15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 8 Aralık 2016 2 haber EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ PISA eğitim raporuna göre, Türkiye bilime en az önem veren ülkelerden. Öğrenciler devamsızlıkta ilk sıralarda, eğitim sisteminde sorumluluk paylaşımında ise Bı.l.ımsel eğ.ıtı.m yoksonsıradayız. PISA sınavlarında gösterdiği performansla OECD ortalaması ve gelişmiş ülkelerin bir hayli gerisinde kalan Türkiye, eğitim alanın daki bir çok kategoride de son sıralarda yer al dı. PISA değerlendirme siyle birlikte, eğitim ala DENİZ ÜLKÜTEKİN nındaki diğer istatistikleri de içeren “Başarılı Okullar İçin Politikalar ve Uygulamalar” raporunda, fen bi limleri alanında başarısızlığın neden leri ortaya konuluyor. Rapordaki veri lere göre Türkiye’deki öğrenciler de vamsızlıkta üst sıralarda yer alıyor. 4 Devamsızlıkta altıncıyız: Türk öğrenciler, PISA sınavına katılan 72 ülke öğrencisi içinde, 2 haftada en az bir kere okula gitmeyen öğrenci ka tegorisinde 6. sırada yer aldı. Ancak listede fazla devamsızlık yapan ülke lerde 2012’ye göre büyük artış gözle nirken, Türkiye’de ortalama 7 günlük bir düşüş göze çarptı. 4 Kaynak dağıtımında sonun cuyuz: Ülke genelindeki eğitim sis teminde okul kaynaklarının dağıtı mında sorumluluk paylaşımına yö nelik istatistiklerde Türkiye sonun cu sırada. Eğitim alanındaki beş ana aktör olan öğretmen, okul müdü rü, okul yönetimi, yerel yöneticiler ve ulusal yetkilileri kapsayan araş tırmada eğitim sistemi, otoriteyi bü yük ölçüde ulusal bazdaki yönetici lere bırakan ve okul yöneticilerine sorumluluk vermeyen Türkiye son Fende acı tablo Rapor fen bilimleri alanında Türkiye’yi “öğrencilerinden bilimle ilgili istihdam alanlarında ortalama üstünde çalışması beklenen” ülkeler arasında sınıflandırırken, fen bilimleri alanında en düşük performans gösteren ülkeler arasında kategorilendirdi. Türkiye, haftalık zorunlu fen bilimleri dersi saatlerinde de OECD’nin gerisinde kaldı. Türkiye, fen bilimleri ders malzemelerine yatırım yapma alanında da 72 ülke içinde sondan birinci sırada yer aldı. sırada yer aldı. 4 Fazla çalışma başarı getirmi yor: Rapordaki ilginç istatistiklerden biri ise okuldan sonra ders çalışma süreleri arttıkça, PISA’daki başarı oranının düşmesine yönelik. Buna göre, OECD ülkelerindeki dezavantajlı okullarda yer alan öğrenciler, hafta da ortalama 18 saat ders çalışırken, diğer okullarda bu ortalama 17. Raporda, fazla çalışma ile etkin çalışma arasında bir bağlantı olmadığının altı çizilirken, Finlandiya ve Almanya’daki çocukların az çalışma sürelerine karşın gösterdikleri başarının altı çiziliyor. ‘Bilgi ve beceri eksik’ Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Mehmet Balık, ‘’PISA sonuçları, eğitim sistemimizin dünyadaki bilimsel ve ekonomik gerçeklere duyarlı bir yapıya sahip olmadığını gösterdiği gibi 4+4+4 gerici eğitim sisteminin yarattığı çöküşü de ortaya koymuştur’’ dedi. PISA testinin, eğitim sisteminin öğrencilere günlük hayatta karşılarına çıkabilecek sorunları çözebilmeleri için gerekli bilgi ve becerileri kazandıramadığını ortaya koyduğunu belirten Balık, önerilerini şöyle sıraladı: “4Öğrencilerin, kitap okuma, okudu ğunu anlama, anlatma, kavram bilgisi, değerlendirme, ilişkilendirme problem çözebilme, örüntü ve problem çözme becerileri geliştirilmelidir. 4 İçeriği boşaltılan felsefe dersleri, yeniden evrensel ölçülerle programlanarak, ders saatleri artırılarak ilk ve ortaöğretimde zorunlu dersler arasına alınmalıdır. 4 Sosyoloji, psikoloji, mantık, bilim tarihi ve felsefe tarihi gibi dersler yeniden programlara dahil edilmelidir. 4 Öğrencilerin öğrendikleri bilgileri hayata transfer etmesi sağlanmalıdır. 4 Öğrencilerin okulu kendilerinin bir parçası olarak görmeleri, okulu sevmeleri, orada daha çok zaman geçirmek istemeleri sağlanmalıdır. 4 Okul türlerini ya da okullarara sı farklılıkları ortadan kaldırmalı ve tüm okullarda aynı kalitede eğitim yapılmalı.” 9 bin 474 öğretmeneTürkiye tartışıldı ‘Ortalama insan’ ve başkanlık PISA bir “Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı”dır. Türkiye’nin de üyesi olduğu “Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü” (OECD) tarafından yürütülür. Bu program kapsamında üç yılda bir 15 yaş grubundaki öğrencilerin bilgi ve becerilerini değerlendiren bir araştırma yapılır. Örgün eğitime devam eden 15 yaş grubundaki öğrencilerin, Matematik okuryazarlığı, Fen Bilimleri okuryazarlığı ve Okuma Becerileri ölçülür. “Okuryazarlık” kavramı, öğrencinin bilgi ve potansiyelini geliştirip, topluma daha etkili bir şekilde katılmasını ve katkıda bulunmasını sağlamak için yazılı kaynakları bulma, kullanma, kabul etme ve değerlendirmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu araştırmada ayrıca, öğrencilerin motivasyonları, kendileri hakkındaki görüşleri, öğrenme biçimleri, okul ortamları ve aileleri ile ilgili veriler toplanmaktadır. PISA 2016 araştırması sonuçları, 72 ülke ve ekonomik bölgede 15 yaşındaki 540 bin öğrenci arasında yapıldı. HHH Türkiye, 72 ülke arasında 50. sırada yer aldı, ölçülen her üç alanda da ORTALAMANIN ALTINDA kaldı ve 2003 yılına göre bile daha gerilediği görüldü. HHH Bu durum, “Bu ülke Müslüman bir ülke. Yüzde 99’u Müslüman. Şimdi Türkiye’nin konumu itibarıyla biz icat yapamıyoruz, buluş yapamıyoruz. Tarım ülkesiyiz biz. Ne yapacağız biz? Ara teknik eleman ülkesiyiz biz...” ve “Eğitim düzeyi arttıkça oylarımız azalıyor” diyen bakanlara sahip AKP/Erdoğan iktidarının, Türkiye’yi içine ittiği “Üçüncü Dünya Ülkesi konumunun” kaçınılmaz sonuçlarından biridir. HHH Son yıllardaki bütün araştırmalar, ülkelerin kalkınma, büyüme hızlarının, ekonomik ve askeri güçlerinin, hukuk devleti ve katılımcı demokrasi ilkeleri uygulandığı ölçüde arttığını gösteriyor. Ayrıca ekonomik ve askeri gücün, yüksek teknoloji eğitim ve üretimine bağlı olduğu zaten bilinen bir gerçek! Bu yazının yazıldığı sırada, Türkiye’de artık Hukuk Devleti ve Adalet kavramlarının da rafa kaldırıldığı bir “Post Mortem Darbe” dönemi yaşandığına işaret etmek istiyorum: Toplumumuz, Demokrasi ve İnsan Hakları açısından “Ortalama İnsan” olma standartlarını bir türlü yakalayamazken öğrencilerimizin her üç alanda da “Ortalamanın Altında” kalması, mevcut “Çağ gerisi” durumun gelecekte de devam etmesi yani “Kurumsallaşması” anlamına geliyor! BAŞKANLIK YA DA CUMHURBAŞKANLIĞI REJİMİ DE BU ÇAĞ GERİSİ KURUMSALLAŞMANIN SİYASAL GÜVENCESİ OLARAK ORTAYA ÇIKIYOR! ‘pardon’ Gençlerden çözümler Türkiye’nin farklı illerinden gelen lise öğrencileri, İSTEK Kemal Atatürk Okullarının düzenlediği eğitim forumunda bir araya geldi. Öğrenciler, 9 ayrı komiteye ayrılarak, Türkiye’nin başlıca sorunları olan tarım, ekonomi, anayasal haklar, nüfus, sanayi araştırma ve enerji konularında tartıştı, çözüm önerileri geliştirdi. Türk öğretim görevlisi BM’de İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Nilüfer Oral, BM Uluslararası Hukuk Komisyonu’nda 20172021 döneminde görev yapacak. Uluslararası hukuk alanında uzman isimlerden oluşan 51 adayın katıldığı oylamada, İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Oral, 144 oy ile Komisyon üyeliğine seçildi. 10 bin 400 muhalif öğretmenden 9 bin 474’ü geri döndü. Ancak Bakan Yılmaz ‘Bu öğretmenler aklanmadı’ dedi SİNAN TARTANOĞLU Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), PKK ile iltisak gerekçesiyle açığa aldığı 10 bin 400 Eğitim Sen üyesinden 9 bin 474’ünü görevine iade etti. Aynı gerekçeyle açığa alınan 926 öğretmenin önümüzdeki günlerde iade edilmesi bekleniyor. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, “aklandıkları anlamına gelmez, haklarındaki soruşturma sürüyor” açıklamasını yapsa da 15 Temmuz darbesi sonrasında atılan en büyük geri adım için MEB yetkililerinin “Böyle dönemlerde normal” değerlendirmesi yaptığı aktarıldı. MEB, eylül ayında “bölücü terör örgütleri ile ilişkisi olduğu” iddiasıyla 11 bin 285 öğretmeni açığa aldı. Öğretmenlerin açığa alınma gerekçesi, “Güvenlik kuvvetlerince bölücü terör örgütüne karşı yürütülen iç güvenlik operasyonları ile günvenlik amacıyla alınan tedbirler ve bazı illerde ilan edilen sokağa çıkma yasağını akamete uğratmak ve eğitim öğretim hakkını engelleyici niteliklte eylemlere katılarak terör örgütüne destek verici nitelikte faaliyetlerde bulunmak” olarak açıklandı. Açığa alınan 11 bin 285 öğretmenin 10 bin 400’ünün muhalif sendika Eğitim Sen’e üye olduğu bildirildi. ‘Aklanmadılar’ Ancak MEB, bu öğretmenleri yak laşık üç ay sonra iade etmeye başladı. Kasım ayı sonunda 6 bin 7, Aralık başında da 3 bin 592 öğretmeni görevine iade etti. Binlerce öğretmeni aylarca sınıfından, okulundan uzak tutan MEB; bu işleminde geri adıl algısı oluşturmamak adına “göreve iade” yerine “görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılması” kavramını kullandı. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz da iade edilen öğretmenler hakkında soruşturmaların sürdüğünü, ancak bu aşamadan sonra uygulanan açığa alma tedbirinin kamu yararı bakımından uygun olmayacağını belirtmişti. Yılmaz, iadesi yapılan öğretmenler hakkındaki soruşturmaların sürdüğünü, iadenin “aklandıkları anlamına gelmediğini” dile getirmişti. 9 binden fazla iade Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, görevine iade edilen 9 bin 599 öğretmenin 9 bin 474’ünün sendikalarının üyesi olduğunu bildirdi. Karaca, 926 öğretmenin hâlâ açıkta bekletildiğini, haklarındaki iddia Çocuklarını 3 aydır okula göndermiyorlar Malatya’nın Pötürge ilçesine bağlı Köklüka ya mahallesindeki ilköğretim okulu, 2014 yılında mahalleliler tarafından yenilendi ancak üç kilometrelik mesafede yapılan yeni okul nedeniyle yenilenen okul kapatıldı. Okula devam eden 19 çocuğun velisi ise yeni yapılan okulun uzak olduğunu belirterek çocuklarını okula göndermedi. Öğrenci velileri, “Birkaç kişinin sözüyle 3 kilometrelik mesafeye okul yaptırdılar. Yeni yapılan okulda 4 öğrenci, burada 19 öğrenci var, kaymakamımız ‘Biz size iki trilyonluk okul yaptırdık’ diyor. İsterse 5 trilyon olsun bize faydası yok” dedi. İl Milli Eğitim Müdürü Ali Tatlı ise “Eski okul ihtiyaca cevap vermediği, fiziki anlamda okul olma özelliğini taşımadığı için yeni bir bina yapılmış. Yeni binada eğitim öğretim devam ediyor. Eğer özellikle kış aylarında çocuğun ulaşımıyla alakalı bir sorun varsa, çocukların okula taşınmalarıyla alakalı çözüm üreteceğiz” dedi. l SELAHATTİN GÖKATALAY/ MALATYA lar aynı olduğu için onların da yakın zamanda iade edilmesini beklediklerini dile getirdi. İade gecikiyor “Sosyal medyadan eleştiri” gerekçesiyle 120 üyelerinin daha önce valilik kararı ile açığa alındığını belirten Karaca, “Bunlardan 36’sı hakkında soruşturma tamamanladı ve iade kararı verildi. Ancak iade yazısı yazılmıyor. Zamana yayılıyor. Öğretmenler keyfi olarak açıkta tutuluyor” bilgisini verdi. Karaca, bakanlık yetkililerinin, 9 binden fazla öğretmene “pardon” denilmesi ile ilgili olarak, “Darbe girişiminden sonra temizlenme, ayıklama yapılması gerekiyor. Böyle dönemlerde normal” değerlendirmesi yaptıklarını aktardı. Maaşlar ödeniyor Darbe girişiminin ardından MEB’ten 746 öğretmen, üniversitelerden de 73 öğretim üyesi ve 6 idari ve teknik personel ihraç edildi. “İhraç edilene kadar haklarında hiçbir inceleme ve soruşturma yapılmadığını” belirten Karaca, ihraç edilen 825 üyeleri için aylık 2 bin TL maaş ödemesi yaptıklarını anlattı. Açığa alınan öğretmenler için de yaklaşık 3 ay 3’te 1 oranında maaş kesintisi yapıldığını anımsatan Karaca, “Onlar da iade edildiği anda içeride kalan maaşlarını toplu olarak alacaklar” dedi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle