27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 17 Şubat 2016 6 yönetimine eleştiriler yöneltip “Kılıçdaroğlu artık geride kalmalı” diyen, Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın bu çıkışı “yeni bir muhalif hareket mi başlatıyor?” sorusunu gündeme taşıdı. Baykal bu sorulara, “Ben bir durum tespiti yaptım. Bizde bir sürü babayiğit var, buyursunlar düzeltsinler, bize de bir görev düşerse destek veririz” yanıtını veriAYŞE yor. Baykal’ın ikinci bekSAYIN lentisi ise CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, bu eleştiri ve tespitlerin dikkate alınıp gereğinin yapılıp yapılmayacağı. O nedenle Kılıçdaroğlu’ndan gelecek bir “oturalım konuşalım” çağrısına da açık. Baykal’ın bir televizyon kanalında, hem Suriye politikası hem de partisinin yönetimine ilişkin eleştirileri, CHP’de tartışma konusu olurken kulisleri de hareketlendirdi. Kılıçdaroğlu, dün Meclis’teki grup konuşmasında Baykal’a hiç yanıt vermedi. Kılıçdaroğlu, Baykal’ı övüp AKP’lilere alkışlatan Davutoğlu’nun, “Milli muhalefete ne kadar da ihtiyaç olduğu”nu bir kez daha anladığına ilişkin sözlerine yanıt vermeyi tercih etti. Baykal ise dün parti grup toplantısına katılmadı, ancak ilerleyen saatlerde Meclis’te Suriye konusundaki görüşmelere katıldı ve milletvekillerinin ve partililerin de ilgi odağı oldu. Baykal’a en çok yöneltilen soru, bu çıkışın ne anlama geldiği ve yeni bir muhalif hareketi başlatıp başlatmayacağıydı. Baykal, özetle şu yanıtı veriyor: “Ben bunları (partinin eksikleri, yanlışları) söyledim, kişisel olarak görevimi yaptım. Her seferinde yeniden partiyi kurmak ya da yeni baştan partiyi düzenlemek, dizayn etmek görevim değil. Ama herkesten fazla sorumluluğum var. Kemal Bey bunu nasıl değerlendirecek? Acaba kişisel beklentilerden öte, bu saptamalarımı değerlendirecek mi, dikkate alacak mı, almayacak mı? Bunu bekleyeceğim. Bana, ‘gel sen bu işin ucundan tut’ derse buna da hazırım. Ben bir durum tespiti yaptım, ortaya koydum, parti büyüklerimiz de beni aradılar, onlara da söyledim. Bundan sonraki iş sizin işiniz, buyrun düzeltebiliyorsanız düzeltin, diyorum.” CHP : l a k Bay haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Görev düşerse destek veririz mi Fener mi? lider B Milli Savunma Bakanı Ismet Yılmaz, YPG mevzilerine yönelik top atışlarıyla ilgili TBMM Genel Kurulu’na bilgi verirken, Deniz Baykal, bir süre genel kurulda yalnız oturdu. l CHA Baykal Yeniden Piyasaya Çıkarken şzamanlı sayılabilir; AKP’de baş gösteren “muhalefet”i konuşuyorduk, CHP’de Baykal muhalefeti eklendi. İktidar partisindeki hareketlenmenin şimdilik bir tür “balans ayarı” olduğu anlaşılıyor. İki nedenle başarı şansı yok: Birincisi; taraflar arasında ideolojik farklılık söz konusu değil, ikincisi; taraflardan birisi iktidar olmanın nimetleriyle beslenen ve besleyen, yıkılırsa fena şeylerin olacağının bilincinde. Bu da onu en azından şimdilik güçlü kılıyor. HHH Baykal ise “bensiz olmaz” makamında çalıp söylüyor. Milliyetçi bir söylemle liberalleşmeye itiraz ediyor algısı yaratmaya çalışıyor. Geniş bir tabana sahip “Atatürkçüulusalcı” kesimi “yurtta ve dünyada barış” ideolojisinden koparmayı, milliyetçileştirmeyi, böylece parti içinde güç kazanmayı düşündüğü anlaşılıyor. Özellikle Kürt sorununu şiddet yoluyla çözmekte direnen, Suriye topraklarını top ateşine tutarak içerideki gücünü stabilize etmeyi planlayan AKP’yi destekleyen Baykal, sağlam bir çıkış noktası yakaladığını sanıyor olmalı. HHH Baykal milliyetçi, mezhepçi dozu yükseltirken, laiklik konusunda çok duyarlı olduğu izlenimi yaratmayı da ihmal etmiyor. Olacak iş değil. “Sağa kayarak oy alma” stratejisinin mucidi kendisidir. CHP’liler kara çarşaflı hanımefendilere parti rozetini kimin taktığını unutmuş olamaz. “Kurucu felsefe” edebiyatıyla CHP’deki liberalleşmeyi eleştirmesi de inandırıcılıktan yoksundur. CHP’de liberal politikalar Batı Avrupa partilerinin etkisiyle Baykal eliyle yerleşti. Günümüzün SD’leri, sosyalizm pratik olarak devre dışı kalınca pusulayı yitirdiler. Planlamaya, sendikalarla ilişkiye önem veren sosyal psikolojik baskı unsuru ortadan kalkmış oldu. Kabaca Keynesyen denilebilecek sosyal devlet harcamalarını öne alan politikaları da hızla terk ettiler. HHH Baykal’ın AKP’nin, Saray’ın savaşçı politikalarını onaylamaktaki aculluğu ise gerçekten göz yaşartıcıdır. Bir kere daha temel bir konuda iktidar partisinin yanında “kurtarıcı” rolüyle yer alıyor. “İktidar Partisi’nin otoriterleştiğini, bu gidişin diktatörlüğe doğru bir gidiş olduğunu” söylerken, Kürt meselesini askeri yöntemlerle çözmeyi, insan haklarını hiçe saymayı, Suriye konusunda milliyetçi söyleme itiraz eden herkesi susturmayı amaçlayan tutumla otoriterleşme arasındaki ilişkiyi unutmayı ya da görmemeyi tercih ediyor. HHH Eski liderin bir muhalefet hareketini yürütebilmesi zor görünüyor. Belki de şimdilerde bilmem kaçıncı kez piyasaya çıkmayı deneyen, soldan çark, küskün ya da içi geçmiş milliyetçi odaklarla işbirliği yaparak yeni bir oluşumu ateşlemeyi düşünüyordur. İkinci bir çıkışı “Başkanlık rejimi” konusunda yapması da beklenebilir. CHP’nin ise pek mümkün görünmüyor ama bir an önce toparlanması, şoven milliyetçi söylemlerden kendini arındırması, tehlikeli gidişe karşı militaristlerin değil barışçıların yanında yer alması, sola kulak vermesi, liberalizmin derin etkisinden kendisini kurtarması, pazarlık gücüyle otoriterleşmeyi önleyeceği yanılgısıyla kendini Komisyona kapatmaktan vazgeçmesi gerekiyor. Böyle bir ihtimal var mı? Eşyanın tabiatı “yok” diyor. Peki, CHP’de laikliği gerçekten savunan, liberalizm tuzağına düşmemiş hiç kimse kalmadı mı? Baykal’ın yeniden piyasaya çıktığı ortamda onlar neden susuyor ki? Baykal ‘CHP’de muhalif hareket mi başlatıyor?’ sorularına ‘Görev düşerse destek veririz’ diyor. Onu yakından tanıyanlar ise temkinli aykal’ı yakından tanıyanlar, bu çıkışın plansız olduğuna ihtimal vermiyor. Baykal’ın günler öncesinden, “TV’de konuşacağım” mesajını yakın çervesine verdiği ve bu tavrını sürdüreceği ifade ediliyor. Baykal’ın birkaç gün içinde eski CHP milletvekilleriyle de buluşacağı ve bu görüşlerini orada da seslendireceğine dikkat çekiliyor. Kulislerde Baykal’ın genel başkanlık için şansı olmadığı, ancak parti yönetimine “yol gösterici bir fener” olmak istediği yorumları yapılırken, yakın çevresindeki bazı isimler de “şimdilik olmaz”ı gösteren Baykal’ın ya kendi liderliği ya da yeni bir isim etrafında parti içi muhalefeti harekete geçirebileceği yorumunda bulunuyorlar. E Gruba katılmadı Baykal’ın “Halep Sünni İslam kentidir. AzezHalep hattını açık tutmak için Türkiye’nin bombalama hakkı vardır” sözleri Arap Alevi (Nusayri) nüfusun yoğun olarak yaşadığı Mersin’de tepki çekti. CHP Tarsus Gençlik Kolları Başkanı Arda Yaşot ve il delegesi Cihan Kezer, Baykal hakkında disiplin soruşturması açılması için dilekçe verdi. Delege Cihan Kezer, “Baykal’ın bizi ötekileştirmeye çalışması bizi üzdü” dedi. l ABİDİN YAĞMUR Baykal’a disiplin soruşturması talebi AKP’nin değirmenine su taşıma G enel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Baykal’ın eleştirileriyle ilgili olarak, “Başkanlık sisteminin, saltanatın tartışıldığı bu dönemde AKP’nin değirmenine su taşımaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Partinin ilkeleri var ama bu dönemde Suriye bataklığına batmış AKP’yi kurtarmaya yönelik hiçbir CHP’linin yaptığı açıklama kabul edilemez” dedi. Eski Bakan Ertuğrul Günay ise, Günay’dan sert tepki Twitter’dan, “Partisini tarihinde ilk kez barajın altında bırakan, rakiplerini sahte belgelerle ihraç eden kişi çıkmış ülkeye akıl öğretiyor” ifadeleriyle Baykal’ı hedef aldı. Hükümeti de eleştiren Günay, “Bir dünya savaşı eşiğinde Hatay’ı vatana katmak diplomasi başarısıydı. Suriye’yi düğüm edip dünyayı bir savaşın eşiğine getirmek nedir?” dedi. Gürsel Tekin de, “Çekilsin cümlesi söz konusu değil. Ben eski genel başkanıma cevap vermem” dedi. İDİL’DEN KAÇIŞ KUYRUĞU sağı ilan edildi. Şırnak Valiliği’nden yapılan açıklamada, İdil merkez ve Dirsekli köyünde, dün saat 23.00’dan itibaren İdil ilçesinde merkez ile Şırnak’ın Dirsekli köyünde sokağa çıkma yaikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edildiği duyuruldu. Bir süredir yaşanan çatışmalar, askeri yığınak yapılması ve ilçede güvenlik güçlerinin konuşlandırılması, İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın, İdil ve Nusaybin’de de hendek ve barikatların kaldırılması için operasyon yapılacağı açıklamalarından sonra, 30 bin nüfuslu ilçede büyük bir göç yaşanmış, halk ilçeyi terk ederken yaklaşık 3 bin kişi kalmıştı. Cizre’deki operasyonların tamamlanmasının ardından Konya’dan 20 gün önce Cizre’ye gönderilen 30 doktor, 50 sağlık persenoli ve 10 ambulans, dün sokağa çıkma yasağı ilan edilen İdil’e gönderildi. Ambulansların zırhlı olduğu, kurşun geçirmediği ve patlayıcılara karşı dayanıklı olduğu belirtildi. Cizre’den zırhlı ambulans ‘Canlı bomba’ Urfa’da yakalandı stanbul Sultanahmet’teki Turizm Polisi Şube Müdürlüğü önündeki nöbetçi kulübesine düzenlenen intihar saldırısında adı geçen ve polisin “canlı bomba” olma ihtimaliyle aradığı Dilek Kaya, dün sabaha karşı Şanlıurfa kent merkezinde ankesörlü telefon kulübesinde polisin dikkatini çekti. DHKPC üyesi olduğu belirtilen Kaya gözaltına alındı. Çantasında hafıza kartları ve dokümanlar ele geçti. l DHA ini gören l a h n i n i r Evle er şoke oldu Cizrelil okul ve e ’d n i b y a Nus kıldı a y u l u k o ana TIR’la ü l k ü y t e Kamyon rdular barikat ku İ perasyonların geçen perşembe günü tamamlandığı Cizre’de sokağa çıkma yasağının da kaldırılması beklenirken dün çok sayıda özel harekât polisi Cizre Belediyesi’ne baskın düzenleyerek arama yaptı. Vatandaşlar ise çatışmaların bitmesinin ardından yıkılmış evlerine bakmaya gitti. O KK’liler Nusaybin Dicle Mahallesi’nde bulunan Misakı Milli Orta Okulu’nun çatısını ateşe verdi. Aynı saatlerde Kışla Mahallesi’nde bulunan Sevgi Yuvası Ana Okulu’na da molotofkokteylleriyle saldırı düzenledi. Bir Aile Destek Merkezi de ateşe verildi. P usaybin’den geçen İpekyolu üzerinde eylem yapan PKK’liler yoldan geçen ve kullanılmamış 3 kamyonet yüklü TIR’ı gasp etti. PKK’liler güvenlik güçlerinin mahalleye girmesini engellemek için TIR’ı Fırat mahallesi Veysi Küme Sokak üzerine çapraz halde park ederek barikat kurdu. N Cenazeler sanki Guernica Avukat Laçin, Cizre’deki cenazelerin paramparça olduğunu söyledi MAHMUT ORAL Demirtaş Müslim Yol kesip TIR yaktılar KK lideri Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının 17. yıldönümü nedeniyle düzenlenen eylemlerde önceki gece de olaylar çıktı. Mersin’in Tarsus ilçesinde ellerinde uzun namlulu silahlar olan bir gup D400 karayolunu keserek bir TIR’ı yaktı. İlçenin Fahrettinpaşa, Gazipaşa, Şahin mahallelerinde olaylar çıktı. İzmir’deki gösterilerde 8 kişi gözaltına alınırken, el yapımı patlayıcı ve molotofkokteylleri yakalandı. Aydın’da gösterilere müdahale eden polis, 1 çocuğu gözaltına aldı. l Yurt Haberleri P HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Demokratik Birlik Partisi (PYD) Başkanı Salih Müslim, Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının 17’nci yıldönümü nedeniyle Yunanistan’ın başkenti Atina’da düzenlenen konferansta birer konuşma yaptı. “Ortadoğu’daki gelişmeler, Kürt ulusal hareketi ve Öcalan” konulu konferansta Öcalan’ın fikirlerinin 17 yıl sonra Rojava’da özgür halkların oluşmasına katkı sunduğunu belirten Müslim, “Mezopotamya ye Atina’da buluştular niden doğuyor” dedi. Demirtaş ise 17 yıl önce Yunan halkının Öcalan’a gösterdiği dostluğu hükümetlerin de göstermesi durumunda bazı şeylerin farklı olacağını dile getirerek, “Hükümetler öngörülü davranmış olsalardı, aktüel baskılara boyun eğmek yerine kendilerine gelen misafirin kim olduğunu ve nasıl bir tarih yapıcı ve değiştirici bir role sahip olduğunu görebilselerdi belki bağlantı kuracağım konu abartı gibi görünebilir ama bugün Ege Denizi’nde mülteciler katledilmiyor olacaktı” dedi. l CİHAN ırnak’ın Cizre ilçesinde operasyonlar sırasında 3 binanın bodrum katlarında yaşamını yitirdiği açıklanan 145 kişiden ancak 13’ünün cenazesi teşhis edilebildi. Aileler il il dolaşarak kendilerine gösterilen 34 fotoğraftan yakınlarını teşhis etmeye çalışıyorlar. Kriz masası avukatlarından DBP Hukuk İşlerineki İspanya den Sorumlu Eş Genel Başkan Yardım Picasso’nun anıtsal tablosu Guernica, 1937’d nı anlatıyor. ası cısı avukat Feride Laçin, cenazelerin ço iç savaşında Guernica şehrinin bombalanm ğunluğunun yanmış olduğunu vurgulayarak, “Picasso’nun Guernica Tabloze vermediler” dedi. Diyarbakır’da oluşturusu gibi, kimilerinin elleri, bacakları, başları lan kriz masası, Cizre’deki binalarda yaşayok. Otopsiye ne avukatları ne gösterdiğimiz mını yitirenlerin ailelerine hukuki yardımı doktorları alıyorlar. Otopsi raporlarını da bi sürdürüyor. l DİYARBAKIR Ş Önce rektörlük, şimdi savcılık ersin Üniversitesi’nde Barış İçin Akademisyenler Bildirisi’ne imza attıkları için üniversite yönetimi tarafından haklarında soruşturma açılan 21 akademisyen savunmalarını yazılı olarak verdi. Akademisyenler adına açıklama yapan Yrd. Doç. Dr. Selim Çakmaklı, “4 imzacı hakkında savcılık tarafından soruşturma açıldı. Sosyal medya hesapları didik didik ediliyor. Normal hukuk kuralları içinde bir ceza veremeyecekleri için başka suçlar yaratmaya çalıştıklarını düşünüyoruz” diye konuştu. l ABİDİN YAĞMUR/MERSİN M C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle