02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 16 Kasım 2016 10 EDİTÖR: SERKAN OZAN teslim olmayız VEDAT ARIK Sus, terbiyesiz Şulz Galiba bir eşik aşıldı. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın önceki gün “Milli Tarım Buluşması”ndaki konuşmasından söz ediyorum. “Milli Tarım ne demekse, gayri milli tarım nasıl olacaksa” gibi sorulardan koskoca ve keyifli bir Tırmık çıkarmak mümkün. Ama artık bunun önemi yok. Önemli olan orada yapılan konuşma. Cumhurbaşkanı (Evet, cumhurbaşkanı. Devletin en tepesi) Erdoğan, Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz’un (Başlıkta da gördüğünüz gibi “Şulz” ya da “Şultz) okunuyor) Türkiye’de idam cezası yeniden getirilirse AB’ye katılım müzakerelerinin durdurulabileceğine ilişkin sözlerine; ardından da evrensel demokrasi ölçütlerine ve basın özgürlüğüne ilişkin tutum devam ederse “Yaptırım uygulanabilir” demecine fena halde öfkelenmiş. Sanırım siz de dinlediniz. Dinlemeyenler için o can alıcı cümleyi aktaracağım: “Kimsin sen ya, kimsin? Orada bir parlamentonun başkanı, nesin sen? Şu terbiyesize bak ya,‘Yaptırım uygularız’ diyor. Ya senin her yerin yaptırım olsa ne yazar.” HHH Bu bir eşik aşılmasıdır. Şimdi artık bizim Arabacılar Kahvesi’nin hiç eksik olmayan siyaset sohbetlerinde atış serbesttir. “Sus lan terbiyesiz Şulz...” “Bize hareket yapma lan!..” “Ulan Şulz sana bir kafa atarım, duvara yapışırsın, kazımakla çıkaramazlar dümbük...” “Kimsin lan sen şerefsiz! Kapa çeneni, yoksa oyarım seni...” “Susturun lan şu Alaman gâvurunu...” Falan filan... HHH Martin Schulz, Federal Almanya’da sayıları epey azalmış “sahici sosyal demokrat”lardan bir siyasetçi. Büyük olasılıkla önümüzdeki parlamento seçimlerinde Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) başbakan adayı olarak Hıristiyan Demokrat Angela Merkel’in karşısına çıkacak. Epey yıpranan Merkel seçimi kaybeder ve Almanya yine ve yeni bir Sosyal Demokrat Parti iktidarı görürse pek şaşırılmayacak. O iktidarın başbakanı da belki de Martin Schulz olacak. Hani şu “terbiyesiz” Martin Schulz. HHH Besbelli ki AKP iktidarı, Tayyip Erdoğan kaptanlığında Türkiye’nin eksenini tümüyle (biraz değil tümüyle) değiştiriyor. Türkiye yüzünü AB’den “Körfez”e çeviriyor. Hani Katar Emirliği’nin, Suudi Arabistan Krallığı’nın borusunun öttüğü Körfez’e... O yüzden Cumhurbaşkanı’nın Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz’a “Terbiyesiz bak ya! Nesin sen!” diye seslenmesini “Devlet adamının bir üslubu vardır. Diplomasinin yazılı olmayan kuralları vardır. Böyle konuşulur mu hiç” gibi biçimsel eleştirilere konu etmeyi bir yana bırakmak gerek. Türkiye sırtını Batı’ya yüzünü Körfez’e çeviriyor. Ikinci Mahmut döneminden bu yana imparatorluğun ve 1923’ten bu yana Cumhuriyet’in sürdürdüğü “eksen” değiştiriliyor. Hem de 180 derece... Üstünde uzun uzun düşünmemiz gereken ana soru bence bu!.. CHP’li üyeler Cumhuriyet gazetesiyle meclisteydi. CHP’den destek AKP’den tepki İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde ga zetemize yönelik operasyon ve gazetecilerin tutuklanmalarını protesto eden CHP’li meclis üyelerine karşı AKP’lilerin sözleri mecliste gerginliğe neden oldu. İBB Meclisi’nin kasım ayı gündeminde gazetemize yönelik operasyon ve tutuklamalar öne çıktı. Gazetemize yönelik operasyonla ilgili konuşan İBB Meclisi CHP Grup Sözcüsü Tonguç Çoban’ın konuşmasına AKP’li üyelerin sözlü sataşması gerginliği tırmandırdı. Tonguç Çoban, “Cumhuriyet gazetesine son dönemde yapılan operasyonu haksız, hukuksuz, bu ülkenin basın özgürlüğüne, demokrasisine, geleceğine yapılmış son derece yanlış bir operasyon olarak görüyoruz” diye konuştu. Çoban’ın konuşmasının ardından “Özgür Basın Susturulamaz” tişörtleri giyen CHP’li meclis üyeleri, ellerinde taşıdıkları gazetemizle birlikte “Özgür Basın Susturulamaz” sloganı attı. AKP’li üyeler ise, sıralara vurarak CHP’lilere tepki gösterdi. AKP’li meclis üyesi Salih Akverdi’nin “Cumhuriyet gazetesi cumhuriyetçi, milliyetçi, devrimci, solcu, itirafçı, liberal solcu en sonunda da FETÖ’cü oldu” sözleri gerilimi tırmandırdı. CHP’liler sık sık slogan atarak Akverdi’ye tepki gösterdi. l Haber Merkezi OHAL’de nöbetteyiz Gazetemizi susturma operasyonuna karşı direniş sürüyor. Ertel, Cumhuriyet gazetesinde doğduğunu dile getirerek, şunları söy Baba Zula grubu ve Fırat Akarsel, ledi: “Babam grafik sanatçısı Men önceki gece nöbetteki Cumhuriyet gü Ertel, dayılarım da İlhan Selçuk ve gönüllülerine müzik şöleni yaşattı. Turan Selçuk. Cumhuriyet benim ai Baba Zula, “İtaat Etme”, “Özgür Ruh” lem. Onların yaşamlarının sonuna ka parçalarını seslendirdi. Fırat Akarsel de kendi bestesi olan, “Ölmem Der ZEHRA ÖZDİLEK dar hiç bir ödün vermeden hayallerinin ve ilkelerinin peşinde koştuğu dinden”, “Adım Adım”, “Söyle”, “Yol” nu gördüm. Ben de hayatım boyun parçalarıyla dinleyicileri coşturdu. ca öyle yapmaya çalıştım.” Baba Zula vokali Murat Ertel, demokrasi ve Grubun perküsyoncusu Levent Akman da hukuk için insanların bir araya gelmesi gerek “Bir şekilde de şu anda kuşatılmış durum Bu dIkIştiğini vurgulayarak “Ohal’de birlikteyiz” dedi. da hissediyorsunuz. Biz de bu kuşatmayı bir şekilde yarmak için ve Cumhuriyet kalesinin onur verici” dedi. yanında olmak için buradayız. Gerekirse yine Gazetemize desteğe gelen emekli yö geleceğiz” dedi. Baba Zula grubunda elektro netici sekreteri Aysun Sırmabıyık (62) “Ye gitar çalan Periklis Tsoukalas ise “ Bugünler ni doğan bebeklerin, gençlerin geleceği için insanların kendini ifade etmesi ve barış dolu buradayım. Cumhuriyet gazetesinin sesi kı bir dünya istemesi için çok önemli günlerdir. sılırsa Türkiye’nin sesi kısılır” dedi. Emekli öğ Türkiye düşünce özgürlüğü adına dünya için retmen Hikmet İşler (66), basın özgürlüğü örnek oluşturmalıdır” diye konuştu. için burada olduğunu dile getirerek, “Babam Fırat Aksel, “Ben Muğla Gökova’dan geli Cumhuriyet okuruydu. Cumhuriyet’in bazı yorum. Huzur dolu bir hayat yaşamaya gittim sayılarını babam bize dokundurtmaz özenle ama burada insanlar mutlu olamayınca biz de saklardı. Turhan Selçuk’un karikatürleri hâlâ orada huzurlu olamıyoruz. İstediğimiz fazla duruyor evimizde. Bu sevgi torunlarıma da tutmazbir şey değil ifade özgürlüğü. Burada olmak aşılanmış durumda” diye konuştu. Gazetemize destek ziyaretleri soğuk ve yağışlı havaya karşın dün de sürdü Gazetemize yönelik operasyonda 10 yazar ve yöneticimizin tutuklanmasına yönelik tepkiler ve gazetemize ziyaretler dün de sürdü. CHP Büyükçekmece ve Tuzla İlçe örgütü, bahçede nöbet tuttu. Nöbete, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Beylikdüzü İlçe örgütü üyeleri ve CHP İBB Meclis Üyesi Coşkun Tanış da destek verdi. Gazetemizin Şişli’deki binasına gelen CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, Bursa Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş, ÖDP PM üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ve Dr. Nazmi Algan ile partililer gazetemiz İmtiyaz Sahibi Orhan Erinç ile görüşerek destek duygularını iletti. ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş: Cemaat ile AKP 14 yıl iktidar ortaklığı yaptı. AKP, cemaatten bu ortaklık hukukundan çok şey öğrenmiş. Cemaatin bu hukuksuz uygulamaları, bu kanıtsız suç yaratma olayları bugün AKP eliyle devam ediyor. Başkanlık rejimi önünde engel gördükleri kesimleri tasfiye etmek ve susturmak için OHAL rejimini bir sopa olarak kullanıyorlar. Kendileri dışında kimsenin konuşmayacağı, yazmayacağı bir Türkiye özlemi içindeler. Ama bu mümkün değil. Bu dikiş tutmaz. Bursa Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey: Yıllardır Cumhuriyet okuru olarak, Cumhuriyet ailesine geçmiş olsun diyorum. Ama bunu kısa sürece içerisinde tekrar hukuk nezdinde çözülmesini ve şu anda tutuklu bulunan yöneti ve yazarlarımızın bir an önce görevlerinin başlarına dönmesini istiyoruz. CHP Tuzla İlçe Başkanı Ali Çelik: Cumhuriyet’e yapılan bu haksız davranışın yarın Türkiye’deki bütün basına yansıyacağını düşünüyoruz. Cumhuriyet gibi Cumhuriyet’in önemli değerlerinden bir kurumuna mevcut hükümetin saldırılarını görüyoruz. Bunun devam edeceğini biliyoruz. Bunun bir nebzede olsa önünde set oluşturabilmek için bugün buradayız. CHP Büyükçekmece İlçe Başkanı Hüseyin Rahmi Gökbulak: Cumhuriyet gazetesine yapılan bu uygulamanın hukuk içerisinde olduğunu düşünmüyoruz. Türk basınına yapılmış darbe olarak görüyoruz. Türk basınının olmazsa olmazı olan basın özgürlüğü bizim için çok önemli. Desteğimizi sunmak için buradayız. CHP İBB İl Meclis Üyesi Coşkun Tanış: Cumhuriyet gazetesine yapılanların hukuki olduğunu düşünmüyorum, siyasi bir olaydır. Bu ülkenin demokrasisine, basın özgürlüğüne vurulan bir darbedir. Bu sıkıntılı günler geçicidir. ÇYDD Beylikdüzü Şube Başkanı Sebahattin Çılbır: 14 yıllık AKP iktidarında başlangıcından bu yana pek çok gazeteciye ve gazeteye baskı ve zulümler devam etmiştir. Son günlerde hiç akla hayala gelmeyen bir şekilde gazetemizde böyle bir uygulama yapılmıştır. l İSTANBUL / Cumhuriyet Mustafa Bozbey Alper Taş CHP TUZLA CHP BÜYÜKÇEKMECE ÇYDD BEYLİKDÜZÜ Hayri Kozanoğlu Misket Dikmen Kenan Çimen Atilla Sertel Murat Atilla Gökmen Küçüktaşdemir Hakan Dirik ‘Cumhuriyet çalışanları yüz akıyla çıkacak’ Gazetemizle dayanışmak için meslek örgütleri tarafından başlatılan “Haber Nöbeti’ni dün CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Misket Dikmen, İGC Genel Sekreteri Kenan Çimen, İGC Yönetim Kurulu Üyesi ve 9 Eylül Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Atilla, İGC Yönetim Kunulu Üyesi Gökmen Küçüktaşdemir ile gazetemiz İzmir muhabiri Hakan Dirik tuttu. Sertel ve İGC üyeleri, nöbet öncesi, gazetemiz imtiyaz sahibi Orhan Erinç ve yazarımız Hikmet Çetinkaya’ya destek ziyaretinde bulundu. İzmir Milletvekili Atilla Sertel, Cumhuriyet gazetesinin Türkiye’nin temeli olduğunu belirterek, “ Kim derse ki ‘Cumhuriyet FETÖ ile işbirliği yaptı’ onun akıl sağlığından şüphe ederim ve gerçekten akıl sağlığının değerlendirilmesini isterim. Kim derse ki ‘PKK ile işbirliği yaptı’, ulusalcı diye şikâyet edenlere aynı adam hem bir gazeteye ulusalcı dediği dönemi hatırlar, hem de PKK ile işbirliği yaptığı dönemi hatırlatırım derim” dedi. Sertel, Cumhuriyet’in en önemli direnme noktası olduğuna da değinerek, “Gerçekler bir gün gelecek yine hedefine ulaşacaktır. Bir dönem çekilen ıstırapların sonucunda na sıl arkadaşlarımız beraat ettiyse, içeride yatan Cumhuriyet çalışanları da yüz akıyla çıkacaktır. Asıl yüzleri kararacak olanlar bu kararı verenler olacaktır. Toplumun kahramanı olarak kucaklanacaklar. Bu kararları verenler de utanacaktır. Bunu tarih yazacak” diye konuştu. İGC Başkanı Misket Dikmen de, gazetemizde bulunduğu için mutluluk duyduğunu belirterek, “ Türk basını gerekçesi ne olursa olsun tarih içerisinde hiç bu kadar deneyimlenmediği bir süreç yaşıyor. Bu süreçte usta gazetecilerimiz hem fikirler. Bundan önceki hiç bir dönemde yaşanmamış bir zorluk içerisindeyiz. Bunu hak etmiyoruz” dedi. Dikmen toplumun buna kayıtsız kaldığı durumda varlığını yitireceğini dile getirerek, “Çünkü habere ulaşması için basın ve ifade özgürlüğüne ihtiyacı var toplumun. Biz gazetelerin özgürce görevlerini yerine getirmelerini istiyoruz. Cumhuriyet gazetesi tehlikenin farkında mısınız diye uyaran Cumhuriyetimizle adaş Türk basınının temel direklerinden biridir. Bu zorlu süreci aşacağına inanıyoruz. Dayanışmayla bunu aşacağız başka yolu yok” diye konuştu. l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle