17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 9 Eylül 2015 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: BAHADIR AKTAŞ HDP’ye kundaklama MAHMUT LICALI OZAN ÇEPNİ haber 11 Bir grup Ankara’daki genel merkezi bastı, üç görevli zor kurtuldu Ortak bir ses KK saldırılarında Dağlıca ve Iğdır başta olmak üzere iki günde 30’un üzerinde şehit verilmesinin ardından, Ülkü Ocaklarının dün akşamki “terörü protesto” yürüyüşü çığırından çıktı ve HDP Genel Merkezi kundaklandı. Şans eseri Genel Merkez’de 3 kişi yara almadan kurtulurken, polisin müdahalede gecikmesi dikkat çekti. Ankarada gün boyu hem sosyal medya üzerinden hem de Kızılay’da dağıtılan broşürlerle HDP’yi protesto etme çağrısı yapıldı. MHP Ülkü Ocakları’nın, yurt genelinde aldığı “terörü protesto eylemleri” kapsamında başkent’te yaklaşık 5 bin kişi terörü protesto yürüyüşü yaptı. Türk bayrakları ve MHP ülkü ocakları bayrakları açan grup Kızılay’ı trafiğe kapattı. Protestocu grup sol görüşlü grupların etkinlik düzenlediği Yüksel Caddesi’ne girmek isteyince barikat kuran polisle aralarında gerginlik çıktı. Sol görüşlü gruplara müdahale etmek isteyen protestocu gruba polis engel oldu. Israrla Yüksel’e girmek isteyen gruba polis biber gazı ile müdahalede bulundu. Kızılay Meydanı’ndan ayrılan yaklaşık 500 kişilik bir grup ise HDP’nin Büklüm Sokak’taki Genel Merkez binası P na yöneldi. Bunun üzerine HDP Genel Merkezi’nin bulunduğu Büklüm Sokak’ın giriş ve çıkışları polis tarafından kapatıldı. Saat 19.00 sularında sokağın başında toplanmaya başlayan kitlenin Genel Merkezin önüne gitmesine izin verilmedi. Ancak kitle saat 21.30 civarında polis barikatını aşarak HDP Genel Merkezi’ne saldırıya başladı. HDP genel merkezinde dün yapılan MYK toplantısının erken bitmesi nedeniyle saldırının olduğu saatlerde partinin içinde herhangi bir milletvekili yada parti yöneticisi bulunmuyordu. Ancak saldırının yaşandığı anda partide bir danışman ve iki görevli bulunuyordu. Saldırganlar önce genel merkezin giriş katında bulunan basın toplantılarının yapıldığı salonu bastılar, binanın camlarını kıran bir saldırgan, ikinci kata giden güvenlik turnikesini aşarak binayı ateşe vermeye çalıştı. Bu sırada binada mahsur kalan 3 kişi, binanın çatısına çıkarak yan binaya atladılar. Binada çıkan yangını söndürmek üzere itfaiye araçlarının sokağa girmesine izin verildi. İtfaiye ekipleri kapıları kırarak içeri girdi. İlk gelen bilgilere göre saldırıda büyük maddi hasarın meydana geldiği ancak kimsenin yaralanmadığı ifade edildi. Binayı kundaklama girişiminde bulunan bir kişinin de polis ekipleri tarafından gözaltı CHP ve HDP binalarını saldırı yükselmeli! Sincan’da bir grup taş ve sopalarla HDP ilçe örgütüne saldırdı. Polis gruba müdahale etti. Ülkü Ocakları’nın çağrısı ile bir araya gelen kitle daha sonra CHP Sincan İlçe binasına da saldırdı. Buradaki CHP bayraklarının eylemciler tarafından söküldüğü öğrenildi. Saldırıda HDP Genel Merkezi büyük hasar aldı. na alındı. Parti binasında yangın başlamasının ardından polis saldırganlara çok sert müdahalede bulundu. Polis müdahalesinin ardından saldırganlar dağıldı. Ancak Genel Merkez’in bulunduğu Büklüm Sokak’ın çevresinde protestocuların bekleyişi sürdü. Olayın duyulmasının ardından ellerine Türk bayrağı alan bazı vatandaşlar gelmeye devam etti. Polis, sokağın hem başında hem de sonunda barikat kurdu. Kalabalığın artması üzerine polis ekipleri, sarı basın kartı taşıyan gazeteciler dışındaki herkesin gözaltına alınacağı uyarısı yaptı. Kalabalık dağılırken, orada beklemeye de izre’de geçen cuma günü saat 20.00’de sokağa çıkma yasağı ilan edilmesinin ardından ilçenin dış dünya ile tüm bağlantısı koptu. Telefon ve internet bağlantısının olmadığı, elektrik ve su verilmeyen ilçeden art arda ölüm haberleri geliyor. 2’si çocuk 7 kişinin yaşamını yitirdiği olayların ardından önceki geMAHMUT ce ve dün Nur ORAL Mahallesi’nde silah sesleri susmadı. Yaşamını yitiren Sait Çağdavul (19) Osman Çağlı (18), Cemil Çağırga (13) ile polis ablukası nedeniyle hastaneye kaldırılamadığından dolayı yaşamını yitiren 35 günlük Muhammed Tahir Yaramış’ın cenazesi otopsi için hastane morguna kaldırıldı. Silahlar hâlâ susmadı C E’DE CİZR AĞA SOK YASAĞI A E ÇIKM DENİYL E NE ANEY R T HAS LAMIYO ŞI ULA vam eden göstericiler yaka paça gözaltına alındı. Baskıya girdiğimiz saatlerde HDP genel merkezinin bulunduğu sokakta gerilim devam ediyordu. Gece yarısına doğru özellikle araçlarıyla HDP genel merkezinin yakınlarından konvoy halinde geçen ve Büklüm Sokak’a girmek isteyenlerle polis arasında sık sık tartışma yaşandı. HDP yetkilileri polisin olaylara müdahalede çok yetersiz kaldığını son iki gündür Türkiye’nin dört bir yanında HDP binalarına yönelik saldırılar yapılırken linç ve kundaklama girişiminin göz göre göre geldiğini ifade ettiler. HDP Genel Merkezi’nin yanındaki binalardan birinde oturan görgü tanığı Murat Şeker, saldırganın dışarı çıktıktan sonra polislere, “Ben burayı sizin için yaktım. İsteseydim kaçardım” dediğini aktardı. l ANKARA Ayağını kaybetti Olaylar sırasında çok sayıda çocuk vurularak yaralandı. Yatsı namazı kıldığı sırada bacağından vurularak yaralanan 5 çocuk babası Abdullah Özcan’ın 12 saat sonra hastaneye kaldırılabildiği belirtildi. 3 gün sonra dün Diyarbakır’a getirilen Özcan’ın ayağının kesildiği belirtildi. Cizre’de bulunan HDP Milletvekili Faysal Sarıyıldız, yaşananları Twitter hesabından şöyle aktardı: “Vekil arkadaşlarımızla beraber Nur Mahallesinden Cudi Mahallesine geçmeye çalışırken zırhlı araçlar sıkıştırarak tarama yaptı. Cudi Mahallesi’nde felç geçiren 5560 yaşında ki bir kadın polis saldırısından ötürü hastaneye kaldırılamıyor. Devlet halka, ‘Teslim olun’ anonsları yapıyor. Ersin Sokak’ta bir binanın 3. katındazırhlı araçlardan ateş açılması sonucu yangın çıktı. Dumandan 56 çocuk zehirlendi.” Cizre’de bulunan Metin Göktepe Ödüllü, JİNHA muhabiri Zehra Doğan, yaşananları Evrensel’e anlattı. Doğan, “Bir haftadır burada yoğun çatışma var. Dün (önceki) akşam saatlerinde başlayan çatışma hiç bitmedi. Nur Mahallesi’nde H C Cizre’de 8 polis yaralı izre’de, polis aracına düzenlene roketatarlı saldırıda 8 polis yaralandı. Yaralı polislerden 3’ü Mardin’e sevk edildi. Helikopterle Mardin’in Kızıltepe ilçesi Selen Kışlası’na getirilen 3 yaralı polis buradan ambulanslara alınarak Mardin Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Polislerin tedavi altına alındığı hastane çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. yiz, her an sivil bir katliam söz konusu. Cizre’de bir saat sonra bize dahi ne olacağı belli değil” dedi. İHD’den yapılan açıklamada, “Uluslararası toplumu Türkiye ile ilgili gerekli girişimlerde bulunmaya ve bu ağır hukuk ihlaline son vermek konusunda çaba göstermeye davet ediyoruz” denildi. İHD Genel Sekreteri Meral Çıldır, İHD Bölge Temsilcisi Abdusselam İnceören, TİHV Merkez Yöneticisi Coşkun Üsterci ve Mazlum Der Diyarbakır Şube Başkanı Ali İhsan Gültekin’in de aralarında bulunduğu insan hakları savunucuları ve hukukçular dün incelemelerde bulunmak üzere Cizre’ye gitti. Cizre’ye 30 kilometre mesafede durdurulan heyetin ilçeye gidişine izin verilmedi. İHD Bölge Temsilcisi Abdusselam İnceören, Cizre’de çok kötü olayların olduğunun haberlerini alıyoruz. Yaralılar hastanelere gidemiyorlar, ambulanslar çalışmıyor, evlerin yakıldığı söylentileri var ama itfaiye bile göreve çıkamıyor. Ama çok ciddi kaygılarımız var. Sivil katliamın gelişmesi olasılığı çok yüksek. Şehir bütün yaşam alanlarından koparılıp izole edilmiş. Burada ciddi bir devlet terörü iddiası var. Bir kentin devlet terörüne maruz kalması doğru değil” dedi. Bismil’de yasak Savaşın eşiğindeyiz DBP’li Cizre Belediye Başkanı Leyla İmret, ABD merkezli Vice News’e konuştu. İmret, “Türkiye bir iç savaşın içinde diyebiliriz. Eğer bir barış olursa bu Cizre’den başlayacak, eğer bir savaş varsa o da buradan başlayacak” dedi. Karikatürist Musa Kart’a bir soruşturma daha İ stanbul Başsavcılığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şikâyeti nedeniyle çizerimiz Musa Kart’a “Son balkon konuşması” karikatürü nedeniyle soruşturma başlattı. Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel’in suç duyurusu dilekçesinde pek çok yerde söz konusu çizimden haber olarak bahsetti. Savcılığa ifade veren Kart, “Fırat’ın doğusunda kaybolan koyundan sorumluyum diyebilen siyasiler, çocuklarımızın kayıp giden hayatlarından da sorumludurlar” dedi. Kart, sorunlara çok boyutlu, yaratıcı ve kucaklayıcı yaklaşımlarla çözümlerin bulunabileceğini vurgulayarak, “Ama ne yazık ki onlar şimdi karikatüristleri susturmakla meşguller” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karikatüristleri “toplum içinde yanlış kanılar oluşturmaya çalışmakla” suçladığını kaydeden Kart, “Belki de burası insanların güven içinde ve mutlu yaşadığı bir ülkeydi de biz bilmiyoruz. Öyle ise peş peşe açılan soruşturmalarla vakit kaybedilmesin. Sallandırın üç karikatüristi, memleket huzur bulsun” ifadelerini kullandı. Gazeteci Tayfun Talipoğlu da “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla şüpheli olarak ifade verdi. Talipoğlu, suçlamayı kabul etmedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde 4 mahallede dün saat 14.00’ten itibaren ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Bismil Kaymakamlığı’ndan yapılan açıklamada şöyle denildi: “Bölücü terör örgütü mensuplarının yakalanması, halkımızın can ve mal güvenliğinin sağlanması için 5442 sayılı il idaresi kanununun 32/C maddesi (İlçe sınırları içinde huzur ve güvenliğinin kişi dokunmazlığının tasarrufa müteallik emniyetin, kamu esenliğinin sağlanması ve önleyici kolluk yetkisi kaymakamın ödev ve görevlerindendir. Bunları sağlamak için kaymakam gereken karar ve tedbirleri alır) maddesi gereğince Bismil ilçesinde 8 Eylül 2015 günü saat 14.00’ten geçerli olmak üzere ikinci bir emre kadar, Tekel Mahallesi, Dumlupınar mahallesi, Fırat Mahallesi ve Ulutürk Mahallelerinde sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.” aşam varsa ölümün de olduğunu bilen Anadolu insanının, ölüme ilişkin başlıca dileklerinden biri şudur: Allah sıralı ölüm versin! Ama öyle olmuyor... Çocuklar annebabalarını değil, annebabalar çocuklarını gömüyor. Daha Dağlıca şehitlerimizi toprağa vermeden, dün sabah Iğdır’dan acı haber geldi. Polislerimizi taşıyan servis aracına bombalı tuzak kuruldu, 13 polisimiz şehit oldu. Öğleden sonra da Tunceli’den bir polisimizin şehit olduğu haberini aldık. Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve tüm Türkiye’ye başsağlığı diliyoruz. Saldırılar sonrası yapılan, terörle mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğine, son terörist yok edilene dek durulmayacağına ilişkin açıklamalar elbette önemli. Toplum güvende yaşamak ister, çatısı altında yaşadığı devletin kendisine bu yönde güvence vermesini ister. Ancak bu açıklamaların özü, teröristle mücadeleye yönelik. Bir başka deyimle tüm teröristlerin yok edilmesi terörü bitirmeye yetmiyor. Zira, teröristle mücadele kadar, terör örgütüne katılımın da, katılma koşullarının da sona erdirilmesi gerekiyor. Teröristle mücadele temelde siyasi iradenin verdiği sorumlulukla güvenlik güçlerinin görevidir. Terörle mücadele ise başta siyasi irade olmak üzere tüm devlet kurumlarının ve toplumun sorumluluğundadır. HHH Batı’da, ciddi bir terör saldırısı olduğunda çoğunlukla şu yol izlenir: 1 Olayda sorumluluğu olan bir bakan ya da kamu görevlisi varsa istifa eder. 2 Topluma terörün aşılacağına dair güven veren açıklamalar yapılır. 3 Terörle mücadele için yasalarda bir eksiklik varsa hemen yeni bir yasa çıkartılır. Zira, devletin en azgın terör örgütüyle mücadele ederken bile hukuk zemininden sapmaması gerekir. Aksi halde terör örgütünden farkı kalmaz. 4 Toplumdan çok büyük bir ortak ses yükselir. Rakamlar önem sırasını göstermiyor, zaman sırasını gösteriyor. Çünkü en önemli şık, dördüncüsü. Eğer toplum teröre teslim olmayacağını, terör korkusunun günlük yaşamı esir alamayacağını, terörü araç olarak kullananların bu yolla amacına ulaşamayacağını gösterirse, mücadelenin en önemli virajı dönülmüş demektir. Yıllar önce İspanya’yı ruhen teslim almaya yönelen terör örgütünün kanlı eylemlerine karşı Madrit’te 2 milyon kişi yürümüş, terör örgütü 2 milyon sayfadan fazla ders almış gibi olmuştu... HHH Türkiye’de de PKK terörüne karşı toplumun içinde büyük bir volkan kabarıyor. Herkes bir şeyler yapılması gerektiği görüşünde. Ne yapmalı? Tek tek, bireysel reflekslerle yapılan gösteriler içerideki volkanın dışavurumu ama bunlar ortak bir sese yönelmiyor. Kimi gösterilerin devamı istenmeyen tepkilere dönüşüyor, kimi gösteriler siyasi partilerin yönlendirmeleri arasında başka bir toplumsal gerilime dönüşüyor. Bütün bunların ötesinde toplumsal bir duruşa, terörü lanetleyişe, barışıhuzuru bozan sisli iklimi toplu bir nefesle dağıtacak haykırışa gereksinim var. Hakkâri’deki saldırıya en sert toplumsal yanıtlardan birini Edirne veriyorsa, tüm ülkede ortak ses ortamı yaratılabilecek demektir. Güneydoğu’daki yurttaşlarımız da bir süredir barışın tadına varmıştı. Ortak sese onların da katılmasını hedeflemek gerekiyor. AKPHDP seçim hükümeti bunu başarabilecek bir hava yaratamadı. Hükümeti de buna mecbur bırakacak bir ortak ses gerekiyor. Silah sesinden daha yüksek çıkacak bir ortak ses... Y 20 gümrükçü serbest kaldı Hakkâri’nin Çukurca ilçesine bağlı Üzümlü Gümrük Kapısı’nda 10 Ağustos’ta, Van’ın İran sınırındaki Kapıköy Sınır Kapısı’nda 21 Ağustos’ta kaçırılan 20 gümrük muhafaza memuru dün Kuzey Irak’ta serbest bırakıldı. Dün Türkiye’ye gelen Gümrükçüler sağlık kontrolünden geçirildi ve aileleriyle görüştü. 6 aylık özel güvenlik bölgesi Batman Valiliği, Sason, Kozluk ve Hasankeyf ilçesindeki 8 bölgeyi, 1 Eylül 2015 ile 1 Mart 2016 arasında 6 ay boyunca askeri güvenlik bölgesi ilan etti. Daha önce birçok valilik 15 günlük özel güvenlik bölgesi ilan ederek, daha sonra süreyi uzatma yoluna giderken ilk kez çeşitli alanlar 6 ay süreyle geçici güvenlik bölgesi ilan edilmiş oldu. l Yurt Haberleri C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle