23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EDİTÖR: TELEVİZYONDEMET YALÇIN Yayın Akışı 06.00 Güne Merhaba 09.00 Parametre 10.00 10’dan Sonrası 12.00 Bugün 14.00 Günlük 17.00 Haber 18.00 Ana Haber 19.30 Eğrisi Doğrusu 21.00 Ne Oluyor? 01.00 Gece Haberleri 02.10 Ne Oluyor? 06.00 Gün Başlıyor 10.00 Güne Bakış 11.45 Spor Bülteni 13.00 Gün Ortası 16.00 Habertürk Manşet 17.00 Ajans 17 18.00 Ana Haber 21.00 Akılda Kalan 23.00 Öteki Gündem 02.15 Akılda Kalan 06.00 Güne Başlarken 09.00 Haber Merkezi 09.20 NTV Para 10.00 Haber Merkezi 13.00 Öğle Bülteni 15.15 Güncel Dosya 16.00 Günün İçinden 17.00 Günün İçinden 20.00 Ana Haber 21.00 Bugün Yarın 23.00 Gece Bülteni 24.00 Gece Bülteni 06.45 Bugün 08.30 Beni Affet 09.00 Duymayan Kalmasın 12.00 TV’de Dizi 14.30 Beni Affet 16.15 Zuhal Topal’la 19.00 Star Haber 20.00 Kiralık Aşk 23.45 TV’de Dizi 02.30 Beni Affet 04.15 Duymayan Kalmasın 06.45 İrfan Değirmenci ile Günaydın 09.30 Renkli Sayfalar 12.30 Kısmetse Olur 16.15 Ben Bilmem Eşim Bilir Evi 18.45 Ana Haber 20.00 Arka Sokaklar 23.30 Film: Son Öldür 2 01.30 Film: 9 Ay 10 Gün 09.30 Zahide Yetiş’le 12.00 Nursel’in Evi 13.00 Gelin Evi 15.00 Evleneceksen Gel 18.45 Ana Haber 20.00 Güldüy Güldüy Show Çocuk 23.15 Çarkıfelek 00.45 Piralmit 02.00 Cesur Yürek 08.00 Güne Başlarken 11.00 Medya Mahallesi 13.00 Öğleden Sonra 16.00 Cüneyt Akman / Sol Şerit 18.00 Ana Haber 21.00 Halk Arenası 24.00 İsmail Dükel ile Günsonu 02.00 Haber Bülteni 07.15 Çalar Saat 10.00 En İyi Benim 12.45 Bana Sevmeyi Anlat 15.30 Mehmet Özer ile Mutfakta 16.30 Gardırop Savaşları 19.00 Ana Haber 20.00 No: 309 23.45 Kalbimdeki Deniz 02.45 En İyi Benim 06.45 Kahvaltı Haberleri 10.00 Tatlı Sert 13.00 Gün Ortası 13.40 Yarışma: Karavan 16.20 Esra Erol’da 19.00 Ana Haber 20.00 Aşk ve Mavi 22.00 Aşk ve Mavi 23.30 Taşıyıcı 00.30 Son Durak 08.00 Adını Sen Koy 09.30 İyi Fikir 11.20 Baba Candır 14.25 Seksenler 17.10 Adını Sen Koy 19.30 Ana Haber 20.00 Sevda Kuşun Kanadında 23.45 Kendi Düşen Ağlamaz 01.00 Baba Candır 03.15 Seksenler 07.00 Güne Bakış 10.00 Biz Bize 13.30 Söz İstanbul’da 14.00 Haber 15.15 Kültür Sanat 16.00 Güncel 17.00 Haber 17.30 Ekonomide Bu Hafta 20.00 Ana Haber 21.30 Bekleme Odası 23.00 Kitap Dünyası 24.00 Gece Haberleri 07.00 Uyan Türkiye 10.00 Sağlıklı Hayat 14.30 Baharla Güzel Şeyler 17.00 İstekleriniz 18.30 Ana Haber 21.00 Vicdan Her Yerde 20.00 Muhabbet Meydanı 22.30 Hedef Bir Üst Lig 24.00 Haber 08.30 Aramızda Kalmasın 10.30 Çok Güzel Hareketler Bunlar 11.15 Ne Giysem Yakışır 13.00 Güle Güle Oturun 15.00 İntikam Vakti 17.45 Göz6 19.50 Göz6 20.00 O Ses Türkiye 00.15 Göz 6 01.45 İntikam Vakti 07.00 Günaydın Türkiye 10.00 Ekopolitik 11.00 Televizyon Gazetesi 13.00 Gün Ortası 14.00 Haberler 17.00 Nasıl Yani? 19.00 Ana Haber 20.30 Nasıl Yani? 23.00 Gece Görüşü 24.00 Gece Haber 06.30 İlk Söz 08.15 Sabah Raporu 14.00 Piyasa Hattı 15.00 Akıllı Para 16.00 Finans Merkezi 17.40 Günden Kalanlar 18.30 30 Dakika 20.00 Charlie Rose 22.15 Küresel Piyasalar 23.30 Charlie Rose 00.30 Süper Bulmaca 01.35 Reklamarkası 06.00 Küçük Ağa 08.00 İntikam Ateşi 09.15 Yaprak Dökümü 11.15 Aşkı Memnu 13.15 Derya Baykal’la Gülümse 15.15 Adını Feriha Koydum 18.00 Hepsi Bugün Oldu 19.50 İntikam Ateşi 21.300 teve Magazin 23.30 Kanıt 01.00 Hepsi Bugün Oldu 02.40 Çok Gezenti 06.00 Next Great Baker 08.55 Something Borrowed Something New 11.25 La Cuoca Bendata 12.45 Cake Boss 15.30 90 Days To Wed 16.55 Buddy’s Family Vacation 19.40 Next Great Baker 20.35 Magic Of Science 21.30 Doctor Who 22.25 Battle Bots 01.00 Chaos Caught On Camera BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Tarih yazan kimse. 2/ Soy, sülale... Serbest bırakma. 3/ Bir tür hamur tatlısı. 4/ “Mümkün mü güzelim, neydi o akşam” (Şarkı). 5/ İçine sofra takımlarının konulduğu dolap... Bir nota. 6/ Peygamberleri Hud’u dinlemedikleri için Tanrı tarafından yok edilen kavim... Büyük ve sert taş kütlesi. 1 2 3 4 5 6 7 7/ Yumurtadan yeni çıkmış civcivin ağzının kıyısında bulunan ve zamanla kaybolan sarı renk... Olgunluk, 8 9 yetkinlik. 8/ Endonezya’yı 1 2 3 4 5 6 7 8 9 oluşturan adalardan biri... İstanbul’daki bir üniversitenin kısa yazılışı. 9/ Moğol İmparatorluğu’nun eski başkenti. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Verev iğne tekniğiyle yapılan, kafes görünümlü bir nakış türü. 2/ Sakarya iline özgü bir tür tatlı... “Edipler, yazar 1 2 3 4 5 6 GÜCÜ K AY K ÖÇ Y A L A K A DENEK V İ P E T İ UHURU ÇEKELEZ Ç KOK E R S İ lar” anlamında eski sözcük. 3/ Anlama, 7 Y T A K L A N bilme... Gözkapaklarına sürülen boya. 8 A L İ B İ E K O 4/ Düzenli olarak ekim yapılan arazi... 9 S İ N A M E K İ Bir nota. 5/ Rutenyum elementinin sim gesi... Yarı saydam bir süs taşı. 6/ Kâğıt, karton gibi şeyleri bir yere tutturmaya yarayan araç. 7/ Olduğundan büyük gösterme... Buyuru cu. 8/ Büyük kıl çuval... İskambilde koz. 9/ Söyleme, konuşma. Cuma 4 Kasım 2016 kültür EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK 15 Prova çıkışı ziyaret Oyunun provasından çıkan Figen Şakacı ve oyuncular Şebnem Sönmez ile Feride Çetin, geçen gece gazetemize destek ziyaretinde bulundular. Aslı Erdoğan’dan destek mektubu Figen Şakacı Şebnem Sönmez Feride Çetin EZGİ ATABİLEN Figen Şakacı’nın son kitabı “Pala Hayriye”deki “Pişti” hikâyesinden yola çıkarak yazdığı ilk tiyatro oyunu ocak ayında prömiyer yapacak. Yönetmenliği Görkem Şarkan’ın üstlendiği oyunun provasından çıkan Figen Şakacı ve oyuncular Şebnem Sönmez ile Feride Çetin, geçen gece gazetemize destek ziyaretinde bulundular. Sanatçıların hem gazetemiz çalışanlarına, hem de okurlarımıza dayanışma mesajları var. Figen Şakacı: “Benim için en büyük utanç verici şey, ‘Gazetecilik suç değildir’ diye bir kavramın ortaya çıkmış olması. Önce bu utancı silelim. Cumhuriyet’e gösterilen desteği diğer basın organlarına da gösterirsek eğer, yani mağduriyette de bir eşitlik gözetirsek bu dayanışma ağı büyü yecek. Ne Cumhuriyet sussun ne de herhangi bir muhalefet üreten diğer mecralar. Bunun için de konuşmaya inatla devam edeceğiz. Siz burada direndiğiniz, yazdığınız sürece biz de yanınızda olacağız.” Şebnem Sönmez: “Herhalde yaşam alanlarımızı parmak uçlarımıza kadar daraltmaya çalışacaklar artık. Ama bizim ısrar, inat, inanç, cesaret ve çok daha yüksek sesle kendi hayatımızın şahidi olduğumuzu ve kendi alanlarımızı terk etmeyeceğimizi bağırmamız gerekiyor. Cumhuriyet de burada bunu yapıyor işte. Bizim buraya gelip de insanların bu saatte ve tüm bu moral bozukluğuna rağmen hâlâ haklarımız ve özgürlüklerimiz için çalışıyor olduğunu görmemiz şunu gösteriyor: Hayat inat ettikçe sürebilen çok büyük bir kudret. Biz de o kudretin yanındayız. Ben ‘cumhur’sam Cumhuriyet bitmeyecek.” Tutuklu yazar Aslı Erdoğan, Deutsche Welle için bir mektup yazdı ve son gelişmeleri endişe verici olarak nitelendirdi. Demokrasi krizinin bedelini gazeteci ve yazarların ödediğini kaydeden Erdoğan mektubunda şu sözlere yer verdi: Bu mektubu size en eski gazetelerden biri ve Sosyal Demokratların sesi olan Cumhuriyet gazetesinin polis operasyonuna maruz kalmasından bir gün sonra Bakırköy Cezaevi’nden yazıyorum. Şu anda gazetenin 10’dan fazla yazarı gözaltında. (Eski) Genel yayın yönetmeni Can Dündar da dahil dört kişi ise polis tarafından aranıyor. Ben bile şok olmuş durumdayım. Bu Türkiye’nin herhangi bir yasaya uymamak ya da haklara saygı duymamak yönünde bir karar aldığının açık bir göstergesidir. Şu anda 130’dan fazla gazeteci hapiste ki bu bir dünya rekorudur. Acil çağrı Kendisinin ve Necmiye Alpay’ın yargılandığı davayı da Kafkaesk olarak niteleyen Erdoğan mektupta bir çağrıda bulundu: Bu mektup acil bir çağrıdır! Durum çok ciddi, korkunç ve aşırı derecede endişe vericidir. Türkiye’deki totaliter bir rejimin kaçınılmaz bir şekilde sonunda tüm Avrupa’yı da sarsacağına inanıyorum. Şu anda “mülteci krizi”ne odaklanmış olan Avrupa, Türkiye’de demokrasinin kaybının tehlikelerini tamamen göz ardı ediyor gibi görünüyor. Şu anda biz yazarlar, gazeteciler, Kürtler, Aleviler ve tabii kadınlar – “demokrasi krizi”nin ağır bedelini ödüyoruz. Avrupa yüzyıllardır akan kanın ardından tanımladığı, Avrupa’yı Avrupa yapan değerler konusundaki sorumluluğunu üstlenmelidir: Demokrasi, insan hakları, ifade ve düşünce özgürlüğü... Yılın ulusal ve uluslararası Evlat edinmenin ödüllere sahip filmi ‘Albüm’ trajikomiği gösterimde Son derece temiz, steril bir ağılda bir inekle heybetli bir damızlık boğanın çiftleştirildiği çarpıcı bir görüntünün ardından boğanın menisinin ineğin yumurtalıklarına enjekte edildiği ve ineğin 2 veteriner nezaretinde doğurduğu modern ve avangart bir sembolik açılış sahnesiyle başlayan “Albüm”, doğal yollardan çocuk sahibi olamayan, orta yaşların eşiğindeki bir çiftin, lise tarih öğretmeni Cüneyt’le (Murat Kılıç) vergi dairesinde çalışan Bahar’ın (Şebnem Bozoklu) evlat edinmelerini hikâye ediyor. Kendini hamile gibi gösteren Bahar’la kocasının plajdan AVM’lere dek gittikleri her yerde çektirdikleri, Bahar’ın yastıkla şişirilmiş karnının gözümüze sokulduğu, boy boy düzmece hamilelik fotoğraflarıyla doldurularak aile tarihinin kaydedildiği, ilerde eşedosta da gösterilecek, her evde bulunan aile albümünden alıyor adını film. Hantal bürokrasi engellerini aşarak başvurdukları Çocuk Esirgeme gibi bir devlet kurumundan 40 günlükken Burdur’dan bulup seçerek evlat edindikleri bir erkek bebekle sonunda annebaba olma sevincini yaşayan ‘ikiyüzlü’ çiftin çevrelerini kandırma çabaları, 11. kattaki dairelerine giren hırsızın kaçarken balkondan düşüp ölmesi üzerine mecburen karakolu boylamalarıyla sona eriyor. İlk kez Eleştirmenler Haftası bölümünde gösterildiği Cannes’dan yeni yeteneklere verilen bir ödülle dönüp Saraybosna festivalinde en iyi film seçilen ve Adana’da 3 ödül (en iyi yönetmen, senaryo, sanat yönetimi) kazanan, Türk Fransız Romanya ortak yapımı “Albüm”, 2 kısa film (“Yokuş”la “Fer”) çekmiş, asistanlık yapmış, aynı za manda sıkı bir sinefil olan, 1988 doğumlu genç yönetmen Mehmet Can Mertoğlu’nun yazıp yönettiği ‘ilk film’i. Memurları, çalışanları, şaşmaz rutinleriyle genelde vatandaşın sinir katsayısıyla oynandığı devlet kurumlarında ve işyerlerindeki laçka atmosferi, orta sınıf yaşamındaki yozlukları, yer yer Kafka’vari keskin mizahi dokunuşlarla, muzipçe vurgulamalarla ve uzun plansekanslara dayanan ‘yavaş sinema’ tarzı bir anlatımla perdeye yansıtmanın üstesinden gelmiş yetenekli yönetmen Mertoğlu. Gerçekle gerçeküstünü bulanık laştıran, Tati’vari bir kara mizahı akla getiren, simgelere, çağrışımlara başvuran ve anaakım sinemanın dayattığı, alışılmış anlatım klişelerine pek yüz vermeyen sembolik üslubuyla sinemamızda sıkça rastlamadığımız türden ve gelecek vaat eden bir yönetmeni müjdeleyen “Albüm”de, mutlaka annebaba olmak isteyen çiftin yakınlarının da katılımıyla kurdukları yalandan düzen, polise akseden ölen hırsız olayıyla deşifre oluyor sonunda. Romanyalı kameraman Marius Panduru’nun katkısıyla başarılı bir görselliğe sahip film, esprili, incelikli bir mizahi bir yaklaşımın ürünü olarak algılansa da, giderek kahve ağzıyla futbol tartışırken habire söven, kaba saba memurlardan okey oynayıp kilo sorunlarını dert edinmiş, kapalı ev kadınlarıyla maço erkeklerden geçilmeyen, karanlık bir memleket tasviri yaparak (sövgü öğesini de abartarak ) biraz irtifa kaybediyor son tahlilde. Yine de diyeceğim, görmeye değer nitelikte, ilginç bir absürd güldürü “Albüm” özetle. Seksen Günde Dünya Turu Jules Verne’in aynı adlı romanından C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle