14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA 8 [email protected] TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ ABD ile Rusya dışişleri bakanlarının Suriye krizinin çözümüne ilişkin buluşmasında görüş farklılıklarının azaldığı ama teknik Suriye, birbazı sorunların sürdüğü mesajı verildi. Kerry: Bağımsız Kürt girişimini desteklemiyoruz Abe’den Afrika’ya 30 milyar dolarlık açılım Japonya Başbakanı Şinzo Abe, 2018 yılına kadar Afrika’ya yapılan yatırımın toplamda 30 milyar doları bulacağı nı açıkladı. Kenya’nın başkenti Nairobi’de düzenlenen bir 12 saat süren görüşme ma konferanta konuşan Abe, yatırımın 10 milyar dolarlık kıs ratonunun ardından ABD Dışişleri Bakanı mının altyapı gelişimine yönelik olduğunu belirtti. Kerry’nin “Suriye’de bağımsız Kürt girişi Pazar 28 Ağustos 2016 mini desteklemiyoruz. Bazı unsurları ile sı nırlı bir şekilde işbirliği yapıyoruz. Dostumuz [email protected] Türkiye’nin hassasiyetini anlıyoruz” sözleri dikkat çekti. Lavrov da Kürtlerin Cenevreçözümün bir parçası olduğunu vurguladı. Barış süreci daha devirdi Deraya’da muhalif kalmadı Suriye ordusu, isyanın başladığı ilk bölgelerden olan Şam yakınlarındaki Deraya’dan muhaliflerin tamamen çekildiğini ve kontrolün hükümetin elinde olduğunu duyurdu. Şam yakınlarındaki Deraya’nın tahliyesi için gönderilen 25 otobüsten sonuncusunun da muhalifleri ve ailelerini kentten çıkartıp İdlib’e götürdüğü bildirildi. Bu arada, Halep’te muhaliflerin kontrolündeki bölgelere iki varil bombası saldırısı düzenlendiği, 15 kişinin öldüğü belirtildi. Suriye krizinde çözüme varabilme hedefiyle önceki gün ABD, Rusya, BM’nin 12 saati bulan Cenevre’deki görüşme maratonu yine belirsizliklerin gölgesinde “ama hâlâ işbirliğinin yollarını arıyoruz, ateşkes için önemli adımlar atılıyor” mesajlarıyla sona erdi. Türkiye’nin Cerablus harekâtı sonrasında gerçekleşen toplantının bitmesiyle Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile birlikte basının karşısına çıkan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin “Biz bütün bir Suriye istiyoruz, bağımsız Kürt girişimini desteklemiyoruz” ifadeleri dikkat çekti. Suriye’de krizin başlamasından bu yana pek çok kez çözüme yönelik uluslararası girişimlere ev sahipliği yapan Cenevre’de önceki gün yine ABD, Rus dışişleri bakanları buluşması vardı. Cenevre gölü kıyısında bir otelde gerçekleşen toplantıların bir kısmında BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura da yer aldı. Lavrov ile ortak basın toplantısında Kerry, “Bugün ateşkesin yenilenmesi, Halep’te insani durumun iyileştirilmesi ve savaşı bitirmek için tarafların yeniden masaya oturması konusunda teknik detayların çoğu netlik kazandı ancak bazı teknik sorunların çözülmesi gerek” diye konuştu. ABD ve Rusya’dan uzmanların teknik detayların çözüme kavuşturulması için haftaya Cenevre’de buluşacağını aktaran Kerry, “Anlaşmaya yakınız ama Suriye halkının ihtiyaçlarını karşılamayacak, uygulanmayacak bir anlaşma yapmak istemiyoruz” dedi. Türkiye’nin Cerablus operasyonuna dair soru üzerine de Kerry, “Suriye’nin bütünlüğünden yanayız. Bağımsız bir Kürt girişimini desteklemiyoruz, bazı unsurları ile sınırlı bir şekilde işbirliği yapıyoruz. Dostumuz Türkiye’nin hassasiyetini anlıyoruz” ifadesini kullandı. Kerry, Suriye’deki Kürtlerle iletişimlerine ilişkin Türkiye ile yakın işbirliği yapıldığını da belirtti. Hafta başında Ankara’ya gelen ABD Başkan Yardımcısı Biden da “Birleşik Suriye’den ödün vermeyeceğiz” demişti. Nusra vurgusu Ayrıca Kerry, eski Nusracıların, şimdiki adıyla Fetih el Şam Cephesi’nin Suriye’de etkinliğini arttırmasının engellenmesine yönelik çabaların önemine işaret etti, “Nusra El Kaide’dir. Adını değiştirmesi ne olduğu gerçeğini değiştirmez” dedi. Lavrov da “Suriye devleti içinde Kürtler çözümün parçası olarak kalmalıdır. Suriye’nin bölünmesine yönelik bir faktör olarak kullanılmamalıdır” ifadesini kullandı. DEBKAfile: ABD, YPG’ye istihbaratı durdurdu İsrail istihbaratına yakınlığı ile bilinen DEBKAfile sitesinin haberinde YPG’nin, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın YPG güçlerinin Fırat’ın doğusuna çekilme ültimatomuna karşı direneceği öne sürüldü. DEBKAfile’ın kendi askeri kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, YPG’nin Fırat’ın doğusuna çekilmeyeceği ve mevzilerini tutarak Türk ordusu ile savaşacağı kaydedildi. Haberde, ABD’nin Irak ve Suriye’deki birliklerinin komutanı Stephen Townsend’in, YPG ile birlikte hareket eden ABD Özel Kuvvetler personelinin geri çekilerek Haseke yakınlarındaki Rimelan üssüne dönmesini emrettiği de savunuldu. Ayrıca YPG’ye silah desteği ile paylaşılan istihbarat da durduruldu. Habere göre, ABD’li yetkililer, bu yaptırımların geçici olduğunu ve yaptırımların kalkmasının ise YPG’nin Fırat’ın doğusuna çekilmesine bağlı olduğunu PYD lideri Salih Müslim’e bildirdi. DEBKAfile haberde, Kürt savaşçıların bir bölümünün Fırat’ın doğusuna çekildiğini, ancak büyük kısmının hâlâ Fırat’ın batısında bulunduğunu, Kürt güçlerinin Rimelan’daki ABD üssüne giden yolları bloke etmeye hazırlandığı, bir gıda konvoyunun geçişinin engellendiğini aktardı. Trump için beş dakikada rapor Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı Donald Trump için geçen yıl aralık ayında yazdığı sağlık raporun da milyarder işadamının sağlığının “şaşılacak derecede mükemmel” ol duğunu ilan eden doktorun raporu yalnızca beş dakikada hazırladığı or taya çıktı. NBC televiz yonuna konuşan, 35 yıldır Trump’ın doktor luğunu yapan iç has talıkları ve gastroen teroloji uzmanı Harold Trump Bornstein, tüm gün ne yazacağını düşündü ğünü, son dakikaya kalınca acele et tiğini belirterek “ Onlar mutlu olsun diye birkaç satır karalayıp ellerine verdim. Trump’ın limuzini dışarda be ni beklerken, raporu yazabilmek için sadece 5 dakikam vardı” dedi. Validen ırkçı ifadeler Bu arada, ABD’de Cumhuriyetçi Partili Maine Valisi Paul LePage’in, beyaz olmayanlar dışındakilerin eyalet için tehdit olabileceğini, bunların vurulabileceğine işaret eden sözleri büyük tepki yarattı. Maine’deki uyuşturucuyla mücadeleye ilişkin bir konuşmasında ırkçı ifadeler kullanan LePage hem siyahileri hem de Hispanikleri hedef aldı. Konuşmanın duyulmasıyla birlikte tepkiler büyürken Demokrat cephe istifa çağrısı yaptı. İşçiler yangında can verdi Rusya’nın başkenti Moskova’da bir depoda dün sabah saatlerinde çıkan yangın sonucu 16 Kırgız göçmen işçi yaşamını yitirdi. Yetkililer, yangının söndürülmesi ardından küle dönmüş bir oda fark eden itfaiyecilerin göçmen işçilerin cansız bedeniyle karşılaştığını söyledi. İşçilerin kaçak değil, sözleşmeli çalıştığı kaydedildi. Sekiz yıl sonra gelen özgürlük Tayland’da monarşiye hakaret ettiği gerekçesiyle 8 yıldır hapiste olan bir aktivist dün özgürlüğüne kavuştu. Adalet Bakanlığı’ndan bir yetkili, 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Daranee Charnchoengsilpakul’un geleneksel kraliyet affı ile serbet bırakıldığını söyledi. Daranee C. Can kaybının 290’a yükseldiği deprem felaketinde hayatını kaybeden 35 kişi için dün Ascoli Piceno’daki bir spor salonunda tören İtalya’da deprem düzenlendi. kurbanlarına son veda İtalya’yı çarşamba günü vuran 6.2 şiddetindeki depremin kurbanları devlet töreniyle toprağa verilmeye başlandı. Depremde hayatını kaybeden 35 kişi dün Ascoli Piceno’daki bir spor salonunda düzenlenen törenle sonsuzluğa uğurlandı. Salonun ortasına dizilen 35 tabutun her birinin yanında gözü yaşlı yakınları vardı. Yüzlerce vatandaşın destek vermek için akın ettiği cenaze törenine, Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ve Başbakan Matteo Renzi dahil olmak üzere çok sayıda üst düzey siya Törene Başbakan Renzi eşiyle katıldı. setçi de katıldı. Hayatını kaybedenler yüzlerce kişinin gözyaşları eşliğin de son yolculuklarına uğurlandı. Kurbanlar için düzenenlenen toplu cenaze törenlerinin hafta içinde de devam edeceği belirtiliyor. Ulusal yas Ölü sayısının 290’a yükseldiği ülkede deprem nedeniyle bir günlük ulusal yas ilan edildi, bayraklar yarıya indirildi. Arama kurtarma ekiplerinin enkaz altındakileri kurtarma çalışmaları sürerken her geçen dakika ile ulaşılamayan yüzlerce kişi için umutlar azalıyor. Hollanda’dan Ankara’ya uyarı Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders, Türkiye’yi Hollanda’nın içişlerine karışmaması konusunda uyardı. Russia Today’in Dutch News’a dayandırdığı haberine göre, Koenders’in uyarısı Türkiye’nin Rotterdam Başkonsolosu Sadin Ayyıldız’ın bazı kentlerin belediye başkanlarına “Ankara karşıtı protesto gösterilerinin nasıl engelleneceği, Gülen cemaatine karşı neler yapılabileceği” konularında talimatlar içeren bir mektup göndermesinin ardından geldi. Mektubun bütün içeriğinin açıklan madığı belirtilirken Dutch News’a konuşan Koenders, “Biz Türkiye hakkında konuşmakta özgürüz, onlar da bizim hakkımızda konuşmakta özgür. Hollanda halkı ile Hollanda hükümeti ilgilenir. Bunun Türkiye hükümeti ile bir ilgisi yok” dedi. Haberde, Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb’in de Türkiye’nin Hollanda’nın politikalarına karışmamasını ifade ettiği kaydedildi. Erdoğan ile görüştü Öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hollanda Başbakanı Mark Rutte ile telefonda görüştü. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre; Rutte, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili olarak Türkiye’de demokrasinin yanında yer aldıklarını belirtti. dersleri Dağdan inmemiş değil de... Cangıldan hiç çıkmamış gençleri düşünün. Silahlı çatışma dışında başka hiçbir şey düşünmemiş, sıradan yaşamları olmamış, bir gün çalışmamışlar... Öyle anormal şartlarda yaşamışlar ki sırtlarına askeri giysi dışında kıyafet geçirmemişler... Bogota ile 52 yıldır çatışan FARCKolombiya Devrimci Silahlı Güçleri’nin çoğu genç militanı bu konumda. FARC liderleri ile Kolombiya hükümeti arasında Küba’da 24 Ağustos’ta sağlanan “barış anlaşması”ndan sonra baş mevzu, bu militanların encamının ne olacağı. Bizde “terörist” addedilecek FARC, 1964’te soğuk savaşta, büyük toprak sahiplerine karşı güçsüz köylüleri harekete geçiren komünist partinin silahlı kolu şeklinde doğmuş. Süreçte daha sonra adam kaçırmaktan, haraç ve kokain ticaretine kadar her türlü karanlık iş ve şiddete karışan FARC grupları, Güney Amerika’da “gerilla” olarak biliniyor. Adaletin şimdi kurbanlara nasıl iade edileceğinin yanı sıra; bu gerillaların nasıl silahsızlandırılacağı, affa uğrayıp uğramayacakları/nasıl af kapsamına alınacakları ve süreçte FARC’ın nasıl siyasileşeceği tartışılıyor. “Küba anlaşması”nın özü bu. Zihniyet değişikliği şart Venezüella’nın eski devlet başkanı Hugo Chavez’in inisiyatifiyle 4 yıl önce başlayan ve Küba’da devam ederek Havana’da sonlanan “FARC ile barışı”, Kolombiyalılar önce neşeyle sokaklarda kutladı... Ama Cumhurbaşkanı Juan Manuel Santos ile “Timoçenko” lakaplı FARC lideri Rodrigo Lodono Echeverri arasında varılan anlaşmanın “artırılmış gerçekliği” ülkeye çöktükçe, sorular arttı... Hızla göz attığım Kolombiya gazetelerinin başlıklarında örneğin “af” en öncelikli tartışma konusu. “Adam kaçırmak”, “işkence”, “tecavüz”, “halkı göçe zorlamak”, “savaş suçu” gibi cürümlere bulaşan gerilalar genel af kapsamı dışında tutularak özel “barış mahkemelerinde” yargılanacaklar. Ancak affa girmeyip cangıldan çıkanlar nereye, nasıl yerleştirilecek? Bu süreç hukuk sisteminde, siyasette, “resmi tarih”te ne değişiklikler yaratacak? İşte bunlar sorgulanıyor. Marquez’in “büyülü gerçekçiliği” yanında bir “şiddet” ülkesi olarak anılan Kolombiya’da sadece uygar prensipler etrafında anlaşmaya varmak yetmiyor. Uygar prensipleri yaşama geçirecek bir zihniyet değişikliği gerekiyor. FARC’sız nasıl oluruz? “El Espectador” yazarı Francisco Real Buitrago örneğin; “Kolombiya tarihi boyunca Güney Amerika’nın en büyük şiddet ülkesi olmuştur” diye ekliyor: “FARC’la varılan anlaşma bu açıdan çok önemli ama bu sadece bir ilk aşamadır.” Bir diğer yazar Ricardo Silva Romero da “Kolombiya yenilgiye alışık da olsa, bir rüyanın doruğundaki gibi artık Kolombiyalı olmanın bir narkotikçi, bir gerilla ya da paramiliter çeteci veya bir canavar olmak demek olmadığının şimdi dünya tarafından teyidini bekliyor” diyerek devam ediyor: “Biz bu çürük ortama öyle alışmışız ki şimdi FARC’sız Kolombiya’nın nasıl olacağını kendimize soruyoruz. Biz savaş köpeklerine dokunmadan büyümeye alıştık. Tedavinin, hastalıktan kötü olabileceğini düşündük. Bildiğimiz şiddeti bilmediğimize yeğ tuttuk. On yıllardır okullarda tarih gerçekler doğrultusunda öğretilmiyor. Oysa ki şimdi bu noktaya nasıl geldiğimizi anlatmak gerekecek. Suçun sadece hep başkalarında, sırayla (sömürgeci) İspanyollarda, papazlarda, muhafazakârlarda, liberallerde, komünistlerde, askerlerde, Amerikalılarda, elitlerde, yolsuzluk yapanlarda ve ‘narko’cularda, derin devlet çetecilerinde, yararlı aptallarda olduğu bir ülkede sonunda sorumluluğu elimize almamız gerekecek.” “Barış süreci”, Kolombiya’da “şiddet ve teröre son vermek”ten çok daha fazla bir şey olarak algılanıyor. Tarihle hesaplaşmak ve ülkeyi sil baştan inşa etmekle özdeşleştiriliyor. Boy ölçüşmenin çapı özetle çok büyük... Ekvador heyetine Caracas’ta soğuk duş Venezüella’yı ziyaret eden Ekvador milletvekillerinden oluşan heyetin ülkedeki muhalefet liderleriyle görüşmelerinin ardından sınır dışı edildikleri belirtildi. Heyetin, hapiste bulunan muhalefet lideri Leopoldo Lopez’in eşiyle de görüşmek üzereyken cezaevi önünde durdurulduğu, pasaportlarının alınarak sınır dışı edildikleri duyuruldu. Ekvador Dışişleri olaya tepki gösterirken Caracas, heyeti “ülkenin içişlerine karışmakla” suçladı. C MY B nilgun@
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle