Katalog

Cuma 19 Mayıs 2017 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: SERPİL ÜNAY TÜSİAD: OHAL kaldırılsın ekonomi 9 Erdoğan: Neyinizi engelledi? İşadamları OHAL’in uzatılmamasını ve AB sürecinin devam etmesini istedi. Talepleri yok sayan Cumhurbaşkanı ise ‘OHAL’i kaldıramayız. Bizi süründüren AB ile de bir yere kadar’ dedi Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) Yüksek İstişa re Konseyi (YİK) Toplantısı’na OHAL damgasını vurdu. Cum hurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da ka tıldığı toplantı da konuşan TÜSİ AD YİK Başkanı Tuncay Özilhan, ŞEHRİBAN KIRAÇ olağanüstü halin (OHAL) kaldırılmasının önemine vurgu yaparken; TÜSİAD Başka nı Erol Bilecik, “10 aydır devam eden OHAL’in bir daha uzatıl mamasını umuyoruz” dedi. Erdoğan ise iş dünyasının bu talebi üzerine “Bu endişenizi anlamakta zorlanıyorum. OHAL işadamlarının neyini engelledi? Bu koşullarda OHAL’i kaldıra mayız” diye yanıt verdi. ‘Hayır’ dikkate alınmalı Toplantının açılışında konuşan TÜSİAD YİK Başkanı Tuncay Özilhan, hukuk ve özgürlüğün Türkiye’nin menfaatleri için en önemli güç kaynakları olduğuna değinerek, “Referandum sonrası Türkiye’nin devlet yönetiminde yürütme ayağının oldukça güçleneceği bir döneme girdik. Ancak güçlü devletler, gücün bir yerde temerküz ettiği değil, farklı organlar arasında dağıldığı ve birbirini dengelediği yapılardır. Güçlü devlet olmanın koşulu budur” dedi. Referandum sonucuna da değinen Özilhan hayır oyu verenlerin de endişe ve itirazlarının hesaba katılması gerektiğine dikkat çekti. Bilecik ise “Sis Recep Tayyip Erdoğan Bu salondan babayiğit çıkmayacaksa... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli otomobil konusunda arzu ettikleri konuma ulaşmadıklarını belirterek, “TÜSİAD üyelerinden cesaretli bir adım bekliyorum. Bu salondan bir babayiğit çıkaramayacaksak dükkânı kapatıp gidelim” dedi. TÜSİAD’ın AB süreci devam etsin sözlerine karşılık da Er doğan, “Kusura bakmayın sizi kapısında bekleten AB ile bir yere kadar gidersiniz. 54 yıldır afedersiniz bu ülkeyi sürüm sürüm süründüren bir AB var. Bizden sonra herkesi aldılar. Referandum sürecinde Türkiye’ye yapılanları gördünüz. Bizim de bir onurumuz, haysiyetimiz var” ifadesini kullandı. TÜSİAD’ın OHAL’i kaldırın talebine karşılık da Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OHAL bugüne kadar sanayicimizin neyini engelledi? Varsa bir engel oturup konuşuruz. Kusura bakmayın sağlıklı yürüsün diye OHAL’i sürdürüyoruz. Her şey huzura, refaha kavuşmadan biz OHAL’i kaldıramayız” diye konuştu. tem değişikliğine geçişin ülkemizi ayrıştıran değil, ortak zeminde buluşmamızı teşvik edecek tarzda geliştirilmesini bekliyoruz” diye konuştu. Erol Bilecik, şunları söyledi: “AB’ye tam üyelik süreci, ekonomik ilişkilerin ötesinde dünyanın gerisiyle olan ilişkilerde belirleyicidir... İnternette suç ve cezanın orantılı olması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye’de internet ve ya sak kelimelerinin bir arada anılması, yurtdışında olumlu bir intiba oluşturmuyor” diye konuştu. TOPNLOATNLTAIRDAN n TKhtcsYbdyıeıÜıaiaiısbdblmtAknıSanaacÖkİİşaarAsiıı,şı,znzt,aDC’Aid,Niırşnn’eaıAleainishlmdrmhaKaae2armnoti0ıBrnKıoç,enG1od7u,lMıtdynöB’ardÇnuuukükGeelhğayluaekraüluitığ,intkrlıeiHlçroit,lıtekmorNpa,EmkSmAYlıicayaüzlsniaka n n n CSEşklrlöiccdçaaiiaııraşinulnekdiyCCtbiklmtnrkeıoalaeeiıadıdssmphğmnnntiaeaınuaclttllıcedodnrıeesEnebrıC,anerrr.eikaoSldeggaodgtşlaalniiinekıer.bntiuaynnşaednaniiinyr,ışpı.’dçldEeıgleoeraüdSvlnmv6raoeet5bağons0amapilninkvka’iesını Bilecik ve Tuncay Özilhan ta rafından kapıda kar şılan dı. Tuncay Özilhan Yaşasın 19 Mayıs Yığınla olayın çetelesi elimizde. Artık biliyoruz ki, içinde Cumhuriyet geçip de parti devletinin tahammülsüzlük sergilemediği “bir şey”, neredeyse kalmamış gibidir. Cumhuriyeti hatırlatan kurum, değer, oluşum hareketlerin sesi, nefesi planlı, taktiksel adımlarla kesilmeye çabalanmaktadır. Bugün 19 Mayıs. 98 yıl önce Atatürk’ün işgal ordularına karşı kimseden izin almadan Samsun’a çıkışının bayramı yani. Resmi adı 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı olan. Parti devletinin alerjik rahatsızlığı, bu yıl da 19 Mayıs vesilesiyle nüksetmiş; açıkça dile gelemeyen rahatsızlık, bin türlü gülünç bahaneyle perdelenmektedir. Misal, İstanbul Valiliği’nin Beşiktaş Belediyesi’nin kutlama etkinliklerini iptal gerekçesi: “Ülkemizin bulunduğu şartlar, provokatif eylem ve olayların meydana gelebileceği, etkinliklere katılacaklar dahil, halkın huzur, güven ve esenliğinin, kamu güvenlik ve düzeninin bozulmasına ve toplumda panik oluşmasına sebebiyet verebileceği gerekçeleriyle uygun görülmediği.” Sayın İstanbul Valiliği, Ülkemizin bulunduğu şartlar, 19 Mayıs gecesi pop şarkıcısı Burak Kut’un konser vermesine, ülkemizin bulunduğu şartlar 19 Mayıs gecesi Üsküdar’da MFÖ’nün konserine neden engel değil? Neden Şişli’nin göbeğindeki meşhur AVM’de bir pop konser provokatif eylem ve olayların meydana geleceğine dair bir tedirginlik yaratmıyor da Beşiktaşlıların bayram coşkusu yaratıyor? (Bu arada yanlış anlaşılmasın: İki pop konserine de itirazım yok. Müzik çoğalsın ve çoğaltsın hep.) Beşiktaş halkının Atatürk’ü kalpten anacak olması, Cumhuriyete sahip çıkma coşkusu toplumda nasıl bir panik oluşturabilir? Toplum kim? Egemenliğin Saray’dan halka aktarılışının simge tarihi 19 Mayıs’ı, Cumhuriyetin kurucusu Atatürk’ü özlemle, güzelim bir gelecek ümidiyle anıyoruz. Cumhuriyet neydi? Burası Diyarbakır. Yıl 1963. 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları. Fotoğraf karesindeki genç kızlar, Diyarbakır Erkek İlköğretmen Okulu öğrencileri. “Gündüzlü” kontenjanda eğitim gören öğretmen adayları. Aralarından biri annem Methiye Toker. 54 yıl önce Diyarbakır, 19 Mayıs kutlamaları diyorum. Başka da bir şey demiyorum. Ekmeğe merkezi kontrol Hükümet ekmek fiyatının tek merkezden belirlenmesini öngören model üzerinde çalışıyor. Maliye Bakanı Naci Ağbal, ekmek fiyatının, tüm tarafların temsil edildiği tek merkezden belirlenmesini öngören yeni bir model üzerinde çalışıldığını açıkladı. TBMM’de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ağbal, “Yapının değiştirilmesi konusunda mutabakata varıldı. Detaylar üzerinde çalışılıyor. Yapılan çalışma önce Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda ele alınacak, Bakanlar Kurulu’nda belirlenecek” dedi. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ise hafta başında toplanarak çift hane ye çıkan enflasyondaki yükselişte önemli payı olan gıda fiyatlarına yönelik çalışmalar yaptıklarını, bu çalışma lara cumartesi günü tekrar toplanacak Gıda Komitesi’nde son şeklinin verileceğini bildirdi. HaberTürk TV’de konuşan Tüfenkci, “Gıda komitesinde ithalata yönelik ürün bazlı düzenlemeler, ekmek fiyatlarında, soğuk taşımada neler yapabiliriz çalıştık, komiteyi cumartesi günü tekrar toplayarak son kararları vereceğiz” diye konuştu. l Ekonomi Servisi KISA... KISA... l Tüketici güven endeksi nisanda bir önceki aya göre yüzde 2.1 artışla 72.8’e yükseldi. l Yurtiçi yerleşiklerin yabancı döviz mevduatları 12 Mayıs haftasında, referandumdan sonra ilk kez geriledi ve 197 milyon dolar azaldı. l Merkez Bankası’nın 5 Mayıs’ta 88.11 milyar dolar olan brüt döviz rezervi, 12 Mayıs itibarıyla 87.46 milyar dolara geriledi. l Uluslararası Hava Taşıyıcıları Birliği, ABD’nin kabin bagajına laptop yasağının maliyetinin 1 milyar dolara ulaştığını açıkladı. “İ TÜ Uzay ve Havacılık Bölümü’nden mezunum. 3 yıldır iş telikli müzik... Bunlar, bakmakla yetinmeyip görmeyi öğretir insana. İşittiklerini, bulamıyorum. Artık ne iş ol duymakla kalmayıp değer sa yaparım noktasına gel lendirmeyi önerir. Okudu dim...” Bu sözlerini “sessiz ğumuz bir kitap, kendi ya çığlık” gibi tanımladığım bu şadıklarımızı fark etmemizi gencin adını yazmayacağım, sağlayabilir. Bunlar algıları gerek yok... Bu gençlerden mızı açar. Zihnimizi ve du 19 Mayıs... Gençler...o kadar çok var ki... Bugün 19 Mayıs. Atatürk’ün yarlığımızı biler... Kısacası kavramayı, sorgulama Sessiz çığlıklargençlere armağan ettiği bir bayram ve yine gençlere ema yı, eleştirmeyi, düşünmeyi öğretir insana...” net edilen bir ülke... Peki, bu Konservatuvarların ka ülke aradan 98 yıl geçtikten kiye bu oran ile 35 OECD ülkesi patıldığı, felsefe dersle sonra gençliğine ne sunuyor? Bu arasında birinci sırada. Üretime rinin kaldırıldığı, müzik ve re sorunun yanıtlarından biri işte o katılmayan genç nüfusun ekono sim derslerinin seçmeli dersle yukarıdaki sessiz çığlıkta. Bunun mik maliyeti ise 25 milyar dolar... re indirgendiği bir müfredattan gibi on binlercesinde... Dönelim İTÜ mezunu iş sanat duyarlılığına ve bilincine 1529 yaş arası nüfus 19 mil siz gencimize... Şöyle bir dü sahip kaç genç yetişebilir ki? yon. Peki, ne sunuyoruz onlara? şünelim İTÜ’ye girmek için na Çok söze gerek yok. Geldiği İyi eğitim? İş olanakları? Daha iyi sıl bir bedel ödediğini... Sade miz nokta ortada. bir yaşam? Hangi bilgi ve bece ce maddi bedelden bahsetmi Bu ülkede gençlerin kendi ge riler ile ne kadar donatabiliyoruz yorum; çalınan bir çocukluk da leceklerini görememeleri acı ama gençleri? Yabancı dil, spor (fut var burada. Yüksek puanlı bir onlara diyecek bir lafımız da yok bol dışında) evrensel müzik, sa üniversiteye girebilmek için na ne yazık ki. Sonuç: Katlanarak ar nat, kültür? Felsefe? sıl yoğun bir çalışma gerekti tan bir beyin göçü. Parçalanan Hayır dürüst olalım. Hiçbiri de ği, kurslar, etütler... Bunun yanı aileler, göçmenlik... Daha iyi bir ğil. Sadece borçlanarak tükete sıra müzik, spor, resim, tiyat yaşam arayışı... Son sözümüz cekleri bir gelecek var onları bek ro gibi gibi eğitim sistemimizde siyasilere: 2017 yılındayız. Ata leyen. Borçlanarak bir şeylere sa zaten neredeyse yok sayılan türk ve arkadaşlarının kurduğu hip olabilmek için bulmak zorunda ama bir insanı insan yapan kül Türkiye Cumhuriyeti 98 yılı geri oldukları bir iş; çok uzun çalışma türel besinden nasıl uzak kaldı de bırakıyor. Peki, siz günümüz saatlerine yayılan modern bir kö ğı gerçeğinden... Türkiye’sinde gençliğe ne sunu lelik... Ya da işsizlik... OECD’nin Zeynep Oral ile bu yıl Girne’de yorsunuz? Bu soruyu vicdan ra “Bir Bakışta Toplum 2016” ra 53.’sü düzenlenen Türki Pediat hatlığı ile yanıtlayabilecek misi poru birçok şeyi özetliyor: 15 ri Kongresi’nde beraberdik. Oral, niz? 19 Mayıs kutlamalarını gü 29 yaş aralığındaki yaklaşık her “Çocuk ve Sanat” temalı konuş venlik gerekçesi ile engelleyen 10 gençten 3’ü hem okumuyor masında “sanat”ın önemini şu söz zihniyet bu sorunun yanıtını hiç hem de bir işte çalışmıyor. Tür lerle anlattı: “Edebiyat sanat, ni düşündü mü? C MY B