Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                Pazar 9 Temmuz 2017 TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ  yorum/haber 13  Siyah Kuğu Beyaz’a dönerken! Siz bu satırları okurken, ben yürüyüşte olacağım. Dünyamız “Siyah Kuğu” zamanından Beyaz Kuğu zamanına geçmek için acılar içinde ama var gücüyle direniyor. Her yerde yürüyüşler, kitlesel protesto eylemleri artık sürdürülemez olan vahşi kapitalist sistemi sarsmaya başladı. Bildiğimiz kadim bilgiler Siyah Kuğu’nun Beyaz Kuğu’ya geçmesini açıklayamıyor. Örneğin artık geçmişte tanımlanan “işçi sınıfı” yok. Teknolojinin inanılmaz hızı, yepyeni bir işçi sınıfı oluşturdu. Artık kapitalizmin yeni köleleri onlar. Asıl isyan onlardan geliyor, örneğin Hamburg’da on binlerce insan, çalışan, işsiz kapitalizmin uşaklarını protesto ediyorlar. Oralarda yapılan bir eylemin videosunu izledim. Yüzlerce kişi kendilerini kül çuvalına sokup birer zombi haline dönüştürmüşler. Kentin sokaklarında zombiler yürüyor. O zombiler tıpkı George Orwell’in “1984” kitabındaki gibi sabit bir noktaya bakarak yürüyorlar. Neşe, aşk, sevgi, cesaret, özveri, vicdan onları terk etmiş, yaşayan ölü onlar. Yürüyorlar ve birdenbire biri soyunmaya başlıyor, sonra öteki, rengârenk tişörtleriyle, rengârenk donlarıyla kalıveriyorlar ve içlerindeki ölü, bir çığlık atarak uyanıyor, birbirlerine dokunmaya başlıyorlar ve usul usul özgürleşiyorlar. Bu arada Siyah Kuğu’yu Beyaz Kuğu’ya çeviren bir olay da İngiltere’nin Londra kentinde oldu. İngiltere’de insanlar kaynaşsın diye kentlerin zengin semtlerindeki devlete ait bazı apartmanlar göçmenlere ve işsizlere az bir parayla verilir. Nasıl bir kaynaşma olur bilmiyorum ama bu zengin semtlerdeki apartmanlardan birinde yangın çıktı. Ve kapitalizmin sefaletini bütün dünya gördü. O apartmanın yüksek katlarına itfaiye ulaşamadı, merdivenler çöktü ve göz göre göre 79 kişi öldü. Ardından eşitlik ve demokrasinin beşiği kabul edilen, anayasası bile olmayan İngiltere’de inanılmaz bir tartışma başladı. Muhafazakâr yönetimin konut politikasına getirdiği, zenginlerin zenginliğini katlayan uygulama lar bıçak altına yatırıldı ve sonuç, artık hükümet, İşçi Partisi’nin. Latin Amerika’da ise kitlesel politikalar hükümetleri sarsmaya devam ediyor. Şimdi gelelim biHamburg kapitalizminin öldürdü zim büyük yürüyüşümüze. Okuğü bir baba ve yanında gelecek. duklarımdan ne iktidar ne de yürüyüşü başlatan muhalefet partisi yürüyüşün böyle büyüyeceğini, her kesimden insanı kucaklayacağını düşünüyorlardı. Ama işte Siyah Kuğu Beyaz Kuğu’ya dönerken böyle hiç beklenmedik olaylar oluyor. Her kim ki, herhangi bir zamanda haksızlığa uğramışsa; her kim ki, çocuklarını, torunlarını haksızlığın olmadığı bir dünyada büyütmek istiyorsa; her kim ki, bir gece yarısı evine girilip çocuğu vurulmuşsa; her kim ki, annesinin sokakta kalan ölüsünü köpekler yemesin diye iki metre ötede gece gündüz nöbet tutmuşsa; her kim ki, oy verdiği siyasiler içerideyse; her kim ki, oyunu yasaklanmış, işi elinden alınmışsa yürüyor işte. Ve bu yürüyüş bir turnusol kâğıdı gibi. Akla karayı derin bir sınırla ayırıyor. Ve bildiğimiz kadim bilgilerin tek tek sorgulanıp yeni yollar bulunması gerektiğini fark ediyoruz. Yürüyüşü küçümseyenlere, kendi ideolojik bağnazlıklarına sımsıkı sarılanlara şimdi bir diyeceğim var. Kim Ocak 1991’deki Büyük Madenci Yürüyüşü’nü unutabilir. Özal iktidarını epeyce yıpratmış ve kısa bir süre sonra Özal hükümeti iktidarı bırakmak zorunda kalıyor. Öyle birkaç yürüyüş daha var. Örneğin sinemacıların Ankara Yürüyüşü. Demek ki, devrim yapılmasa da her büyük yürüyüşün toplumda bir yansıması oluyor. Olmak zorunda. Doğrusu ben, en hürmet ettiğim Kürt siyasetçi Ahmet Türk’ün Kılıçdaroğlu’yla yan yana yürüdüğünü gördüğümde, gerçekten yepyeni bir Türkiye umut etmeye başladım. Neden olmasın, tamam bu iktidar Türkiye’ye inanılmayacak kadar zarar vermiştir. Eğitim tamamen şeriat düzenine sürüklenmiştir, işçilerin tatili kaldırılarak tam bir köleliğe geçilmiştir, ırkçılık ve şiddet alıp başını gitmiştir, rüşvet ve adam kayırma ayyuka çıkmıştır, fikir hürriyeti kalmamıştır ama burası Anadolu’dur ve Anadolu nice kendini ölümsüz sanan tiranlığın yıkılıp gitmesine tanık olmuştur. Biz yeniden ayağa kalkabiliriz, içimizdeki öfke ve adaleti arama isteği tıpkı Diyojen’in feneri gibi bizi aydınlığa çıkarabilir. Bir Beyaz Kuğu zamanı yaşayabiliriz. Öyleyse kim ki, ayağı sağlam ve yüreği kararmamışsa hadi yürüyüşe! Merak etmeyin bu yürüyüş bitmez. Bir kere başladı. Not: Bütün dünyada bu zamanın bir Siyah Kuğu zamanı olduğu ve bilinen tüm bilgilerin yeniden gözden geçirilmesi gerekirliliği tartışılıyor.  9 Temmuz 2017 SAYI: 33513  İmtiyaz Sahibi:  CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç  İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay  Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU  Yazıişleri Müdürü Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü  Bülent Özdoğan  Faruk Eren  Aykut Küçükkaya  Yayın Danışmanı Kadri Gürsel  Reklam ve Pazarlama Danışmanı Ayşe Cemal  Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel  l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş 	 l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak  Web Koordinatörü: Oğuz Güven editor@cumhuriyet.com.tr Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50  İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20  0530 430 74 17  Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr  Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara.  l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya  Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr   Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68   eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr    Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul  Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir.  	 İstanbul	 Ankara	 İzmir	  İmsak	 03:34	 03:27	 04.00	  NAMAZ VAKİTLERİ Güneş	 Öğle	 İkindi              Akşam	 05:33	 13:16	 17:14	 20:47	 05:21	 13:01	 16:56	 20:28	 05.48	 13.24	 17.15	 20.46	            Yatsı 22:35 22:12 22.26  Memlekette işlerin iyi gitmediğini herkes biliyor. Dolar 3 TL’yi geçti. İşsizlik resmi verilere göre, ki gerçeğin öyle olmadığını hepimiz biliyoruz, yüzde 10’larda. Gençlerde işsizlik de yine resmi rakamların iki katıdır. Her zaman yalan IMF raporları bile ne dünyada ne Türkiye’de durumun parlak olduğunu söyleyebiliyor. Bölgedeki hep burnumuzu soktuğumuz karmaşanın ortasında, çıkmazlar içinde bir ülkeyiz. Eski ortağının değerli bir armağanı olan kanlı darbenin korkusunu ve sevincini yaşayan iktidar partisi durumu, başka hiçbir şeyi dikkate almadan değerlendirme yolundadır. HHH Pek kolay olduğu sanılan “devleti yeniden kurma” iddiasına açık ya da ürkek destekler onu çok sevindiriyor. Başkanlık meselesi bu sevinç kaynaklarından biridir. Gerçekte o yalnızca atılan adımların “taçlandırılması”, işin “bitirilmesi” olacaktır. Kalıcı, uzun erimde sonuç vermesinin kesin olduğu varsayılan adımlar ise eğitim alanında gerçekleşiyor. Okulların imam hatipleştirilmesi, anaokul yaşlarından başlayarak çocukların cemaatlere teslim edilme kapısının ardına kadar açılmış olması bu kapsamdadır. HHH İktidar, darbe girişiminin yarattığı travmadan yararlanarak, ne kadar muhalif varsa hepsini temizleme niyeti, çabasıyla demokratik hakların son kırıntılarını da süpürmek üzeredir. İtiraz eden ya da etmesi muhtemel kişiler, kurumlar ağır tehdit altındadır. Yürümek yasak, toplanmak yasak, aşure dağıtmak bile yasak. OHAL’in kolu uzun, KHK’lere “meşruiyet” desteği Anayasa Mahkemesi’nden. İktidar partisi ekonomideki tehlikeli gidişe aldırmıyor; tarihin hep yazdığı, gidişatla bağlantısına dikkat çektiği gibi savurganlıktan, şatafattan geri kalmıyor. HHH Böyle zamanlarda baskının, tahakkümün her  Paris düştü mü?  türden sembo  lü üstünüze yü  rür. İtirazlarınızı,  baskılara kar  şı çıkışlarınızı  hep başka za  Güray Öz  manlardan, tarihin içinden, azı  cık oynayarak, uygun hale getirmeye özen gös  tererek, zorlayarak çekip çıkardığınız, anakro  nik olmasına aldırmadığınız, “libero” dünyanızda  hep haklı olduğunuza inanmanızı sağlayacak id  dialarla süslersiniz. İşe yaramayacaktır. Bir adım  ötesi “yapacak pek bir şey kalmadı, işte yalnız  ca itirazımızı kaydediyoruz” teslimiyetidir.  Peki, Paris düştü mü yani?  HHH  Hayır, yine Papaz Niemöller yakınmasına ya  da Samuel Beckett’in “Hep denedin, hep ye  nildin, olsun, gene dene, gene yenil, daha iyi  yenil” diye tersten umut aşılayan sözlerine sığı  nacak değilim. “Tamam sıfırdan başlıyoruz” di  yen arkadaşların dediği noktada olduğumuzu  da sanmıyorum. Gerçek şu ki; bizim kendimizi  en dipte hissettiğimiz nokta her koşulda iktidar  da olanların en yenilmez olduğu nokta değildir.  Genellikle ikisi arasındaki ilişkinin diyalektiği, zamana yayılmış olsa bile, bize de bağlı olarak hızlı bir altüst oluşa işaret ediyor olabilir. HHH Şu günlerde iktidarın da liberal muhalefetin bir kesiminin de karalamadan geçemediği Mustafa Kemal’in çok önemli bir sözünü yineleyip duruyorum. “Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır ve o satıh bütün vatandır.” Biliyorum içeride de dışarıda da kötüye gidiyor işler. Neredeyse işitme mesafesinden top sesleri geliyor. Yükselen dumanlar besbelli bölgesel ve kim bilir belki daha büyük bir hesaplaşmanın işaretidir. Ama yine de... Paris daha düşmedi... GÜRAY ÖZ 16 Ekim 2016 HHH Değerli Cumhuriyet okurları, Okuduğunuz satırlar, sonunda yer alan imzanın da gösterdiği üzere, Türkiye’nin süzme aydınlarından ve gazetemizin bilgin bilgesi, aziz dostum Güray Öz’e aittir. Hukuk devleti olmaktan çıkan bir yapılanmanın, ki gerçek referandum sonucunun üstüne nasıl oturduğuna bakılırsa bu yapılanmaya çöreklenme de diyebiliriz; bırakın hakkı hukuku, idraka ve mantığa bile aykırı uyduruk suçlamalarla Silivri’ye kapattığı 12 arkadaşımızdan biri de o... Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Hakan Kara, Mustafa Kemal Güngör, Bülent Utku, Akın Atalay, Musa Kart, Önder Çelik, Turhan Günay ve Güray Öz 252; Ahmet Şık 191, Yusuf Emre İper 94 gündür yargılanmayı bekliyor. Güray’ın bir yıl önce yazdığı yazıda, sadece doların kuru 3.5 ve işsizlik oranı yüzde 19’a evrildi. Ama adaletsizlik boşluğuna binlerce kişi daha düştü. Artık bir şeylerin değişmesi ve “Adalet”in yerini bulması gerekiyor.  “Adalet değil, gaflet yürüşü bu” diye hopladı. Hem  edilmiş. 18185 lı Yasa. Yani bozdur  Stanaayhımet@gmail.com bwowzwd.ahumr ettan.com  de bir Fransız TV kanalına.  harca rantını yediğiniz  Başkası yapsa çoktan ül  darbelerin en kallavi  kesini şikâyet eden hain ol  si olan 12 Eylül 1980  muştu.  Evren darbesi döne  Ardından, Binali Bey,  minde çıkartılmış bir  “Kabak tadı verdi!” diye  yasa.  zıpladı. Günlerdir, gündemin  Selefiniz 7. Cum  elden kaçtığına mı kızsalar...  hurbaşkanı Kenan  Dalga dalga kabaran, adım adım çoğalan kalabalıklara mı öfkelenseler... Yoksa on binleri arkası  Evren’in adaleti bile... Paşa, o dönemde, KHK çıkartmak yerine TBMM’de yasa çıkartmış:  na takarak “Seseka Müdürü” diye dalga geçtikleri bir ge  le unuttular: “Beraber yürüdük biz  “Madde 2 /b: Gös  bu yollarda!”  teri yürüyüşü; belirli konular üze  252 gündür  nel başkanın koşar adım liderliğe “evrilmesi”ne mi yansalar.  HHH  rinde halkı aydınlatmak ve bir  Sahi ya... Siz yollarda niye yürü kamuoyu yaratmak ve o konuyu  özgürlüğünden  “Lider” tehlikeli bir sözcük zaten... Ingilizce “lead” eden, öncülük edip peşi sıra sürükleyen de  yor ve ne arıyordunuz? O dönemin haber arşivlerine ba karak bendeniz size söyleyeyim:  benimsetmek için gerçek ve tüzel kişiler tarafından bu kanun çerçevesinde düzenlenen yürüyüşler.”  yoksun...  mek. Bugüne dek kendisinden  Başörtülü hanım kızlar her cuma  HHH  başka birisi çıkmadı zaten...  günü Beyazıt Meydanı’nda topla  Demek ki neymiş:  Çıkabilme ihtimali olanları ise  nır ve haykırırlardı: “Eğitimde ada  * Halkı aydınlatmak için...  daha “beşiğinde” iken ya boğdur let...” Aslında demek istedikleri,  * Bir kamuoyu yaratmak...  du ya da yemleyip kapısına bağ tek istedikleri “Başörtüsüne ada  * O konuyu benimsetmek için...  ladı.  let!” idi.  Yürüyüş düzenlenirmiş.  AnkaraIstanbul yolu yürümekle  O yüzden siz de “Adalet”i parti  Istese şimdiki gibi KHK de dü  elbette aşınmadı.  ye isim yaptınız. “Adalet” diye cas zenleyebilirdi. Ama her şeye rağ  Ama ana muhalefet başkanının cavlak bir parti ismi zaten eskide men, bugün olup bitenlere rağmen  attığı her adım iktidarın hatta kuy kalmıştı. Yanına serbest bir kafiye ülkeyi yasa ile, anayasa ile yönet  ruklarının bile sinirlerini yıprattı.  olsun diye bir de “Kalkınma” ekle mek istedi. Üstelik öyle yüzde 52  Ne yapacaklarını, ne diyecekleri diniz. Kurnazlık yapıp bundan bir ile değil, yüzde 92 oy ile Cumhur  ni şaşırdılar.  de “ak”lık çıkardınız.  başkanı olmuştu. Bu yasayı çıkar  “Yürüyüş” ile “terör” arasında  Yolsuzluk, her türlü siyasi, ticari tan, partilere bu olanağı sağlayan  söylem geliştirmeye bile çabala hile hurda ile tez zamanda bütün ise tüm zamanların en büyük dar  dılar. Bu tutumun, kendilerine mi leştiğiniz için “Ak Parti” diye ortaya becisi Kenan Paşa... Hem de 37  deden bağlı, bazı karanlık ruhlu ve döküldünüz. Kalkınma zaten laf ola yıl önce!!  gözü kara kişileri tahrik edebilece idi. Adaleti tümden unuttunuz.  AKP lideri, “Yolda adalet aran  ğini bile düşünemediler.  Yürüyerek adalet aranmaz diyor maz!” deyip duruyor. Haklı olma  Çok şükür, tüm tahrik ve kışkırt sunuz. Peki, kiminle yürüdüğünüzü yan şeyi bulmanın imkânı yok.  malar yürünecek yollara hayvan  hadi unuttunuz... Adalet için yürü  HHH  pisliği saçılmasından ibaret kaldı. düğünüzü nasıl unutursunuz? Pe  Bu yürüyüşün ve bugünkü, gör  Şaşkınlıktan ezberleri yinelemek ki, ya “yürümenin” bir siyasal ey kemli olacağı belli olan mitin  le yetindiler. Yürüyüşün tarihsel bir hak ara ma biçimi ve etkisi kanıtlanmış anayasal ve yasal bir pasif direniş yöntemi olduğunu bile unuttular. Dillerinden düşmeyen, ama şimdi, savaş açtıkları karanlık cemaatle birlikte besteledikleri şarkıyı bi  lem olduğunu? Hele hele, arada yeni maddeler ekleyip düzenleyip durduğunuz ya o yasanın adını nasıl unutursunuz? “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu”  8 Ekim 1983  Sayı: 18185 8 Ekim 1983 tarihinde kabul  gin özetini hafta içinde New York Times’ın attığı başlık verdi bile... “Yürüyüş Erdoğan’ı durduramayacak. Ama Türkleri birleştirecek!” HHH Erdoğan’ı da kendi hataları, kendi yanlışları, kendi günahları ilk kurulacak sandıkta durduracak.  Yüksekova’da konvoya saldırı: 4 ölü, 1 yaralı  KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK  behicak@yahoo.com.tr  Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde iş makinelerini taşıyan konvoya terör örgütü PKK tarafından saldırı dü  zenlendi. Saldırıda bir sivil araç yandı,  iş makineleri ve diğer araçlar ise zarar  görmedi. Saldırıda 4 kişi hayatını kay  bederken, 1 kişi yaralandı.  Valilikten açıklama  Hakkâri Valiliği tarafından yapılan açıklamada, “Yüksekova ilçesi Çobanpınar bölgesinde iş makinelerini taşıyan 2 TIR ve beraberindeki 2 sivil araca bölücü terör örgütü mensuplarınca saldırı gerçekleştirilmiştir. Saldırı neticesinde bir binek araç yakılmış, 4 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. 1 vatandaşımız ise hafif yaralanmıştır. Bölgede geniş çaplı operasyon devam etmekte olup konu ile ilgili adli tahkikat devam etmektedir” denildi. l İHA  ÇİZGİLİK KAMİL 	MASARACI  kamilmasaraci@gmail.com.tr  Tunceli’de patlamada 1 kişi yaralandı Tunceli’nin Pülümür ilçesi Ardıçlı köyü yol ayrımında sivil bir aracın geçişi esnasında patlama meydana geldi. Patlamada, araçta bulunan 1 kişi yaralandı. Yaralanan kişi, ambulansla Pülümür Sağlık Ocağı’nda tedavi altına alınırken karayolu ulaşıma kapatıldı. Yaralı kişinin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. l İHA  SAYISAL LOTO 41525314049 6 BİLEN: 2 milyon 747 bin 444’er TL (iki kişi) 5 BİLEN: 3 bin 715’er TL 4 BİLEN: 45 TL 3 BİLEN: 10 TL  C MY B   
            
    
