi çocukluğumla çocuklarımın dünyası öyle farklı ki, onlara erişmekte büyük zorluk çekiyorum” demiş ve eklemişti: “Biz çocukken sokakta oynardık, mahalleliyle takılırdık. Anne babamız, arkadaşlarımızı bilirdi, çevremizi tanırdı. Ben çocuklarımın internette bugün kimle mesajlaştıklarını, kimle arkadaşlık ettiklerini bilmiyorum. Kızlarımdan biri 12, diğeri 14 yaşında. Anneleri küçükken onlara lalettayin TV bile seyrettirmezdi. Saatler geçirdikleri internette şimdi ne yapıyorlar bilmiyoruz. Yapabileceğimiz tek şey onlara elimizden geldiğince yanlışı, doğruyu öğretmek. Hepsi bu!”   Öyle milattan önce filan değil. Konuştuğum şahıs 1970’lerde doğmuş. Ama çocuklarıyla artık ortak bir dünyada yaşamıyor... Hürriyet’in manşetinde önceki gün “Mavi Balina oyunu oğlumuzu öldürdü” başlıklı haberi görünce, kısa süre önce yaptığım bu konuşmayı hatırladım. Habere göre ana baba “Gazi Üniversitesi öğrencisi çocuklarının son zamanlarda sanal ortamda sürekli Mavi Balina oyunu oynadığı için intihar ettiğini” açıklamış. Gazi Üniversitesi öğrencisinin ailesi, çocuklarının son zamanlarda davranışlarının tanınmayacak kadar değiştiğini söylemişler, oğullarının “oyundaki talimatlara uyarak kendini jiletlediğini, boynuna ilmek geçirdiğini, korku filmleri izlediğini ve aylarca odasından çıkmadığını” belirtmiş ve “Oyunun son direktifi intihar etmesiydi. Ve bunu yaptı” demişler. Bilimkurguya taş çıkarır Bilimkurgu romanları ya da filmleri gibi. Başka bir zaman diliminde doğan insanların hafsalasına sığmayacak şeyler bunlar. Şimdi sanal ortamda “Mavi Balina” denen bir “oyun” var. Oyunu “ölümcül algı yönetimi” yapan gizemli moderatörler yönetiyor. Gizemli moderatörler, sosyal ağlardan seçtikleri kurbanlarını, psikolojik baskıyla 50 günde intiharla biten korkunç sona yönlendiriyor.    Kurbana 50 günde  gerçekleştirmeleri gereken misal, hüzünlü şarkılar dinle, korku filmleri seyret, kesici aletle vücuduna dövme yap türü akla ziyan “talimatlar” gönderiyorlar. Kurbanın, bir asker gibi bu absürt talimatlara uyduğunu internette sonra kanıtlanması isteniyor ve özgür iradesinin sıfırlandığı noktada “kendini öldür” talimatı gönderiliyor. Seçilen kişi kendini ya yüksek bir yerden atıyor, ya şakağına tabancayı dayayıp ölüme gidiyor. Değme bilimkurgu senaryolarında “yok bu kadarı olmaz!” diyeceğimiz bu tür olaylar bir süredir artık gazetelerin günlük haber sayfalarında yer alıyor. Bahardan itibaren dünya çapında konuşulmaya başlanan “Mavi Balina intiharları” arkasında tam ne var... bilmiyoruz. İntiharların gerçekliği tartışılmıyor. Tartışılan ölüme giden gençlerin “oyunla” olan  ilişkileri. Rus ruleti misali Bu ilişkilerin belgelerini bulmak çok güç. Örneğin bu bahsedilen “moderatörler” kim? Kurbanlarını tam olarak nasıl ağlarına düşürüyorlar? Nasıl oluyor da yargıya takılmadan dünyanın dört bir yanında onca insanı intihara sürüklüyebiliyorlar? Bilinen biricik “Mavi Balina” mahkumiyeti, “oyunun mucidi” Rus psikoloji öğrencisi Phillip Budeikin. “Rus ruleti” gibi Rusya’dan çıkan ölümcül oyunun fikir babası Budeikin’in, 16 genç kızı “intihara teşvik ettiği” iddia ediliyor. Tartışmalı oyunun (ABD seçimlerine bile sanal mecrada karışan!) Rusya’dan çıkması, ayrıca “komplo teorilerini” besliyor. Putin sırf internete yeni yasaklar getirsin diye ana babalar arasında korku yayan “Mavi Balina oyununun” Rus sağı tarafından yaratıldığını söyleyenler de yok değil... Nereden bakarsanız bakın film gibi. Film gibi bir çağda yaşıyoruz. Ama biz her dem “Mavi Balina” misali yönetilen bir gündemle boğuştuğumuzdan, bu büyük filmi ancak ucundan izleyebiliyoruz. Madrid, ekonomi kılıcını çekti İspanya’da merkezi hükümetin talebiyle Anayasa Mahkemesi’nin 1 Ekim bağımsızlık referandumu kararını askıya almasına rağmen Katalonya Özerk Bölgesi referandum kampanyasını başlattı. Bunun üzerine Madrid, referanduma yönelik ödemeleri engelleme amacıyla Katalan özerk yönetiminde yapılan temel hizmetlerin harcamalarını devralma kararı açıkladı. Kamu çalışanlarının maaşlarını da devralacaklarını belirten İspanya Ekonomi Bakanı Cristobal Montoro, Katalan yetkililerin bu karara uymaları için 48 saat süreleri olduğunu duyurdu. C MY B