02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Trump: İkili ticari anlaşmalara yöneleceğiz Vietnam’ın ev sahipliğindeki AsyaPasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) zirvesinde ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında beklenen resmi görüşme gerçekleşmedi. ABD’de Rusya ile ilişkileri soruşturulan Trump, aile fotoğrafı çekiminde Putin’in yanına gidip elini sıkmak ve ayaküstü sohbet etmekle yetindi. Trump zirveye hitabında çokuluslu ticaret anlaşmalarıyla ABD’nin aley hine kronik suiistimalleri artık hoş görmeyecekleri, ikili ticaret anlaşmalarına yöneleceklerini söyledi. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ise küreselleşmeden geri dönüş olmadığını savunup çokuluslu ticaret anlaşmalarına destek verdi. ABD’de Rus devletine bağlı TV kanalı RT’nin, lobicilik kuruluşu sayılıp yabancı ajan diye kaydedilmesine karar verildi. Misilleme olarak Rus meclisi de yabancı ajan yasasının ABD’nin CNN gibi medya organlarını kapsamasını görüşecek. FLYNN DOSYASINDA Cumartesi 11 Kasım 2017 [email protected] TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ YENİ İDDİALAR ‘Gülen’i İmralı’ya kaçırma ‘Savaşı kışkırtıyor’konuşuldu’ Başbakan Binali Yıldırım ABD’yi ziyaret ederken Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, Başkan Donald Trump’ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn’in Fethullah Gülen’i Türkiye’ye teslim pazarlığıyla ilgili yeni iddialar ortaya attı. Hükümet temsilcilerinin Flynn ve oğluna, Gülen’i zorla ABD’den çıkarıp Türkiye’ye nakletmesi karşılığı 15 milyon dolar ödemeyi teklif ettiği görüşmede Gülen’in özel uçakla İmralı’ya indirilmesi ihtimalinin de konuşulduğu ileri sürüldü. Özel Savcı Robert Mueller’in Trump’ın kampanya danışmanları hakkında ve Kasım 2016 başkanlık seçimine Rusya’nın müdahalesiyle ilgili yürüttüğü soruşturmalar kapsamında FlynnTürkiye ilişkisini ve bu görüşmeyi de soruşturduğunu aktaran WSJ, görüşmenin Aralık 2016’da New York’taki “21” isimli kulüpte gerçekleştiğini, FB’ın görüşmeden haberdar en az 4 kişinin ifadesini aldığını öne sürdü. Pazarlığı anlatanların aralıktaki toplantıya katılmadığı, Flynn ile çalışma arkadaşlarından doğrudan bilgi almadığı ve Türk hükümetinin Flynn’e elden para teslim ettiğine dair bir işaret bulunmadığı da belirtildi. Lobiciliği kabul etmişti Emekli general Flynn hakkında zaten Rusya ve Türkiye için lobicilik faaliyetleri karşılığı aldığı paraları gizlediği ve iki ülkeyle ilişkilerinin başkanın danışmanı olarak aldığı kararlarda rol oynayıp oynamadığı konusunda ordu, Kongre soruşturmaları bulunuyor. Şimdi de Gülen’i zorla ABD’den çıkarma pazarlığıyla yasadışı iş yapıp yapmadığını araştırılan Flynn’in Gülen’in yasal iadesini sağlamak için de Beyaz Saray’daki nüfuzunu kullanmaya hazırlandığına dair bu pazarlıktan haberdar bir kişinin ifadesi var. 24 gün kalabildiği Ulusal Güvenlik Danışmanlığı’ndan Rusya’nın ABD elçisi ile görüşmeleri konusunda Beyaz Saray’ı yanlış yönlendirdiği gerekçesiyle şubatta kovulan Flynn, martta başkanlık seçiminin hem öncesinde hem de sonrasında Gülen’in iadesi meselesi dahil Türkiye lehine lobicilik yaptığını itiraf etmişti. Daha önce WSJ, Flynn ve eski CIA Başkanı James Woolsey’nin Eylül 2016’da New York’ta bir otelde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Enerji Bakanı Berat Albayrak ile Gülen’in Türkiye’ye getirilmesi planlarıyla ilgili bir görüşme yaptığını duyurmuştu. Lübnan’da tüm siyasi kesimler, bir hafta önce Riyad’da istifa açıklaması yapmasından be Hizbullah, Riyad’ı ABD desteğini arkasına alarak İsrail’i Lübnan’a saldırtmaya çalışmakla suçladı ri Beyrut’a dönmeyen Başbakan Sa ad Hariri’yi esir aldığı konusunda sözbirliği ettikleri Suudi kraliyetine ateş püskürüyor. El Ahbar gazetesine gö Macron önceki gece Suudi Veliaht Prens Selman ile görüştü. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, sorunun Hariri’nin ötesine geçtiğini, Suud’un ABD’nin onayını alarak re Suudi Arabistan’ın Beyrut Büyükel İsrail’i Lübnan’a saldırmak için kış çisi, Hariri’nin annesi ve halasını tele kırttığını söyledi. Dün TV’ye çıkan fonla arayarak onlardan partinin başı Nasrallah “Suudi Arabistan, Lübnan’a na Saad’ın ağabeyi Baha’nın getirilme savaş ilan etti. Lübnan siyasetine sini ve ailenin Riyad’da Saad ile birlik benzeri görülmemiş bir müdahaley te Baha’ya biat etmelerini talep etti. le Hariri’yi esir aldı. Ama bölgenin ge Bunun üzerine Hariri’nin Gelecek ri kalanında olduğu gibi Lübnan’da da Partisi’nden İçişleri Bakanı Nohad başarısızlığa uğrayacak” dedi. Maşnuk, “Lübnanlılar ne bir koyun sürüsüdür ne de bir arsa. Lübnan’da Beyrut’un talebi üzerine Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ‘İntifada başlatma planı’ siyaset seçimlerle belirlenir, biat önceki gece Abu Dabi’den Riyad’a ge El Ahbar da MbS’nin korku orta la değil” tepkisini gösterdi. Dürzi li çerek Suudi Arabistan’da tüm yetki mı yaratma, Lübnan ve Suriye’de der Velid Canbolat, Hariri’nin dönme yi elinde toplayan Veliaht Prens Mu ki Hizbullah mevzilerine ani saldı sini isterken “Suudilerin İran’la bir hammed bin Selman (MbS) ile görüştü rıyla Lübnan’da intifada başlatma ve lik olup savaş ilan ettiğimize dair suç ve izlenimlerini Beyrut’a iletti. Fransız Hizbullah’tan silah bırakıp İran’ın ege lamalarını biz Lübnanlılar hak etmi Dışişleri Bakanı Jean Yves La Drian’ın menliğini kaldırmasının istenmesi yoruz. İki dost ülkeyiz” çıkışında bu “Hariri Riyad’da gözaltında değil, ha ne dair planlar yaptığı iddialarını ak lundu. Sünni Başmüftü, ulusal bir reket özgürlüğü var” açıklaması, daha tardı. Suudi Dışişleri Bakanı Adil Cu lik çağrısı yaptı. Cumhurbaşkanı Mi sonra bakanlık tarafından “Hariri’nin beyr, CNN’e, “İran desteğiyle terörist şel Aun, Suudi Arabistan’ın Lübnan hareket özgürlüğünü ve Lübnan’daki Hizbullah’ın faaliyetleri esef verici. Si Maslahatgüzârı’na protesto notası ve elzem rolünü tümüyle yerine getirme lah teslim etmeleri gerekirdi. Hizbullah, rip Lübnan’daki elçilerle toplantı dü sini istiyoruz” diye düzeltildi. ABD Dı Lübnan sistemine el koyup halk üzerin zenledi. Aun “Hariri’nin durumundan şişleri Bakanı Rex Tillerson da Lübnan de hâkimiyet kurdu. Bizim buna çare kaygılıyız” derken elçiler “Lübnan’ın içinden ya da dışından hiçbir tarafın bulmamız gerekir. Lübnan’ın Suud’a sı ulusal egemenliği, bağımsızlığı ve bü Lübnan’ı vekâlet savaşı sahnesine çe kıntı kaynağı olmasına izin vermemiz tünlüğüne destek” güvencesi verdi. virmemesi uyarısı yaptı. mümkün değil” diye konuştu. ALMANYA’NIN KALBİNDE HALEP... Suriyeli sanatçı Manaf Halbouni, Halep’te savaşın izlerine dikkat çekmek için otobüsleri dik halde yan yana getirerek yaptığı çalışmayı Almanya’nın Dresden kenti sonrasında bu kez de başkent Berlin’in sembolü Brandenburg Kapısı önünde sergiliyor. Çalışma, Halep’te keskin nişancılardan korunabilmek için cadde ortasına yerleştirilen otobüsleri simgeliyor. IŞİD’den karşı taarruz Suriye hükümet güçlerinin Irak sınırındaki Elbu Kemal’de IŞİD’e karşı zafer ilan etmesinden bir gün sonra cihatçı militanlardan karşı saldırı geldi. Haberi duyuran muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, IŞİD’in taarruzunda kuzeykuzeydoğu yakasının yaklaşık yüzde 40’ında yeniden hâkimiyet sağladığını savundu. Ordu kaynakları ise kasabanın çevresinde küçük çaplı çatışmalar olduğunu söyledi. Irak sınırına uzanan stratejik önemdeki Deyr ez Zor vilayeti içindeki bölge uzun süredir or riye ordusu ile ABD destekli, Ankara’nın terör örgütü gördüğü YPG’nin ana bileşenini oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri arasında da sürüyor. Dün SDG, Deyr ez Zor çevresinde 4 köyü IŞİD’den aldı. Akıbeti bilmeceye dönüşen IŞİD lideri Ebubekir el Bağdadi’nin, Suriye hükümet güçlerinin Elbu Kemal’a operasyon başlattığı sırada kasabada olduğu iddiası da gündeme düştü. Haberi Lübnan’da Hizbullah’ın El Mayadin kanalı duyururken Hizbullah yetkilileri ellerinde bilgi olmadığını belirtti. ABD ön du kuşatmasındaydı. Enerji böl cülüğündeki koalisyon da ACI KAYIP gesi Deyr ez Zor’da alan mücadelesi, Rusyaİran destekli Su “Bağdadi’nin yeri hakkında yayımlanabilir bilgimiz yok” dedi. ACI KAYBIMIZ [email protected] 13 Dava “İyi ama” diyor 1415 yaşlarında henüz bıyıkları terleyen bir çocuk: “Bizimle peki aynı fikirde olmayanlara tebliği nasıl yapalım?” Ardından bir başkası soruyor: “İslamın farklı mezhepleriyle nasıl baş etmeliyiz?” Bu sorulara hocanın yanıtı hiç değişmiyor: “Hep hoşgörülü olacaksınız. Şiddete taviz vermeyeceksiniz. Şiddet, şiddeti çağırır. İslam şiddet dini değil, barış ve hoşgörü dinidir. İslam dinini Araplar vaktiyle kılıçla yaydı. O zaman çünkü cahiliye geçerliydi. Bizler oysa İslamı iyilik, güzellikle anlatacağız!” Burası Endonezya’nın Cava Adası’nda bir medrese… Kuran, tefsir, fıkıh, hadis, Arapça, İngilizce ve ahlak dersleri dışında tarih, coğrafya, edebiyat, matematik gibi başka hiçbir dersin okutulmadığı, cimnastiğin bile “1234” misali sayılarla değil dua ile icra edildiği bu dini kurumda geçen tipik bir günü izliyoruz. Çocuklar, aslında pek de yumuşak hoşgörü çağrısı yapmayan ince, uzun bir sopayla karanlıkta yatakhane kapılarına vuran bir hoca tarafından saat 3’te sabah namazına uyandırılıyorlar. Önce duşa giriyor, ardından aptes alarak namaza duruyorlar ve açık havadaki cimnastik faslından sonra “Dava”nın anlatıldığı ilk derse adım atıyorlar. Filmin adı da zaten bu: “Dava.” Davet, namı diğer ‘tebliğ’ İtalyancaya “davet” diye çevrilen “Dava” filmini, pazar günü sona eren Roma Film Şenliği’nde gördüm. Medrese yaşamını tasvir eden film, İtalya’nın tanınmış sinemacılarından İtalo Spinelli tarafından çekilmiş. “Üstat” Bernardo Bertolucci’nin takdimiyle açılan belgeselin gösterimi, bu yıl şenliğin en ilgi çeken etkinliklerinden biri oldu. Bin bir zorlukla girebildiğim salon, ağzına dek doluydu. Filme benim ilgimin nedeni, egzotik Endonezya medreselerine merakımdan çok, “Da’wah” adıyla baharda vizyona girecek filmin başlığına beslediğim meraktandı. “Dava” son yıllarda AKP’lilerin malum ağızlarından hiç düşürmeyen bir referans. 23.5 yıl boyunca koltuğundan sökülemeyen Melih Gökçek dahi en son, Ankara belediye başkanlığını “Ben dava ahlakından geliyorum. Davamda liderin talimatına uymak gerekir” diyerek istifa etmedi mi? Dillere pelesenk olan ama bir türlü açılımı yapılmayan bu büyük “Da’wah” acaba neydi? Bir Endonezya medresesinden Katolikliğin merkezi Roma’daki bir film şenliğine ne gibi bir yankısı/uzantısı olmuştu? Bir İtalyan yönetmenin “Dava” hakkında bir film yapmaya kalkışması, nereden icap etmiş; bir “gayri müslim” böyle bir medreseye nasıl girebilmiş, oradan nasıl “24 saat” aralıksız çekim yapabilmişti? Kafamda bu sorularla şenlikteki gösteriye gittim. Merhum Ayşe ve Sait Yeldan’ın oğulları; merhum Necla Yeldan’ın eşi; Erinç Yeldan’ın babası; Çağıl, Selen ve Ece’nin büyükbabaları; 196171 dönemi Türkiye İşçi Partisi Kocaeli İl Başkanı; 197880 dönemi Kocaeli Baro Başkanı; Selülozİş, Türk Harbİş, Keramikİş, Hürcamİş ve Madenİş Kocaeli Bölge sendikalarının hukuk müşaviri; Tüm yaşamını emek mücadelesine adamış, iyilik timsali, unutulmaz insan; Avukat ŞİNASİ YELDAN Hayatını kaybetmiştir. Cenazesi 11 Kasım 2017 Cumartesi günü (bugün) öğlen namazı sonrası Ankara Karşıyaka Camii’nden kaldırılarak toprağa verilecektir. Tüm dostlarının başı sağ olsun. Prof. Dr. Erinç Yeldan Selülozİş Sendikası’nın kurulduğu 1952 yılından 1994 yılına kadar avukatlığını yapan, işçi avukatı, emek dostu, işçi sınıfının kararlı savunucusu, örnek insan, ağabeyimiz Avukat ŞİNASİ YELDAN’I kaybettik. Sevenlerinin, işçi sınıfının başı sağ olsun. Av. Şinasi Yeldan ilkeli ve kararlı duruşu, mücadele azmi ile bizlere örnek olmaya devam edecektir. Kâğıt işçileri, kara gün dostları, avukatları, hocaları Av. Şinasi Yeldan‘ı her zaman minnetle anacak, unutmayacaktır. Selüloz İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu ve Selüloz İş Sendikası üyeleri Adına Genel Başkan ERGİN ALŞAN BAŞSAĞLIĞI Gazetemizin Ekonomi yazarı Prof. Dr. Erinç Yeldan’ın sevgili babası Avukat ŞİNASİ YELDAN vefat etmiştir. Çalışma arkadaşımıza, ailesine, sevenlerine başsağlığı ve sabırlar dileriz C Çalışanları Güleryüzlü İslam Filmin İtalya’da tanıtımını “Şiddet karşıtı, barışçıl, güler yüzlü İslam da var” sözleriyle yapan sinemacı Spinelli; yapıtının macerasını, Endonezya’nın Vatikan büyükelçisiyle dostluk kurduğunu söyleyerek anlatıyor. Onunla önce Endonezya’da bir film yapmak için konuşmuş. Bu dünyanın en büyük İslam ülkesinde sonra “medrese” olgusu ile tanışmış. Sonunda ortaya bir “kurgu film” yerine, bu belgeseli çıkarmayı tercih etmiş. “Gerçek İslam IŞİD değil, biziz!” mesajını taşıyan film bariz olarak Endonezya hükümetinin desteğini arkasına almış. Zaten aksini düşünmek olası değil. Değil medrese… misal Türkiye’de bir imam hatibin 24 saatini, Ankara’nın izni ve desteği olmadan beyazperdeye taşıyacak herhangi bir Avrupalı düşünebiliyor musunuz? “Da’wah” özetle ideal İslamı dünyaya anlatmak için çekilmiş. Hocaların öğrencilere seslerini dahi yükseltmedikleri filmde, her Müslümanın doğuştan yaymakla yükümlü olduğu “dava”nın mesaji enine boyuna işleniyor. Sincap dişli, sevimli bir hoca “Hepimiz dini tebliğ etmekle görevliyiz” diyor; “ama bunu dayatmayla değil, iyilikle, güzellikle, temiz kalple, mantıkla yapmalıyız!” “Biz Endonezya’da farklı dinlerle bir arada yaşıyoruz. Hepsine saygılı olmalıyız” diyerek ekliyor ancak ardından üsteliyor: “Onlara da gerçi tabii davayı tebliğ etmekle mükellefiz. Ama şiddet kullanmadan!” Filmin döne döne irdelediği diğer iki kavram “cihat” ve “kadınlar”. Fırsat bulunca devam ederim. Cem Özdemir ‘dışişleri bakanlığından vazgeçti’ Almanya’da Başbakan Angela Merkel’in Hıristiyan Demokratları (CDU/CSU), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşiller arasındaki koalisyon görüşmelerinden ilerleme kaydedildiği ve bakanlık paylaşımına geçildiği haberleri geldi. Yeşiller Eşbaşkanı Cem Özdemir’in dışişleri bakanlığı talebinden vazgeçtiği öne sürüldü. Alman kamuoyunda Özdemir’in Türkiye ile gerilimin artmasına yol açacağı tartışması yapılırken Yeşiller’in dışişlerini etkisiz bir bakanlık olarak gördüğü ve çevre, tarım, ulaştırma ile ek olarak sosyal işler bakanlığını istediği öğrenildi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle