22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 22 Ocak 2016 EDİTÖR: Münevver OSKAY TASARIM: ECE KURTULUŞ Diyanet tarafsız değil CharlIe Hebdo davasında mahkeme, şikâyetçilerin bilirkişi raporu alınmasını istedikleri Diyanet’in dava özelinde tarafsız olmadığını belirtti ransız dergisi Charlie Hebdo’nun 12 çizerinin öldürülmesinden sonra yayımlanan özel sayısının kapağına köşelerinde yer verdikleri için haklarında 6 yıla kadar hapisle dava açılan Cumhuriyet yazarları Hikmet Çetinkaya ve Ceyda Karan dün ifade verdi. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada 6 yıla kadar hapsi istenen Hikmet Çetinkaya, 50 yıllık gazeteci olduğunu hatırlattı ve şöyle dedi: “50 yıllık sürede demokrasiyi, özgürlükleri, düşünce ve ifade özgürlüğünü, din ve vicdan özgürlüğünü savundum. 28 Şubat sürecinde korkularından okullarının anahtarını Çevik Bir’e teslim edenlerin kim olduğunu ifade ettim. 250 davada yargılandım.” Hikmet Çetinkaya, karikatürleri neden yayımladığını ise haber 5 F Çetinkaya: Vicdanım şöyle anlattı: özgürlüğü“Vicdanım o nün alanına çizimi koymagirer. Hukuk ma neden olsistemi sedu. Fransa’daküler esaslaki teröre gözra dayalı bir yaşı döküyorülkede akdu karikatür. si düşünüleLanetliyormez” dedi. du. Terör çünÇetinkaya kü bir insanve Karan’ın Hikmet Çetinkaya Ceyda Karan lık suçu. Dini avukatı Büyok, imanı yok. İster sağcı, ister lent Utku da, öldürülen gazeteci solcu terör terördür.” Hrant Dink’in yargılandığı Türklüğe hakaret davasında mahkeKaran: İnsanlık menin suçtan zarar görmeyenlerin davaya katılma talebini kaCeyda Karan ise, Charlie Hebbul ettiğini anımsatarak, “Yardo’daki meslektaşlarının canlagıtay 9. Ceza Dairesi ve Yargırının alınmasını kınamanın intay Ceza Genel Kurulu yalnızsanlık görevi olduğunu aktardı. ca Türk olmanın doğrudan zarar Meslek onuru, ahlakı, dayanışgörme koşulunu yerine getirmeması ve inandığı değerlerin soye yeterli olmadığı gerekçesiyle nucu olarak karikatüre yer vermüdahillikleri reddetti. Müslüdiğini kaydeden Karan, “İçinde man niteliği taşımak davaya kasaldırı, hakaret, cinayet ve şidtılmayı gerektirmez” dedi. dete teşvik barındırmayan yazı veya çizimin yayımlanması ifade l İSTANBUL/Cumhuriyet Gü pler ldüren tale Aklınız varsa kafanıza sokun! K Parti iktidarı, ülkeyi yönetememenin öfkesini, “gücünün yettiğinden” çıkarmaya çalışıyor. Bildiri imzalayan akademisyenlere yönelik linç kampanyasının hızını kaybetmeden devam etmesinin nedeni bu. “Demokrasi” diye yola çıktılar, ceberut rejim kurdular, bu işte bir tuhaflık olduğunun hiç değilse bazısı farkında. “Kürt meselesini çözüyoruz” diye yola çıktılar, lanetli 90’lı yıllara geri döndük. “Bölgede oyun kuracağız” diye yola çıktılar, kurmak bir yana, oyun dışı kaldılar, heveslendikleri “tarihi rol” kursaklarında kaldı, rolleri “göçmenleri Avrupa’dan uzak tutma bekçiliği” ve “IŞİD jandarmalığı’na kadar düştü. Vize kaldırdık diye övündüğümüz Suriye sınırına şimdi kalın duvar örmekle meşgulüz. Tüm bunların faturasını çıkaracak “düşman” lazım, “diş geçirilemeyenler” karşısında bozum olmanın yükünü birilerine yıkmak lazım, olağan şüpheli ise, her zaman olduğu gibi malum; “ülkesine yabancılaşmış aydın”, “vatan haini akademisyen”. umhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, kızları Sümeyye Erdoğan ve Esra Albayrak ile damadı Berat Albayrak’ın avukatı Hatice Özay, Erdoğan’ın diğer avukatı adına duruşmaya katılma talebinde bulundu. l LAİK KELİMESİ Hasan Medineli adlı bir şikâyetçi de “Cumhuriyet” isminin yalnızca devlet kurumları tarafından kullanılabileceğini öne sürerek, “Bu ismin bu gazeteden alınmasını talep ediyorum. Laik kelimesi Türkçe değildir. Bu yüzden bununla ilgili kurulan tüm hükümler incelenmelidir” dedi. l İSLAMA DAVET Mehmet Mert isimli şikâyetçi ise, alenen tahrik edildiğini kaydederek, “Biz cahil toplumları İslama davet ederiz. Kendilerini İslama davet ediyoruz” dedi. l YAKMAK İSTEDİM Şikâyetçi Ali Mazhar Gür de “O gazeteyi görünce gazeteyi basmak, yakmak, yıkmak geldi içimden. Ancak yapmadık” dedi. C A si çok benzer şeyler söylüyor, hepsi, aydın, liberal, demokrat, muhalif, özgürlük düşmanı. Hepsi, ülkelerinin başına gelen tüm felaketlerin nedeninin, dış ve iç düşmanlar olduğunu, bunlar susturulursa mesele kalmayacağına inanıyor. Hepsi, ülkelerinin hedef olduğunu, tüm dünyanın karşılarında birleştiğini, tedbir alınmazsa tehlikenin büyüyeceğini söylüyor. Bizimkilerin yeni bir şey söylüyorum sandıkları şeyler, geçmişte ve günümüzdeki otoriter rejimlerin ders kitabı tarifinden başka bir şey değil. İktidara dayanıp... ‘Komşu’ gazeteciler dem Gül için Silivri Cezaevi önünde başlatılan Umut Nöbeti’ni dün 51. gününde Yunanistan Efimeridaton Sintakton Gazetesi Dış Haberler Editörü, Nikolaos Zirganos, İmerodromos.gr ve haber portalı muhabiri Makis Holevas devraldı. Yunan gazeteciler, gazetecilerin serbest bırakılması amacıyla TürkYunan gazeteciler arasında başlayan dayanışma ve yakınlaşmanın Türk ve Yunan halkları arasında da olmasını istediklerini dile getirdi. Yunan gazeteci Nikolaos Zirganos, medyanın özgür olması gerektiğine vurgu yaparak, Türk meslektaşlarına destek olmak için geldiklerini belirtti. Daha da otoriter... Yunan gazeteciler Dündar ve Gül için nöbet tuttu azetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve DÜNDAR VE S Ankara Temsilcimiz Er G GÜL’E SODEV ÖDÜLÜ 58 gündür tutuklular osyal Demokrasi Vakfı (SODEV) tarafından düzenlenen ‘2015 İnsan Hakları, Demokrasi, Barış ve Dayanışma Ödülü’ bugün törenle sahiplerini bulacak. İfade ve basın özgürlüğü adına gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, Ankara Temsilcimiz Erdem Gül ve uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi ödüle layık görülmüştü. Ödül töreni bugün Taksim Hill Otel’de 17.30’da ger çekleştirilecek. SODEV ödüllerle ilgili açıklamasında, “SODEV Ödül Seçici Kurulu ve Yönetim Kurulu, 2015 yılı SODEV Ödülü’nün, basın özgürlüğü ve halkın bilgilendirilmesi yolunda cesur ve örnek tutumlarından dolayı Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül ile barış ve hukuk devletini savunmadaki kararlı tutumunun bedelini hayatıyla ödeyen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’ye verilmesini kararlaştırmıştır” sözleriyle açıklamıştı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Diğer taraftan, ülkeyi ve uluslararası siyaseti iyi yönetememenin çaresi olarak “Türk tipi başkanlık sistemi” adı altında daha da otoriter bir rejim kurmak olarak tasarlanıyor, tüm gayretler bu yönde. Ülkemiz için çok acıklı, ama çok sıradan bir hikâye! Az gittik, uz gittik, vardığımız yer eskisinden beter oldu, ki eskisi de bayağı beterdi! Üstelik, bu bize özgü bir durum değil, modern tarihin tüm otoriter rejimleri ve onların destekçilerinin iddiaları, ithamları birbirine fazlasıyla benzer. Şimdilerde bir de tüm dünyada ve hatta yanı başımızda yeni bir otoriter rejim dalgası yükseliyor, bizimkiler kendini özgün zannediyor, ama bizim ki de zamane otoriter rejimlerinin sıradan örneklerinden biri. Açıp baksınlar, Macaristan’ın otoriter başkanı Oban da, Polonya’nın yeni seçilen başkanı Kaczynski de, Hindistan’ın Modi’si de, hep En fenası, böyle devirlerde, iktidara sırtını dayayıp ön almaya, göze girmeye çalışmak adına linç kampanyalarının önünde koşanlar. Bazıları, geçmişte “gözlerinde fazlaca büyüttükleri için karşılarında fazlaca ezildikleri” kişi ve çevreleri kıstırmış olmanın heyecanı içinde. Kimisi tedavüle yeni girmiş, böyle bir devir yaşanmasa adı, sanı anılmayacak çapsızlar. Eski rejim partilerini kapattığında, Hoca’larını mahkemelerde süründürdüğünde yüksek sesle meydan okumak ne kelime, çareyi olay mahallini terk etmekte, sesini kısmakta bulmuş, “vallahi artık değiştik”, “Yemyeşil şeriat, bembeyaz demokrasi”, “hatalarımızı anladık, biz ettik siz etmeyin” demeye getiren kişilik fukaraları. Başkalarını bilmem ama benim hafızam “nisyan ile malul” değil, sizden korkan sizden beter olsun. Ben eski iktidar devrinde, korkup tırsmadım, o zamanlar sizin ne halde olduğunuzu da gayet iyi hatırlıyorum. İktidar ve meyveleri adına yaptığınız ettiğiniz ortada, bari haysiyetli insanlara bulaşmayın. Haddinizi bilin. Babaannemin devrinde denildiği gibi, “aklınız varsa kafanıza sokun”! Not. İlk tanıştığımda “Ben zenginleri sevmem” demiştim, gülümsemişti. Mizah duygusu, nezaketi, içtenliği ile unutamayacağım biri oldu. Mustafa Koç’a Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum. Zirganos, gazetecilerin tutuklu olduğu bir yerde özgürlüğün olamayacağını, özgür basının dünyanın her yerinde önemli olduğunu, basının eleştiri hakkının engellenmemesi gerektiğini belirterek, “Türk gazetecilere soruşturma açıldığını öğrenince meslektaşımla buraya geldim. Amacımız, hapiste olan Türk gazetecilerle dayanışma içerisinde olduğumuzu göstermek. Basın özgürlüğünün temel değer olduğuna inanıyoruz. Hükümetle ya da iktidar sahipleriyle aramız iyi olursa işimizi yapamayız. Herkes eleştirilebilir. Cumhurbaşkanları, valiler, herkes” ifadelerini kullandı. Daha sonra CHP Güngören İlçe Başkanı Alaaddin Aktay ve parti teşkilatı üyeleri nöbeti Yunan gazetecilerden devraldı. Aktay, medyaya yönelik baskılara dikkat çekerek, kendilerine güveni olmayanın eleştirilerden korkacağını söy ‘Özgürlük olamaz’ AKADEMİSYENLERE DESTEK ÇIĞ GİBİ STK’lerden ziyaret ürk Tabipleri Birliği (TTB), DİSK, KESK ve TMMOB yönetim kurulu üyeleri, “Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi”nin yayımladığı bildiriye imza attıkları gerekçesi ile haklarında soruşturma açılan Kocaeli Üniversitesi’nden 26 akademisyene destek ziyaretinde bulundu. TTB Merkez Konseyi Üyesi Hüseyin Demirdizen, imzaladıkları bildiri nedeniyle geçen günlerde Kocaeli’nde akademisyenlerin gözaltına alınmasına tepki göstererek “Düşüncelerinden ve DİSK, KESK ve TMMOB’den Kocaeli Üniversitesi’nden 26 akademisyene destek ziyareti. (DHA) T Nöbetin 51. gününde CHP Güngören İlçe Başkanı Alaaddin Aktay ve parti teşkilatı üyeleri Silivri’ye akın ederek Dündar ve Gül’e destek oldu. (CHA) ‘Karanlık günler’ ledi. Aktay, “Türkiye’yi çok karanlık günler bekliyor. Yani eleştirinin ‘e’ sini bile ağzına alanlara karşı bir sindirme operasyonu yapılıyor. Bu ülkeyi karanlığa götürür” diye konuştu. Aktay parti olarak basına yönelik baskıların takipçisi olduklarını belirterek, “Biz, ülkeyi ortaçağ karanlığından çıkarıp bugünlere getirdik. Tekrar oraya gitmesine mü saade etmeyeceğiz. Can Dündar’ın söylediği bir söz, ‘Ben içeride yatmaktan korkmuyorum ama dışarıdaki tepkisizlikten korkuyorum.’ Bizim sessizliğimiz, bizim suskunluğumuz, bizim tepkisizliğimiz korku imparatorluğunun daha da gelişip büyümesine sebep olacaktır. Can Dündar ve Erdem Gül altın harflerle tarihe yazılacaklar” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet zetemiz yazarı Meriç Velidedeoğlu, Sim ge Eylem Grubu’ndan Saniy sel e Yurdakul ve grup üyele ri, ile 16.00 saatleri arasında 14.00 gazetemiz okurları Ahme ise Ardal, Cengiz Pala, Turha t n Keleş, Erdoğan Köyel ile Do Dal nöbeti devralacaklar. ğan mut Nöbeti’ni bugün U 13.00 ile 14.00 saatleri arasında ga Nöbette bugün kalemlerinden başka hiçbir silahları olmayan hocalara karşı girişilen bu baskıcı, otoriter, faşizan tutumu kınıyoruz” dedi. Akademisyenlere yapılanların kabul edilemez olduğunu vurgulayan Demirdizen “Bir ülkenin aydınları sorgulamaz, eleştirmez ve özgürce fikirlerini ifade etmezse, o ülke kendi mezarını kazmaya başlar. Hitler Almanyası’nı aratmayan böyle bir rezalete karşı tüm kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz.” l İSTANBUL/Cumhuriyet ‘Adalet ve demokrasi’ etkinlikleriyle anılacak azetemiz yazarı Uğur Mumcu, katledilişinin 23. yılında 24 Ocak’ta başlayacak Adalet ve Demokrasi Haftası kapsamında düzenlenecek etkinliklerle anılacak. İlk program 24 Ocak’ta 10.30’da Batıkent Uğur Mumcu Parkı’nda Uğur Mumcu Anıtı’na çelenk bırakma ile başlayacak. 12.30’da Mumcu, katledildiği sokakta karanfillerle anılacak. Burada türküler seslendirilecek. Cebeci Asri Mezarlığı’nda 14.30’da Mumcu’nun gömütü başında tören yapılacak. Kuğulu Park’tan 18.00’deki meşaleli yürüyüş, Mumcu’nun sokağında sona erecek. ÇSM’de 20.00’de gerçekleşecek programda ise piyanist Emre Yavuz, “Uğur Mumcu için” başlıklı müzik dinletisini sergileyecek. Etkinlikler hafta boyunca süreUğur Mumcu 24 Ocak 1993’te cek. l ANKARA/Cumhuriyet katledildi. İtalya’dan destek İGC Başkanı: Tarih yazacak zmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Misket Dikmen, tutuklu gazetecilere destek amacıyla Silivri Cezaevi önünde devam eden Umut Nöbeti için “Bir gün tarih, Umut Nöbeti’ni yazacak” dedi. Dikmen, Türkiye’de 234 gazetecinin, gazetecilikten dolayı yargılandığını belirterek “Gazetecilik tutukluysa halk da tutukludur” ifadesini kullandı. Dikmen, 2015 yılının Türkiye’de basın açısından zor bir yıl olduğunu da vurguladı. l İZMİR/CHA G 12 dernek ve basın kuruluşunun katıldığı eylemde Dündar ve Gül başta olmak üzere tutuklu gazetecilere özgürlük istendi talyan ve yabancı basın mensupları dün Roma’daki Türk Büyükelçiliği önünde Can Dündar ve Erdem Gül başta olmak üzere Türkiye’de tutuklu gazetecilere destek olmak ve medyaya uygulanan baskılara son verilmesi için eylem yaptı. İtalya Ulusal Basın Federasyonu (FNSI), Sınır Tanımayan Gazeteciler, Roma Basın Derneği, Lazio Gazeteciler Derneği, Uluslararası Af Örgütü gibi örgütlerin de destek verdiği eylemde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve AKP hükümetinin özellikle son dönemlerde basın özgürlüğüne ve eleştiriye karşı katılaşan uygulamalarının kabul edilemeyeceği vurgulandı. l CİHAN 12 akademisyene uzaklaştırma “Bu Suça Ortak Olmaİnisiyatifi’nin mhurarış İçin Akademisyenler imzaladıkları için başta Cu yacağız” başlıklı bildirisini hedefi haline gelen akademisyenoğan’ın kı Koçman başkanı Recep Tayyip Erd en uzaklaştırıldı. Muğla Sıt isyenlerden nd evi gör a lerden 12’si dah dem a soruşturma açılan aka Üniversitesi’nde haklarınd rsitesi’ndekilerden ise 3’ünün görevinive Ün 9’unun, Bursa Uludağ ri ar verildi. l Yurt Haberle den uzaklaştırılmasına kar İ B İ Fransız rektörlerden destek ürk akademisyenlere ABD’li meslektaşlarının verdiği desteğe son olarak Fransız rektörler eklendi. Fransa Rektörler Komitesi, Türkiye’de gözaltına alınan üniversite mensuplarıyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Üniversite Rektörler Konferansı, Türkiye’de iktidar tarafından doğrudan tehdit edi T len üniversite mensuplarının ve akademik özgürlükleri tehdit altında olan bütün Türk üniversitelerinin yanında olduğunu bildirir. Bu gözaltına alma işlemleri, büyük demokrasilerin değerlerinin temelinde olan ve üniversitelerin kurucu ilkesi olan ifade özgürlüğünün açık ihlalidir.” l ANKARA/Cumhuriyet C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle