26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR AVRO FAİZ BORSA 3.0140 3.3210 8.92 76.178 4.3 kuruş 3.5 kuruş 0.03 puan 0.78 puan 8 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY Notta COp rIskI ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 865.00 13.88 lira 129.20 1.95 lira Çarşamba 20 Temmuz 2016 Moody’s, Türkiye’nin Baa3 olan kredi notunun ‘çöp’e düşürülebileceğini açık larken darbe girişiminin ülkenin zorluklarını alevlendirebileceği dile getirildi ‘Sıfırcı Hoca’ olarak bilinen kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye’nin “Baa3” ile “yatırım yapılabilir” seviyedeki kredi notunu izlemeye aldığını açıkladı. Moody’s’in, Türkiye’nin Baa3 olan kredi notunun “çöp”e düşürülebileceği belirtildi. Açıklamada, yeniden değerlendirme kararının başarısız darbe girişiminin Türkiye ekonomisi üzerindeki orta vadeli etkilerinin değerlendirilme ihtiyacıyla, politika yapıcı kurumlarda oluşacak zorluklarla ilgili olarak alındığı dile getirildi. Moody’s’den yapılan açıklamaya göre, Türkiye’deki başarısız darbe girişiminin ülkedeki zorlukları alevlendirebileceği ve Türkiye’nin büyüme gidişatına yönelik önemli ölçüde etkilerinin olabileceği belirtildi. Yakından izleniyor Türkiye sadece iki kredi derecelendirme kuruluşundan yatırım yapılabilir düzeyde kredi notu aldığı için Moody’s gözden geçirmesi yakından izlenecek. Dış finansman açığı görece yüksek olan Türkiye ekonomisinin ihtiyaç duyduğu yabancı kurumsal fonların bir bölümü kendilerini sadece yatırım yapılabilir nota sahip ülkelere yatırımla sınırlıyor. Bu fonlar ülkelerin başlıca üç kredi derecelendirme kuruluşunun en az ikisinden yatırım yapılabilir not almasını istiyor. Moody’s Türkiye’nin kredi notunu “negatif” görünüm ile yatırım yapılabilir en düşük düzey olan Baa3 seviyesinde derecelendiriyor. Türkiye’nin diğer yatırım yapılabilir notu Fitch’ten geliyor. Açıklamada siyasi sorunların yanı sıra hükümetin ekonomik reformları beklenenden daha yavaş ele alması nedeniyle kredi notu görünümünün “negatif”te tutulduğu da hatırlatıldı. İvme kaybı olursa Yapılan açıklamaya göre; gözden geçirme, darbe girişimi sonrasında hükümet ve devlet politikalarının öngörülebilirliği ve etkinliğinde meydana gelmesi olası yavaşlamayı, yurtdışından finansmana erişimin azalma ihtimalini ve gelecek 23 yılda ekonomik büyümede yavaşlamaya yol açabilecek iç talep gerilemesini ele alacak. Artan siyasi risklere rağmen bu üç alanda ortaya çıkan baskıların göğüslenebilmesi halinde kredi notunun aynı düzeyde tutulması söz konusu olabilecek. Ancak yeni politikalar üretilmesinde ivmenin kaybolduğu görülürse kredi notunun “yüksek ihtimalle” bir kademe indirilebileceği belirtilerek, “Dış dengesizlikleri azaltacak; ekonomik, mali ve kurumsal gücü korumak için gerekli yapısal reformlarda gecikmeye yol açacak bir ivme oluştuğuna dair kanaat oluşması ve/veya yatırımcıların riskten kaçışı dolayısıyla... ülkenin dış finansmanında baskıların artması olasılığı artarsa... notu düşürülebilir” denildi. l Ekonomi Servisi Darbeden zarar gören araca ödeme Türkiye Sigorta Birliği (TSB) “Sektörümüz 15 Temmuz’da yaşanan olaylarda araçları hasar gören kasko sigortası sahiplerinin maddi zararlarının teminat kapsamında olmamasına rağmen karşılanması yönünde gerekli özeni gösterecektir” açıklamasında bulundu. Kapsamda yok Açıklamada, “Sigorta sektörü olarak geleceğimizin teminatı olan demokrasimize inancımızla ülkemiz için var gücümüzle çalışmaya devam etmekteyiz. Sektörümüz 15 Temmuz’da yaşanan olaylarda araçları hasar gören kasko sigortası sahiplerinin maddi zararlarının teminat kapsamında olmamasına rağmen karşılanması yönünde gerekli özeni gösterecektir” ifadelerine yer verildi. l Ekonomi Servisi Temkinli indirim Merkez Bankası ölçülü indirimlere temmuzda da devam etti, başarısız darbe girişimi ardından faiz koridorunun üst bandı temkinli bir adımla 25 baz puan düşürüldü. TL darbe alacak. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), piyasalarda dalgalanma yaratan darbe girişimi sonrası ilk toplantısında faiz indirimine devam etti. Marjinal fonlama oranı yüzde 9’dan yüzde 8.75’e indirilirken, TCMB borçlanma faiz oranı yüzde 7.25 düzeyinde sabit tutuldu. Bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı ise yüzde 7.5 düzeyinde sabit tutuldu. Temmuz ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, 25 baz puanlık indirim yapıldı. Böylece bu yıl üst üste yapılan beş indirimle üst bantta yapılan indirimler toplam 200 baz puana ulaşmış oldu. Karar metninde enflasyon konusunda uyarı var. İşlenmemiş gıda ve tütün fiyatlarındaki gelişmelere bağlı olarak kısa vadede enflasyonda belirgin bir artış beklentisini ifade ediyor. TL şoklara açık BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ, “TCMB’nin daha temkin li bir para politikası uygulaması gerektiğini düşünüyoruz. Her ne kadar bugün üst bantta 25 baz puanlık bir indirim beklesek de indirimlere ara verilmesi ve piyasalara daha açık ve yapıcı bir mesaj olacak TL cinsi zorunlu karşılık indirimleri ile devam edilmesi daha iyi olabilirdi. Her halükârda 25 baz puanlık bir indirim Türkiye için ölümcül değil ancak TL’yi önümüzdeki dönemde iç ve dış şoklara açık hale getirebilir” dedi. Maliyetli adım Societe Generale analisti Roxana Hulea de 25 baz puanlık indirim kararının piyasaları yatıştırmak ve işlerin normale döndüğünü göstermek için bir ödün gibi göründüğünü söyledi. Rabobank analisti Piotr Matys de ülkede yaşanan son olaylar düşünüldüğünde işlerin normal devam ettiğini göstermek için atılmış olarak yorumlanabilecek bu adımın ‘maliyetli’ olabileceğini belirtti. l Ekonomi Servisi Risk primi yükseldi Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu indirim için izlemeye aldığı haberinin ardından ülkenin risk primine işaret eden CDS’leri üçüncü gün üst üste düşüş kaydetti. Beş yıllık Hazine tahvilinin faizi 18 baz puan artarak yüzde 9.77’ye çıkarken, Türkiye’nin borcunu iflasa karşı sigortalamanın maliyeti olarak da bilinen kredi takas swapı (CDS) 10 baz puan yükselerek 3 haftanın en yükseğine tırmandı. Darbe girişiminin ardından kur, faiz ve eurobond getirileriyle birlikte CDS’ler de sert bir şekilde yükselmişti. Ak Yatırım, “Riskler azaldığı noktada alım için oldukça uygun seviyelerde olacağını düşündüğümüz Eurobond’larda bir süre daha değer kaybı görmemiz mümkün” dedi. IMF büyüme için karamsar Uluslararası Para Fonu (IMF), global ekonomiye ilişkin büyüme tahminlerini aşağı çekerek, 2016’da yüzde 3.1 ve 2017’de yüzde 3.4 oranında büyüme beklediğini açıkladı. IMF’nin Dünya Ekonomik Görünüm (WEO) raporu güncellendi. Kurumun nisan ayında yayımlanan tahminlerinde 2016’da yüzde 3.2 ve 2017’de yüzde 3.5 oranında büyüme öngörülmüştü. Finans piyasalarında sürprizle karşılanan İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılması oyla masının dünya ekonomisinde önemli bir aşağı yönlü risk oluşturduğu belirtilen raporda, bunun sonucu olarak, 2016 başlarındaki beklenenden daha iyi performansa karşın 20162017 dönemi global ekonominin görünümünde bozulma olduğu ifade edildi. Raporda, “Bu kötüleşme, politik cephe dahil olmak üzere, belirsizlikte görülen kayda değer artışın makroekonomik sonuçları olacağı beklentisini yansıtıyor. Bu belirsizliğin güven ve yatırıma büyük zarar verme si öngörülüyor” ifadesi kullanıldı. IMF raporunda “Gelişmiş ülkelere yönelik büyüme beklentimizi de 2016 için yüzde 1.9’dan yüzde 1.8’e, 2017 için ise yüzde 2’den yüzde 1.8’e düşürdük. Brexit’in artırdığı belirsizlik, İngiltere’nin iç talebini önemli ölçüde zayıflatacak. İngiltere’nin büyüme tahminini bu yıl için yüzde 1.9’dan yüzde 1.7’ye ve gelecek yıl için ise yüzde 2.2’den yüzde 1.3’e çektik” denildi. l Ekonomi Servisi Alternatifbank artık Katarlıların Anadolu Endüstri Holding, Alternatifbank’taki yüzde 25 hissesini bankanın yüzde 75 ortağı olan Katarlı Commercial Bank of Qatar’a (CBQ) 222.5 milyon dolara satılmasına karar verdi. Anadolu Endüstri Holding’den yapılan açıklamada, CBQ ile yapılan hissedarlık anlaşması çerçevesinde satış hakkının kullanılmasına karar verildiği ifade edildi. Hisse satış bedelinin, hissedarlık sözleşmesindeki taban fiyat yöntemine göre 222.5 milyon dolar olarak hesaplandığı belirtilen anlaşmada, hisse satışından elde edilecek nakdin, Anadolu Endüstri Holding tarafından borçlarının ödenmesinde kullanılacak. GES MİT’e devredilmeseydi Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), kuruluşunun 85. yıldönümünde karargâhı basına açmıştı. Gazete, televizyon ve ajans temsilcilerinden oluşan; kalabalık sayılabilecek bir grubun davet edildiği o toplantıya, o sıra görev yaptığım gazete adına katılmıştım. Tam bir brifing atmosferinde gerçekleşen o toplantıda, o dönemin günceline denk düşen, farklı pek çok konu başlığı gündeme geldi. Sorular soruldu, yanıtlandı. Kısa adı GES olan Genelkurmay Elektronik Sistemler, MİT’e devredileli birkaç hafta olmuştu. MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Gölbaşı’ndaki bu tesisin MİT’e devriyle milli istihbarat yeteneğinin topluca görülebileceğini, istihbaratta kaynak israfı ve/veya duplikasyonun önlenmesinin amaçlandığını söyledi. Kampus önündeki 2 bin dönümlük arazinin “anten tarlaları” olduğunu, GES’in çevresindeki araziyle birlikte bir Elektronik İstihbarat Köyü kurulacağını açıklamıştı. Fazlasıyla teknik ve ancak uzmanının konuşabileceği GES konusu, daha sonra çok sayıda muhalefet milletvekili tarafından TBMM gündemine taşındı. Milletvekillerinin tamamı, bu devrin TSK’nin “elini, gözünü sakatladığı” fikrindeydi. Yerim dar olduğu için tek tek anamayacağım ancak milletvekillerinin soru önergelerinde farklı konularda verilmiş olsa da ortak tema olarak bu devir gerçekleşmese PKK’nin kanlı eylemlerinin önceden haber alınabileceği görüşü öne çıkıyordu... iGsetiçhbisatrihabt amraıdtı,r? Beş buçuk yıl önceki bir devir ve toplantıyı bugün hatırlatmamın nedenini tahmin etmişsinizdir: 15 Temmuz darbe girişimi. Girişim başarısız olsa, büyük bir yıkımın eşiğinden dönsek de meşru bir soru, uzun süre önemini koruyacak çünkü: Cumhurbaşkanı’nı öldürmeyi hedeflemiş, sivil halkın üzerine helikopterden ateş açacak, tankın önüne katıp sürükleyecek kadar gözü dönmüş; en yakın çalışma arkadaşının Genelkurmay Başkanı’nı sırtından vurabildiği, öngörülenden çok daha yaygın ve sistematik olduğu her geçen gün daha iyi ortaya çıkan Cemaat taraftarlarının kanlı darbe girişiminde istihbarat zaafiyeti var mıydı? TSK’nin dün yaptığı açıklamadan, MİT’in darbe istihbaratını 15 Temmuz saat 16.00 sularında, (savaş uçakları tepemizde uçmadan 6 saat önce) Genelkurmay Başkanlığı’na aktarıyor. Peki Genelkurmay Başkanı Akar’ın darbe hazırlığını öğrenerek verdiği emirler neden uygulanamıyor? Hava sahasının uçuşlara kapatılması, uçaklara havalanma yasağı, araç hareketliliğinin durdurulması yönünde verdiği ve eğer uygulansa bu kanlı bilançonun yaşanmayacağı bu talimatlar nasıl olup da bir duvara tosluyor? Bu çok kritik sorunun yanıtı Abdülkadir Selvi’nin Hürriyet’teki yazısında: “TSK’de yapılan araştırmada, darbe hazırlığı yapan paralel cunta elemanları, bu talimatların birliklere iletilmesini engelliyorlar.” Bu bilgi bize, darbe girişiminden sadece altı saat önce alınmış bir istihbaratın, planın korkunçluğu ve yaygınlığına bakıldığında çok yetersiz olduğunu anlatıyor. GES’in MİT’e devrinin Meclis’te sorgulayan isimlerden biri de eski CHP Milletvekili Umut Oran’dı. Bu devrin Genelkurmay’ı yavaşlattığını savunan Oran’a, ordu içi istihbarat zafiyetine de yol açıp açmadığını sordum: “Bu kadar kaybın yaşandığı darbe girişiminde bu kadar plan programın yapıldığı ortadayken, istihbarın aktarıldığı saat olarak duyurulan 16.00 geç kalınmıştır.” Oran, darbe girişiminde bir zafiyet olarak payı olsun olmasın, bundan bağımsız olarak GES’in sahip olduğu kabiliyetin Genelkurmay’a yeniden verilmesi gerektiği görüşünde. “Önümüz kış” diyen Oran, sınır güvenliği ve ulusal güvenlik açısından, TSK’yi ve Türkiye’yi zor bir dönemin beklediğini anımsatıyor. KISA... KISA... l Turkcell’de Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine İsmail Bütün, Finanstan Sorumlu Genel Müdür yardımcılığı görevine ise Bülent Aksu atandı. İsmail Bütün’ün ataması 1 Temmuz 2016 tarihi itibarıyla gerçekleşirken Bülent Aksu ise, 20 Temmuz 2016’da Turkcell’deki görevine başlayacak. l Doğtaş Kelebek Mobilya’nın yeni genel müdürü Ersin Serbes oldu. Lisans eğitimini, Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari İlimler Fakültesi İktisat Bölümü’nde 1986 yılında tamamlayan Serbes, kariyer hayatına Trakya Birlik’te başladı. l Acer Predator 17 X dizüstü bilgisayarları piyasaya sundu. 40 Gbps’te, USB 3.0’dan 8 kat ve USB 3.1’den 4 kat daha hızlı çalışıyor. Cihaz Türkiye’de 8 bin 999TL’den başlayan fiyatlarla satılacak. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle