26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 1 Eylül 2017 12 haber/yorum EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK Bayram Bugün bayram; öyle de, ne ki geçen cumartesi başlayıp, bu haftanın salı günü sona eren bayram gibi dört günlük bir “Adalet Kurultayı” sürecini de yaşadık (29.08.2017) “Adalet Yürüyüşü”nün ardından gelecekti “Adalet Kurultayı”, tıpkı bunun ardından da gelecek olanlar gibi... Çağdaş bir “hukuk devleti” olmanın içerdiği tüm kavramların dayanağıdır “Adalet”. Dolaysiyle, “Adalet”i adım adım yok eden “çağdışı” bir anlayışın iktidarına karşı yapılan savaşımın da (mücadelenin) temelini oluşturup gücünü arttırır kuşkusuz. Daha önce de sözü edildiği gibi, “Adalet” kavramıyla Osmanlı Devleti, “1830”larda İkinci Mahmut döneminde karşılaşır; bugün hâlâ bu kavram gündemimizi oluşturuyorsa, “200 yıl”dır, “Adalet”, “Adalet!” diye haykırıyoruz demektir; üstelik, “1923 Türk Devrimi” gibi bizi de çağdaş, laik ülkeler düzeyine getiren “laik” bir “devrim” geçirmiş olmamıza karşın. Devrim’in ürünü sekiz “Devrim Yasası”na sahip olmamıza karşın... Çünkü, Sultan İkinci Mahmut, 1830’larda “Adalet” derken, “Şeriat”ın oluşturduğu “Şerri Yasalar”ın yerine, temeli çağın isteklerine, çağdaşlığa dayanan yasalar yapma peşindeydi. “200 yıl” sonra bugün, “çağdaş bir hukuk devleti” olan “TC Devleti”nin tepesindeki haykırıyor? “Hedefimiz İslam Devletidir!”, “Hem laik hem Müslüman olunamaz!”, “Elhamdülillah şeriatçıyım” diye... Ve Kılıçdaroğlu, “Kurultay”da bir soruyu yanıtlarken: “Oturup konuşmalıyız uygarca; birbirimizi anlamalıyız (...) Artık, siyaseti farklı bir değer ölçüsüyle ele almak değerlendirmek durumundayız (...) Acılarımızla, bir genç öldürüldüğünde, benim gencim ya da öbürünün genci diye ayırmadan (...) bu hepimizi genci, çocuğu birlikte ilgilenelim!” diyordu ki, bu sırada Erdoğan da “Malazgirt Kutlaması”ndaki gençler için: “Bu gençler oraya bir aşkla, heyecanla geldiler. Onlar, Çanakkale’ye gidenler gibi değildi. Onlar farklıydılar!” diye ayrım yapıyordu ve üstelik aynı gün, “Filistinli kardeşleri, gençleri için aralarında birlik beraberlik” oluşturmalarını istiyordu... Böylece ayrışmanın, bölünmenin bir yararı olmadığından dem vuruyordu... (28.08.2017) Değerli dostlar, “Adalet Kurultayı”nın üçüncü günü olan Pazartesi günü, Şükran Soner ve Miyase İlknur ile Çanakkale’deydik. Şükran Soner, “Emek Çalıştayı”ında görevliydi; bu “Çalıştay”ların her biri , 4050 kişinin bir araya gelmesiyle oluşturulan halkalardı; her “Çalıştay” ile ilgilenen sorumlu olan bir milletvekili vardı; ele alınan konu, enine boyuna konuşulduktan sonra, “soru” sürecine giriliyordu; sorumlu milletvekili soru yağmuruna tutulduğu gibi zaman zaman sertleşen eleştirileri de göğüsleyip yanıtlaması gerekiyordu. “Adalet Yürüyüşü”nde olduğu gibi, bu “Kurultay”da da, beni yalnız bırakmadı “CHP”deki görevli dostlar; Kurultay arazisinin giriş kapısında karşıladı CHP’nin Beyoğlu Kadın Kolları Başkanı Reyhan Meral; ilkin “Soma Çalıştay”ına uğradık; bu Çalıştay’dan sorumlu Manisa Milletvekili Özgür Özel’i dinledik, ardından Genel Başkan’a gittik. Sayın Kılıçdaroğlu ile, okul binalarına özgü bir fotoğraf sergisini gezerken konuşma fırsatım oldu; Kurultay’ın gidişinden memnun olduğu belli oluyordu, haklıydı; gerçekten de büyük bir organizasyondu; tüm görevliler arı gibi çalışıyordu canla başla; milletvekilleri de öyle, nitekim Özgür Özel, Soma’dan sonra “Emek Çalıştayı”na koşmuştu; üstelik bu Çalıştaylar’da yer yer bir bakıma sınava çekilir gibi anlar yaşansa da... Öğleden sonra ki büyük panelin konusu “Eğitimde Adalet”di; Kılıçdaroğlu’nun da izlediği panelde, konuşmacılar “eğitimin sorunları”nı yaşayan kişiler olarak ortaya koydular; görevlerine sorgusuz sualsiz birdenbire son verilen bir akademisyenin Prof. N. Kurul’un konuşması, bu adaletsizliği uygulayanlar için yüz kızartıcıydı (!), kuşkusuz... Değerli dostlar, toplumumuzu yakından ilgilendiren, kimileri “yaşamsal boyutta” olan sorunların tartışılması, çözümlerin önerilmesi bütün bunların dost, saygın bir ortamda oluşması, olması “Adalet Kurultayı”nın nedenli yararlı olduğunu ortaya koydu. Bugüne gelince, bir bayram kutlaması için bu yazıyla karşınıza gelmemi bağışlarsınız diye umuyorum!.. Bayramınız kutlu olsun! 1 EYLÜL 2017 SAYI: 33567 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Bülent Özdoğan Faruk Eren Aykut Küçükkaya Yayın Danışmanı Kadri Gürsel Reklam ve Pazarlama Danışmanı Ayşe Cemal Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 04.52 04.40 05.07 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 06.24 13.11 16.49 06.09 12.56 16.34 06.34 13.19 16.56 Akşam 19.46 19.29 19.50 Yatsı 21.10 20.52 21.11 7.Adım, 23 Ağustos13 Eylül 1921 tarihleri arasında gerçekleşen Sakarya Meydan Savaşı’dır. Bu savaş, İsmail Habip Se mali yardım da orduyu geliştirmekte kullanılmıştı. Batı Cephesi’nde askeri mevcut 208 bin kişiye ulaşmış, yiyecek, giyecek ve cephane yeterli vük tarafından “13 Eylül 1683 günü Viyana’da düzeye getirilmişti. başlayan çekilme, 238 sene sonra Sakarya’da Genel taarruz hazırlıkları Haziran 1922’de durdurulmuştur” diye anlamlandırılmıştır. Sakarya başlatıldı. 6 Ağustos 1922’de orduya gizlice Meydan Savaşı, Anadolu Türk tarihinin en önemli taarruz için hazırlanması emri verildi. Mustafa savaşlarından biridir. Kemal Paşa, Akşehir’e gelerek komutanlarla General Papulas tarafından Yunan orduları toplantı yaptı. Toplantıda 26 Ağustos taarruz na Ankara’ya harekât emri verilmişti. Saldırı 23 günü olarak belirlendi. Taarruz Afyon’un güne Ağustos sabahı başladı. Mustafa Kemal Paşa cepheye gelerek komutayı eline aldı. Ayın 26’sında gittikçe tırmanan savaşlarda Mustafa Kemal Paşa, “Hattı müdafaa yoktur; sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış yinden Dumlupınar yönüne doğru baskın şeklinde başlayacak ve sonra da meydan savaşına ‘ALINACAK TEK dönüştürülerek düşman kuvvetleri tümüyle yok edilecekti. Türk ordusu Yunan cephesinin en KARAR VARDI...’ (2) güçlü direnç merkezinden saldıracaktı. toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça vatan terk olunamaz” diyerek savaşı geniş bir alana yaydı. Sakarya üzerindeki mücadele, Türk ordusunun üstünlüğüyle, 22 gün geceli gündüzlü sürdükten Adım Adım Zafere Doğru... Yunan ordusunun Anadolu’daki asker sayısı 225 bindi. Türk ordusu 26 Ağustos sabahı taarruza (Çarşamba gününden devam) geçti. Yunan ordusu dağıtıldı. 2830 Ağustos sonra, 13 Eylül 1921’de düşman ordusunun sal savaştır. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa ta sabahları arasında çarpışma şiddetlendi ve 30 dırılarının kırılmasıyla sonuçlandı. rafınan şahsen yönetildiği için Başkomutanlık Ağustos akşamı saat 19.30’a kadar süren savaşta Mustafa Kemal Paşa, bu zaferi Türkiye Büyük Meydan Muharebesi ya da Dumlupınar Savaşı Yunan birliklerinin çok büyük bölümü imha edildi. Millet Meclisi’ne şöyle bildirdi: “23 Ağustos’tan olarak da anılır. Savaştan hemen sonra Gazi Mustafa Kemal beri süren Sakarya Meydan Savaşı TBMM Kurtuluş Savaşı’nın son evresi 26 Ağustos Paşa ordularına ünlü emrini verdi: “Ordular! İlk he Ordusu’nun kesin zaferiyle sonuçlanmıştır. Bu 1922 ’de Afyorkarahisar Kocatepe’de başlayan definiz Akdeniz’dir. İleri!” gün (13 Eylül 1921) öğleden önce düşman or Büyük Taarruz ile açılmış ve 9 Eylül 1922 ’deTürk Bu emirle üç koldan İzmir’e ilerleyen ordu; Eylü dusu yenilerek tümüyle Sakarya Irmağı batısına ordusunun İzmir’e girmesiyle sonuçlanmıştır. lün 1’inde Uşak’ı, 2’sinde Eskişehir’i, 6’sında Balı atılmış bulunuyor. Düşmanı aralıksız izliyoruz.” Öncesine bir bakalım. kesir ve Bilecik’i, 7’sinde Aydın’ı, 8’inde Manisa’yı Sakarya Zaferi gerek politik gerekse askeri alan 15 Eylül 1921 tarihinden geçerli olmak üzere geri aldı ve 9 Eylül’de İzmir’e girdi. da da başarılı sonuçlar doğurdu. TBMM 19 Eylül seferberlik ilan edilerek 1899, 1900, 1901 do Mustafa Kemal’in Samsun’a hareket etmeden 1921’de Mustafa Kemal Paşa’ya Mareşal ve ğumlular silah altına alınmış, ordunun asker ek önce söylediklerini anımsayalım: “Alınacak tek ka Gazi unvanını verdi. Son Adım, Dumlupınar yakınında 30 Ağustos 1922’de Türk ve Yunan oduları arasında meydana gelen ve TBMM ordularının zaferiyle sonuçlanan siği tamamlanmıştı. 20 Ekim 1921’de imzalanan anlaşmayla Çukurova’daki işgalini sonlandıran Fransa’dan önemli miktarda silah ve mühimmat desteği alınmış, Sovyetler Birliği’nden sağlanan rar vardı; ulusal egemenliğe dayalı, bağımsız, yeni bir Türk devleti kurmak!” Böylece bu tarihi projenin ilk aşaması gerçekleşti. Bu aşamayı kuruluş ve aydınlanma devrimleri izleyecektir. . l ÜST DÜZEY İSİMLER VAR yİInöfznazelkimkobruommabimarlıes’madludrırlaıdreıanbı tiraişaıtğyaırn1e0sekrişvriisyaöarraalcaınnrdaı APiltolimcliasavindeydaMia’ysİaTı ’tenlmanya’dayayınyapanDie AWelt gazetesi, bazı üst düzey Emniyet görevlileriyle üst düzey bir MİT’çinin Almanya’ya iltica başvuru su yaptığını öne sürdü. Ayrıca Fede ral Emniyet Teşkilatı ile Türkiye’de ki güvenlik birimleri arasında koor dinasyonu sağlayan üst düzey görev linin de Hessen eyaletinde iltica baş vurusu yaptığı ifade edildi. Welt’in üst düzey güvenlik yetkilile rine dayandırdığı haberinde, Alman ya İçişleri Bakanlığı’nın kişisel verile ri koruma zorunluluğu nedeniyle söz konusu başvurulara ilişkin bilgi ver mediğine dikkat çekildi. Haberde, 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana 6 bin 700’den fazla Türk vatandaşının Almanya’ya iltica başvurusunda bu lunduğu hatırlatıldı. İltica etmek iste yenler arasında kırmızı pasaport sahibi Savcılık patlamanın çöp konteynerine bırakılan el yapımı bombanın infilak ettirilmesi sonucu gerçekleştiğini belirtti. diplomatlar ve aileleri de bulunuyordu. İzmir’in Buca ilçesinde çöp konteynerine yerleştirilen bir bomba, cezaevi servis Patlamanın ardından olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılardan şoför Y.S. konuyla ilgili yaptığı açıklamada patlamanın çöp konteynerine bırakılan el yapımı bombanın infi Alman yetkililer kaygılı Türkiye’deki darbe girişiminin ardından aralarında akademisyen ve öğret aracı geçişi sırasında patlatıldı. ile kadın infaz koruma memu lak ettirilmesi sonucu gerçekleşti menlerle, yargı ve emniyet mensup Patlama sonucu 1’i ağır, 10 ki ru M.Ç. yakındaki Özel Tınaztepe ğini belirtti. larının da bulunduğu 150 bin kişi şi yaralandı. Hastanesi’ne, diğer infaz koruma Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, nin görevinden uzaklaştırıldığı belir Buca’nın Aydınİzmir memurları S.T, Ö.K, G.D, Y.K, Z.Y, sosyal medya hesabında yaptığı tilen Welt’in haberinde, Alman emni Otoyolu’na yakın olan BucaKo R.Ş, B.A. ve A.T. Buca Seyfi De paylaşımda “İzmir’de cezaevi per yet yetkililerinin, Türkiye’deki bu ge op Mahallesi’nde, Ahmet Piriştina mirsoy Devlet Hastanesi’ne kal soneli servis aracına yönelik hain lişmeleri kaygıyla izlediği ifade edildi. Bulvarı ile 1401 Sokak’ın kesişti dırılarak tedaviye alındı. Sol aya saldırıyı nefretle kınıyorum. Yara Haberde, Ankara ile koordinasyonu ği yerdeki plastik çöp konteyne ğından ağır yaralanan infaz koru lı personellerimize Allah’tan acil sağlayan üst düzey Federal Emniyet rine patlayıcı tuzaklayan terörist ma memuru Y.K, ilk müdahalenin şifa diliyorum” ifadesini kullandı. Teşkilatı görevlisinin de Alman mes ler, bombayı saat 08.00 sıraların ardından Dokuz Eylül Üniversi Buca Belediye Başkanı Levent Pi lektaşlarına yazdığı mektupta bu kay da cezaevi servis otobüsü geçer tesi Hastanesi’ne sevk edildi. Bu riştina da sosyal medya hesabın gının dile getirildi belirtildi. Buna gö ken infilak ettirdi. Patlamayla bir ca Seyfi Demirsoy Devlet Hastane da “Patlamanın olduğu 1401 So re mektupta, Türkiye’nin bu tutumu likte sürücü Y.S. yönetimindeki, si’ndeki diğer 7 yaralı ise tedavi kak’tayız. Emniyet güçlerinden nedeniyle güvenlik birimlerindeki bil otobüs büyük hasar gördü ve için lerinin ardından taburcu edildi. bilgi alıyoruz. Emniyet çalışma gi birikiminin yeni görevlendirmeler deki 10 kişi yaralandı. Patlamanın şiddetiyle çevredeki bazı binaların camları da kırıldı. El yapımı bomba larını terör ihtimali üzerinde yoğunlaştırıyor” paylaşımında bu İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, lundu. l İZMİR / DHA ve değişikliklerle doldurulamayacak şekilde uzun süre için kaybolduğu ifadesine yer verildi. l Haber Merkezi KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] [email protected] l ÖRGÜTÜN GİZLİ MESAJLARI ‘FETÖ’cüler notları çamaşır suyuyla yok eder’ Erzurum’da, 15 Temmuz darbe gi rişiminden önce cumhuriyet savcısı olarak görev yapan, 20 Temmuz 2016’da tutuklanan ve 29 Kasım’da meslekten ihraç edilen Osman Nesuh Yıldız hakkında, 15 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı. İddianamede, Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ifadesi alınan gizli tanık “Defne”, “Cemaat içi bilgi iletişimi ve talimat notlarının iletişimi sohbet gruplarında küçük kâğıtlara yazmak suretiyle olur. Bu kâğıtların imhası; küçük parçalara dönüştürerek yırtma, yakma veya çamaşır suyunda yok etme şeklindedir Özel olarak hazırlanmış basılı not ve kâğıtlar ve CD’ler bandrolsüzdür. Bunlar muhataplarınca okunduktan veya izlendikten sonra ya aynı usulde imha edilir ya çöpe atılır ya da kâğıt imha makinesi kullanılarak yok edilir” dedi. l ERZURUM / DHA 04 09 26 SONUÇLARI 30 37 50 6 BİLEN: 17 milyon 384 bin 871 TL (Devretti) 5 BİLEN: 12 bin 114’er TL 4 BİLEN: 195.85’şer TL 3 BİLEN: 15.65’şer TL C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle