Katalog

Perşembe 14 Ocak 2016 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN 4 ‘Emrin olur sultanım!’ Saray ‘aramaya’ başladı İlk konferansta konuşan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Malkoç, “CHP ve MHP’de parlamenter sistemin sıkıntılarını görenler var” dedi umhurbaşkanlığı Sarayı, yeni anayasa ve başkanlık sistemi için Meclis Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun çalışmalarına başlamasını beklemedi. Saray, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önerdiği arama konferanslarına kendisi başladı. TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın kurucuları arasında yer aldığı Ankara BirSİNAN lik Vakfın’da düzenTARTANOĞLU lenen ilk konferansın konuğu Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Şeref Malkoç oldu. İzleyicilerin haremlikselamlık düzeniyle oturduğu konferansta, öğretim üyeleri, bürokrat ve Yargıtay hâkimlerinin de olması dikkat çekti. Malkoç, şu görüşleri dile getirdi: Komisyon yaptı yaptı: (Komisyon) Bir şey yaptı yaptı, ama ben umut ediyorum ki AK Parti kendi anayasasını anayasa teklifini hazırlar ve Meclis’e verir. AK Parti’nin milletvekili sayısı referanduma 330’un üzerine çıkarmaya yetmiyor. Ama CHP’de de MHP’de de bu parlamenter sistemin Türkiye’nin başına açtığı sıkıntıları gören, ‘şu başkanlığı bir deneyelim’ diyenler var. İnşallah bu partilerle de görüşerek Türkiye bir yol bulur. Bulmazsa yine millet çözecektir. MHP’ye itirazı çok görürüz: Parlamenter sistem kalsın diyenler bu sistemden menfaatlenenler. Biz CHP’den bunu beklemiyoruz. MHP’ye de bunu çok görürüz. Alparslan Türkeş başkanlığı savunmuş. Yeni anayasa yapıcı Meclis olabilir: 3 tane usul var. Bir tanesi mevcut anayasanın 175. maddesi. Bu olmazsa milletvekili dağılımı içinde inşallah olur. İkinci metot, TBMM çalışmalarını sürdürürken Meclis bir karar alır. Yeni anayasa yapımı için seçim yapılır. Seçilenlerin görevi anayasa yapmak. Yeni anayasa yapıcı meclis diyoruz buna. 200250 kişi olur. Dar bölge ve süresi 6 yıl olur. Meclis’e sunmadan referandum: 3. metot kurucu referandum yolu. 1950’li yılların sonunda aynı bizim gibi inanılmaz tartışmalara girdi. De Gaulle anayasa hazırladı ve direkt referanduma sundu. Buna kurucu referandum deniyor. Böyle de olabilir. Başkanlık olursa baraj kaldırılabilir: Başkanlık sistemi olduğu zaman başkan seçilir. Meclis seçimleri için baraj bir de, iki de beş de kaldırabilirsiniz de metotları çok. MGK anayasal olmaz: 20 milyon oy alan Başbakan’ın imzası ile atanmış kuvvet komutanları, “sen ne yapıyorsun” diye dikleniyorlar. Bir ailenin reisine, büyüğüne tokat atan evlatlar olursa o ailede huzur olur mu? Milli Güvenlik Kurulu elbette olacak. Ama anayasal bir kurum olmayacak. Yargıda birlik: Askerlerin disiplin suçları vardır. Askerlikle ilgili suçlar vardır. Askeri Yargıtay olmaz o askeri konulara bakan Yargıtay’ın ilgili dairesi olur. lANKARA ERDOĞAN’IN BAŞKANLIK SİSTEMİ İÇİN ÖNERDİĞİ ARAMA KONFERANSLARI YAPILIYOR ydın müsveddeleri! Kendilerine güya akademisyen unvanı yakıştıran güruh! Karanlıksınız, karanlık!... Bu sözler aydınların dilekçeyle başvurdukları Kenan Evren tarafından 1984’te söylenmiş değil. Bu sözler, Tayyip Erdoğan tarafından dünyanın 89 üniversitesinden 1128 akademisyene hitaben kullanılıyor. Olay, 1984 15 Mayısı’nda kendisine bir dilekçeyle başvuran aydınlara Kenan Evren’in gösterdiği tepkiye benziyor. Tayyip Bey, Kürt sorunu ile ilgili bildiri yayımlayan bu akademisyenlerin Türk olanlarının yaptıklarının bedelini ödeyeceklerini de şu sözlerle belirtiyor: Devletin ekmeğini yiyip de bu devlete düşmanlık edenler hiç vakit kaybedilmeksizin, en kısa sürede hak ettikleri cezaya çarptırılmalıdırlar. Hükmün oluşturulması için bu emir yeter. Şimdi ilgili ilgisiz bütün makamlar, durumdan vazife çıkararak, gereğini yapmak üzere harekete geçmiş bulunmaktadırlar. Nitekim YÖK hemen harekete geçmiş ve gereğini yapacağını açıklamıştır. Onun yanı sıra, yeraltı dünyasının kimi ünlü simaları da temennahı çakmışlardır: Emrin olur sultanım! Onlara kimi savcılarla, kimi yargıçların da katılacaklarından kuşkunuz olmasın! HHH Düzen “Emrin olur sultanım!” düzenidir. Bu düzende herhangi bir konuda, birine kızdı mı Sultan buyurur: Bedelini ödeyecekler!.. Bu komut yeterlidir, ya idare harekete geçer ya yargı. Önemli olan “bedelini ödeyecek” buyrulanın defterinin dürülmesidir. Defter dürme, tayin, ceza, işine son verme şeklinde bir idare tasarruf biçiminde de olabilir veyahut da ilgili kişi özel sektördeyse, patronuna baskıyla işinden attırma şeklinde, hür teşebbüs girişimi biçiminde de... Ya da yargı kararıyla da dürülebilir defter. Eskiden ülkede yargıçlar olduğundan, hatta kimi askeri yargıçlar bile bu kategoriye girdiklerinden yargı yoluyla defter dürmek bu kadar kolay değildi. Artık o günler geride kalmıştır. HHH “Emrin olur sultanım!” düzeninin hünerleri yalnız bunlardan ibaret de değildir. Artık her şeyi devletten bekleme dönemi tarihe karışmıştır. Bu noktada, artık sivil toplum devreye girer. Sivil toplum kuruluşları ya ikna yöntemiyle çalışır ya da ifna (ortadan kaldırma). İkna ile ifna yöntemleri arasında geçirgenlik söz konusudur. İkna yöntemi mahalle baskısı şeklinde tezahür eder. Mahalle baskısında birey gönül rızasıyla ikna oldu oldu, olmadıysa eğer, “nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdirden anlamayanın hakkı kötektir” ilkesi gereği kötek aşamasına geçilir. Kötek aşaması da, manevi olarak yok etmek olan toplumsal linç yöntemiyle uygulanabileceği gibi düpedüz ifna yolu da tutulabilir. Bunun için de zaman zaman yeraltı dünyasının güçlerinin “ikna edici erkinden” yararlanılabilir. Akademisyenlerin özüne katıldığım, kimi sözünü ise tartışabileceğim, bende zaman zaman Kürt sorunu ile terör sorununu birbirine karıştırıyor izlenimi uyandıran bildirilerinden sonra, “Emrin olur sultanım!” düzeninde olacak olanları bu şekilde anlatırken orada bulunan bir dostum sözümü keserek sordu: Sen şimdi onu bırak da söyle! Başkanlık düzeni ile memlekete dikta gelir mi? A C KADIN KADINA YEMEK Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, kadın büyükelçiler ile büyükelçi eşlerini ağırlayarak ‘Gönül Elçileri’ projesine destek istedi. Ancak yemeğe kadın büyükelçilerin eşleri çağrılmadı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun eşi Hülya Çavuşoğlu, kadın büyükelçiler ve 150’ye yakın büyükelçi eşi, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki yemekte hazır bulundu. Kadın duyarlılığı için çağrı yapan Erdoğan, “‘Gönül Elçileri’ kampanyası için destek istedi. lANKARA / Cumhuriyet eni dönemin ilk TBMM Başkanlık Divanı toplantısında gizlilik tartışması yaşandı. Meclis Başkanı İsmail Kahraman, toplantıda konuşulan her şeyin toplantıda kalması gerektiğini ifade etti. Kahraman, divan toplantı tutanaklarının milletvekillerine bile verilmemesini talep etti. 31 yıl önce alınan bir karara atıf yaparak gizlilik kararı alınmasını isteyen Kahraman, Başkanlık Divanı toplantılarının gizlilik kararı esasına göre yapılması gerektiğine işaret etti. Muhalefet temsilcileri, böyle bir karara uymayacaklarını dile getirerek, “Burada konuşulanlar devlet sırrı mı ki gizlensin. Şeffaf olsun ne yaptığımızı millet bilsin” görüşünü dile getirdiler. HDP’li Sırrı Süreyya Önder de söz alarak “Ben bu karara uymam. Toplantıyla ilgili bir laf çıkarsa ben söylemişimdir bunu bilin” diye konuştu. Gerçekleştirilen oylamada AKP’li üyelerin oylarıyla gizlilik kararı alındı. Tutanaklar gizli tutulacak. lMAHMUT LICALI / ANKARA GİZLİLİK TARTIŞMASI Y ‘Millilik’ tartışması BMM Genel Kurulu’nda araya giren milletvekilleri engelCHP’nin grup önerisi göledi. Gerilim verilen arada da derüşmelerinde konuşan AKP vam etti. CHP’li CHP Giresun MilDenizli Milletvekili Cahit Özletvekili Bülent Yener Bektaşoğkan; Türkiye’de millilik sorulu, AKP’li Özkan’a “Ölümü göze nu bulunduğunu belirterek, alırım bu laflara müsaade etmem. Özkan “Allah’tan Çanakkale’de yokVekilliğimi yakarım” diye bağırtunuz. Gazi Mustafa Kemal dı. CHP Grup Başkanvekili LeAtatürk, Çanakkale’de Türkivent Gök, Özkan’ın özür dilemeye Cumhuriyeti’nin temellerisini talep etti. TBMM Başkanvekinin atıldığı bir süreçte, bu ülkeli Akif Hamzeçebi, Özkan’dan düde 250 bin şehit vererek bu ülzeltme yapmasını istedi. Ardınkeyi korurken Allah’tan yanından Özkan, yerinden söz alarak da yoktunuz! Allah’tan onu iha Bektaşoğlu özür diledi. netle suçlamadınız. Muhalefetin gayri Marşı yanlış okudu! millî tutumu, maalesef, düşmana güven, dosta korku vermektedir” demeAKP’li Özkan, muhalefeti milli olsi üzerine Genel Kurul’daki tansiyon mamakla suçladığı konuşmasında, İsbirden arttı. CHP’li Niyazi Kara’nın tiklal Marşı 5. kıtasındaki “Kim bilir “Sen aşağılıksın, ruhunu satmışsın, belki yarın, belki yarından da yakın” şerefsizsin!” diye bağırması üzerine ifadesini, “Belki yarın, belki yarından AKP’li Kemalettin Yılmaztekin CHP da yakın” diyerek eksik okudu. sıralarına doğru koştu. Yılmaztekin’i lANKARA / Cumhuriyet AKP’li Özkan’ın “Allah’tan Çanakkale’de yoktunuz” demesi üzerine vekiller birbirinin üzerine yürüdü T Anayasa için üç yol HDP, Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na katılıp katılmamayı tartışıyor MAHMUT LICALI Komisyon kılıfıyla dayatma endişesi B lantıda, Türkiye’de şu anda bir anayasa yapacak ortamın bulunmaması, AKP’nin kendi görüşünü dayatacak olması ve “yeni anayasa” söylemiyle diktatörlüğün önünün açılabileceği endişeleri dile getirildi. 22 Ocak’ta yapılacak MYK’de net bir karar alınması bekleniyor. Toplantıda, HDP’nin siyasetin olduğu her alanda bulunması gerektiği, bu kapsamda kurulacak anayasa uzlaşma komisyonuna üye vermesi gerektiği görüşü dile getirilirken, tersi bir durumda HDP’nin siyaset dışına itelerek partinin marjinalleşmesi ve kriminalize edilmesine yönelik söylemlere dayanak olacağı belirtildi. HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen de “Çocuklar ölmesin” dediği için linç edildiğini belirterek, “Bunların yaşandığı bir ülkede daha demokratik bir anayasayı tartışmanın ne kadar anlamlı olacağını herkesin sorgulaması gerekiyor” dedi. lANKARA aşbakan Ahmet Davutoğlu’nun siyasi parti liderleriyle gerçekleştirdiği anayasa turunda HDP’yle randevuyu iptal etmesinin ardından HDP, kurulacak uzlaşma komisyonuna üye verip vermeyeceğini tartışıyor. HDP’nin dünkü MYK’sinde de konu değerlendirildi. Edinilen bilgiye göre, öne çıkan görüş kurulacak uzlaşma komisyonuna üye verilmesi oldu. Top C M Y B