19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Y ASAM 2 KP’ye yakınlığıyla bilinen Cengiz Holding’in altın ve bakır madeni çıkarmayı planladığı Artvin Cerattepe’de, Gezi’yi anımsatan önceki günkü direnişin ardından gerginlik dinmiyor. Şirketin, iş makineleri ve konteynırları “biber gazı” ve “cop” eşliğinde şantiye sahasına ulaştırmasının ardından, dün saYUSUF bah saatlerinden ÖZKAN itibaren bölgede ağaç kesimine ve tel örgü çekimine başlandı. Ayrıca konteynırların konulacağı alanlar da hazırlandı. Bunun üzerine bölgeye gitmek isteyen halkın önü, kent çıkışında polis tarafından kesildi. Direnişe destek için Artvin’e gelen ve aralarında milletvekilleri Beyza Üstün ile Erdal Ataş’ın da bulunduğu HDP heyetinin yolu da aynı noktada kesildi. Polisle tartışan ve olumlu yanıt alamayan Üstün, “Herkesin kullanması gereken bir yolu sadece şirket için açmışlar ancak vatandaşa kapalı. Keyfi bir yol kesme var ama şirket yukarıda çalışıyor” dedi. Gerginlikten birkaç saat son Bebek yunus ‘selfie cinayetine’ kurban gitti İnsanların sosyal medya ve selfie çılgınlığı bir hayvanın canına mal oldu. Arjantin’deki Santa Teresita tatil köyünde kalan turistler kıyıya vurduğunu gördükleri yavru yunusu denizden çıkarıp fotoğEDİTÖR: EMİNE ÖZCAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ raf çekebilmek için sahile kadar taşıdı. Karaya çekilen yavru yunus, sıcağa dayanamayarak öldü. İnsanlar sahile vuran yavru yunusu denize iterek kurtarmaya çalıştılar ama başarılı olamadılar. Cuma 19 Şubat 2016 O gazla ağaç kestiler Cerattepe’ye gazlı müdahaleyle giren şirket ilk iş ağaçları kesip tel örgü çekti A ra yol yeniden trafiğe açılsa da, yurttaşların tepkisi dinmedi. Atmaca semtinde polisin açtığı yol, bu kez madene çok yakın bir noktada jandarma tarafından kesildi. Yasağın gerekçesini sormak için aradığımız Vali Kemal Cirit’in özel kalem müdür yardımcısının yanıtı, “Valimizle görüştük. Ortam uygun değilmiş” yanıtı oldu. Cerattepe yolunda bunlar yaşanırken, yaklaşık bin 500 metre aşağıdaki kent merkezinde de hareketlilik gün boyu dinmedi. Yeşil Artvin Derneği Avukatı Bedrettin Dalan, Rize İdare Mahkemesi’ne başvurarak, bilirkişi keşfi beklenmeden acilen ÇED raporunun yürütmesinin durdurulmasını istedi. Artvin Devlet Hastanesi doktorları ve sağlık çalışanları da direnişe, hastane önünde “Artvin’in üstü altından daha değerlidir. Artvinimize dokunma” pankartıyla destek verdi. Direniş kent merkezinde akşamları da sürüyor. İl özel idaresi önünde buluşan binlerce yurttaş cep telefonlarının ışıklarıyla kent sokaklarında yürüdü. Yeşil Artvin Derneği Başkanı Nur Neşe Karahan, “Bizi hukuktan ayırmak üzere kamu eliyle toplumsal gerginlikler yaratma çabaları açık olarak görülmektedir. Kamu adına görev yapan tüm görevlileri halka eşit davranmaya çağırıyoruz” dedi. Mücedelenin tarihe Artvin Halkının onur mücadelesi olarak geçeceğini söyleyen Karahan, “Cerattepe ve Artvin hiçbir zaman yenilmeyecektir” diye konuştu. Yandaş medyada yaşam alanlarını savunan Artvinlileri terör örgütleriyle bir tutan ve “Cerattepe’de hendek provası” başlıkları atan yandaş medyaya da tepki gösterildi. İnternetteki yavaşlamaya da dikkat çeken Artvinliler sosyal Fotoğraf: medya kullanmaREUTERS larının engellenmek istendiğini düşünüyor. Öte yandan haklarında soruşturma başlatılan personel sayısının 7 olduğu öğrenilirken, şirkete engel çıkaran kamu görevlilerinin de sürgünle tehdit edildiği vurgulandı. Polis ve jandarmanın müdahalesinin ardından halk “yaylasından kovulsa” da hukuksal alanda mücadelenin ivme kazanacağı gün gibi ortada... l ARTVİN Parti devleti: Vatandaşa şahin, düşmana karga KP’nin oluşturduğu bu “Parti Devleti” garip bir devlet: Vatandaşına şahin, düşmanına karga! Kendi vatandaşının nefes alışlarını bile izliyor; onu ülkenin en ücra köşesinde dahi buluyor, “Sen Cumhurbaşkanı’na hakaret etmişsin” veya “Şu öğrencilere burs vermişsin, bağış yapmışsın” diye yargı önüne çıkarıyor... Ülkenin neresinde olursa olsun, Cumhurbaşkanı’nın gezmeye gideceği yerlerdeki vatandaşları biliyor, tanıyor, bazılarını, ziyaret süresince karakola çekip “misafir” ediyor... Ama savaş halinde olduğu düşmanının, bomba yüklü bir araçla, başkentin göbeğine, askeri ve sivil bütün merkezlerin kesişme noktasına geldiğini bilemiyor, göremiyor, patlamayı durduramıyor... Hemen ertesi gün, Diyarbakır’da yine bombalı bir saldırıda 6 şehit verilmesini önleyemiyor. HHH Polis, Milli İstihbarat Teşkilatı, Askeri İstihbarat ve daha kim bilir, bildiğimiz, bilmediğimiz ne örgütler: Anlaşılan hepsi vatandaşların, muhaliflerin, gazetecilerin peşinde... Bu arada kilolarca bomba yüklü bir araç, başkent Ankara’nın kalbine geliyor, büyük katliam yapacak bir yerde ve saatte patlatılıyor: Bu bomba nereden, nasıl geldi? Türkiye herkesin rahat rahat patlayıcı bulabileceği bir ülke mi? Araç nereden alındı? Her araç teröristler tarafından rahatça kullanılabilir nitelikte mi? Teröristler istihbaratı nasıl, ne zaman topladı? Polisin kuş uçurtmadığı stratejik anayollarda bu araç nasıl dikkati çekmedi? Bu satırların yazıldığı sırada bütün bu soruların yanıtları verilmekte ama... AMA ARTIK ÇOK GEÇ! HHH Bu iğrenç saldırı, tam seçim öncesi, yine Ankara’da, Gar’ın önündeki Barış Mitingi’nde yapılan ve 100 küsur kişinin ölümüne yol açan canlı bomba eylemini akıllara getirdi... O eylemden sonra da, büyük bir ihmalin, tam bir istihbarat zaafının olduğu ortaya çıkmıştı. HHH İçten PKK, dıştan IŞİD terörünün hedefi olan Türkiye Cumhuriyeti, “Demokratik Devlet” niteliklerini yitirip “Parti Devleti”ne dönüştükçe bu tür eylemler karşısında çaresiz kalıyor. Elbette bu trajedilerin arkasında, sürekli 180 derece değişerek herkesi serseme çeviren, bununla da bırakılmayıp, “ihanet” suçlamalarıyla empoze edilen ve her seferinde de yanlış hedeflere yönelen, son derece başarısız iç ve dış politikalar yatıyor. Bu politikalar sonunda, asker ve sivil bürokrasi, başta güvenlik ve istihbarat bürokrasisi olmak üzere, darmadağın edilmiş, komşularla ilişkiler bozulmuş ve ülke, hem içte hem dışta savaş halindeyken içte savunmasız, dışta ise yapayalnız bırakılmıştır. Ve bütün bu kaos içinde, “Parti Devleti” ile bile tatmin olmayan AKP’nin gündemindeki birinci madde “Başkanlık Rejimi” oluyor! A ‘Hendek’e sert tepki Onur mücadelesi Polis yol kesiyor Maden şirketi dün Cerattepe’de ağaçları kesip konteynırlar için açtığı alanı tel örgülerle çevirdi. Eti Bakır: Bir ağaca üç ağaç Artvin Cerattepe’de madencilik faaliyetlerine ilişkin basın açıklaması yapan Eti Bakır projede teleferik hattı inşası ve galeriler için asgari düzeyde ağaç kesileceğini kaydetti. Maden faaliyetinin sona ermesinin ardından bu toprağın geri serileceği ve kesilen ağaç sayısının en az 3 katı kadar ağaç dikileceği belirtildi. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Madenin faaliyetinin sona ermesinin ardından bu toprak geri serilecek ve bölge, kesilen ağaç sayısının en az 3 katı kadar ağaç dikilmek suretiyle ağaçlandırılacaktır.” Halk dün gece de cep telefonlarının ışığında eylem yaptı. Yemekhaneye karşı simit, çay! SİBEL BAHÇETEPE SAĞLIK ÇALIŞANLARI BOYKOT BAŞLATTI Kömür bağımlılığının gölgesindeki Çin Kevin Frayer tarafından çekilen “Çin’in Kömür Bağımlılığı” adlı fotoğraf World Press Photo adlı fotoğraf yarışmasında “gündelik hayat” kategorisinde birincilik ödülü aldı. Fotoğraf Çin’in enerji üretiminde kömüre bağımlılığını gözler önüne seriyor. Yarışmaya Türkiye’den katılan Bülent Kılıç ise “spot haberler” kategorisinde birincilik ödünün sahibi oldu. Dış Haberler ağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki sağlık çalışanları, hastane yemekhanesindeki yemeklerinin kalitesiz ve sağlıksız olduğu gerekçesiyle, yemekhaneyi protesto etti. Çalışanlar, tepkilerini simit, peynir, zeytin yiyerek, çay içerek gösterdi. İstanbul Tabip Odası üyelerinin de katıldığı eylem ile ilgili konuşan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Üyesi Dr. Hüseyin Demirdizen şöyle bilgi verdi: “Hastanede çalışan hekim, hemşire ve diğer çalışanlar yemekleri kalitesiz, niteliksiz buluyorlardı. Son olarak 200’ün üzerinde sağlık çalışanı, yedikleri yemek nede B niyle rahatsızlandı. Bulantı, kusma, ishal, halsizlik gibi yakınmalarla acile geldiler, onun üzerine de hastaneye karşı tutum alındı” dedi. Açıklamanın ardından İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Selçuk Erez, Yönetim Kurulu üyesi Dr. İncilay Erdoğan ve Dr. Demirdizen, Gazi Mahallesi’nde yaşanan olaylarda polisin gaz bombalı müdahalelerinden etkilenen Toplum Tıp Merkezi ve Gazi Hastanesi’ni ziyaret etti. Ekip sağlık çalışanlarının biber gazından etkilendiğini belirten rapor hazırlanacağını ve İstanbul Valiliği’ne iletileceğini kaydetti. l İSTANBUL Gazi’ye ziyaret ‘Google Translate’e Kürtçe çeviri Google, aralarında Kürtçenin de bulunduğu 12 dili daha çeviri bölümüne ekledi. İnternette bir süre önce ‘Kürtçe de Google Translate’in desteklediği diller içerisinde yer alsın’ başlıklı kampanyada üç haftada 25 bin imzaya ulaşıldı. Google ise yaptığı son eklemelerle Kürtçe’nin ‘Kurmanci’ lehçesi ile birlikte Kırgızca, Hawaice, Samoaca, İskoç Gaelce, Bantu dili, Korsikaca, Frizyece, Amharca, Sintçe, Afganca ve Zulu dilini de çeviri bölümüne aldı. Türk Eğitim Vakfı’ndan Üstün Başarı Bursu alan 56 genç arasında ilk kez bir engelli de var. ürk Eğitim Vakfı’nın (TEV) Üstün Başarı Bursları’na bu yıl kabul edilen 56 genç tanıtıldı. TEV bu yıl ilk defa engelli bir öğrenciye de burs verdi. Burs ile gençlere ayda ortalama1100 TL. eğitim desteği sağlanacak. TEV Üstün Başarı Bursu’ndan bugüne kadar 477 genç yararlandı. Divan Otel’de yapılan basın toplantısında konuşan Türk Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, “Üstün başarı bursumuzu kazanan gençlerimizin, eğitimlerini tamamladıktan sonra, hızlı adımlarla ilerleyerek, ülkemizin seçkin kuruluşlarında Engelleri aştı, bursu aldı T önemli görevler üstleneceğine inancımız tam” dedi. Burslu gençlerden bazılarının hikâyeleri şöyle: Cansın Çoşkunyürek: İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde okuyorum. Bursa’da annem ve abimle yaşıyordum. Liseye başlarken anneme kanser teşhisi koyuldu. Dört sene çok zorlu bir mücadele verdik. Tam da sınav öncesi kendisini kaybettik. Benim için ruhsal anlamda zorlu bir süreçti. Ona verdiğim sözleri tutma isteğim beni ayakta tuttu. Liseyi birincilikle bitirdim, üniversiteyi tam bursla kazandım. İsmail Aydın: Boğaziçi Ünivesitesi Uluslararası İlişkiler Mert Canbek Bölümü’nde okuyorum. Diplomat olarak ülkemizin dış politikasına yön veren insanlardan biri olmak istiyorum. Arzum, Ortadoğu üzerine çalışmak. Bugün çevremizde acı çeken binlerce insan var. Onlara yardım eli uzatmak istiyorum. Mert Canbek: Bursa Uludağ Ünivresitesi Tıp Fakültesi Bölümü’de okuyorum. Engelli ve zor bir bebek olarak doğdum. Doktorlar, benim için “bir haftayı bile çıkartamaz” demişler. Ancak gördüğünüz gibi şimdi buradayım. Bedenimin diğer bedenlerden farklı olduğunu anladığımdan itibaren hep “neden?” diye sordum. Bu sorunun cevabını bulmak için engeli bir doktor ve protez uzmanı olmak istiyorum. Protez kullanan bir protez uzmanı bulmak da çok zordur. Bu yüzden empati gerektiren çalışma alanında kendimi geliştirip, doktorteknisyenhasta iletişimini kendimde biraraya getirmek istiyorum. l Eğitim Servisi Birleşik Krallık’tan iki Türk’e ödül ritish Council’ın Birleşik Krallık’ta öğrenim görmüş mezunlara yönelik düzenlediği “Birleşik Krallık’ta Eğitim Ödülleri” İngiltere’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nda düzenlenen törenle sahiplerine verildi. Profesyonel Başarı Ödülü; mimar, araştırmacı ve akademisyen Sevil Yazıcı’ya verilirken Girişimcilik Ödülü ise ACT Venture Partners’ın kurucusu Okan Kara’nın oldu. Bu yıl Brezilya, Çin, Hong Kong, Hindistan, Endonezya, Nijerya, Pakistan Suudi Arabistan, Türkiye ve ABD’de verilen ödüller, geçen 10 yıllık süre içinde Birleşik Krallık’ta bulunan üniversitelerde eğitim almış mezunların başarılarını kutlamayı amaçlıyor. l Eğitim Servisi B C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle