27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Akdeniz’in sesleri BM’de yankılandı 12 Akdeniz ülkesine mensup 15 sanatçı, cumartesi akşamı Birleşmiş Milletler’in (BM) Cenevre’deki binasında ‘Akdeniz Konseri’ verdi. Konserde konuşan BM Uygarlıklar Birliği Sözcüsü Nasır Abdülazia elNasır, “Ortadoğu’daki çatışma çok tehlikeli noktada, yalnızca bölgeyi değil, diğer alanları da etkiliyor. Müziğin mesajı, barışın da mesajı” dedi. Salı 12 Temmuz 2016 [email protected] EDİTÖR: EZGİ ATABİLEN TASARIM: ZARİFE SELÇUK 15 UNESCO’da trafik yoğun UNESCO 40. Dünya Kültür Merkezi Oturumu kapsamında Ani, Diyarbakır, Suriye’den yasadışı kazılar ve yağmalamalar gibi pek çok konu masadaydı İstanbul Kongre Merkezi’nde 20 Temmuz’a dek yer alan UNESCO 40. Dünya Kültür Merkezi Otu rumu, dün uluslararası bir basın kon feransına ev sahipliği yaptı. Diğer yandan,oturumun önceki akşam yapı lan açılış seremonisinde, tanınmış ney zen ve besteci Kudsi Erguner de, UNESCO Direktörü Irina Boko va tarafından, ‘Barış Sanatçısı’ unvanını teslim aldı. EAVLRTUİMĞ UNESCO Dünya Mirası Koruma Merkezi Direktör Mech tild Rössler ve Dün ya Miras Komitesi Başkanı Büyükelçi Lale Ülker ile UNESCO Genel Direktör Yardımcısı Francesco Bandarin’in ka tılımıyla yapılan toplantıyı, George Pa pagiannis yönetti. Ani’de işbirliği vurgusu Türkiye’den Ermenistan sınırındaki Ani Harabeleri’nin de ‘Dünya Kültür Mirası’ aday listesine alınıp alınmayacağının masaya yatırıldığı UNESCO zirvesinde, bu konuyla ilgili olarak söz alan Rössler, şunları belirtti: “Ani Harabeleri ile ilgili oturum bu hafta sonunda yapılarak, bölgenin ‘Dünya Kültür Mirası’ listesine alınıp alınmayacağı karara bağlanacak. Bildiğiniz gibi bu listelerin oluşturulmasının altındaki ortak ruh, işbirliğine dayalıdır. Karar açıklandığında gelişmeleri izleyeceğiz, bu yönüyle şimdilik tamamen komitenin kararına tabiyiz.” ‘Miras listesi’ ekonomisi Rössler, listeye dahil edilen alanların, yer aldıkları ülkelerin ekonomilerine turistik katkılar yaptığını da vurguladı. Lyon’da yüzde 28’lik bir ekonomik büyümeye tabi olduğunu belirten Rössler, Japonya’da bir başka noktanın da, Dünya Kültür Mirası listesine alındıktan zasyon olarak, her kesimden STK’ye iletişim ve diyalog kapılarının açık olduğunu” taahhüt etti. Heysel ve Sur’a olanlar Etkinlikte söz alan Büyükelçi La le Ülker de, yine bir soru üzerine, ope rasyonlar sebebiyle hasar gören Di yarbakır Kalesi, Sur bölgesi ve Heysel Bahçeleri’nin durumunu ‘resmen’ şöyle dillendirdi: “2015 sonunda terör örgü tü tarafından başlatılan saldırılar neti Francesco Bandarin, Lale Ülker ve Mechtild Rössler, UNESCO konferansında basının cesinde, alanda bulunan kültür varlıklarında hasar meydana gelmiştir. 1972 tarihli ilgili UNESCO sözleşmesi gereğince, ilgili alanlara yetkili ma karşısına çıktılar. kamlarca el atılmıştır. Alanda kamu düzeninin tesisi ama cıyla, güvenlik güçlerimiz sonra yüzde 200’lük bir ‘ekonomik pat yerleş tarafından operasyon yürü lama’ yaşadığına dikkati çekti. tirdiği tülmüştür. UNESCO’ya sü Konferansta, katılımcılara tarihi Di nin de al reç boyunca konuya has yarbakır Kalesi ve Suriçi bölgesinde ya tını çizdi. sasiyetle yaklaştığımız ve şanan şiddet olayları karşısında bu böl UNESCO alanın hiçbir zarar görmesi gelerden endişe duyulup duyulmadığı yetkilisi bu ni istemeyeceğimiz, durumu sorusu da yöneltildi. Geçen yıl Bonn’da sebeple ge takip ettiğimiz yönünde bil yapılan UNESCO toplantısında, bu ko rek kendi per gi verilmiştir. Kültür ve Turizm nunun gündeme geldiğini belirten Mechtild Rössler, bu durumun Mikro sonelleri, gerekse Irina Bokova ve Bakanlığı’nın 60 uzmanıyla tespit oradan gelecek uzman Kudsi Erguner ler yapılarak, hazırlanmış ön rapor nezya gibi dünyanın benzer yerlerin ları koruyabilmek adı lar UNESCO sekretaryası ve Dünya de de yaşandığını ve komitenin konuyu na da aşırı dikkat gösterildiğini söyledi. Miras Merkezi ile paylaşılmıştır. (...) çok yakından takip ettiğini ifade etti. Suriye’de durum vahim ‘Tüm STK’lere açığız’ Rössler öte yandan, ‘Dünya Kültür İlgili bölgelerin korunması ve rehabilitasyonu için elimizden geleni yapmaktayız. Zaten bu oturuma ev sahip Toplantıda, Suriye’nin durumu da ye Mirası’nın korunabilmesi adına birey liği yapan Türkiye’den de başka bir niden dile getirilirken, Rössler bu ülke lere de vazifeler düştüğünü, kurum ola şey beklenmemesi gerekir.” de ‘Dünya Kültür Mirası’ tehlike altında rak bu konuda dünyanın pek çok ya Etkinlikte “Dünya Mirasının Korun ki bölgeler listesine dahil altı bölgenin nından ihbar niteliğinde birçok eposta, masına Dair İstanbul Bildirisi”de kamu bulunduğunu söyledi. Palmira’yı kendi belge ve fotoğraf ile görüşmeye sahip oyu ile paylaşıldı. Bildiride, yasadışı ka sinin de ziyaret ettiğini açıklayan Röss olduklarını aktardı. Bu bilgileri doğru zıların yanı sıra, tarihi eserlerin yağma ler, geleceğe dönük yeni listeler de ha lamak üzere harekete geçtiklerini söy lanması ve yasadışı ticaretinin artma zırladıklarını ve bu konuda Bandarin ile leyen UNESCO yetkilisi, bu süreçte sından ciddi biçimde kaygı duyulduğu çalışma yürüttüklerini anlattı. Rössler, STK’lere de büyük sorumluluk düştü nun altı çizildi. Ayrıca, koruma eylem iç savaş bölgesi olmasından ötürü, çalış ğünü ve örneğin Afrika’da çok sayıda leri önünde mali ve insani kaynakların ma koşullarının çok zor olduğunu vur olumlu vakanın bulunduğunu açıkladı. yetersizliğine de atıfta bulunularak, ta gularken, Palmira Müzesi’nin çok bü Toplantıda, İstanbul’da yapılması bek raf ülkelere bu kısıtlamalar karşısında yük hasar gördüğünü ve halen IŞİD’in lenen ‘Karşı Forum’a bakışlarını da yan ki sorumlulukları anımsatıldı. bölgeye pek çok bubi tuzağı ve bomba sıtan Francesco Bandarin ise, “Organi Bilgi: whc.unesco.org Yeryüzü’nde sinema günleri Yeryüzü Kadınları tarafından gerçekleştirilen “Yeryüzü Sinema Günleri” bugün başlıyor. Etkinliğin açılışı bugün 20.00’de İstanbul Kadıköy’deki Yeryüzü Cafe’de, 2012’de vizyona giren ve yönetmenliğini Nadine Labaki’nin yaptığı “Peki Şimdi Nereye”adlı filmle yapılacak. Film, HıristiyanMüslüman halkın bir arada yaşadığı bir kasabada çıkan çatışmaları kendine has yöntemlerle engelleyen kadınları konu alıyor. Bol ‘yıldız’lı açıkhava keyfi Akasya Kültür Sanat Merkezi, Açıkhava Sinema Geceleri başlatıyor. Program kapsamında, gişede başarı sağlamış yerli ve yabancı yapımlar ücretsiz gösterilecek. Program, Yıldız Savaşları serisinin son filmi, Bölüm VII: Güç Uyanıyor ile 15 Temmuz’da başlayacak. Kung Fu Panda 3 filmi ise, 22 Temmuz’da perdeye yansıyacak. Ali İsmail’e selam olsun! GEZİ olaylarında pois ve karşıt görüşlü gruplar tarafından Eskişehir’de darp edilerek öldürülen 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın üçüncü ölüm yıldönümü vesilesiyle Genco Erkal, önceki gün sosyal medya hesabından sağda yer alan fotoğrafı yayımlayarak ‘unutmadık’ dedi. Tülay ve Genco ‘Güneşin Sofrasında’ Genco Erkal epeyce zamandır sahne anlatımlarına yeni boyutlar katmaya öncelik tanıyor. Önce tek ya da iki kişilik oyunlarında/gösterilerinde, sahneyi canlı müzik eşliği yapan bir ya da daha çok sayıda sanatçıyla paylaşmıştı. Sahne olayına katılan bu yeni ‘işitsel’ renk, daha sonra, gösterilerin yer aldığı mekânın ‘görsel’ rengiyle de buluştu. Anımsayacaksınız, Nâzım Hikmet’in şiir ve şarkılarından oluşan ‘Yaşamaya Dair, Eminönü’ndeki, Erkal ailesine ait –ve ne yazık ki anlaşmazlıkların üstesinden gelinemediği için Dostlar Tiyatrosu’ndan kopartılan tarihsel Ali Paşa Hanı için düzenlenmişti. Yaz aylarında açık havada sunulan gösterilerde, oyuncular, söz, hareket, şarkı, dans, müzik, oyuncular, enstrümanları çalan icracılar ve kullanılan mekânın mimarisi, mimarinin ışıkla iletişimi, Genco Erkal’ın tasarladığı sahne anlatımlarına özel bir resital dokusu kazandırdı. Gösteriler kış aylarında kapalı salonlar için yeniden düzenlense de, yaratım süreçlerinin itici gücü, mimari özellikleri olan mekânların görsel niteliklerinden kaynaklanıyor. İşte bu yaz da Kadıköy’deyiz. Mühürdar’dan Moda Caddesi’ne uzanan alanda ve İstanbul Kadıköy Lisesi sınırlarının içinde yer alan Milli Eğitim’e verildikten sonra 1999’daki depreme dek okulun bir parçası olarak kullanılmış tarihsel Mahmut Paşa Konağı (Mermer Konak) 7 Temmuz’da Dostlar Tiyatrosu’nun bir dünya prömiyerine sahne oldu. ‘Güneşin Sofrasında Nazım ile Brecht’ başlıklı kolaj, Dostlar Tiyatrosu’nun ‘Ben Bertolt Brecht’ ve ‘Yaşamaya Dair’ yapımlarından derlenmiş. 5 bin seyirci izleyecek Gösteri, oturma yerlerinin tarihsel yapının önündeki açık alana birkaç yükseltide dizilmesiyle oluşan 200’ü aşkın kişilik seyir yeriyle, yaz boyunca 22 kez seyirciyle buluşacak. Gösteriyi böylece yaklaşık 5 bin seyirci izlemiş olacak. (İlk oyunlara bilet kalmamış.) Tarihsel yapının sağ alt köşesinde üç müzisyenden oluşan (piyano Yiğit Öza talay, viyolonsel Deniz Doğangün, Klarnet ve saksafon Çağdaş Engin) ve gösteri boyunca sanatçılara eşlik edecek olan trio konuşlanmış. Tülay Günal yapının sol üst yanındaki pencere ve kapılarda ve her yerde görünecek. Genco Erkal ise hem merdivenli girişi hem de bahçeyi kullanacak. Işık, bu gösteride iyice öne çıkıyor. Erkal tarafından, sahne olayının akışına ve anlatımına katkıda bulunmanın yanı sıra, yapının görsel büyüsünü sahne olayına katma amacıyla da tasarlanmış. Saat 21.00. Tülay ve Genco, dakikalardır izlediğimiz bu büyülü ortama birlikte çalışmaya alışmış iki usta icracı olarak katılıyor. Bir yandan, dörtdörtlük bir konser izlemekteyiz: Tülay’ın ve Genco’nun sessizliği yırtan, bildiğimiz Nâzım ve Brecht şarkılarıyla, şaşmaz bir disiplinle oluşturulmuş kusursuzluğun resmi çiziliyor. Öte yandan tiyatrodayız. Nâzım ve Brecht şiirlerinden ve şarkılarından oluşan metin bu yeni kolajda güncelliği yakalayan yeni anlamlar üretiyor. Bir yandan, ‘insan’ olmanın sancıları çekilirken, öte yandan ‘toplum’ları hasta eden zorbalık, çıkarcılık ve sömürgenlik ‘kara alay’ın süzgecinden geçiyor. Nâzım daha hüzünlü, Brecht daha hınzır, ama elleri ‘insanların insanca yaşaması’ özlemiyle birleşiyor ‘güneşin sofrasında.’ Tülay ve Genco’nun çağrısı, Kadıköy’ün yaz gecesini güzele boyuyor... Wonder: ‘Hepimiz bir miktar siyahiyiz’ 66 yaşındaki Grammy ödüllü müzisyen Stevie Wonder, Londra’da kapalı gişe olarak 65 bin hayranına Hyde Park British Summertime Festivali’nde konser verdi. Sanatçı sahneden seyirciye seslenerek, “Sizleri nefretten ziyade sevgiyi seçmenize dair yüreklendirmek isterim. Bu kadar basit. Nefret yerine sevgiyi, yanlış yerine doğruyu, anlamsız yerine içten olanı tercih edin. Neticede umut, umutsuzluğa yeğdir” dedi. Son dönemde siyahilere yönelik şiddete ve sivil toplum hareketi “Siyah Yaşamlar Önemlidir”e de atıfta bulunan sanatçı, “Tüm yaşamlar önemlidir, ama siyahi yaşamlar da önemlidir; zira bizler, bu dünyadaki ‘orijinal’ insanlarız. Özünde, hepinizde bir miktar siyahilik bulunuyor. Ruhlarınızda bu mevcut, kültürünüzü inkâra bir son verin” diye konuştu. Gürcistan’ın birincisi Mersinli genç yetenek Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Klarinet Bölümü li se öğrencisi S. İpek Çelik, 38 Temmuz tarihleri arasında Gürcistan’ın Bor jomi kentinde dü zenlenen 5. Ulus lararası Müzik Festivali’nde “En İyi Romantik Eser Per formansı” dalında birincilik kazandı. Festivalde Camille S. İpek Çelik SaintSeans’ın Klarinet Sonatı ve Mic helle Mangini’nin Pagina D’Album eser lerini seslendiren Çelik’in başarısından dolayı, Mersin Üniversitesi Devlet Kon servatuvarı öğretim görevlisi George Kovziridze’ye ise “En İyi Öğrenci Yer leştirme Sertifikası” verildi. Festivalde ABD, İtalya, Rusya, Türkiye, Azerbay can, Ermenistan, Kazakistan, Letonya ve Litvanya’dan pek çok genç yetenek performans sergiledi. Operanın öncüsü Manizade’yi yitirdik 19751982 yılları arasında İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın yönetim kurulunda görev alan Devlet Sanatçısı, opera ustası Atilla Manizade (d.1934), önceki gün yaşamını yitirdi. İstanbul Devlet Operası’nda birinci er Atilla Manizade kek bas vokalist olarak görev yapan sanatçı, Figaro, Kral Philip, Don Pasquale, Don Basilio ve Mephisto rolleriyle alkış toplamıştı. Mimarlık eğitimi bulunan Kıbrıs doğumlu sanatçı, Alman operası konusunda uzmanlık kazanmıştı. 1960’ta İstanbul Devlet Operası’nın ilk temsilinde rol almak üzere Türkiye’ye dönen Manizade, özellikle Türkleri konu alan operalarda oynadı. Asıl şöhretini yurtdışında oynadığı operalarda yaptı. İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda da ders veren Atilla Manizade’nin Sofya Senfoni Orkestrası ile 1992’de doldurduğu iki opera CD’si, Türkiye’de yayımlanan ilk opera CD’leri olarak tarihe geçti. Manizade 1999’da emekli olmuştu. Gümüşlük sularında etnik caz tınıları 11Ağustos’a kadar sürecek 13. Uluslararası Gümüş lük Klasik Müzik Festi vali kapsamında düzen lenen Suda Caz konser lerinin yeni konuğu Al manAfgan kökenli caz şarkıcısı Simin Tander olacak. Batı’nın cazı ile Doğu’nun arabeski gi Simin Tander bi birbirinden farklı tür ler arasında kültürel bir köprü kuran Tan der, Avrupa cazının en şaşırtıcı genç ye teneklerinden biri olarak gösteriliyor. Si min Tander konseri bu akşam 20.30’da Gümüşlük sahilindeki festival merkezin de düzenlenecek. Denizbank ana spon sorluğunda düzenlenen festival, geçen yıl “Avrupa’nın en seçkin festivalleri, EFFE 2015 2016” etiketiyle onurlandırılmıştı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle