02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 4 Kasım 2016 4 teslim olmayız EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ ‘HemenMuratSABUNCU Hikmet çetinkaya Aydın engin Güray ÖZ Turhan GÜNAY serbestMusakart Hakan KARA Önder ÇELİK Kadri GÜRSEL Bülent YENER Bülent UTKU bırakılmalılar’ MustafaKemalGÜNGÖR Gazetemize yönelik soruşturma yürüten savcının FETÖ davasında yargılandığının ortaya çıkmasını değerlendiren hukukçular, savcının yaptığı tüm işlemlerin şüpheli sayılması gerektiğini vurguladı GünseliÖZALTAY ‘EL ÇEKTİRİLMELİ’ ‘OBJEKTİF OLAMAZ’ ‘YARGI ÇÖKER’ ‘HSYK GÖREVE’ ‘NESnELLİK ETKİLENİR’ Avukat Köksal Bayraktar: İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi Metro Turizm’in sahibi Galip Öztürk’ün yargılandığı davada Öztürk hakkında karar veren hâkimin FETÖ örgütü ile bağlantılı olduğu iddiasını görerek yargılanmanın yenilenmesi kararı verdi. Bundan yola çıkarak bence öncelikle savcının bu işten elini çekmesi gerek. Bugüne kadar yaptığı işlemlerin şüpheli sayılması gerek. Hürriyetleri kısıtlanmış yazar ve yöneticilerin hemen bırakılması gerek. Şüpheli ve güven duyulmayan savcının soruşturmada yapabileceği bir şey yok. OHAL düzeninde bile. Türkiye’de hukuk da varmış denilebilmesi için bunun yapılması gerekli. Avukat Duygun Yarsuvat: Hakkında bu suçlamayla dava açılmış ve yargılaması devam eden bir savcının bu konuda soruşturma başlatması, iddianname tanzim etmesi o soruşturmayı zedeler. Zira objektif olamaz, kendisini de kurtarmak için etki altında kalabilir. Dolayısıyla adil davranması beklenemez. HSYK’yi göreve çağırmak lazım. Bu savcının görevden alınması gerekir. Hakkında bir mahkumiyet hüküm olursa bu davaların işleyişini, hatta hükmünü de zedeler. Böyle bir savcının tutuklama istemesi mümkün olamaz. Geçerli hukuk sistemi içinde cevap vermek isterim ama geçerli bir hukuk sistemi yok. Keyfilik var. Avukat Celal Ülgen: Akıl ve mantık sınırlarını zorlayan absürt ve garipsenecek bir uygulamadır. Önce bu görevlendirmenin hata sonucu olduğu düşünülebilir ama bence özellikle seçilmiş bir uygulamadır. Bu görevlendirmenin değişeceği düşünülebilir. Ancak bu garabeti oradan kaldırmaz. Kamuoyu bu baskın arama ve gözaltıların her türlü kuşkudan arınmış somut suç delillerini merak etmektedir. Gizlilik kararı tam tersine elinde kanıt olmayan iddianın aleyhinedir. Savcının soruşturmadan el çekmemesi durumunda Türkiye’de yargı sisteminin çökmesi, çürümesi, yok olması ve soruşturmanın da çökmesi anlamına gelir. Bakan Bozdağ: Avukat Turgut Kazan: HSYK’yi göreve çağırıyoruz. Bu büyük ayıp. Selam Tevhid soruşturmasının birinci şikâyetçisi Erdoğan’dır. Cumhurbaşkanı’nın şikâyetçi olduğu bir sanığa, Erdoğan’ın öfke duyduğu bir basın kuruluşunun suçlandığı bir soruşturmayı emanet edemezsiniz. Objektif olamayacağıyla ilgili kuşku yaratırsınız. Soruşturmanın başlatıldığı tarihe bakarsak bu savcının basın savcılığına yeni atanmışken dosyayı yanında götürmesi kuşkuyu artırır. Dosyadan el çektirilmesi gerekir. Bu hâkim ve savcıların meslekte tutulması da kabul edilemez. İtirafçılığın, tetikçiliğin ve teslimiyetçiliğin önü açılmaktadır. Prof. Dr. Sibel İnceoğlu: Yargılamanın sadece adil olması yetmez, toplumun ve yargılanan kişilerin gözünde adil görünmesi de gerekir. Bu türden isnatlar, savcılığın topladığı delillerin ve yürüttüğü soruşturmanın nesnelliği ve güvenirliği konusunda ciddi kuşku yaratır. Savcı, soruşturma ve delil toplama görevini kamu adına yerine getirir. Yaptığı faaliyetin nesnelliği, doğruluğu ve gerçekliği konusunda toplumun ve yargılananların gözünde güvenirliğe sahip olmalıdır. Bu şartlar altında, delillerin gerçekliği ve doğruluğunun yargılamanın her aşamasında sorgulanması, yargılamanın adilliğinin tartışılır hale getirir. l İSTANBUL / Cumhuriyet Talihsizlik Savcı İnam’ın yargılandığını doğrulayan Adalet Bakanı, gazetemize yönelik soruşturmayı savundu Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, CHP Grup Başkanvekili Levent Gök’ün sorusu üzerine, gazetemize yönelik soruşturmayı yürüten savcı Murat İnam’ın Selam Tevhid dosyasından yargılandığını doğruladı. Bozdağ, “Bir davada yargılanan kişiye bu soruşturmanın verilmesini talihsizlik olarak görüyorum” dedi. CHP Grup Başkanvekili Gök, dün TBMM Genel Kurulu’nda savcı İnam’ın FETÖ ile irtibatlı olduğu gerekçesiyle yargılandığı haberini yapan gazeteci Barış Pehlivan’la ilgili soruşturma açıldığı iddiasını gündeme getirerek Bozdağ’dan açıklama yapmasını istedi. Bozdağ, savcı İnam’ın Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nde görülen Selam Tevhid dosyasında adı geçen sanıklardan biri olduğunu söyledi. HSYK’nin bu davada 54 hâkim ve savcı hakkında kovuşturma izni verdiğini, 49’unun meslekten uzaklaştırıldığını, 5 kişiyle ilgili ise yeterli veri ve kanaat oluşmadığından bir işlem yapılmadığını anlatan Bozdağ, “Yargılama sonucunda çıkacak karara göre HSYK’nin kararı değişecektir. İnam, Selam Tevhid dosyasında adı geçen kişiyle alakalı bir defa dinleme, teknik araçlarla izlenme, gizli olarak görüntü ses kaydı alınmasına dair talepte bulunmuş” dedi. Keşke olmasaydı Bir davada yargılanan kişiye bu tür bir soruşturma verilmesini talihsizlik olarak gördüğünü kaydeden Bozdağ, “Cumhuriyet gazetesine dönük soruşturmadaki iddialar daha doğrusu deliller savcıdan oluşmuyor, başka deliller nedeniyle soruşturma devam ediyor. Ancak keşke bir görevlendirme yapılmamış olsaydı daha iyi, daha doğru olurdu. Çünkü bu tartışmalara zemin hazırladı, buna gerek yoktu. Başka birisi pekâlâ yapabilirdi. Bizim savcıları değiştirme yetkisi ve görevimiz yok” dedi. ‘Kötü niyet yok’ Kötü bir niyet olmadığını, hem İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı hem de HSYK Başkanvekili ile görüştüğünü anlatan Bozdağ, “Bununla ilgili FETÖ irtibatına dair bir kanaat oluşmuş olsaydı, bugüne kadar bu kanaatle oybirliğiyle 3 bin 456 hâkim ve savcının meslekte kalmalarına uygun olmadığına karar veren HSYK bu konuda tereddüt etmezdi” dedi. TBMM’de açıklama yapan Gök, durumun son derece vahim ve üzücü olduğunu belirtti. Gök, “16 yıl önce ‘Fethullahçılar darbe yapacak’ diyen Hikmet Çetinkaya hakkında FETÖ’cülük suçlamasıyla soruşturma yürüten bir savcının böyle bir davada sanık olması anlaşılabilir değil. Böyle bir tablo, adalet anlayışının ve Cumhuriyet’e yönelik soruşturmanın ne kadar güvensiz bir ortamda olduğunu göstermektir. Biz de büyük bir hayretle karşıladık” diye konuştu. l ANKARA / Cumhuriyet İNAL’IN BİLGİSİNE BAŞVURULDU Eski Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Nail İnal, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın gazetemiz hakkında yürüttüğü soruşturmada dün ifade verdi. Avukatı Abbas Yalçın’la, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne giden İnal, bilgisine başvurulduktan sonra emniyetten ayrıldı. İnal, 31 Ekim’de emniyete çağrılmıştı. Nebil Özgentürk İstanbul’a döndü Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Ne nelik operasyon kapsamında hakkında gö yet’teyim.. Dostlarla omuz omuza... ” bil Özgentürk, dün gece yarısı İstanbul’a döndü. Aylardır üzerinde çalıştığı Alman zaltı kararı çıkarıldığı öne sürülen Özgentürk, sabah saatlerinde Şişli’deki gazete binamı Yener İstanbul’a getirildi ya belgeselinin çekimi için 27 Ekim’de za gelerek, dayanışma duygularını iletti. Öz Gazetemizin eski yöneticilerinden Bülent Almanya’nın Münih kentine giden Özgen gentürk, Twitter hesabından “Hakkımda ‘gö Yener, Aydın’ın Didim ilçesinde gözaltına türk, Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nın zaltı kararı’ haberlerini Almanya’dayken oku alınmıştı. Dün uçakla İstanbul’a getirilen Ye Köln’de düzenlediği Tarık Akan anma gece dum. Seyahatimin normal akışında dün gece ner, Sabiha Gökçen Havaalanı’na inişinin ar Kısıtlama kararı kaldırıldısinde de sunuculuk yaptı. Cumhuriyet’e yö yarısı İstanbul’a giriş yaptım. Şimdi Cumhuri dından ailesiyle kucaklaşma şansı da buldu. Yönetici ve yazarlarımız avukatlarıyla ilk görüşmelerini dün gece yaptılar Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, Yayın Danışmanı Kadri Gürsel, Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyeleri Hikmet Çetinkaya, Önder Çelik, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör, Güray Öz, Hakan Kara, Musa Kart, yazarımız Aydın Engin, Kitap Eki Genel Yayın Yönetmeni Turhan Günay, muhasebe müdürü Günseli Özaltay ve eski yönetici Bülent Yener’in, 668 No’lu KHK gerekçe gösterilerek verilen avukatlarıyla 5 gün boyunca görüşme yasağı, avukatlarımızın itirazları sonucunda dün akşam kaldırıldı. Cumhuriyet gazetesi avukatları, dün gece saatlerinde Vatan Caddesi’nde bulunan Emniyet Müdürlüğü’ne giderek yönetici ve yazarlarımızla dört gün sonra ilk görüşmelerini yaptılar. Yazar ve yöneticilerimizin bugün ifadelerinin alınması bekleniyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosu savcılarından Mu rat İnam’ın yürüttüğü ‘PKK/KCK ve FETÖ/PYD’ soruşturması kapsamında, 668 No’lu KHK gerekçe gösterilerek 5 gün boyunca avukat görüşü kısıtlanmıştı. Avukatlar, yakalama, arama, gözaltı ve avukat görüş yasağına 1 Kasım günü itiraz etti. İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimliği 2 Kasım’da avukatların talebini reddetti. Mahkemenin kararı, avukat görüş yasağını 24 saatle sınırlandıran 29 Ekim tarihli, 676 sayılı KHK’yi boşa çıkarmış oldu. İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimliği’nin ret kararı postaya verildiği için bugüne kadar avukatlara tebliğ edilmedi. Öte yandan, Hikmet Çetinkaya’nın avukatı Burak Oder de ayrı bir başvuru yapmış, kısıtlamaya itiraz etmişti. Oder’e karar elden tebliğ edildi. Hâkimlik, o kararda, ‘24 saati’ zorunlu tutan 676 sayılı KHK’nin 3. maddesinin, OHAL sonrası için çıkarıldığını savunmuştu. l İSTANBUL / Cumhuriyet Savcı HSYK’ye şikâyet edildi Basın Konseyi, soruşturmanın başındaki FETÖ davası sanığı savcı Murat İnam’ı HSYK’ye şikâyet etti. Basın Konseyi Yüksek Konseyi Üyesi ve Okur Temsilcisi Avukat Turgut Kazan ve Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Şişli’deki merkezlerinde basın toplantısı düzenledi. İnam ile ilgili iddianamede açıkça örgüt üyeliğinin vurgulandığını söyleyen Kazan, “Hatta hangi kuryeyle ve hangi yargı imamıyla bağlantısı olduğunun altı çiziliyor. O kurye ile kaç kez görüştüğü belirtiliyor. Ayrıca ABD kaynaklı telefon numarasıyla bağlantı kurduğu anlaşılıyor” dedi. BARIŞ PEHLİVAN Önce ifadeye çağrıldı, sonra takipsizlik verildi Gazetemiz yazar ve yöneticile ri hakkında soruşturma yürüten savcının FETÖ davasında sanık olarak yargılandığını yazan gazeteci Barış Pehlivan dün ifadeye çağrıldı. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın soruşturmayı yalanlaması üzerine de aynı gün içinde Pehlivan hakkında takipsizlik kararı verildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosu, Pehlivan’ı “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçundan şüpheli sıfatıyla ifadeye çağırdı. Gazeteci Pehlivan, ifade vermek üzere avukatıyla plan yaparken Adalet Bakanı Bozdağ, Pehlivan hakkındaki soruşturmayı yalanladı. Bozdağ’ın açıklamasından sadece 1 saat sonra Pehlivan hakkında takipsizlik kararı verildi. Pehlivan gelişmelerle ilgili şunları söyledi: “Oda TV’ye tebligatları getiren polis arayarak, ‘Barış Bey hakkınızda bir soruşturma açılmış. Ne zaman ifade vermeye gelebilirsiniz’ diye sordu. Soruşturmanın hangi haberden dolayı açıldığını sordum. “Cumhuriyet’e FETÖ operasyonu yapan savcı, FETÖ üyeliğinden yargılanıyor” başlıklı haberi söyledi. Dosya numarasının 2016/131028 olduğunu söyledi. Bunun üzerine Oda TV için bu konuyu haber yaptım. Bu haberden dolayı tepki yükselince geri adım atmak zorunda kaldılar ve dosyayı daha ifademi dahi almadan kapatma yoluna gittiler.” l İSTANBUL / Cumhuriyet İnam için soru önergesi CHP Milletvekili Eren Erdem, sav cı Murat İnam ile ilgili yazılı soru önergesi verdi. Erdem, önergesinde “Terör soruşturmasında terör ‘şüphelisi’ olarak yargılanan savcının, terör soruşturması gerekçesiyle gazetecileri gözaltına aldırmasının haberini yapan gazeteciye terör soruşturması başlatılmasının gerekçesi nedir? Bir savcının, kendisinin de sanığı olduğu bir örgütle ilgili soruşturmayı yapması adalet anlayışınızın bir göstergesi midir?” sorusunu yöneltti. l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle