Katalog

DUNYA Ukrayna’da önce patlama, sonra suikast Ukrayna’da dün önce doğuda Rusya yanlılarıyla sürdürülen savaşın mühimmatlarının geldiği en büyük cephanelik, yangın sonucu havaya uçtu. Ardından eski Rus milletvekili Denis Voronenkov, suikasta uğradı. Kiev yö netimi her ikisinden de Rusya’yı sorumlu tuttu. Voronenkov, Rusya’da yolsuzluktan aranırken Kiev’e kaçıp Kremlin muhalifi olmuştu. Söndürülmesi bir hafta alacak cephaneliğin çevresinden 20 bin kişi tahliye edildi. Cuma 24 Mart 2017 Bayraklar yarıya indirildi. [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ ‘Sokağa çıkmaya 13 devam edeceğiz’ Westminster saldırısını IŞİD üstlendi. May ‘Asla teslim olmayacağız. Saldırgan Britanya’dan Londralılar hayatlarını yaşayacak, sokaklarda yürüyecek’ dedi Britanya’nın başkenti Londra’daki Westminster saldırısını IŞİD üstlendi. IŞİD’e bağlı Amak ajansı, Westminster saldırganının kimliğini Britanya vatandaşı Khalid Masood (52) olarak açıklayan polis, Masood’un 19832003 ABD liderliğindeki koalisyonda yer alan ülkelerin yurttaşlarının hedef alınması çağrısı üzerine saldırıyı “hilafet askerlerinden birinin” düzenlediğini duyurdu. arasında silahlı saldırıdan fiziksel zarar vermeye dek pek çok mahkumiyeti bulunduğunu, ama hiçbirinin terörle bağlantılı olmadığını be Araçlı saldırı yeni moda Bu açıklama, temmuzda Fransa’nın Nice kenti ile aralıkta Almanya’nın başken lirtti. 1964 Noel’inde Kent’te doğan, ti Berlin’de kalabalığın üzerine kamyon Batı Midlands bölgesinde yaşayan sürerek düzenlenen “IŞİD katliamlarını” Masood’un önceki terör saldırısı fa akla getirdi. Uzmanlar cihatçıların silah illerinden çok daha yaşlı olması da sız, bombasız saldırılara yöneldiğini, ko dikkat çekti. Polise göre hakkında laylıkla edinilen araç ve bıçakla saldırıla hiç soruşturma açılmadı, terör saldırısı düzenleme niyetine dair istihbarat edinilmedi. Başbakan Theresa May ise saldırganın birkaç yıl önce iç istihbarat servisi MI5 tarafından “radikalleşme” şüphesiyle izlendiğini söylemişti. May gibi polis de Masood’un tek başına hareket ettiği ve uluslararası terörizmden etkilendiği görüşünde. 8 kişi gözaltında rın yeni yöntem olduğu görüşünde. Önceki gün bir saldırgan, Westmins ter Köprüsü’nde aracıyla yayaları ezdikten sonra parlamento binasının girişinde bir polisi bıçaklamış ve vurularak öldürülmüştü. Bıçaklanan polis dahil üç kişi ölürken 40 yaralı arasında çok sayıda turist var. Yaralananlardan 5’inin durumunun ciddi, 2’sinin ölümle yaşam arasında olduğu açıklandı. Önceki akşam güvenlik kabinesi Britanya medyası saldırganın rotasını çizdi. Dün sabah Londralılar işlerine gitmek için sokakları doldurdu. Parlamento ve yanındaki Emniyet Müdürlüğü’nde bir dakikalık saygı duruşunda Polis Londra ve Birmingham’da bir dizi adrese baskın yapıp 3’ü kadın 8 kişiyi gözaltına aldı. Birmingham’da Masood’un evi ve aracı kiraladığı acente hedef alındı. İngilizce öğretmenliği yapan “evli ve çocuklu” Masood’dan kom COBRA’yla toplantının ardından Britanya Başbakanı Theresa May şöyle konuştu: “Parlamento her zamanki gibi toplanacak. Londralılar ve tüm dünyadan ziyarete gelenler, çıkacak, sokaklarda yürüyecek ve hayatını yaşayacak. Hep birlikte hareket edeceğiz. Teröre asla teslim olmayacağız. Kötülükle nefretin seslerinin bizi bulunuldu. Vekiller ölen polisi kahraman ilan etti. ğini belirten başbakanın dün parlamentodaki “Demokrasimizi susturmak isteyen terör eylemine boyun eğmeyeceğiz” çıkışını diğer vekiller de paylaştı. Antwerp’te saldırı girişimi sının düzenlenmesinin ardından dün de Belçika’nın Antwerp kenti karıştı. Alışveriş yapılan ana caddede kalabalığın üzerine aracını son sürat süren bir zanlı, polis ve askerlerin müdahalesi sonucu yakalandı. Aşırı alkollü olduğu belir şuları “İyi adamdı” diye ayırmasına izin vermeyeceğiz.” Belçika’nın başkenti Brüksel’de 32 tilen ve sorgusu ertelenen Tunus köken söz etti. Saldırgan Khalid Masood Zaten “ciddi” olan terör alar can alan, IŞİD tarafından üstlenilen sal li Fransa vatandaşı Mohamed R’nin aramı düzeyinin yükseltilmeyece dırıların yıldönümünde Londra saldırı cından tüfek ve kesici silahlar çıktı. ‘Köprüde insanlar havada uçuşuyordu’ Müslüman Belediye Başkanı Sadiq Khan’ın çağrısıyla Londralılar Trafalgar Meydanı’nda bir anma düzenledi. Dayanışma mesajları yağdı n Britanya’da yaşayan Müslümanların oluşturduğu “Muslims United for London” (Müslümanlar Londra için Birarada) grubunun, kurban ailelerine destek olmak için başlattığı bağış kampanyasında ilk 1 saatte 3 bin sterlin toplandı. n Cumhurbaşkanı Erdoğan, May’e taziye mesajında “Türkiye’nin acınızı derinden paylaştığını vurgulamak istiyorum. Uluslararası barış ve güvenliğe en büyük tehditlerden birini oluşturan terörizmle mücadelede dost ve müttefik Birleşik Krallık’la her zaman dayanışma içindeyiz” dedi. n Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Terör güçlerinin eylemleri daha sinsi ve kötücül bir hal alıyor. Terörist tehdide karşılık vermek için uluslararası toplumun tüm çabalarını gerçek anlamda birleştirmesi gerekiyor” mesajını gönderdi. n Donald Trump’ın başkanlığındaki ABD yönetimi, Britanya’ya “saldırıya karşılık vermek ve sorumluları yargılamak konusunda tam destek” vaat etti. n Fransa Cumhurbaşkanı Francois Hollande “Britanya halkının çektiği acıyı çok iyi anlıyoruz” derken Paris’teki Eyfel Kulesi geceyarısı ışıklarını kapattı. n İran Dışişleri “tüm ülkelerin terörle mücadele koalisyonu” çağrısı yaparken “Batılı ülkeler çifte standardı benimsedikçe hiçbir ülke güvende olmayacak” dedi. Westminster saldırısında ölen ve yaralananların hikâyeleri Britanyalıları üzüntüye boğdu. Parlamento önünde bıçaklanan polis memuru Keith Palmer (48), köprüde ezilenlerden Kıbrıs Türkü kökenli Aysha (Ayşe) Frade (43) ve ABD’nin Utah eyaletinden Kurt Cochran (54) öldü. Başbakan May ve vekiller parlamentodaki konuşmalarında silahsız şekilde saldırgana direnen Palmer’ı kahraman ilan ederken gözyaşlarını tutamadı. 15 yıllık polis Palmer, evli ve iki çocuk babasıydı. Kıbrıs Türkü kökenli Aysha (Ayşe) Frade, mesai sonrası 8 ve 11 yaşlarındaki kızlarını okuldan almaya giderken köprüde saldırganın aracını üstüne sürmesi sonucu savruldu ve bir çift katlı otobüsün altında kalarak can verdi. Britanya doğumlu Frade’nin annesi İspanyol, babası Kıbrıs Türkü. Özel okulda İspanyolca dersi veriyordu. ABD’li Cochran çifti evliliklerinin 25. Keith Palmer Kurt Cochran Aysha Frade yılını kutlamak için Londra’daydı. Kurt aracın çarpmasıyla köprünün kenarından alttaki yaya yoluna düşerek can verdi. Başından kanlar akarak köprüye serilen eşi Melissa (46) hastanede kırık tedavisi görüyor. ABD Başkanı Donald Trump taziyelerini sunarken Kurt’tan “Büyük bir Amerikalı” diye söz etti. Köprüde ezilmekten kurtulanlar, dehşet ve paniği anlattı. İş arkadaşı Steve Sherran’la köprüden geçen James Sheriff “Tam bir katliamdı. Her yerde uçuşan vücutlar vardı. Saatte 100 km’nin üzerinde hızla kalabalığın arasına daldı. Her yer kan içindeydi ve kitlesel panik vardı. Arabanın çarptığı bir kadın, yoldan geçen bir otobüsün altına savruldu” dedi. Sherran “Otobüs şoförünü rahatlatmak için yanına koşup elini tuttum. Kendisini suçluyordu. Ona, bunun onun suçu olmadığını söyledim” diye ekledi. Nehirden kurtardılar Rob Lyon, başının üzerinden bir erke ğin uçtuğunu anlattı: “Yanına gittiğim de bacağının dizden aşağısı neredey se kopmuş, sallanıyordu. Başı yaralıydı ve üstü başı kan içindeydi. Aptallaşmış tım, sanki bir Hollywood filminin için deydim, birden filmin tam ortasına düş müş gibiydim.” Ezilmemek için Thames Nehri’ne atlayan ve ağır yaralı kurtarı lan kadının da ni şanlısıyla birlikte Londra’yı gezme ye gelen Roman yalı bir mimar ol duğu ortaya çıktı. 29 yaşındaki And reea Cristea’nın durumu ciddiyeti ni koruyor. Andrea Cristea Cenevre’ye Nusra gölgesi Suriye’ye siyasi çözüm için Cenevre görüşmelerinin 5. turu dün başladı. BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura Moskova, Riyad ve Ankara turunun ardından Cenevre’ye gideceğini açıklarken sürece Kaide kolu Nusra ile müttefiklerinin taarruzunun gölgesi düştü. Görüşmeler başlamadan birkaç gün önce Şam’ın doğusuna üst üste saldırı düzenleyen Nusra, dün de Hama yönünde ilerlemeye geçti. ÖSO’nun da içlerinde bulunduğu cihatçı güçler, Hama’nın kuzey kırsalında orduya saldırdı. Muhaliflerin Suriye İnsan Hakları Gözleme vi, cihatçıların aralarında 11 köyün de bulunduğu 40 mevziyi aldığını öne sürdü. Suriye askeri yetkilileri ise saldırıyı durdurduğunu açıkladı. Suriye hükümetine yakın Vatan gazetesi “Şam ve Hama saldırıları, bu gruplarla arkalarındaki ülkelerin çözüm bulmaya en ufak bir şans bile tanımak istemediğini gösteriyor” diye yazdı. Cenevre’de muhaliflerin Yüksek Müzakere Komitesi Başkanı Nasır Hariri ise bu saldırıları “öz savunma” diye nitelerken “Bura ya Esad ile kliğinin gitmesini garantilemek için geldik” dedi. Nusra tanklarla Hama’ya ilerliyor. ‘ABD Musul’u vurdu 200 kişi öldü’ iddiası Irak güçlerinin Batı Musul operasyonuna destek veren ABD savaş uçaklarının sivillerin de bulunduğu 200’den fazla kişiyi öldürdüğü iddia edildi. Erbil merkezli Rudaw’ın Musul’daki muhabiri, “Hava saldırısında bir evin bodrum katında saklanan 130 kişi hayatını kaybetti. Aynı mahallede iki ev daha hedef alındı. Burada da 100’e yakın kişi hayatını kaybetti” dedi. Enkaz altından cansız bedenler çıkarıldığı belirtildi. 400 bin sivil sıkıştı Birleşmiş Milletler, 400 bin sivilin hâlâ Musul’un eski şehir bölgesinde sıkışmış olduğunu, yiyecek ve su sıkıntısı çektiğini belirtti. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne göre siviller, IŞİD keskin nişancıları, mayınlar ve hava saldırılarından çekindikleri için bölgeyi terk edemiyor. Bir polis memuru, “Yiyecek yok, insanlar açlıktan ölmek üzere” dedi. Alice’in Harikalar Diyarı’ndan... Güzel Türkçemizden deyimlerimiz eksik olmasın. Son bir haftadır Avrupa ile krize dair yazılarda neredeyse deyim bırakmayacak hale geldim. “Yavuz hırsız ev sahibini bastırır” ile başladık, “Yangına körükle gitmek”ten çıktık derken, “Kelin merhemi olsa kendine sürer”e vardırdık. Londra’da dünkü terör saldırılarının sonrasında da el mahkum, evvela “Bile bile lades” diyeceğiz. Bu krizin Cumhuriyet’i gömecek başkanlık sistemi referandumuna yönelik siyasi hırslarla çıkartıldığı herkesin malumu. Yine de bir memleket nasıl olup bu denli fütursuzca “uçuruma sürüklenir” diye şaşırıp kalmamak elde değil. HHH Bu sefer kantarın topuzu fena kaçtı. Henüz geçen hafta Dışişleri Bakanı’nın “Avrupa’da din savaşı çıkacak” buyurmasının “dumanı tüterken”, Cumhurbaşkanı’ndan şu öngörü geliverdi: “Bize parmak sallayan Avrupalılara sesleniyorum; Türkiye itilecek, kakılacak, onuru ile oynanacak, bakanları kapılardan kovulacak, vatandaşları yerlerde sürüklenecek bir ülke değildir. Dünyanın her yerinde bu yaşananlar çok yakından takip ediliyor. Siz böyle davranmaya devam ederseniz, yarın dünyanın hiçbir yerinde hiçbir Avrupalı, Batılı, güvenle, huzurla sokağa adım atamaz.” Hedef malum. Ama mevzu “Türk’ün Türk’e propagandasını” çoktan aştığından Reuters haber ajansı derhal bu sözleri dünyaya duyurdu, Batı medyası tespiti koydu: “Erdoğan Avrupa’daki herkesin güvenliğini tehdit etti.” Birkaç saat geçmemişti ki, IŞİD’in üstlendiği Londra saldırısı geldi. Sözler dalga dalga yayıldı. Ankara “toparlandı”, Dışişleri, Başbakanlık, AB Bakanlığı art arda taziye mesajları geçti. Cumhurbaşkanlığı da... Avrupalılar hiç “samimi” bulmamış olsa gerek, dün Avrupa Komisyonu, Türkiye’nin daimi temsilcisini çağırıp bu sözlere dair “izahat” istedi. Artık oradaki diplomatımız ne dedi, bilmiyorum. HHH Kontrolsüzce “haydut devlet” kategorisine sürüklendiğimizi, faturasının hepimize çıkacağını ne zamandır biliyoruz. Bu krizden “hayırlı” tutum dışında bir çıkış umudu da yok. Lakin en azından uçurumdan dönmek için “olmayacak işleri” yazalım, bugünden bakılınca bir nevi “Alice’in Harikalar Diyarı”nı...: 4 Türkiye’nin siyasal İslam sopasıyla giriştiği Suriye savaşı derhal bitirilmeli. ABD, Rusya, Suriye ordusu ve SDG/YPG tarafından çevrelenmiş Fırat Kalkanı operasyonu sona ermeli. Ülke sınırları güvenceye alınmalı. 4 İdlib’deki El Kaide emirliği ve diğer cihatçılarla tüm bağ kesilmeli, insani amaçlar dışında sinek uçurulmamalı. 4 Suriye’nin egemenlik ve toprak bütünlüğü hakikaten savunulmalı. 4 İran, Irak ile ilişkiler düzeltilmeli. Körfez’deki Vahhabi/Selefi monarşilerle ilişkiler sınırlanmalı, hatta teröre katkıları deşifre edilmeli. 4 AB ile “reset” düğmesine basılmalı. Ticari çıkarları öne alacak Gümrük Birliği’nin yeniden müzakeresi gibi alanlara odaklanılmalı. HHH Koşullar içeride, dolayısıyla...: 4 Başkanlık referandumundan derhal vazgeçilmeli. OHAL’e son verilip hapisteki vekiller bırakılmalı, restorasyon hükümeti kurulup koalisyon ruhuyla hareket edilmeli. 4 Darbe girişimi yargılamaları açık, şeffaf ve hukuki kılınmalı. 4 Bölgesel “uzlaşma komisyonları” kurulmalı. 4 KHK mağdurlarının tüm yaraları sarılmalı. Öğretmenler milyonlarca Suriyeliyi eğitmek için seferber edilmeli. 4 Hapisteki tüm gazeteciler özgürlüklerine kavuşmalı, haklarında somut ve net iddialar olmayanların davaları toptan düşürülmeli. 4 Kürt meselesinde tümüyle parlamentoya mal edilecek bir demokratik çözüm seferberliği başlatılmalı. 4 Ekonomik yapılanma demokratikleştirilmeli, yolsuzluk iddiaları ciddiyetle soruşturulmalı. 4 Baraj ortadan kaldırılarak hemen adil seçimlere gidilmeli. HHH Meslektaşım Sedat Aral, dünkü radyo söyleşimizde çifte standartlı Batılılara hak ettikleri eleştirileri esirgemedikten sonra şu tespitte bulundu: “Dünyada ‘akıllı kötüler’, ‘akılsız kötüler’ var. Biz ‘akılsız kötülerin’ diyarında yaşıyoruz. Mütemadiyen hamaset ve demagojinin bir ülkeyi taşıyacağı tek yerin facia olduğunu ayırt edemeyenlerin... Bu yüzden ‘Alice Harikalar Diyarında’ dolaşmaya inatla devam etmeliyiz.” ‘250 göçmen boğuldu’ Libya açıklarında Akdeniz’de batmış iki tekne ve 5 ölü bulan “Proactiva Open Arms” isimli kurtarma ekibi, yaklaşık 250 Afrikalı göçmenin boğularak ölmüş olabileceğini duyurdu. Ekipten Laura Lanuza “Bunun başka bir açıklaması olamaz. Her biri 120140 arası insan taşıyan teknelerden ikisi batmış. Tıka basa göçmenle dolu olmalıydılar” dedi. Perşembe şafakta buldukları teknelerin önceki 24 saatte batmış olması gerektiğini belirtti. Akdeniz’de pazardan beri 5 bin göçmenin kurtarılmasıyla 2017 başından beri İtalya’ya getirilenlerin sayısı 21 bini geçti. Geçen yıl aynı dönemde getirilenlerin sayısına göre yüzde 50 artış sözkonusu. C MY B