Katalog

KULTUR Cuma 13 Ekim 2017 İzmir’de öykü roman atölyesi Yazar Mehmet Anıl ve yazar Faruk Duman yazarlık yolunda ilerlemek isteyenler için İzmir’de bir edebiyat atölyesine başlıyorlar. Öykü ve roman olmak üzere iki branşı birden kapsayacak olan atölye, Türk ve dün EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK ya edebiyatında öykü ve romanın kapladığı önemli alanı incelemek isteyen herkese açık. Her on beş günde bir YDA Psikolojik Danışmanlık ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan atölye 2018’in Haziran ayı na dek sürecek. Anıl ve Duman önderliğinde yapılacak atölyede katılımcıların yapıtları incelenecek, sorunlarının çözüm yolları tartışılacak, dil, kurgu, diyalog, kişiler bakımından yapıtların niteliği araştırılacak. kultur@cumhuriyet.com.tr 15 Bir Serdar ‘Ateşeer’ konseri Ataşehir dediğin rant ve tüketim tepesine kurulmuş modern bir getto, lüks markalardan mütevelli. Orta yerinde bir değişik memleket, adı Watergarden; devasa suni havuzuyla, sonradan gurme nostalji sokağıyla bir fanus. Sonunda bir konser mekânı, Dasdas; mutfağıyla, iki muazzam salonuyla insanlara dışarıdaki hayattan esintiler taşıyan belki de tek gerçekçi kaçış alanı. Kulisinde bir Serdar Ateşer. Gece boyunca dönen esprinin konusu, soyadıyla semt arasındaki benzerlik: “Serdar Ataşeer”. Serdar bu muhitin yabancısı. Mahallesi olarak bellediği Ayvalık’ta sakin yaşantısını sürdüren bir müzik üreticisi. Yolunun (11 Ekim 2017) ılık bir çarşamba akşamı buraya düşmesinin sebebi, kısa bir müddet sonra çıkaracağı “İş İşten Geçer Geçmez Ordayım” adlı albüm öncesinde son konseri vermek. Serdar halk adamı, konsere dakikalar kala halen dinle Ayvalık’ta sakin yaşantısını sürdüren bir müzik üreticisi Serdar Ateşer... Yolunun ılık bir çarşamba akşamı Ataşehir’e düşmesinin sebebi, kısa bir müddet sonra çıkaracağı “İş İşten Geçer Geçmez Ordayım” adlı albüm öncesinde son konseri vermek. yiciler arasında dolanı ka değin uzanan müzikal yor, teşrifatta bulunuyor, bir at mosfer var; Irish et elinde kahvesi. Son an kili melodiler, oldschool da oturma düzenine ge sololar, kişilikli ritimler çiliyor, sandalyeler sah birbirini takip ediyor. ne önüne dizilene kadar Dasdas içinde çalınan sahnede oturan gözlüklü MURAT üç adam beliriyor: Elekt BEŞER müziğin hakkını veriyor, bilhassa harika ses sis rik ve perdesiz gitarda temi ve iyi kurgulanmış Onur Duygulu, tuşlu çalgılarda ışıklarıyla. Sahne büyük, geo Mesut Uçar ve esprili bir biçim metri kareye yakın dikdörtgen, de Big Band adını verdiği proje ruh hali ise sevecen. nin sahibi Serdar; elinde akus Çıkacak albümden Murat tik gitar, bir davul taburesinin han Mungan sözleriyle “Soy üzerinde, önünde nota sehpası, gun”, Filler ve Çimen filminin sol ayağı bas baterinin pedalın enstrümantal ana teması, Edip da. Arada bir vuruyor, davulun Cansever satırlarından bestele eksikliğini hissettirmiyor. nen “Sevgililik”, 1964 yılında “Avdet Seyri” albümünden ki utanç verici olay üzerine ya “İnsanbul” adlı parçayla açı zılmış “İmroz’un Kaybolduğu lan, sırada bekleyen albümden Gece” derken, Nekropsi’den ta söz Murathan Mungan “Tango nıdığımız basçı Gökhan Goralı Adımları” ile devam eden dinle ekibe ekleniyor ve kare kuru tide avangarttan senfonik roc luyor. Davul makinesi açılıyor, Aziz Nesin ve ‘Gâvur Dostu’... Serdar banço çalıyor, Hikmet Şimşek’ten Yaşar Kemal’eteybe kayıtlı sesler devreye giriyor: “Fact Red” keyifle yorumlanıyor. Serdar’ın zamanında birlikte çalıştığı, albümlerinde prodüktörlük yaptığı dostlarına geliyor sıra. Birer birer seyrüsefer eyliyorlar. Esra Kayıkçı, Bekle Dedim Gölgeye filmi için Lale Müldür sözleriyle yapılmış “La Luna”yı, Harun Tekin “İstemeyerek”i, Ruşen Alkar kendi albümündeki “Kayıp”ı, kendini Yerli Tarkan olarak tanıtan yılların kaçağı Eren Kazım Akay ise, konseri bitiren alkışlar arasındagelecek albümünden “Boğaz’da Matine”yi seslendirirken, ne kadar özlendiğini hatırlatıyor. Eski İstanbul’a yani mahallemize dönmek için, dünyalar arası uzun yolculuğa çıkmadan evvel kafamızda çınlayan güzel sesler: İşte bunların hepsi Serdar Ateşer’in albüm sonrasındaki geleceğinin ayak sesleri... (muratbeser@muratbeser. com) İyi ki doğdun Yıldız Kenter Fotoğraf: Ceren Çıplak Usta tiyatro sanatçısı Yıldız Kenter 89 yaşını özel bir davetle evinde kutladı. CEREN ÇIPLAK Usta tiyatro sanatçısı Yıldız Kenter 89 yaşında! Yıldız Kenter, doğum gününü 11 Ekim’de evinde özel bir davetle kutladı. Kutlamaya, Yıldız Kenter’in kızı Leyla ve yakın dostları gazetemiz tiyatro yazarı Dikmen Gürün, bir dönem Cumhuriyet gazetesinin Kültür Servisi şefliğinin üstlenen ardından yine bir dönem İstanbul Modern’de basın ve halkla ilişkiler sorumlusu olarak çalışan Handan Şenköken ile Kenter’in dostları katıldı. Yıldız Kenter, doğum gününü iki pasta keserek kutladı, pastasını keserken bu günün en güzel doğum günlerinden biri olduğunu belirtti. Kenter, “Her yaş kıymetli. Çok mutluyum” dedi. Gecede, davetlilere aşure ikram edildi. Attilâ İlhan şarkılarla anıldı 10 Ekim 2005 tarihinde aramızdan ayrılan şair, romancı, deneme yazarı, senarist ve düşünür Attilâ İlhan, önceki akşam Kadıköy Belediyesi ile Attilâ İlhan Bilim, Sanat ve Kültür Vakfı tarafından Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlenen özel bir etkinlikle anıldı. Attilâ İlhan’ın sevenlerinin katıldığı gecede, sahneye ilk olarak İstanbul Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yunus Emre çıktı. Sonrasında sahneye çıkan Baki Ayhan T., onun şiir evrenini irdeledi. İlhan’ın ilk eşi olan yönetmen Biket İlhan ise onun sinemacı kişiliği üzerine konuştu. Gece, Kerem Alışık, Tilbe Saran ile Hakan Meriçliler’in şiir performansları ve Dilek Türkan’ın seslendirdiği Attilâ İlhan şiirlerinden bestelenmiş şarkılarla son buldu Aziz Nesin ile 20062013 yılları arasında Nesin Vakfı’nın genel koordinatörlüğünü de üstlenmiş olan Alman Türkolog ve akademisyen Klaus LiebeHarkort arasında 19681995 yılları arasına yayılan 26 yıllık mektuplaşmalar ilk kez yayımlanıyor. Önemli bir belge koleksiyonu niteliğindeki “Aziz NesinKlaus Liebe Harkort Mektuplaşmaları/Gâvur Dostum”, siyasi atmosfe rin satır aralarından okunduğu bir kültür köprüsü kuruyor. Arka planda 1980’ler Türkiye’sinin zor günlerinde sürdürülen siyasi savaşımlar, iki askeri darbe, sıkıyönetimler, Türkiye Yazarlar Sendikası, Aydınlar Dilekçesi, BİLAR vs. yanı sıra Aziz’in yaşadığı moral çöküntüsü, üstüne verdiği bir buçuk ayda on bir kilo, sağlık problemleri, evliliğe dair dertleşmeler ve daha bir çoğu... Aziz Nesin arşivindeki uzun çalışmalarının ardından bu derlemeyi ortaya çıkaran Esin Pervane ve Salih Bora, daha önce de “Sanat Yazıları”(2011), “Yurt Gezileri” (2013), “Sporcu Milletiz Vesselam” (2012), “Bursaname” (2015), Aziz Nesin çizgi romanları gibi, Aziz Nesin edebiyatına ve kişiliğine ışık tutan derlemeleriyle tanınıyor. Mehmed Uzun anıldı Yazar Mehmed Uzun, ölümünün 10. yıldönümünde Diyarbakır’da Mardin Kapı Mezarlığı’ndaki mezarı başında anıldı. Kırmızı karanfillerin bırakıldığı mezar taşının yanına Uzun’un “Kader Kuyusu” adlı kitabı bırakıldı. Anmaya, Uzun’un ailesi ve sevenlerinin yanı sıra yazar Şeyhmus Diken ve Diyarbakır Tabip Odası eski başkanlarından Doktor Selçuk Mızraklı da katıldı. Uzun’un kardeşi Mustafa Uzun, “İnanıyorum şimdi Mehmed de bizimledir. Bizi affetsin. Ona yakışır bir anma yapmak isterdik. Fakat şu an içinde bulunduğumuz süreç buna izin vermedi. Bu karanlık günlerin bir an önce son bulmasını diliyoruz” dedi. Uzun’un kayınpederi Celal Uzun ise, “Stockholm’de anma gecesi düzenleyebiliyoruz; fakat burada bunu yapamıyoruz. ‘Biz kardeşiz’ diyenleri protesto ediyorum. ‘Biz Kürt’e karşı değiliz’ diyorlar; fakat bugün gördük ki tam da Kürtlerin karşısında duruyorlar. Kürt’ün diline karşılar. Mehmed’in adına açılan parktan Mehmed’in ismini indiriyorlar, Viranşehir’de Mehmed’in adına açılan kütüphanenin tabelasını değiştirmeye kalkıştılar” diye konuştu. C MY B