Katalog

Pazartesi 19 Eylül 2016 EDİTÖR: FİGEN ATALAY eğitim 11 Öğretmenlerin açığa alındığı okullarda öğrenciler, geçen yıldan alıştıkları, sevdikleri öğretmenlerini karşılarında görememenin üzüntüsünü yaşayacaklar. Bu durum özellikle küçük sınıflarda birçok soruna neden olabilecek. Travma yaşayacaklar Diyarbakır’daki birçok okulda öğretmenlerin yarıdan çoğu açığa alındı AKP’nin FETÖ ile mücadele ederken 11 bin 285 öğretmeni PKK ile ilişkilen dirip açığa alması, yeni eğitim yı lının sancılı olarak başlamasına yol açacak. Bugün Diyarbakır baş ta olmak üzere çoğunluğu bölge kentlerindeki bin lerce öğretmen, yüz binlerce öğrencisi nin karşısında ders veremeyecek, öğ renciler öğretmeni MAHMUT ORAL ni göremeyecek. Görevden alınan bin lerce öğretmen, ay nı zamanda veliler olarak çocukla rını öğretmensiz okullara gönder menin hüznünü yaşayacak. Kayıp yıl olacak Eğitim Sen Diyarbakır 1 No’lu Şube Eşbaşkanı İkram Atabay, 11 bin 285 öğretmenin görevden alınmasının, sadece eğitim öğretimi değil toplumun genelini yakından ilgilendirdiğini söyledi. Öğretmen, öğrenci ve velisiyle konunun bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Atabay, şöyle dedi: “Görevden alın maların yaşandığı kentlerdeki bütün vatandaşlar olumsuz olarak etkilenecek. Zaten ge KAÇ ÖĞRETMEN AÇIKTA? neki pratikler de geçen yılın devamı gibi olacak. Geçen yıl öğrenciler yasaklar nedeniyle nakille başka okullara gönderilmişti ama öğrenciler çen yıl uygulanan sokağa çıkma yasakları, karakollara çevrilen okul Eğitim Sen’in görevden atılan kendi üyelerine dair verilerine göre Diyarbakır’da o okullara gitmediler. Bu yıl da okullar açıldığında öğrenci bu kez karşısında lar, okulundan ay 4 bin 314, Şanlıurfa’da öğretmenini göreme rı kalan öğrenciler, zorla evinden çıkarılmış insanlar nedeniyle geçen eğitim öğretim yılını kayıp bir yıl olarak değerlendiriyorduk. Hükümet telafi eğitimi 462, Adıyaman’da 466, Siirt’te 52, Batman’da 946, Mardin’de 1.780, İzmir’de 20, Artvin’de 42, Eskişehir’de 4, Konya’da 4, İstanbul’da 216, Muğla’da 7, Giresun’da 2, Muş’ta 7, Manisa’da 7, Malatya’da 1, Mersin Tarsus Şubesi’nde 3 ve yecek. Bunun sadece öğretmenle ilgisi yok. Öğrencinin psikolojisi ne olacak? Birinci sınıfta öğretmenine geçen yıl boyunca sıcak bir temas kurmuş ve ona alışmış küçük öğ yapacağını söyledi Çanakkale’de de 3 KESK rencinin, karşısın ama öğrencilerin üyesi öğretmen açığa çok büyük bir kıs alındı. da öğretmenini görmediğinde yaşaya mı buna katılma cağı travma ne ola dı. Hükümetin öğ cak. O aile o çocu retmenlerin önemli bir kısmını açı ğu nasıl ikna edecek ne cevap ve ğa almasıyla bu yılı da daha başla recek. Bunların hiçbiri düşünül madan eğitimin kayıp yılı olarak meden hareket ediliyor. Bu da şu değerlendirmek doğru olur. Bu se nu gösteriyor, kaliteli, bilimsel ve laik demokratik bir eğitim hiç de hükümetin umurunda değil. Çünkü şu anda sadece Diyarbakır’da 4 bin 313 öğretmen açığa alınmış durumda. Birçok okulda öğretmenlerin yarısından fazlası açıkta. Kimya öğretmeni kalmadı Benim çalıştığım okulla ilgili olarak söylersem, çok programlı Anadolu lisesinde Kimya öğretmeniyim. Okulumda kimya öğretmeni kalmadı. 7 kimya öğretmeninin tamamı, toplam 25 öğretmen açığa alındı. Bu diğer okullar için de hemen hemen aynı. Hükümet ‘ben bunu kısa sürede aşacağım’ diyorsa da biz pratikte bunun karşılığı olmadığını çok iyi biliyoruz. Şunu da vurgulamak lazım, okullarından ve öğrencilerinden koparılan öğretmenlerin çoğu deneyimli öğretmenler. Basında gördük, Ovacık’ta açığa alınan öğretmenlerin tamamı, geçen yıl okullarındaki öğrencileri TEOG birincisi yapan öğretmenlerdi. Böylelikle eğitim başarısına da darbe vurulmuş oldu” l DİYARBAKIR Eşitsizlikteki fark: 78 kat Halkevleri’nin eğitim raporu, son 14 yılda “gerici uygulamaların” odağı haline gelen eğitim sisteminin durumunu gözler önüne seriyor OZAN ÇEPNİ Halkevleri Eğitim Hakkı Meclisleri, 4+4+4 eğitim sisteminin yürürlüğe girdiği yıldan bu yana aylık olarak hazırladığı Eğitim Hakkı Raporları’nın sonuncusuna “Eğitimde Gericileşmenin 14 yılı” başlığını verdi. Eğitimde gericileşmenin 14 yılını anlatan raporda şu saptama ve değerlendirmelere yer verildi: l Sünni, erkek, köşe dönücü...: Ders kitaplarının yazımında bilimsel kriterleri esas alan bir politika değil “ilgili maddi karşılığı elinde bulunduran ve büyük pastadan payını almak isteyen özellikle yandaş şirketlerin” çıkarlarını gözeten bir politika izlendi. Ders kitaplarının içeriği eril, dinsel ve piyasa kriterleri üzerinden belirlendi. l 3 yılda 5 kat arttı: 20152016 öğretim yılında 1.662’si bağımsız, 339’u imam hatip lisesi bünyesinde toplam 1961 imam hatip ortaokulu mevcut. 20122013 öğretim yılında imam hatip ortaokullarında okuyan toplam öğrenci sayısı 94 bin 467 iken, 20152016 eğitim öğretim yılında 5 kat artarak 458 bin 997’ye ulaştı. 20122013 eğitim yılında 708 imam hatip lisesinde 380 bin 371 öğrenci okurken, 20152016 yılında bin 149 imam hatip lisesinde 558 bin 870 öğrenci okudu. l Eşitsizlik 78 kat: 2015 yılında Türkiye’deki eğitim harcamalarının yüzde 52.3’ünü en zengin yüzde 10’luk kesim gerçekleştirdi. En yoksul yüzde 10’luk kesimin yaptığı eğitim harcaması ise yüzde 0.7’de kaldı. Eğitim için yapılan harcamada iki kesim arasında 78 katlık bir uçurum oluştu. Yoksul aileler harcayabildikleri her 100 liranın sadece 40 kuruşunu eğitime ayırabilirken, en zen Her ay eğitim raporu hazırlayan Halkevleri iktidarın eğitim politikasını meydanlarda protesto etmişti. gin yüzde 10’luk kesim ise 100 liralık harcamasının 4.8 lirasını eğitime harcayabiliyor. Türkiye’deki en yoksul yüzde 10’luk kesimdeki aileler 2015 yılında aylık olarak ortalama 1.095 TL harcama yaptılar ve bunun da en fazla 4 lirasını eğitime ayırabildiler. En yüksek gelire sahip yüzde 10’luk dilimde ki aileler ise aylık ortalama 7.151 lira harcadılar ve bunun 343 lirasını eğitime harcadılar. l Sayısalda yoklar: Son 4 yıl içinde Anadolu imam hatip ve İmam hatip liseleri (İHL) özellikle matematik ve fen bilimleri alanında soru çözme grafikleri oldukça düşük. Fen bilimleri ala Dinci vakıflar elini çekmeli Halkevleri’nin önerileri ise şöyle: 4 Çocuklarının her hangi bir cemaate muhtaç kalmaması için eğitim parasız kamusal olmalıdır. 4 Eğitimin her kademesinin bilimsel ve laik esaslara göre kurulması gerekir. Bu yüzden Gülen Cemaati’yle birlikte bütün cemaat ve tarikat okulları kapatılmalıdır. 4 Dinci vakıflara, derneklere eğitim alanından el çektirilmelidir. MEB tarafından Diyanet, dini tarikat ve yapılanmalarla her türlü protokol, işbirliği, ortak proje iptal edilmeli, kamu kaynaklarının bu yapılanmalara aktarılmasına son verilmelidir. Tüm eği tim kurumlarında din görevlilerine herhangi bir eğitim faaliyeti adı altında görev verilmesi yasaklanmalıdır. 4 Bir cemaatin yerini başka cemaat ve tarikat kadrolarının yerleştirilmesini sağlayan, öğretmen olmanın tek koşulu olarak AKP’li olmayı dayatan sözleşmeli öğretmenlik ve mülakat sistemi kaldırılmadır. Eğitim emekçileri kadrolu, güvenceli istihdam edilmelidir. 4 Binlerce öğrenci ve öğretmenin geleceğini karartan AKP/ FETÖ eğitim sistemi olan 4+4+4 kaldırılmalı, laik, bilimsel, kamusal esasları yok sayan yeni eğitim sistemlerinden vazgeçilmelidir. nında soru çözme ortalaması 1’in altında olan liselerin oranı Anadolu liselerinde yüzde 66.47’ya, imamhatip liselerinde ise yüzde 81.26’ya ulaştı. Soru çözme ortalaması 5’in üzerinde olan Anadolu liselerinin oranı yüzde 3.41, imamhatip liselerinin oranı ise 0. l Eğitim cemaat ve tarikatlara devredildi: 20142015 eğitim öğretim yılında MEB, Diyanet, dini vakıf, tarikat ve dernekler arasındaki ilişki ve işbirliği belirgin bir şekilde arttı. Başta TÜRGEV ve Ensar Vakfı olmak üzere İHH, ÖNDER, Zehra Vakfı, Furkan Vakfı, Hizmet Vakfı, Hayrat Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti gibi dini vakıfların devlet okullarında başta “değerler eğitimi”, imzalanan protokoller, ortak projeler olmak üzere çeşitli konularda ders ve seminer verebilmesinin, kendi yayınlarını dağıtabilmesinin, para toplayabilmesinin ve öğrencileri kurumlarında stajyer olarak eğitebilmesinin de yolu açıldı. l ANKARA Eğitim İş Genel Başkanı Veli Demir ‘Eğitime para yok’ Kapatılan 934 okulun büyük bölümü, fen, sosyal bilimler, güzel sanatlar liseleri gibi okullara ihtiyaç olmasına rağmen imam hatibe dönüştürüldü. Eğitim İş Sendikası yeni öğretim yılı nedeniyle eğitim sisteminin sorunları ve çözüm önerilerinin yer aldığı bir rapor hazırladı. Sendika Genel Başkanı Veli Demir, “Kamusal kaynaklar, eğitimin ticarileştirilmesi için özel sermayeye aktarılırken kamusal eğitimin niteliği düşürülmüştür. Darbe girişiminin ardından ise FETÖ operasyonları kapsamında kapatılan cemaat okullarının kamulaştırılması doğru olmakla beraber imam hatip okullarına dönüştürülmesinin hiçbir pedagojik gerekçesi yoktur. Bugüne kadar kapatılan 934 okulun büyük bölümü, fen, sosyal bilimler, güzel sanatlar liseleri gibi okullara ihtiyaç olmasına rağmen imam hatibe dönüştürülmüştür” dedi. Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin, okul, derslik, öğretmen ihtiyacı ve altyapı sorunlarına rağmen 2016 yılı için 76 milyar TL olarak belirlendiğini hatırlatan Demir, “öngörülen milli eğitim bütçesiyle parasız, nitelikli ve herkese eğitim anlayışının yaşama geçirilmesi mümkün değildir. Toplum, iyi eğitilmiş bir azınlıkla kötü eğitilmiş ya da eğitilememiş bir büyük çoğunluk olarak ayrılmaya doğru ilerlemektedir” diye konuştu. Ders zili onlara çalmayacak Yüzbinlerce çocuk işçi, okul yerine mevsimlik işçi, çırak ve hizmet sektöründe çalışmaya devam ettiği için ya aylar sonra okula başlayacak ya da hiç gidemeyecek. Eğitim Sen raporuna göre, Türkiye’de yarısı tarım sektöründe olmak üzere aile geçimine katkı sağlamak için çalıştırılan 1 milyona yakın çocuk işçi var. Yine aynı şekilde ücret almadan ev işlerinde çalıştırılan çocuk sayısı ise 7.5 milyonu buluyor. Çocuklar 14 saat çalıştırılıyor Çocuk işçiliğinin yaygın olarak görüldüğü illerin başında ise Şanlıurfa geliyor. Hayata Destek İnsani Yardım ve UNICEF’’n hazırladığı “Bu İş Çocuk İşi Değil” başlıklı rapora göre, Şanlıurfa’da ailelerin yüzde 15’inde en az 1 çocuk işçi var. Raporda, Şanlıurfa’da okula git 1 milyona yakın çocuk işçi okula gidemeyecek. meyen çocukların yüzde 15’inin günde 1214 saat çalıştırıldıkları için eğitimden mahrum kaldığına da vurgu yapılıyor. Yine bu rapora göre, 14 yaş ortalamasındaki çocukların büyük bir bölümü ise işyerinde fiziksel şiddet ve istismara maruz kalıyor. l Yurt Haberleri Cumhurbaşkanı Erdoğan: En çarpıcı yansıma eğitimde Cumhurbaşkanı Tayyip Er doğan, 20162017 EğitimÖğretim yılı için mesaj yayımladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajında şunları dedi: “Türkiye’nin özellikle son dönemde kat ettiği mesafenin en somut, en çarpıcı yansımalarını eğitim alanında görebilmemiz mümkündür. Ne var ki ülkemize yönelik tehditlerin en çok istismar ettiği alanların başında da eğitim gelmektedir. Türkiye, eğitim sisteminde var olduğu anlaşılan,15 Temmuz darbe girişiminde yer alan ihanet çetelerinin istismar ettiği açıkları süratle kapatarak yoluna devam etmek mecburiyetindedir. Bunun için devlet ve millet olarak okullarımıza, öğretmenlerimize, öğrencilerimize, çocuklarımızın zihin dünyasını biçimlendiren müfredata, kitaplara çok iyi sahip çıkmalıyız.” Milli Eğitim Bakanı Yılmaz: Türkiye’nin güvencesi çocuklarımız Milli Eğitim Bakanı İsmet Yıl maz, yeni öğretim yılı nedeniyle yayımladığı mesajda, “Maarif davamız, her dönemde olduğu gibi, bugün de Türkiye’nin en öncelikli meselelerinden biri olmuştur. Çocuklarımızın ve gençlerimizin çağın gereklerine uygun olarak, fırsat eşitliği içinde, eğitim öğretim imkânlarından yararlanması yönünde yoğun bir çaba içindeyiz” dedi. Yılmaz, şöyle devam etti: “Aydınlık Türkiye’nin güvencesi, hiç kuşkusuz geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızdır. Yeni Türkiye yolunda, okuyan, araştıran, sorgulayan ve en önemlisi akleden bir nesli, yarınlar için yetiştirmektir. Bu düşüncelerle, 20162017 eğitimöğretim yılının öğrencilerimize, öğretmenlerimize, velilerimize ve bütün eğitim camiasına hayırlar getirmesini temenni ediyorum.” C MY B