02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 23 Kasım 2016 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 15 bin ihraç dahaHÜKÜMET İKİ OHAL KARARNAMESİ DAHA YAYIMLADI Hükümet OHAL kapsamında 31 Ekim tarihinde Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Cumhurbaşkanı Tay ÖNCE KOLUNU ALDILAR ŞİMDE DE İŞİNİ yip Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’nda onaylanan iki kanun Aile ve Sosyal Politikalar Ankara İl Müdürlüğü’nde sosyo turma açılmadı. İhraç edilmedeki birinci sebep benim dev log olarak çalışan Veli Saçılık da son KHK ile kamu görevden leti AİHM’de işkence yaptığına dair mahkum ettirmem. 150 hükmünde kararname da alındı. Saçılık, Hayata Dönüş operasyonları sırasında 5 Tem bin lira tazminat almıştım, devlet faiziyle birlikte 750 bin lira ha yayımladı. TSK’den 2 bin muz 2000’de Burdur Cezaevi’nde duvarı delen dozerin kep olarak geri istemişti. İkincisi Sağlık ve Sosyal Hizmet Emek SİNAN TARTANOĞLU 391, Emniyet’ten 7 bin 586 olmak üzere kamudan toplamda 15 bin 726 personel ihraç edildi. Aralarında daha önce faaliyetleri durdurulanların da olduğu 375 dernek Veli Saçılık çesiyle kolunu kaybetmişti. İhraç kararını Twitter’dan duyuran Saçılık, “Kolumu koparıp köpeklere attınnız yılmadım. Dişimle tırnağımla kazandığım işimi alınca mı yılacağım? Direniş daima” diye tepki gösterdi. Saçılık, gazetemize ise şu açıklamayı yaptı: “Hiçbir gerekçe gösterilmeden görevimden alındım. 10 yıldır memurum ve hakkımda sözlü veya yazılı soruş çileri Sendikası (SES) üyesi ve solcu; üçüncüsü ise Alevi olmam. Şuna inanıyorum ihraç edilenler olarak geri döneceğiz. Bankadaki 5 bin liraya bile el konulmuş, bloke edilmiş. Bizi açlık ile terbiye etmeye çalışıyorlar, çok açlık grevi yaptım, çok zulüm gördüm, bunlara boyun eğmeyeceğim, mücadele edeceğim.” l İSTANBUL / Cumhuriyet kapatıldı. Bu kapsamda Barış Derneği, Çağdaş Hukukçular Derneği, Gündem Çocuk Derneği’nin kapısına geçici süreyle değil kalıcı mühür vuruldu. 9 yerel basın yayın kuruluşu kapatıldı. OHAL döneminin 11 ve 12. KHK’lerinde yapılan düzenlemeler şöyle: TSK’den 2 bin 391 ihraç: Kara Kuvvetle Üniversiteden ve belediyelerden ihraç: 242’si akademik, 942’si idari olmak üzere 1184 üniversite personeli de ihraç edildi. 2 bin 349 il, ilçe belediyesi ile il özel idaresi personeli de ihraç edildi. 157 memura iade: İhraç edilen 157 kamu personeli görevlerine iade edildi. Gö leri Sendikası’na (BES) üye ve yöneticileri de var. BES Genel Başkanı Fikret Aslan ile sendikanın Ankara 1 No’lu Şube Başkanı İsmet Meydan ve Ankara 2 No’lu Şube Başkanı Mevlüt Çakmak görevlerinden alındı. Gazeteler kapatıldı Tüp bebek merkezinde geri adım: Daha önce kapatılan İstanbul Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi, 9 vakıf, 175 dernek yeniden açıldı. Kapatılan merkezin yönetimi, “Gerekli izinler alınmadan embriyolar devlet eliyle başka hastanelere nakledildi. 40 bin hastanın dosyasına el konuldu” ri Komutanlığı’ndan 1259, Deniz Kuvvet revlerine iade edilen kamu personelinden 9 basın yayın kurumuna mühür: açıklamasını yapmıştı. leri Komutanlığı’ndan 391 ve Hava Kuv 16’sı Marmara, Hacettepe ve Adıyaman Adana’da Ekspres gazetesi, Çorum’da Sınav yasağı: Terör örgütü üyeliği ve ör vetleri Komutanlığı’ndan 338 personel ih üniversitelerinin akademik personeli oldu. Türkiye Manşet gazetesi, Hatay’da Dağ güt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar raç edildi. Jandarma Genel Komutanlığı’na Sendika yöneticilerine de ihraç: yeli gazetesi, Kütahya’da Akis gazetesi, nedeniyle tutuklanan ve haklarında hü bağlı 403 kişi de ihraç edildi. KESK’e bağlı sendikaların üyelerinin de Ordu’da İpekyolu gazetesi, İzmir’de Son küm verilen kişiler; merkezi sınavlar, okul 7 bin 586 polise ihraç: Aralarında üst bulunduğu binlerce kişi kamu görevinden Dakika gazetesi, Ankara’da Yedigün ga sınavları ve kamu kurumlarına giriş sınav düzey emniyet amirlerinin de olduğu 7 bin ihraç edildi. Maliye Bakanlığı bünyesin zetesi, Samsun’da Haberexen Dergisi ve larına giremeyecek. ‘Bunun adı zalimlik’586polisihraçedildi. de ihraç edilenler arasında Büro Emekçi Batman FM kapatıldı. Belediyelere fesih yetkisi: Belediye başkanı veya başkanvekili olarak görevlendirilen kayyım yönetimlerine; daha önce girilen ihaleler kapsamında yüklenicilerin terör örgütleri ile iltisakının belirlenmesi durumunda fesih yetkisi tanındı. Koruculara yaş sınırı: 49 yaşını doldu ran korucuların görevleri ile ilişikleri ke Akdeniz Üniversitesi’nden Barış Bildirisi’ni imzalayan 8 akademisyen ihraç edildi sildi. 15 yıldır koruculuk yapan ve 44 50 yaş arasında bulunan korucuların da gö revleri ile ilişiklerinin kesilmesine karar SİBEL BAHÇETEPE verildi. Ayrıca ilişiği kesilen korucuların çocuklarından 30 yaşını doldurmayanların Son KHK ile Akdeniz Üniversitesi’nde, “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı barış bildirisine imza atan 8 akademisyen ihraç edildi. İhraç edilen, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyeleri Taha Karaman, Prof. Dr. Erdal Girgil, Prof. Dr. Nursel Şahin, Doç. Dr. Mustafa Cumhur İzgi, Yrd. Doç. Dr. Hafize Öztürk Türkmen, Turizm Fakültesi’nden Yrd. Doç. Bülent Şık, Edebiyat Fakültesi’nden Yrd. Doç. güvenlik korucusu olarak görevlendirilmelerinin önü açıldı. Günübirlik evler yasa kapsamında: Günübirlik kiralanan evler de Kimlik Bildirme Yasası’nın kapsamı altına alındı. Günübirlik kiralanan evlerde tüm kayıtların bilgisayarda günü gününe tutulması, polise anlık olarak bildirilmesi yasa kapsamına alındı. Aksi takdirde işletmelere 5 bin ila 10 bin TL para cezası verilecek. Kardeş belediye: Kayyım atanan belediyelere, başka bir belediyeden yardım is Dr. Suzan Yazıcı ile İktisadi ve İdari Bi teme olanağı getirildi. limler Fakültesi’nden Doç. Dr. Süleyman Darbe şehitlerinin çocuklarına askerlik Ulutürk barış bildirisi nedeniyle soruş muafiyeti: 15 Temmuz darbe girişimi sıra turuluyordu. sında şehit olanların çocukları ve kardeş Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi leri istekli olmadıkça silah altına alınma Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üye yacak. Askerdekiler ise istemeleri halinde si Prof. Taha Karaman, KHK’lerle muha terhis edilecek. lifleri temizleme operasyonlarının yapıl Başarısız bordo bereliye ihraç: Özel dığını söyledi. Türkiye’nin itibarının zedelendiğini vurgulayarak, “Bu durum tersine dönecek ama belki zaman alacak. Hukuki olarak girişimde bulunacağız, hatta AİHM’ye kadar gidebiliriz” dedi. İhraç edilen 8 akademisyen olarak mücadeleyi sürdüreceklerini söyleyerek, “Biz her halükârda görevimize geri döneceğiz. Öğrencilerimize ders vermeyi sürdüreceğiz. Büyük ihtimalle bağımsız bir akademi bile kurabiliriz. İnsanların özgürce katılabileceği bir akademi” diye konuştu. Akdeniz Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Bülent Şık ise şunları söyledi: “Barış istiyor olmamız, suç olarak görüldü. Nisan ayında işten çıkarılmamız yönünde hakkımızda üniversite tarafından soruşturma başlatıldı, dosya YÖK’e gönderildi. Siyasi iktidar hiçbir şekilde muhalif ses istemiyor. İhraç edilen akademisyenler, kamu yararına çalışan, halk sağlığını önemseyen, hırsızlık yapmayan, iyi öğrenci yetiştirme derdinde olan barış isteyen ve toplumun geleceğini düşünen insanlar. Ülkenin genel gidişatı sürdürülebilir değil. Bunun adı hukuksuzluk falan da değil. Bunun adı zalimlik. Çatışma ve savaş toplumun yıkımı olacaktır. Bunu gören ve dile getiren insanları, hükümet teker teker işten uzaklaştırıyor. Hukuki olarak da gereken adımı atacağız.” 14 günde 12 kezGÖREVDEN ALINAN AKADEMİSYEN NURİYE GÜLMEN gözaltına alındı DİLEK ŞEN OHAL kapsamında çıkarılan KHK ile Selçuk Üniversitesi’ndeki görevinden açığa alınan akademisyen Nuriye Gülmen, “Açığa alındım, işimi istiyorum” yazılı pankartla 2 haftadır Ankara’da her gün eylem yaparak sesini duyurmaya çalışıyor. 12 kez gözaltına alınınan Gülmen, ısrarla eylemini sürüdürüyor. Gülmen, iki haftalık süreçte bazen kendisini görüntüleyen bir yurttaşla bazen de onu desteklemek için gelen eylemcilerle gözaltına alındı, ama her gün anıtın önünde olmayı sürdürdü. Gülmen, OHAL’in kaldırılmasını ve KHK’ler ile açığa alınan devrimci, demokrat, muhalif kamu emekçilerinin görevine iade edilmesini istiyor. Gazetemize konuşan Gülmen. “Bu direnişin en temel özelliklerinden biri, iktidarın OHAL ile dayattığı teslimiyeti reddetmek. OHAL onların OHAL’i, onların bahanesi; bizim adaletsizlik karşısında susmak için bahanemiz olamaz. Bu saldırılar karşısında biz ne yapacağız, belirleyici olan bu olacak. Onların baskıdan, saldırıdan başka seçenekleri yok. Bizim de bu baskıya karşı durmaktan başka seçeneğimiz yok aslında. Karşı durmazsak, biz buradayız demezsek, direnmezsek daha çok hakkımızı gasp edecekler, daha yaşanılmaz bir ülke olacak burası” diye konuştu. Her gün gözaltına alınan Gülmen, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Emniyet’e götürüldükten sonra farklı işlemler yapılıyor. Bazen yakalama işlemi yapılıp Kabahatler Kanunu’ndan çevreyi rahatsız ettiğim gerekçesiyle para cezası kesiliyor. Önce 105 lira kesiyorlardı, artık 290 lira. Bazen ifadem isteniyor. İfadeden sonra salıveriliyorum.” Gülmen’e, bugün Mardin’in Mazıdağı ilçesinde görevini sürdürürken eşiyle birlikte açığa alınan öğretmen Semih Özakça da katılacak. Özakça, sosyal medyadan yayımladığı dayanışma çağrısında, “ Direnmeyi seçtim çünkü alın terimle kazandığım ekmeğimi elimden aldılar. İşimi, okulumu, öğrencilerimi geri istiyorum” ifadelerini kullandı. Kuvvetlere dışarıdan alınan personel iki yıl denenecek. Deneme süresinde sağlık nedenleri dışında başarı gösteremeyenlerin ordu ile ilişiği kesilecek. Hükümet ihtiyat pilotu atayacak: Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan kendi istekleri ile ayrılmış olan pilotlar, ihtiyat pilot olarak görevlendirilebilecek. Emekli subay ve astsubaylar: Emekli subay ve astsubaylar 2020 yılının sonuna kadar personel ve askeri öğrenci temin faaliyetinde görevlendirilebilecek. Askeri fabrika ve tersaneler piyasaya açılıyor: Askeri fabrikalar ve tersaneler asli görevlerini aksatmamak kaydıyla kamuyla, KİT’lerle ve yabancılar dahil gerçek ve tüzel kişilerle işbirliği yapabilecek. Rütbeleri sökülecek: Daha önce ihraç edilen Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi daire başkanı ve üyeleri ile askeri hâkimlerin rütbeleri, mahkumiyet kararı aranmaksızın sökülecek. Sözleşmeli telekulak: Emniyet Genel Müdürlüğü, adli bilişim incelemeleri ve siber suç analizlerinde 2020 yılına kadar 500 sözleşmeli personel alabilecek. Borçlar silinecek: Bazı kamu kurum ve kuruluşlarının işsizlik sigortası prim borçları, kendilerine ait taşınmazların satışı ile kapatılacak. Vakıflar yönetecek: Kayyım atanmasına karar verilen vakıf üniversiteleri, mahkeme tarafından kayyım görevlendirilmesi yapılıncaya kadar, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yönetilecek. Bölgeye “cazibe” merkezi: Kalkınma AKP’de ‘iç temizlik’Son KHK’lerle partili belediyelerden çok sayıda personelin görevine son verildi Bankası az gelişmiş bölgelerde; istihdam, üretim ve ihracatı canlandırmak amacıyla Cazibe Merkezleri Programı yürütecek. MİT raporları ihalelerde: Terör örgütlerine iltisakı yahut bunlarla irtisatı olduğu MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından bildirilen gerçek ve tüzelkişiler kamu ihalelerine giremeyecek. İhale yasakları için MİT ve Emniyet raporu yeterli olacak. OZAN ÇEPNİ ğı ile bilinen MemurSen’e bağlı BemBir 5 belediye başkan yardımcısının da ih Belediyelerin kurslarında geri adım: Çok sayıda DBP’li belediyeye kayyım atayan hükümet, AKP’li bele Sen üyesi olduğu öğrenildi. Damadı Ömer Faruk Kavurma cı darbe sonrası tutuklanan Kadir raç edildiği belirtildi. Görevden uzaklaştırılan Nusaybin’de 1 ay önce yaşamını yitiren belediye işçisi Mehmet Kargı ile OHAL KHK’si ile belediyelerin örgün eğitim programlarına destek mahiyetinde ücetsiz kurs açmaları yasaklanmıştı. diyelerde ihraç kararları ile yetini Topbaş’ın yönettiği İstanbul Büyükşehir 1 yıldır kanser tedavisi gören ve emek Yeni KHK ile belediyelere kurs açma iz yor. AKP, kendi yönettiği belediyelerdeki Belediyesi’nden 230 kişi ihraç edildi. İs li olan bazı kişilerin de listede yer aldı ni yeniden verildi. yüzlerce personel hakkında ihraç kararı tanbulda AKP’li 19 belediyeden 150 kişi ğı öğrenildi. Grev ertelemede geniş yetki: Daha verdi. OHAL kapsamında 667 sayılı KHK ile dün 300’e yakın belediyeden ve il özel idaresinden 2 bin 349 personel ihraç edilirken, ihraç kararlarının verildiği belediyelerin yüzde 80’inin AKP’nin yönettiği belediyeler oluşturdu. KESK’e bağlı Tüm nin ismi daha ihraç listesinde yer aldı. 17 Kasım’da kayyım atanan Van, Mar din, Tunceli ve Siirt belediyelerinden de dün yayımlanan KHK ile yüzlerce personel ihraç edildi. Mardin’deki 12 belediyeden 421, Siirt’ten 57, Van’dan 6, Tunceli Önce ihraç sonra kayyım İhraç kararının yer aldığı KHK’nin kabul tarihinin 31 Ekim olması da dikkat çekti. Van, Mardin, Tunceli ve Siirt gibi belediyelere, KHK’nin imza tarihinden önce Bakanlar Kurulu, grev ve lokavtı 60 gün süreyle erteleme kararına genel sağlığı ve milli güvenliği bozduğu gerekçesiyle karar verebiliyordu. Yeni KHK ile erteleme için “büyükşehir belediyelerinin şehir içi toplu taşıma hizmetleri Bel Sen’in 500’e yakın üyesi ihraç edilen personel arasında bulunurken, ihraç edilenlerin çoğunluğunun AKP’ye yakınlı 6 kişi ihraç edildi. Diyarbakır’daki çeşitli belediyelerden 186 çalışan ihraç edildi. Merkez Kayapınar ilçesinde kadrolu yaklaşık 17 gün sonra kayyım atanması, kayyım kararının da önceden alındığı işareti olarak yorumlandı. l ANKARA ni, bankacılık hizmetlerinde ekonomik veya finansal istikrarı bozmayı” gerekçe olarak kullanabilecek. l ANKARA haber 11 Helal tecavüz* İktidar tecavüz mağduru küçükleri tecavüzcüsüyle evlendirecek yasa tasarısını sunduğunda gerçekten öfkelendik mi? Gerçekten bütün ülke ayağa kalktık mı? Tasarı yasallaşsa gerçekten o Meclis’i o iktidarın kafasına yıkar mıydık? Ne yapmak istediklerinin tam olarak farkında mıyız? Onları durduracak gücümüz olduğunu düşünüyor muyuz? Yoksa sadece fiiller ve kelimeler çok asitli diye mi bu meselede hop oturup hop kalktık? Niyet çok net diye mi edecek iki laf bulduk? Acaba sadece konu tecavüz olunca mı anlıyoruz tehlikeyi? HHH Ahlak adı altında en korkunç ahlaksızlıkları pazarlayan bir ideolojinin gaddar hükümdarlığındayız. Törelerin dokunulmazlığını meşrulaştırarak güç kazanmaya çalışan kurnaz bir irade Meclis’i ele geçirmiş, koca ülkeyi geriye, çok geriye, atalarının sübyancılığı doğal ve yasal saydığı o günlere geri götürmeye yeltenmekte. Soyu ezelden beri geleneklerle ve göreneklerle ve törelerle ve hatta yasal hükümlerle tacize uğrayan bu ülke, küçüklerini kendi barbarlığından ne yaparsa yapsın koruyamıyor. Bugün tecavüzcüsüyle evlendirilmek istenen küçük kız çocuklarını tartışıyoruz... Dün türban meselesini tartışıyorduk. En masum görünen meseleden en tehlikeli meseleye ulaşan o korkunç yola nasıl girdiğimizi ve nasıl hızla ilerlediğimizi; Hangi tuzaklara düşerek bu çirkin noktaya vardığımızı artık ulusça anlamışızdır herhalde. Kadınları günah duygusuyla örtünmesi gereken bir cins olarak kodlayan ve bu kod üzerinden siyaset yürüten bir akla hep birlikte geçit verdik. Kapanmakla özgürlüğü aynı cümle içinde rahatça kullananlar, bu ülkedeki kadınları ve kız çocuklarını bekleyen büyük tehlikeleri inatla görmezden geldiler. Kıyafet özgürlüğünden bahseden ama iktidara dini referanslarla gelen bir ideolojinin demokrat ve özgürlükçü olduğuna kananlar, şimdi kız çocuklarının küçük yaşta evliliğinin, hem de tecavüzcüsüyle evliliğinin yolunu açanlara ateş püskürtüyorlar. Bir mal gibi alınıp satılması normal sayılan, yatak odasıyla mutfak arasındaki varlığı anca anneliğiyle kutsallaşan, ahlak ahmaklığına tosladığında, tam da o kutsallığından bıçaklanan kadınların, kanamaya başlar başlamaz lanetlendiği... Cinsel bir oyuncak gibi görüldüğü... Üzerlerine günah örtüleri örtüldüğü... Kaderleri resmi ya da gayriresmi ama illa ki aklıevvel iktidarların eline bırakıldığı bu ülkede... İktidar, küçük çocuklarının neden erkenden evlenmemesi gerektiğini bir türlü anlamayan kalabalıkların desteğine güveniyor. Daha konuşmayı, yürümeyi yeni öğrenmiş kız çocuklarının kafasını başörtüleriyle kapatanların sırtını sıvazlıyor. Aileleri, çocuklarını duvarları korku ve tehditlerle örülmüş ahlaki bir hapishanenin içinde büyütmeye kışkırtıyor. Çocukların zihinsel ve bedensel özgürlüklerini günah kavramıyla mühürleyen bir eğitim sistemini ülkeye iyice yerleştiriyor. Gelecekte de kendilerine biat edecek toplumsal bir edilgenliğin inşasının peşindeler. O yüzden devlet okullarında ve hatta üniversitelerde, başı sıkıştığında ilahi adalete sığınacak, beşeri adaletin peşine asla düşmeyecek; korkuyla eğitilmiş, günahla törpülenmiş, varlığı tümden istismar edilmiş çocuklar ve gençler yetiştirmeyi hedefliyorlar. Bütün iktidarlar tehlikelidir; Ama dini referanslarla hükümdarlık kuranlar en tehlikelileridir. Çünkü tehlikenin farkına iş işten geçtikten sonra varan halklar çocuklarını “helal tecavüz” pazarlayanlara fena kaptırırlar. *Başlık Yazar İsmail Güzelsoy’un Facebook sayfasındaki bir yorumundan alınmıştır. Oda başkanı Uluşahin’e sosyal medya gözaltısı Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı ve Bursa Akademik Odalar Dönem Sözcüsü Ali Uluşahin, sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek, “darbe girişimini övdüğü ve Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği” iddiasıyla dün sabah “FETÖ soruşturması” kapsamında gözaltına alındı. Uluşahin’in Nilüfer ilçesindeki evinde ve Kimya Mühendisleri Odası’nda arama yapıldı. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Uluşahin’in evine sabah 05.30’da giden polislerin evinde arama yaptığını, eşinin ve kendisinin telefonlarına el konduğunu belirterek, “Ali, ‘Benim çocuklarımın adı İlke ve Deniz. Bizden FETÖ’cü çıkmaz, bizim yolumuz bellidir’ demiş. 7 polis evi tarumar etmiş” dedi. Bunun bir sindirme operasyonu olduğunu belirten Sarıbal, “Vali Bey’e yapılanın büyük bir hata olduğunu, kendisinin parti üyemiz, meslektaşımız, yoldaşımız olduğunu, bir an önce salıverilmesi taleplerini ilettik. Bu sindirme, korkutma, yıldırma operasyonudur. FETÖ yakıştırması kabul edilemez” dedi. Uluşahin, hakkında Gezi Direnişi sırasında soruşturmalar ve davalar açılmış, yasadışı olarak dinlenmiş ve dinlemeyi yapan polisler hakkında dava açılmıştı. l Yurt Haberleri C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle