Katalog

EKONOMİ DOLAR AVRO 2.9000 3.2 kuruş 3.2060 2.3 kuruş FAİZ BORSA ALTIN CUMHURİYET 8.72 0.26 puan 76.929 1.768 puan 817.74 17.85 lira ALTIN 24 AYAR 122.20 2.65 lira 8 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: SERPİL ÜNAY Kurumlar İslamiİHSTAGİFZAEİNÇEETT’YİTEİ finansçılara teslim Hazine Müsteşarlığı koltuğuna Türkiye Finans’tan ayrılan Osman Çelik otururken, üç düzenleyici kurumun başındaki isim de İslami finans kökenli oldu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ile Merkez Bankası’nın ardından bu kez de Hazine Müsteşarlığı’nın başına faizsiz bankacı getirildi. Önceki gün Türkiye Finans Yönetim Kurulu Üyeliği ve Genel Müdürlüğü görevlerinden istifa eden Osman Çelik, dün Hazine Müsteşarlığı görevine atandı. Çelik’in Hazine Müsteşarlığı görevine atanmasıyla ilgili açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Eski Türkiye Finans Genel Müdürü Osman Çelik’in, Hazine Müsteşarı olarak atanmasına ilişkin kararnameyi imzaladım. Çelik, özel sektör deneyimi olan başarılı bir ekonomist, hayırlı olsun” dedi. Osman Çelik gibi BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben de Türkiye Finans Katılım Bankası’ndan geliyor. Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya da Albaraka ve Kuveyt Türk katılım bankalarında faizsiz bankacılık deneyimine sahip. Çetinkaya, Merkez Bankası Başkanı olmasının ardından Turalay Kenç’ten boşalan Merkez Bankası Başkan Yardımcılığı görevine de üniversiteden sınıf, faizsiz bankacılık yapan Kuveyt Türk’ten de çalışma arkadaşı olan Erkan Kilimci’yi atamıştı. Koltuk iki yıldır boştu Hazine eski Müsteşarı İbrahim Çanakçı iki yıl önce Uluslararası Para Fonu (IMF) İcra Direktörleri Kurulu üyeliğine atanmıştı. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun önerdiği isimler Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından veto edilmiş, Hazine Müsteşarlığı koltuğu o tarihten beri boş kalmıştı. Hazine’nin başına kurum içerisinden deneyimli müsteşar yardımcılarının atanması bekleniyordu. Faizsiz finansa öncelik Hükümetin faiz karşıtlığı bilinirken, faizle işleyen finans sisteminin düzenleyici kurumlarının başına İslami finans tecrübeli isimlerin gelmesi şaşırtıcı değil. Hükümet geçen yılın sonlarına doğru faizsiz finansı destekleyeceğini açıklamış, 15 Aralık 2015’te Hazine Müsteşarlığı tarafından Faizsiz Finans Koordinasyon Kurulu kurulmuştu. Kurulun amacının, katılım bankacılığı ve sigortacılığının, genel anlamda faizsiz finans sisteminin daha hızlı ve sağlıklı geliştirilmesi ile ülkemizin uluslararası finans merkezi vizyonuna katkı sağlamak olduğu belirtilmişti. l Ekonomi Servisi BDDK, HAZİNE VE MERKEZ’DE FAİZSİZ DÖNEM Osman Çelik M. Ali Akben Murat Çetinkaya Çelik, 10 yıldır Türkiye Finans’ta Hazine Müsteşarı Osman Çelik, 198687’de Devlet İstatistik Enstitüsü’nde ekonomist olarak çalıştı. Çelik, 19881995 arasında Faisal Finans Kurumu’nda Uzman ve Baş Uzman, 19951999’da İhlas Finans Kurumu’nda Proje ve Pazarlama Müdürlüğü, 19952005’te Anadolu Finans Kurumu Genel Müdür Yardımcılığı görevlerini yürüttü. Çelik 2006’dan bu yana Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürü görevini yürütüyordu. Akben’in yolu Faisal’dan geçti 15 Mayıs 2015’te atanan BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben, 19851986’da Cankurtaran Holding’de Muhasebe Müdür Yardımcısı görevini üstlendi. 19861989’da Faisal Finans Kurumu’nda Muhasebe Şefliği yapan Akben, 19891999’da Kuveyt Türk Mali İşler Müdürü, 1999’dan itibaren Anadolu Finans Kurumu Genel Müdür Yardımcısı, 2006’dan 2011’e kadar Türkiye Finans Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştı. 2012’de TMSF Kurul üyesi oldu. Çetinkaya Kuveyt Türk’ten Boğaziçi Üniversitesi Sosyal Bilimler ve Uluslararası İlişkiler mezunu olan Murat Çetinkaya bankacılık hayatına Albaraka Türk Katılım Bankası’nda başladı. 2008’den 2012 yılına kadar Kuveyt Türk Katılım Bankası’nda Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. 29 Haziran 2012’de Merkez Bankası Başkan Yardımcısı görevine getirildi. 18 Nisan’da Merkez’e başkan atandı. LPG’ye Suriyeli gazı İpragaz Üst Yöneticisi Şiper, 3 milyon Suriyelinin etkisiyle LPG sektörünün 15 yıldan sonra ilk kez yüzde 3’e varan büyümeler gördüğünü söyledi Brexit sonrası Avrupa borsaları ve sterlin ilk kez yükseldi. Para birliği dağılabilir Piyasa beklentilerine ilişkin araştırmalar yapan Sentix’in anketine göre, İngiltere’nin Brexit kararının ardından Avro bölgesinin 12 ay içinde dağılma olasılığı arttı. Sentix Avro Bölgesi Dağılma Endeksi, geçen ayki yüzde 12.3 seviyesinden bu ay yüzde 27.2’ye yükseldi. Ankete katılan yatırımcıların yüzde 27.2’si Avro bölgesinin 12 ay içinde dağılmasının mümkün olduğunu düşünüyor. İlk şok geçti Uluslararası piyasalar, Brexit sonrası meydana gelen kargaşanın ardından, artan teşvik beklentilerinden destek buldu. Sterlin, politika yapıcıların ekonomik sıkıntıların giderilmesi için harekete geçeceğine ilişkin iyimserliğin etkisiyle değer kazandı. Dolar/TL 2.90’ın altını test etti. Gelişen ülke para birimleri dolar karşısında yüzde 11.7 arasında değer kazandı. Almanya, Fransa ve İngiltere borsaları yüzde 3 civarı yükseldi. l Ekonomi Servisi Cem Deniz Selim Şiper Eyüp Aratay Kartlar yeniden dağıtılıyor İpragaz Genel Müdür Yardımcısı Eyüp Aratay bu yıl akaryakıt sektöründe kartların yeniden dağıtıldığına işaret etti. Yıla damgasına vuracak iki olayın Akaryakıt PO satışı ve Türkiye Petrollerinin özelleştirilmesi olacağını dile getiren Aratay, 2010’dan sonra agresif bir şekilde pazara giren şirketlerin yavaş yavaş çıkışa karar verdiğini belirtti. Aratay, “2020’de daha konsolide bir pazar ile karşılaşabiliriz” dedi. İpragaz, Türkiye genelinde 10 tüplü sa tış müdürlüğü, 7 tüplü saha ofisi, 9 dökme gaz satış müdürlüğü, 3 dökme gaz satış bürosu, 6 otogaz satış müdürlüğü, 5 otogaz satış bürosu, 15 LPG dolum tesisi, 2 LPG stoklama terminali ve 6 adet tüp ve emtia deposun sahip. 4 bini aşkın bayisi bulunan şirketin, doğrudan bin personeli bulunuyor. Şirket otogaz, LNG, su ve elektrik satışı alanında da faaliyet gösteriyor. İpragaz ayrıca GO markasıyla da 2013’ten bu yana akaryakıt sektöründe hizmet veriyor. YENER KARADENİZ Son 15 yılda yüzde 65 daralan LPG sektöründe Suriye baharı yaşanıyor. Gaziantep, Hatay, Kilis, Adana gibi Suriyeli mültecilerin yoğun olarak yaşandığı illerde tüp satışlarının arttığını kaydeden İpragaz Üst Yöneticisi (CEO) Selim Şiper, 15 yıl aradan sonra gelen 3 milyon Suriyelinin etkisiyle ilk kez sektörde bölgelere göre yüzde 13 arasında değişen büyüme rakamları gördüklerini açıkladı. Sektör son 15 yılda yüzde 65 küçülmüştü. Şiper, yine Suriyelilerin de etkisiyle geçen yıl 195 milyon kilogram tüplü satış yapıldığını bu yıl ise 250 milyon kilogramlık tüplü satış yapacaklarını söyledi. Turizm baskısı Önceki gün düzenlediği toplantıda sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulunan Şiper, sektörün bu yıl toplamda yüzde 1 büyüdüğünü, Suriyeli mültecilerin yoğun olduğu illerde ise bu oranın yüzde 3’e ulaştığını söyledi. Şiper, turizmde yaşanan dalgalanmanın ise LNG satışlarına düşüş olarak yansıdığını dile getirdi. Antalya’daki satışların yüzde 25 azaldığını kaydetti. Petrol fiyatlarındaki düşüşün sektöre olan etkisini ise Şiper, “Bu iş hacmi açısından faydalı. İnsanlar elleri titremeden kontak anahtarını çevirmeye itiyor” diye yorumladı. Volkswagen 15 milyara anlaştı Alman otomotiv üreticisi Volkswagen, dizel emisyon skandalında suçlamalardan vazgeçmeleri için ABD’deki yaklaşık 500 bin müşterisi ve düzenleyici kurumlar ile anlaşmaya vardı. Anlaşma şirkete 15 milyar dolardan fazlaya mal olacak. Reuters’a göre Volkswagen, anlaşma çerçevesinde çevreyi kirleten yaklaşık 475 bin aracın sahibine 10.03 milyar dolarlık geri alım teklifinde bulunacak. Dizel motorlardan kaynaklanan kirliliğin giderilmesi ve emisyonsuz araç geliştirme yatırımlarında kullanılmak üzere 5 milyar dolar ayıracak. IKEA, şifonyerleri geri çağırıyor İsveçli mobilya ve ev aksesuarları devi IKEA, ABD’de üç çocuğu üzerine devrilerek ölümlerine sebep olan şifonyerle ri geri çağırma kararı aldı. Şifonyerler Türkiye’de internet sitesi üzerinden satılmaya devam ediyor. Duvara monte edilme diğinde kolayca devrilen Malm serisine ait 29 milyon şifonyerin geri çağrılacağı IKEA’nın ABD Başkanı Lars Peterson tarafından onaylandı. Şirket ABD’de Malm serisi şifonyerin satışını durdurdu. Malm serisi şifonyerler dünya genelinde 13 yılda 65 milyon adet sattı. Çarşamba 29 Haziran 2016 HSYK Başkanvekili uyardı: ‘Hep birlikte kaybedeceğiz’ HSYK Başkanvekili Mehmet Yılmaz’ın cümlesinin tamamı şöyle: “Elbirliğiyle yargıya güveni yükseltemezsek, hep birlikte kaybedeceğiz.” Nereden çıktı derseniz. AB, Brexit’le sancılı bir döneme girse de Türkiye ile yürütülen projelerde aksaklık yaşanmıyor. AB, Avrupa Konseyi ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK), altı ay önce başlattığı “Türkiye’de Yargı Etiğinin Güçlendirilmesi Projesi” isimli projesi vesilesiyle, dün tanık olduk. İki yıl süreli, 3.7 milyon Avro bütçeli proje kapsamında düzenlenen katılıp izleme olanağı bulduğum çalıştay, farklı kesimlerin görüş alışverişine zemin oluşturdu. Proje amacı, mevcut koşulları bir saniye durup hatırlarsanız hayli iddialı: Türkiye’de yargı etiğinin geliştirilmesi, etik kodların etkin uygulaması için kamu gözetiminin arttırılması amacıyla halkın farkındalığının arttırılması. İşlerinin pek zor olduğunun, toplantının açış konuşmasını yapan Başkanvekili Yılmaz da farkında. Bugünkü yazıyı kendisinin de bir aktörü olduğu sisteme dair güçlü eleştiri ve özeleştiri mesajları içeren Yılmaz’ın konuşmasından derlediğim notlara ayırıyorum: Yargı bağımsızlığı: Yargı bağımsızlığı, hukuk devletinin önkoşulu. Son yıllarda yargı bağımsızlığı o kadar büyük sorun haline geldi ki. Herkes bir rakam söylüyor. Yüzde 20, 30 diye güvenilirlik konusunda. Arkadaşlar bilimsel bir çalışma yapıyor. Yüzde 30’un üzerinde dediler. Ama biz öyle hissedemiyoruz. Önemli olan da bu zaten. Sebebi ne? Sebebi kutuplaşmayla birlikte, yargı üzerine yığılan işlerin, çözülen işlerin güven telkin etmemesi. Bağımsızlığa sadakat: Elbirliğiyle yargıya güveni yükseltemezsek, hep birlikte kaybedeceğiz. İki sene önce işbaşına geldik. Arkamda 22 yıllık müfettişlik deneyimi var. Yaşamım, yargı bağımsızlığına ibadet gibi sadakatle geçti. Yargı bağımsızlığını önemsediğim kadar hiçbir şeyi önemsemedim. Denetlediğim hiçbir hâkimin ne memleketine, ne inancına baktım. Ne de ne düşündüğüyle ilgilendim. Sadece dosyasını inceledim, meslektaşların intibasını aldım. Bir futbol hakemi bile: Yargıcın siyasi, ideolojik görüşleri olur tabii. Ama bir futbol hakemi bile hangi takımı tuttuğunu saklıyor. Yaptığı iş hâkimlikten çok daha mı önemli. Ama günümüzde sizler de şahitsiniz; hâkimlerin siyasi görüşleri uluorta konuşulur hale geldi. Sosyal demokrat hâkim, milliyetçi hâkim, muhafazakâr hâkim. Bizler de yapıyoruz sizler de yapıyorsunuz. Yargıcın isyanı: Üzerine basa basa hep söylüyorum. Diyorlar ki, Yargıda Birlik Derneği (YBD), üç ideolojik bileşinin bir araya gelmesi. Yok öyle bir şey. YBD, hak, hukuk diyen kul hakkını bilen, edebine sahip çıkan hâkim savcının isyanıdır. Altını çizerek söylüyorum, Türkiye’de 10 yıldır yaşanan hukuksuzluklardan sonra, o isyanın bileşkesidir. İki yıldır siz de şahit oldunuz. Disiplin soruşturmaları, 88 hâkimimiz açıkta, 15 hâkim ihraç edildi. Normal bir şey mi? Normal bir dönemden geçmiyoruz. Bütün soruşturmalarda dosyaları tek tek ben okudum. 22 yıllık müfettiş olduğumu söyledim. Kimseye kumpas kurulmasın: Bu işin içinden geliyorum. Yeni bir hukuksuzlukla karşı karşıya kalmayalım diye titizlendim. Hiç kimseye artık kumpas kurulmasın, kimse kendini kumpas tehdidi altında hissetmesin istedim. Usulsüz dinlemeler bir vaka. Normal bir ülkede travma yaratması lazım. Normal bir ülkede, böyle bir şeyin bir daha yaşanmaması lazım. Elbirliğiyle buna tepki gösterelim. Nesiller boyunca kınayalım ki, Almanya’nın Nazizmi kınadığı gibi bir daha hiçbir kamu görevlisi, usulsüz dinlemeye teşebbüs dahi edemesin. Aklından geçiremesin, bu büyük bir ayıp olsun. Madenlerde ‘Ocak’ eylemleri başlıyor MUSTAFA ÇAKIR Zonguldak’ta maden işçileri hükümetin Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) Şeker Bayramı sonrasında madenlerde “ocağa geç girmeocaktan çıkmama” eylemleri yapacak. Hükümetin, TTK’ya bağlı 5 işletme müdürlüğünden birisi olan Karadon’u özelleştirmek için harekete geçmesinin ardından Genel Madenİş Sendikası Genişletilmiş Başkanlar Kurulu da önceki gün olağanüstü toplandı. Toplantı sonrasında yayımlanan Başkanlar Kurulu sonuç bildirisinde yapılacak eylemler sıralanırken, “İşyerlerinde üretimden gelen gücün de kullanılacağı” belirtildi. l ANKARA C MY B