Katalog

EKONOMİ DOLAR AVRO FAİZ BORSA 2.9090 3.2290 10.43 79.031 2.8 kuruş 3 kuruş Sabit 1.079 puan 6 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: SERPİL ÜNAY Cannes’a terör gölgesi ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 769.82 1.65 lira 114.95 25 kuruş Çarşamba 16 Mart 2016 Dünyanın en önemli gayrimenkul fuarı 27. kez kapılarını açtı. Fuar katılımcıları son dönemde Türkiye’de artan terör olayları ile ilgili kaygılarını dile getirdi Dünyanın en büyük ve en önemli gayrimenkul fuarlarından MIPIM Fransa’nın Cannes şehrinde kapılarını açtı. Bu yıl 27.’nci düzenlenen MIPIM 2016’ya Türkiye 22 firma ve belediyenin standıyla toplam 820’yi bulan katılımcı sayısıyla adeta çıkarma yaptı. Ancak Ankara’daki terör saldırısının etkileri MIPIM’de de hissedildi. Fuara katılan birçok firmanın yöneticisi ve katılımcılar Ankara’daki saldırıyı kınayarak başladı. Yabancı ihtiyatlı Fuara dev standla katılan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, terör olaylarının yatırımcılarda illa ki çekingenlik yarattığını söylerken Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, terör saldırılarının öyle ya da böyle konut satışlarını olumsuz etkilediğini vurguladı. Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur yabancıların şu anda Türkiye’ye daha ihtiyatlı baktığını kaydederek, “Türkiye’de olaylar yaşanmaya devam ederse oluşacak bu risk ülkemizi etkileyecektir” dedi. Fiyatlar etkilenecek Tahincioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Tahincioğlu, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye uzun vadeli baktığını ancak terör olaylarının Türkiye’nin risk primini etkilediğini bunun da fiyatlara yansıyacağını ifade etti. Büyükyalı Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık ise terörün sadece Türkiye’ye has olmadığını anlatarak, iktidarın 2016’da ekonomide yeni bir yaklaşıma geçmesi gerektiğine işaret etti. Fuarda İTO’nun Emlak Konut GYO desteğiyle hayata geçirdiği, fuar alanının en önemli bölgesinde, Londra ve Paris çadırlarının ortasında yer alan İstanbul Gayrimenkul Tanıtım Çadırı’nda açılış etkinliği gerçekleştirildi. Yatırım ortamı iyileştirilmeli İbrahim Çağlar, 2015’te Türkiye’de yatırım yapan yabancılara yaklaşık 5 milyar dolarlık gayrimenkul satışı yapıldığını, yatırım ortamını iyileştirerek bu rakamın orta vadede 15 milyar dolara çıkarılabileceğini söyledi. Çağlar, yabancıya konut satışının desteklenmesi için adım atılması gerektiğine değindi. Deniz ulaşımının aktif olarak kullanılabilmesi Büyükyalı’nın önemli avantajlarından biri. Büyükyalı Cannes’da görücüye çıktı FUARDAN NOTLAR 4 Alkaş’ın Türkiye temsilciliğini yaptığı MIPIM 1518 Mart 2016 arasında 89 ülkeden 21 bin 400 katılımcıyı yaklaşık 20 bin metrekarelik alanda araya getiriyor. bir 4 Tahincioğlu markalı üç ofis fuarda Nida projesini sergiledi. Tahincioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Tahincioğlu, fuarda aralarında Avrupalı ve bKuölrufnedzusğeurm15aygeösrüinşinmdee yapacaklarını söyledi. 4Ne2f5İc0ramKiluyrounludBoalaşrklıaknfıon Erden Timur, “Biz fuarda aralarında Avrupalı, Amerikalı ve Ortadoğulu fonların olduğu 12 fonla Tygiaömtrıuürırşm,möyezaeyplalaikpclaaeckkafoğoınznu”utdnaedi. 6 ay içinde faaliyete geçeceğini duyurdu. Özak GYO, Ziylan Gayrimenkul ve Yenigün İnşaat ortaklığının İstanbul Kazlıçeşme sahil yolunda inşasına başladığı Büyükyalı İstanbul projesi, gelecek eylül ayında satışa sunulmadan önce MIPIM’de dünya vitrinine çıktı. Büyükyalı İstanbul’un Cannes’da ‘yeni şehircilik’ ve ‘iyi yaşam’ konseptiyle dikkat çektiğini anlatan Büyükyalı Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, fuar boyunca çok sayıda yabancı yatırımcıyla görüşmeleri olduğunu, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye’ye yabancı ilgi sinin devam ettiğini ifade etti. Akbalık, Büyükyalı görüşmelerinin ağırlıklı olarak Arap ve Batılı yatırımcılarla olduğunu belirtti. Cazibe merkezi Projeyle ilgili bilgi veren Akbalık, “Büyükyalı’nın vaat ettiği en önemli avantajlardan biri ulaşım olanaklarıyla trafikte harcanan zamanı geri kazandırmak” dedi. İstanbul’da bugüne kadar verimli bir şekilde kullanılamayan deniz ulaşımının, Büyükyalı’daki deniz shuttle’larıyla aktif olarak kullanı labileceğini dile getiren Akbalık, “Kazlıçeşme sahil şeridi, mevcut ulaşım altyapısı ve yeni eklenecek ulaşım projeleriyle İstanbul’un cazibe merkezine dönüşecek. Bütün ulaşım aksının kesiştiği bölge, kentin yeni ve en büyük ulaşım lokasyonu olma özelliğine sahip. Büyükyalı, Marmaray ve Avrasya Tüneli bağlantıları, 8 şeritli yeni sahil yolu, Atatürk Havalimanı’na yakınlığı, deniz, kara ve raylı sistemi bir arada sunmasıyla farklılaşarak bu dinamiği yakalıyor” diye konuştu. l CANNES Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt, 4.5G için devrimin fırsatı tanımını yaptı. Devrim 4.5G ile olacak Gelecek ay devreye girecek 4.5G teknolojisi, dijital devrimin ayak seslerini duyuracak. Bugüne göre internet hızının 10 kat artması sonucu iş dünyasından bireysel kullanıma kadar tüm taraflarda yaşanacak değişimle birlikte yeni bir ekonomik dalganın da ortaya çıkması bekleniyor. Önemli fırsat Vodafone Türkiye tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Dijital Dönüşüm Zirvesi kapsamında söz alan konuşmacılar, dijitalleşme ile birlikte yeni bir endüstri devrimi ve yeni bir yaşam tarzının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti. Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Gökhan Öğüt, zirvede yaptığı açılış konuşmasında, dijital dönüşüm ile birlikte tüm dünyanın ‘gigabit’ toplumu’ olarak adlandırılan yüksek hız ve teknolojiyle donatılmış toplumlar haline geleceğine işaret etti. Türkiye’nin de nisan ayında uygulamaya geçecek olan 4.5G teknolojisi ile gigabit toplumu olma yolunda önemli bir fırsata sahip olduğunu kaydetti. Doğallığın güvencesi Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, üretim süreçlerinde kullandıkları dijital çözümlere ilişkin örnekler vererek, “Meradaki otlardan sofraya gelen yoğurda kadar olan süreci artık izleyebiliyoruz. Dijitalleşmeyi doğallığımızın bir güvencesi olarak görüyoruz” dedi. Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil ise artık çalışanlarının da mobil olduklarına işaret ederek, müşterilerinin 3’te birini hiç görmediklerini, işlemlerin yüzde 91’inin ise şube dışından yapıldığını kaydetti. l Ekonomi Servisi Et fiyatları 60 milyon dolarlık yatırım yaptırdı Artan et fiyatlarından olumsuz etkilenen Tab Gıda, Burger King’in de içinde bulunduğu markaları için et işine girdi. Bünyesinde Burger King, Sbarro, Arby’s ve Usta Döner gibi markaları barındıran Tab Gıda, artan et fiyatlarının yarattığı olumsuzluklardan korunmak için kombine tesisi yatırımına gitti. Salata, ekmek ve patates fabrikalarının ardından Amasya’da 60 milyon dolar yatırım ile kendi etini üretecek olan şirketin gelecek 3 yıllık hedefi ise 800 milyon dolar yatırım ile Çin ve Türkiye’de 3 bin şubeye ulaşmak. Tab Gıda’nın hedeflerinin paylaşıldığı toplantıda konuşan TAB Gıda Genel Müdürü Caner Dikici, 1996’da Burger King ile başladıkları operasyon kapsamında bugün Çin ve Türkiye’de 1500 mağaza sayısına ulaştıklarını söyledi. İç piyasaya da et verecek Bu ölçekteki büyümenin güçlü bir altyapı ve hammadde tedarik zincirine ihtiyaç duyduğuna işaret eden Dikici, “Bizim maliyetlerimiz piyasadaki karkas et fiyatlarına bağlı olarak dalgalanıyor. Et fiyatları arttıkça maliyetlerimiz de artıyor. Amasya’da yaptığımız yatırım canlı hayvan alımında fiyatları kontrol etmemizi sağlayacak. O çevrede 1 milyon canlı hayvan var. Ancak iyi fiyat için alıcının oraya gitmesi gerekiyordu. Biz de tesisi oraya kurduk. Tesisi 400 bin kesim ile 30 bin ton et işleme kapasiteli olacak. 10 bin tonunu kendimiz kullanacağız kalanı ise piyasaya vereceğiz” dedi. Dikici’nin verdiği bilgiye göre bugüne kadar Tab Gıda’nın yatırım yaptığı tesisler arasında 50 milyon dolarlık Afyon’daki patates tesisi, 35 milyon dolarlık ekmek tesisi de var. l Ekonomi Servisi Caner Dikici Erhan Kurdoğlu Amasya’da 60 milyon dolar yatırımla kombine açan Tab Gıda, piyasaya da et satmayı planlıyor. Tab Gıda Çin’e patates satacak Bu fabrikalar ile geçmişte hamburger için gereken hammaddenin yüzde 98’ini yurtdışından ithal eden şirket, artık yüzde 100 yerli hamburger satabilir hale geldi. Dikici, önümüzdeki dönemlerde Çin’e açtıkları 500 şubeye patates ihraç edeceklerini dile getirdi. Satış rakamları hakkında ise Caner Dikici, Çin’de geçen yıl 200 milyon dolar cironun bu yıl 400 milyon dolara çıkacağını, Türkiye’de ise yüzde 30 büyüme ile 2.5 milyar TL’ye ulaşacakları bilgisini verdi. Tab Gıda Türki ye dışında, Burger King’in Çin, Macaristan ve Gürcistan’daki operasyonlarını da yürütüyor. Sadece Türkiye’de bine yakın Burger King mağazası bunan Tab Gıda’nın Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Kurdoğlu ise 2019’a kadar 800 milyon dolar yatırım ile Türkiye ve Çin’deki restoran sayısını 3 bine, franchise şube sayısını ise 1200’e çıkaracaklarını anlattı. Şu anda 18 bin olan çalışan sayısına bu yıl en az 1500 2 bin kişi daha eklenecek. Dünyadaki en başarılı Burger King işletmecisi olduklarını söyleyen Kurdoğlu “Dünyadaki en başarılı işletme olduğumuz için Çin’i işletmeyi düşünür müsünüz dediler. Biz de kabul ettik. Buradaki organizasyon şablonumuz İtalya, İspanya, Güney Afrika ve Rusya’ya da örnek oldu” diye konuştu. Alışmayacak kimse Kızılay’da patlamanın olduğu hattın karşısı kapalı. Günün her anı cıvıl cıvıl insan kaynayan, mağazaların, işyerlerinin bulunduğu yöne giriş yasak. Yol boyu yüksek, beyaz brandalar gerilmiş. Önünde polisler. Oradan geçmek zorunda olanlar, arkasını göremeden brandaların önünden yürüyor. Sorana, hasarlı bina camlarının kırılarak inme riski taşıdığı söyleniyor. Bir ferahlık şelalesi. Vatandaşını, başlarına düşecek moloz ve cam kırıklarından koruyacak kadar düşünen bir devletin varlığı insanın içine su serpiyor. Beş ayda üç bombalı eylem, 173 ölüyle ruhu soldurulur, kanatılır; sırada beklediği söylenen bombalı araç uyarısıyla felç edilirken bir başkent, devletin bizleri kafamıza düşecek taş, moloz kırıklardan sakınması süper duygulandırıcı. Ki ben oradakilerin yalancısıyım: Asıl sebebin ağır tahribat görmüş bir caddeden görüntü alınmasını engellemek olduğu söyleniyor. Ama ne gerek var bu brandaya falan. Terörle yaşamaya alışmıyor muyuz? Niye engelleniyor Kızılay’da yürümemiz. Terörle yaşamaya alışacağız ki çocuklarımızı kaybedelim. Nasılsa ölen, “başkasının” çocuğu olduğu müddetçe sıkıntı yok. O bombalar, gelip bizim yakınlarımızı bulmayacak. Bundan çok eminiz. Öyle değil mi, insani duygularını ameliyatla sonsuza kadar aldırmış gibi zehir saçan topluluk? Dün o, hiç size uğramayacağından emin olduğunuz “başkalarının çocuklarının” cenazesindeydim. Bugüne dek Karşıyaka Camii’ne kaç cenaze töreni için gittiğimi bilmiyorum, fakat hiçbirinde dünkü kadar çok genci bir arada görmedim. Pırıl pırıl ifadeli, güzel bakışlı, onlarca liseli, üniversiteli genç kızla, delikanlıyla dolup taşıyordu avlu. Kiminin yakasında Buğra’nın, kiminin Destina’nın. Kiminde Atakan’ın, kiminde Zeynep’in gülen fotoğrafları. Gencecik yaşlarında kaybettikleri arkadaşlarının ağır kederiyle başa çıkmaya çalışan onlarca genç. HHH Destina Peri Parlak’ın annesi, tabuta, kızına sarılırmış gibi sarılıyor. “Ne olur kalk ve bunun bir şaka olduğunu söyle bebeğim. Nasıl vereceğim ben şimdi seni toprağa? Söyle, nasıl vereceğim” dedikten sonra mecali tükeniyor. Elvin Buğra Arslan’ı, ümit ve sevgi dolu bakışlarıyla resmeden büyük bir çerçeve tutuyor yakınları. Annesi, “Bakın gözlerindeki ışığa bakın, benim oğlumun ışığını söndürdüler” diyor. Arkamdaki bir kadın, “Gülüşlerini çaldılar çocuklarımızın” diye hıçkırıyor. Zeynep Başak Gülsoy’un tabutunun başında dedesi olabilecek yaşta bir amcanın çenesi, yaşadığı ağır üzüntünün etkisiyle titriyor. Hemen yanımızdan Atakan Eray Özyol’un (15) annesi geçiyor. Yürümek denirse yürüyor. Onu, koluna girenlerin yakasındaki çocuk bakışlı resimden tanıyorum. Allah, sanki karşısındaymışçasına sitem ediyor, bağırmadan. “Çok küçüktü Allahım. Niye aldın ki onu benden? Gerçekten daha çok küçüktü.” Tören biterken avludan dışarıya çıkıyoruz. Orta yaşlı bir kadının gözleri kıpkırmızı. İtalyan RAI muhabirinin uzattığı mikrofona şöyle diyor: “Ya başkanlık ya kaos dediler. Kaos çıktı. Burayı bugün dolduran şu gördüğünüz kalabalık var ya? Bu avlu, işte o kaosun bir sonucu. Fakat o başkan olamayacak. Seyretsin Saray’ından. Söyleyeceklerim bu kadar.” Kalbi son nefesine kadar kırık kalacak anaların, babaların arasından geçip dönüyoruz bürolara. Kalabalık dağılırken “Alışmayacağız. Kimse teröre alışmamızı beklemesin” diye bağırıyor bir adam. Evet alışmayacağız. Ankara gözümüzün önünde “eksilse” de alışmayacağız. Çünkü ne kadar eksilirse eksilsin, her seferinde kendini onarma gücü bulduğunu bilecek kadar da iyi tanıyoruz bu şehri. Henkel’in satışları 18 milyar Avro’yu geçti Henkel 2015’te satış gelirlerini yüzde 10.1 arttırarak 18 milyar 89 milyon Avro’ya çıkardı. 2016 mali yılında ise organik satışlarında yüzde 24 büyümeyi hedefliyor. Piyasada pazar payını arttıran Henkel, çamaşır ve ev bakımı iş biriminde yüzde 4.9, Beauty Care iş biriminde yüzde 2.1, yapıştırıcı teknolojileri iş biriminde yüzde 2.4 büyüdü. Diğer yandan Rus rublesinde ve bölgedeki diğer para birimlerinde görülen önemli devalüasyon nedeniyle Batı Avrupa’daki satışlar 2 milyar 695 milyon Avro’ya geriledi. l Ekonomi Servisi C MY B