02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 23 Kasım 2016 6 haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN AKP’den geri adım AKP’nin geri adım atmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devreye girmesi, parti içi tepkiler ve özellikle anayasa görüşmeleri sürdürülen MHP’nin ‘hayır’ demesinin etkili olduğu öğrenildi AKP, kamuoyunda büyük tepki yaratan “çocuklara cinsel istismarda bulunanların mağdur larla evlenmeleri durumunda hapis ce zasından kurtarılması nı” öngören önergeyi ge ri çekti. Adalet Bakanı Be kir Bozdağ komisyona çe kilen düzenlemeyle ilgili “Artık bu konu kapanmış EMİNE KAPLAN tır. Eğer ileride siyasi partiler bu konuda geniş bir konsensus sağlarlarsa ye niden gündeme gelebilir” dedi. AKP’nin geri adım atmasında, özellik le Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ge ce yarısı yaptığı açıklama ile anayasa de ğişikliği görüşmelerinin sürdürüldüğü MHP’nin “önerge geri çekilsin” demesi nin etkili olduğu kaydedildi. Günlerdir siyasi partiler, kadın örgüt leri ve toplum kesimlerinin yoğun tep kisine karşın “Düzenleme tecavüzcüle ri kapsamıyor” diyerek “kız çocuklarına cinsel istismarda bulunanların mağdur larla evlenmeleri durumunda hapis ceza sından kurtarılmasını” içeren önergeyi savunan AKP, dün bu ısrarından vazgeç ti. AKP’ye yakın dernekler ve parti için den gelen eleştiriler üzerine Başbakan Binali Yıldırım, önceki gün kadın mil letvekilleri ile toplantı yapmış, toplantı ‘KHK ile getirebilirsiniz, endişe ediyoruz’ TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Adalet Bakanlığı’nın bütçe görüşmeleri sırasında konuşan CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, AKP döneminde suçlarda müthiş bir artış olduğunu belirterek, suçları üreten ortamın iyileştirilmesi konusunun ele alınması gerektiğini söyledi. OHAL ile ilgisi olmayan konular hakkında KHK çıkarılmaya başlandığını belirten Bekaroğlu, “Korkarım, bugün geri çektiğiniz erken evliliklerle ilgili düzenlemeyi KHK ile getirebilirsiniz, endişe ediyoruz. Çünkü bunu rektör seçimleriyle ilgili yaptınız” dedi. Mehmet Bekaroğlu da muhalefetle görüşülerek gerekirse bazı düzeltmelerin yapılabileceği eğilimi ortaya çıkmıştı. Ancak Bakanlar Kurulu ve AKP Grup Başkanvekilleri toplantısının ardından yapılan açıklamalarda muhalefetin bir önerisinin varsa değerlendirileceği, yoksa yasa tasarısının oylanacağı açıklanmıştı. AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, “Önerilerini getirsinler, aksi halde yarın bizim getirdiğimiz önergenin doğru olduğu kanaatindeyiz. Hâlâ da onda ısrarlıyız. Aksi halde yarın son oylamasını yaptıktan sonra kanunlaşmasını sağlamış olacağız” demişti. CHP ve MHP grup başkanvekilleri ise, kendilerini arayan Elitaş’a “önergenin çekilmesi” yönünde öneride bulunmuştu. Gece yarısı açıklaması Bu açıklamaların ardından önceki gün Başbakan Yıldırım, grup başkanvekilleri ve parti kurmaylarıyla yeniden bir araya gelerek durum değerlendirmesi yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuy la ilgili olarak bilgilendirildi. Gece yarısı Erdoğan’dan “Söz konusu kanun tasarısının görüşmeleri esnasında başlayan tartışmanın, kamuoyunda çok farklı tepkilere, eleştirilere, önerilere neden olmasının, konunun yeniden ele alınmasını gerektirdiği açıktır. Hükümetin toplumun değişik kesimlerinden gelen eleştiri ve önerileri dikkate alarak, geniş bir mutabakat içerisinde bu sorunu çözmesinde büyük fayda görüyorum” açıklaması geldi. Başbakan Yıldırım, dün sabah yaptığı açıklamada, tasarının komisyona çekileceğini bildirdi. Düzenlemeyi savunan Bakan Bozdağ da, “Kanunun izin verdiği yaştan önce evlenenlerin mağduriyetlerini gidermek için yapılan düzenleme, Adalet Komisyonu’na çekilecek. Komisyonda evlilikte yaşa takılanların mağduriyetini gideren düzenleme, tasarı met ninden çıkarılacaktır. Tasarının kalan kısmı yasalaşacak. Yaş engeli nedeniyle evlenemedikleri için mağdur olan aileler, dertlerini daha iyi anlatarak siyasi ve toplumsal desteği artırmalıdır” açıklamasını yaptı. Bozdağ: Konu kapanmıştır AKP grubu, bu açıklamaların ardından tasarının komisyona nasıl çekileceği konusunda bir toplantı yaptı. Tasarının, tartışmalı cinsel istismarla ilgili önergeyle kabul edilen geçici maddesinin komisyona çekilmesi, komisyonda söz konusu maddenin tasarı metninden çıkarılması kararlaştırıldı. TBMM Genel Kurulu’nun dünkü birleşiminde, Bozdağ’ın geri çekme önergesi okunarak tartışmalı madde Adalet Komisyonu’na çekildi. Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuşan Bakan Bozdağ, ülke genelinde tartışma yaratan maddenin tasarıdan çıkarılacağını açıklayarak “Eğer ileride siyasi partiler bu konuda geniş bir konsensüs sağlarlarsa yeniden gündeme gelebilir ama onun dışında bu konu artık kapanmıştır” dedi. Bozdağ’ın tasarının tartışma yaratan fıkrasının çıkarılarak yasalaşacağını aktarmasının ardından, istismar önergesi ile ilgili bölümün, bugün Adalet Komisyonu’nda yapılacak görüşmelerinde tasarıdan çıkarılması bekleniyor. Kadınlardan siyah protesto İSTEAYNLBEMULL’EDRA AKP tarafından Meclis’e sunulan “cinsel istismar” yasası İstanbul’da çeşitli eylemlerle protesto edildi. Kadın Cinayetlerine Karşı Acil Önlem Grubu’nun çağrısıyla Beşiktaş’ta bir araya gelen kadınlar, tecavüze karşı siyah giyerek, Beşiktaş sokaklarında slogan eşliğinde yürüdü. Kadınlara yurttaşlar da alkışlarla destek verdi. “Cinsel istismarcıların AKlanmasını engelledik. Sırada yasa (103. md) var” pankartı açan kadınlar, tasarının yalnızca geri çekilmesini değil, tamamen iptalini istediklerini belirterek, basın açıklamalarını, 25 Kasım’da Taksim’de gerçekleştirilecek eyleme çağrı yaparak sonlandırdılar. Boğaziçi Üniversitesi kadın öğrencileri ve LGBT’liler önergeye tepki gösterdi. Yaptıkları basın açıklamasında, “Bizler, yaşamımıza ve özgürlüğümüze yönelik bu saldırıya teslim olmayacağımızı, bu zihniyete direneceğimizi ilan ediyoruz. Susmuyoruz, itaat etmiyoruz. AKP’ye teslim olmuyoruz” denildi. İstanbul Üniversitesi kadın ve LGBTİ öğren Can erok cileri de, tecavüz ve çocuk istismarını meşrulaştıran yasa tasarısını protesto etti. Merkez kampusta toplanan öğrenciler, “Cinsel istismarı meşrulaştırmanıza izin vermeyeceğiz” yazılı pankart açtı, “Yaşasın kadın dayanışması”, “Tecavüzün rızası olmaz” sloganlarını attı. Özel güvenlik elemanları, eylemi engellemek istedi ancak başarılı olamadı. Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Ataşehir Şubesi “cinsel istismar” yasasını protesto etti. “Teslim olmayacağız, laiklik kazana cak” yazılı dövizleri taşıyan Tüketiciyi Koruma Derneği üyeleri, “Tecavüzü meşrulaştıramazsınız. Aklayamazsınız” pankartını açtı. Yapılan açıklamada, “Bu yasa tasarısını hazırlayanlar ve destekleyenler, kaç çocuğun ailesinin baskısı ile aklanmak adına kendisine tecavüz eden fail ile evlenmek zorunda kalacağını düşünmüş ve duygudaşlık yapabilmişler midir?” denildi. Ünlü sanatçı Tarkan da önergeye tepki göstererek “Vicdanımın çığlıklarını susturamıyorum” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Saraylı üniversiteler Üniversitelerde KHK kararıyla rektörlük seçimleri kaldırıldı ya, şimdi YÖK fellik fellik ilanla rektör arıyor 19 üniversite için… Aslına bakılırsa eskiden de ortada seçim meçim yoktu. 12 Eylül’ün otoriter iradesince getirilen uygulamayla üniversite bünyesinde nabız yoklaması nev’inden bir oylama yapılmaktaydı. Orada şekillenen sıralama, YÖK tarafından “görülen lüzum” doğrultusunda yeniden tanzim ediliyor ve cumhurbaşkanının “tensip”lerine sunulan üç isimden biri (birincisi değil) rektör atanıyordu. Dolayısıyla esasen dostlar alışverişte görsün tarzı bir sözde seçimdi mevzubahis olan. Devlet çoğu zaman yine bildiğini okuyordu. Bu bakımdan önceki uygulama ile şimdiki KHK arasında sadece derece farkı olduğu söylenebilir. Önceki de insafsızdı, bu daha da insafsız. Önceki de üniversitenin kurumsal özerkliğini hiçe sayıyordu, bu daha da hiçe saymakta. Önceki de öğretim üyesinin mesleki kimlik ve saygınlığını sıfırlamaktaydı, bu sıfırın altına indirmekte. Fakat olup bitenin en saçma ve komik yanı, alınan karara gerekçe olarak gösterilen “sorun”… Deniyor ki üniversitelerde rektör tercihini belirleme yolunda yapılan seçimler, öğretim üyeleri arasında kliklere, gruplaşmalara, saflaşmalara neden oluyor ve huzurlu bir akademik ortam bırakmıyormuş. Dolayısıyla da bunun üstesinden gelmek bir “devlet borcu” telakki edildi! O yüzden de “Devlet Baba”, kendi kendilerine yönetici belirleme olgunluğunda olmayan hocaların birbirine düşmesini önleme sorumluluğuyla hareket ederek karara vardı: Rektörleri cumhurbaşkanı belirleyecek!.. Bu, “paternalizm”dir ve bunun olduğu yerde de üniversitenin olmaması, olmasından çok daha iyidir. Dolayısıyla Boğaziçi’nde 403 öğretim üyesinin 348’inin tercihine mazhar olup yüzde 86 oyla rekor kıran, yani hemen hiçbir klikleşmeye mahal bırakmayacak bir kabul gören Prof. Gülay Barbarosoğlu, dinbaz siyasal iradenin reddiyesiyle karşı karşıya kalınca en doğrusunu yapmış 40 yıllık akademik hayatını noktalama kararı almıştır. Böyle üniversite de olmaz, üniversiteli de olunamaz çünkü. Mesele, sizin üniversiteyi toplum içinde ve devlet karşısında nerede gördüğünüzle, nasıl algıladığınızla, nereye koyduğunuzla ilgilidir. Pratikte ne kadar geçerli ayrı konu, ama idealde üniversite “5’inci kuvvet”tir. Yasama karşısında eşit ağırlıkta bir kurumdur. Yürütme karşısında eşit ağırlıkta bir kurumdur. Yargı karşısında eşit ağırlıkta bir kurumdur. Medya karşısında eşit ağırlıkta bir kurumdur. Bu idealde böyledir ve pratikte de böyle olabilmesi için çaba harcamak kendisine öğretim üyesi diyen herkesin boynuna borçtur. O yüzden akademikidari özerklik her daim mücadelesi verilen bir meseleydi. O yüzden çoğu kraldan çok kralcı olsa da hâlâ “Kral çıplak” da diyebilen, kendisini bir toplumsal “kuvvet”in parçası sayan hocalar üniversitelerde vardı. O yüzden şu en ağır baskı ve korku ortamında dahi barış için imza atan akademisyenler çıktı. Dolayısıyla esas “gerekçe” bellidir. Bir mum ışığı gibi titrek ve zayıf bile olsa “üniversite” adına mevcut son umut kırıntılarını da yok etmek. Rektörlük seçimi klikleşmeye yol açıyor falan, bunlar hikâye… Kuvvetler ayrılığından “kuvvetler birliği”ne doğru başkanlık sistemi üzerinden doludizgin tutulan yolda arazi temizliğinin bir parçasıdır bu yeni “saray rektörlüğü” uygulaması. “5’inci kuvvet”in olup olmadığı bir yana, esamisi dahi okunmasın diye… CHP Kadın Kolları üyeleri öneriyi protesto etti ‘Vicdana aykırı’ CHP Kadın Kolları üyesi bir grup kadın, AKP’nin “erken yaşta evlenenlerin mağduriyetlerinin giderilmesine dair düzenlemesini” TBMM yakınında toplanarak protesto etti. Türkiye’nin çeşitli illerinden otobüslerle gelen CHP Kadın Kolları üyeleri, Maliye Bakanlığı önünde toplanarak, erken yaşta evlenenlerin mağduriyetlerinin giderilmesine dair düzenlemeyi protesto etmek istedi. Bazı CHP’li vekiller de eyleme destek verdi. CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, bu önerge ile tecavüz suçlarının aklanacağını, faillerin korunacağını, geçmiş istismar suçlarının affedileceğini ve çocuk yaşta evliliklerin normalleşeceğini iddia etti. Köse yasaların ahlaka ve toplum vicdanına aykırı olamayacağını ifade etti. Basın açıklaması yapıldığı sırada Başbakan Binali Yıldırım’ın “önerinin geri çekildiğine dair” açıklamasını kadınlar alkışlayarak karşıladı. Grup, daha sonra TBMM Dikmen Kapısı’na doğru yürüyüşe geçti. Gruptan bir kısmı CHP grup toplantısını izlemek için TBMM’ye giriş yaparken, diğer kadınlar dağıldı. l ANKARA / Cumhuriyet gKeülrinslüiğyieylçeoçcıkutkı TBMM Genel Kurulu’nda çocuk istismarı hakkında gündemiyle dışı söz alan CHP’li Gamze İlgezdi, kürsüye çocuk gelinliği ve damatlıkla çıktı. Bunun üzerine TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın tepki gösterdi. İlgezdi ise “Resim farz edin” diye karşılık verdi. Aydın da “Buraya koydunuz ve herkes gördü zaten” dedi. İlgezdi, “Bir yılda adliyeye taşınan cinsel istismar vaka sayısı 17 bin iken, her ay en az 650 çocuk cinsel istismara uğruyorken, geçtiğimiz yıl 32 binden fazla çocuk gelin evliliği gerçekleşmişken yaklaşık bir haftadır biz bu önergeyi tartışıyoruz. Bizim için bu önerge yok hükmündedir” diye konuştu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle