07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA New York’ta araç dehşeti New York’un işlek Times Meydanı’nda dün süratli bir araç kaldırıma çıkarak yayalara çarptı. 18 yaşında bir kadının ölümüne 22 kişinin yaralanmasına yol açan olay ilk anda akla terör saldırısını getirse de yetkililer ilk açıklamalarından itibaren böyle bir belirti ol madığını bildirdi. Polis, ölüme neden olan sürücünün daha önce içkili araç kullanmaktan sabıkası bulunan, eski asker, 26 yaşındaki Richard Rojas olduğunu bildirdi. Rojas olayın ardından gözaltına alındı. Geçen yıl Fransız şehri Nice’de IŞİD’in kamyonlu saldırısında 84 kişi, 22 Mart’ta Londra’da gerçekleşen benzer bir saldırıda beş kişi ölmüştü. Cuma 19 Mayıs 2017 [email protected] TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Trump’a nefes yok 15 Rusya’nın ABD seçimlerine müdahale edip etmediğine ilişkin soruşturma derinleşiyor. Trump yönetimini sarsan iddialara ilişkin soruşturmanın başına eski FBI başkanlarından Mueller atandı ABD seçimlerine Rusya’nın müdahale ettiği iddialarıyla ilgili Washington siyaset arenasında sular durulmazken bu kez de gündeme soruşturma için “özel danışman” atandı ğı haberi oturdu. Trump yönetiminin gö reve gelmesinden bu yana giderek büyü yen skandal iddialara ilişkin dosyayı in celeyecek isim ise eski FBI Başkanı Ro bert Mueller. Mueller soruşturma çer çevesinde “özel danışman” olarak atan dı. Adalet Bakanı Başkan Yardımcısı ve Başsavcı Rod Rosenstein, “Kamu yara rı, bu soruştur maya emir komu ta zincirinden ba ğımsız birini ge tirmemi zorunlu kıldı” dedi. Mu eller de “Elimden gelenin en iyisini yapacağım” diye Mueller konuştu. Yıllarca savcılık yapan ve George W. Bush döneminde 10 yıl FBI’yı yöneten New York doğumlu Vietnam ga zisi Mueller, gerek Cumhuriyetçi gerek se Demokrat cephesinde “güvenilir bir isim” olarak değerlendiriliyor. ABD’de savcılar, casusluk iddiaları na ilişkin cezai soruşturmaları Adalet Bakanlığı’na bağlı olarak yürütüyor ve kararları başsavcı tarafından denetleni yor. Ancak Başsavcı, herhangi bir soruş turmanın başkanın politik etkisinden bağımsız yürütülebilmesi için savcılık yetkileriyle donatılmış bir “özel danış man” atayabiliyor. Trump’ın FBI Başka nı James Comey’yi görevden almasının ardından, ABD Başkanı’nın soruşturma ‘ükBuzaelslarıninnıındrseınız!’ ABD Sahil Güvenlik Akademisi’nin mezuniyet töreninde Trump’a öğrencilerce kılıç hediye edildi. Bu sırada Güvenlik Bakanı John Kelly, mikrofonların açık olduğunu fark etmeden Trump’a dönerek, “Bunu basının üzerinde kullanın” dedi. Trump da “Evet, aynen öyle” diyerek karşılık verdi. Trump, törendeki konuşmasını da “basının kendisi hakkında ‘cadı avı’ başlattığı” iddiasına ayırdı. yı engellemeye çalıştığı eleştirileri yükselmiş ve soruşturmanın başına güvenilir bir ismin “özel danışman” olarak atanması yönündeki çağrılar artmıştı. ‘Rusya’yla 18 temas’ Demokratlara yakın kimi yorumda, soruşturmanın Trump’ın azledilebilmesine kadar varacağına dair senaryolara işaret edilmişti. Öte yandan Trump, doğrudan Mueller’in atanmasıyla ilgili yorumdan kaçınırken “Her zaman belirttiğim gibi, düzgün bir soruşturma zaten bildiğimiz bir şeyi kampanyamla herhangi bir yabancı kuruluşun ilgisinin bulunmadığını ortaya çıkaracaktır. Bu meselenin bir önce çözülmesini dört gözle bekliyorum” ifadelerini kullandı. Trump’ın kampanya ekibiyle Rusya arasındaki olası bağlantıların araştırılmasını da içeren soruşturmadan bu bağlantılara ilişkin yeni iddialar da medyaya sızdı. Reuters haber ajansı, Trump kampanyasının son yedi ayında eski ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn ve diğer kampanya danışmanlarının Rus yetkililerle en az 18 kez telefon ya da eposta yoluyla iletişime geçtiğini duyurdu. Haber, Trump ile Rusya arasındaki bağdan haberi olduğunu savunan ABD’li eski ve yeni yetkililere dayandırıldı. Bu temasların altısının Rusya’nın Washington elçisiyle gerçekleştiği, temaslarla güvenlik bürokrasisi baypas edilerek Trump’la Putin arasında “arka kapıdan” bir iletişim kurulduğu öne sürüldü. ‘Flynn’in Türkiye bağlantısını biliyordu’ ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’yla ilgili bağlantıları nedeniyle şubat ayında istifasını istediği Michael Flynn’le ilgili yeni iddialar ortaya atıldı. New York Times, Trump’ın, eski Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Flynn’i bu göreve getirmeden önce FBI soruşması altında olduğunu bildiğini yazdı. Buna göre Flynn, 4 Ocak’ta Trump’ın geçiş ekibine, TürkABD İş Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Ekim Alptekin’in sahibi olduğu Hollandalı firmayla anlaşma imzalayarak 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında olmakla suçlanan Fethullah Gülen’in aleyhine gizli lobicilik faaliyetleri yaptığı iddiasıyla federal soruşturma altında olduğu bilgisini verdi. Bugüne dek, Trump yönetiminin bu bilgiye daha sonra ulaştığı sanılıyordu. Flynn’in Trump’ın seçim kampanyası döneminde 550 bin doların üzerinde ücret karşılığında Türkiye için gizli lobicilik faaliyeti yaptığı öne sürülüyor. Rakka planını reddetmiş Flynn’le ilgili ABD basınında dolaşan bir diğer iddiaya göre ise Trump’ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı, Rakka’nın IŞİD’in elinden Suriyeli Kürtlerle birlikte kurtarılması operasyonunu reddetti. Barack Obama yönetiminin Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice, Trump’ın yemin törenine 10 gün kala Flynn’e, Rakka’ya operasyon düzenlenmesi gerektiğini söyledi ancak Fylnn reddetti. Haberlerde Flynn’in Türkiye için gizli lobicilik faaliyetleri nedeniyle operasyonu aylarca geciktirdiği öne sürüldü. Rakka operasyonu Flynn’in görevden alınmasından sonra onaylanmıştı. ABD uçakları Suriye’de Şii milisleri vurdu ABD öncülüğündeki koalisyonun hava kuvvetleri, Suriye’nin güneyinde Ürdün sınırı yakınlarında Suriye hükümeti yanlısı bir Şii konvoyunu vurdu. ABD yetkilileri koalisyon saldırısının, ABD ve Britanya özel operasyon güçlerinin Irak ve Ürdün sınırındaki Suriyeli ‘isyancı savaşçıları’ eğitmekte olduğu Tanf yakınlarında gerçekleştiğini bildirdi. AFP’ye açıklama yapan bir ABD askeri sözcüsü, “Defalarca uyarılmasına rağmen tepki vermeyen konvoy vuruldu” dedi. Suriye’de siyasi çözüm arayışları sürerken Suriye ordusu ile İran destekli Şii milislerin, Özgür Suriye Ordusu’nun IŞİD’den ele geçirdiği bölgelerde hâkimiyet kurmasını engellemek için Irak ve Ürdün sınırına kaydırıldığı haberleri yansımıştı. KamışlıHalep seferleri başladı. ŞamPYD koridoru ticarete açıldı Suriye’de YPG’nin ana bileşeni olduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin IŞİD’in kalesi Rakka’ya operasyonu sürerken Şam ile Suriyeli Kürtler arasında diyalog çabaları da artıyor. Suriyeli Kürtlerin kontrolündeki Kamışlı ile Şam hükümetinin elindeki Halep arasındaki koridorda karşılıklı ticaret ve otobüs seferleri başladı. Reuters’a konuşan Kürt yetkililer yeni koridorun, bölgenin ekonomik izolasyonuna son vereceğini umduklarını söyledi. Haberde koridorun, Şam yönetimi için doğal kaynakları zengin olan kuzeydoğuyla petrol ve gıda alışverişi anlamına geleceği vurgulandı. Rusya’dan YPG tepkisi Öte yandan Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, haftalık basın toplantısında ABD’nin, Rakka operasyonu için Kürt güçlere ağır silah gönderme planlarına ilişkin bir soruya, “Tüm silah gönderimleri meşru Suriye hükümetine yapılmalı. Rusya, kendi silahlarını bu biçimde ihraç ediyor. Bu değişmez kuraldan vazgeçmemek gerek” yanıtını verdi. ‘Güle BM: 200 bin kişi daha yollara düşebilir Irak’ın Musul ve Suriye’nin Rakka kentlerinde IŞİD’e yönelik nihai operasyonlar sürerken iki ateş arasında kalan siviller yaşadıkları kentleri terk ediyor. Birleşmiş Milletler, Musul’dan 200 bin kişinin daha kaçış için yollara dökülebileceğini duyurdu. Öte yandan IŞİD de saldırılarını yoğunlaştırdı. Suriye’nin Hama kentinde Şam yönetiminin kontrolündeki iki köye saldıran IŞİD en az 50 kişiyi öldürdü. güle deriz’ Berlin ile Ankara’nın İncirlik söz düellosu sürerken Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Almanya’nın restini gördü: Ayrılmak isterlerse ‘güle güle’ deriz İncirlik’teki Alman askerlerine milletvekillerinin ziyaretine izin verilme mesi nedeniyle BerlinAnkara arasında söz düellosu devam ediyor. Almanya, Ür dün ve Güney Kıbrıs’ta ye ni üsler bakacağını açık larken Türkiye, bir zaman lar İncirlik’ten uçmaya da vet ettiği Almanya’ya şim DUYGU GÜVENÇ di “kendileri bilirler” diyerek rest çekti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavu şoğlu, “İncirlik’ten çekilme konu sunu (Almanya) kendi bilir, yal varacak değiliz. Almanya eğer İncirlik’ten ayrılmak istiyorsa, ‘güle güle’ deriz” diye konuştu. Ankara’nın milletvekilleri ne izin vermemesinde Almanya’nın Cumhur Çavuşoğlu başkanı Tayyip Erdo ğan ve AKP karşıtı tutumu ile Gülenci lere yönelik deste ğinin etkili olduğu belirtildi. Ankara, Berlin’in yaklaşan seçimler nedeniyle iç politik kaygılarla manşetlere oynadığı düşüncesinde. Türkiye, Almanya’nın İncirlik’ten vazgeçmesini beklemiyor. ‘Türkiye karşıtlığı yaptılar’ Suriye’deki iç savaş sürecinde koalisyon ile birlikte hareket etmeye “önce Esad gitmeli” diyerek yıllarca karşı çıkan Ankara, ardından tutum değiştirmiş ve önceliğin IŞİD ile mücadele olduğunu kabul ederek çok sayıda ülke yi İncirlik’e davet etmişti. Bu çerçevede Almanya da İncirlik’e keşif uçağı Tornadoları Aralık 2015’te konuşlandırmıştı. Geçen yıl Alman vekillerin İncirlik’i ziyaret talebine 1915 iddi alarına yönelik Alman Federal Meclisi’nin kararı nedeniyle izin vermeyen Anka ra, bu kararından Alman hükümetinden gelen açıklamayla vazgeçmiş ti. Türkiye’nin bu de “O danışmanı değiştir!” faki ret kararını Cumhuriyet’e değerlendiren bir diplomat, “Bu defa uygun görmedik çünkü Türkiye karşıtlığını referandum öncesinde çok açık yürüttüler” sözleriyle aktarırken AKPM’nin aldığı denetleme kararı için de Almanya’yı suçladı. Bakan Çavuşoğlu ise Alman meslektaşı ile görüşmeleri sürerken, Almanya’da ayırttığı otel odasının Alman istihbaratı tarafından iptal ettirildiğini, bakanların ve milletvekillerin engellendiğini belirterek Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in, “şantaj yapılamaz” ifadesine “Bu şantaja giriyorsa senin yaptıkların neydi? Bunu izah et” dedi. Almanya’nın Ürdün ve Rum Kesimi’ndeki üs arayışına yönelik açıklamaları Ankara’da gerçekçi bulunmazken, yetkili bir isim “Rumlar, İngilizlerden kurtulmak istiyor; Almanları hiç istemezler” yorumunu yaptı. Çavuşoğlu da, “Kendileri bilir. Yalvaracak değiliz. Gelmek istediler, DEAŞ’a karşı koalisyonda biz kendilerine yer açtık ama her şey onların istediği gibi, onların keyfine göre olacak değil. Ayrılmak istiyorlarsa da ‘Güle güle’ deriz” değerlendirmesinde bulundu. ABD’den destek arayışı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyaretini değerlendiren Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye’nin Rakka operasyonunda yer almayacağını da bizzat duyurdu ve yeni yönetimin YPG’ye verilecek silahlarla ilgili söz verdiğini söyledi: “YPG dahil hiçbir unsurun Türkiye’ye karşı tehdit oluşturmasına müsaade etmeyeceklerini söylediler. Silahlar sadece Rakka ve güneyinde kullanılacak.” Çavuşoğlu, Menbiç’te YPG’nin ABD’nin sö züne rağmen çekilmediğini de anımsatarak “sözler konusunda temkinliyiz” derken, Trump’ın IŞİD Özel Temsilcisi McGurk’ın da değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Çavuşoğlu, NTV’de yaptığı açıklamada, “ABD’nin DAEŞ (IŞİD) ile Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk, kesinlikle PKK ve YPG’ye net bir şekilde destek vermektedir. Bu kişinin değişmesinde de fayda vardır” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, ABD’li mevkidaşı Rex Tillerson ile çarşamba günü yaptığı görüşmede, Türk hükümetinin İncirlik Üssü’nün ziyaret edilmesine izin vermesi konusunda ABD’den destek istedi. Gabriel görüşmenin ardından, “Amerikalıların da, şimdikinden farklı ilişkilerimiz olması için Türk tarafıyla konuşacak imkânları kullanacağı görüşündeyim” diyerek, ABD’den konuya dair destek istediğini ifade etti. İran seçimleri bıçak sırtı İranlılar Ortadoğu’nun yeniden şekillenmekte olduğu hassas bir dönemde, belki de İslam Devrimi’nin geleceği açısından kritik bir cumhurbaşkanlığı seçimine gidiyor. Eğer bir ülkenin etkinlik düzeyini belirleyen unsurlardan birisi, dostların da düşmanların da gözünde “ciddiye alınmak” ise denilebilir ki, İran böylesi bir ülke. ABD ve Körfez’in Vahhabi/Selefi monarşilerinin ‘tehditleri’ altında son yıllarda askeri ve siyasi etkinliğini muazzam artırdı. Diğer yandan enerji zengini, 80 milyonu bulan genç nüfusuyla neoliberal küresel sistem için iştah açıcı bir ülke. Ne ki, mesele 38 senelik İslam Cumhuriyeti’nin Batı’ya ve özel olarak İsrail’e karşı tesis ettiği ‘direniş hattına’ gelip dayanıyor. HHH İran’ın İslami Cumhuriyeti, bir yandan ‘meşruiyetini’ sandıktan almaya özen gösterirken, diğer yandan Şii ulemanın çerçevesini çizdiği bir kurumsal sisteme dayanıyor. İslam Devrimi ülkedeki solu gömdüğünden beri içeride ‘dinci’ sağ muhafazakârlık ve genelde ‘reformcu’ diye anılan ılımlı ve liberal pragmatistlerin iki ana hattı oluşturduğu bir yapı var. Müesses nizam, geçmişte maruz kalınan dış müdahalelere karşı toplumda bir ‘savunma bilinci’ geliştirmeyi başarmış adeta bir kale misali. Lakin genç nüfus ve dünyaya açılma arzusu da sistemi sürekli zorluyor. Son 1520 senedeki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, katılım oranları ve kazanan adaylara bakıldığında bile (Muhammed Hatemi ve Hasan Ruhani’ye karşı Mahmud Ahmedinejad örneklerinde net görülür); ne zaman bir ılımlı ve reformcu bir aday söz konusu olsa, oranların arttığını, muhafazakâr adaylarda da azaldığını tespit etmek mümkün. HHH İşte böylesi bir İran, son dört seneyi Hasan Ruhani gibi ulemadan ılımlı bir liderin, neoliberal küreselleşme dalgasından ülkesine ‘kalkınma’ devşirmeye odaklandığı bir cumhurbaşkanının yönetiminde geçirdi. Ruhani, incelikli bir diplomasiyle ülkenin nükleer programını yaptırımlardan kısmen kurtarmasını sağlayan bir araca dönüştürdü. ABD ile 30 sene boyunca ‘konuşmama’ tabusu kırıldı. Ancak 68 yaşındaki Ruhani, henüz ABD’nin yabancı yatırımların önünü tıkayan nükleer olmayan yaptırımlarından sıyrılamadı. İlk dönemi için vaat ettiği sosyal özgürlükleri de sağlayamamış vaziyette. Bu yüzden “Yarı yolda geri dönmek olmaz” diyor. Tıpkı ABD’deki gibi İran’da da cumhurbaşkanlarının iki dönem seçilmesi geleneği hâkim gelirse yola devam edecek. En büyük zorluğu sıradan İranlıların nükleer anlaşmanın olumlu tesirlerini hayatlarında hissetmemeleri. Büyüme yüzde 6.6’ları bulmuş, yüzde 40’ları bulan enflasyon 78 gibi tek hanelere çekilmiş olunsa bile yüzde 12.5, gençlik ve kadınlarda yüzde 30’ları bulan işsizlik yerli yerinde. Ruhani’nin karşısında ise ülkede her konuda en son sözü söyleme yetkisi bulunan 77 yaşındaki dini lider Ayetullah Ali Hamaney’in itimadını kazanmış, Devrim Muhafızları ve Besiçlerin desteğini almış, Peygamber soyundan gelen 56 yaşındaki sağ muhafazakâr Seyyid İbrahim Raisi var. 1980’lerin muhalifleri darağaçlarına göndermiş başsavcısı, kimi kesimler tarafından Hamaney’in ‘halefi’ olarak da gösteriliyor. Bu makamda Ruhani’nin de ‘gözü olduğundan’ bu açıdan yaklaşıldığında aslında İran’daki seçimler cumhurbaşkanlığından ziyade dini liderlik kapışması da… HHH Sorun şu ki, İran’daki ve umutları bir tarafta.. Kurumsal yapının jeopolitik fay hatlarını değerlendirişi öte tarafa. Ortadoğu’da IŞİD markasına karşı yürütülen ‘terörle mücadele’ Suriye ve Irak’ı lime lime etmekte olduğu bir dönemde ABD’de Donald Trump’ın işbaşına geldiği; kuvvetle muhtemelen gelecek haftaki ilk yurtdışı ziyaretini yapacağı Riyad’da ‘Sünni NATO’su ilan etmeye hazırlandığı; İsrail ile Körfez’in monarşilerinin ittifaka tutuştuğu bir dönemde, Ruhani’nin ‘detente’si uygulanabilir mi? Tahran’daki kurumsal yapının refleksleri ne yönde çalışacak? Ülkeyi liberal rüzgârlara ülkeyi açacak bir Ruhani mi, Hamaney onaylı nükleer anlaşmaya zaten dokunmayacak ama sistemi olası tehditler karşısında ‘daha sıkı durmaya’ odaklayacak Raisi mi? Tahran’da oyun hakikaten ortada. Temer karşıtları meydanda Brezilya’da Devlet Başkanı Michel Temer hakkındaki yolsuzluk iddiaları üzerine başlayan protestolar ülkenin dört bir yanına yayıldı. Protestocular Temer’in istifasını isterken Temer iddiaları reddetti. Temer’in, kendisiyle ilgili soruşturmada ifadesine başvurulacak olan yolsuzluk hükümlüsü Eduardo Cunha’ya sessiz kalması için ‘sus payı’ verdiği öne sürülüyor. Anayasa Mahkemesi, Temer hakkındaki iddiaların yargıya taşınmasına onay verdi. Önceki devlet başkanı Dilma Rousseff, Cunha’nın adının geçtiği skandallarla iktidarı kaybetmiş ve bunun Temer’in komplosu olduğunu öne sürmüştü. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle